Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
SAYFA CUMHURİYET 1 EYLÜL 2009 SALI
4 HABERLER
DÜNYADA BUGÜN
ALİ SİRMEN
Açılımın Ne Olduğunu
Anlayan Beri Gelsin!
İçişleri Bakanı Beşir Atalay’ın, dünkü basın top-
lantısını heyecanla bekliyordum. Aynı zamanda
içimde kimi şüphe kırıntıları da yok değildi. “Yi-
ne bir şey söylemeyebilir” diyordum.
Nitekim, Sayın Atalay’ın açıklamalarından ye-
ni bir şey öğrenemedik.
AKP bir süredir, kâh “Kürt açılımı” diyor, kâh “de-
mokratik açılım” ama ne önerdiğini kimse bilmi-
yor.
Ortada herhangi bir öneri yok, kimlik sorununun
nasıl çözüleceği, dil konusunda neler yapılacağı,
açılımın bu alanda hangi sınıra kadar varacağı,
devletin anayasal yapısının ne olacağı konusun-
da herhangi bir bilgi yok.
Böyle bir ortamda, hükümetin muhalefetten ne-
ye destek istediğini anlamak olanaksız.
Bizde Türk demokrasisine özgü haysiyet kırıcı
bir uygulama vardır. Zaman zaman, sistemin ege-
meni başbakanlar atadıkları bakanlardan beyaz,
boş bir kâğıdın altını imzalamalarını isterler. Böy-
lelikle işlerine gelmediğinde kâğıdın üstünü al-
tındaki imza sahibinin haberi olmadan doldurup,
mümzinin de basından öğreneceği istifasını yü-
rürlüğe koymuş olurlar.
Böyle bir uygulama, imzayı veren adına, hay-
siyet kırıcı olduğu kadar, onun gibi bir adam ta-
rafından yönetildiği için bütün bütün Türkiye için
büyük bir ayıptır.
Kürt sorununun gerçekten çözüme ulaşabilmesi
için her olasılığın, her hususun, kıvırtmadan, dü-
şünce bazında kaldığı sürece, hiçbir şeyi yasak-
lamadan, yuvarlak lafların arkasına sığınmadan tar-
tışılması, herkesin isteğini, görüşünü ortaya ser-
mesi zorunludur. Ancak böyle bir tartışmadan son-
radır ki kimin ne istediği, neyin olup, neyin ola-
mayacağı ortaya çıkacaktır.
Kimi buluttan nem kapan kalın kafalılar için şu-
nu da belirtmeyi zorunlu buluyorum:
Böyle bir tartışma, her önerinin kabul görece-
ği anlamını da taşımıyor, doğallıkla.
Ama, çıkıp da “akan kan dursun!”, “anaların göz-
yaşları dinsin!” “silahlar sussun!”, “barış olsun!”,
“bütün bunlar için bana destek ver!” demenin bir
anlamı yoktur.
Kimse anaların acısı sürsün, kan dökülmeye de-
vam etsin, silahlar susmasın, barış olmasın de-
miyor zaten.
Ama hiçbir içeriği olmayan, hiç kimse aksini söy-
lemediği için, anlam da taşımayan bu sözlere des-
tek istenmenin bir manası yoktur, çünkü ortada
bir öneri bir plan bulunmamaktadır.
Böyle bir tutum tıpkı yukarıda belirttiğimiz be-
yaz kâğıda atılan imza kadar anlamsız ve haysi-
yet kırıcıdır.
Destek isteyen neye destek istediğini somut
önerilerini teker teker ortaya koyarak açıklığa ka-
vuşturmak zorundadır.
Açılımın ne olduğunun açıklanması gerektiğini
söylerken, bunun genel geçer laflar ve sloganlarla
ne anlam taşıdığı belli olmayan belirsizliklerle di-
le getirilmesini de kastetmiyoruz.
Örneğin “bu sorunu Kürt kardeşlerimizin hakları
konusunda daha fazla özgürlükle çözmekten ya-
nayız” gibi laflar da bir anlam ifade etmemekte-
dir.
Daha fazla özgürlükten kasıt nedir?
Örneğin Fransa’nın Korsika sorununda tanıdı-
ğı özgürlükler mi?
Özgürlükler, kişisel bazda mı olacak, yoksa ko-
lektif etnik haklar mı?
İkisi arasındaki fark dağlar kadar büyüktür.
Yine örneğin “anadile özgürlük tanınmalı” lafı-
nın bir anlamı yoktur.
Anadile tanınacak özgürlük, onun öğrenilmesi,
günlük yaşamda, sanatta kullanılması ile mi ilgi-
li olacaktır! Yoksa Türkiye’de birden fazla resmi
dil, birden fazla eğitim dili mi amaçlanmaktadır!
Bunlar arasındaki fark da dünyalar kadar büyük-
tür.
Bunlar gibi, yerel yönetimlerin yetkilerinden, eko-
nomik tedbirlere kadar birçok konuda birçok çö-
züm önerisi söz konusu olabilir.
Siz, Sayın Atalay’ın açıklamalarında bu konu-
ları aydınlatan herhangi bir ipucuna rastladınız mı?
Atalay’ın açıklamalarından sonra, açılımın ne ol-
duğunu anlayan varsa beri gelsin!
AKP bir aydır, bize bir açılım yapma niyeti ol-
duğunun dışında hiçbir şey söylemiyor.
Sonra da herkesten destek istiyor. Böyle bir şey
görülmüş müdür?
asirmen@cumhuriyet.com.tr
İçişleri Bakanõ, henüz herhangi bir paket, eylem planõ ya da anayasa değişikliği çalõşmasõ olmadõğõnõ açõkladõ
Açõlõmõn sadece adõ varANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
İçişleri Bakanõ Beşir Atalay, demok-
ratik açõlõm konusunda herhangi bir pa-
ket ve eylem planõ çõkarmadõklarõnõ, bu-
nu olgunlaştõrmaya çalõştõklarõnõ bildirdi.
Açõlõmla ilgili basõn toplantõsõ dü-
zenleyen Atalay, yaptõğõ görüşmelerden
sonra çözüm umudunun arttõğõnõ belirtti.
Her açõlõmõn arkasõnda yabancõ el ara-
maktan vazgeçilmesi gerektiğini kay-
deden Atalay, “Yürüttüğümüz çalış-
maları, bir yabancı düşünce kurulu-
şunun raporlarıyla ilişkilendirmek en
hafif tabirle siyasi kompleksin bir te-
zahürüdür” dedi.
Sürece karşõ çõkanlarõn yanlõş so-
nuçlara ulaştõklarõnõ savunan İçişleri Ba-
kanõ, şunlarõ söyledi: “Kendilerini
(karşı çıkanlar) bilgilendirmek ve
görüşlerini almak için kapılarını çal-
dığımızda da kabul etmediler. Dola-
yısıyla bilgi sahibi olmadan üretilen
siyasi polemiklerin ülkemize hiçbir
faydası yoktur. Görüştüklerimizin
niyetle, hedefle, varılmak istenenle il-
gili hiçbir tereddütü yok. Diğer siyasi
partilerimizle de paylaşılsa birbiri-
mizi anlasak bu tür yaklaşımlar emi-
nim olmayacaktır.”
“Herhangi bir paket yahut eylem
planı çıkarmadık. Halen de bu çer-
çevede işte bu tür ortak aklı bularak
bunları olgunlaştırmaya çalışıyoruz”
diyen Atalay, sözlerini şöyle sürdürdü:
“‘Yani, bilinmiyor ne yapõlacağõ’
dediler. Diğer yandan, ‘demokratik
açõlõm sürecinin ülkeyi böleceğini, üni-
ter devlet yapõsõnõ yõkacağõnõ, yeni
azõnlõklar yaratõlacağõnõ’ ifade ettiler.
Anlatamadık. Öncelikle, bölünme
sendromundan artık kurtulmamız ge-
rekiyor. Siyaset yapma sorumlulu-
ğunu taşıyanların sürekli bölünme fo-
bisi üretmekten ve çatışma lobisinin
değirmenine su taşınmaktan vaz-
geçmesi gerekiyor. Öte yandan, üni-
ter devlet yapısının sürekli gündeme
getirilmesi bizce özgüven eksikliğinin
bir sonucudur.”
