Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
CMYB
C M Y B
26 KASIM 2009 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLER 5
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
İzmir’in İmbatı...
hikmet.cetinkaya@cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212 343 72 69
Gül’e Nobel
ödüllü konuk
ANKARA (Cum-
huriyet Bürosu) - Cum-
hurbaşkanõ Abdullah Gül,
1987’de Nobel Barõş
Ödülü alan Kostarika
Cumhurbaşkanõ Oscar
Arias’õ kabul etti. İlişkile-
rin hukuki altyapõsõnõ da-
ha iyi hale getirmek için
mutabakat muhtõrasõ im-
zaladõklarõnõ anlatan Gül,
Serbest Ticaret Anlaşma-
sõ imzalanmasõna her iki
tarafõn da sõcak baktõğõnõ
kaydetti. Arias da
2011’de Türkiye’de bü-
yükelçilik açma arzusun-
da olduklarõnõ söyledi.
Erdoğan’dan
Şener’e dava
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Başbakan
Tayyip Erdoğan, katõldõğõ
bir televizyon programõ
ile partisinin Şanlõurfa il
teşkilatõnõn açõlõşõnda
“Başbakan’õn beni dinlet-
tiğine inanõyorum” diyen
Türkiye Partisi lideri Ab-
düllatif Şener hakkõnda
manevi tazminat davasõ
açtõ. Şener’den 20 bin TL
tazminat istendi.
AKP’li Bozdağ:
Yargıtay bozar
ANKARA (ANKA) -
AKP Grup Başkanvekili
Bekir Bozdağ, Elazõğ’da,
bir askerin eline pimi çe-
kilmiş el bombasõ verip 4
askerin şehit olmasõna
neden olan teğmene veri-
len cezayõ eleştirdi. Boz-
dağ, “9 yõl iki ay hapis,
ortada bir trafik kazasõ
mõ var? Burada neden
Türk Ceza Kanunu’nun
kasta ilişkin düzenleme-
leri kullanõlmadõ? Bu as-
kerin ego sorunundan
başka bir şey değil” dedi.
‘Aleviler malzeme
olmayacak’
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - Alevi
Bektaşi Federasyonu
(ABF) Genel Başkanõ Ali
Balkõz, politikacõlarõn di-
linden Alevilerin düşme-
diğini, “herkesin Alevi
dostu olduğunu kanõtla-
maya” çalõştõğõnõ vurgu-
ladõ. Balkõz, “AKP,
CHP, MHP Alevilerin
dostlarõ iseler Alevilerin
insani, vicdani, meşru ve
yasal taleplerine yanõt
vermelidirler... Sizlerin
kendi aranõzdaki didişme-
nin malzemesi olmayaca-
ğõz” şeklinde konuştu.
Saçan’a işkence
soruşturması
İstanbul Haber Ser-
visi - Ergenekon soruştur-
malarõnõn ilk dayanakla-
rõndan birini oluşturan
ifadeleri veren Tuncay
Güney’e işkence yaptõğõ
gerekçesiyle İkinci Erge-
nekon davasõ sanõklarõn-
dan eski polis müdürü
Adil Serdar Saçan hak-
kõnda soruşturma açõldõ.
Saçan “Adamõ 2001’de
almõşõm. 2009’da soruş-
turma açõlõyor” dedi.
Çek mağdurlarına
‘ceza ertelemesi’
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - AKP’li
Nurettin Canikli, Çek Ya-
sa Tasarõsõ’na ilişkin ola-
rak “Yürütülen soruştur-
ma ve cezanõn infazõnõn
ertelenmesini” önerecek-
lerini belirtti. Canikli “Af
düşünmüyoruz” dedi.
DÜZELTME
Gazetemizin dün 4. sayfa-
sõnda Hamdi Yaver Ak-
tan’õn YARSAV’dan isti-
fa ettiğine ilişkin başlõk
yer almõştõr. Aktan, YAR-
SAV’dan değil, YAR-
SAV Denetim Kurulu
üyeliğinden istifa etmiştir.
Düzeltir, özür dileriz.
PKK’nin Kandil’deki sesi Murat Karayılan,
Türkiye gazetesine ne diyor:
“Habur’da o pankartları açanları araştırdık, bizden
değiller!”
Peki kim onlar?
9 aydır Silivri’de yatan Mustafa Balbay mı yoksa
Tuncay Özkan mı?
Belki Mustafa ve Tuncay, Silivri’de hazırlayıp, bir
gece yarısı Habur’a gidip, o pankartları birilerinin
eline verip geri döndüler(!).
İzmir’de yaşananlara ne diyecek Karayılan,
merak ediyorum...
Yoksa İzmirliler Ergenekoncu(!) mu oldu?
Emniyet Müdürü Ercüment Yılmaz’ın, Aslı
Aydıntaşbaş’a yaşanan olaylarla ilgili söylediklerine
bakalım:
“DTP konvoyu kente, solganlarla, gerilla giysili
çocuklarla girince ortam gerildi. Yurttaşlar evlerinin
pencerelerinden, balkonlarından bayrak asmaya
başladılar. Erken davranıp önlem almasak, olayda
ölenler olabilirdi.”
Yılmaz, devam ediyor:
“Sokaktan bakınca, DTP’nin kente girişi,
Habur’da PKK’lilerin teslim oluşunda yaşanan
tartışmalı görüntüleri anımsatıyor. İzmirli de olayı
böyle algılamış.
2 bin araçlık konvoy zafer işaretleriyle ve kornalara
basarak büyük bir ihtişamla kente giriş yapınca,
sokakta gerilim artmış, yurttaşlar evlerine Türk
bayrakları asmaya başlamış.”
Aslı Aydıntaşbaş, Yılmaz’a soruyor:
“Olaylar organize miydi?”
Emniyet müdürü:
“Evet organizeydi... DTP’nin programı
organizeydi. Sokakta yaşananlar değil.”
Üç gündür yazılıp çizilenlere bakıyorum...
Özellikle bir gazetenin manşetini hâlâ unutmadım:
“İzmir’de taş devri...”
Türkiye’nin Başbakanı, iki-üç yıl önce “gâvur
İzmir” dememiş miydi?
İzmirliler özgürlüğe tutkundur... Çağdaş ve
demokrattır...
Yılmaz Özdil’in yazdığı gibi, İzmir’e “etnik
gömlek” giydiremezsin...
Bugün CHP’den belediye başkanı seçilen kaç kişi
iki kuşak İzmirlidir?
Hiçbiri!
İzmir ırkçı değildir...
İzmir demokrasinin kalesidir...
Sapına kadar Atatürkçüdür, yurtseverdir,
uygardır...
Attilâ İlhan’dan Şükran Kurdakul’a; Samim
Kocagöz’den Necati Cumalı’ya dek pek çok
edebiyatçının anılarıyla yüklüdür İzmir...
İzmir ve Ege çokpartili yaşamın öncülüğünü
yapmış, siyasetin nabzı orada atmıştır.
İzmirli ve Egeli, “kör parmağım gözüne” örneği,
körü körüne bir partiyi tutmaz ama yobazlığa,
ırkçılığa geçit vermez.
Kör milliyetçiliğin yeri yoktur İzmir’de!
Şimdi siz İzmir’e “etnik gömlek” giydirirseniz,
aklınıza şaşarım!
İzmirli ve Egeli tüm Türkiye gibi Cumhuriyet’in
temel ilkelerine, Atatürk devrimlerine bağlıdır...
Son yıllarda özellikle tüm İzmir’deki evlerin
balkonlarında, pencerelerinde Atatürklü Türk
bayrakları dalgalandığını görenler neler yazmışlardı:
“İzmirli faşizmi seviyor!”
Son olaylardan sonra ne diyorlar:
“İzmir’de taş devri!”
İzmirli Türk’üyle, Kürt’üyle... Alevisi, Sünnisi ve
Levanteniyle... Boşnak’ı, Arnavut’uyla...
Tüm renkleri içinde taşır...
PKK çok can yakmıştır İzmir’de... Bombalar,
kundaklamalar...
İzmirli hiçbir zaman kışkırtmalara kapılmamış,
yaşama daha sıkı sarılmıştır.
Askeri darbelere karşı tavrını koyan, işçi
eylemleriyle sesini duyuran bir kenttir İzmir.
İzmir İnciraltı katliamının acısını hâlâ yüreğinde
taşır; bizim takkeli ve takkesiz liboşlar ağızlarına
almasalar bile...
İzmirliler bir tepki verdi...
Keşke taş atmasalardı!
40 bin insanımızın öldüğü bir ülkede, Apo ve PKK
pankartları açanlara, çocuklara gerilla giysisi
giydirenlere salt İzmir’de değil, İstanbul’da,
Ankara’da, Trabzon’da, Kayseri’de, Antalya’da
da tepki gösterilir.
DTP’nin Türkiye’nin partisi olmaya hiç niyeti yok!
Yarayı kaşımayı sürdürüyor...
Kürt milliyetçiliği yapıyor...
Karşısında Türk milliyetçiliğini görünce,
bağırmaya başlıyor:
“Faşistler!”
DTP süreci iyi yönetemiyor, Apo’nun çizdiği
yolda, Kandil’den gelen buyruklarla pişmiş aşa su
katıyor...
Kordonboyu’nun imbatıyla, Attilâ İlhan’ın, Şükran
Kurdakul’un, Necati Cumalı’nın dizeleriyle yıkanan
İzmir, ne bölücülüğe, ne dinciliğe ne faşizme geçit
verir...
Çünkü İzmir ve İzmirli özgürdür!
Prof. Hilmioğlu’nun cezaevine gönderilmesinin hayati tehlike yaratacağõna dikkat çektiler
CHP’den ‘imdat’ çağrõsõ
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - CHP Konya Millet-
vekili Atilla Kart, eski İnönü
Üniversitesi Rektörü Prof. Dr.
Fatih Hilmioğlu’nun hasta ol-
masõna karşõn cezaevine gön-
derilmek istenmesine tepki gös-
terirken “Türkiye’nin yeni
Kuddusi Okkõr olaylarını ya-
şamaya tahammülü yoktur”
uyarõsõnda bulundu. Kart, “Er-
genekon davasına bakan Si-
livri Ağır Ceza Mahkemesi
Hâkimi Sedat Sami Haşõloğlu
ile Fatih Cumhuriyet Savcısı
Ercan Altuncu’nun, icra sa-
tışlarını takip ederek ucuza
taşınmaz mal alma girişi-
minde bulundukları” savlarõ-
na da dikkat çekti.
CHP Konya Milletvekili Atil-
la Kart, Mersin Milletvekili
İsa Gök ve İstanbul Milletve-
kili Nur Serter dün parlamen-
toda bir basõn toplantõsõ dü-
zenledi. Kart, “Silivri yargıcı
Haşıloğlu’nun Çatalca Sulh
Ceza Mahkemesi hâkimi iken
eşinin dayısı Eyüp Aytemur
adına fiilen icra satışlarını
takip ederek ucuza taşınmaz
mal alma girişiminde bulun-
duğu, bu süreçte de Çatalca
İcra Müdürü’nü tehdit ettiği
ve olayın 17 Mart 2008 tari-
hinde Adalet Bakanlığı’na
intikal ettirildiğine dair bilgi
ve belgelerin kendilerine ulaş-
tığını” anlattõ. Kart, “Adı geçen
yargıç sözü edilen girişimleri
yalnız başına yapmamıştır.
Olay tarihinde Eyüp savcısı,
halen Fatih Cumhuriyet Sav-
cısı olarak görevini sürdü-
ren Ercan Altuncu ile birlik-
te gerçekleştirmiştir. Adı ge-
çenlerin yargıç ve savcı nü-
fuzunu bir şekilde kullan-
dıkları olayın gelişiminden
anlaşılmaktadır. Adalet Ba-
kanlığı her 2 kişi yönünden de
yasal sorumlulukların gere-
ğini yapmaktan kaçınmak-
tadır, bu kişileri himaye et-
mektedir” dedi.
‘Hukuk çiğneniyor’
Kart, Prof. Dr. Fatih Hilmi-
oğlu’nun sağlõk durumu hak-
kõnda da bilgi verirken Cerrah-
paşa Tõp Fakültesi’nin rapo-
ruyla “Yüz felci ve kronik
karaciğer hastalığının mevcut
olduğunu, cezaevi koşulla-
rında hastalığın olumsuz sey-
rettiğini, bu durumun son
derece tehlikeli sonuçları ol-
duğunu ve hayatını tehdit
edecek boyutlara ulaştığını,
yakın aralıklarla karaciğer
kanseri için kontrol altında
tutulması gerektiğini, stresli
koşulların bağışıklığı düşü-
rerek enfeksiyon ve mide ka-
namalarına zemin hazırladı-
ğını, bu gibi bir durumun
ortaya çıkmasının ciddi ölüm
tehlikesi yaratacağının” tespit
edildiğine dikkat çekti.
Kart, “Hastalığın ciddiyeti
ve seyri Adli Tıp 3. İhtisas
Daire Kurulu tarafından da
kabul edilmiştir. Ancak bu
tıbbi tespiti yapan 3. İhtisas
Dairesi Kurulu, cezaevi şart-
larında hayati tehlike oluştu-
racağına dair bulgu tespit
edilemediği yolunda yorum
yapabilmiştir. Adalet Ba-
kanlığı; tüm gayret, imkân ve
yetkileriyle Fatih Hilmioğ-
lu’nu cezaevine gönderme ça-
bası içine girmiştir. Faşizan ve
siyasi amaçları uğruna bir
bölüm yargıç ve savcıları kul-
lanan, taammüden ölüme yol
açmak ve hayati tehlike ya-
ratmak pahasına hukuku çiğ-
neyen bir iktidar anlayışından
söz ediyoruz” dedi.
Nur Serter de “Burada bir
insanın yaşamı için bir ‘im-
dat’ çağrısı yapıyoruz. Hil-
mioğlu’nun laik cumhuri-
yete sahip çıkmaktan başka
bir suçu yoktur. Adalet Ba-
kanlığı’nın, intikam alma
duygusuyla olaya müdahil
olması, ne insanidir, ne vic-
danidir, ne de hukukidir”
diye konuştu.
CHP milletvekilleri Atilla Kart, İsa Gök ve Nur Serter dün parlamentoda bir
basõn toplantõsõ düzenledi. Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu hakkõnda Cerrahpaşa Tõp
Fakültesi tarafõndan düzenlenen raporda cezaevi koşullarõnõn mevcut
hastalõklarõ nedeniyle hayati tehlikeye yol açacağõnõn tespitine rağmen, Adalet
Bakanlõğõ’nõn kendisini cezaevine göndermek için çaba gösterdiğini belirterek
yeni bir Kuddusi Okkõr vakasõ yaşanabileceğine dikkat çektiler.
‘Yargıda
dinlemeler
sistematik’
YARSAV Yönetim Kurulu, özellikle son
3 yõlda yargõç ve savcõlarõn sistematik şekilde
dinlendiğine işaret ederek, bu uygulamanõn hu-
kuk devleti ilkesine saldõrõ olduğunu belirtti.
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - YAR-
SAV Yönetim Kuru-
lu’ndan yapõlan yazõlõ
açõklamada, Adalet Ba-
kanlõğõ müfettişlerince
yargõç ve savcõlarõn din-
lendiğinin kamuoyu
gündemine taşõndõğõ
anõmsatõlarak, “Baş-
savcılar, ağır ceza
mahkemesi başkanla-
rı, Yargıtay Cumhuri-
yet savcıları, adli ve
idari yargıda görevli
birçok yargıç ve savcı,
hukuk devleti ilkesi-
nin geçerli olmadığı
totaliter rejimlerde
rastlanabileceği bi-
çimde, dinleme ve tek-
nik araçlarla izleme
işlemine tabi tutul-
muşlardır. Bu durum,
anayasanın 2. madde-
sinde yer alan hukuk
devleti ilkesine açık
saldırı niteliğindedir.
Yürütmenin yargı er-
kini bağlı hale getirme
çabasıdır” denildi.
Açõklamada, adalet
müfettişlerince yapõlan
soruşturmalarda özel-
likle son 3 yõlda yargõç
ve savcõlarõn sistematik
bir şekilde dinlenildiği
belirtildi. Baskõ yönte-
minin biçim değiştirdi-
ğine işaret edilen açõk-
lamada, Adalet Bakan-
lõğõ’nca 56 yargõç ve
savcõnõn dinlendiği bun-
lardan 46’sõ hakkõnda
soruşturmaya geçilme-
sine yer olmadõğõna ka-
rar verildiği anõmsatõldõ.
‘Haklar
hiçe sayılıyor’
Açõklamada, şöyle de-
nildi: “Hukuk dışı din-
leme kararlarıyla yar-
gıç ve savcıların temel
hak ve özgürlükleri-
nin hiçe sayıldığı, bu
yolla baskı altına alın-
maya çalışıldığı anla-
şılmaktadır. Hukuka
aykırı dinleme karar-
ları hakkında yasa ya-
rarına bozma girişi-
minde dahi bulunul-
mamış olması bu bi-
çimdeki dinleme ka-
rarlarının Adalet Ba-
kanlığı’nca onaylandı-
ğının ve hukuk dışı bu
yola devam edileceğine
dair iradesinin de bir
göstergesidir.”
Hukuk dõşõ dinleme
kararlarõnõn meşru gös-
terilmeye ve kamuoyu-
nun tepkisizleştirilerek,
hukuk dõşõlõklara alõştõ-
rõlmaya çalõşõldõğõ göz-
lendiği anlatõlan açõkla-
mada, Başbakan Erdo-
ğan’õn dinlendiği konu-
sunda haberdar olan ka-
mu görevlilerinin (TİB
Başkanõ) bunu adli mer-
cilere bildirme yüküm-
lülüğü bulunduğu vur-
gulanarak, “YARSAV
olarak bu nitelikte
açıklama yapan kamu
görevlileri hakkında
suç ihbarında bulunu-
yoruz. Dinleme ve iz-
leme kararı verilen bu
kurumlar yasadışı si-
lahlı terör örgütü ka-
rargâhı mıdırlar ki,
böylesine ağır bir ted-
bire başvurularak din-
lenmelerine karar ve-
rilmiştir” değerlendir-
mesi yapõldõ.
DTP lideri Türk, İzmir’deki saldırı ve provokasyondan AKP’yi sorumlu tuttu. (Fotoğraf:AA)
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - DTP Genel Başkanõ Ah-
met Türk, İzmir’de partisine yö-
nelik saldõrõ ve çõkan olaylardan
AKP hükümetini sorumlu tuttu.
Türk, İzmir’de parti konvoyuna
yönelik saldõrõlarla ilgili Başbakan
Tayyip Erdoğan’õn eleştirileri
ve Başbakan Yardõmcõsõ Cemil
Çiçek’in “DTP adeta beni ka-
patın diye bağırıyor” açõklama-
larõna yanõt verdi. İzmir gezisinde,
hassasiyetleri kaşõmak istemedik-
lerini ve kõrmõzõ õşõklarda bile
durmayõp emniyetle ortaklaşa be-
lirlenmiş güzergâh üzerinden top-
lantõ alanõna geldiklerini kaydeden
Türk, üstü açõk arabalarda PKK
giysili ya da yerel giysili çocuklar
bulunmadõğõnõ, sadece toplantõ
yerindeki platformda birkaç yerel
giysili çocuğun kendisine çiçek
verdiğini ileri sürdü.
Ancak bu olayda hükümetin
söylemlerinin daha vahim oldu-
ğunu belirten Türk, hükümetin
bu gerginliği kaşõyõp DTP ve
MHP’ye mal ederek, halka “bakın
ülkede istikrarı biz sağlıyoruz.
Biz olmasak bu ülkenin istikra-
rı bozulur” mesajõ vererek, ade-
ta halkõ kendine mecbur etmeye
çalõştõğõnõ söyledi. Hükümetin
DTP’nin kapatõlmasõ için “psi-
kolojik ortam hazırladığını” be-
lirten Türk, Cemil Çiçek ve AKP
Genel Başkan Yardõmcõsõ Hüse-
yin Çelik’in söylemlerinden açõk
biçimde anlaşõldõğõnõ ifade etti.
Türk, “AKP açılımdan vazgeç-
menin bahanelerini arıyor. Ki-
mi kullanacak? İşte ‘DTP bu açõ-
lõma destek vermedi, baltalamaya
çalõştõ’ gibi mesajlar vererek,
süreci kapatmak istiyor” dedi.
İstanbul Haber Servisi - İkinci Ergene-
kon davasõnda asker ve polis 5 sanõk tahli-
ye edildi. Tutuklu yargõlanan eski Özel
Harekât Daire Başkanvekili İbrahim Şa-
hin’in “demans” teşhisi konulan hastalõğõ-
nõn cezai ehliyetini etkileyip etkilemediği-
nin anlaşõlmasõ için Adli Tõp Kurumu’na
sevk edilmesine karar verildi. 14 Aralõk ta-
rihine ertelenen davada gazetemiz Ankara
Temsilcisi Mustafa Balbay’õn tamamlana-
mayan çapraz sorgusuna devam edilecek.
İstanbul 13. Ağõr Ceza Mahkemesi tara-
fõndan Silivri’de görülen İkinci Ergenekon
davasõnõn önceki günkü 20. oturumunda ara
kararlar gece yarõsõndan sonra açõklandõ.
Mahkeme heyeti, Teğmen Onur Özdemir,
jandarma astsubaylar İlhan Bulayır ve Mu-
rat Eke, özel harekât şube müdürlüklerinde
görevli polis memurlarõ Kemalettin Balcı
ve Bülent Göngördü’nün, dosya kapsamõ,
suç vasfõnõn değişme ihtimalini göz önüne
alarak tahliye edilmesine karar verdi.
CHP’Lİ HAKKI SÜHA OKAY, PKK LİDERİNE YENİDEN YARGILAMA YOLU AÇILDIĞINI SAVUNDU
‘Taşõn arkasõnda Öcalan’a af mõ var?’
TÜREY KÖSE
ANKARA - CHP Grup Başkanveki-
li Hakkı Süha Okay, kamuoyunda
“taş atan çocuklar” olarak anõlan ço-
cuklarõn yargõlanmasõyla ilgili tasarõnõn
içine “Öcalan’a af yolunu açan” bir
düzenlemenin saklandõğõnõ söyledi.
Terörle Mücadele Yasasõ ile bazõ ya-
salarda değişiklik yapõlmasõna ilişkin
tasarõ, Kürt açõlõmõ ön görüşmelerinin
yapõldõğõ 10 Kasõm günü TBMM’ye
sevk edilmişti. CHP Grup Başkanve-
kili Okay, bayramdan sonra adalet
komisyonunda görüşülecek tasarõnõn
içine “Öcalan’a örtülü af” düzenle-
mesinin gizlendiğini söyledi.
Okay, bu görüşünün dayanaklarõnõ da
şöyle özetledi: “Tasarının Ceza Mu-
hakemesi Kanunu’nun 311. madde-
sinin 2. fıkrası, yürürlükten kaldıran
9. maddesi önemli. 311. maddenin 1.
fıkrasının f bendinde; ceza hükmü-
nün, Avrupa İnsan Hakları Sözleş-
mesi’nin ya da eki protokollerin ih-
lali suretiyle verildiğinin ve hükmün
bu aykırılığa dayandığının AİHM’nin
kesinleşmiş kararı ile tespit edilmiş ol-
ması hali ‘hükümlü lehine yargõlama-
nõn yenilenmesi’ nedenleri arasında sa-
yılmıştır. Yürürlükten kaldırılması
düşünülen ikinci fıkrada ise hüküm-
lü lehine yargılamanın yenilenmesi-
nin 4.2.2003 tarihinde AİHM’de ke-
sinleşmiş kararlar ile 4.2.2003 tari-
hinden sonra AİHM’ye yapılan baş-
vurular üzerine verilecek kararlar
hakkında uygulanması öngörülmek-
tedir.
Dolayısıyla 4.2.2003 tarihi öncesi
için yargılamanın yenilenmesi baş-
vurularına getirilen kısıtlama kaldı-
rılmıştır. AİHM’de Abdullah Öca-
lan’ın başvurularının görüşülmesi
devam etmektedir.
Özellikle Öcalan’ın ağırlaştırılmış
müebbet hapis cezasına itirazı içeren
başvurusu bu açıdan çok önem taşı-
maktadır. Bu başvuruda Öcalan’ın
cezasının müebbet hapse çevrilmesi
talep edilmektedir. Siyasi iktidar bu
tasarı ile olası AİHM kararına göre
Abdullah Öcalan’a yeniden yargı-
lanmasının yolunu açmaktadır.”
‘AKP, DTP’nin kapatılması
için psikolojik zemin hazırlıyor’
Ergenekon’da
5 sanık için
tahliye kararı
YARSAV YÖNETİM KURULU