26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 22 AĞUSTOS 2009 CUMARTESİ 6 HABERLER CUMARTESİ YAZILARI ATAOL BEHRAMOĞLU Kadın Mezbahası Türkiye İnsan kendi ülkesini bu sözcüklerle nitelerken irkiliyor. Fakat ne kadar acı ve irkiltici olursa olsun, ger- çek budur. Türkiye bir kadın mezbahasıdır. Kadınlarının, kızlarının, acımasızca, gaddarca, alçakça katledildiği bir ülkedir. Bu konuda birkaç hafta önce yazmayı tasarla- mıştım. Gazetelerden kestiğim bir dosya dolusu haber vardı elimde. Araya başka konular girdi. Bu arada bizim gazeteden (H. Çetinkaya, E. Kongar), Vatan’dan R. Mengi, muhakkak başka gazetelerden de yazarlar, aynı konuda yazdılar. Yazılmayacak gibi de değil çünkü. Kurbanları kadın olan, her gün bir ya da birkaç cinayet haberi yer alıyor medyada. Dünyanın hiçbir başka ülkesinde, kadınların “recm” edildiği (taşlanarak öldürüldüğü) günü- müzün ortaçağ ülkelerinde bile, kurbanları kadın olan bu kadar çok sayıda ve akıl almaz gaddar- lıkla işlenmiş cinayetler işlendiğini sanmıyorum. Sözcükleri yerli yerinde kullanmaktan çekin- meyelim. Alçaklığın bu derecesinin, bize, bizim ülkemi- zin erkeğine özgü olduğunu düşünüyorum ve bu anlamda da “erkek” sözcüğü, anlamıyla da tını- sıyla da, iğrenç ve küçültücü geliyor bana. Sözünü ettiğim yazılarda, son birkaç hafta içinde işlenmiş ya da yargı aşamasındaki cina- yetlerden bazıları sıralanıyor. Hepsini sadece haber başlığı olarak sıralamak bile bir köşe yazısının sınırlarını aşar. Nitekim Ruhat Mengi “Kadın düşmanlığı değil- se ne?” başlıklı yazısında, verdiği örneklerin sa- dece bize ulaşanlar olduğunu belirterek “Türki- ye’de her 100 kadından 97’si şiddete uğradığına göre, kim bilir daha kaç milyon kadın bu düzey- de vahşetle, dehşetle yaşamakta” diye yazıyor... Ayrıldığı kocası tarafından çalıştığı işyerinde de- falarca bıçaklandıktan sonra boğazı kesilerek öl- dürülen dört çocuk annesi kadın. Kocasının iki ruhsatsız tabancasından çıkan kur- şunlarla öldürülen, yine dört çocuk annesi bir baş- ka eş. Altı aylık evlilikten sonra boşanma davası aç- tığı adam tarafından pusuya düşürülüp pompalı tüfek ateşiyle öldürülen hemşire. Ellili yaşlardaki kayınbirader tarafından gözün- den vurularak öldürülen yirmili yaşlardaki genç ka- dın... Bahaneler hep “namus”. Bu cinayetleri işleyen alçaklar, böylece anne- siz ve (ömrünü cezaevinde tüketeceği için) babasız kalan çocukların namusları, gelecekteki yaşam- ları konusunda belli ki herhangi bir kaygı duy- muyorlar... Bu cinayetleri işleyenler, sadece kara cahil de- nebilecek kimseler de değil. İşte, iki haber başlığı: “Sevgilisini öldüren gazeteciye müebbet”. “Tıp öğrencisi eşini öldüren (astsubay çavuş) ko- caya ağır müebbet...” “Türk”lerin işlediği, kurbanları kadın olan cina- yetler ülke dışında da sürüyor... “Sözünü geçiremediği” on üç on dört yaşla- rındaki kızını sabaha karşı uyumaktayken döner- ci bıçağı ile katledip kaçan “baba”nın haberi, yi- ne yakın zaman önceki gazetelerdeydi. Yurtdışında karısını