24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 18 EYLÜL 2007 SALI 4 HABERLER AKP hükümeti hazırladığı taslağı TBMM’den önce büyükelçiler ve AB Komisyonu’nun dikkatine sunuyor Anayasayı önce AB öğrenecek AKAYDIN: ENDİŞELİYİZ MAHMUT GÜRER Rektörler taslak için toplanıyor ? AKP’nin kendilerinden ve kamuoyundan gizli yürüttüğü anayasa çalışmalarına tepki gösteren rektörler, yarın olağanüstü toplanacak. Üniversitelerarası Kurul Başkanı Akaydın, “En büyük endişemiz, cumhuriyetin temel ilkelerinin zedelenmeye uğrayabileceği” dedi. FIRAT KOZOK ANKARA AKP anayasa taslağının son hali ile ilgili olarak TBMM ve Türk kamuoyundan önce Avrupa Birliği’ni bilgilendirecek. Sapanca’da hazırlanan taslak ilk olarak bugün Portekiz’in başkenti Lizbon’da düzenlenecek olan ABTürkiye Troyka toplantısında masaya yatırılacak. Yine bugün AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat, AB büyükelçileri ile bir araya gelecek ve taslak konusunda bilgi verecek. Hükümet, yeni hazırladığı anayasa konusunda, Türk kamuoyu, TBMM ve muhalefet partilerinden önce AB’yi bilgilendirecek. Bugün AB dönem başkanı Portekiz’in başkenti Lizbon’da yapılacak olan siyasi direktörler düzeyindeki Tür ? AKP, yeni anayasa taslağını Türk kamuoyundan önce AB ile paylaşacak. Bugün Lizbon’daki ABTürkiye Troyka toplantısında AB Komisyonu ve dönem başkanı Portekiz’e taslağın esasları anlatılacak. AKP Genel Başkan Yardımcısı Fırat da Ankara’daki AB büyükelçileriyle bir araya gelerek taslak hakkında bilgi verecek. kiyeAB Troykası toplantısında Türk heyeti, “sivil anayasa” çalışmalarını anlatacak. Heyete Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Ahmet Acet başkanlık edecek. Üst düzey diplomatik kaynakların verdiği bilgiye göre, toplantıda Sapanca’da önceki gün büyük oranda tamamlanan AKP MKYK’sinde tartışılması planlanan taslak temel alınacak. Türk tarafının bu hamle ile içerisinde oldukça fazla eleştirinin yer alacağı ve kasım ayında yayımlanacak olan ilerleme raporunu yumuşatma çabasında olduğu kaydediliyor. Lizbon toplantısı sırasında AB tarafı ise Türkiye’nin kısa vadeli reform beklentilerini bir kez daha dile getirecek. Bu çerçevede AB heyeti, kasım başında Avrupa Komisyonu’nca yayımlanan ilerleme raporu öncesi, Vakıflar Yasası’nın onaylanması ve TCK’nin tartışmalı 301. maddesinin değiştirilmesine ilişkin ısrarlı taleplerini tekrarlayacak. Her dönem başkanlığında bir kez yapılan Troyka Toplantısı’nda mevcut Dönem Başkanı Portekiz, sonraki Dönem Başkanı Slovenya siyasi direktörleri ve AB Komisyonu ile Konsey üst düzey yetkilileri yer alacak. Fırat elçilere bilgi verecek AKP bugün de Ankara’daki AB büyükelçilerini bilgilendirecek. Anayasa değişikliği çalışmalarına başkanlık eden AKP Genel Başkan Yardımcısı Den gir Mir Mehmet Fırat AB büyükelçileri ile bir araya gelecek. AB Dönem Başkanı Portekiz’in büyükelçiliğinde gerçekleştirileceği belirtilen buluşmada Fırat, büyükelçilere taslak konusunda bilgi verecek ve bu konudaki sorularını yanıtlayacak. Fırat’ın, yeni hükümetin AB sürecine ilişkin diğer reform planları ve çalışmalarına da değineceği toplantıda AB büyükelçileri, özellikle Avrupa Komisyonu’nca kasım ayı başında ilerleme raporunun yayımlanmasından önce yeni adımların atılmasının önemini vurgulayacaklar. Bu çerçevede, büyükelçilerin, AB’nin, Ankara’ya Vakıflar Yasası ve ifade özgürlüğü açısından büyük önem verilen, TCK’nin 301. maddesinin değiştirilmesi taleplerini dile getirecekleri belirtiliyor. Çelebi: Düşünce özgürlüğü yok ? İstanbul Haber Servisi DİSK Başkanı Süleyman Çelebi, eski İnsan Hakları Danışma Kurulu Başkanı Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu ile alt komisyon başkanı Prof. Dr. Baskın Oran hakkında verilen beraat kararının Yargıtay 8. Ceza Dairesi’nce bozulmasına ilişkin kararı bir açıklamayla kınadı. Açıklamada, “Kararda çalışmanın bilimsel içeriğe sahip olduğu gözardı edilmiştir” denildi. Bombalı araçta 1 tutuklama ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu Sıhhiye çok katlı otoparkında bulunan patlayıcı yüklü minibüsle ilgili soruşturma kapsamında Ankara’da gözaltına alınarak adliyeye sevk edilen 3 kişiden 1’i tutuklandı. Sabah saatlerinde Ankara Adalet Sarayı’na getirilen A.Ö, N.B. ve İ.E, cumhuriyet savcısı Cemil Tuğtekin tarafından sorgulandı. A.Ö. ve N.B. tutuklanmaları istemiyle mahkemeye sevk edilirken, İ. E. serbest bırakıldı. Ankara 11. Ağır ceza Mahkemesi’ne çıkarılan zanlılardan A.Ö. tutuklandı. TASLAĞI SAVUNDU ANKARA AKP’nin türbanın önünü açan, laiklik ve Atatürkçülükle ilgili düzenlemelerin “içini oyan” anayasa taslağı, üniversiteleri harekete geçirdi. Rektörler Komitesi yarın olağanüstü toplanacak. Toplantı sonrasında YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç’in bir açıklama yapması bekleniyor. Türkiye’nin tüm üniversitelerinin rektörleri ya da rektör yardımcılarının katılımıyla yapılacak toplantı YÖK’te saat 11.00’de başlayacak. Toplantı için tüm rektörler tek tek aranarak davet edildi. Toplantıda, AKP’nin anayasa taslağıyla ilgili çalışmaları masaya yatırılacak. Tüm rektörlerin görüşlerini bildirmesinin ardından YÖK Başkanı ve aynı zamanda anayasa hukukçusu olan Prof. Dr. Erdoğan Teziç, bir açıklamayla yükseköğretim camiasının konuyla ilgili görüşlerini kamuoyuna açıklayacak. Üniversitelerin anayasa konusundaki girişimleri bununla sınırlı kalmayacak. AKP’nin anayasa taslağını kamuoyuna açıklamasının ardından birçok üniversite, senatosunda taslağı değerlendirecek. Toplantı öncesinde Cumhuriyet’e konuşan Üniversitelerarası Kurul (ÜAK) Başkanı Prof. Dr. Mustafa Akaydın, “En büyük endişemiz, Cumhuriyetin temel ilkelerinin zedelenmeye uğrayabileceği” dedi. Türkiye’nin bölünmez bütünlüğü konusunda duyarlı olduklarının altını çizen Prof. Dr. Akaydın, AKP’nin üniversitelerde türban yasağını kaldırma planına da tepki gösterdi. Akaydın, “Türbanın serbest olmasına kesinlikle karşıyım. Çünkü bu, çok kötüye kullanılabilecek bir uygulama olur. Hele, ‘Üniversitelerde her türlü kıyafet özgürdür’ şeklinde bir düzenleme çıkarsa, bu ciddi bir kaos yaratabilir” uyarısında bulundu. Türbanın kadınerkek eşitsizliğinin bir göstergesi olduğunu vurgulayan Akaydın, “Kadını özgürleştirmeyen bir simgeyi, çağdaşlığın simgesi üniversitelere sokmayı doğru bulmuyorum” dedi. Anayasanın Atatürkçü ruhunun da korunması gerektiği üzerinde duran Prof. Dr. Mustafa Akaydın, “Her ülkenin kendi ideolojisi vardır. Atatürkçülük ve Kemalizm de Cumhuriyetin ideolojisidir. Atatürkçülük utanılacak bir şey değildir. Çağdaşlık çizgisindeki noktasını her zaman korumaktadır. Biz bunun arkasındayız” görüşünü dile getirdi. Bakan Çiçek: Çalışmamız sabote ediliyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, anayasa değişikliği ile ilgili çalışmalarda en fazla türbanın tartışıldığını belirterek “Çalışmalarımız sabote ediliyor” dedi. Bakanlar Kurulu’nun ardından açıklamalarda bulunan Çiçek, üzerinde çalışılan taslağın AKP’lilere yönelik olmadığını söyledi. “Biz Türkiye için bir taslak hazırlıyoruz. Hassasiyetimiz budur” diyen Çiçek, şunları kaydetti: “Üzerinde çalıştığımız, taslağın taslağıdır. Taslağın taslağının bir kısım çalışmaları kamuoyuna yansıdığında bir karşı duruş, önyargılardan hareket edilerek gereksiz gerilimlere sebep veriliyor. ‘Bizim dediğimiz budur, bu böyle olacaktır’ yaklaşımı içinde olmayacağız. Tek başımıza yapmak gibi bir niyetimiz yoktur. Anayasayı görmeden siluetine ateş edenleri gördük. Kendi beklenti ve anlayışına göre bunu değerlendiriyorlar.” EmekliSen’den protesto eylemi DİSK’e bağlı Türkiye Emekliler Sendikası (EmekliSen) üyeleri, sendikalarının kapatılmasına yönelik süren davaları protesto etti. Kadıköy İskele Meydanı’ndaki Atatürk anıtı önünde toplanan grup, ellerindeki döviz ve pankartlarla Eminönü İskelesi’ne kadar yürüdü. Burada basın açıklaması yapan EmekliSen Kartal Şube Başkanı Yılmaz Gündoğdu, sendikalarının kapatılmasına yönelik süren davaların tümünde mahkemelerin kendileri lehinde karar verdiğini anımsatarak kapatma davasında çıkan son kararda ise hükümetin baskısının olduğunu ileri sürdü. Gündoğdu, “Bilirkişi raporları, çeşitli hukuk çevrelerince yapılan lehte mütalaalar, siyasi iktidarlarca yeterli bulunmamıştır. Onlar ısrarla kapatma davası açma tutumunu sürdürüyor. Onlar ‘EmekliSen yasal değildir’ diyerek yalan söylüyorlar. En tabii anayasal hakkımız hiçe sayılıyor” dedi. Gündoğdu, Ankara 17. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde 20 Eylül 2007 tarihinde görülecek davaya tüm sendika üyelerini çağırdı. (KAAN SAĞNAK) DTP: Bize baskı yapılıyor ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Son dönemde yaptıkları sert açıklamalarla ortamı geren DTP yönetimi, kendilerine karşı “baskı kampanyası” başlatıldığını ileri sürdü. DTP Eşbaşkan Vekili Selma Irmak dün düzenlediği basın toplantısında “Partimize yönelik başlatılan adli, idari ve toplumsal baskı kampanyasına son verilmesi, bunun yerine yeni sürecin bir gereği olarak diyalog ve çözüm zeminine geçilmesine katkı sunulması için herkese ve her kesime çağrıda bulunuyoruz” dedi. ‘Maddeler istismar ediliyor’ Erdoğan şifrecileri artıyor AKP liderinin kişilik özellikleri yeni bir pazar yarattı. Son şifre çözücü, Çevre Bakanlığı Müşaviri Fatih Bayhan FIRAT KOZOK ANKARA Yazdığı kitapta, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, “zihin şifrelerini” çözen Akif Beki’nin Başbakanlık Sözcülüğü’ne getirilmesinin ardından Erdoğan’ın “şifreleri yeni bir pazar haline geldi”. Çevre ve Orman Bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Fatih Bayhan, “Recep Tayyip Erdoğan’ın Liderlik Şifreleri” adlı kitabında, Erdoğan’a övgüler dizdi. Toplam dört bölümden oluşan ki tabın üçüncü bölümünde yer alan “Liderlik Şifreleri”, “samimiyeti, çalışkanlığı, vefalı olması, ekip kurabilmesi, yönetebilmesi, kararlıtutarlı davranması, dürüst olması, ilkeli, cesur, halk adamı, değişimi gerçekleştirmesi, teşkilatçı olması, mütevazılığı, inisiyatif kullanma, insana değer verme, kamuoyu oluşturma yeteneği, problem çözücü olma, kriz yönetebilme, programlı olma, vizyon sahibi olma, inançlı olması ve yaptığı işe inanması” olarak sıralanıyor. Erdoğan’ın “çalışkanlığıyla”, “bizden adam olmaz” felsefesini yok ettiği savunulan kitapta, Erdoğan bu yönüyle Atatürk ve Nelson Mandela’ya benzetiliyor. Kitapta, Erdoğan’ın oğlunun gemi alması da şu görüşlerle savunuluyor: “Asıl onu lider yapan ve kitlelere mal eden, dürüstlüğüdür. Muhaliflerinin ‘oğlunun gemisi var’, ‘ağabeyinin ticarette kârı büyüdü’ türünden eleştirilerine bakıldığında da bunların içinde halkın güvenini zedeleyecek bir durumun olmadığı açıkça görülmüştür.” Çiçek, taslakla üniversitelerde türbanın önünün açıldığı yönündeki eleştirileri de şöyle yanıtladı: “Biz bu toplantıları biraz kapalı yapmaya çalıştık. Sebebi de bu çalışmalar sabote edilmesin, yarım yamalak bilgiler verilmesin. Taslağın tümü görülmeden oradan buradan yanlış bilgiler veriliyor. Ondan sonra düzeltmek için zaman harcıyoruz. Anayasanın, bütünlük içinde ele alınması gerekiyor. Anayasa gibi en temel, en reform içerikli bir anayasa taslağı geliyor, eninde sonunda varsa yoksa türban, her türlü çabanın önünde arkasında türban. O zaman dar bir alanda bu işin münakaşasını yapıyor duruma düşeriz. Türban konusu olunca kimin nerede durduğunu biliyoruz. Bütün bunların dışında meseleyi nasıl ele almamız gerekiyor. Bir kısım çevreler çalışmaları sabote ediyor. Daha taslak çıkmadan bir kısım maddeler istismar ediliyor.” Belediyeden kesinti iddiası ? Haber Merkezi Diyarbakır’ın DTP’li Yenişehir Belediyesi, İller Bankası’ndan kendilerine aktarılan kaynaklarda kesinti yapıldığını iddia etti. Kesinti nedeniyle personel maaşlarını ödeyemediklerini belirten Başkan Yardımcısı Şefik Türk, kesinti artışının Başbakan’ın Osman Baydemir’le yaşadığı polemikten sonra olmasının dikkat çekici olduğunu söyledi. Profesör Şerif Mardin, 1968 yılında Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde hocamızdı. Siyaset Bilimine Giriş dersine geliyordu. Okul tarihinde sınav sırasında ilk boykotu sanırım onun dersinde yapmıştık. Birinci sınıftaydık. Haziran sınavlarında kendisi yoktu, soruları göndermişti. Yanlış hatırlamıyorsam iki soru sormuştu. Birinci soru, sene içinde yazdıklarımı özetleyiniz türünden anlaşılması ve cevaplaması zor bir soruydu. İkinci soru ise Schumpeter’e göre Marks’ın kehanetlerini yorumlayınız şeklindeydi. Ben o zaman birinci sınıfları temsilen Fakülte Yönetim Kurulu Üyesi ve Siyasal Bilgiler Fakültesi Sosyalist Fikir Kulübü Başkanıydım. Öğrenciler ilk sorudan memnun olmadılar. Anlatılanları nasıl özetleyeceklerdi? Mardin Hoca da orada olmadığı için nasıl bir yöntem izleyeceklerini de bilemiyorlardı. Ben ise “Marks’ın kehanetleri” sözcüklerine takmıştım. Nasıl olur da benim inandığım bir ideolojiye “kehanet” derdi. Aya Şerif Mardin ve İslamcılık ğa kalktım ve bu konudaki itirazlarımı sınıfta yüksek sesle dile getirdim. Büyük bir destek aldım. Bu soruyu kabul edemeyeceğimizi söyleyerek sınıfta bir oylama yaptım. Ezici bir çoğunluk sınavın ertelenmesinden yanaydı. Sınıfı terk ettik. Dönemin dekanı Prof. İlhan Unat geldi ve sınıfa girmemiz gerektiğini söyledi. Kısa bir konuşmadan sonra sınavın ertelenmesi konusunda anlaştık. Şerif Mardin, değişik bakış açısıyla, tarihi yorumlarken getirdiği farklı yorumlarla her zaman önemli bir bilim insanı oldu. Bu özelliği onun tepki görmesini de beraberinde getirdi. Saidi Nursi üzerine yazdığı “ezber bozucu” kitap nedeniyle bir ara adı Nurcu’ya çıktı. İslamcı harekete değişik misyonlar yüklediği için “İslamcı” olduğu da söylendi. ??? Şerif Mardin hoca bir süredir Türkiye’de yükselen İslamcı hareket üzerine yine farklı ve çarpıcı yorumlar yapıyor. Geçmişte kendisine kızanlar bu kez de onu referans olarak alıyorlar. Bir süre önce Vatan gazetesinden Ruşen Çakır’la konuştu ve söyledikleri kamuoyunda büyük ilgi gördü. Mardin Hoca o konuşmasında “mahalle baskısı”ndan söz ediyordu. Yükselen İslamcı hareketin bir toplumsal baskıya dönüşmesi tehlikesine dikkat çekiyordu. Mahallelerde, dini değerlerin öne çıkmasıyla bunun bir toplumsal ve kültürel rol modeli haline gelebileceğini ve laik insanları etkisi altına alabileceği yorumunda bulunuyordu. Söyledikleri önemliydi. Derinliği olan bir bilim adamının bu sözleri tabii ki ciddiye alındı, söyledikleri üzerine yorumlar yapıldı, tartışmalara girişildi. ??? Hürriyet’te pazar günü Ayşe Arman’a söyledikleri gündem oluşturacak derecede önemliydi. Ne diyordu Mardin Hoca, “Kadınların Türkiye’de kendi durumlarının tehlikede olduğunu düşünmelerini haklı buluyorum. Orada henüz halledilmemiş bir sorun var…” Şerif Mardin, özellikle kadınların yükselen İslamcı hareketten korkmalarının haklı olduğunu belirtiyor. Bu konudaki endişelere hak veriyordu. Bunu onun söylemesi önemliydi, çünkü İslamcı kesim tarafından da görüşleri önemsenen bir bilim insanıydı. Ancak Şerif Mardin bir noktaya daha dikkat çekiyor: “Bir tek bu türban meselesinin antidemokratik bir uygulama olduğu konusunda yüzde 100 eminim. Orada kararım net, türbanlı öğrenciler üniversiteye girebilmelidir.” İslamcı hareketin yükselişi ve geleceğine ilişkin ise belirsizlikler bulunduğunu söylüyor ve bu konuda dikkatli olmak gerektiğine dikkat çekiyor, uyanıklığı elden bırak mamak konusunda uyarılar yapıyor. Endonezya örneğinin bir olumsuz örnek olarak dikkate alınmasını o deneyden dersler çıkarılması gerektiğini vurguluyor. Bu endişeli beklentinin kesin olmadığını söylemeyi de ihmal etmiyor. Şerif Mardin, köklü bir demokrat olduğu için askeri darbe heveslerine, darbe destekçiliğine en büyük geri dönülmez tehlike olarak karşı çıkmayı da bir görev sayıyor. “Cumhuriyet elden gidiyor” denmesini de, bu konuda endişeler dile getirilmesini de haklı görüyor: “Bu gürültü, Türkiye’nin lehine. Aleyhine olan tek şey var, o da insanların tek taraflı darbe yapmaya karar vermesi. Onun dışında bence her kafadan bir ses çıkması iyi bir şey. Çatışma ve gerilme sağlıklıdır. Yeter ki darbe olmasın. Demokrasi pasif değil aktif bir şey. Katılma, tartışma iyidir.” ??? Şerif Mardin hocamın sözlerini bir kenara kaydediyorum: “Katılma ve tartışma iyidir, yeter ki darbe olmasın.” Sayıştay’da seçim ? ANKARA (AA) Sayıştay’da M. Harun Erdoğan 6. Daire Başkanı seçildi. Sayıştay’dan yapılan açıklamaya göre, Sayıştay Genel Kurulu’nun dün yapılan toplantısında, daire başkanlığına seçilen Erdoğan, 1945 yılında Nevşehir’de doğdu. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden 1967’de mezun olan Erdoğan, 1991 yılında Sayıştay üyeliğine seçildi, 19931998 yılları arasında Sayıştay Genel Sekreterliği yaptı. CUMHURİYET 04 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear