28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B K A M İ L M A S A R A C I K Ü L T Ü R Ç İ Z İ K SUNGU ÇAPAN D oğrusu pek katlanamadõğõm Ange- lina Jolie’nin başrolde olduğu, ha- len gösterimdeki sondan bir önceki filmi Changeling-Sahtekâr’õnõ göremediğim, yönetmenliği zaman içinde giderek oyuncu- luğunu bastõran Clint Eastwood’un, 1950’le- rin başõndaki Kore savaşõnda çekik gözlü 13 düşman öldürmüş, şeref madalyalõ, kahraman bir gazi ve eski bir Ford fabrikasõ emekçisi olan, feleğin çemberinden geçmiş, yaşlõ, emekli Amerikalõ Walt Kowalski’nin (2004 ya- põmõ Milyon Dolarlõk Bebek’ten beri ilk kez kamera önüne geçen Eastwood bizzat oynu- yor bu eski askeri) insancõl hikayesini anlat- tõğõ son eseri Gran Torino, yeni ayõn seyre- değer, önemli filmlerinden biri izlenimi bõraktõ bizde. Oysa, 40 yõl kadar önce Amerikan si- nemasõna özgü western türünü yenileyip can- landõran Sergio Leone’nin o ünlü Dolar üç- lemesiyle parlamõş bir oyuncuyken ilk kez yö- netmen koltuğuna oturduğu, aslõnda maço bir radyo DJ’siyle takõntõlõ kadõn hayranõ ara- sõndaki gerilim denemesi niteliğindeki ilk fil- mi Play Misty for Me (1971) ile özellikle sonradan Eastwood hayranõ kesilecek bazõ Fransõz eleştirmenlerin nasõl acõmasõzca dal- ga geçtiklerini hâlâ hatõrlõyorum. Zamanla o eleştirmenler çoktan unutuldu ama, verimli ve üretken yönetmenlik kariyerinde 30’u aşkõn filme ulaşan Eastwood, en azõndan Bird (1988), Affedilmeyen (1992), Kusursuz Dün- ya (1993), Bridges of Madison County (1995), Atalarõmõzõn Bayraklarõ (2005) gibi filmleriyle çoktan sinema tarihine geçti. Oyunculuğu açõ- sõndansa yarõm yüzyõl öncesinde John Way- ne’le özdeşleşmiş o Amerikalõ sert erkek kahraman imajõnõn yeni sahibi oldu, yüzü gö- zü çizgiden kõrõş kõrõş olana dek. Günümüzde, yaşayan Amerikalõ yönet- menlerin kuşkusuz en ustalarõndan biri sayõ- lan Eastwood’un Nick Schenk’in senaryo- sundan çektiği Gran Torino, kilisedeki bir ce- naze töreniyle başlõyor. Henüz kaybettiği ka- rõsõnõn cenazesinde, hayatõ boyunca doğru- dürüst bir ilişki kuramayõp bir türlü baba sev- gisi ve yakõnlõğõ gösteremediği iki oğlu, geli- ni ve zamane veledi torunlarõna her an sinir olan, kilisenin genç rahibini (Christopher Carley) de tersleyen Kore gazisi kahramanõ- mõzõ, bütün o muhafazakâr, aksi ihtiyar dav- ranõşlarõyla tanõmaya başlõyoruz. Meksika kökenlilerle siyahilerin bile horgörüp dõşladõğõ, Hmong denilen, Uzakdoğu Asya’dan gelme, etnik bir azõnlõğõn eski, beyaz Amerikalõ komşularõnõn yerlerini aldõğõ bir mahallede, ka- rõsõnõn ölümünden sonra tek başõna kalmõş, yaş- lõ Kowalski, yõllardõr gözü gibi baktõğõ 1972 model, jet motorlu otomobilini (çete zoruyla) çalma girişimini gece vakti tüfeğiyle engel- lediği, göçmen komşu çocuğu Thao’yla (Bee Vang) ve akõllõ ablasõ Sue (Ahney Her) ile kurduğu zoraki ilişki sonucunda, tüm yanlõş- larõndan, önyargõlarõndan kurtularak bir arõn- ma sürecine giriyor. Çete zorlamasõyla zararlõ bir serseri olmanõn eşiğinden döndürüp dost olduğu küçük Thao’ya alet edavat filan kul- lanmasõnõ öğretip olumlu bir örnek oluş- turan, ağzõ bozuk, kuşkucu ve huzursuz ama temiz kalpli ve “Doğrucu Davud” kah- ramanõmõz Kowalski, kendi çocuklarõndan esirgediği sevgi ve ilgiyi Thao’yla ailesi- ne gösteriyor bu dünyadan giderayak. Za- ten ölümcül bir hastalõğa tutulmuş, emekli as- ker kahramanõmõzõn, göçmen çocuğu kom- şularõnõ çete baskõsõndan kurtarmak için bile bile intihar gibi bir ölümü tercih ettiği, çok do- kunaklõ bir finale bağlanan, iki saate yayõlmõş Gran Torino, azalmayan bir ilgiyle seyredili- yor başõndan itibaren. Genel Amerikan mozaiğini oluşturan renk- li, etnik azõnlõklara hiç bilmediğimiz bir ye- nisini (kendilerine özgü gelenek görenekleri- ne ve Şaman’larõna sahip çõkan Hmong’larõ) ekleyen, her türlü õrk, din ve dil ayrõmõnõn yol açtõğõ önyargõlarõn eleştirisine girişen Gran To- rino, hem günümüz ABD’sini yansõtõşõ, hem de iyi işlenmiş karakterleri, birinci sõnõf gö- rüntüleri ve vaktiyle ustanõn eski filmlerinden Honkytonk Man’da (1983) çocuk yaşlarõnda oynattõğõ, artõk 40’lõ yaşlarõndaki besteci mü- zisyen oğlu Kyle Eastwood’un müzikleriyle Eastwood’un son yõllardaki başarõlõ işlerinden biri bizce. ‘Kirli Harry’yi kirlerinden arındırma filmi Bugün gösterime giren Gran Torino, son yõllardaki en etkileyici, dokunaklõ ve kaçõrõlmayacak Clint Eastwood filmlerinden biri Yönetmen:Clint East- wood / Senaryo: Nick Schenk / Kamera: Tom Stern / Müzik: Kyle East- wood, Michael Stevens / Oyuncular: Clint Eastwood, Christopher Carley, Bee Vang, Ahney Her, Brian Haley, John Carroll Lynch, Brian Howe / ABD 2009 (WB) Gran Torino Temiz Deniz’e çağrõ sergisi Kültür Servisi - Denizlerimize karşõ olan sorumluluğumuzu hepimize anõmsatmayõ amaçlayan, sualtõ ka- tõ atõk kirliliği konulu “STH Fo- toğraf ve Envanter” sergisi 1 Mart’ta İDO’nun beş ayrõ iskele- sinde açõldõ. Sualtõ Temizlik ve Bi- linçlendirme Hareketi’nce hazõr- lanan sergide 19 büyük 38 küçük olmak üzere toplam 57 fotoğraf yer alõyor. Harem, Suadiye, Karaköy, Bebek, Büyükada, Heybeliada, Eminönü, Ortaköy, Üsküdar, Ka- dõköy gibi İstanbul’dan semtleri ağõrlõklõ olmak üzere Gölcük, Fo- ça, Dalyan, Didim gibi Türki- ye’nin çeşitli yerlerinden görüntü- lerden oluşan sergi kapsamõnda ayrõca “Sualtı Temizlik ve Bilinç- lendirme Hareketi” etkinlikle- rinde çõkartõlmõş katõ atõklardan oluşan bir “Envanter Sergisi” de yer alõyor. Kadõköy Vapur İskele- si (1-8 Mart), Eminönü Hezarfen Ahmet Çelebi İskelesi (9-15 Mart), Bakõrköy Deniz Otobüsü İskelesi (16-22 Mart), Bostancõ Vapur İs- kelesi (23-29 Mart) ile Beşiktaş Barbaros Hayrettin Paşa İskele- si’nde (30 Mart–5 Nisan) sergi- lenecek olan “STH Fotoğraf ve Envanter” sergisi İstanbullularõ bekliyor. (www.sth.org.tr) ‘Marcel Duchamp 2008 Ödülü’ Kültür Servisi - Akbank Sanat’ta 9 Ocak - 20 Şubat 2008 tarihleri arasõnda Ali Akay’õn küratörlüğünde düzenlenen “Nörosinema” sergisinin sanatçõsõ Laurent Grasso, bu yõlki Marcel Duchamp ödülünü (Le Prix Marcel Duchamp 2008) aldõ. FIAC (Uluslararasõ Çağdaş Sanat Fuarõ) sõrasõnda her yõl verilen Marcel Duchamp ödülü, seçici kurulun belirlediği dört sanatçõ (Michel Blazy, Stephane Calais, Laurent Grasso, Didier Marcel) arasõndan Grasso’ya verildi. Ödül, Fransa’da yaşayan ve yaş sõnõrõ olmaksõzõn, plastik ve görsel sanatlarda öne çõkan isimlere veriliyor. İDSO’nun bu haftaki konseri Kültür Servisi - İstanbul Devlet Senfoni Orkestrasõ, bu akşam saat 19.30’da Caddebostan Kültür Merkezi’nde Jurjen Hempel yönetiminde konser verecek. Viyola sanatçõsõ Paul Silverthorne’un solist olarak katõlacağõ konserde William Walton’õn ‘Viyola Konçertosu’ ve Dimitri Şostakoviç’in ‘6. Senfoni’si seslendirilecek. (0 212 232 23 53 / www.mybilet.com) Kral veda ediyor Kültür Servisi - Dünyada 112 yõldõr oynanan Tiyatrotem’in Âlem Buysa Kral Übü adlõ oyunu, son 3 gösterimi ile seyirci karşõsõnda. Bugüne kadar 52 kez seyircisiyle buluşan Kral Übü, 10, 24 Mart ve 22 Nisan tarihlerinde saat 20.30’da Oyun Atölyesi’nde sahnelenecek. Tiyatrotem ile İstanbul Fransõz Kültür Merkezi’nin ortak yapõmõ olan Âlem Buysa Kral Übü, mekân ve zaman aşõrõ yolculuklara ve yorumlara açõk, zengin oyun metnine dayanarak yapõlan güncel bir çalõşma. Tiyatrotem tarafõndan gölge oyunu, tekerleme ve anlatõ geleneklerinin bir birleşimi olarak tasarlanan bu uyarlamada Şehsuvar Aktaş, Bilge Gültürk ve Ayşe Selen, hem gölgeleri oynatõyor, hem kendileri oynuyorlar; bir yandan da tekerliyorlar. Çetin Sarõkartal da oyunun dramaturjisini yapõyor. (0 216 345 39 39) Kültür Servisi - Gürer Aykal yöne- timindeki Borusan İstanbul Fi- larmoni Orkestrası, mart ayõnda Juilliard Yaylı Çalgılar Dörtlü- sü’nü konuk ediyor. 11 Mart Çar- şamba günü saat 20.00’de Cadde- bostan Kültür Merkezi’nde, 12 Mart Perşembe günü saat 20.00’de Lütfi Kõrdar Konser Salonu’nda ya- põlacak olan konserde Vivaldi’nin “İki Keman ve Orkestra İçin Konçerto, No. 8, La Minör, Op. 3 RV 522”, Haydn’õn “Konçer- tant Senfoni, Si Bemol Majör, Op. 84, Hob.I: 105”, Schönberg / Handel’in “Yaylı Çalgılar Dört- lüsü ve Orkestra İçin Konçerto, Si Bemol Majör” adlõ yapõtlarõ seslendirilecek. Yüzü aşkõn albü- mü bulunan Juilliard Yaylõ Çalgõ- lar Topluluğu, çağõmõzõn en çok ka- yõt yapan yaylõ çalgõlar dörtlüleri arasõnda yer alõyor. Topluluğun Be- ethoven ve Schönberg’in bütün dörtlüleri ile Debussy ve Ravel’in yaylõ çalgõlar dörtlülerini yorum- ladõğõ kayõtlarõ 1966-1985 yõllarõ arasõnda dört kez Grammy Ödülü kazandõ. 