öldüren bir başka Türk’e iliş- kin haber başlığı şöyleydi: “Bıçakladım, ölmediğini anlayınca arabayla ez- dim.” Amcasının kızı olan eşini, cep telefonuna gelen mesajı göstermediği için öldüren katil, polis ifa- desinde şunları söylüyor: “Bıçakladım, sopayla vurdum. Son hamleyle ken- dini araçtan attı. Boğazından hırıltılı sesler geliyordu. Anladım ki ölmemiş. Arabaya döndüm. Gaza bastım. Hızla üzerinden geçtim, bir daha. Çünkü ölsün istiyordum.” Bu kişi, Türkiye’deki ailesine gönderdiği mek- tubun bir yerinde, cinayeti “şeytana uyup” işlediğini yazıyor... Yargılamaların bizdeki gibi uzayıp laçkalaşma- dığı Almanya’da, birkaç celse sonunda katile ömür boyu hapis cezası veren Bielefeld Eyalet Mah- kemesi kadın yargıcı Jutta Albert’in kararı bil- dirdikten sonra söyledikleri, sadece bu caniye de- ğil, kadınların bir mezbahada gibi birbiri ardına bo- ğazlandığı bu ülkenin tümüne yönelik bir insan- lık dersi değerinde ve önemindedir. “Bir insan sevdiği kişiyi nasıl öldürür? Aileye yaz- dığınız mektupta şeytana uyduğunuzu yazmışsı- nız. Ancak bu cinayeti işleyen şeytan sizdiniz. Yir- mi kez başından ve boynundan bıçakladınız. Gözlerini oyarak kör ettiniz. Tekrar tekrar bıçaklayıp dövdünüz. Tüm bu caniliği anlayamıyorum.” Bu konuyu sürdüreceğim... ataolb@cumhuriyet.com.trFaks: (0212) 343 72 64 KESK Genel Başkanõ Evren hükümetle toplu görüşme sürdüren memur konfederasyonlarõnõ eleştirdi ‘Görüşme değil sohbet’ Polis için suç duyurusu İstanbul Haber Servisi - Gençlik Fede- rasyonu üyeleri, 15 aydõr tutuklu bulunan 5 üyele- rinin ilk duruşmalarõnõn yapõldõğõ Erzurum 2’nci Ağõr Ceza Mahkemesi önünde saldõrõya uğra- dõklarõnõ belirterek, ken- dilerine saldõran polis ve saldõrgan grup hakkõnda suç duyurusunda bulun- du. TMMOB Makine Mühendisleri Odasõ’nda düzenlenen basõn toplan- tõsõnda konuşan avukat Barkõn Timtik, “Biz Er- zurum’a indiğimiz andan itibaren ablukaya alõn- dõk. Basõn açõklamasõ yaptõktan sonra sarkõk bõyõklõ bir grubun saldõ- rõsõna uğradõk. Polis on- larõ gözaltõna alacağõ yerde bizi gözaltõna al- dõ” dedi. Hastanede oruç duyurusu iddiası ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - CHP Genel Başkan Yardõmcõ- sõ, Ankara Milletvekili Yõlmaz Ateş, Ankara’da Ulucanlar Göz Eğitim ve Araştõrma Hastanesi baş- tabip yardõmcõsõnõn, “hastanede oruç tutacak- larõn isimlerinin, perso- nel servisine bildirilme- sini” istediğini bildirdi. Bu durumu TBMM gün- demine taşõyan Ateş, so- ru önergesinde, “Sağlõk Bakanlõğõ’na bağlõ kaç hastane, sağlõk ocağõ ve birimde benzeri uygula- ma yapõlmõştõr” diye sor- du. Ankara İl Sağlõk Müdürü Mustafa Aksoy iddiayla ilgili olarak “Ramazanda yemek fir- masõna fazla ödeme ya- põlmamasõ için sayõ tes- piti yapõldõğõnõ” belirtti. ‘Alili serbest bırakılsın’ İstanbul Haber Servisi - Ulusal Kanal Yönetim Kurulu Başka- nõ Yalçõn Büyükdağlõ, Ergenekon soruşturmasõ kapsamõnda ifadesi alõ- nõp serbest bõrakõldõktan sonra Yabancõlar Şube Müdürlüğü’ne gönderi- len ve hakkõnda tahditli olarak sõnõr dõşõ edilme kararõ çõkarõlan Ulusal Kanal Muhabiri Teoman Alili’nin serbest bõrakõl- masõnõ istedi. Büyükdağ- lõ, “Alili’nin siyasi görüş ve tutumunun hedef alõ- nõyor. Alili’nin yaptõğõ vatandaşlõk başvurusu sonuçlanmadan alõnan bu karar hukuk dõşõ ve keyfi bir karardõr” dedi. Engelli indirimine yeni düzenleme ANKARA (Cum- huriyet Bürosu) - Yol- cu taşõma ücretlerindeki “özürlülük indirimi” için öngörülen yüzde 60’lõk engellilik oranõ yüzde 40’a düşürüldü. Karayo- lu Taşõma Yönetmeli- ği’nde Değişiklik Yapõl- masõna Dair Yönetme- lik, dün Resmi Gaze- te’de yayõmlandõ. Yaş şartõ aranmaksõzõn en az yüzde 40 oranõnda en- gelli olduğunu belgele- yen kişiler indirimden yararlanabilecek. MURAT KIŞLALI ANKARA - Kamu Emekçileri Sendikalarõ Konfederasyonu (KESK) Genel Başkanõ Sami Evren, memur maaşlarõna ilişkin hükümet ile toplu görüşmeleri sürdüren Memur-Sen ve Kamu-Sen’i eleştirerek, “Görüşme- lerde sendikal faaliyet içerisinde değerlendirilebilecek bir toplantı yapılmıyor. Orada sohbet toplantı- ları yapıyorlar. Çünkü konuşulan- ların hükümet açısından bir yaptı- rımı yok” dedi. Toplu görüşmelerin önceki günkü 3. turunda, Memur-Sen Genel Başka- nõ Ahmet Gündoğdu, hükümetin ge- çen yõl verdiği sözleri yerine getirme- mesine yönelik Devlet Bakanõ Haya- ti Yazıcı’nõn, “Gelecek seneye öl- mez burada olursak, bu masada bunların takibi ve giderilmesi için elimizden geleni yaptığımızı görecek- siniz” sözünü “siyasi sahip- lenme olarak görüp önem- sediğini” belirtirken, Kamu- Sen Genel Başkanõ Bircan Akyıldız da Yazõcõ’nõn “verdiği sözle kendilerini rahatlattığını” söylemişti. KESK Başkanõ Evren, toplu görüş- melere ilişkin Cumhuriyet’e yaptõğõ değerlendirmede şunlarõ söy- ledi: “Bu sohbet toplantıların- da tabii ki memurların, ka- mu çalışanlarının birtakım sorunları konuşuluyor. Bir sürü sorun var, bunları ora- da konuşmanız, sohbet et- menizin önemi yok, çünkü bir yaptırım yok. Pazarlık yok. Ortada bir müzakere yok. Burada kamuoyu yanıltılmak- tadır. Mutabakat metni denilen metin de aslında sohbet tutanakla- rıdır. Bu metindeki sözlerin yerine getirilmemesi de zaten bunu gös- termektedir. Bu sohbetlerde toplu görüşmenin bile gerisinde bir faali- yet sürdürülüyor. Biz bunu bildiği- miz için kamuoyuna bunu en iyi anlatabilmenin yöntemi olarak da, o sohbet toplantılarını meşrulaştır- mak istemiyoruz. Bugünkü (dün- kü) gündemde de grev hakkıyla il- gili sohbet edilecek. Taraflar tabii ki ‘Toplusözleşme, grev hakkõ olma- lõdõr’ diyecek. Ama bunlar sözde kalacak.” Öte yandan, toplu görüşmelerin 4. turunda, kamu çalõşanlarõna top- lusözleşme ve grev hakkõ tanõnma- sõyla ilgili olarak Ocak 2010’da ça- lõştay düzenlenmesi kararlaştõrõldõ. KESK Genel Başkanõ Sami Evren, hükümetle görüşmeleri sürdüren Memur-Sen ve Kamu-Sen’i eleştirerek, “Görüşmelerde sendikal faaliyet içerisinde değerlendirilebilecek bir toplantõ ya- põlmõyor. Orada sohbet toplantõlarõ yapõyorlar. Çünkü konuşulan- larõn hükümet açõsõndan bir yaptõrõmõ yok” dedi. Ekonomi Servisi - İşsizlik fonunda biri- ken paralarõn bütçeye aktarõlmasõnõ sosyal devletin aşõndõrõlmasõ olarak değerlendiren Prof. Dr. Korkut Boratav, sendikalarõn yaptõğõ itirazlarõn haklõ olduğunu söyledi. odatv’ye yaptõğõ açõklamada Boratav, “Umarız zamanı geldiğinde parlamen- todaki ilgili gruplar başvuru yaptıkla- rında, Anayasa Mahkemesi bu hukuk- suzluğun ve sosyal saldı- rının sonuçlarını ve ken- disini ortadan kaldıra- caktır. Anayasanın ana maddelerinden biri olan sosyal devletin bu şekilde aşındırılmasının, hukuk normları bir yana özü bakımından da anayasa- ya aykırı olduğunu düşü- nüyorum” dedi. İşsizlik fonunun işsizlerin hem katkõsõ hem de hakkõ olan bir kaynak olduğunun altõnõ çi- zen Boratav sözlerine şöyle devam etti: “Özellikle bu kriz ortamında işsizlik oranı dramatik boyutlarda artarken, bir sigortaya tabi olmayan işçi ve emek- çilerin sayısında da büyük artışlar göz- lenirken bu fonun yatırımlar veya baş- ka amaçlarla bütçeye aktarılması hem hukuk bakımından, hem ekonomik ba- kımdan, hem de sosyal bakımdan kabul edilecek bir durum değildir.” İSTANBUL / ADANA (Cumhuriyet) - Kamu Emekçileri Sendikalarõ Konfederasyonu (KESK) İs- tanbul Taksim ve Adana’da yaptõğõ oturma eyle- minde kamu emekçileri için oturulan toplu iş söz- leşmesi masasõndaki görüşmelerde yol alõnama- masõndan, AKP hükümeti sorumlu tutuldu. İnönü Parkõ’nda bir araya gelen KESK’e bağlõ sendikalar ile destek veren sendika ve oda temsil- cilerinin katõldõğõ eylemde konuşan platform söz- cüsü Güven Boğa “Uyarımızı dikkate almaz, ıs- rarınızı sürdürürseniz, KESK olarak biz de söz veriyoruz, sıcak bir yazın ardından, sıcak bir son- bahar gelecek. Emekçilerin kitle eylemlerine ha- zır olun. En önemlisi greve hazır olun” dedi. KESK İstanbul Şubeler Platformu üyeleri de top- lu iş sözleşmesi ve grev hakkõ için Taksim’de otur- ma eylemi yaptõ. Taksim Tramvay Durağõ’nda top- lanan KESK’liler, “Sözleşmeli değil kadrolu ça- lışma”, “Grev ve toplusözleşme için yürüyoruz” dövizleri taşõyõp, “Zam zulüm işkence işte AKP”, “İnsanca yaşamak istiyoruz” sloganlarõ attõlar. KESK İstanbul Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Hatun İldemir, bir haftadõr toplugörüşme adõ al- tõnda ortaoyunu oynandõğõnõ savundu. ‘İtfaiyeciler endişeli’ İstanbul Haber Servisi - İstan- bul Büyükşehir Belediyesi (İBB) İt- faiye Daire Başkanlõğõ’na bağlõ yaklaşõk 40 birimde kullanõlan ve önceki gün Hüseyin Çekiç adlõ it- faiye erinin ölümüne neden olan 6x6 acil müdahale araçlarõndan bi- rinin elektrik sistemindeki kaçak nedeniyle daha önce yandõğõ ortaya çõktõ. Türkiye Belediyeler ve Genel Hizmetler İşçileri Sendikasõ (Bele- diye-İş) 5 No’lu Şube Başkanõ Ni- hat Altaş, “Bu araçların servisten çekilmesini istiyoruz” dedi. İstanbul’da önceki gün meydana gelen iki ayrõ olayda iki itfaiye eri- nin yaşamõnõ yitirmesi gözleri İs- tanbul İtfaiyesi’ndeki ihmallere çe- virdi. Belediye-İş 5 No’lu Şube Başkanõ Nihat Altaş, Eyüp’te itfai- ye aracõnõn bakõmõ sõrasõnda elek- trik akõmõna kapõlan Çekiç’in ölü- münün kaza değil ihmal olduğunu belirtti. ‘ARAÇLAR SERVİSTEN KALDIRILSIN’ Altaş, “Araçlardaki sorunlar iş- yeri temsilcilerimiz tarafından sık sık dile getirildi. Daha önce Bayrampaşa’da Çevik Kuvvet Müdürlüğü önünde bir aracın bu anlamda yandığını biliyoruz. Ça- lışan arkadaşlarımız bu araçlar- da kendilerini yeterince güvenli hissetmiyor. Sendika olarak bu araçların servisten kaldırılması için gerekli tüm başvuruları ya- pacağız” dedi. Belediye ve Özel İdare Çalõşanla- rõ Birliği Sendikasõ’nca (Bem-Bir- Sen) 1250 itfaiyecinin katõlõmõyla gerçekleştirilen araştõrma sonucuna göre, itfaiyecilerin yarõdan fazlasõ can güvenliğinden endişe ediyor. İftaiyecilerin yüzde 60’õ “Üzeriniz- deki elbisenin sizi alevlerden ko- ruduğuna inanıyor musunuz” so- rusuna “hayır” yanõtõ verirken, ka- tõlõmcõlarõn yüzde 21’i “kısmen”, yüzde 19’u ise “koruyor” yanõtõnõ verdi. İtfaiyecilerin yüzde 61’i ise görev yaptõklarõ belediyenin yeterli donanõm ve araca sahip olmadõğõnõ belirtirken, “Görev yaptığınız be- lediyede itfaiye personeli yeterli mi” sorusuna katõlõmcõlarõn yüzde 89’u “hayır” yanõtõ veriyor. İtfaiye- cilerin yüzde 62’si ise yeterli mes- leki eğitime sahip olmadõklarõnõ dü- şünüyor. İtfaiyecilerin yüzde 34’ü yeniden itfaiyeci olmak istemediği- ni dile getirirken, çocuklarõnõn itfai- ye eri olmasõnõ istemeyenlerin oranõ yüzde 58. İtfaiyeci Çekiç’in ölümüne neden olan araçlardan biri daha önce elektrik kaçağõ nedeniyle yanmõş. Bem-Bir-Sen’in yaptõğõ araştõrmaya göre itfaiyecilerin çoğu can güvenliğinin olmadõğõna inanõyor İstanbul Haber Servisi - Sul- tanbeyli’de önceki gün bir halı mağazasında çıkan yangına müdahale sırasında duman- dan zehirlenerek hayatını kay- beden itfaiye eri Mustafa Ara- bacı’nın (29) cenazesi dün İs- tanbul’da toprağa verildi. Ara- bacı için ilk tören Sultanbeyli İtfaiye Bölge Grup Amirli- ği’nde düzenlendi. Araba- cı’nın Türk bayrağına sarılı cenazesi daha sonra Akabe Camisi’ne getirildi. Cenaze namazının ardından Araba- cı’nın cenazesi Gaziantep Caddesi’ndeki evinin önüne getirildi. Bu sırada, Araba- cı’nın annesi Dilber Arabacı gözyaşlarına boğuldu. Araba- cı, Osmangazi Mezarlığı’nda son yolculuğuna uğurlandı. Şehit itfaiyeci Arabacı gözyaşlarıyla uğurlandı PROF. DR. KORKUT BORATAV: Fonun devri anayasaya aykõrõ KESK’ten İstanbul ve Adana’da oturma eylemi Almanya’da Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) Ehrenfeld Cadde Festivali’nde stand kurup yeni inşa edilecek olan DİTİB Merkez Cami’yi tanıttı. Her yıl düzenlenen festivalde DİTİB’in standında hazırlanan çeşitli yiyecek ve içecekler de ziyaretçilere ücretsiz olarak ik- ram edildi. Yüz boyama, palyaço gösterileri ve balondan yapılan figürlerin yer aldığı DİTİB standına çocuklar da büyük ilgi gösterdi. Palyaçolu cami tanıtımı İSTANBUL (Fotoğraf:CİHANORUÇOĞLU) (Fotoğraf:AA) Sami Evren. (haberfirtinasi.com)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear