26 Aralık 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B SAYFA CUMHURİYET 5 KASIM 2009 PERŞEMBE 4 HABERLER DÜNYADA BUGÜN ALİ SİRMEN Motor Faciası Olmasın! AKP’ye oy vermemiş olan Adalıları cezalandırmak için bazı vapurların yerine motor ikame edilmesi üzerine Adalıların başlattığı kampanyayı herkes biliyor. Önceki gün mühendis dostum Bülent Turan’dan işin güvenlik yönüne değinen bir mektup aldım. Çok büyük bir tehlikeyi vurgulayan bu mektubu olduğu gibi yayımlıyorum: “26 Ekim 2009 Pazartesi akşamı saat 17.30’da Bostancı’dan Büyükada’ya giden yeni motorlardan birine eşimle birlikte binmek zorunda kaldık. Herhalde yeni yapılmış ve tam bitmeden servise konmuş olmalı ki, bir şantiye aracından farklı olmayan, boylu boyunca uzanan ısı cam pencereleri ile tam hangar yapısında acayip bir yapı idi. Yolun yarısında sancak bordadan bir vapur belirdi, vapurun kırmızı iskele feneri görünüyordu ve tabii yol hakkı da onundu. Ancak bizim kaptan arkadaş birdenbire gaz koluna asılarak, teknenin hızını arttırıp vapurun önünden geçmeye kalkıştı. Eğer kaptanın azıcık tecrübesi olsa böyle bir harekete tevessül edemezdi. Radar olsa kolayca bu vapurun pruvasından geçemeyeceğini görürdü. Eğer radar varsa da anlayacak kimse yoktu demek ki. Tabii bu arada sancaktan gelen vapurun kaptanı bu çılgınlığı önlemek niyetiyle, o da tam yol verdi gemisine. İşte o andan itibarın teknenin içine özenle yerleştirilmiş Besmele, Ayet’el Kürsi gibi Arapça yazılmış duaların ne işe yaradığını anlamış oldum!.. Teknemizin kaptanı hidayete ererek yavaşladı ve 50 m. aralıkla vapur önümüzden geçip gitti. Bir felaket böylece gerçekleşmedi. Eğer bir çarpışma olsa idi, bu tekneden hiç kimse sağ çıkamazdı. Teknede tek bir güvenlik kapısı yok. Sadece yolcuların girmesi için başta iki adet ev kapısı bulunuyor. Gördüğüm kadarıyla limanda böyle teknelerden onlarca var. Sanki bir emirle aynı projelerden genelde en az 20 m. boyunda ve 300 – 500 yolcu taşımak üzere tasarlanmışlar gibi. Estetik bakımdan bir facia ama asıl korkunç olan hidrolik yapıları. Genişlikleri neredeyse boylarının yarısı, bir ‘barge’ yapısında. İki katlı yapılmış ve tabii, yaz seferlerinde alt katta oturmak mümkün olamayacak (galiba iki tane ev kliması konmuş o kadar). Pencereler açılmıyor ve bir deniz aracına konamayacak kadar büyük. Denizi tanıyan her kişi, böyle bir pencere açıklığının ne kadar yanlış olduğunu bilir. Bu durumda sıcakta bütün yolcular (tabii istiap haddinin üstünde olacaktır) üst kata doluşacağından ve teknenin ağırlık merkezi de yükseleceğinden yalpa ve alabora riski tehlikeli boyutlara ulaşacaktır. Aynen geçenlerde batan Karaköy iskelesinin başına gelen gibi. Karaköy iskelesi sanırım 1960’lı yılların başında hocam değerli insan Prof. Vakkas Akyurt tarafından projelendirilmiş çok özel bir yapı idi. Band Stahl adı verilen, ince çelik sacların özel profil formları verilmesiyle yaratılan, ince, narin ve güvenli yapı elemanları idi. Bu yolla iskele üst yapısını hafif tutarak sistemin ağırlık merkezini mümkün olduğu kadar deniz düzeyi altına indirerek devrilme güvenliği sağlanmış idi. Ve bildiğiniz gibi birkaç küçük onarım geçirmekle birlikte bu yapı 50 yıla yakın hiçbir tehlike yaratmadan ayakta durdu. Ta ki bu cehalet işbaşına gelene kadar. Önce onarım adı altında üst katlara takviye yaptılar ve galiba bir de kat çıktılar ve böylece ‘Metasantr’ denen yalpa ve batma güvenliği veren değer küçüldü ve sanıyorum iskelenin ağırlık merkezi çok yükseldi ve yüzme balansı bozuldu. Ve bir süre dualarla ayakta kaldı. Sonunda yalpalayarak rezonansa girdi ve devrildi. Su falan alarak değil, devrilerek battı. Ağır lodos koşulları dendi, katiyen geçerli değil. Düşünün ki bu yapı yaşadığı 50 yıla yakın süre içinde ne ağır lodoslar gördü. Diğer taraftan Adalar’a giden bu tekneler için de aynı koşullar geçerlidir. Bu teknelerin Bostancı – Adalar hattı ağır lodos koşullarında çok risklidir. Marmara Denizi’nde en sert ve tehlikeli rüzgâr batı lodostur ve bazen çok sert, hatta Orkan şiddetinde eser. Aniden çıkar ve tekne yolda iken karşılaşılabilir ve bu motorlarda bir gram güvenlik olmadığından da facia kaçınılmazdır. Çok korkarak söylüyorum, kurtulan olamaz. Bu tekneleri yapan tersanelerde nasıl olup da bu projeler uygun bulunabilmektedir? Bu proje ve hesapları kim tasdik etmektedir? Bildiğim kadarı ile Makine Mühendisleri, Gemi Mühendisleri Odaları var, bunlar görmüş mü bu ucubeleri? Bu teknelerin yüzme ve devrilme riskleri çok yüksek. Ayrıca estetik, işletme ve güvenlik bakımından bir facia. Bu konunun “Adalar’a Vapurumu İsterim” gibi romantik, nostaljik afişlerle çözülmesi mümkün değildir. Şu anda vakit geçirilmeden, yalnızca kuzey ülkelerinin göl ve su yolları için planlanmış olan bu teknelerin ciddi bir şekilde gözden geçirilmek üzere en azından bir kriz masası kurulmak suretiyle acilen ele alınması gerektiğini düşünüyorum. Bülent TURAN” Büyük bir facianın önünün alınması için bu uyarının dikkate alınması zorunlu. asirmen@cumhuriyet.com.tr Atalay’ın ağabeyi toprağa verildi KIRIKKALE (AA) - İçişleri Bakanõ Beşir Atalay’õn ağabeyi Rifat Atalay, dün Kõrõkkale’de toprağa verildi. Rifat Atalay’õn cenazesi, Çar- şõ Camisi’nde öğlen kõlõ- nan cenaze namazõ son- rasõ Yahşihan Mezarlõ- ğõ’nda toprağa verildi. Sağanak altõnda gerçek- leşen defin işlemi sõra- sõnda Bakan Atalay, me- zara inerek naaşõ kendi elleriyle yerleştirdi. Dört müdür açığa alındı ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Emniyet Genel Müdürlüğü, Em- niyet Genel Müdür Yar- dõmcõsõ Emin Arslan, emniyet müdürleri Murat Nemutlu ve Mustafa Ayar ile Sakarya Emni- yet Müdürü Faruk Ün- sal’õn açõğa alõndõğõnõ açõkladõ. Açõklamada, İs- tanbul’daki narkotik operasyonu kapsamõnda tutuklanan Arslan, aynõ operasyon kapsamõnda tutuklanan emniyet mü- dürleri Nemutlu ve Ayar ile çete operasyonu kap- samõnda tutuklanan Ün- sal’õn müfettişlerin ra- porlarõ doğrultusunda açõğa alõndõğõnõ bildirdi. ‘Habur’ dosyası Diyarbakır’a ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Ankara Cumhuriyet Başsavcõlõ- ğõ, Kuzey Irak’taki Kan- dil ve Mahmur kampla- rõndan gelerek teslim olan ve aralarõnda terör örgütü üyelerinin de bu- lunduğu grup için düzen- lenen karşõlama törenine ilişkin soruşturma başlat- tõ. Başsavcõlõk, olay yeri- nin Şõrnak ili sõnõrlarõ içerisinde olmasõ ve bu bölgeyle ilgili konulara CMK’nin 250. madde- siyle görevli ve yetkili Diyarbakõr Cumhuriyet Başsavcõlğõ’nõn bakmasõ nedeniyle “yetkisizlik” kararõ vererek soruştur- ma dosyasõnõ gereğinin yapõlmasõ için Diyarba- kõr Cumhuriyet Başsav- cõlõğõ’na gönderdi. Gökçek zorla getirilebilecek ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Ankara Anakent Belediye Baş- kanõ Melih Gökçek hak- kõnda Çankaya’da satõn aldõğõ bir konutun bulun- duğu binada projeye ay- kõrõ değişiklikler yapa- rak, imar kirliliğine ne- den olduğu iddiasõyla açõlan davanõn ilk duruş- masõ yapõldõ. Ankara 13. Asliye Ceza Mahkeme- si’ndeki duruşmaya ka- tõlmayan Gökçek’in ge- lecek duruşmaya da gel- memesi durumunda zor- la getirileceği tutanağa geçirildi. İddianamede, Gökçek’in, 1 yõldan 5 yõ- la kadar hapis cezasõna çarptõrõlmasõ isteniyor. Cem Uzan’a hapis cezası SAKARYA (Cum- huriyet) - Cem Uzan ve beraberindeki 20 kişinin, Sakarya’nõn Pamukova ilçesinde, Uzan ailesinin eski çiftliğine baskõn dü- zenledikleri iddiasõyla açõlan davada, “Hürriye- ti tahdit suçunu işlemeye azmettirmek”ten 6 yõl hapis cezasõna çarptõrõl- dõ. 3 yõl 4’er ay hapis ce- zasõna çarptõrõlan 20 ki- şinin cezasõ ise mahke- mece ertelendi. ‘İhbarcõ subayõn’ mektubuna göre, TSK’deki cunta yapõlanmasõ faaliyetlerini sürdürüyor Sahipsiz iddialarİstanbul Haber Servisi - “İrticayla Mücadele Eylem Planı” adlõ belgenin “ıslak imzalı” orijinali olduğu öne sürülen belgeyi Ergenekon savcõlarõna gönderdiği ileri sürülen “ihbarcı subay”, 2. mektubunda “Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) içindeki cunta yapılanmasının, ken- dileri adına gelişen olum- suz süreci tersine çevirmek için çeşitli faaliyetleri sür- dürdüğünü” iddia etti. İhbarcõ subayõn “elektronik posta” yoluyla Ergenekon so- ruşturmasõnõ yürüten savcõlar- dan birine gönderildiği ileri sürülen 3 sayfalõk mektupta, Genelkurmay’õn, Türkiye ve dünyada Türkiye ile ilgili yayõn yapan 400 internet sitesini takip ederek “kontrol altına alma- ya” çalõştõğõnõ iddia etti. İhbarcõ subay, e-postanõn eklerinde Genelkurmay’da hazõrlandõğõ iddia edilen “gizli” damgalõ bir listeyi de gönderdi. Bu lis- tede “bölücü”, “irticacı” diye sõnõflandõrõlan 400 internet si- tesinin isimleri yer alõyor. Pos- tada ayrõca Genelkurmay tara- fõndan “psikolojik harekât” amaçlõ kullanõldõğõ iddia edilen 42 internet sitesinin bulunduğu iddia ediliyor. Mektupta, TSK içerisinde var olduğunu iddia edilen “cun- tanın” faaliyetleriyle ilgili ola- rak özetle şu ifadeler yer alõyor: - Mektuptaki belge ile ilgili olarak yazõcõ, kalem, mürekkep vb. tali unsurlarõ ön plana çõ- kararak belgenin içeriğinden çok şekli unsurlarõnõn kamuo- yunda tartõşõlmasõnõ sağlamak. - Belgenin gerçekliğini orta- ya koyan kişi ve kurumlarõ yõpratmak. - Belgeyi yayõmlayan ve sa- vunan gazete ve gazetecileri belgenin gerçek olmadõğõna dair ikna etmeye çalõşmak. - Belgenin orijinalinin aske- ri savcõlõk aracõlõğõ ile elde edi- lerek Jandarma Kriminal’e gön- dermek suretiyle gerçek olma- dõğõna dair rapor çõkarttõrmak. - 28 Şubat sürecinde dönemin Başbakanõ Necmettin Erba- kan’a imzalatarak ihraç edilen 1000’in üzerinde TSK mensu- bu gibi TSK bünyesinde cadõ avõ başlatõlarak YAŞ kanalõyla büyük bir tasfiye yapmak. - Bu girişimler ile sonuç alõ- namaz ise Genelkurmay Askeri Savcõlõğõ aracõlõğõyla suçlularõn sadece Albay Dursun Çiçek ve birlikte çalõştõğõ alt kademe personel olduğu şeklinde karar aldõrmak. Bu personelin olabi- lecek en hafif suçlar ile ceza- landõrõlmasõnõ sağlamak. Yar- gõlama sürecinin, emir vererek çalõşmalarõ başlatan ve yön- lendiren komuta kademesine sõçramasõna engel olmak. İhbar çağrısı İhbarcõ subayõn ikinci mek- tubu, “Bu kapsamda kuru- mumuzda çalışan herkesi yardımcı olmaya, elde et- tikleri bilgi ve belgeleri yar- gı ve kamuoyuyla paylaş- maya davet ediyorum” söz- leriyle son buluyor. İstanbul Haber Servisi - İstanbul Cumhuriyet Başsavcõvekili Turan Çolakkadı, dün birçok gazetede manşetten yayõmlanan, İstanbul Cumhuriyet Savcõlõğõ’na gönderildiği bildirilen ve “İrtica ile Mücadele Eylem Planı” sonrasõ faaliyetleri içerdiği ileri sürülen “ikinci ihbar mektubunun” kendilerine ulaşmadõğõnõ açõkladõ. Savcõ Çolakkadõ’nõn tüm ayrõntõlarõyla dünkü gazetelerde yer alan e-posta ihbarõnõ da gazetecilerden istemesi dikkat çekti. Çolakkadõ, dün Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi çõkõşõnda “ıslak imzalı” olduğu ileri sürülen “İrtica ile Mücadele Eylem Planı” belgesini savcõya gönderen ihbarcõ subayõn e-posta ile yeni ihbarlarda bulunmasõyla ilgili gazetecilerin sorularõnõ yanõtladõ. Çolakkadı: Sizde varsa bana verin Bir gazetecinin, “Belgeyle ilgili ikinci ihbar mektubu savcılığa geldi mi” sorusuna Turan Çolakkadõ, “Benim bilgim yok. Bize ulaşmış bir belge yok. Sizde varsa bana verin” yanõtõnõ verdi. Çolakkadı: İhbar mektubu bizde yok! ERDOĞAN AKDAĞ’DANBİLGİ ALDI Konutta ‘domuz gribi’ zirvesi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantõ- sõnda domuz gribi aşõsõ konusunda “Muhakkak yaptırmanız gerekir diye bir kampanyanın sürdürülmesi yanlıştır” diyerek eleştirdiği Sağ- lõk Bakanõ Recep Akdağ’la dün programõnda ol- mamasõna karşõn görüştü. Başbakanlõk Resmi Ko- nutu’ndaki görüşme yaklaşõk 1.5 saat sürdü. Erdo- ğan önceki gün aşõ olmayacağõnõ açõklamõş ve “Bu konuda Sağlık Bakanımla aynı düşünmü- yorum. ‘Muhakkak aşõ yaptõrmak gerekir’ şeklin- de bir kampanya yanlıştır” demişti. Aşõ olan Akdağ ise daha sonra “Sayın Başbakan aşı ol- ması gereken grupta değil” diye konuşmuştu.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear