26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 5 KASIM 2009 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA DİZİ 9 Elementler sõrasõnda 43, 61 ve 75 numaralõ üç boşluk bõrakõr ve bu elementlerin daha sonra bulunacağõnõ ileri sürer Moseley’nin doğru çõkan öngörüsü B ir süre sonra Moseley yaşamõnda bü- yük bir değişiklik yapma arzusunu duyar ve Kasõm 1913’te Oxford’a ta- şõnõr. Oxford’daki çalõşmalarõnda daha önce Manchester’da çalõştõğõ elementlerin dõşõnda otuzdan fazla element kullanõr. Elementlerin spektrumlarõndaki çizgilerin yerini kesin ola- rak önceden bilecek, kendi deyişiyle “basit” yasalarõ bulur. Moseley daha önceki yöntemini kullanarak aluminyumdan altõna kadar, ele- mentlerin X-õşõn spektrumlarõnõ elde eder. So- nuçlar Moseley’nin “Atom numaraları ya- sası”nõ doğrulamaktadõr. Elementlerin sõra- sõnda 43 numaralõ, 61 numaralõ ve 75 numa- ralõ üç boşluk bõrakõr. Bunlara karşõ gelen ele- mentler o zaman bilinmiyordu. Moseley bu elementlerin daha sonra bulu- nacağõnõ ileri sürer. “Eser elementler” denen bir dizi elementler üzerinde de çalõşõr. O za- manlar bu elementlerin kimyasal analizi zor- du ve tam olarak bu tür kaç element olduğu bi- linmiyordu. Moseley’nin çalõşmasõ bu eser ele- mentlerin sayõsõnõn “on beş olacağını” gös- terir. Bugün bu elementlerin gerçekten on beş tane olduğu bilinmektedir. Moseley’nin çalõşmalarõndan çõkan sonuç- lar tam bir devrim niteliğindedir: 1. Her element bir atom numarasõ tarafõndan tanõmlanõr ve bu onun X-õşõn spektrumunu sap- tar. 2. Bir elementin atom numarasõ atomun çe- kirdeğindeki pozitif birimlerin sayõsõyla aynõdõr ve iki stabil element aynõ atom numarasõna sa- hip olamaz. 3. Alüminyum ve altõn arasõnda bilinmeyen üç element var olabilir ve bunlarõn atom nu- maralarõ 43, 61 ve 75’tir. Moseley bu ele- mentleri elinde hiçbir örnek olmadan bul- muştur. 4. Atom numarasõ bir atomun periyodik cet- velde sadece yerini gösteren bir sayõ değildir, aksine ölçülebilir fiziksel bir birimdir. M oseley çalõşmalarõnõn bu ikinci kõsmõnõ yine Philosophical Magazine dergisinde “The High-Frequency Spectra of the Elements, Part II” başlõğõyla yayõmlar. Çalõşmalarõnõ daha da genişleteceğini arkadaşõ Darwin’e söyler. Fakat erken ölümü bunlara engel olur. Moseley çok büyük bir başarõ göstermiş ve atom yapõsõndaki bilinmeyenleri aydõnlatmõştõr. Başka bilimciler Moseley’nin tekniğini kullanarak onun sonuçlarõnõ tüm olarak kanõtlar ve bu çalõşmalarõ daha da ileriye götürürler. Moseley’nin varlõğõnõ ileri sürdüğü 43, 61 ve 75 atom numaralõ üç element 1925, 1937 ve 1945 yõllarõnda Danimarka’da, Almanya’da ve Amerika’da bulunur. Böylece Moseley’nin tüm buluşlarõ onaylanmõş olur. Artõk Moseley’nin buluşlarõndan dolayõ periyodik cetveldeki elementler atom ağõrlõklarõ yerine atom numaralarõna göre sõralanabilirler. Kimyanın ilerleyişini hızlandırdı Artõk “Elementlerin ve bileşiklerinin özellikleri elementlerin atom numarasının periyodik fonksiyonlarıdır.” Bu buluş kimya biliminin hõzla ilerlemesi için önceden görülemeyecek kadar büyük bir değere sahiptir. Henry Moseley kõsa yaşamõnda sadece sekiz araştõrma makalesi yayõmladõ. Fakat son çalõşmalarõ bilimde çok büyük ilerlemelere neden oldu. Onun zamanõnda çok önemli buluşlar yapan bilimcilerden birçoğu sonradan Nobel Ödülü alõrlar. Moseley’nin bilime yaptõğõ devrim yaratan katkõlarõnõ bilen birçok meslektaşõ, eğer yaşasaydõ birkaç yõl içinde onun da Nobel Ödülü alacağõna inandõklarõnõ söylediler. Böylesine çok parlak ve çok yetenekli bir insan daha fazla yaşasaydõ kim bilir bilime daha ne kadar büyük katkõlar yapabilirdi. Tüm buluşlarõ onaylandõ Laboratuvardan savaşa giden yol M oseley Haziran 1914 Ağustos’unda “British Association for the Advan- cement of Science” toplantõsõna katõl- mak için daha Avustralya yolundayken Avru- pa’da politik durum gittikçe kötüleşir ve savaş rüzgârlarõ esmeye başlar. 28 Haziran 1914’te Avusturya Prensi Franz Ferdinand ve eşi Sop- hie’nin Gavrilo Princip adlõ aşõrõ milliyetçi bir Sõrp tarafõndan Sarayevo’da öldürülmesi üzeri- ne artõk savaşõn başlamasõ bir an meselesidir. Bir ay sonra 29 Temmuz’da Avusturya-Ma- caristan Sõrbistan’a savaş açar. Rusya, Fransa ve Almanya’nõn katõlmasõyla temmuz sonunda artõk savaş başlamõştõr. Bu sõrada Moseley 6 Ağustos’ta Avustral- ya’ya varõr ve toplantõ Melbourne dahil birkaç kentte yapõlõr. İngiltere bundan iki gün önce Al- manya ve müttefiklerine savaş açmõştõr. Ruther- ford ve daha birçok ileri gelen bilimcilerin katõl- dõğõ bu toplantõda ise atomun yapõsõ tartõşõlõr. Ağustos başõnda İngiliz parlamentosu genç insanlara askere yazõlmalarõ için çağrõda bulu- nur. Bu çağrõyõ duyan Moseley planlarõnõ değiş- tirir ve laboratuvara dönmemeye ve orduya katılmaya karar verir. Annesi ona cephe yerine savaş laboratuvarlarõnõn birinde görev yapmasõ- nõ önerir ve böylece vatanõna daha etkin hizmet edebileceğini söyler. Arkadaşları onu engellemeye çalıştılar Moseley İngiltere’ye dönüşünde Ruther- ford’unki de dahil birçok laboratuvarõn boşaldõ- ğõnõ görür. Bu durum onun kararõnõ pekiştirir. Rutherford onu orduya katõlmaktan vazgeçir- mek için çok uğraşõr, fakat başaramaz. Ruther- ford dahil birçok bilimci savaş için araştõrma yapmaya başlarlar. Arkadaşlarõ Henry’nin sava- şa katõlmasõnõ önlemeye çalõşõrlar. Bir arkadaşõ da şöyle yazar: “Böyle bir adamı böylesine düşük bir düzeyde kul- lanmak ekonomik olarak yarım kilo tere- yağını Lusitania (o zamanın en büyük ge- misi) ile Ramsgate’den Margate’e taşıma- ya benzer.” Moseley, kararõndan vazgeç- mez, önce “Kraliyet Mühendisleri” birliği- ne katõlmaya karar verir. Ama orada yaptõğõ işten pek hoşlanmaz. Kraliyet Hava Kuvvet- leri’ne katõlma girişimi başarõlõ olmaz. Şubat 1915’te Savaş Bakanõ Lord Kitchener’in kurduğu yeni orduya aktarõlõr. Moseley artõk bu ordunun 13. Piyade Tümeni’nin 38. Tu- gayõ’nda teğmen rütbesinde bir haberleşme subayõdõr. Rutherford’a yazdõğõ bir mektup- ta, yaptõğõ işin oldukça ilginç olduğundan ve emrindeki 26 askerle beraber yakõnda cephe- ye gideceklerinden söz eder. Onun düşünce- sine göre nisanda gidecekleri bu cephe Fran- sa’dadõr. Rutherford, Moseley’yi bir laboratuvara aktartmak için son bir girişimde bulunur. As- keri bürokrasi bunu yapmak için harekete geçer, fakat çok geçtir. Haziran 1915’te bu- lunduğu birlik cepheye hareket için emir alõr. Bu emir Moseley’yi Fransa yerine Gelibolu yarõmadasõna götürecektir. D ünya Savaşõ ilanõndan bir süre önce Alman savaş gemisi SMS Goeben, Adriyatik Denizi’nin en kuzeyindeki Pola (bugünkü Hõrvatis- tan’daki Pula) limanõndadõr. Bunun yanõ sõra Arnavutluk’ta bir limanda bir diğer Al- man savaş gemisi SMS Breslau demir- lemiştir. Goeben o zaman İngiliz gemisi HMS Quenn Elizabeth ile dünyanõn en kuvvetli iki gemisinden biridir. Goe- ben’in komutanõ Amiral Wilhelm Souc- hon 29 Temmuz’da Pola’dan ayrõlõr, Breslau ile birlikte 2 Ağustos gece yarõsõ batõya yönelirler. 3 Ağustos’ta Alman- ya’nõn Fransa’ya savaş ilan ettiği haberi ge- lir. Amiral Souchon askerlerine artõk sa- vaşa girdiklerini söyler. 4 Ağustos’ta Ce- zayir’in Philippville ve Bône limanlarõ önüne gelirler. 4 Ağustos sabahõ Alman İmparatorluk Deniz Kuvvetleri Komu- tanlõğõ’ndan şöyle bir emir gelir: “2 Ağus- tos’ta İttihat ve Terakki Partisi Hükü- metiyle anlaşma yaptık. Goeben, Bres- lau derhal Constantinople’e gidin.” Bu anlaşma için İstanbul’daki Alman el- çisi Hans von Wangenheim çok çalõş- mõştõ. Hatta sadrazama bağõrõp çağõrmõş ve tehditlerde bulunmuştu. Aslõnda Goeben ve Breslau’nõn İstanbul’a gelmesini de 1 Ağustos’ta Alman hükümetinden o iste- mişti. İngiliz savaş gemileri Goeben ve Bres- lau’õ izlemeye başlarlar. Goeben ve Bres- lau tam hõzla Çanakkale Boğazõ’na doğ- ru ilerlemektedir. Nihayet 9 Ağustos’ta İn- giliz gemileri bunlarõ yakalama emri alõr. İngiliz gemileriyle aralarõnda büyük bir kaçma-kovalamacadan kurtulmayõ başa- rõr ve 10 Ağustos’ta öğleden sonra saat 5’te Çanakkale Boğazõ önüne gelir. Bu arada İstanbul’da bir Alman subayõ Baş- komutan Vekili Enver Paşa’yõ gemileri boğaz- dan içeri almasõ için ik- na etmeye çalõşmakta- dõr. Enver Paşa, hükü- metin bilgisi dõşõnda giz- li izin ile iki Alman ge- misini Çanakkale Boğa- zõ’ndan içeri almaya ka- rar verir. Bir Osmanlõ torpido gemisi boğaz- dan çõkarak iki gemiye “Beni izle” işaretini ve- rir ve içeri girmeleri için yol gösterir. Birkaç da- kika içinde Souchon’un gemileri Çanakkale Bo- ğazõ’na girerler. Osmanlı’nın sonu geliyor Fakat Enver Paşa ve diğer İttihat ve Terakki- cilerin bilmediği bir şey vardõr. Amiral Souchon’a Almanya’dan bir başka emir daha verilmiştir. On hafta sonra yerine getirilecek bu emir tarihin gi- dişini değiştirecek, milyonlarca insanõn ölümüne neden olacak ve Osmanlõ Dev- leti’nin sonunu getirecektir. Yõllar sonra Winston Churchill, Goeben için “Daha fazla katliam, daha fazla ıstırap ve da- ha fazla yıkım asla bir geminin pusulası içinden çıkmamıştır” der. 11 Ağustos’ta Enver Paşa arkadaşlarõ- na “Müjde, bugün bir oğlumuz oldu” di- ye sevincini anlatõr. Şevket Süreyya Ay- demir’in deyişiyle “....bu çocuk pek ya- kında ve hiç acımadan anasını boğa- caktı...” Gemiler 16 Ağustos’ta İstanbul’a varõr ve toplarõnõ kentin önemli yerlerine çevirirler. Osmanlõ hükümeti gemileri sa- tõn aldõğõnõ ilan eder, isimlerini Yavuz Sul- tan Selim (Goeben) ve Midilli (Breslau) olarak değiştirir ve Osmanlõ donanmasõ- na katar. Fakat gemilerin komutasõ Ami- ral Souchon’da kalõr, Alman denizciler de fes giyer ve görevlerine devam ederler. Ay- rõca, Osmanlõ hükümeti Souchon’u Os- manlõ deniz kuvvetlerinin komutanõ yapar. Breslau’daki Alman subaylarõ arasõnda sonradan adõnõ çok duyuracak olan genç bir subay vardõr. Bu, 2. Dünya Savaşõ sõ- rasõnda Adolf Hitler’in deniz kuvvetleri komutanõ ve Hitler’in ölümünden sonra 20 gün için Nazi Almanya’sõnõn başkanõ ola- cak olan Teğmen Karl Dönitz’dir. 26 Ekim’de Souchon Berlin’e Karadeniz’e manevra yapacak gibi görünerek girece- ğini, fakat taarruz niyetinde olduğunu haber verir. Ertesi gün Yavuz ve Midilli Osmanlõ donanmasõnõn diğer birkaç ge- misiyle beraber Karadeniz’e açõlõrlar. 29 Ekim 1914’te Osmanlõ hükümetinin bil- gisi olmadan Rus limanlarõ Odessa, Si- vastopol, Feodosia ve Novorossiysk’i bombalarlar. Birkaç da Rus gemisi batõ- rõrlar. Osmanlõ Devleti için artõk savaş kaçõ- nõlmazdõr. Bunu duyan Yüzbaşõ Mustafa Kemal “Enver’den ancak bu beklenir- di. Türkiye bu harpten sağ çıkamaz” der. Dört yõl içinde bu sözlerinde ne ka- dar haklõ olduğu ortaya çõkacaktõ. 30 Ekim’de Rusya Osmanlõ Devleti’ne savaş açar. Bunu İngiltere ve Fransa izler ve böy- lece Osmanlõ Devleti 1. Dünya Sava- şõ’na girer. Alman İmparatorluk Deniz Kuvvetleri Amirali Wilhelm Souchon ar- tõk tam anlamõyla “Görev yerine getiril- di” diyebilirdi. Savaş başlõyor: Goeben ve Breslau SÜRECEK Çanakkale Savaşlarõ sõrasõnda İtilaf Kuvvetleri Gelibolu Yarõmadasõ’na çõkarma yaparken hazõrladõklarõ istihkâmlardan bir görüntü. İtilaf Kuvvetleri siperlerinden bir görüntü.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear