26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B 5 KASIM 2009 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ 13ekonomi@cumhuriyet.com.tr İŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Bayram Değil... Boğaziçi Konferansları başlığı altında Türkiye’ye gelip uzun konuşmalar yapan biri ABD, diğeri Almanya yani AB’nin önemli liderleri, günümüzün en popüler, pahalı konferansçıları Clinton ile Schröder’in uzun derslerinin bütünü birbirinin turnusol kâğıdından çıkmış kopyaları gibiydi. Sıradan vatandaşın belleğinde, deprem bebeğin yeniden burun sıkma sahnesi ile yerleşip kalsa da konuşmalar Erdoğan’ın liderliğinde Türkiye’nin dünya siyasetindeki rolüne övgüler düzülmesi içerikliydi... Nasıl oluyorsa ılımlı İslam kimliği, pasif laiklik, demokratiklik olarak tanımlanıyor, ABD, AB ile özdeşleşen Erdoğan hükümeti politikalarına, kendi iktidarlarında Türkiye’nin AB üyeliğine verdikleri desteğin devam etmesi gereği üzerinde duruluyordu. Bir adım ileri, bugünün siyasi iktidarlarının olumsuz yaklaşımlarının önemsenmemesi gerektiği, Türkiye’nin AB üyeliğinin öneminin kavaranacağı vurgulanıyordu... Doğrusu AB, ABD kaynaklı en son değerlendirmeler, yorumlar tam tersi gelişmelerin habercisi olurken bize dönük bir tür uyutma, yönlendirmenin perde arkasındaki amacı sorgulamak gerek. AB parlamentosunun son uyarısı bir süredir Batı medyasında yer alan sorgulamaların bir tür dışavurumu; Erdoğan hükümetinin komşularla iyi ilişkiler çerçevesinde en çok da Suriye, İran çıkışları üzerine gündeme gelen “Türkiye’nin dış politika ekseninde kayma mı var?” sorgulamasına, yanıt aramadan bir adım ileri çıkış yapılıyor, “Türkiye’nin Batılı müttefiklerinin görüşünü, onayını almadan İran ile yakınlaşmaması” uyarısı yapılıyor. Daha açık söylemek gerekirse ABD, AB’nin eski popüler siyasi liderleri, şimdilerde emperyal tekellerin çıkarlarını savunan şirketler ve fonların pahalı konferansçıları, emperyal çıkarlar adına Türkiye’ye, Erdoğan hükümetlerine çizilen yolun sınırlarını, yeni emperyalizmin ünlü kavram kargaşası içinde çerçeveliyor. ABD, AB siyasi iktidarlarının sıkıştıkları noktalarda değişecek Türkiye’nin rollerinde tam sadakat gerek. İktidarda ister, emperyal çıkarları askeri işgallerle geçerli kılma startejisi öne çıkmış Bush, isterse daha esnek politikalar uygulama zorunluluğu ile gelmiş Obama olsun fark etmez, Türkiye, Erdoğan hükümetleri, iktidara gelişlerini sadakat yemini ile borçlu oldukları odaklardan kendilerine çizilen rolleri eksiksiz uygulamakla yükümlü. Çıplak anlatımı ile Ecevit koalisyon hükümeti Irak işgaline istenen desteği vermediği için devrilecek, AKP yaratılıp, siyaseten gökten zembille inmiş gibi desteklenecekse, sözü verilmiş 1. tezkere Meclis’ten geçirilmelidir. Buna karşı duranlara bedel ödetilecek, askerlerin başına çuval geçirilecektir... ABD’nin askeri, Bağdat sokaklarına çıkamazken, ABD’nin çıkarlarını kollayarak Irak bataklığından