Catalog

19 EKİM 2005 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER SÖZÇIZGMN ATM cihazmı çaldılar • İZMİR (AA) - Izmir'ın Bozyaka semtınde bir bankaya ait içınde 30 bin YTL bulunduğu belirtilen ATM cihazı, öğle saatlerinde yennden sökülerek çalındı. Asayış Şube Müdurluğü Hırsızlık Büro Amırhğı ekıplen ATM cıhazlannın bulunduğu camlı bölmede hırsızlara aıt parmak izi belirlemek ıçın çalışma yaptı. Bölmede güvenlik kamerasının olmadığı, olayı çevrede bulunan esnafin da görmedığı belırlendı. fiazetecilere ceza yağdı • MARMARİS (AA) - Gazetecı Sınan Kara, "Sınan'ın Kara Kıtabı" adlı kıtabında Datça Kaymakanu Savaş Tuncer'e "yayın yolu ıle hakaret ettıği" gerekçesi ile 9 ay hapıs, 514 YTL para cezasına çarptınldı. Datça Asbye Ceza Mahkemesı, aynı da\adan yargılanan Hürnyet gazetesı yazarlanndan Gülten Aydın'a, Kaymakam Savaş Tuncer'e yayın yoluyla hakaret ettiği gerekçesıyle 3 ay hapıs ve 216 YTL para cezası verdi. 'Televizyoır korkuttu • lstanbul Haber Servisi - Iranın Istanbul Konsolosluğu'nun bahçe duvan kenanna bırakılan televızyon, içınde patlayıcı olabıleceği şüphesiyle fünye ıle patJatıldı. Cağaloğlu'ndakı konsolosluğun bahçe duvannın yanına 37 ekran bir televızyon bırakıldığını gören ekıpler, çevrede güvenlik önlernı alarak bomba uzmaru ekıplerinı çağu-dı. Uzman ekıpler fünye ıle televizyonu patlatırken patlayıcıya rastlanmadığı bıldınldı. Turhan Selçuk - FESÜPHANALLAH, FESÜPHANALLAH. Güneydoğu'da yapılan araştırmaya göre halkın yüzde 37'si cinayetleri haklı buluyor 'Töre'de ısrar ediyorlarHaber Merkezi - Dıcle Üniver- sitesı'nın (T)Ü) Güneydoğu'da yap- tığı bir araştırmaya göre, halkın yuzde 37'sı töre cınayetlerinı hak- lı buluyor. Tıp Fakültesi Psiltiyatri Anabı- lim Dalı öğretım üyesı Prof Dr Aytekin Sır başkanhğındakı 10 ki- şılik ekıp tarafından yapılan "Na- mus dnayetierianketi"nın sonucu, AB kapısında bekleyen Türkiye'de- kı acı bır gerçeğı gözler önüne ser- dı. 430 kışı üzerinde gerçekleşen ankete katılanlann yüzde 78'i er- kek, yüzde 22'si ıse kadınlardan oluştu Ankette, "Bir başkasıyia evlilik dışı iüjkide bojunan bjr ka- dm söz konusu. Bu kadua ceza ve- rilmeta' mi? 'Evet' ıse venlmesı ge- reken ceza nedir 9 " dıye soruldu. "Ne ceza verflmeli" sorusuna, an- kete katılanlann yüzde 37.4'ü "Öl- dürübneti" yanıhnı verdı. Yüzde 16'sı cezalandınlmaması gerektığı- nı söylerken yüzde 25'ı medenı bır şekilde boşanmayı, yüzde 21.6'sı da değişıkcezalandırrna yöntemi olan kulak kesme, burun kesme gibı ce- zalan dıle getırdı. Öldürülme yön- teraleri arasında "zehirleme" ve "intihar ettirme" de yer aldı. An- kette, "Cezayı kim venneM" soru- sunu, katılanlann yüzde 64'ü "Ko- cası vermefi" dıye yanıtladı. İZMİR'DE AĞAL1ĞA KARŞISES IZMtR (Cumhuriyet Ege Bürosu) -"Yıkdsm ağahk,yaşasm Cumhuriyet" diyen Güneydoğulu köylüler, seslerini Izmır'den duyurmaya çahşıyor Diyarbaİor'ın Bismil ilçesi Aslanoğlu köylülen, ağalık sistemınin bıtmesı ıçın destek istedi. tşçı Partısı Izmır II Başkanlığı'nda basın toplanosı düzenleyen köylüler, Hazıne arazilenni savunduklan için ağadan tehdıt aldıklannı dıle getirdiler. Köylülerden Muhsin Vural u Geçen ay ağanın adamlan kövümüzû taradı, 10 >^nda bir çocuk öiürken yaralanaıılar oldu. Bunlann hepsi sadece devietten toprak istedikdi>e oldu. Sonuçta ağa ve adamlan rutukianmazken bizim köyden 8 kişj cezaevine kapatddı" dedı. Muhittin Baranh da ağalık sistemınin ortadan kalkması ıçin mücadeleye devam edeceklennı belirtti. GENİŞ AÇI HÎKMETBİLA 'BOP Kapanı' "Binlerce ileri teknoloji ürûnünün olmazsa olmaz temel girdisi bor'dur. Bor ile çalışan cep telefonlan, dizüstü bılgisayartar çok- tan piyasaya çıktı bile. New York sokaklannda bor yakıtı ile çalışan araç- lar cirit atıyor. Bu araçlar Türk bor'u olmadan çalı- şamayacak. Bor, tıpta da yeni bir dönemi başlatmak üzere. Bor, şu sıralarda yalnızca kanser tedavisinde kulla- nılmıyor, aynı zamanda kadınların menopoz dö- nemlerinde kemik erime- lerine karşı, prostat ve mantar hastalıklan tedavi- sinde de kullanıiıyor. Suudı Arabistan için petrol neyse, Türkiye için bor odur." Bu satırlar Hasan Çe- tin'in "Bor Kapanı" adlı kitabından... Piyasaya ye- ni çıktı. Mucize bir maden bor. Deterjandan cam sa- nayiine, uzay araçlanndan demiryolu raylanna kadar her alanda kullanıiıyor. Ve dünya bor rezervleri- nin yüzde 72'si Türkiye'de bulunuyor. Bu öyle bir ay- ncalık ki, Türkiye'den son- ra en yüksek rezerve sa- hip ülke Rusya ve onun oranı sadece yüzde 9. Türkiye'nin tek başına dünya talebini karşılama süresi 567 yıl. Bu rakamlar, "Suudi Arabistan için petrol ney- se, Türkiye için de bor odur" sözünü açıklamaya yetiyor. Türkiye dünya bor ma- deni rezervlerinın yüzde 72'sine sahip ama bor ürünü pıyasasından sade- ce yüzde 7 pay alabiliyor. Türkiye işlenmiş ürün sa- tamıyor. Çünkü yurtdışına 140 dolardan, Türk sana- yicisıne 240 dolardan sa- tıldığı için Türkiye'de bor sanayii kurulamamış, ku- rulan fabnkalar da batmış, kapanmış. Şimdi zaten Türk sanayicisine bor ma- deni hiç satılmıyor. Türki- ye'den ihraç edilen bor madenlerının yarısını Amenkalı şirketler afıyor. Bor madenciliğı 150 yıl- lık bir öykü Türkiye'de. 150 yıl içinde alınan bir ar- pa boyu yol yok. Böyle değerli bır madenin ya- bancılara taş-toprak ha- linde satılmasının ötesine geçilememış. Hasan Çetin, bu uzun öyküyü sadece tarıhsel boyutlarıyla anlatmakla kalrnıyor. Sahte 'borse- veher'in ipliklerini de pa- zara çıkanyor. 'Ate yapma- lı' sorusunun karşısına so- mut önerilerle çıkıyor. Ve madencılik gibı ağır, okunması zor bir konuyu, harıka üslubuyla su gibi okunur hale getiriyor. ll- gınç göndermeleri, kanka- türleri, fıkralan, anılanyla... llhan Selçuk, "Bor Ka- pam"x\a yazdığı önsözü şöyle bitirmış: "Yıl 2005... Bor davası sürüyor... Türkiye'nin zavaJlılığı da sürüyor... Anadolu toprağının al- tındaki zenginliği 'Su akar, aptal bakar' özdeyişine göre seyrediyoruz... Bu konu, 'Devletçilik mi özel sektörcülük mü' so- rusunu da aşmıştır, bilinç- sizlik de değildir, 19'uncu yüzyılda başlayan davayı 21'inci yüzyıla dek çö- zümlemeden sûrdünvek, ne yazık ki, ancak 'geri zekâlılık' deyişiyle vurgu- lanabilecek bir nitelik ta- şır. Ve bir soruyu gündeme getirir: Türkler ortak ulusal çı- kahannı savunmayı ne za- man öğrenecekler? (...) 19'uncu yüzyıl... 20'nci yüzyıl... 21'inci yüzyıl... Dilerim Türkler 22'nci yüzyılda da bor davasıyla uğraşmazlar." hikmetbila@ntv.com.tr