Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
3ŞUBAT2004SALI CUMHURÎYET SAYFA
HABERLER
Uzmanlara göre, çocuk ve gençlerde madde kullanım, suç işleme ve şiddet eğilimi giderek artıyor
RiskaltındakiküçükbedenlerRİSK ALTINDAKİ COCUK KİMDIR?
BeUrtüer:
• Okuldan kaçan
•Alkol, madde kullanan
• Suç işleyen ya da işleme eğilimi olan
•Şiddet eğilimi gösteren
•Sokakta çalışan
•Evden kaçan
•Kendine zarar veren
• Erken cinsel ilişüde bulunan
Ruhsal bozukluklar:
• Dcnranıs bozukiuğu olan
• Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Sendromu olan
• Karşı olma-karşıt gelme bozukiuğu olan
Yol açan etkenler neler:
• Genetik _ _ . . -
•Ailesel
• Göç
•Psikolojik (Dürtü kontroleksikliği, engellenme eşi-
ğinîndüşükolması, sosyalbeceridüsüklüğü, huzursuz-
luk)
•Çevresel (Yoksulluk, ekonomik geleceğin zayıfol-
ması, riskli davranışlann o çevre içindeyaygın olma-
sı, kabulgörme, yüksek riskli arkadaşlann variığı)
FİGEN ATALAY
Çocuk ve gençlerde
madde kullanımı, suç
işleme ve şiddet eğilimi gide-
rek artıyor. YÖRET Vakfi Baş-
kanı Nüket Atalay. risk altın-
daki çocuklann belirlenmesı ve
onlara destek verilme-
sinde rehber öğretmen-
lerin büyük önem taşı-
dığını söyledi.
Rehber öğretmenlerin
kalitesinin arttınlma-
sı için çaba harcayan
YÖRET Vakfı'nın
eğitim ekibinden psi-
kolojik danışman Süheyla Ozgir-
gin de, bütün çocuklann potansiyel
olarak risk altında olduğûna dikkat
çekti. Özgirgin,"Hanginedenleolur-
sa olsun okul dışına itilen her çocuk
risk altmdadır ve konu, hızb nüfus
arüşı ve ekonomik nedenlerin ötesin-
de önceükle bir eğitim sorunudur"
dedi.
Özgirgin, risk altındaki çocuklar
konusunda rehberlik çalış-
malannın önemini ise şöy-
le anlattı:
"Rehberlik
servisi, çocuk-
aik ve eğitim
kurumunun
tümçahşanla-
n ik çocuğun için-
de buhınduğu bütün çevreİer-
leilgili ve ilişkilidir; çocuk-
la ilgili ve ilişkib her duru-
mun, çocuğun yaranna
olabilmesi için çaba har-
canıak durumunda-
dır. Ortak tutum ve
yaklaşunlann sağlana-
bflmesl çocuğun yaranna ortamlann
oluşabilmesi ve sorunlann önlenme-
si ancak böyle mümkündür. Bu açı-
dan rehberlik servisi, çocuk- aile-eği-
tim kurumu arasuıda çocuğun yara-
nna işbiıüğinin sağianması, çocuğun
ifade ve sorun çözme becerflerinin ge-
BştirUmesi için gerekli ortam-tutum
ve yaklaşımlann yaraühnasuıda ön-
cü ohnak durumundadır."
BU TİP DAVRANISLARA DİKKAT!
YÖRET Vakfi Başkam
Nüket Atalay, ailelerin
çoculdannı dikkatle takıp
etmelerini ve aşağıdaki
davranış biçimlerini
gördükleri takdirde bir
uzmandan yardım
almalarını belirtiyor.
•Bağırma
•Evden kaçma
• Şiddetgösterme
• Bıçaktaşıma
•Söyleneniyapmama
•Isteği olmayınca öfke
kriziyaşama
• Kendini kesme
•Hınızlık
• Uyuşturucu kullanma
•Kaübnama, kendiniizo-
leetme
Duygulan:
• Gihvnsizlik
•Korku
•Değersizlik
• Endise
•Kendine aşırı güven
•Anlasılmadığı hissi
• Aldırmazhk
•Öfke
•Saldırganlık
• Suçluluk
•Sevilmediği hissi
Ihtiyaçlarv
• Dıslanmama
•Eğitim
• Sağlık hizmeti ve sağ-
hkeğitimi
•Fızikselkorunma
• Psikolojikdestek
• Beceri kazanma
• YaJanlık
• Yasal bilgilenme ve
avukat
• Mesleki eğitim
ONLAR DA YARIŞIYOR Türkiye'de 5 yaş altı ölümlerininyüzde 60'ı beslenme eksikliğinden kaynaklanıyor
Üniversite
sınavı
ailelerin de
stres kaynağı
• 'Büyük sınav'a hazırlanan
çocuklann aileleri kaygıdan
kurtulmak için psikologlann
kapısını aşındınyorlar.
ESRAAÇ1KGÖZ
ÖSS, adaylar kadar aileleri de
etkiliyor. Fen Bilimleri Merkezi
Dershanesi Rehberlik Servisi,
Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi
Yrd. Doç. Dr. Emine Erktin ve
Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi
Doç. Dr. Ozana Ural'la bu konuda bir
araştırma hazırladı. "Universite Giriş
Suıavı Haarhğuıda Afle KatuımT adlı
araşnrmaya katılan annelerin yüzde
72'si, babalann ise yüzde 52 'sı
çocuklannın sınavı için "sürekti
kaygüandıklannr belırtıyorlar.
ÖSS'ye hazırlanan 232 lise son sınıf
öğrencisi ve ailelennin katıldığı
araştırma ıle "üniversite suıavı
hazırhğı içindeki ailelerin kaygı ve öz-
yeterliİik düzeyi ve sınav stresi Ue başa
çıkma yoUan" saptanmaya çahşılmış.
Doç. Dr Ozana Ural "Ulkemizin
koşullan yüzünden öğrencilerin önce
Kseye, sonra üniversiteye giriş için
zorlu smav sistemi içinde yanşmalan
gerekiyor. Eğhime önem veren pek
çok aile çocuklannın üniversite eğitimi
almasını istiyor" dedı. Yrd. Doç. Dr.
Emine Erktin, "Üniversiteye
çocuklaruun girebilmesi için aileler,
maddi ve manevi çocuklarryla bûükte
yanşıjorlar* dıye konuştu.
Araştırma sonuçları
%/ Araşnrmaya katılan öğrencilerin
yüzde 53 ü "sadece dershaneye
gjderek" sınava hazırlarurken yüzde
10u "dershaneye ek olarak özel ders"
de ahyor.
\/ Velilenn yüzde 6 sı, sınav hazırhğı
için bütçelerinden "hiç para"
ayırmadığını söylerken yüzde 57'si
"makul bir miktarda bütçe"
ayırdıklarını, yüzde 35'i "bütçeterini
zorladıklarmT, yüzde 2'si ise
"bütçelerini aşan harcamalar
yüzünden borçlanmak durumunda
kakuklannı" ifade ediyorlar.
f'Ankete katılan velilerin yüzde
66'sı, çocugu sınava hazırlarurken
"sürekli endişe, kaygı ve stres gibi
sıkuıtüar" duyduğunu, yüzde 9'u
"zaman zaman kaygılandığını".
yüzde 25'i ise "kaygılanmadığınf'
söylüyor. - Annelerin yüzde 66'sı,
babalann ise yüzde 71 'i kaygılannı
azaltmak için "hiçbir şey
yapmadıklannı", her iki grubun da
yüzde 6'sı "psikologdan yardun
aldridannı", annelerin yüzde 27'si,
babalann ise yüzde 2l'i "kaygılannj
azaltmak için farklı yöntemlere
başvurduldannr belirtiyorlar.
•Velilenn yüzde 30'u "ÖSS'nin
hayati önem taşjdığını" belırtırken
yalnızca yüzde 1 'i "önemsiz
bulduğunu" söylüyor.
•Ankete katılan velilerin yüzde 20'si
üniversite eğitiminin "iyi bir kazanç
için", yüzde 17 si "iyi bir çe\Te için",
yüzde 37'sı ise "saygmhk kazanmak
için" gerekli olduğunu ifade ediyor.
Yetersiz besLenme can ahyor
Uzmanlar, erken çocukluk döneminin Idşüiğin temeUerinin aüldığı bir süreç olduğunu söylüyor.
Okulu 'önceden' sevmek
Okulöncesi eğitim kurumlan, çocuklann zihinsel ve
bedensel gelişiminde büyük rol oynuyor
EVRİMKAYA
Özellikle büyük kentlerde, an-
nelerin çalışması, oyun alanlan-
nın azlığı, küçük çocuğun bakım
ve beslenmesine yeteri kadar za-
man aynlamaması gibi neden-
lerle tercih edilen okulöncesi eği-
tim kurumlan, zihinsel ve be-
densel gelişimde büyük rol oy-
nuyor.
Zihinsel gelişim ve er-
ken çocukluk dönemi eği-
timi konusunda yapılan çok
sayıda araşurmaya göre, 17
yaşına kadar olan zihinsel
gelişimin yüzde 50'si 4 ya-
şa kadar, yüzde 30'u 4 ya-
şından 8 yaşa kadar, yüz-
de 20'si ise 8-17 yaşa ka-
dar elde ediliyor. Istanbul
îl Milli Eğitim Müdürlüğü "•""
verilerine göre tstanbul'da 1173
okulöncesi eğitim kurumunda 0-
6 yaş grubunda 2 bin 807 öğren-
ci eğitim ahyor.
ci özelliklerin tanımlandığı bir
süreç olduğunu söylediler.
Istanbul Üniversitesi îstanbul
Tıp Fakültesi Çocuk Psikiyatri-
si Ana Bilim Dalı Başkanı Prof.
Dr. Ümran Tüzün, okul öncesi
eğitimin, kişilik gelişimi, psiko-
lojik ve sosyal gelişim açısından
çok önemli olduğunu dile getir-
di. Prof. Dr. Tüzün, "Çocuklar
• Istanbul Üniversitesi Istanbul Tıp
Fakültesi Çocuk Psikiyatrisi Ana Bilim
Dalı Başkanı Prof. Dr. Ümran Tüzün,
okulöncesi eğitimin, kişilik gelişimi,
psikolojik ve sosyal gelişim açısından çok
önemli olduğunu söyledi: Çocuklar
geleceğimiz olduğûna göre onlan en iyi
şekilde eğitmemiz gerekiyor.
ye Çocukevi'nin kurucusu psi-
kolog Başak Kerimoğlu Şenyurt
okul öncesi eğitim kurumunun iş-
levinin çocuklann belli saatler
içinde bakım ve beslenmelerini
sağlamaktan öte onlann zihinsel
gelişimlerine katkı sağlamak ol-
duğunu söyledi.
Şenyurt, çocuklann gelişimi-
ni en etkın şekilde desteklediği
saptanan ve dünyaca
kabul edilen "Re^io
Emflia Yakbşunı" ad-
lı eğitim sistemini be-
nimseyen çok az sayı-
dald kurumdan biri ol-
duklannı anlattı.
Klslllflln temellerl atılıyor
Uzmanlar, erken çocukluk dö-
neminin kişiliğin temeUerinin
atıldığı, ilerki yaşlardabelirleyi-
gekceğimiz olduğûna göre onla-
n en iyi şekilde eğrtmemiz gere-
kiyor. Çocuklar okul öncesi eği-
tim kurumlanna kaydetrjrüme-
den önce ön araştırma yapüma-
h, kurumun gereken koşuDanta-
şıdığmdan emin olunmahdır"
diye konuştu.
îstanbul Tarabya'da geçtiğimiz
yüdanbuyanahizmet veren Atöl-
Üreten çocuRlar
Şenyurt, marangoz-
hane, fotoğraf odası, çocuk mut-
fağı ve 500 metre karelik bahçe-
siyle hizmet veren çocukevinin
amacını " I retmeninzevkmi alan,
tüketirken bilinçli olan çocuklar
yetiştirmek" olarak açıİdadı.
Detaylı bilgi ahnak ve kaydol-
mak için; Atölye Çocukevi Tel:
0 212 299 93 25, wmv. atofye-
cocukevl com
Sığınmacılara
Türkçe dersi
Türkiye'ye tran, Irak ve
Afganistan'dan gelerek başka
bir ülkeye girmek üzere Van'da
bekleyen sığınnıacılann
çocuklan, Türkiy e Eğitim
Gönüllüleri Vakfi Feyyaz
Toker Eğitim Parta'ıida
Türkçe öğreniyor. 114 çocuğa,
özelükle Türkçe konuşma,
okuma ve yazma dersi veriliyor.
(AA)
• Türkiye'de her 5 çocuktan 1 'inin
yaşına göre kısa. 24-59 aylık çocuklann
yüzde 20'sinin bodur olduğunu belirten
Hacettepe Üniversitesi Beslenme
Bilimleri Anabilim Dalı Başkanı Prof.
Dr. Sevinç Yücecan, 5 yaşındaki
çocuklann yaklaşık 4'te 1 'inin kronik
olarak yetersiz beslendiğini, yüzde
8'inin ise ciddi şekilde kronik beslenme
bozukiuğu gösterdiğini belirtti.
tSTAIVBUL (AA) - Annelenn yüzde 95'inin
çocuklannı emzırdiğı Türkiye'de, ilk 4 ay
sadece anne sütü alan bebeklerin oranının
yüzde 9.4 olduğu bildırildi. Hacettepe
Üniversitesi (HÜ) Beslenme ve Diyetetik
Bölümü Beslenme Bılımlen Anabilim Dalı
Başkanı Prof. Dr. Sevinç Yücecan, Türkiye'de
çocuklardaki beslenme sorunlannı
değerlendirdi. Yaşam kalitesinin arttınlması
içm var olan ve yaşam kalıtesını bozan sağlık
sorunlannın en aza indırilmesi gerektiğini
belirten Yücecan, "Sağhkh beslenme
abşkanhldannuı tcmeli çocukluk döneminde
aülryor. Bu nedenle çocukluk çağuıda \erilen
eğitim çok önemti. Eğitim programlan icerisinde
temel beslenme ve sağhk bilgilerinin
güncellenmesi gerekiyor'' dedı. Yapılan
araştırmalara göre. Türbye'de emziren
annelenn oranının yüzde 95.2. ortalama
emzirme süresinin de 12 ay olduğunu ifade
eden Yücecan, "Türkiye'de çocuklar, uzun bir
süre emzirilmelerine karşm, ek besine çok erken
yaşlarda başlanılnıaktadır" dıye konuştu.
Anne sütünün öneml
Bebeklerin ilk 6 ay boyunca sadece anne
sütüyle beslenmelerinin sağhklı gelişmeleri
açısından çok önemli olduğunu vurgulayan
Yücecan, buna karşın ilk 4 ay sadece anne sütü
alan bebeklerin oranının yüzde 9.4'te kaldığına
dikkat çekti. Yücecan, bununla bırlikte
doğumdan sonraki ilk bir ay içinde yalnız anne
sütü alan bebeklerin oranının da yüzde 14
olduğûna işaret etti. Anne sütüyle beslenen
bebeklerin yüzde 49'unun daha bir aylıkken ek
besin almaya başladıklannı anlatan Yücecan, 2-
3 aylık bebeklerde ek besin alma oranının
yüzde 55'e yükseldiğini belirtti.
Her 5 çoculrtan 1'1. yaşına göre kısa
Yapılan araştırmalara göre, Türkiye'de her 5
çocuktan 1 'inin yaşına göre kısa, 24-59 ayhk
çocuklann yüzde 20sinin bodur olduğunu
belirten Yücecan, 5 yaşındaki çocuklarm
yaklaşık 4'te l'inin kronik olarak yetersiz
beslendiğini, yüzde 8'inin ise ciddi şekilde
kronik beslenme bozukiuğu gösterdiğini
bildirdi. Yücecan, boyun yaşa göre kısa
olmasının özellikle kırsal yerleşim yerlerinde ve
Doğu Anadolu'da yaşayan çocuklar ile anneleri
eğitimsiz olan çocuklarda yaygın olduğûna
dikkat çekti.Doğum sırası 6 ve daha yukan olan
3 çocuktan birinin ve doğum sırası 4-5 olan 5
çocuktan birinin de yaşına göre kısa olduğunu
söyleyenYücecan, 2 yıldan daha kısa aralıklarla
doğan çocuklann yüzde 25'inin bodur, yüzde
12'sinin de ciddi şekilde kronik beslenme
yetersizliği olduğunu belirtti. Tüm bu
göstergelerin, bu yaş grubu çocuklarda yetersiz
beslenme alışkanlıklannı ve tekrarlayan kronik
hastalıklann varhğını yansıttığını kaydeden
Yücecan, 5 yaş altı çocuk ölümlerinin yüzde
60'ına da yetersiz beslenmenin neden olduğunu
anlattı.Demir yetersizliği anemisine 0-5 yaş
arası çocuklann yüzde 50'sinde rastlandığına
işaret eden Yücecan, okul çağı çocuklarda bu
oranm yüzde 30 olduğunu kaydetti. D vitamini
yetersizliği sonucu gelişen raşitizmin gelişmiş
ülkelerde yokolduğunu belirten Yücecan,
ülkemizde raşitizm görülme sıklığının yüzde
7.9-20 arasında, iyot yetersizliğinden
kaynaklanan guatnn, okul çağı çocuklarda
görütme oranının da yüzde 31.8 olduğûna
dikkat çekti.
DUZYAZI
ORHAN BİRGİT
Erdoğan Meclis'e
Hesap Vermeli.
Başbakan, ABD gezisini tamamlayarak önceki
gün Istanbul'a döndü. Valizlerinde bu gezinin asıl
amacı olan Kıbns'la ilgili bin birbilinmeyenli birdenk-
lem paketi de var.
Gezinin ilk durağı sayılması gereken Davos'ta-
ki Kofi Annan görüşmesinden, VVashington'da
Başkan Bush'la buluşmaya kadar bir dizi "resmi
görûşme"de Türkiye Başbakanı'nın yanında Dışi-
şileri Bakanlığı'nın görevli temsilcileri özellikle bu-
lundurulmadığı için Erdoğan ın resmi görüş ola-
rak neler söylediğini bilmiyoruz.
Bizim, yani sade vatandaşlann bilmeyişinde bir
olaganüstü durum elbette yok. Ama devlet de bil-
miyor. Daha da vahimi bundan yıllarca sonra, res-
mi arşivlerde bu gezi ile ilgili olarak araştırma ya-
pacak olanlar için Türk tarafı adına söylenmiş söz-
ier, çeşitli gazete haberteri ile sınırlı kalacak. ABD
Başkanı ile Başbakan Erdoğan arasındaki bu ilk
resmi görüşme, gerçekten Tayyip Erdoğan'ın An-
kara'dan hareket ederken yaptığı açıklamalann ve
bir gün öncesinde yayımlanan Milli Güvenlik Ku-
rulu bildirisinin çerçevesinde mi geçti? Yoksa Kıb-
ns için gizli ve özel pazarlıklara mı tanık olundu?
Bunlar bilinmeyecek.
Tabii, medyanın yeldegirmenleri tutanaksız gö-
rüşmelerden bir sonuç çıkarabilmek çabası ile
özellikle Bush-Erdoğan görüşmelerinde bizim ta-
rafın sergilediği vücut dilini konuşturmaya özen gös-
teriyorlar. Başka bazı arkadaşlarımız, Rum tarafı-
nı nasıl güç durumda bırakacak hamleler yaptığı-
mızı anlatma yarışına girişiyorlar. Tam bayram da-
vullannın sesleri arasında, kurban kasapları bıçak-
ları ile kılıç kalkan oyunu için alanlan doldurmaya
hazırlanırken AKP Genel Başkanı'nın "Annan'ın ko-
şullannı kabul ediyonız, masaya oturmaya hazı-
rız" dediğini öğreniyoruz.
Görüşmeler birtutanakla izlenmiş olsa Başba-
kan'ın 'Annan'm koşullanderken bunun MGKbil-
dirisınde yorumlandığı biçımi ile bir referans mı
yoksa asıl yol gösterici beige mi olduğunu kolay-
lıkla anlayabileceğiz. öyle birtutanak yok. Neden
yok? Kim hangi cesaretle, karar ile kapalı kapılar
arkasında Türkiye üzennde pazarlıklar yürütebili-
yor?
Anayasa uyannca devletin birii ğini temsil eden
Cumhurbaşkanı, bu pazarlıktan haberli değil.
Türkiye Büyük Millet Meclisi? Mec lis'in Was-
hington'daki kapalı kapılar arkasında bir Kıbrıspa-
zariığı yapılıp yapılmadığını öğrenebilecek tek yet-
kili organ olduğunda kuşku bulunmuyor.
Sayın Başbakan, önceki gün Cüneyt Arcayü-
rek'in "Günce/"indeortayaattığı kuşkulardoğrul-
tusunda mı davrandı? Yoksa, Ankara'daki yetkili
kurulların devlet stratejisi olarak belirlediği yönde
mi hareket etti? Kaldı ki, egemenliğin asıl sahibi
ve temsilcisi bulunan TBMM'nin oybirliği ile aldı-
ğı kararlar da ortada. Ve onların elbette değişme-
si de mümkün ama. Yine aynı yoldan. Yani bir baş-
ka TBMM kararı ile.
Dün Fikret Bila,Milliyet'teki köşesinde Erdo-
ğan'ın Beyaz Saray'ın Oval Ofisindeki tutanak-
sız ve tutamaksız girişimleri karşısında KKTC
Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın liderliğindeki
Türk tarafının Rumlar karşısında "pazarlık gücü"
nü yitirdiklerinden yola çıkarak bayram sonrası
anavatan ve yavruvatan arasında ciddi bir siyasal
sorunun işaretini veriyordu.
Gensoruluk sorular
Bila'nın bu işareti verirken dayanaklannı satır
başları ile sıralayalım:
•Başbakan'ın peşin kabul açıklamalarından
sonra Rumlar ile müzakerelerde Türk tarafının pa-
zarlık gücü olabilir mi?
•Bu açıklamalardan sonra Rumlann Türk tara-
fına ödün vermeleri söz konusu olabilir mi?
•Bir anlamda Annan Planı'nın olduğu gibi ka-
bulünü de içeren Ankara'nın yeni yaklaşımı karşı-
sında Rumlann güç sarf etmelerine gerek kalır mı?
TBMM deki hem ana hem de tek muhalefet par-
tisi CHP'ye tarihi bir görev düşüyor. Bayram erte-
si pariamentoya bu yasama döneminin ilk genso-
rusunu vermek.
Elbette AKP'nin ezici çoğunluğu sayesin de o
gensorunun görüşülmeden rededileceğini de bi-
lerek. Ama, kapalı kapılar arkasında bol keseden
yapılan pazarlıklar ve o pazarlıklar karşısında kimi
yei değirmeni matbuatımızın hayranlığını çeken
vücut dili çalımlannı da tutanaklara geçirerek Kıb-
ns sorunu ile ilgili iktidar milletvekillerinin tek tek
hangi düşüncede olduğunu verecekleri oyların
rengi ile ölümsüz kılmafırsatını CHP iyi değerlen-
dirmelidir.
önce 28 Mart seçimleri için daha sonra günün
birinde aynca kullanmak açısından, bu gensoru mut-
laka ele alınmalıdır.
Faks: 0212- 677 07 62 obirgrtiae-kolay.net
Cibali'deki liseliler yararlanacak
Kadir Has'tan
ücretsiz kurs
Eğitim Ser\isi - Kadir
Has Üniversitesi,
Cibali semtinde
yaşayan lıse
ögrencilerine. ücretsiz
üniversiteye hazırlık
kursu veriyor.
16 Nisan tarihine kadar
sürecek olan kurslara,
lOOeşıtağırhk, 100 de
sayısal bölümü
öğrencisi alınacak.
Öğrenciler, haftanın üç
günü Kadir Has
Üniversitesi
öğretmenlerinden ders
alacaklar. Kadir Has
Üniversitesi Rektörü
Prof. Dr. Yücel Yıhnaz,
üniversitelerin gerek
kültürel gerekse
ekonomik açıdan
bulunduklan bölgenin
gelişimine katkıda
bulunması gerektiğini
belirtti.
Muayene, Teşhis, Tedavi
TÜRK KALP VAKFİ
19 Mayıs Cad. No: 8 Şişli/lstanbul
Tel: (212) 212 07 07 (pbx) Faks: (212) 212 68 35
Internet: http://www.tkv.org.tr
e-mail: gen.sekreter a tkv.org.tr
koordinatorfa tkv.org.tr