asker çekmesi kolay bir iş değil. ABD için üs konumunda daha güvenlikli Kuzey Irak’ın kollanmasında Türkiye’ye verilen rol önemli. Kürt açılımında Türkiye’ye biçilen rol ile Türkiye’nin çıkarları ne kadar uyum içinde görünürse görünsün, çıkar çatışmaları, her an barış projelerini dinamitleme gücünü de içinde barındırmakta. PKK, varlığını borçlu olduğu Irak’taki ABD, Kuzey Irak güçlerinden yeni çıkarlar dengelerinde yediği darbenin travmasında, Türkiye’ye dönük siyasi şov, güç gösterisi, büyük bir karşı tepki travması, dahası ulusal çıkarları, ülke bütünlüğünü savunma refleksi yaratınca Erdoğan hükümeti sıkıştı. ABD, Kuzey Irak yönetimi, Erdoğan hükümeti, DTP uzlaşması olarak gündeme gelmiş projede inişli çıkışlı gelişmeler gündeme geldi. Bu ülkenin vatandaşlarının büyük çoğunluğu bir biçimde sıcak çatışmaların noktalanması anlamına gelebilecek Kürt açılımının başarılı olmasını, barışı yürekten desteklerlerken, Kürt açılımı projesine güven hızla aşındı. ABD, AB, Ortadoğu emperyal çıkarları adına bu açılım projesi ile uzun dönemde nelerin amaçlandığı haklı kuşkuları bir yana, Erdoğan hükümetinin Türkiye çıkarları için ne ölçekte kararlı, iyi niyetli olduğu kuşkuları büyüdü. DTP zaten PKK ile siyasi parti arasındaki sınırları çizememede sabıkalıydı, son şovdaki rolü ile güvenilir olma sınavında sınıfta kaldı. Gerçek barıştan, insan haklarından, demokrasiden yana olmak, doğru zamanda, doğru yerde durmak her zamankinden zor... soner@cumhuriyet.com.tr TÜİK’in enflasyon rakamlarõna göre 2009’un yeniden değerleme oranõ yüzde 2.2 olacak. Yeni zamlar kapõda 1 yõllõk pasaport harcõ 1 Ocak’ta 167.4 lira, B sõnõfõ sürücü belgesi harcõ 217.7 lira olacak. Fatura-fiş vermeyenler yõlbaşõndan itibaren 163.5 lira, sigara içenler de 70.5 lira ceza ödeyecek. Trafikte en düşük para cezasõ 62.3 liraya yükselecek. Damga vergisindeki maktu tutarların yeniden değerleme oranı kadar arttırılması durumunda da yıllık gelir vergisi beyannamelerindeki damga vergisi 25.95 lira olacak. Bu miktar, makbuz senetlerinde 5.5 lira, bilançolarda da 20 lira şeklinde uygulanacak. Harçların da aynı oranda zam görmesiyle birlikte 1 yıllık pasaport harcı yeni yılda 163.8 liradan 167.4 liraya çıkacak. Silah taşıma vesikası bulunanlar her yıl için 403.6 lira harç ödeyecek, silah bulundurma vesika harcı da 645.6 liraya yükselecek. Fatura, gider pusulası, müstahsil makbuzu vermeme ve almamanın cezası 3.5 lira artışla 163.5 liraya çıkacak. En az ceza haddi de, damga vergisinde 7.8 lira, diğer vergilerde ise 16.35 lira olarak uygulanacak. Trafik para cezalarının da aynı oranda artmasıyla birlikte en düşük trafik para cezası 62.3 liraya, en yüksek ceza da 14 bin 522.6 liraya yükselecek. Ekonomi Servisi - Bakanlar Ku- rulu, kanunlarõn kendisine tanõdõğõ yetkiyi kullanmazsa, vergi, harç ve cezalar, yeni yõlda yüzde 2.2 artacak. Maliye Bakanlõğõ’nca belirlenen yeniden değerleme oranõna esas teş- kil eden Türkiye İstatistik Kuru- mu’nun (TÜİK) üretici fiyat endek- si, ekim ayõ sonunda, 12 aylõk orta- lamalara göre yüzde 2.2 oranõnda ar- tõş gösterdi. Vergi Usul Kanunu uyarõnca her yõl yeniden değerleme oranõnõ TÜİK’in üretici fiyatõ genel endeksine göre açõklayan Maliye Bakanlõğõ, 2009’un oranõnõ da bu ay içinde ilan edecek. Çeşitli vergi ve harçlarla ilgili ka- nunlarda, vergi, harç ve ceza tutar- larõnõn her yõl yeniden değerleme ora- nõ kadar artmasõ öngörülüyor. Ka- nunlarda, Bakanlar Kurulu’na belirli limitler içinde bu tutarlarda değişiklik yapma yetkisi de tanõnõyor. Örneğin Motorlu Taşõtlar Vergisi Kanu- nu’nda, ‘Her takvim yılı başın- dan geçerli olmak üzere önceki yıl- da uygulanan vergi miktarları, o yıl için yeniden değerleme ora- nında artırılır. Bakanlar Kurulu, yeniden değerleme oranının yüz- de 50 fazlasını geçmemek ve yüz- de 20’sinden az olmamak üzere ye- ni oranlar tespit etmeye yetkilidir’ hükmüne yer veriliyor. Ancak Bakanlar Kurulu, uzun yõl- lardõr bu yetkiyi kullanmõyor ve vergi, harç ile cezalar, her yõl yeni- den değerleme oranõ kadar arttõrõlõ- yor. Aynõ politikanõn devamõ halin- de, bu yõlõn başõnda yeniden değer- leme oranõ çerçevesinde yüzde 12 oranõnda artan motorlu taşõtlar ver- gisi (MTV), damga vergisi, çevre te- mizlik vergisi, harçlar, trafik ve ver- gi cezalarõ, 1 Ocak 2010 tarihinden itibaren yüzde 2.2 artacak. Zam enflasyon getirdi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Merkez Bankasõ, ekimde Tüketici Fi- yat Endeksi’nde (TÜFE) yaşanan yüz- de 2.41’lik artõşta, dayanõklõ tüketim mallarõndaki vergi indirimlerinin sona ermesinin, elektrik tarifelerinin ve gi- yim ile gõda fiyatlarõndaki mevsimsel yükselişlerin etkili olduğunu bildirdi. Merkez Bankasõ’nõn “Ekim Ayı Fiyat Gelişmeleri” değerlendirme- sinde, gelecek aylarda baz etkisinin ter- sine dönmesi nedeniyle yõllõk enflas- yonda sõnõrlõ artõşlar görülebileceği düşünülse de temel enflasyon göster- gelerinin düşük seyrini koruyacağõnõn tahmin edildiği açõklandõ. Açõklamada enerji fiyatlarõnõn ekim ayõnda yüzde 2.5 oranõnda arttõğõna dik- kat çekilerek, söz konusu artõşõn 2.3 pu- anlõk kõsmõnõn konutlarda uygulanan elektrik tarifelerinde yapõlan artõştan kaynaklandõğõ ifade edildi. Akaryakõt fiyatlarõ bu dönemde yüzde 0.73 ora- nõnda arttõ. Vergi indirimlerinin sona ermesi de artõşta etkili oldu denildi. PO uzlaşmaya çağrıldı Ekonomi Servisi - Petrol Ofisi, vergi dairesinin kendisine gönderilen 12.8 milyon lira vergi aslõ ve 30.1 mil- yon lira vergi cezasõ ile ilgili olarak Ge- lir İdaresi Başkanlõğõ tarafõndan uz- laşmaya davet edildiğini açõkladõ. Petrol Ofisi, söz konusu vergi aslõ ve ziyaõ cezasõnõn kendisine tebliğ edil- diğini 25 Aralõk 2008 tarihinde KAP’a yaptõğõ açõklama ile duyurmuştu. ‘Virüs’ turisti kaçırdı ANKARA (AA) - Küresel kriz ve domuz gribi, dünya turizmini olumsuz etkilerken, 72 milyon turisti gezmekten alõkoydu. Geçen yõl tüm dünyada 922 milyon olan turist sayõsõnõn, bu yõl sonunda yüzde 7.8 oranõnda azalacağõ ve 850 milyon kişiye gerileyeceği tahmin ediliyor. Turizm harcamalarõnõn ise yüzde 5.6 oranõnda azalarak, 944 milyar dolardan 891 milyar dolara gerilemesi öngörülüyor. Dünya Turizm Örgütü, turist sayõsõndaki ve turizm gelirindeki söz konusu düşüşü, yaşanmakta olan küresel ekonomik kriz ve domuz gribi virüsünün neden olduğu grip salgõnõnõn yarattõğõ belirsizliğe bağladõ. Dünya Turizm Örgütü’nün hazõrladõğõ Turizm 2020 Yõlõ Vizyonu çalõşmasõnda, 2020’de dünyadaki turist sayõsõnõn 1.5 milyar kişi, toplam turizm gelirlerinin ise 2 trilyon dolar olacağõ öngörülüyor. Ekonomi Servisi - Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanõ Taner Yıldız, Ak- kuyu’da kurulmasõ öngörülen nükleer santral için Rus-Türk ortaklõğõ Atoms- troyexport-Inter RAO-Park Teknik’ten oluşan konsorsiyumun sunduğu teklife ilişkin değerlendirmele- rin sürdüğünü kaydetti. İstanbul’da düzenlenen Ulus- lararasõ Enerji Arenasõ’nda gazete- cilerin sorularõnõ yanõtlayan Yõldõz, değerlendirmenin kasõm ya da aralõk so- nuna kadar bitiril- mesini istediklerini belirtti. Türkiye’nin ilk nükleer santralõnõn yapõmõ için açõlan ihalede verilen teklifin geçerlilik süresi 24 Kasõm’da doluyor. Konunun Başba- kan Tayyip Erdoğan’õn kasõm ayõ için- de gerçekleştireceği Rusya ziyaretinde gündeme gel- mesi bekleniyor. Aynõ konferansta konuşan EPDK Başkanõ Hasan Köktaş, elektrik üretim ve dağõtõmõnda özel sektör tarafõndan yapõlan yatõ- rõmõn 2007’de 1.7 milyar, 2008’de 4.8 milyar lira olarak gerçekleştiği- ni belirterek yõl sonunda bu rakamõn 6.7 milyar lirayõ aşacağõnõ söyledi. Kök- taş, “Yani özel sektör yatırımı beş yıl ön- cesine göre yedi katın üzerinde artmış olacak” dedi. Sabancõ Holding Enerji Grubu Başka- nõ Selahattin Hakman da ekonomi yüz- de 5-6 seviyesinde küçülürken bu sene so- nunda elektrik talebinin de yüzde 2 ila 3 azalmõş olacağõ tahmininde bulundu. Hak- man, petrol 150 dolarlarda iken pek çok ye- nilenebilir enerji kaynağõ rekabetçi olabi- lirken, 60-80 dolarda iken bunlarõn ken- diliğinden rekabetçi olamaz hale düştü- ğünü, 2009’da dünyada toplam yenilene- bilir enerji yatõrõmlarõnõn 2008’e göre yüzde 35 oranõnda azaldõğõnõ anlattõ. Ener- ji yatõrõmlarõnõn çok büyük istihdam sağ- layan yatõrõmlar olduğuna dikkati çeken Hakman, teşvik paketine enerji yatõrõm- larõnõn dahil edilmemiş olmasõnõ da bir ek- siklik olarak gördüğünü belirtti. MUHTAR KENT ÇAĞIRDI TÜRKİYE’YE GELDİ Ekonomi Servisi - Portekiz Usülü Tavuk Restoranõ Nando’s’un kurucularõndan Robert Brozin, “Bize Türkiye’de restoran açma il- hamõnõ veren kişi Muhtar Kent oldu. Kendisiyle Güney Afrika gezi- sinde konuştuk ve Türkiye’de yatõrõm yapma kararõ aldõk” diye ko- nuştu. Brozin, Nando’s’un Türkiye’deki ilk restoranõnõn tanõtõmõ amacõyla düzenlenen toplantõda krizin hâlâ devam ettiği bir ortamda yatõrõm yapmanõn Nando’s için en önemli ilkelerden biri olduğunu vurgulayarak, “İyi krizi harcamak olmaz” dedi. Nando’s Türkiye Marka Sözcüsü Burak Atay da, ikinci resto- ranlarõnõ aralõkta Bağdat Caddesi’nde açacaklarõnõ belirterek, “2010’da 8, 5 yõlda da 60 restoran açmayõ hedefliyoruz. 5 yõlda yapacağõmõz yatõrõmõn toplamõ 50 milyon dolarõ bulacak” dedi. KARŞILIKSIZ ÇEK EKİM’DE YÜZDE 33.9 ARTTI ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Merkez Bankasõ tarafõndan bankalara duyurulan top- lam karşõlõksõz çek sayõsõ, 2009’un on ayõnda geçen yõlõn aynõ dönemine göre yüzde 33.9 artarak 1 milyon 662 bin 781’e çõktõ. Merkez Bankasõ verilerine göre, karşõlõksõz çek sayõsõ 2008’in on ayõnda 1 milyon 241 bin 317 adetti. Ay- nõ dönemde, mahkemeler tarafõndan yapõlan bildirimlere göre Merkez Bankasõ’nca duyurulan yasaklanan çek sayõsõ da yaklaşõk yüzde 4.7 ar- tarak 64 bin 315’ten 67 bin 319’a yükseldi. Bankalarca Merkez Bankasõ’na yapõlan bildirimlere göre, Merkez Bankasõ’nca duyurusu yapõlan, kar- şõlõksõz kaldõktan sonra ödenmiş çek sayõsõ 2009’un on ayõnda geçen yõ- lõn aynõ dönemine göre yüzde 23.9 artarak 767 bin 371’den 951 bin 141’e çõktõ. Merkez Bankasõ tarafõndan bankalara duyurulan toplam karşõlõksõz çek sayõsõ ekim ayõnda, geçen yõlõn aynõ ayõna göre yaklaşõk yüzde 1.6 azalarak 154 bin 277’ye indi. EN DÜŞÜK TRAFİK CEZASI 62.3 TL OLACAK Enerji Bakanõ Taner Yõldõz, nükleer santral ihalesinde yürütülen görüşmeleri kasõm ayõnõn sonuna kadar bitirmek istediklerini söyledi. Nükleer santral ihalesinde sona yaklaşõlõyor Ekonomi Servisi - Türk Henkel Yü- rütme Kurulu Başkanõ Erdem Koçak, dünyada hiçbir ülkenin ve şirketin kri- ze karşõ bağõşõklõk taşõmadõğõnõ, krizin kendilerini de etkilediğini, ancak yine de 2009’da iyi bir performans artõşõ sağ- ladõklarõnõ bildirdi. Koçak, Persil Gold Soğuk Aktif’in Türkiye’de piyasaya sunulmasõ dola- yõsõyla düzenlenen basõn toplantõsõnda yaptõğõ konuşmada, 125 ülkede yer alan ve 133 yõllõk küresel bir şirket olan Hen- kel’in Türkiye’de 50 yõlõ tamamladõğõnõ anlattõ. Koçak, biri Ankara, ikisi İs- tanbul civarõnda olmak üzere 3 fabri- kada üretimin sürdürüldüğünü ve 1480 kişiye istihdam sağlandõğõnõ belirtti. ‘Krize bağışıklık taşıyan yok’ Vergi ve harçlar zamlanacak Domuz gribi ve ekonomik kriz, tüm dünyada turizmi olumsuz etkilerken Türkiye’de ise turist sayısında ge- çen yıla göre artış gözlendi. Geçen yıl 26.3 milyon tu- ristin ziyaret ettiği Türkiye’ye, bu yıl 26.5 milyon tu- ristin gelmesi bekleniyor. Türkiye’deki turizm gelirle- rine bakıldığında, geçen yıl 21.9 milyar dolar olan turizm gelirinin, bu yıl 21 milyar dolar olarak ger- çekleşmesi öngörülüyor. Buna göre turist sayısının geçen yıla göre 200 bin artmasına rağmen, turizm gelirinin 900 milyon dolar azalacağı hesaplanıyor. Türkiye’de gelir azalacak Küresel ekonomik kriz ve domuz gribi 72 milyon turisti tatile çõkmaktan vazgeçirdi Taner Yıldız
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear