28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2 KASIM 2007 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 1982 Anayasası’nın bütünlüğünün bozulduğunu savunan Erdoğan sipariş taslağı yine sahiplenmedi 5 POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA AKP’nin sır anayasası Demirel 83 yaşında ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel dün 83 yaşına girdi. Güniz Sokak’taki evinde, Moldova’ya bağlı Gagavuz Yeri Özerk Bölgesi’nden doğum gününü kutlamak için gelen heyeti kabul eden Demirel’e, Gagavuz Özerk Bölgesi Başkanı Mihail Formuzal, kilim ve şarap hediye etti. Formuzal, Gagavuz Yeri Onur Vatandaşı olan Demirel’in büstünün Komrat Belediyesi Merkez Parkı’na yerleştirileceğini bildirdi. Formuzal, Moldova Cumhurbaşkanı Vladimir Voronin’in kutlama mesajını da iletti. Bir gazetecinin doğum gününü kutlayarak “Kendinizi kaç yaşında hissediyorsunuz’’ diye sorması üzerine ise Demirel gülerek, “Hesap bilmiyor musun, 40 yaşındayım. Kendimi iyi hissediyorum. Sağlığıma dikkat ettim ama anne babamdan aldığım miras da iyi bir miras. Genler iyi’’ dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, mevcut anayasanın iç bütünlüğünün bozulduğunu belirterek tüm toplumsal kesimlerin içine sindireceği ve en geniş uzlaşma ile hazırlanacak yeni bir anayasa hedeflediklerini söyledi. Erdoğan, Kamu Araştırmaları Vakfı’nca Karayolları Konferans Salonu’nda düzenlenen “Türkiye Anayasasını Arıyor” panelinde yaptığı konuşmada, Türkiye’nin geçmişte ulus olarak ortak hedeflere kenetlendiğinde tüm engelleri aştığını söyledi. Suçlu Ayağa Kalk... DÜSSELDORF Türkiye’nin koylarını, büklerini, dağlarını, ormanlarını talan ediyorlar; Toroslar’dan Kaçkarlar’a, İda Dağları’ndan, Madra Dağları’ndan İzmir Efem Çukuru’na; Eşme Kışladağı’nı, Tunceli Ovacık’ı “Altın Avcıları”na veriyorlar... Bu “Altın Avcıları” 18 yıl önce geldiler Türkiye’ye... İda Dağları, Madra Dağları, Kaçkarlar, Toroslar, öteki alanlar çokuluslu şirketlerce yeni keşfedilmedi!.. Ben İda Dağları’nda, Madra Dağları’nda yaşananlarla ilgili yıllardır yazıyorum Prof. Dr. Türkel Minibaş’la birlikte... Medyamız nedense yeni uyandı... Ne olduysa oldu, İda Dağları’na sahip çıkıldı... Geç de olsa medya görevini yaptı.. AKP döneminde çıkarılan Maden Yasası, Maden Arama Dairesi’nin önünü çoktan açmış, “Altın Avcıları”na gün doğmuştu.. Bu konuyu gündeme getiren, savaşım veren çevreciler “vatan haini” ve “ajan” olarak suçlanıp DGM’de yargılandılar... Hepsi aklandı!.. Bakıyorum “dinci medya” “Altın Avcıları”yla işbirliği yapıyor, Fethullahçı sermaye işin içine giriyor, çokuluslu şirketlerin Türkiye’deki taşeronluğuna oynuyor... “Altın Avcıları” İda Dağları’nı, Madra Dağları’nı delik deşik ederken, Türkiye’yi yöneten düşünce “Yeraltı kaynaklarımızı kullanamayacak mıyız?” diye halkın kafasını karıştırıyor... Toroslar’da yapılan orman kıyımı o güzelim kızıl çam ormanlarını yok etmedi mi, İda ve Madra Dağları’nda binlerce zeytin ağacı kesilmedi mi? ??? İda Dağları’nın bulunduğu Biga Yarımadası’nda Troas bölgesinde 69 antik kent bulunuyor... 69 antik kentin 43’ü onaylı olup kazı için bekliyor... Bir toplum kendi topraklarındaki tarihi ve kültürü neden önemsemez? Antik kentlerin bir dilimi Balıkesir, öteki dilimi Çanakkale’dedir... İşin hüzün verici yönü, “Altın Avcıları”nın sondaj çalışmaları sadece Biga Yarımadası’nda 69 antik kenti kapsıyor... Şimdi bir konuya dikkatinizi çekmek istiyorum: Örneğin Uşak’ta “altın madeninin” dibinde Blaundos, Klanata; Sivrihisar Kaymaz’da Pessinus; Bergama’da anlatmaya gerek yok; Madra Dağları’nda Adramytteion’un Thebe, Auraline kentleri gibi (Havran), sayısız antik sunaklar bulunuyor... Nedir bu olay? Salt çevre değil, tarih ve kültür düşmanlığıdır... İda Dağları, söylencelerde “Bin Pınarlı Dağ” olarak anılır... Uşak Kışladağı’nda “Altın Avcıları” yılda 2 bin ton siyanür kullandıklarını söyleyip, övünüyorlar... Bir tonda 350 gram siyanür kullanıyorlarmış... Hesap yapalım şimdi... Bir ton suda 350 gram siyanür kullanıyorlarsa yılda 5.7 milyon ton su harcıyorlar... Su miktarı bir milyon nüfuslu bir kentin bir yılda tükettiği suya eşittir... İda Dağları’nda, Madra Dağları’nda kışın 1 milyon, yaz aylarında 4 milyon insan yaşar... “Bin Pınarlı İda”nın suları “Altın Avcıları”na mı gidecek? Bölge meyve, zeytin, sebze ambarıdır... Balya ilçesinin konumuna bir bakalım isterseniz... 85 yıl önce kapanan gümüş madeni hâlâ zehir saçıyor... ??? Fransız şirket 85 yıl önce zehirden hastalanan insanlara “sus payı” ödüyordu... O güzelim Balya bugün boşaldı... Balya’da Rio Tinto Zink Şirketi yeniden “altın” arayacak... 10 yıldır bir savaşım var “Altın Avcıları”na karşı. Yargı kararları var. Yargının verdiği kararlar hiçe sayılıyor!.. Türkiye demokratik bir hukuk devleti değil mi? 10 yıl susanlar şimdi konuşuyor. Yurt toprakları satılıyor, kiraya veriliyor. Körfez Belediyeler Birliği “İdaMadra Çevre Platformu”nu oluşturdu... Burhaniye Belediye Başkanı Fikret Akova’yı, Şadan Aytaç’ı, Kamil Saka’yı, Nedim Özdemir’i, Şenol Halkalı’yı desteklemek gerekir... O güzelim bin pınarlı İda Dağları, gözlerimizi yumarsak oksijen yerine zehir saçacak... Binlerce zeytin ağacı kesiliyor , zeytincilik bitecek... Açın gözlerinizi, daha fazla açın!.. ? “Türkiye Anayasasını Arıyor” panelinde konuşan Başbakan Erdoğan, tartışılan taslaklardan hiçbirinin kendilerine ait olmadığını ve kendi çalışmalarını yakında kamuoyuna açıklayacaklarını belirtti. Erdoğan anayasanın, her bir yurttaşın hassasiyetini, Cumhuriyetin demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olma nitelikleri ile ulusun temel değerlerini korumayı esas alacağını söyledi. önce benzer teklifler ortaya koyduklarını ileri süren Erdoğan, bu kesimlerin bugün çelişkiye düştüklerini söyledi. Erdoğan, “Bizim yapmaya çalıştığımız, 1982’den bu yana eleştirilen, zaman içinde çok fazla değişikliğe uğradığından iç bütünlüğü kaybolan mevcut anayasa yerine, tüm toplumsal kesimlerin içine sindireceği ve en geniş uzlaşma ile hazırlanacak yeni bir anayasaya ulaşmaktır” dedi. Anayasanın, her bir yurttaşın hassasiyetini, Cumhuriyetin demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olma nitelikleri ile ulusun temel değerlerini korumayı esas alacağını vurgulayan Erdoğan, çalışmaların son aşamaya geldiğini söyledi. Erdoğan, “Biz AK Parti olarak önümüzdeki günlerde taslağımızı kamuoyuna açıklayacağız” dedi. Erdoğan, taslağın daha sonra tartışmaya açılacağını kaydetti. Bu konuda herhangi bir ön kabullerinin, önyargılarının olmadığını, kesinleşmiş herhangi bir tespitin bulunmadığını ileri süren Erdoğan, toplumun tüm katmanları ve ilgili kesimlere bu taslağı açmanın gayreti içerisinde olacaklarını dile getirdi. “Derdimiz bağcıyı dövmek değil. Derdimiz, milletçe bu güzel bağın üzümünü beraber yemektir” diyen Erdoğan, “eleştiride erken davranan, dereyi görmeden paçaları sıvayarak bir bardak suda fırtına koparmak isteyenler olduğunu” ifade etti. Erdoğan, “Bazılarını anlayışla karşılıyorum, ancak bazılarının işi adeta niyet okumaya dönüştürmüş olması son derece üzücü. Ortada bizim herhangi bir taslağımız yok. Çok değerli bilim adamlarımızın hazırladığı ve bize sunduğu bir taslak var. Bu taslak üzerinde ‘Amaç üzüm yemek’ Yeni anayasa çalışmalarına da değinen Erdoğan, bu konudaki farklı görüşlere saygılı olduklarını savundu. Buna karşın çalışmaları eleştirenlerin 10 yıl BAKAN ŞAHİN ‘Toplum değişim istiyor’ ? Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, 29 maddede değişiklik içeren yeni anayasa paketini, 2008 yılı ortalarına doğru Meclis’e sunacaklarını söyledi. İstanbul Haber Servisi Sultanahmet’teki İstanbul Adalet Sarayı’nı ziyaret eden Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, kamuoyunun tepkisini çeken yeni anayasa taslağı hakkında soruları yanıtladı. Şahin, AKP iktidarı olarak anayasa için her türlü değişikliğe açık olduklarını belirterek siyasi partilerle kurulacak iletişim sonucu hazırlanan bir paketi parlamento gündemine sunmayı amaçladıklarını söyledi. Şahin, “Yeni bir anayasaya ihtiyaç olduğunu her kişi ve kurum söylüyor. Yeni anayasa değişikliği paketini, Meclis’e sunmamız 2008 yılının ortalarını bulur” dedi. Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, İÜ Hukuk Fakültesi Ceza Hukuku ve Kriminoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi’nce çok sayıda destek kuruluşunun katkısı ile düzenlenen “Türkiye 5. Bilişim Hukuku Sempozyumu”na katıldı. “Bilişim Teknolojilerindeki Yenilikler Bağlamında Bilişim Hukukundaki Gelişmeler” konulu sempozyumun açılış konuşmasını yapan Şahin, bilim alanında yaşanan gelişmeler sonucu yaşanan sorunlar konusunda gerekli yasal düzenlemelerin yapılması için hukukçulara önemli görevlerin düştüğünü belirtti. Şahin, “Bu değişiklikleri gelişen ve değişen çağa ayak uydurmak için yapıyoruz. Çağ baş döndürücü bir hızla değişirken hukukumuz öyle olduğu yerde kalamaz. Onunda bu gelişmelere ayak uydurması gerekmektedir. Bu kapsamında bakanlık olarak bu dönem 29 temel yasada değişiklik yapmamız, bunları yasalaştırmamız gerekiyor” diye konuştu. Şahin, sempozyumun ardından Sultanahmet’teki İstanbul Adalet Sarayı’nı ziyaret etti. Ziyaretin ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Şahin, AKP iktidarı olarak anayasa için her türlü değişikliğe açık olduklarını belirterek siyasi partilerle kurulacak iletişim sonucu hazırlanan bir paketi parlamento gündemine sunmayı amaçladıklarını söyledi. Şahin, “Bu büyük ihtimalle 2008 yılının ilk yarısında olabilir. Ama yeni bir anayasanın gerekliliği konusunda toplumsal bir konsensüsü, Türkiye’nin geleceği açısından son derece olumlu görüyorum. Meclis zaten içtüzük gereği çalışmalarını yürütüyor” dedi. CHP’li vekiller kampa girecek ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Genel Başkan Deniz Baykal başkanlığında parti genel merkezinde toplandı. Edinilen bilgiye göre, toplantıda 22 Temmuz genel seçimlerinin ardından milletvekilleri ile parti yönetiminin bir araya geleceği bir toplantı yapılması kararlaştırıldı. İzmir Çeşme’de 1618 Kasım tarihlerinde gerçekleştirilecek toplantıya, CHP milletvekilleri ile MYK üyeleri katılacak. Toplantıda, parti ve ülke gündemindeki konuların değerlendirileceği bildirildi. yapılmış olan çalışmalar, müzakereler var” diye konuştu. Anayasa çalışmalarına öncülük eden Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ergun Özbudun da, hazırladıkları taslağın bütününde hâkim olan ruhun Türkiye Cumhuriyeti’nin laik, demokratik, sosyal, hukuk devleti ilkelerinin özenle korunması olduğunu savundu. Özbudun, taslakta laiklik ilkesinin içinin boşaltıldığı, zayıflatıldığı eleştirilerinin de insafsız olduğunu belirtti. Özbudun, “Çünkü 1982 Anayasası laikliğe ne kadar bağlıysa bizim hazırladığımız taslak da en az o kadar bağlıdır. Hatta bazı noktalarda daha ileriye gitmektedir. Bizim önerimizde din eğitiminin seçimlik bir ders olması yer almaktadır ” diye konuştu. Özbudun Danıştay üyelerinin seçimiyle ilgili olarak “Bugün, Danıştay üyelerinin dörtte birini cumhurbaşkanı seçiyor. Cumhurbaşkanlığı da siyasi bir makamdır. 10. Cumhurbaşkanı Sezer’in durumu istisnaidir. Danıştay üyelerinin bir kısmını bugünkü düzenlemeye göre cumhurbaşkanı seçerken siyasi olmuyor da hükümet seçmeye başlayınca mı siyaset karışacak? Fransa’da Danıştay üyelerinin tümünü Bakanlar Kurulu seçiyor’’ diye konuştu. Arınç dışarıda kaldı Bu arada panele katılmak için toplantı salonuna gelen eski TBMM Başkanı Bülent Arınç, kapıda kaldı. Erdoğan’ın korumaları, protokol kapısını kilitleyip anahtarı da yanlarına alınca toplantıya geç gelen Arınç bir süre kapıda beklemek zorunda kaldı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kamu Araştırmaları Vakfı’nca Karayolları Konferans Salonu’nda düzenlenen “Türkiye Anayasasını Arıyor” paneline katıldı. (Fotoğraf:AA) Özerk modelde benzerlik AKP hükümeti, federal devletin altyapısını oluşturan düzenlemeleri DTP’den önce Kamu Yönetimi Temel Yasa Tasarısı ile gündeme getirmişti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) DTP’nin önerdiği “özerk yönetim modeli”, AKP’nin 2004 yılında Çankaya Köşkü’nün vetosu nedeniyle rafa kaldırdığı Kamu Yönetimi Temel Yasası ile yeni anayasa taslağında öngörülen federal sistemin altyapısını oluşturacak düzenlemeleri gündeme getirdi. DTP’nin “özerk yönetim modeli” önerisi üzerindeki tartışmalar sürüyor. Söz konusu modelde, 2025 kadar bölgesel meclis oluşturulması, dışişleri, maliye ve savunma, emniyet ve adalet dışında eğitim, sağlık, kültür, sosyal hizmetler, tarım, denizcilik, sanayi, imar, çevre, turizm, telekomünikasyon, sosyal güvenlik, kadın, gençlik ve spor gibi hizmetlerin bölge yönetimlerine bırakılması isteniyor. DTP’nin bu önerileri, AKP hükümetinin 2004 yılında TBMM Genel Kurulu’ndan geçirdiği, ancak dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in veto etmesi nedeniyle rafa kaldırdığı Kamu Temel Yönetimi Yasası ile son dönemde tartışılan yeni anayasa taslağındaki benzer düzenlemeleri gündeme getirdi. Merkezi yönetimin yetkilerinin daraltılarak yerel yönetimlerin güçlendirilmesinin amaçlandığı Kamu Yönetimi Temel Yasası ile, Sağlık Bakanlığı, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Genel Müdürlüğü’nün taşra teşkilatları ile sağlık ocağı, sağlık evi, sağlık merkezi, huzurevi, çocuk yuvası, kreş gibi tesisler, Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı ile Bayındırlık ve İskân Bakanlığı’nın yerel yönetimlere devredilmesi öngörülmüştü. AKP’nin yeni anayasa taslağı da, federatif yapının önünü açtığı gerekçesiyle tartışmalara neden oldu. AKP’nin taslağında, Bakanlar Kurulu’nun vergiyle ilgili bazı yetkileri yerel yönetimlere aktarılırken İçişleri Bakanı’nın belediye başkanlarını geçici olarak görevden alma hakkı kaldırılıyor. Yerel hizmetlerin yürütülmesinde “toplum yararının korunması, birliğin sağlanması” amaçları da anayasa metninden çıkarılıyor. Anayasa taslağında ayrıca “vatandaşlık” yeniden tanımlanıyor. Bununla ilgili olarak getirilen önerilerden birisi, DTP’nin önerisiyle örtüşüyor. Taslakta, “Devlete vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıdır” önerisi yer alıyor. Taslakta ayrıca “resmi dili Türkçedir” yerine “dili Türkçedir” ifadesinin getirilmesi önerilirken, Kürtçe eğitimin önünü açacak hüküm de öneriliyor. Avrupa’da PKK terörü ? KÖLN (AA) Almanya’nın Köln kentinde Türk caddesi olarak bilinen Keup Strasse’de üç Türk lokali PKK’lilerin saldırısına uğradı. Dün akşam saatlerinde meydana gelen olayda PKK’li saldırganların 3540 kişilik bir grupla caddede bulunan Türk lokal ve kahvehanelerine bildiri dağıtmak istedikleri buna karşı gelen lokallerin cam, kapı ve çay ocaklarını dağıttıkları bildirildi. Görgü tanıklarının ifadesine göre Keup Strasse’de iki Türk lokali ile bir bahis bürosuna ellerinde sopalarla saldıran PKK’lilerin bazılarının maskeli olduğu belirtildi. Saldırıda bir Türk’ün yaralandığı öğrenildi. T hikmet.cetinkaya?cumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 343 72 69 BMM 85 YIL ÖNCE SALTANAT VE HİLAFET MAKAMINI KALDIRDI CUMOK TEKİRDAĞ ÇAĞRISI TÜRKİYE’NİN AYDINLIK İNSANLARI ABD EMPERYALİZMİNİN İŞBİRLİKÇİSİ, AMERİKANCI İRTİCA VE AMERİKANCI BÖLÜCÜLER ULUSAL BAĞIMSIZLIĞIMIZA, CUMHURİYETİMİZE VE ATATÜRK DEVRİMLERİNE SALDIRIR VE YİĞİTLERİMİZİ DAĞLARDA ŞEHİT VERİRKEN, Millet egemenliğinin 85. yılı İstanbul Haber Servisi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde gelişen Türkiye, bugünden tam 79 yıl önce Arap harfleri yerine Latin alfabesini, 85 yıl önce de saltanatın kaldırılmasını kabul etti. Saltanat, 85 yıl önce 1 Kasım 1922’de TBMM’de oylanarak kaldırıldı. Saltanatın kaldırılması ile yetkilerini kaybeden halife Vahdettin İngiliz gemisiyle İstanbul’dan ayrıldı. Milli iradenin temsil edilmesinin ancak demokrasi ile olabileceğine inanan Mustafa Kemal, 1 Kasım 1922’de TBMM’de yaptığı konuşmada tarihten örnekler vererek saltanat ve hilafet hakkındaki düşüncelerini açıkladı. TBMM’deki konuşmasında, “... Şimdi efendiler, makamı hilafet mahfuz olarak onun yanında hâkimiyet ve saltanatı milliye makamı ki, Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir elbette yan yana durur... Bugünkü Türkiye Devleti’ni temsil eden, Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir... Milletin saltanat ve hâkimiyet makamı yalnız ve ancak Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir...” ifadelerinin ardından yapılan oylamada saltanat kaldırıldı. Almanya’da terörü lanetleme mitingi ? Haber Merkezi Almanya’daki Türk Gençliği’nce, Köln’de 4 Kasım Pazar günü saat 13.00’te “Terörü lanetleme” mitingi düzenlenecek. Avrupa Atatürkçü Düşünce Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Dursun Atılgan, konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada, “Mitingde, ‘Ne mutlu Türk’üm diyene’ özdeyişini daha gür ve daha bilinçli söyleyerek, ulusumuzun birliği, ülkemizin tümlüğü ve devletimizin tekliği için birlik ve beraberliğimizi göstereceğiz” dedi. DURMAYIN! AYAĞA KALKIN! SİZLERİ, “CUMOK’UN GÖREVLERİ” KONULU KAHVALTILI TOPLANTIMIZA BEKLİYORUZ! Trakya’daki tüm Cumoklar da davetlidir. SEN GELMEZSEN BİR EKSİĞİZ! : 4 Kasım 2007 Pazar Saat: 11.00 : Bahçe Kafe Restoran Değirmenaltı Mevkii Maksi Girişi Halı Saha Üstü Tekirdağ İletişim : 0533 482 86 46 0532 239 29 70 0532 568 78 98 Kahvaltı ederi: 10 YTL.’dir. Tarih Yer Harf Devrimi’nin 79. yılı Türk diline uygun olmayan Arap harfleri yerine modern öğretim ve eğitime geçiş amacıyla 1353 sayılı yasayla 1 Kasım 1928’de kabul edilen alfabe, modern Cumhuriyetin dilini oluşturdu. Harf Devrimi’nin hedefi, okuyup yazmayı kolaylaştırmak, yaymak, modern öğretim ve eğitimin gerçekleşmesini sağlamaktı. 1 Kasım 1928’de kabul edilen alfabe, modern Cumhuriyetin dilini oluşturdu. www.cumok.org CUMHURİYET 05 K
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear