22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
26 ŞUBAT 2005 CUMARTESİ I CUMHURİYET SAYFA HABERLER SÖZÇİZGİNİN Türhan Selçuk Dünya Göz Hastanesi, göz taramasında rahatsızlığı tespit edilen Çanakkalelileri ücretsiz ameliyat etti. 42 hastaya 'umut ışığı 9 ameliyatı tstanbul Habcr Scrvisi - Dünya Göz Hastanesi Tır Mobil Göz Klinigi, Çanak- kale'de gerçekleştirdiği göz taramasının ardından 42 Çanakkaleli hastayı ücret- siz ameliyat etti. Katarakt rahatsızlığı olan yaşlılar, şaşılık rahatsızlığı olan ço- cuklar gibi her yaştan has- tanın ameliyatı Ataköy'de- ki hastanede gerçekleşti- rildi. Dünya Göz Hastane- si'ndc düzenlcnen basın toplantısında konuşan Ka- le Gnıbu Şirketlerı Yöne- titn Kurulu Başkanı Dr. 1b- rahinı Bodur, Dünya Göz Hastanesi'nin, Anadolu ge- zisine Çanakkale'den baş- lamasımn en önemli nede- ninin, 1. Dünya Savaşı'nda vatan için mücadele veren şehitlerin hatırasının var- lığı olduğunu söyledi. Hastanenin yönetim Ku- rulu Başkanı ErayKapıcı- oğlu da, özel hastanelerin yüzde 6 oranında sosyal güvencesi olmayan hasta- laıı tedavi ettinııe zorunlu- luğu olduğunu belirterek Dünya Göz Hastanesi'nin, bu oranı yüzde 18'lere çı- kartlığını söyledi. UNAKITAN- "EKMEK PARASI" DA NE DEMEK?. BİZLER, UN AKITIYORUZ.. Şoforlerin kravat takma zorunluluğu 'askıda' kaldı. Ilk gün 23 şoför hakkında işlem yapıldı Minibüsçüler AB'ye uyamadı Grup Yorum üyesine tahliye • tstanbul Haber Scrvisi - DGM hâkim ve savcılarını taşıyan servis otosuııa yönelik bombalı saldın, Laila ve Reina adh eğlence mekânlarına bombalı paket bırakılması iddialannı içeren DHKP-C davasına devam edildi. Istanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada Nadir Akgül ile Grup Yorum üyesi Muharrem Cengiz tahliye edildi. Cengiz, tanık olarak katıldığı mahkeme çıkışında gözaltına alınarak tutuklanmıştı. Adliye binasına gelen Grup Yorum elemanları da duruşma öncesinde Cengiz'in özgür bırakılması taleplerinı yineleyerek kısa bir dinleti verdiler. (Fotoğraf: HÎLAL KÖSR) Profesör taksiciyi bıçakladı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - îlahiyat profesörü Hayrani Altıntaş "yol vermeme" nedeniyle çıkan ; ":tartışmada, kendisine sopa ile saldıran - taksiciyi bıçakla yaraladı. Ankara'nın ı Bahçelievler semtinde meydana gelen olayda, taksi sürücüsü Fuat Kumsal ile otomobiliyle seyreden Prof. Dr. Altıntaş yol vermeme nedeniyle tartıştı. Tartışmanın büyümesi üzerine • takside bulundurduğu sopayla JAltıntaş'ı darp eden KumsaPı, Altınbaş, da yanındaki bıçakla yaraladı. ;;Hafif yaralanan Kumsal hastaneye kaldınlırken olayın ardından şoka giren Prof. Dr. Altıntaş da bir başka ^cankurtaranla Gazi Üniversitesi î[ Hastanesi 'ne götüriildü. Dizideki babayaöykündü • tstanbul Haber Scrvisi - "Ümraniye'de jandarma tarafından {gerçekleştirilen çete operasyonunda ^gözaltına alınan 5 kişiden 3'ü tutuklan- ;-,dı. Nöbetçi îstanbul 11. Ağır Ceza >Mahkemesi'nde yargıç karşısına çıkan, ^ çete üyesi olmakla suçlanan sanıklar- £dan Hakim P.'nin Kurtlar Vadisi'nde "mafya babası" rolündeki Polat'a l öykündüğii bildirildi. Sanıklardan ^ Medeni A., Hakim P. ve Rıza E. . rutuklanarak cezaevine gönderildi. Elmas yüklii kargo soyuldu ; • AMSTERDAM (AA) - Hollanda'nın )baş.kenti Amsterdam'daki Schiphol ? Havaalanı'nda, içinde elmas ve ^kıymeıli taşlar bulunan zırhlı kargo s aracı kaçınlıp soyuldu. Hollanda »Kralıyet Havayollan KLM'ye ait kargo ı aracına, ıçindeki mücevheri uçağa götürmek iizere yalnızca görevlilerin girebildiği sahada hareket halindeyken saldırı düzenlendi Saldında KLM'nin güvenlik görevlileri tehdıt edılerek araç kaçmldı. Kargo aracı, kısa süre sonra havaalanı yakınlanndaki Hoofddorp kasabasında boş olarak bulundu. Çalınan elmas ve kıymetli taşlann değerine ilişkin bilgi verilmedi. tstanbul Haber Servisi - Mını- büscülere "ABstandartuygulama- sı" başlamasına karşın bu uygula- ma henüz yaşam bulmadı. AB kurallannın 21 Şubat 2005 ta- rihi itibanyla işlerlik kazanması- na karşın asıl denetimler dün baş- ladı. Kurallar hayata geçtiği halde "minibüsçü cephesi"nde değişen bir şey olmadı. Şoforlerin uyması gereken ilk kurallardan biri olan kravat takma zorunluluğu dahi "as- kıda" kahrken minibüslennde kra- vat bulunduran şoförler, kravatla- nnı sadece polis gördüklerinde tak- tıklannı söylediler. Minibüsçüler, denetimlerin baş- • Araçtaki aksesuvarlann çıkartılması, sigara içmeme gibi düzenlemeleri uygulanabilir bulan minibüsçüler, korna çalmama, ayakta fazla yolcu almama gibi kurallann ise hayata geçirilemeyeceğini savundu. ladığından dahi habersiz olduklan- nı ifade cderek "Bi/ bunları zaten biliyorıı/. Kurallarkoyulur ama dc- gişen bir şey olmaz" dediler. Istanbul Minibüsçüler Esnaf Oda- sı Başkanı AH Kemai Aktürk, AB uyum çahşmalan kapsamında sek- törde çalışanlann uyması gereken kurallan, geçen hafta kamuoyuna duyurduklannı belirtirken ilk gün kurallara uymayan 23 şoför hak- kında işlem yapıldığını bildirdi. Minibüs sahıplen ve şoförler ise kendilenne bir bildirim yapılmadı- ğını öne sürdü. Esnaf; araçtaki aksesuvarlann çı- kartılması ve sigara içmeme gibi düzenlemeleri uygulanabilir bulur- ken, korna çalma, ayakta fazla yol- cu alma ve trafıktcki seyirle ilgili bazı düzenlemelenn ise hayata ge- çirilemeyeceğini savundu. Öte yan- dan kurallar arasında kravat takma zonınluluğunun bulunmadığını id- dıa eden şoförler, "Buna rağmen polisler plakamızı alıp bize ce/a ke- siyorlar fakat bi/ bu kuraldan ha- berdar degiüz" diye yakındılar. Şo- förler, şöyle konuştular: "Bize kor- na çalınmasın dcniyor fakat biziın otobüslergibi duraklarımızyok. Ku- rallar koyulurken bir anda uygu- lanması isteniyor fakat uygunluğu- na hakılmıyor." Topkapı hattındakı şoförler de hükümetin kendı sorunlarıyla ılgı- lenmek yerine kurallar koyarak ya- şamlarını daha da zorlaştırdığını ifade ettiler. Şoförlerin bazılan kravat takma zorunluluklannın olmadığını iddia ederken, ban şoförler de kravatlannı sadece polis gördüklerinde taknklannı söylediler. Saydarı az da olsa bazı şoförler ise kurala uydu. (FATİH ERDOĞDU) KORNA ÇALMAK YASAK Dokuz denetim ekibioluşturuldu İstanbul Minibüsçüler Esnaf Odası'nınve- rilerine göre kent genelınde toplam 6 bin 200 hatlı minibüs var. Bunlar için oda tara- fından 9 ayn ekip oluşturuldu. Bu ekıpler sü- rekli denetim yapacak ve açıklanan kural- lara uymayanlan tutanakla tespıt edecek. Mınibüsçülerın yenı düzenlemeyle uyma- sı gereken bazı kurallar ise şöyle: • Mınibüslerde kesinlikle korna çalınma- yacak. t/ Bütün şoförler saç-sakal tıraşı olacak ve kılık-kıyafetine dikkat edecek. f/ Şoförler yolcuya saygılı davranacak. i/ Seyir halindeyken hiçbır özel araç sı- kıştınlmayacak, hatalı sollama yapılmayacak. ı/ Şoför, seyir halindeyken kesinlikle si- gara icmeyecek. • Minibüsler fabrikadan çıktığı şekılde ola- cak. \/ Havalı kornalar sökülecek. • Minibüslerde muavin bulundurulma- yacak. i/ Tarifeye uyulacak. EmniyeVin hazırladığı kitaba göre mağdurların yüzde 77Yı kadın Kapkaçta Antalya ilk sırada ÇOCUKLARA 'BALİ' SATANLARA CEZA ÖNERİSİ ANKARA (AA) - Çocukları sokağa düşüren nedenler ile sokak çocuklannın sorunlannın tes- pit edilmesi için kurulan TBMM Araştırma Ko- misyonu, istismara uğrayan çocukların velayeti- nin aılelerinden alınması ve kamuoyunda "bali" diye bilinen maddelerin satışına sınırlama getiril- mesini önerdi. Komisyon raporunda yer alan bazı çözüm önenlen şöyle: • Çocuklann eğitime devamları sağlanmalı. •/ 'Bali1 gibi bazı kimyevi maddelerin amacı dı- şında çocuklar tarafından kullanımını ve çocukla- ra satışını yasaklayan yasal düzenleme yapılmalı. */ Bu maddelerin pazar tezgâhlarında, işporta- da satışının yasaklanarak yalnızca lisanslı işyerle- rinde belgeli ve bildirimli satışı yapılmalı. ANKARA (CumhuriyetBürosu)- Emni- yet Genel Müdürlüğü kapkaç olaylarının Türkiye'deki profilini ortaya koyan bir kı- tap yayımladı. Buna göre, Antalya kapkaç olaylannda 201 olayla birinci sırada yer al- dı. En yaygın kapkaç türünün "omuzdançan- ta alıp kaçma" olduğuna dikkat çekilirken 355 kapkaç olayının bu şekilde gerçekleş- tiği, kapkaç mağdurlannın da yüzde 52'si- nin olayda yaralandığı kaydedildi. E N ÇOK 18.00-21.00 ARASJ Emniyet Genel Müdürlüğü APK Daire Başkanhğı son dört yıldaki olayların ışığııı- da "KapkaçOlaylanna AnalitikBakış" ad- lı bir kitapçık hazırladı. Kitapçıkta kapkaç mağdurlannın cinsiyeti, olaydan gördükle- ri zarar, kapkaçın il ve saatlere göre dağı- lımına ilişkin istatıstıkı bilgiler yer aldı. Araşrırmaya göre, Antalya 201 olayla kap- kaçın en yoğun olarak görüldüğü ıl sırala- masında birinci, Istanbul 148 olayla ikin- ci, Ankara ise 88 olayla üçüncü sırada bu- lunuyor. 65 olayla Denızli'nin dördüncü, 43 olayla da Hatay'ın beşınci sırada bulundu- ğu belirtildi. Araştırmada, kapkaç suçunun en yoğun olarak 18.00-21.00 arasında gerçekleştiğı tespit edildi. Kapkaççılann en çok yaya olarak suç işlediği de araştırmayla belir- lendi. Yaya kapkaççılar tarafından 488 suç işlcnirken araba ile çalışan 232 kapkaççı tes- pit edildi. Motorsikletle işlenen suç oranı da 159 olayla üçüncü sırada ycrini aldı. En yaygın kapkaç türünün "omuzdan çanta alıp kaçma" olduğuna dikkat çekilen çalış- mada kapkaç mağdurlannın da yüzde 52 si- nin olayda yaralandığı kaydedildi. Araştır- maya göre, mağdurlann yüzde 77.2'si ka- dın, yüzde 22.8'i ise erkeİddrden oluşuyor. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Mutlıı Olmak ya da Olmamak Geçen haftalarda, Türk halkının önemli bir bölü- münün, "mutlu olduğunu" bir biçimde dile getir- mesi, hem yoğun tartışmalara hem de karikatürle- re konu oldu. Doğrusunu isterseniz, Leman dergi- sinde bu konuda yayımlanan karikatür, gerçekten dikkate değerdi. Halkımızın mutlu olmadığı ve bu anketin yayım- lanan sonuçlarının gerçeği aksettirmediği, yaygın bir biçimde kaleme alındı. Aslında bir ankette, özellikle soruların düzenlenmesi aşamasında in- sanlar, "olanı" değil, "olmasını istediklerini" elde etmek olanağına sahiptirler. Bizim fakültelerde, is- tatistik derslerinde, kimi hocalarımızın ilk derste öğrettiği bir şey vardı: "Yalanlar" derlerdi, "üçe ay- nlır; yalan, sunturlu yalan ve istatistik yalan"... Ta- bii bu işin şakası. Fakat en ciddi görünen bir an- kette bile, deneklerin hiç farkına varmadan yön- lendirilmesi mümkündür. Türk halkının mutluluğu konusunda yapılan an- ketin, böyle bir yönlendirmeyle sonuç verdiğini düşünmüyorum. Zira, böyle bir sonuç elde edil- mesinin hiç kimseye bir faydası olmaz. Ve bana öyle geliyor ki, eğer ortaya çıkan bu sonuç doğru değerlendirilirse halkımızın (kendi anladığı biçim- de) mutlu olduğunu düşünebiliriz. • •• Bu konuyu netleştirmek için mutluluğun ne ol- duğunun doğru ve sağlıklı bir biçimde tanımlan- ması gerekir. Büyük şairimizin, Sen mutluluğun resmini yapabilir misin Abidin?" gibi dillendirdiği biçimde, kolayına bir mutluluk tanımı yapılamaz. Çünkü bana kalırsa mutluluk, sürekli bir yaşam bi- çimini ve sürekli bir yaşam akışını açıklamaktan çok uzaktır. Bence mutluluk, ortaya "makul" bir hedef ko- nulması ve bu hedefe ulaşmak için çabalanması ve nihayet, bu hedefe ulaşmanın hazzını ve keyfini yaşamaktır. Zaten o noktaya ulaşıldığı zaman, ar- tık o mutluluğun hiçbir değeri kalmaz ve insan kendine yeni bir hedef belirlemek durumunda ka- lır. Kimi, sürekli mutsuz ve ihtirash insanlar; kendi- lerine, ulaşılamayacak hedefleri hedef edinenler ve bu hedeflere ulaşabilmek için boşuna çırpınıp du- ran insanlardır. Ve amaçlarına bir türlü ulaşama- dıkları için sürekli mutsuz ve sürekli tatminsiz olur- lar. Bir de işin ters tarafı vardır. Bazen, "abartılı mü- tevazı insanlar", ulaşabilecekleri hedeflerin çok gerisindeki hedeflere yönelirler ve mutluluğu bu geri noktalarda bulduklarını zannederler. Oysa ki biraz gayretle, çok daha ileri hedefleri yakalayabi- lecek güç ve potansiyelleri vardır. Gün gelir, yap- tıkları hatayı anlarlar ama, maalesef iş işten geç- miş olur. • •• Halkımızın ne denli sıkıntılar içinde yaşadığını ve ne büyük zorluklarla mücadele ettiğlni görmemek için kör olmak ve bu durumdan üzülmemek için vicdansız olmak gerekir. Ancak buna rağmen böy- lesine zorluklar içinde yaşayan insanlar, eğer mut- lu olduklarını dile getirebiliyorlarsa bunun nedeni, "yaşadıklarından daha kötüsünü yaşama korku- su" ve geçmişte, şu anda olduklarından daha kö- tü koşullar içinde yaşamış olmalarıdır. Bugün, haftada yüz lira ücret karşılığı çalışmaya razı milyonlarca insan vardır. Hal böyleyken sefalet sınırının altında ücret alan bir insanın, hele bir de sigortası varsa, kendini mutlu saymasını makul karşılamak gerekir. Tarım kesiminde, hiç ürün ala- mayacağının korkusu içinde yaşayan insanlar, eğer düşük de olsa bir ürün kaldırabilirlerse elbet- te Allah'a şükredeceklerdir. Mali durumu ne denli kötü olursa olsun, birbirlerine sevgi duyan genç çiftler, eğer birleşirlerse, elbette kendilerini mutlu sayacaklardır. Baba baskısından bunalan bir kız, en sefil şartlarda da olsa kendi yuvasının anahtarı- nı cebine koyduğu zaman, kendini mutlu saymaz mı? Bu türden örnekleri çoğaltmamız mümkündür. Belirli bir standardı yakalamış olan insanların, bu durumu değerlendirebilmesi ve anlayabilmesi epeyce zordur. Fakat yukarıda da değindiğim gibi mutluluk, üç aşamalıdır: Bunlardan birincisi, makul bir hedef koymak; ikincisi, yavaş yavaş da olsa o hedefe doğru ilerlemek ve bunu hissetmek; ve ni- hayet üçüncüsü, bu hedefi yakalamaktır. Bu nok- taya varıldığı zaman da insan, mutluluğu (kendi anlayışı çerçevesinde) yakalamış olur. Bunun yetersiz olduğunu biliyorum. Ama baş- kalarının kendilerini mutlu sayması beni rahatsız etmiyor. Tam tersine, o mutluluktan ben de payımı alıyorum. Çelikel toprağa verildi ANEL Grup Yönetim Kurulu Başkanı Rıdvan Çelikel'in annesi Nahide Çelikel dün ikindi namazını takiben Marmara Üniversitesi îlahiyat Fakültesi Camii'nde kılınan cenaze namazından sonra Karacaahmet Mezarlığı'nda toprağa verildi. Nahide Çelikel için düzenlenen törene, ailesi, dostları, ANEL Grup yöneticileri, işadamları ve yurttaşlar katıldı. Medya ve toplum tartışılacak Haber Merkezi - Türkıye'den Lozan Mübadilleri Vakfı (LMV) ile Yunanıstan'dan Azınlık Gruplan Araştırma Merkezi'nın (KEMO) işbirliğiyle "medya ve shll toplum" konulu konferans bugün gerçekleştirilecek. Taksim Nippon Oteli'nde ger- çekleştirilecek konferansta akademisyenler, med- ya temsilcileri ve sivil toplum örgütleri bir araya gelecek. Proje kapsamında üçüncü etkinlık ise "azınlıkların din özgürlüğü" konulu olacak ve 21 Mayıs 2005 tarihinde Gümülcine'd^ yapılacak. V
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear