Catalog

CUMHURİYET 12TEMMUZ2005SALI 18 SPOR spor@ cumhuriyet.com.tr Futbol Federasyonu Genel Sekreteri Lütfi Anboğan'ın Cumhuriyefe kontenjanla ilgili özel demeci: Yabancı sayısı azalmalıNEVZATDİNDAR Türkiye'ningündeminde transfervar. Özel- likle yabancı futbolcular revaçta. Federasyo- n'un 6 yabancı hakkını sonuna kadar değerlen- dirmek isteyen kulüpler gerek kasetlerden ge- rekse menajerler aracılığıyla izledikleri oyunculan bir de maliyeti de düşükse he- men transfer ediyorlar. Ancak gende bı- raktığımız yıl Fenerbahçe, Ankaraspor ve Trabzonspor dışında yabancıla- rından üst düzeyde verim alan bir ekip göremedik. 18 kulübün de kon- tenjanı sonuna kadar kullan- ması ligimiz- delO8yaban- cının forma • "Kaliteli oyuncu kavramının tarif inin kolay olduğunu düşünmüyorum. Burada kulüplerin felsefelerini geliştirmeleri lazım. Takımlar Türk oyuncularaıdan daha kaliteli değilse yabancı fütbolcudan uzak durmalı." giymesi demek. Bu da altyapıdan yetışen genç- lerin forma giymemesi anlamına gelıyor. Futbol Federasyonu Genel Sekreteri Lütfi Anboğan da böyle düşünüyor. Anboğan, "Bu hakikaten zor bir durum. Ligde Türk futboku- sunun önünün açılması için yabancı sayısının azalması gerekir. Ancak madaryonun diger yü- züne bakoğımızda ise uluslararası rekabetin de- vam etinesi için bu sayıyı (6) konımamz gereki- yor. Bu konunun açmazı bu. Blzim ilerisi için düşündüğümüz, uluslararası rekabetten ge- ri kalnıadan. daha fazla Türk oyuncunun yetişeceği bir organizasyon kurnıak. Yaban- cılan tamamen kaldıralım deseniz yine çö- züm olmaz. Ancak yabancı sayısının artma- sı bizde genç yeteneklerin oyunda daha az dakika alması anlamına geüyor" diye konuş- ru. 'Kaliteli yabancı gelmeh" Lütfi Anboğan'ın, dıkkat çektiği başka bir nokta da, gelen yabancılann venmlılıği konu- su. Anboğan bu konuyla ılgılı olarak da şunla- n söyledi: "Tabii ki gelen yabancının kaliteli ol- ması gerekhor. Kriter kendi ülkesinde ulusal olması nudır, yoksa yabancı Bglerde oyması mı- dır? Kaliteli oyuncu ka\Tamının tarifinin kolay olduğunu düşünmüyorum. Kulüplerin fiyat unsunınu da göz önünde bulundurduklan bir gerçek. Burada kulüplerin felsefelerini geliş- tirmeleri lazım. Takımlar Türk oyunculann- dan daha kaliteli değilse yabancı fütbolcudan uzak durmalı." Türkiye'nin genç takımlarda önemli başanlar elde ettiğini vurgulayan An- boğan, "A takıma gelene kadar genç oyuncu- lar uluslararası platformda rakipleriyle ben- zer sayıda maç sayısı oynuyorlar. Ancak A ta- kun düzeyine geldikleri zaman aldıklan da- kikalar da azalıyor. UEFA'nın öncülüğunü yapüğı 4 yıflık bir proje var. Yerel bglerde fut- bolculann yetiştirilmesi. Burada kulüp yöne- ticilerinin ve teknik direktörlerin çok titiz bir çalışma yapması gerekir. Sıradan yabancılar annmamaü. Ligimizde kaliteli ve son derece değerii oyuncular var. Bundan sonra daha fazla oyuncunun yetiştirilmesi için bir sistem oluşturmahyız" dedi. SARI-KIRMIZILILARIN YENİ TEKNİK DİREKTÖRÜ Gerets: Galatasaray benim için macera RIZAALMAU KREFELD - Galatasaray'ın Ghe- orghe HagTnın görevıne son vermesi- nin ardından San - Kırmızıh takımın başına getirilmesi düşünülen antrenör- ler arasında Belçıkalı Eric Gerets de vardı. VVolfsburg'tan aynldıktan sonra Gerets, tercihinı sürpriz bırşeküde Ga- Conceiçao Panathinaikos 'ta Spor Servisi - Cooceiçao Galatasaray ıle yollannı ayırdı. Geçtıgımız sezon San-Kjrmızılı takımda forma gıyen \e sözleşmesı süren Brezılyalı futbolcu. Yunanıstan'ın Panathinaikos takımıvla anlaştı. Brezılyalı futbolcunun Galatasaray Teknik Dırektörü Eric Gerets ve yönetıcılerle görûştükten sonra dün akşam takımın Hollanda kampını terk ederek, Atına'ya gıttığı büdinldı Bu gelışme üzenne Saıdou ıle de\am karan alındı. Bu arada Rıbery sorununu çözmek ıçm yönetıcıler Fatih Gökşen'le Adnan Oztflrk y ann Fransa'va gıdecekler. MarsıKa kulübûnûn gen adım attığı \e San - Kırmızılılara bonsen ıs ücretı ödemevı kabul ertığı ıddıa edıldı. Öte yandan Galatasaray'tn yenı transfen Sırp oyuncu Sasa tiç'in MR'ı çekildi. latasaray'dan yana yaptı. Yaklaşık bir aydan ben Galatasaray'ı çalıştıran Enc Gerets ıle Almanya'nın Krefeld kentinde oynanan Galatasaray - Borussıa Dortmund hazarlık maçı son- rası görüştük. -Almanya,BekikaveHoBandatakan- larmdanda teklifaklınız.Fakatsizter- cihinizi Galatasarav'dan yana yapünız? GERETS: Çünkü bu bu maceraydı ve ben bu macerayı yaşamak istedim. Bundesliga'dan çok iyı bır teklıf almış- tım, ancak Türkiye macerasına atılmak istedim. Kendi kendime. "Eğer Tûrkj- ye'yegidersen en iyisiGalatasaray 'a giT dedım. Defalarca Galatasaray'akarşı oy- namış ve seyircisinden de çok etkilen- miştim. -Yenisezon hazntldannı değerlendi- rirmisjniz? GERETS: Hazorlıklardan çok rnem- nunum. Eksikolan oyunculannda bir an önce kampa katılmalan ve en kısa süre- de as takıirun kadrosunu oluşturmamız gerekiyor. Bu oyunculardan Song ve B- iç de bugün (dün) kampa katıldılar - Hangi dereceier sizi sezon sonunda memnun edecektir? GERETS - Sadece sezon sonundaki lig şampıyonluğunun beni memnun ede- bileceğini söyleyebilirim. UEFA Kupa- sı'nda elde edilecek derece ise bunun ekstrası olacak. Deneyimlifutbolcu kampta ortaya koyduğuperformansla göz dolduruyor Yoğun antrenman programmdan bir kere olsun şikâyet etmeyen Sergen'in yeni bir transfer gibi disiptinli bir şeküde çahşmalannı sürdürmesi, teknik heyen'n "Bu sezonki en önemli transferimiz" yorunıJanna neden oldu. Yeni ıımııt Sergen\IÜNtH (Cumhuriwt) -Beşık- taş'ta orta sahaya yabancı transfer arayışlan sürerken Sergen Y'alçuL "Ben burdayım" dedi Özellıkle öncekı gün oynanan Schwaz karşılaşmasında sahada kaldığı süre boyunca etkili bir oyun ortaya koyan yıldız oyuncu attığı gollerle de başta RızaÇatambay ol- mak üzere tüm teknik kadronun takdirinı topladı. Yoğun antrenman programmdan bir kere olsun şikâ- yet etmeyen Sergen'in yeni bir transfer gıbı dısiplınlı bir şe- kilde çalışmalanm sürdürme- si, teknık heyetin, "Bu sezon- ki en önemli iransferimiz" yo- rumlarına neden oldu. Rıza çok memnun Sergen'in sezon öncesi dikkat çeken en önemli değişikliklerin- den birisi de verdiği kilolar. Son i- ki sezonda fazla kilolan nederuy- le sürekli eleştirilen yıldız futbol- cunun 12 kilo vermesı performan- sının artmasında en önemli etkenlerden biri olarak gö- rülüyor. Sergen'in istenıleni ver- mesi durumunda her zaman kadronun değişılmez ismi olacağını vurgulayan Çalımbay. "Kendisine ne söylediysem harfi- yen yerine getiriyor. Hırsını gerek antrenmanlarda gerekse karşıhklı yaptığımız görüşmelerde görebili- yorum. Disiplinine hayran olma- mak elde değil. Sanki. futbola yeni başlamış bir oyuncu gibL Bu sezon Sergen'in sezonu olacak'" dedi. Sflrpriz olabüir Bu arada transfer çalışmalanna devam eden Siyah - Beyazlılarda ismı sır gibı saklanan ve basına yansımayan iki yıldız oyuncu ile anlaşılarak bir sürpriz yapılabile- ceği de sızan haberler arasmda. Avustur>a kampım tamamlayarak Almanya'ya geçen Siyah - Beyaz- lılar günü dinlenerek geçirdi. GÜNÜN IÇtNDEN... • HAKAN ASLANTAŞ MALAT- YASPOR'DA - Malatyaspor, Gençlerbirliği'nden Hakan Aslan- taş'ı 2 yıllığma renklerine bağlar- ken, Altay'dan da Ramazan Kahya ile prensipte anlaştı. • HALTER - Fransa'nın Nice kentin- de sona eren 8. Üniversite ve Kolej öğrencileri Dünya Halter Şampiyona- sı'nda Türkiye, 6 altın, 9 gümüş ve 5 bronz madalya alarak erkeklerde ta- kım halinde birinci oldu. • ÜLKERSPOR'A BÜYÜK ONUR - Euroleague, 2005-2006 sezonunun Ülker-Panathinaikos maçıyla başk- masına ve Euroleague Genel Kurulu Toplantısf nın da bu maç öncesinde tstanburda yapılmasına karar verdi. • FİKSTÜR ÇEKİLİYOR - 2005- 2006 sezonu Türkiye Süper Ligi'yle tkinci Lig (A) Kategorisi fikstürleri bugün Istanbul'da çekilecek. • DÖRTLÜ FUTBOL TURNUVA- Sl - Türkiye Spor Yazarlan Derneği Ankara Şubesi'nce düzenlenen 39. Geleneksel Dörtlü Futbol Turnuvasm- da Ankaragücü Konyaspor ile Genç- lerbırliği ise .\nkaraspor ile eşleşri. • ALTILI - Bursa at yanşlannda al- tılı ganyan; 7-7-9-2-6-3 kombinesi- ni bilenler 431.71 'er YTL ikramiye kazandı GÜNÜN PROGRAMI FUTBOL - Galatasaray-Roda (Lig TV 19.45 ), Trabzonspor- FC Thun (20.30) VOLEYBOL 19.00 Genç Kızlar Balkan Şam- piyonası Türkiye-Makedonya FIKRET ÛASLIOCH. 1 1. KOŞU: F: Özkutlu (2). P: Kangallı (5), PP: Gurbaha (11, S: Hasırcalı (3). 2. KOŞU: F: Barkod (2). P: Lızaz (8), PP: Mobıle Technologv (4). S: Alsel (5). 3. KOŞU: F: Sefahan (4). P: Kartal Kana- dı (1). PP: Kaan Can (31, S: Çıgdemın Oğlu(5). 4. KOŞU: F: Bloody Moon (4), P: Patuş- ka (6). PP: Font'i 13), S: Braın To Bra- 5. KOŞU: F: Rose To Rose (11), P: Don't Touch Me (1), PP: Green River (2), S: Mabelle(6). 6. KOŞU: F: Rasın (10). P: Delıdolu (7), PP:Zabit(3,S:Binncım(6). 7. KOŞU: F: E\ery Wa> Can (4), P: Ye- mınlı Can (8). PP: Balyoz (7), S: Rüz- üâr A\cısı (3) 8. KOŞU: F: Sürsan (4)t P: Erkılıç (14), PP:Alacah(10),S:Ozsoylu(6). x Günün tkilisi 4. K.oşu. 4 6 Çifte Bahis: 1 Cıfte: 2 2 4 1 2 8 4 ALTILI GANYAN 4 6 13 1 4 1 11 1 2 6 7'Ü 4 6 10 7 3 6 PLESE 11 1 2 10 4 8 7 3 4 8 4 \ 4 \ GORUŞ HALİT DERİNGÖR Paylaşım Kavgası Kuvvetli zayıfı yer... Bu doğa yasasıdır. Ne yazık ki in- sanlık âleminde de geçerlidir. Kuvvetliler sömürmek için, zayıflar da sömürülmek içindir. Hepimizin bildiği gibi Ame- rika, Ingiltere, Fransa, Mmanya gibi ülkeler dünyada ra- con kesiyorlar. Zaman zaman mazlum ülkeleri kurtaıma- ya çalışsalar da Asiye'nin kurtanldığı(l) gibi kurtanyoriar... Aslında bu kuvvetli ülkelerin de her alanda birbirieriyte mücadeleleri var. Ama çıkarian söz konusu olduğunda he- men hepsi tek yumruk gibi oluyorlar!.. Irak'ın durumu çarpıcı bir örnek. Petrol nedeniyle hep- si bu ülkenin üzerine atmaca gibi saldırdılar. Sonunda taş taş üzerinde bırakmadılar. Biz de kahve dövücünün "hınk" deyicisi oiduk! Zaten bizim durumumuzdaki ülkelerin ya- pabilecekleri bir şey yok. Bunlan bırakalım spora dönelim. Sporumuzun Süper üg'inde 18 takım var. 14'ü zayıf, 4'ü kuvvetli. Ben bunla- n K14'ler ve K 4'ler diye nitelendiriyorvjm. Her yıl raconu bu 4 takım keser. Hiç değişmez. Şairnpiyon da bunlardan başkası olamaz. Olmaya yüz tutsalar da şu veya bu güç- lerte kafalanna balyozu yerler!.. Futbolumuzun bugünkü yönetim biçimiyte K14'lerin or- ta sıralardan yukan çıkma şanslan olamaz. Şimdiye dek hiç olmadığı ve de yaşamlan boyunca olamayacakları gi- bi. Çünkü kuvvetliler oldurmak istemiyoriar. Bazı ülkelerde ligin tepesinde olanlar, zamanla ikinci kü- meye düşüyor. İkinci kümelerden gelenler de ülke şam- piyonu olabiliyorlar. Içlerinden Avrupa kupalan finallerine kadar gelenler de olabiliyor. Acaba bunlan neden örnek alamıyoruz?.. Ne garip. Hem futbolun yükselmesini, rekabetin artmasını istiyoruz hem de gerek ekonomik açıdan gerekse sosyal açıdan, alttan gelen takımlann yolunu kesmeye çalışıyoruz! Her şeyde olduğu gibi futbolda da çelişkiler ülkesiyiz. Şimdi temmuz sıcağında sürecek bir tartışma var, nak- len yayın pastasının paylaşılması. Bu pastanın eşit mik- tarda paylaşılması mümkün değil. Olması da gerekmez. Ama hiçbir olayda birleşemeyen ve birbirlerini baltalayan K 4'ler, bu paylaşımda tek yumruk gibi oluyorlar... Yeni fe- derasyonun getirdiği yeni statü ile K 14'lere aynlan pas- ta diliminin biraz daha kalınlaşmasına tepki gösteriyorlar... Neymiş efendim, bu yeni paylaşımda, büyük kulüplerimiz gelir kaybına uğruyorlaımış!.. Borçlan varmış!.. Ama bun- lan kimse sormuyor, gereksiz yere kaynaklanmızı kurutup neden borca giriyorsunuz diye... Bazı ülkelerde kulüpler, federasyonlara, yıllık bilanço- lannı gönderiyorlar. Federasyonlar, bu borçları ödeyebil- meleri için bir 'süre' veriyorlar. ödemeyenleri ise ikinci, hatta üçüncü kümeye düşürdükleri oluyor. özetle; her yönümüzle değişik özelliği olan bir ülkeyiz. Futbolumuz profesyoneldir ama yöneticilerimiz amatör- dür. Ekonomimiz liberaldir ama kafalanmız değildir... Pe- ki, çare?.. Lokman Hekim bile zor bulur... E-Posta: hderingorCahotr'nail.com - Faks: (212) 5138595 SAĞLIK KONTROLÜ F.Bahçe turp • 1 • ÜmitkontroDerdeson derece neşctiv di Alex ise kan testinde iğneden korknı. Spor Servisi - Yeni sezon hazırlıklannı tstanbul'da sürdüren Fenerbahçe'de, teknik heyet ve futbolcular dün sağlık kontrolünden geçtı Özel Acıbadem Hastanesi'nde yapılan sağlık kontrolünde. önce teknik direktör Christoph Daum ile antrenörlere testler ve çeşitlı muayeneler yapıldı Daha sonra gruplar halinde hastaneye gelen futbolcular, sırayla testlere girdi. Efor. EKG, kan ve idrar testleri yaptıran futbolculann, akciğer filmi çektirdikleri ve kulak- burun-boğaz, göz, diş, kardiyoloji. genel cerrahi. ortopedi ve dahiliyede muayene olduklan bildirildi. Basm mensuplannın bü>ük ilgi gösterdiği Aleı, kan verirken. önce gülüp daha sonra korkuyormuş ve acı çekiyormuş hissı uyandıran bır yuz ifadesiyle gözlerini kapatması gülüşmelere neden oldu. Aşil tendonunda problem olan Fransız futbolcu Nkolas Anelka efor testine katılmadı Sağlık kontrolüne. daha önce kontrollerden geçen kaleci Serdar'm dışında rüm o\amcular kaüldı. Teknik direktör Daum'un. antrenmanlara geç katılan Alex, sakatlıklan nedeniyle antrenman eksildikleri bulunan Anelka ve Servet'e Samandıra Tesısleri'nde özel çalışma programı verdiği bildinldı. Bu arada F.Bahçe'nin Everton'la oynayacağı hazrrhk maçının tarihi 30 Temmuz olarak belirlendi. H A F T A N I N G Ö R Ü N Ü M Ü / M A H M U T S E R T Ulusal takımın dünya üçüncüsü olması futbolumuz için tam bir dö- nüm noktası oldu. Bu başarıyı ya- kaladıktan sonra özgüvenimizin yerine geldiğini ve bunun üzerine yeni oluşumların kurulabileceğini düşünürken tam tersi oldu. Fut- bolumuz giderek geriye düşmeye başladı. Açıkça söylenmese de dünya üçüncülüğünün bir rastlan- tı olduğu düşünülüyor. Çünkü ne kulüpler ne de ulusal takım düze- yinde herhangi bir başarı yakala- nabildi. Kendi içimizde, dört bü- yüklerin kalitesini değil rekabetini, "Avrupa'nın iyi liglerinden biriyiz" biçiminde yorumluyoruz. Ve defe- na halde yanılıyoruz. Acaba fut- bolumuz gerçekten dünya üçün- cüsü mü; yoksa biz, üçüncü sınıf bir futbol ülkesi miyiz? Bu transfer sezonunun sönük geçmesinin nedenlerinden biri olarak kulüplerirr maddi yetersiz- Yanılgı likleri öne sürülüyor. Ama bunun da ötesinde bir şeyler olduğu açık. Galatasaray'da Ribery'nin kaçışı, Mondragon'un aynlmak isteme- si, Conceiçao'nun denize düş- müş de kurtulmak ister gibi Yuna- nistan'a transfer olması, Insua'ya şu andaki kulübünden aldığı para- nın iki misli verilmesine karşın gel- meyi reddetmesi... Biscan, Zu- ravvski, Miloseviç gibi sıradan futbolculann Beşiktaş'ı oyalama- sı... Rüştü konusunda Barcelo- na'nın Fenerbahçe'ye karşı tutu- mu... Trabzonspor'un Brezil- ya'dan transfer ettiği kalecinin sözleşmesini telefonda eski kulü- büne okuyup kandırılıp kandırıl- madığını sorması, dışarıdan bize bakışın güvenli olmadığını göste- riyor. Kulüplerimizin FIFA'dalTda- vadosyalarının kabanklığı ise Türk kulüplerine karşı büyük güvensiz- liğin göstergelerınden. Son yıllarda kulüplerimiz bilgisi- ne güvendikleri eski futbolculannı, aylarca yurtdışına yolluyor. Kendi- lerine uygun futbolcuları kasetler yerine uzun, ayrıntılı ve çok yönlü incelemelerle araştırtıyor. Ancak il- ginçtir, sezon içinde Avrupa'yı, Güney Amerika'yı hallaç pamuğu gibi atan bu izleme kurullan birtür- lü istenen transferleri gerçekleşti- remiyor. Acaba ekmek elden su gölden -daha çok da kulüpten- aylar süren bu araştırma incele- melerin sonuçsuz kalmasının he- sabı soruluyor mu? Örneğin Be- şiktaş geçen sezonun neredeyse ikinci yarısından ben yurtdışında futbolcu arayışında. Ama şu anda transferi konuşulanlar Miloseviç, Zuravvski gibi otuz yaşın üstünde sıradan oyuncular. Herhalde bun- lan bulmak için gezip tozup ken- dini harap etmenin gereği yoktu (!) Artık 21. yüzyıldayız. Yöneticile- rin, futbolcuların, gazetecilerin, kı- saca futbol dünyasında bir biçim- de yer alanların bunun farkına var- ması gerek. Bilginin müthiş bir hız- la ve zenginlikle dolaştığı bir dün- yada neyi, ne kadar saklayabilirsi- niz? Herkesin artık şapkasını önü- ne koyup düşünmesi gerek. Fut- bolun büyük bir tutku haline geldi- ği ülkemizde yandaşların bir çoğu en az 'futbolun uzmanlan' kadar bu oyunu her şeyiyle takip ediyor, biliyor. Bilginin ışık hızıyla dolaştı- ğı bir ortamda insanlara belki ha- yaller satabilirsiniz. Ama bunun ge- riye dönüşü çok çabuk bir biçim- de güvensizlik ve kırgınlık olacak- tr NEYMİŞ ABDLîLKADIR YUCELMAN Kenan Onuk Aç parantez - kapa parantez, bu insanoğ- lunun dünya durağında kaldığı süreyi ifade ediyor. Bu süre az ya da çok olabilir, ancak insanlık adına, fair play adına, ahlaklı ve dü- rüst olmak adına sürenin az ya da çok olma- sı önemli değil. Atalanmız o nedenle "7'sin- de neyse 70'inde de odur" demiş ya. Kenan Onuk genç kuşağın bir mensubu olarak iz bırakmış, adını hep iyi anılaria do- natmış, genel kültürü olan bir meslektaşı- mızdı. Onu genç yaşta yitirdik. Gerçi bekle- diğimiz bir olaydı, ama ne olursa olsun genç- liğine ve toplumdaki işlevine bir türiü yakış- tıramadığımız bir yaşta aramızdan kopup gi- diverdi. TRT'de çalıştığı yıllarda onu, amatörspor- lann sesi olarak tanıdı Türkiye. Ekranlarda ar- tistik patinajı kurallanyla öğreten, pistlerde atletlerin peformanslanyla bizim sporculan kıyaslayan, araştırmacı ve anlatım dilindeki sadeliği ile kısa sürede ün yapan Kenan, bir gün TRT'den aynlıp özel TV kanalına geçin- cetelefonetmiş, "Kenan, amatörsporiarne olacak? Sahipsiz kaldılar" demiştim. Bir iki ekonomik neden sıraladıktan sonra "Ağa- bey bir şeyleryapanz inşallah. Amatörleri ve amatör sporlan unutmayacağım" demişti. Aradan bir hayli zaman geçtikten sonra bir gün İTÜ'nün futbolla ilgili bir panelinde aynı masada yan yana oturmuştuk. İTÜ'lü öğ- rencilerin sorularına yanıt verirken bir soru üzerine yanımdaki Kenan'ı işaret ederek "Ne yapalım futbol onu bizden kaptı" demiştim de toplantı sonrasında yanıma gelerek "Ağa- bey göreceksin, çok yakında yeniden atle- tizmi anlatmaya başlayacağım" diye beni umutlandınmıştı. Sevgili Kenan dediğini yap- mış ve NTV yönetimine, futbolun dışında da sporiar olduğunu kabul ettirmişti. Kenan, medyanın birbirleri ile rekabetyap- tıklan geyik muhabbetleri programlanna gir- memiş, salt sporun sorunları üzerine yaptı- ğı konuşmalarla da ağırlığını hissettirmiş, saygınlığını hiçbir zaman yitirmemişti. Kenan meslek ilkelerine bağlı, objektif ve yorum özgürlüğünü dengesi içinde tutan bir meslektaşımızdı. Onu rahmetle ve saygıyla anacağız. E-Posfâ: ayucelman(a yahoo.com - Faks: (212) 5138595