1994’te Times gazetesi, topluluğun Dutilleux, Ravel ve Debussy’nin dörtlülerini yorum- ladõğõ albümünü gelmiş geçmiş en iyi yüz klasik müzik CD’sinden biri olarak gösterdi. BİFO’nun konuğu Juilliard Yaylõ Çalgõlar Dörtlüsü Kültür Servisi - Rengim Gökmen yönetimindeki Cumhurbaşkanlõğõ Senfoni Orkestrasõ’nõn (CSO), Limak Şirketler Grubu’nun desteğiyle dünyaca ünlü isimleri Ankara’da konuk ettiği konserleri- nin dördüncüsünde, Rus çellist Natalia Gutman sahneye çõkõyor. 12 -13 Mart’ta CSO Konser Sa- lonu’nda izleyiciyle buluşacak olan Natalia Gut- man, Dimitri Şostakoviç’in Viyolonsel Kon- çertosu’nu ve Igor Stravinsky’nin ‘Bahar Ayi- ni’ni yorumlayacak. Natalia Gutman, Kurt Masur, Yuri Temirkanov, Riccardo Muti, Claudio Abbado, Wolfgang Sa- wallisch ve Benhard Haitink gibi önemli şeflerle çalõştõ. 2005 Mayõs ayõnda Almanya Federal Baş- kanõ Köhler’den Bundesverdienstkreuz 1. Klas- se Ödülü’nü alan Gutman, 2006 yõlõnda da Lon- dra’da “Fellow of the Royal College of Music”e aday gösterildi. Bir diğer merakõ Oda Müziği olan Gutman’õn devamlõ müzik partnerleri Martha Ar- gerich, Elisso Virsaladze, Yuri Bashmet, Ale- xei Lubimov, Sviatoslav Richter ve Oleg Ka- gan. 1731 tarihli Cremonalõ ustalar tarafõndan ya- põlmõş “Guarneri del Gesu” çello’yu kullanan Natalia Gutman, uzun yõllardõr Stuttgart Müzik Okulu’nda ve Moskova’daki genç müzisyenlere eğitim veriyor. SAYFA CUMHURİYET 6 MART 2009 CUMA 14 KÜLTÜR kultur@cumhuriyet.com.tr RENGİM GÖKMEN VE CSO İLE Natalia Gutman Ankara’da Kültür Servisi - Yılmaz Başar Babür, ilk fotoğraf sergisiyle 19 Mart’a dek Kadõköy Hera’da sanatseverlerle buluşuyor. Genç sanatçõ “Büyüklere Masallar, Daha Bü- yüklere Asıllar” adõnõ verdiği sergisinde, ağõrlõklõ olarak fotoğraf altyapõsõnda sayõsal sanat çalõşmalarõnõn yanõ sõra, üzerinde her- hangi bir oynama yapõlmamõş fotoğrafla- rõna da yer veriyor. Babür, “Çalışmala- rımın yer aldığı bu sergi -içgüdüsel olarak- hem umut veren masalsı kare- lerden, hem de içinde bulunduğumuz kaotik durumun yansımalarından oluş- makta. Kan ve şiddet içeren fotoğraf- larında, ‘uçan halõ’ gibi sürrealist öğe- lerin de bulunduğu ‘Büyüklere Masallar, Daha Büyüklere Asõllar’ amatör model- lerle oluşturuldu. ‘Kişinin, durumdan önemli olamayacağõ’nın farkındalığını amaçlayan sergimiz umarım herkese aradığı duyguyu verir.” (0 216 346 04 13) Hera’da fotoğraf sergisiHera’da fotoğraf sergisiHera’da fotoğraf sergisiHera’da fotoğraf sergisi Kültür Servisi - Dünyaca ünlü açõk arttõrma kuruluşu Sotheby’s’in ilk kez düzenlediği Türk çağdaş sa- nat yapõtlarõ arttõrmasõ İngilte- re’nin başkenti Londra’da yapõldõ. BBC, arttõrmada fiyatlarõn tah- minleri aşarak 1.27 milyon sterli- ni bulduğunu vurgularken Sot- heby’s açõklamasõnda, pek çok yapõtõn tahmin edilen fiyatlarõnõ iki- ye katladõğõ belirtildi. Sotheby’s, Türkiye’nin yanõ sõra Asya, Orta- doğu, Avrupa ve Kuzey Ameri- ka’dan 60’õ aşkõn alõcõnõn katõldõ- ğõ ve satõşa çõkarõlan 73 parçanõn 53’ünün satõldõğõ arttõrmada toplam 1 milyon 349 bin 300 sterlin ciro yaptõ. Arttõrmada en yüksek fiyat olan 193 bin 250 sterlin Mübin Orhon’un isimsiz yağlõboya tab- losuna verildi. İkinci en pahalõ yapõtsa 85 bin 250 sterlinle Fah- relnissa Zeid’in ‘Le Minautore’ adlõ yağlõboya tablosu oldu. Zeid’in tablosunun tahmini fiyatõ 50-70 bin; Orhon’un tablosununsa 60-80 bin sterlindi. Hiperrealist akõmõn temsilcilerinden Taner Ceylan’õn 30-40 bin sterlin tahmini fiyatlõ ‘Spiritual’ adlõ yağlõboya tablosu da 70 bin 850 sterline satõldõ. Sot- heby’s Müzayede Evi’nin Orta- doğu pazarõndan sorumlu başkan yardõmcõsõ Ali Can Ertuğ, bu ilk Türk çağdaş sanatõ açõk arttõrma- sõnõn başarõlõ geçtiğini söyledi. Artõrmada Mustafa Hulusi’nin ‘Üzümler I’ adlõ çalõşmasõ 15 bin, Mehmet Güleryüz’ün ‘Cra- ted Monkey’ adlõ çalõşmasõ 38 bin, arttõrmada hazõr bulunan Bedri Baykam’õn ‘The Ultimate De- jeuner’ adlõ tablosu 28 bin sterli- ne, ‘Graffiti Guy Posing in Front of His Work’ adlõ tablosu da 40 bin sterline satõldõ. Abidin Dino, İlhan Koman, Erol Akyavaş ve Abidin Elderoğlu’nun yapõtlarõ da 30 ile 60 bin sterlin arasõnda alõcõ buldu. Türkçağdaşsanatõ tahminleri aştõ Kültür Servisi - Bu yõl on- dördüncüsü düzenlenen “Tu- borg Roxy Müzik Günle- ri”ne başvuru süresi başladõ; genç müzisyen ve toplulukla- ra açõk olan yarõşmaya son başvuru tarihi ise 13 Nisan. Yarõşma 23 Nisan’daki ön ele- menin ardõndan, 11- 12 - 13 - 14 Mayõs günlerinde Roxy’de topluluklarõn konser verme- siyle sürecek. Sonuçlar ise 18 Mayõs gecesi yine burada ya- põlacak ödül töreninde açõkla- nacak. Birinci olan topluluğun ödülü, single albümlerinin çõ- kartõlmasõ ve bir video kliple- rinin çekilmesi olacak. İkinci olan topluluğun ödü- lü profesyonel bir müzik sis- temi, üçüncülük ödülü ise Stüdyo Smart’dan bir yõl için- de 48 saat prova ve 24 saat de- mo kayõt olanağõ. Ayrõca, ya- rõşmada bir de “En İyi Ba- tersit” ödülü verilecek. Bu yõl seçici kurulda Taner Öngür, Ece Duyar (Tuborg), Kaan Yüceil (Roxy), Aylin Aslım, Murat Haşarı, Ömer Ahunbay, Hakan Özer, Ha- kan Tamar, Oğuz Kaplangı, Hakan Aldemir, Zeynep Ya- yınoğlu, Kanat Atkaya, Ha- kan Kurşun, Haluk Polat, Melis Danişmend ve Tar- kan Gözübüyük yer alõyor. (0 212 249 13 01) YARIŞMAYA SON BAŞVURU 13 NİSAN Roxy Müzik Günleri başladõ Hera’da fotoğraf sergisi
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear