Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
29 OCAK 2010 CUMA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 5
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
Tekstilde Kriz...
Muğla üzerinden Denizli’ye doğru yol
alıyorum...
Türkiye’nin gündemiyle Anadolu’da
yaşayan esnafın, küçük işletmecinin, üreticinin
gündeminde ne var, sorusu aklıma geliyor.
Ege’de yaşayan insanımız balyoz harekâtı,
darbe marbe, şeriat meriat gibi konularla
pek ilgili değil.
Onlar yaşam mücadelesi veriyor.
Denizli birkaç yıl önce, yani küresel krizin
bizi teğet geçmediği yıllarda tekstil ihracatında
zirve yapıyor, dış ülkelere 1 milyar dolar ürün
satıyordu.
Denizlili tekstilci kendi markasını yaratmış,
binlerce işçi tekstil fabrikalarında çalışıyordu.
70’li yılların sonunda başlayan tekstil
sektörü pek çok işsize iş kapısı açtı, Denizlili
işadamları markalarını oluşturdu. Bunlardan
birisi de Ali İhsan Kasapoğlu’nun
“Dentex”iydi. Fabrikayı 1978 yılında
kurmuştu.
Dentex’in ihracatı 2004-2005 yılında 20
milyon dolardı ve 450 kişi çalışıyordu.
Burada bir yanlış yaptı Kasapoğlu!
Başka yatırımlara girdi. Gelirini tekstil
dışında sektörlere aktardı; İzmir’de 200
milyon dolar yatırım yaparak alışveriş
merkezi kurdu.
Durum böyle olunca önce Dentex, iflas
bayrağını çekti, ardından Marketix şirketi. İcra
olaya el koydu.
Fabrikası icra yoluyla 10 milyona satışa
çıkarıldı. Kimse almayınca, bu bedel 4 milyon
liraya düştü.
Denizli’de tekstilciler can çekişiyor; banka
borçlarını ödeyemedikleri için fabrikaları icra
yoluyla satılıyor.
Bugün Denizli’de binlerce tekstil işçisi
işlerini yitirdi!
Bugün Güveçlik İplik, İrem Tekstil kapandı;
Deba, Atakan, Atak, Dentex üretimi durdurdu,
diğerleri ise ad değiştirdi.
Bu arada çok sayıda kepenk indiren, yani
batan şirket var!
Bu işten kârlı çıkanlar ise bankalar oldu!
Alacaklarına karşılık fabrikaları icra yoluyla
satınca bankaların yüzü güldü.
Çarpık ekonomik sistemin çarkları arasında
kalan ve program yapmadan, ana işlerini
bırakıp başka alanlara yönelenler geriye 40
bin işsiz bıraktı.
Önceleri başta ABD olmak üzere tüm
Avrupa ülkelerine kaliteli havlu, bornoz ve ev
tekstili ihraç eden şirketler, yarattıkları kendi
markalarını bir çırpıda harcadılar.
Elbet Türkiye’de bir tekstil bunalımı var...
Var da, tekstil sanayicilerinin de önlerini
görememek gibi bir sorunları var.
Halıcılar, bakkallar, celepler tekstilciliğe
soyunursa böyle çöküş kaçınılmazdı!
Ege’de üreticiler zor günler yaşıyor...
AKP hükümeti ekonomik bunalım
nedeniyle pek çok dalda destek paketleri
hazırlayıp vergi indirimine gitti.
Ya tarım kesiminde ne yapıldı?
Tarımsal destek bütçesinden yüzde 19
kesinti yapılarak üretici cezalandırıldı.
Pamuk üreten ülkeler arasında birinci sırada
yer alan Türkiye, bugün Hindistan ve
Suriye’nin ardından üçüncü oldu.
Çünkü organik pamuk üretimine hükümet
desteğini kesti.
Daha önceki yazılarımda tarım kesiminin
AKP iktidarı tarafından gözden çıkarıldığını,
üretici kesime destek sağlanmadığını,
Türkiye’de üretilen ürünler dururken, ithalata
gidildiğini yazmıştım.
Bir dönem et ithalatı yapılarak havancılığa
darbe vurulmuştu; şimdilerde pamuğa,
üzüme, fındığa, bademe, yaş sebze ve
meyveye darbe vuruluyor.
Kırsal kesim insanını gıda torbası ve kömürle
avlamaya çalışan AKP, tarımsal desteğe 5
milyar lira ayırdı.
Bu rakam üreticinin işine yaramaz!
Pamuk üretiminde liderliği Hindistan’a,
ikinciliği Suriye’ye kaptırırsan kavunu karpuzu
İran’dan, Suriye’den; elmayı Hollanda’dan,
kirazı, vişneyi Güney Amerika ülkelerinden
ithal edersen üreticiyi bir kıyıya itmiş olursun...
Türkiye’nin 40 yıldır doğru dürüst bir tarım
politikası yok!
Tütüncülük, şekerpancarı üretimi bitti!
Tekstilciyi yakan ABD’den ithal edilen
pamuk ve yanlış tarım politikaları...
Türkiye bunu hak etmiyor!
hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212 343 72 69
ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART
musakart yahoo.com
Bir TV yapımcısı, Mehmet Ali Ağca’ya dans yarışmasında iş teklif etmiş.
Papa’dan Ağca’ya
açık mektup
Haber Merkezi -
Papa II. Jean Paul’ün yeni
yayõmlanan “Perche
e’santo” (Neden aziz) adlõ
kitabõnda, kendisine 13
Mayõs 1981’de suikast
girişiminde bulunan
Mehmet Ali Ağca’nõn
eylemine yönelik bir
konuşma metni
hazõrladõğõ, ama bunu
kullanmaktan vazgeçtiği
ortaya çõktõ. Kitapta,
Papa’nõn kullanmadõğõ
konuşma metni, “Ali
Ağca’ya açõk mektup”
başlõğõ altõnda
yayõmlandõ. Kitapta,
Papa’nõn ismini
anmaksõzõn Ağca’nõn
eylemine yer vererek, onu
neden affettiğini
Hõristiyan ilahiyatõ
açõsõndan açõklamaya
çalõşmasõ dikkati çekti.
Gül: Herkesi
kucaklayın
ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Cumhurbaşkanõ Abdullah
Gül, 81 ilin valileri ile
Çankaya Köşkü’nde öğle
yemeğinde bir araya
geldi. Türkiye’nin uzun
yõllardan beri teröre karşõ
kararlõ bir mücadele
içerisinde olduğunu ve
terörle mücadelenin
demokratik
kazanõmlardan, insan
haklarõndan, hukukun
üstünlüğünden taviz
vermeden her boyutta
aralõksõz sürdüğünü ifade
eden Gül, “Terörü
tamamõyla sona erdirme
ve demokratik
standartlarõ yükseltme
konusunda valilerimizin
de büyük katkõsõ
olacaktõr” dedi.
Dinlemeye yeni
düzenleme
ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Ulaştõrma Bakanõ Binali
Yõldõrõm, Ekonomi
Muhabirleri Derneği
(EMD) üyeleriyle dün
PTT Genel Müdürlüğü
Avrasya Lokali’nde bir
araya geldi. Yõldõrõm bir
soru üzerine, yasadõşõ
dinlemelerin caydõrõcõlõğõ
için cezalarõn arttõrõlmasõ
amacõyla düzenleme
yapõldõğõnõ anõmsattõ.
Yasadõşõ dinlemelerde
şikâyete bağlõ dava
açõldõğõnõ belirten Bakan,
yeni yapõlacak bir
düzenlemeyle savcõlõğõn
yasadõşõ dinlenenlere
“Mağduriyet yaşadõn,
şikâyetçi misin” diye
soracağõnõ söyledi.
Romanların
protestosu
EDİRNE (AA) -
Edirne’nin İpsala
ilçesinde, toprak
dağõtõmõnda haksõzlõk
yapõldõğõnõ ileri süren bir
grup Roman, İpsala
Hükümet Konağõ önünde
protesto gösterisi
düzenledi. “Kaymakam
aşağõ” diye bir süre
bağõran 150 kişilik
gruptan 4 kişi, İpsala
Kaymakamõ Mehmet Ali
Gürbüz ile makamõnda
görüştürüldü.
CHP’li yönetici
ölü bulundu
ÇORUM
(Cumhuriyet) -
Çorum’da yaşayan,
Cumhuriyet Halk Partisi
İl Başkanlõğõ’nda bir
dönem yönetim kurulu
üyesi olarak görev yaptõğõ
belirtilen Hüseyin
Ortatepe (60), evinin
önünde komşularõ
tarafõndan cansõz halde
bulundu. Başõnda darbe
izleri görülen
Ortatepe’nin cesedine
savcõlõk talimatõyla
otopsi yapõlacak.
Alevi Bektaşi Federasyonu, hükümetin düzenlediği çalõştayõ protesto etti
Alevisiz Alevi çalõştayõ
AKP yönetimi, EMASYA Protokolü’nün kaldõrõlmasõ için çalõşma yapõyor
Tek taraflı fesih formülü
EMİNE KAPLAN
ANKARA - AKP, Genel-
kurmay ile İçişleri Bakanlõğõ
arasõndaki Emniyet Asayiş
Yardõmlaşma Protokolü’nün
(EMASYA) kaldõrõlmasõ için
formül arõyor.
AKP yönetimi, Balyoz pla-
nõ iddialarõyla tartõşma konusu
haline gelen EMASYA pro-
tokolünün kaldõrõlmasõ için
çalõşma başlattõ. Başbakan
Tayyip Erdoğan başkanlõ-
ğõnda hafta başõnda yapõlan
MYK toplantõsõnda, parti yö-
neticileri protokolle ilgili ra-
hatsõzlõklarõnõ dile getirdiler.
Bazõ parti yöneticileri, pro-
tokolün ülkenin sivilleşmesi
ve demokratikleşme adõmla-
rõna ters düştüğünü belirterek
EMASYA’nõn iptal edilerek
tamamen yürürlükten kaldõ-
rõlmasõ gerektiği görüşünü
dile getirdiler. Toplantõda,
protokolün değiştirilmesi de-
ğil, kaldõrõlmasõ görüşü öne
çõktõ. AKP yöneticileri,
“EMASYA’nın değiştiril-
mesi kabulü anlamına gelir.
5442 sayılı İl İdaresi Yasa-
sı’na aykırı olan bir proto-
kol hukuken yok hükmün-
dedir” görüşünü belirttiler.
İçişleri Bakanlõğõ’nõn bu
konuda bir çalõşma yaptõğõna
dikkat çekilen toplantõda, bu
çalõşmanõn sonucuna göre
kararõn netleştirilmesi be-
nimsendi. İçişleri Bakanlõ-
ğõ’nda yapõlan çalõşmada da,
1997 yõlõnda Genelkurmay
Harekât Dairesi Başkanõ Kor-
general Çetin Doğan ile İç-
işleri Bakanlõğõ Müsteşarõ
Teoman Ünüsan tarafõndan
imzalanan 27 maddelik pro-
tokolde, büyük toplumsal ha-
reketler ve ayaklanmalarda
askeri birliklerin mülki idare
amirinin kararõnõ bekleme-
den harekete geçmesini, po-
lisin de askeri birlik komuta-
nõnõn emrine geçmesini ön-
gördüğü belirtildi.
Bakanlõk, protokolün 5442
Sayõlõ İl İdaresi Yasasõ’na
aykõrõ olduğu, bir ilde çõkan
toplumsal hareketlerde en
yüksek idare amirinin vali
olduğu saptamasõnda bulun-
du. AKP yönetimi, İçişleri
Bakanlõğõ Müsteşarõ’nõn tek
taraflõ feshiyle protokolün ta-
mamen yürürlükten kaldõrõl-
masõ formülünü tartõşõyor.
Bu formülün yaşama geçiril-
mesi durumunda, protoko-
lün kaldõrõldõğõ, Genelkur-
may Başkanlõğõ, valiler ve
ilgili kişi ve kurumlara ya-
zõyla bildirilecek.
ANKARA (Cumhuriyet) - Demo-
kratik açõlõm sürecinin bir ayağõnõ oluş-
turan Alevilerin sorunlarõnõ dinleme ve
çözüm getirmeye yönelik “Alevi Ça-
lıştayı”nõn son toplantõsõ Ankara’da
başladõ. Üç gün sürecek olan toplantõnõn
gündem maddesi ve davetli listesi Alevi
kesimde tartõşmalara neden oldu.
AKP’ye karşõ duruşlarõyla tanõnan örgüt,
inanç önderi, siyasetçi, bilim adamõ ve
yazarlarõn çağrõlmadõğõ çalõştayda Di-
yanet İşleri Başkanlõğõ Din İşleri Yük-
sek Kurulu üyeleri ve İslamcõ medyadan
yazarlarõn çağrõlmasõ, listenin hükümet
ve Cem Vakfõ tarafõndan hazõrlandõğõ id-
dialarõ ortaya atõldõ. Alevi Federasyonu
Başkanõ Ali Balkız, Ankara’da düzen-
lediği basõn toplantõsõnda “Bugünkü ça-
lıştaya kimlerin katıldığını bilmiyoruz.
Sır gibi saklıyorlar. Bugünkü çalış-
tayda gündeme baktığımızda görü-
yoruz ki, AKP ve Cem Vakfı, Dol-
mabahçe görüşmesinde muhtemelen
mutabık kaldıkları üzere, Aleviliğe ve
Alevilere İslam, Alevi-İslam tanımı
üzerinden yeni bir elbise giydirmeye
çalışacaklardır” dedi.
Kõzõlcahamam’da dün başlayan Ça-
lõştay’a, çağrõlmayan örgütler arasõnda
Alevi Federasyonu, Şahkulu Vakfı,
Pir Sultan Abdal Kültür Dernekleri,
Hayokder, Akkav gibi kurumlar çağ-
rõlmadõ. Alevi Federasyonu’nun “Neden
çağrılmadık” sorusu üzerine bir gün ka-
la Federasyon davet edildi. Ancak bu kez
de Alevi Federasyonu, davete katõlma-
yacağõnõ açõkladõ. Çağrõ aldõğõ halde Ça-
lõştay’õ protesto eden bir başka örgüt de
Hacõ Bektaş Veli Anadolu Kültür Vak-
fõ oldu. Çalõştay’a AKP içinden de pro-
testo geldi. AKP İstanbul Milletvekili
Reha Çamuroğlu da çağrõldõğõ halde Ça-
lõştay’a katõlmayacağõnõ duyurdu. Ça-
muroğlu yaptõğõ açõklamada, “Süreçten
dışlandım. Alevisiz, Alevi Açılımı’na
devam etsinler” dedi.
Çalõştay’õn bir diğer tartõşma konusu
da belirlenen gündem maddesi oldu.
“Aleviliğin Felsefi Çerçevesi, kimlik
beyan ve sorunları” başlõklõ gündem
maddesi tepki çekti. Aleviliğin tanõmõ-
nõ yapmanõn bu Çalõştay’õn işi olama-
yacağõ görüşünü öne süren Sanatçõ Arif
Sağ, CHP eski Milletvekili Ali Rıza
Gülçiçek ve 2 Temmuz Vakfõ Genel
Başkanõ Murtaza Demir, bu gündem
maddesinin değiştirilmesi gerektiğini,
aksi halde toplantõyõ terk etme kararõ al-
dõ. Birinci oturumda tepkilerini ileten üç
temsilciye, Cem Vakfõ Genel Başkanõ
Prof.Dr. İzzettin Doğan, “Ben burda-
yım ya, çerçeveyi çizerim, merak et-
meyin” şeklinde yanõt verdi. Ancak
toplantõ sõrasõnda gündem maddesi üze-
rinde konuşma yapan olmayõnca, gün-
dem kendiliğinden değişmiş oldu.
Davet edilenler arasõnda medyadan tek
bir Alevinin olmamasõ da dikkat çekti.
Hüseyin Hatemi, Ali Bulaç ve Fehmi
Koru gibi İslamcõ kanattan yazarlarõn
çağrõldõğõ Çalõştay’da merkez medyadan
bir tek Oral Çalışlar davet edildi.
ALİ BALKIZ:
Çalıştay
alışverişe
dönüştü
BDP’Lİ HALİS
‘Alevilik
eritilmeye
çalışılıyor’
ANKARA(Cum-
huriyet) - Alevi Fede-
rasyonu Başkanõ Ali
Balkõz, son güne kadar
davet edilmedikleri
Çalõştay’õ “AKP’nin
sahte Alevi Çalıştayı“
olarak değerlendirdi.
Ankara’da düzenlediği
basõn toplantõsõnda,
“Bu çalışma bizim
açımızdan 3-4 Hazi-
ran 2009 tarihindeki
ilk Çalıştay’da bit-
miştir” dedi. Dünkü
Çalõştay’õ Cem Vakfõ
ile AKP arasõnda ge-
çen bir alõşverişten iba-
ret olduğunu belirten
Ali Balkõz, şunlarõ söy-
ledi: “Öğrenebildiği-
miz kadarıyla bu-
günkü Çalıştay’a da-
vet edilenler çoğun-
lukla Cem Vakfı ve
çevresidir. AKP ve
Cem Vakfı, Dolma-
bahçe görüşmesinde
muhtemelen mutabık
kaldıkları üzere; Al-
eviliğe ve Alevilere
İslam, Alevi-İslam ta-
nımı üzerinden yeni
bir elbise giydirmeye
çalışacaklardır.”
AKP yönetimi, EMASYA Protokolü’nün tamamen kaldõrõlmasõ için
çalõşma yapõyor. Protokolün İçişleri Bakanlõğõ Müsteşarõ’nõn tek taraflõ
feshiyle kaldõrõlmasõ formülü tartõşõlõyor.
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği ile Alevi Kültür
Dernekleri’nin çalõştaya çağrõlmamasõnõ protesto eden Alevi
Bektaşi Federasyonu çalõştaya katõlmadõ.
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - BDP Tun-
celi Milletvekili Şerafet-
tin Halis, AKP’nin Fet-
hullah Gülen cemaatini
kullanarak, Alevileri erit-
meye çalõştõğõnõ söyledi.
Halis, düzenlediği basõn
toplantõsõnda AKP’nin
toplumsal sorunlarõ çöz-
mek için yaklaşõk iki yõl-
dan bu yana sürdürdüğü
açõlõm ve çalõştaylarõn bir
kandõrmacadan öteye git-
mediğinin netlik kazan-
dõğõnõ söyledi. “Alevi ça-
lıştaylarını yürüten sayın
bakan samimi bir şekil-
de Alevi sorununu çöz-
meye değil Aleviliği erit-
meye ve mümkün oldu-
ğu kadar Fethullah Gü-
len cemaatleriyle ilişkiye
geçerek Fethullah gücü-
nü Alevi kitlesi üzerinde
kullanmaya çalışmakta-
dır” diyen Halis, Cum-
hurbaşkanõ Abdullah
Gül’ün yanõna çalõştayõ
yürüten Devlet Bakanõ
Faruk Çelik’i alarak Tun-
celi’de Fethullah Gülen’e
ait bir okulun açõlõşõnõ
yapmasõnõn bunun somut
örneği olduğunu söyledi.
Silah Yasa Tasarõsõ ile ilgili tartõşmalar sürerken Milli Savunma Bakanlõğõ komisyona bilgi notu gönderdi
Bakanlõk, harp silahlarõ konusunda İçişleri ile MSB arasõnda yetki karmaşasõ oluşacağõna dikkat çekti
‘Emniyet, savaş uçağõ ithal edebilir’
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
- TBMM İçişleri Komisyonu içinde
oluşturulan alt komisyonda görüşülen
Silah Yasa Tasarõsõ ile ilgili tartõşma-
lar sürerken Milli Savunma Bakanlõ-
ğõ’nõn (MSB) komisyona sunduğu ye-
ni bilgi notunda “MİT ve Emniyet’in
harp silahı ithaline izin verilmesinin
AB direktiflerine dayandırılmasının
mesnetsiz olduğu, harp silahları ko-
nusunda MSB ve İçişleri Bakanlığı
arasında yetki karmaşasına yol açı-
lacağı” uyarõsõnda bulunuldu. Bilgi no-
tunda “MİT ve Emniyet Genel Mü-
dürlüğü (EGM), savaş uçağı ve de-
nizaltı da ithal edebilir” denildi.
İçişleri Alt Komisyonu’nun son top-
lantõsõna MSB temsilcileri katõlõrken
milletvekillerine bir dosya dağõtõldõ.
‘Yasal dayanağı yok’
Bu dosyada yer alan bilgi notunda ta-
sarõyla ilgili şu görüş ve değerlendir-
melere yer verildi: “Ateşli Silahlar
Yasası ve yönetmeliğinde açık bir
düzenleme bulunmamasına karşın
EGM ve MİT 2010/2 sayılı İthal
Tebliği’ne göre askeri silah ithal ede-
bilmektedir. Tebliğin yasal bir da-
yanağı bulunmamaktadır. Tasarıy-
la getirilen, halen var olan bir yasal
düzenlemenin aynen korunması ol-
mayıp hukuki dayanağı olmayan fii-
li bir uygulamanın yasal dayanağa
kavuşturulmasıdır. Düzenleme, ha-
len tebliğ ile bu işlemi gerçekleştir-
mekte olan kurumların eline yasal
dayanak verilmesi ve tebliğin içeri-
ğinin genişletilmesi anlamına gel-
mektedir. Kaldı ki tebliğ ile örneğin,
savaş uçağı, helikopter, denizaltı ve
zırhlı savaş aracı ithali yasaklanmış
iken tasarıyla bu kurumlarca (MİT
ve emniyet) bu askeri silahların it-
hali de mümkün hale gelmektedir.”
‘Menfi sonuçlar doğar’
Tasarõya göre, “TSK’den tart (kov-
ma, çıkarma) veya ihraç edilen per-
sonelin ruhsat ve silah taşıma yet-
kisine sahip olacağı” da vurgulanõr-
ken “Bu durum, yaptırımın caydı-
rıcılığına etkisi bakımından menfi
sonuçlar doğurabileceğinden, bu-
nu önleyecek düzenleme yapılmalı-
dır” görüşüne de yer verildi.