Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 1 ŞUBAT 2005 SALI
HABERLER
DHVYADABUGUN
ALİ SİRMEN
CHP Komployu Kendi
İçinde Aramalıdır
CHP'nin son kurultayından, daha önce de ön-
gördüğümüz gibi, galip çıkmadı.
Televizyon ekranlarıyla bütün Türkiye'ye yayım-
lanan görüntüler, kurultay delegelerinin de, iki ge-
nel başkan adayının da sosyal demokrat bir par-
tinin üyeliklerine yakışmadıklarını, Türkiye'nin
karşı karşıya bulunduğu sorunları çözecek çap-
tan uzak olduklarını herkese gösterdi.
Deniz Baykal, yalnız kurultay salonunun se-
çilmesinden, salonun kendi militanları ile doldu-
rularak demokratik bir yarışmanın önünün ke-
silmesinden sorumlu olmakla kalmadı, ama ay-
nı zamanda, konuşması sırasında Sarıgül'e hi-
tap şekliyle de sosyal demokrat bir partinin ge-
nel başkanının olması gerektiği düzeyden ne
kadar uzakta olduğunu da kanıtladı.
Mustafa Sarıgül'ün kabadayı tavırları, adam
dövmesi, kurultay sırasındaki tepkileri de Bay-
kal ve taraftarlarından daha düzeyli değildi.
Kısacası son kurultayı ile CHR bütün Türkiye
karşısında, kendi imajını zedelemek için elinden
geleni yaptı.
Kurultayın en olumlu davranışını sergileyenler,
rezalet görüntüleri üzerine salonu terk eden Ke-
mal Derviş ve Zülfü üvaneli ile onları takip
edenler oldular.
•••
Deniz Baykal ile yandaşları, ABD'nin Baykal
ekibine karşı komplo düzenlediğini ve medya-
nın da, buna alet olduğunu, hatta alet olmanın
ötesinde, tetikçi rolünü üstlendiğini ileri sürmek-
tedirler.
1 Mart tezkeresi dolayısıyla, ABD'nin Deniz Bay-
kal'dan hoşlanmadığı birgerçektir. Ama bu nok-
tadan hareketle, ABD'nin Baykal'ı devirmek için
komplolar içinde olduğunu ileri sürmek fazla ile-
ri giden bir iddiadır.
Her şeyden önce şunu belirtmek gerekir ki
Türkiye'nin Irak batağına saplanmamasını iste-
yenler yalnızca Deniz Baykal ve yandaşları de-
ğil, Türkiye'nin bütün sosyal demokrat ve ileri ke-
simleridir. Hatta Irak'taki Amerikan politikasına
karşı olanların Türkiye'nin çoğunluğu olduğu bi-
le söylenebilir.
Bu durumda gayet kolayca anlaşılacaktır ki,
Baykal'ı değiştirip yerine başkasını getirerek
sosyal demokratları, AKP'nin teslimiyet çizgisi-
ne çekmek kolay olmayacaktır. Baykal'sız bir
CHP'nin bağımsızlık çizgisini bırakıp teslimiyet
çizgisine kayacağını söylemek CHP'ye yapıla-
bilecek en büyük hakarettir.
Ayrıca olaya başka bir açıdan bakınca görü-
rüz ki, CHP'yi zaman zaman barajın altında bı-
rakan, her defasında potansiyel oyunun çok al-
tında bir çizgiye mahkûm eden Deniz Baykal
salt bu niteliği yüzünden, ABD'nin sosyal demok-
rat bir partinin başından göndermek biryana, ba-
şında görmek istediği kişidir.
•••
Bu yüzden diyebiliriz ki, CHP kuşku uyandı-
ran komplo teorilerini bir yana bırakarak kendi
yapısal sorunlarına eğilmelidir.
Eğer CHP'liler illa bir komplo bulmak istiyor-
larsa, onu kendi içlerinde aramaya başlasalar da-
ha iyi ederler sanıyorum.
Çünkü partinin büyümesini engelleyen fak-
törlerin en önemlisi partinin kendi iç yapılanma-
sında yatmaktadır.
CHP'de son kurultayı Deniz Baykal kazandı.
Kimileri, bu delegeyapısıyla Deniz Baykal'ın di-
lediğince partinin başında kalabileceğini söyle-
mektedirler.
Bu mümkündür.
CHP bu delege yapısıyla sürekli Baykal'ı se-
çebilir ve parti içi demokrasi tabana yayılmaya-
bilir.
Hukuken, CHP'yi kimin yöneteceğine karar
vermek kurultay delegelerinin elindedir. Ama,
kurultay delegeleri ile CHP'nin potansiyel seç-
meninin tercihlerinin uyuşmaması halinde -ki
şimdiki durum da budur- CHP'yi seçip seçme-
mek, ona barajı aştırıp aştırmamak da seçme-
nin elindedir.
Delegelerinin tercihleri, halkın tercihleriyle çe-
lişen partiler, bunu seçim yenilgileriyle öderler.
asirmen@cumhuriyet.com.tr
İMECE DERGİSÎ MASAYA YATIRDI
Eğitim sistemi
dinselleştiriliyor
lstanbulHaber
Servisi - Yeniden
tmece Dergisi,
AKP'nin egitim
politikasını ma-
saya yatırıyor.
AKP'nin aceleci
bir şekilde eğiti-
mi özelleştirdiğine ve
tüm okullann inıam ha-
tipleştirilmek istendiği-
ne dikkat çekiliyor.
Üç ayda bir çıkan
îmece Dergisi'nde,
AKP'nin eğitim alanın-
da yaptığı çalışmalar
eleştiriliyor. Türk eği-
tim ve öğretim siste-
mindeki gerileme der-
gide, "AKP'nin UdyuV,
"Eğitim nere,AKP ne-
reVAKPeliyledinsel-
leşen ve özelîeşen eği-
tim", "Eğitimin meta-
laştuılması ve dinselleş-
tirilmesi" gibi
konu başhkları
altında eleahni-
yor.
Derginin son
sayısındaki tar-
tışmalar ise Mu-
rat Belge'nin,
"Köye enstitü projesi"
başlıkh yazısı üzerin-
den yapıhyor. Derginin
gündemindeki konu
olan Cumhuriyet ise
"Cumhuriyetbeyazdn-",
"81. yılıııda Cumhuri-
yet'e bakış" başlıklany-
la inceleniyor.
"İlkÖRretiııı, ortaöğ-
retim ve mesleld teknik
eğitimin güncel sorunla-
n ve çözüm önerileri",
derginin şubat ayında
çıkacak olan altıncı sa-
yısının dosya konusu
olacak. -
CHP lideri Baykal'ın değişikliği smırlı tutması nedeniyle sandığa katılım oranı da düştü
DelegedenPM'ye tepkiANKARA (Cumhuriyet Bürosu)
-CHP lideri DenizBaykal'ın muha-
lifleri tasfiye ettiği parti meclisine
(PM) 23 yeni isim girdi. 68 ismin
blok listeden, 12 ismin de Bilim
Platformu üyeleri arasından seçil-
diği 80 kişilik PM'de, en yüksek
oyu Sinop Milletvekili Engüı Altay
aldı. Genel Sekreter Yardımcısı
Mehmet Sevigen ise en çok çizilen
isim olunca, 459 oyla son sıradan
PM'ye girebildi.
CHP'de genel başkan, PM ve yük-
sek disiplin kurulu (YDK) üyeliği
seçimlerinin tamamlandığı kurul-
tayın ardından, partinin "yeni vitri-
ni" için gözler CHP lideri Deniz
Baykal'a çevrildi. Rüşvet savlan ne-
deniyle yıpranan YDK'nin tama-
mına yakınını yenileyen Baykal'ın
PM'deki değişiklik oranı ise yakla-
• Muhalefetsiz yarışta, PM ve YDK üyeliği seçimleri düşük katılımla gerçekleşti.
Birçok parti yöneticisi düşük oylarla PM'ye girebildi. Baykal'ın Bilim Platformu
listesinden aday gösterdiği Şükrü Elekdağ ise seçilemedi.
şık yüzde 25'te kaldı. Kurultay ön-
cesi genel merkez kanadı, değişim
oranının yüzde 40'lan bulacağını
ileri sürmüştü.
Üçtincti yoldan boş oy
Muhaliflerin, "çarşaf liste" öner-
gesinin gece yansı oylamasıy la red-
dedilmesini protesto etmesi üzerine,
PM ve YDK seçimine katılım düşük
oldu. Şişlı Beledıye Başkanı Mus-
tafa Sangül'e destek veren delege-
ler salona gelmezken, Zülfü I jvane-
li'ye destek veren ya da "üçüncü
yoFcu olarak adlandınlan muhalıf-
ler ise "boşoy" kullanmayı tercih et-
ti. Bu nedenle 714 delege sandık ba-
şına gitmesine karşm geçerli oyla-
nn sayısı 656'da kaldı. Birçok parti
yöneticisi de düşük oylarla PM'ye
girebildi. Baykal'ın Bilim Platformu
listesinden aday gösterdiği Istanbul
Mıletvekili Şükrü Elekdağ ise PM 'ye
seçilemedi.
PM'de önemli bir değişim gerçek-
leşmemesi, Baykal'a "dolaylı" des-
tek veren milletvekili ve delegenin
de tepkisine neden oldu. Baykal,
parti yönetimindeki "yenilennıe ve
değişim" istemlerini "sonbaharda-
ki olağan kurultaya" ertelediğini
açıklarken, genel merkez kanadı asıl
değişimiıı "parti vitrininde yaşana-
cağV'nı savîadı. Ancak Baykal'ın
Genel Sekreter Önder Sav, Genel
Sekreter Yardımcısı Eşref Erdem'in
de aralarında bulunduğu kurmay
kadrosunu önemli ölçüde koruya-
cağı belirtildi.
Yeni parti meclisi
Yeni PM üyelerinin isimleri, mes-
lekleri ve aldıklan oylar şöyle:
"Eşref Erdem (519-mv), Onur Öy-
men (617-mv), Cevdet Selvi (622-
mv), Onder Sav (541-mv), Mahmut
Yıldız (610-mv), Algan Hacaluğlu
(595-mv), Sinan Yertikaya (569-mv),
GÖZLER MYK'YE ÇEVRİLDİ
Köklü değişim
beidenmiyor
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - Kurultay-
da, düşeıı oylarına karşın
güven tazeleyen Genel
Başkan Deniz Baykal, par-
ti meclisınde (PM) smır-
lı değişiklik yaparken göz-
ler parti vitrinine çevrildi.
Yeni seçilen PM'nin ilk
toplantısında belırlenme-
si beklenen merkez yü-
rütme kurulunda (MYK)
köklü değişikliğe gidil-
meyeceğibelirtiliyor. Bay-
kal'ın Genel Sekreter Ön-
der Sav başta olmak üze-
re, kurmay ekibini önem-
li ölçüde parti vitrininde
tutacağı belirtiliyor.
PM'de yenilenme
önemli ölçüde muhalifle-
rin tasfiyesiyle sınırlı ka-
lırken MYK'de de büyük
ölçüde değişiklik beklen
miyor. Genel Sekreter Ön-
der Sav ile Genel Sekre-
ter Yardımcısı Eşref Er-
dem'in yerlerini koruya-
cağı belirtilirken Mersin
Milletvekili Mustafa Öz-
yürek'in, yeniden
MYK'ye gireceği ve ge-
nel başkan yardımcısı ola-
rak görev alacağı dile ge-
tiriliyor. MYK'ye yeni gi-
recek isimler arasındalz-
mir Milletvekili Bülent
Baratalı, Adana Millet-
vekili Gaye Erbatur ve
Aydın Milletvekili Ö/Jenı
Çerçioğlu'nun adı geçi-
yor. Baykal'ın delegeden
en düşük oyu alarak
PM'ye giren Genel Sek-
reter Yardımcısı Mehmet
Sevigen'i, MYK'de "üye"
olarak tutabileceği belir-
tiliyor. Genel Sekreter Yar-
dımcısı Sinan Yerlika-
ya'nm yeni vitrinde ol-
mayabileceği dile getiri-
lırken Kocaeli Milletveki-
li İzzetÇetin, Istanbul Mil-
letvekili Sun Özbek, is-
mi MYK'ye girecek yeni
isimler arasında sayılıyor.
İĞJNELt FIRÇA ZAFER TEMOÇtN
Kurultayın koltuk kavgasına dönüştürülmesi CHP delegelerini rahatsız etti
PartMer üzgün döndüHAKANDİRİK
tZMİR-CHP'lidelegeler
kurultaydan "üzgün" döndü.
Kurultayın ileride kavgalarla
anımsanacağını vurgulayan
delegeler, yaşananlara ilişkin "o
kadar çiridndi ki" demekle yetindi.
tl Başkanı Alaattin Yüksel'in Zülfü
Livancli'nin adaylığını
desteklemesi, Menemen Belediye
Başkanı Tahir Şahin'ın, Mustafa
Sangül'ü Kubilay'ı anma
törenlerine çağırmasıyla muhalif
seslerin öne çıktığı Izmir'de,
kurultaydan kârlı çıkan Deniz
Baykal yandaşları oldu. Parti
meclisinde yer alan Sangül
yandaşı Semra Aksakal ile
kurultay sürecinde Livaneli'yi
destekleyen Pelin Erda ve Hülya
Güven listenin dışında kalırken
• Kurultayın kavgalarla anımsanacağını vurgulayan CHP'liler,
" Kurultayda, hem ulusal hem de uluslararası politikalanmızm
netleşmesini beklerdik. Ancak tahmin edildiği gibi iki tarafın
kişisel kavgasına dönüştü" dediler.
dört milletvekili yeni listede yer
buldu. OğuzOyan, Bülent Baratah,
Canan Antman ve Abdurrezzak
Erten tzmir'den parti meclisi'ne
giren isimler oldu.
'Her şey çok çiridndi'
Ancak partilileri, yönetimden
uzaklaştırmak değil, kurultayda
yaşananlar üzdü. Hülya Güven,
kavgalarla seviyenin en alt düzeye
indiğini belirterek "Bunlann
yaşanmaması gerekiyordu. Her şey
çok üzücüydü" demekle yetindi.
"Boş oy" kullandığını açıklayan
Pelin Erda da Baykal'ın kendine
yakın çalışma arkadaşlannı
seçmesinin doğal olduğunu dile
getirerek "Ben, bu kavgada
kendime ait bir nokta bulamadım"
dedi. "Her şey o kadar çiridn di ki"
diyen Erda, "Kurultayda, hem
ulusal hem de uluslararası
politikalanmızın netleşmesini
beklerdim. Ancak tahmin edildiği
gibi iki tarafın kişisel kavgasına
dönüştü. Doğru düzgün bir
alternatif ounazsa boş oy
verecektim, öyle de oldu" diye
konuştu. îzmir'den PM'ye giren,
son dönem Genel Sekreter
Yardımcısı Oğuz Oyan ise
kurultaydan yansıyan olumsuz
görüntülerin, "lümpenleşnıiş
taraftar kitiesinden"
kaynaklandığını söyledi. CHP'ye
yönelen saldınnın kaba kuvvete
döndüğünü dile getiren Oyan,
"Ancak sonuçta, CHP'ye yönelen
saldın püskürtülmüştür" dedi.
Yeni dönemin atlatılması için
partinin imaj tazelemesi
gerektiğini kaydeden Oyan, bunun
MYK'nin yenilenerek
yapılabileceğini söyledi. MYK'nin
yenilenmemesi durumunda olağan
süreç beklenilmeden yeniden
kurultay isteminin gündeme
gelebileceğine dikkat çeken Oyan,
"Yeni figürler, yeni simalar ortaya
çıkmah. Aksi takdirde partinin
kendini kitlelere anlatması zor olur.
MYK düzeyinde yenilenme şart.
Bu yönde beklentiler var. Bunlan
yerine getirilmesi lazun" diye
konuştu.
OğuzOyan (646-mv), Mehmet Sevi-
gen (459-mv), Fuat Çay (560-mv),
Mesut Değer (609-mv), Şerif Ertuğ-
rul (623-mv), Bihluıı Tamaybgil (650-
mv), Güklal Okuducu (629-mv), Meh-
met Ali Özpolat (652-mv), Mustafa
Özyürek(655-mv),Ayhan Yalçınka- -
ya (650-Gcnçlik Kolları Başkanı),
Zekeriya Akmcı (651-mv), Engin Al-
tay (656-mv), Yavuz Altuıorak (648-
mv), Hülya AJp (650-eski TRT Ist
Televizyon müdürü), Canan Arıt-
man(638-mv),ŞevketArz(654-mv),;
tsmet Atalay (627-mv), Deniz Pınar
Atılgan (635-sanatçı), Sedat Uzun-
bay (652-mv), Bülent Baratalı (627-
mv), Nezir Büyükceııgiz (652-mv),
Esat Canan (649-mv), Ozlem Çerçi-
oğlu (646-mv), İzzet Çetin (651 -mv),,
Kemal Demirel (650-mv), Mahmut
Duyan (650-mv), AbdülrezzakErten
(633-mv), Ali Rıza Gülçiçek (648- ,
mv), Abdullah Emre İleri (579-eski
senatör), Emin Koç (644-mv), Sevgi ı
Kökbudak(632-avukat),LütfiyeMe-
mioğlu (650-ev hanımı), Bayram Me-.
ral (655-mv), Ali Oksal (652-mv), Şe-
nel Uçar (651-emekli), Malik Ecder
Özdemir (653-turizmci), Ufuk Öz~
kan (653-mv), Sevgi Pekşen (653-iş-
kadını), Zühal Samlı (644-işkadını),
AtillaSav(hukukçu-yazar),(631)Ta-
cidar Seyhan (640-mv), Orhan Sür.
(652-mv), Enis Tütüncü (642-mv),,
Cahide Tunç (651-emekli), Adalet
Çebi(653-avukat),BanuSancak(654-'
doktor), Bedia Söylemez (646-emek-
li), Esfender Korkmaz (650-ekonomi
profesörü), tsmetÇanakçı (631-mv), j'
Levent Gök (629-avukat), Metin Şa-
lıiıı (654-eski bakan/bürokrat), Mcri-
man Gcnç (652-emekli öğretmen),"
Osman Kaptan (647-ıııv), Kasiııı Ça-•>
kır (653-mv), Sırn Özbek (653-mv),,,
Şahin Mengü (avukat-652), Şahnaz
Çakıralp (648-oyuncu/yazar), Tekin,
Bingöl (647-doktor/mütehahhit) Yıl-
dırıuı Emsiz (651-elektrik teknisye-
ni), Yılmaz Ateş (604-mv), Adil Öz-
kol (652-öğretim üyesi), Ahmet Na-(
kiYücekök(496-Profesör), Ali Kemal
Kumkumoğlu (528-mv),Ayşe (îülsiin'
Bilgehan (521 -mv), Birgen Keleş (384-
mv), Enver Öktem (362-mv), Erba-
şar Özsoy (418-avukat), Fazıl Güle-
ken(376-avukat), GayeErbatur (486-,
mv), Kemal Kılıçdaroğlu (529-mv),
Mustafa Özyıırt (389-mv), Orhan
Diren (387-mv), Örsan Kunter Öy-
men (498-öğretim üycsi)).'
1
Baykal'ın 3 isim dışında tamamı-
1
nı ycnilediği YDK Başkanlığı'na ise
Niğde Milletvekili Orhan Eraslan'ın
getirilmesi planlanıyor. Ergün Ay-
1
.
doğan,AvniÇelebi,SelahattinÖcal'ın
yerini koruduğu 15 üyeli YDK'ye se-
çilen diğer isimler ise şöyle:
"Esat KayaTurgay (641),tbrahim
Yıhnaz(650),KemalCengizoğlu(654),
Mehmet Boztaş (652), Meral Tav-
man(650),NüketTuğcu(649),Orhan
Akbulut (652), Orhan Eraslan (650),
Saliha Öğütçü (624), Selahattin Öcal
(650), Tüfan Dogu (648), luncay Er-
cenk (655), Türkan Öztekin (646)."
Tasfiyeler
Elekdağ'ın seçilemediği PM'de,1
Baykal'ın tasfiye ettiği isimler ise>
şöyle: "BülentTaııla,Ersin Arıoğlu,
Semra Aksakal, Naci Aslan, Hasan
Aydın, lnal Batu, Kemal Derviş, Er-
doğan Kaplan, Feridun Ayvazoğlu,
Hülya Güven, Yakup Kepenek, Hü-
seyin Özcan, Nazmi Şarvan, Berhan
Şimşek, Mehmet Tomanbay,Zeynep
Damla Gürel, Pelin Arda, Metin Ari-
fağaoğlu,FahrettinÜstün,Hasan Ge-,
mici, Ayten Genç, Mehmet Erusta."
IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr
İki gündür CHP Kurultayı'na rağ-
men elimden bırakamadığım bir anı
kitabını sizlerle paylaşmak istiyorum.
Mustafa Olpak'ın, Kenya-Girit ve
Istanbul'a uzanan ve Izmir-Ayvalık'ta
devam eden ailesinin öyküsü bu. Ki-
tabın adı "Kenya-Girit-lstanbul Kıyı-
sından Insan (Köle) Biyografileri"
(Ozan Yayıncılık). Yazar Mustafa 01-
pak, mermerci, yani yaşamını yaza-
rak sağlayan bir insan değil.
Olpak, bir tarih araştırmacısı gibi
dedesinin, anneannesinin geçmişi-
ne yönelmiş, elindeki olanaklarla bir
köle ailesinin yaşadığı dramı bizlere
aktarmış. Tete Nuriye, Korsan Ah-
met her ikisi de 100 yaşını aşkın uzun
birhayatyaşamışlar. Olpak, onlardan
dinlediğini, kölelik üzerine yapılmış
araştırmalarla destekleyerek bu iki
insanın Kenya'dabaşlayan, Izmirve
Ayvalık'ta son bulan öykülerini kale-
me almış.
Kenya'da kendi topraklarında öz-
gürce yaşarken sökülüp alınan bir
ailenin Girit'e nasıl getiriidiğini öğre-
niyoruz. Gerçek isimlerinin bile ne
Kölelik, Osmanlı ve Türkiye
olduğunu öğrenemediğimiz Nuriye ve
Ahmet'in acılı yaşamları, Türkiye ile
Yunanistan arasında imzalanan mü-
badeleylebu kezdeikinci bir yer de-
ğiştirmeyi beraberinde getiriyor. Te-
te Nuriye zaten daha önce çocukla-
rından alınıp Osmanlı sarayına gön-
deriliyor. Aile mübadeleyletamamen
darmadağın ediliyor.
Yine kaderin garip bir cilvesi, aile
Istanbul Büyükada'daki bir akşam
yemeği yoluyla adım adım birbirine
yeniden kavuşuyor: "Mllyonda bir
gerçekleşecek olay, 1940'lıyıllann ba-
şında Istanbul Büyükada 'da yaşan-
dı. Nuriye ve Zeynep'in sahipleri,
nasıl olmuşsa olmuş, birbiriyle tanış-
mış, bir iki görüşmenin ardından
dost oluvermişlerdi. Zeynep ve Nu-
riye'nin bundan haberi yoktu. Olay
bir yemek ziyafetinde gerçekleşti.
Konuk olarak gelen sahip, biraz cen-
tilmenlik, biraz gösteriş maksadıyla
hizmetkârlarını da yanında getirdi.
Bir şey isteyecekse ev sahibinin hiz-
metkârından değil kendi hizmetkâr-
lanndan istiyordu.(...) Yemek saatler-
ce sürdü. Her iki evin hizmetkârlan,
sahiplerin bitmez tükenmez istekle-
rini yerine getirmek için durmadan
çalıştılar. Ve sonunda da bitkin düş-
tüler. Solukianabilecekleri ya da kı-
sa birsüreliğine dinlenebilecekleri tek
yer vardı; mutfak. Hepsi oraya do-
luştular.(...) Birbirlerini yıllardır gör-
meyen, görmediği için de yüzünü,
sesini unutan iki kardeş de sohbet
edenler arasındaydı..(...) Konuştuk-
ça konuştular. Birbirlerine kanları
kaynadı. Sanki yıllardır tanışıyorlar-
dı. Üstelik her ikisinin geçmişi de
birbirine çok benziyordu. (...) Bir sü-
re daha konuştular. öyle ki yapa-
cakları işleri bile unuttular. Emin ol-
duklannda da... Mutfakta birçığlık-
tır koptu... Yıllar sonra birbirlerini
bulmuşlardı. Buluşmayıda çığlıkata-
rak kutluyorlardı.(...) Gözyaşları sel
oldu. Nuriye ağlıyordu. Ablası ağlı-
yordu. Sahiplerve diğer hizmetkâr-
lar da öyle... Bu gerçekten de ina-
nılmazdı. Sahipler o anda karar ver-
diler. Ve iki kız kardeşi, hemen ora-
cıkta özgür bıraktılar."
İki kardeş daha sonra yıllardır gör-
medikleri anneleriyle buluştular. Son-
ra Izmir'e taşındılar. Bütün aile birbi-
rini buldu. Artık onlar için yeni bir dö-
nem başlamıştı. Ancak yaşanan acı-
lar, sıkıntılar, renklerinden kaynakla-
nan dışlanmalar hiç bitmedi.
Kitabın içinde başka karşılaşma-
lar, başka öyküler de devam edip
günümüze kadar geldi. Kitabın kah-
ramanlarından birisi de kucakta Gi-
rit'ten getirilen Arap Kemale'ydi. 9
çocuklu Kemale, Mustafa Olpak'ın
annesiydi. Kimsesizlik, hastalıklar,
yoksulluklarhiç peşlerini bırakmadı.
Kitabı okurken insanlık tarihinin ne
büyük dramları içinde barındırdığını
bir kez daha görüyoruz. Mustafa Ol-
pak, bir "Kökler" kitabı yazmıştı. Ta-'
mamen gerçeklere dayanan bir film
öyküsüydü sanki yaşananlar.
Ülkemiz coğrafyasının yakın tarn
hinde belki de hiç farkına varmadı-
ğımız, tartışmadığımız, üzerinde dCK,
şünme olanağı bulamadığımız biryö-
nü daha aydınlanıyordu bu kitapla.
Hemen yanı başımızda yaşayan,"
komşumuz, dostumuz olan nice in-
sanın kim bilir ne öyküleri var dedir-*
tecek kadar çarpıcıydı yaşadıkları.
Kitabı bitirdiğimde gece yansı ol-*
muştu. Çok etkilendim. Tarih bilin-
cim bu öyküyle biraz daha derinleş^"
ti. Mustafa Olpak'a samimi bir dille
teşekkür ediyorum. Bizde yazılı an-
latım geleneği pek yaygın olmadığı,
için buna benzer nice öykü, yitip ta-
rihin karanlıklarınagömülüyor. Mus-,
tafa Olpak, kendi olanaksızlıklan için-
de bir tarihin aydınlanmasına kat-1
kıda bulunmuş. Umarız bu yeni bir
başlangıç olur.