Bu süreçte ulaşmak istedikleri somut
sonuçlar olduğunu belirten Atalay,
“Hedeflerimiz açık ve nettir. Açılımın
sonunda terör sona erecek ve Türkiye
huzura kavuşacaktır. Çeyrek asırdır
akan kan ve gözyaşı duracak, yüre-
ği dağlanan analara yenileri eklen-
meyecektir. Tarih boyunca geliştir-
diğimiz beraberlik, birlik ve kar-
deşlik duyguları daha da pekişecek,
ülkemizin kalkınması ve insanımızın
mutluluğu için daha fazla kaynak ay-
rılacaktır” dedi. Atalay, açõkladõğõ he-
defler dõşõnda gizli gündem ve siyasi he-
saplarõ olmadõğõnõ kaydetti.
İçişleri Bakanõ, bundan sonraki sü-
recin işleyişini şöyle açõkladõ: “Şimdi-
ye kadar yapmış olduğumuz çalış-
malar, görüşmelerimiz ve bütün bu
çalışmalar sonucunda elde edilen gö-
rüş, düşünceler ışığında bütün de-
tayları da analiz ediyoruz. Bu de-
ğerlendirmeler, yaptığımız taslak ça-
lışma ve görüşlerimiz kısa, orta ve
uzun vadeyle ilgili tekliflerimizi Baş-
bakanımıza sunacağız. Bu konu, hem
Bakanlar Kurulu’nda hem grubu-
muzda da görüşülmesi gereken bir
konudur. Bizim niyetimiz, zamanla-
mamız mümkün olabildiğince par-
lamento yasama yılı başlayana kadar
bu çalışmalarımızı belli bir seviyeye
getirmektir. Bu konuların, politika-
ların, önerilerin ilk açıklanacağı yer,
sunulacağı yer TBMM çatısının altı
olacaktır. Meclis açılacak ve biz bu
konudaki çalışmalarımızı, değerlen-
dirmelerimizi ilk orada açıklayaca-
ğız.”
‘İşin başı silahların
bırakılması’
Süreçle ilgili olarak anayasa deği-
Demokrasi açõlõmõ konusunda gelinen noktayõ değerlendirmek
için basõn toplantõsõ düzenleyen İçişler Bakanõ Atalay, henüz
somut bir proje olmadõğõnõ ve görüşmelerde bir ortak akõl
bulmayõ amaçladõklarõnõ söyledi. Ortaya çõkacak paketin ilk
olarak TBMM’de açõklanacağõnõ söyleyen Atalay, açõlõmõn
arkasõnda yabancõ bir el aranmamasõ gerektiğini söyledi.
şikliği olup olmayacağõna ilişkin soruya
Atalay, “Bizim şu anda bu süreçle il-
gili bir anayasa değişikliği günde-
mimizde yok ama Türkiye’de mev-
cut anayasanın değişmesiyle ilgili çok
yüksek bir talep var” karşõlõğõnõ ver-
di. Dağdaki teröristlerin indirilmesi için
nasõl bir yöntem kullanõlacağõnõn so-
rulmasõ üzerine İçişleri Bakanõ, “On-
ları çalışıyoruz. Orada çok karma-
şık bir boyut vardır. Adalet Ba-
kanlığı da çalışıyor, kurumlarımız da
çalışıyor. Daha kapsamlı, daha fark-
lı, daha geniş olarak çalışıyoruz” de-
di. Bu konuda yasa değişikliği mi
yoksa affõn mõ tartõşõlacağõnõn sorul-
masõ üzerine Atalay, “Hiçbir kavram
söylemiyoruz. Af diye bir kavramı
hiç zikretmedik, zikretmiyoruz.
Ama bu işin başı silahların bırakıl-
ması ve tabii tasfiye. Bunun için çok
çalışmak gerekiyor” yanõtõnõ verdi.
Bir gazetecinin, “Kürt sorununun çö-
zümlenmesine yönelik çalışmaların
yanında diğer sorunlar, mesela Ale-
vilerin beklentileri de çözülecek mi?
Heybeliada Ruhban Okulu açılacak
mı” sorusuna Atalay, “Tek tek o ko-
nuları zikretmiyorum ama demo-
kratik açılım şemsiyesinin bu birçok
konuyu içine alması yönünde bir eği-
limimiz var. Tam bir karar veril-
medi ama o yönde de çalışmalar ya-
pılıyor” karşõlõğõnõ verdi.
‘Ortak aklı arıyoruz’
Atalay, açõlõm çerçevesinde bölge-
deki asõl muhataplarõnõn Suriye, Irak ve
İran gibi ülkeler olduğunu söyledi. Ata-
lay, hem terör örgütüne katõlan unsurlar
olarak hem bu sorunun parçalarõ ola-
rak bu üç ülkenin çok önemli olduğu-
nu vurguladõ. Kürtçenin seçmeli ders
olarak gündeme geleceği iddialarõna İç-
işleri Bakanõ, “Biz hiçbir şey söyle-
medik. Resmi dilimiz Türkçedir,
eğitim dilimiz Türkçedir. Bunların
hepsi de değerlendiriliyor. Ortak akıl
bulmak bu zaten. Yoksa önceden bir
şeyleri yazıp, ‘Şunlara ne diyorsunuz’
diye çıkmak ortak akıl aramak ol-
mazdı” diye konuştu.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kürt
açõlõmõnõn gündemdeki ağõrlõğõnõ korudu-
ğu, Irak’taki ABD askerlerinin Türkiye
üzerinden çekilmesinin ve Türkiye’de füze
kalkanõ kurulmasõnõnõn gündemde olduğu
bir dönemde, ABD’ye gitme kararõ aldõ.
Erdoğan G-20 Pittsburgh Zirvesine katõl-
mak üzere Ramazan Bayramõ’nda (20 Ey-
lül) ABD’ye gidecek. ABD’nin Pennsylva-
nia eyaletinin Pittsburgh kentinde 24-25
Eylül tarihlerinde gerçekleşecek zirveye
katõlacak olan Erdoğan, 4 günlük ABD zi-
yareti sõrasõnda BM toplantõlarõna da katõ-
lacak. Erdoğan, 20 Eylül’de ABD’ye hare-
ket edecek. Burada BM Genel kurulu’nun
64’üncü dönem toplantõlarõna katõlacak
olan Erdoğan’õn ikili görüşmeler de yap-
masõ planlanõyor. BM Genel Kurulu’nun
22 Eylül’de başlayacak 64’üncü Genel Ku-
rul toplantõsõnda iklim değişiklikleri konu-
su ele alõnacak. Türkiye’nin gündeminde
ise Kõbrõs’taki çözüm arayõşlarõ olacak.
Başbakanõn görüşmelerinde Kõbrõs konusu-
nun da öncelikli olarak yer almasõ öngörü-
lüyor.
Gündem terör ve ekonomi
Başbakan Erdoğan BM toplantõlarõ son-
rasõnda G-20 zirvesi için Pennsylvania eya-
letinin Pittsburgh kentine geçecek. G-20
ülkelerinin katõlõmõ ile 24-25 Eylül tarihle-
rinde gerçekleşecek olan zirvede etkilerini
geride bõrakmaya başlayan küresel finansal
kriz konuşulacak. Erdoğan, ABD’de tüm
dünyanõn yakõndan izlediği Pakistan ve Af-
ganistan konusuyla ilgili önemli bir zirveye
katõlacak. ABD Başkanõ Obama’nõn ev sa-
hipliğinde Afganistan ve Pakistan liderleri-
nin de katõlõmõ ile bu bölgeye istikrar ve
huzur getirilmesi için nelerin yapõlabileceği
değerlendirilecek. Başbakan Erdoğan’õn
ABD Başkanõ Obama ile ikili bir görüşme
yapmasõ da bekleniyor. Görüşmede iki ül-
ke ilişkileri, Irak, Ortadoğu, Kafkaslarõn
yanõ sõra terörle mücadelede işbirliğinin ele
alõnmasõ bekleniyor. Görüşmede ayrõca
Amerikan yönetiminin Polonya ve Çek
Cumhuriyeti’nde kurmaktan vazgeçtiği fü-
ze kalkanõ sistemi için Türkiye veya İsrail’i
düşündüğünü iddialarõnõn da gündeme gel-
mesi bekleniyor.
Erdoğan ABD’de Türkiye’nin şimdiye
kadar dile getirdiği Afganistan için tek ba-
şõna askeri çabalarõn yeterli olmayacağõ gö-
rüşünü dile getirecek. Türkiye’nin Afganis-
tan’da 550 sivil proje hayata geçirdiğini
anlatacak olan Erdoğan, bunun içinde 40’õ
aşkõn okul binasõnõn, 20 kadar sağlõk ocağõ,
tarõm meslek lisesi, tarõm uygulama alanõ,
polis eğitim merkezlerine katkõ gibi faali-
yetlerin gerçekleştirildiğini vurgulayacak.
Türkiye’nin şu anda Afganistan’da 785 as-
kerinin olduğunu hatõrlatacak olan Erdo-
ğan, kasõm ayõnda Kabil Bölge Komutanlõ-
ğõ’nõ aldõktan sonra bu rakamõn 1600’e
yükseleceğini ifade edecek.
Erdoğan,
ABD’ye
gidiyor
Başbakan Erdoğan, Ramazan
Bayramõ’nda gerçekleştireceği 4
günlük ziyarette Afganistan-
Pakistan konusunda dörtlü zirveye
ve BM toplantõlarõna katõlacak.
DÖRTLÜ ZİRVE
Alevilerden birlik mesajı
İzmir’de gerçekleştirilen Hamzaba
Şenlikleri’nde “birlik ve beraberlik”
mesajları verildi. Alevi örgütleri, yoğun
katılımın dikkat çektiği etkinlikte
bölünmeye karşı olduklarını vurguladı.
İzmir’deki Alevi Bektaşi Dernekleri’nin
Hamzababa Köyü Muhtarlığı ile birlikte
düzenlediği 22. Hamzababa Anma
Törenleri, önceki gün gerçekleştirildi.
Etkinliğe katılan İzmir Büyükşehir
Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu,
“Ayrımcılığa temelden karşıyız. 5 yıldır
bu politikayla hareket ediyoruz, ayrım
yapmıyoruz. Alevi toplumu ile birlikte el
ele tutuşuyoruz. Bu, zaten bizim temel
görevimiz. Hep birlikte daha iyiye,
aydınlığa, herkesin inancını özgürce
yaşadığı Türkiye’yi yaratmak için el ele
kol kola çalışacağız” dedi. Kemalpaşa’nın
Hamzababa köyünde gerçekleştirilen
anma etkinliğine Tunceli Bağımsız
Milletvekili Kamer Genç, Konak,
Narlıdere, Balçova, Bayraklı, Güzelbahçe
ve Kemalpaşa belediye başkanları, Alevi
Kültür Derneği Genel Merkez Başkanı
Tekin Özdil, Pir Sultan Derneği Genel
Merkez Genel Sekreteri Kemal Bülbül,
Alevi Bektaşi Federasyonu Genel
Sekreteri Kazım Genç ve çok sayıda
yurttaş katıldı.
KENDİ ELEŞTİRİLERİNİ UNUTTU
Arõnç: Bahçeli’den
katkõ bekliyorum
ANKARA (ANKA) - Devlet
Bakanõ ve Başbakan Yardõmcõ-
sõ Bülent Arınç, 9 yõl önce Öca-
lan’õn idamõnõn kaldõrõlmasõn-
da “yerden yere vurduğu”
MHP lideri Devlet Bahçeli’yi
şimdi övdü.
Arõnç, gazetelerin An-
kara temsilcileriyle yap-
tõğõ söyleşide, “Bahçeli
karşı olmasına rağmen
hükümette mutabık ol-
du. Bahçeli için zehirli
su içmek gibi bir şeydi.
İdam kaldırıldı. Ben
Bahçeli’den ve parti-
sinden katkı bekliyo-
rum” diyerek Bahçe-
li’nin o günkü tutumuna
daha pozitif yaklaştõ.
Oysa, DSP-MHP-ANAP koa-
lisyon hükümeti genel başkan-
larõnõn 13 Ocak 2000 tarihinde
yaptõklarõ uzun toplantõdan son-
ra “idam cezası”nõn kaldõrõlmõş
olmasõ toplumun birçok kesimi
tarafõndan olumlu karşõlanõrken
bunun Öcalan’a yaramasõ nede-
niyle kapatõlan Fazilet Partisi ile
BBP, hükümeti ağõr dille eleş-
tirmiş, yasanõn Öcalan için çõ-
karõldõğõnõ vurgula-
mõştõ. Fazilet Partisi’nin
grup başkanvekili ola-
rak görev yapan Arõnç,
Parlamento’da düzen-
lediği basõn toplantõ-
sõnda, “Bir büyük iha-
net ve büyük bir dö-
nüş de yaşıyoruz.
MHP, Tam 180 dere-
celik bir dönüş, bu
kadar ilkesizlik bu
kadar vıcık vıcık is-
tismar Türk milletine büyük
bir hakarettir. Bu hakareti
Türk milleti hak etmedi. Asıl
bu dönüşleri yapan bu omur-
gasız insanlara sormak gere-
kir” demişti.
SP GENEL BAŞKANI KURTULMUŞ:
Kürtlerle kõyamete
kadar birlikteyiz
İstanbul Haber Servisi - Saa-
det Partisi (SP) Genel Başkanõ
Numan Kurtulmuş, partisinin
İstanbul İl Teşkilatõ’nca Fesha-
ne’de düzenlenen iftar yemeği-
ne katõldõ.
İftar yemeğinde yap-
tõğõ konuşmada, Osmanlõ
İmparatorluğu’nun çö-
zülme süreci içinde düş-
tüğü durum, göz önünde
bulundurulmasõnõn ve
ibret alõnmasõnõn yarar-
lõ olacağõnõ vurguladõ.
Kurtulmuş, Kurtuluş Sa-
vaşõ’nõn Hakkâri, Şem-
dinli, İstanbul, Batum,
Trablusgarp ve Ku-
düs’teki Mehmetçikler-
le birlikte yapõldõğõna dikkat
çekti. “Geleceğimizin çimen-
tosu olan bir bilinci oluştur-
mak için 30 Ağustos’u anla-
mak çok önemlidir” diyen Kur-
tulmuş, bugün bile emperyalist
güçlerce kirli oyunlar oynandõ-
ğõnõ, bu oyunlara karşõ uyanõk
olunmasõ gerektiğini ifade etti.
“Demokratik açılım” süre-
cine ilişkin de değerlendirmede
bulunan Kurtulmuş, SP’nin de
“Gönüllü Birliktelik
Projesi” adõnõ verdik-
lerini proje ortaya koy-
duğunu belirterek “Biz
bu topraklarda 1100
senedir birlikte yaşı-
yoruz. Büyük Taar-
ruz’u birlikte yaptık
ve kıyamete kadar da
birlikte yaşayacağız”
dedi.
Siyasetçiler arasõn-
daki tartõşmalarda
“mahalle kavgasında söylen-
meyecek” sözlerin dile getiril-
diğine de işaret eden Kurtul-
muş, herkesin üslubuna, yönte-
mine ve ne söylediğine dikkat
edilmesi gerektiğini söyledi.
Bülent Arınç. N. Kurtulmuş.
Beşir Atalay.
CHP: ONURUMUZ ZEDELENİYOR
Çöpten Atatürk
heykelleri çıktı
İstanbul Haber Servisi - İstanbul’un Kartal il-
çesi Esentepe Mahallesi’nde üzerinde “Alta-
nokta Körler Hizmet Vakfı’na yardımları-
nızdan dolayı teşekkür ederiz” yazõlõ onlar-
ca Atatürk heykeli çöpte bulundu. Altõ Nokta
Körler Derneği, konuyla ilgilerinin olmadõğõ-
nõ belirtirken CHP Kartal ilçe örgütü, suç du-
yurusunda bulunacaklarõnõ açõkladõ. Kartal
Belediyesi CHP Meclis üyesi Binali Kara-
man, 30 Ağustos zafer bayramõnõn yõl dönü-
münde böylesi bir olayõn yaşanmasõnda “ka-
sıt” aradõklarõnõ belirterek “Böyle önemli bir
günde çöpten Atatürk heykelcikleri çıkar-
mak onurumuzu zedeliyor” dedi. Altõ Nok-
ta Körler Derneği İstanbul Şube Başkanõ Mu-
rat Demirok ise “Altı Nokta Hizmet Vakfı
adını kullanan dolandırıcılar, Atatürk’ü is-
tismar ediyorlar. Bizim bu konu ile bir ilgi-
miz yok. 5 sene önce bir firma bize Ata-
türk heykelcikleri yapmayı teklif etmişti.
Ama heykeller Atatürk’e benzemediği için
kabul edilmemiştik” diye konuştu.