23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
3 ŞUBAT 2004 SALI CUMHURİYET SAYFA HJJVvJIlI_IİTJX ekonomi@cumhuriyet.com.tr 13 Kilitten oyuncağa; halıdan lastiğe her sektör Çin'den gelen ürünlerin tehdidi altmda Çin malları istilası• Çin'den çoğu kaçak yollarla Türkiye'ye giren ürünler yüzünden birçok firma kapısına kilit vurdu. Çin'in. Türk el halılannı taklit ederek yaptığı üretim, yerli sektörü açmaza sûrüklüyor. NEDENÇİN? Çin'in tüm dünyayı tehdit eden bir üretim üssü haline gelmesinin en temel nedeni, girdi maliyetlerinin ucuzluğu ve işgücüne yönelik sosyal haklann azlığı. Rakamlar da bu tezleri doğruluyor. Çin'de özel sektörde genelde 7 gün çalışılıyor, birçok işletme bayramlar dahil her gün hizmet veriyor. Ücretler, 70-80 dolar düzeyinde Nüfiıs çokluğuna bağlı olara oluşan işgücü ucuzluğun en az 20 yıl daha bu özelliğini koruması bekleniyor. Halen uygulanan vergi sisteminde, akaryakıt üzerindeki vergi yükünün çok az olması dikkat çekiyor. Çin'de diğer girdi fiyatlan da şöyle sıralanıyor: • 1 litre benzinin ortalama fiyatı. 0.3 dolar tf Doğalgaz metreküp fiyatı: 0.17 dolar. • Elektrik (normal sanayi için): 0.046 dolar • Elektrik (ağır sanayi için): 0.055 dolar • KDV (genelde): Yüzde 17 • KDV (küçük işletmeler için]: Yüzde 6 i/ Ucret ve maaşlardaki vergi: Yüzde 5-45 HACER BOYACIOGLL ANKARA-Çın'den ihraç edılen ürün- ler, Türkiye'dekı birçok sektörü çıkma- za soktu. Çin'in ürettığı Türk motıfli yer- li hahlar, halı fırmalannın satışlannı olumsuz etkilerken Türk oyuncak sektö- rünün pıyasadakı payının da yüzde 5"e gerilemesine neden oldu. Çin'den arma- tür ithalatı ise son 5 yılda 129 artarken armatürün ithalat fivatı vüzde 79 azaldı. Çin'in "ağır baskısını" üzerinde hisse- den sektörler, rakamlarla da bunu orta- ya koyuyor. Buna göre, Çin'den en çok etkilenen sektörlerdeki "Çinistilasr şöy- le: KiBt: Çin menşeli ürünler yüzünden, irili ufaklı 20 firma kapandı. Lastik: Çin'den ithal edilen lastiklerin sayısı her geçen yıl artıyor. 2001 yılında Çin'den toplam 132 bin 332 lastik ithal edilirken bu rakam 2002 yılında 442 bin 338'e, 2003 yıhnın ilk 7 ayında da 755 bin 334'e çıktı. Çin'den ithal edilen las- tikler için ödenen tutar da 2001 yılında- ki 4 milyon 962 bin 917 dolarlık seviye- sinden 19 milyon 992 bin 113 dolar dü- zeyineulaştı. Armatür: Çin'den ithal edüen armatür miktan son 5 yılda yüzde 129 arttı, aynı dönemde armatürün ithalat fiyatı ise yüzde 179 oranında azaldı. Toplam ar- matür ithalatınm içerisindeki Çin'in pa- Herşey 1 miryona" mağzalanndasaülan çoğu ürünler kaçak yoüaria Çin'den Türkiye'ye getiyor.(Fotoğraf ÖZLEM AS) Yerli sermayenin de terdhi Türkiye'de istihdam ve yahnma yö- nelık vergilerin çokluğu nedenıyle Türk sermayesi, yatınmlannı Çin'e taşımaya başladı. Son dönemde Çin'de fabnka kurma karan alan fir- malar arasında Koç Grubu ve Zorlu Tekstil de yer alıyor. Çin'de eylül ayı itibanyla Türk fir- malannın 6 adet kayıtlı girişimi bulu- nuyor. Bu yatınmlann toplam değeri ise 15 milyon dolar. Bunlardan en önemlisi de ENKA Holding'e bağlı Çimtaş firmasının 10 milyon dolarlık tesisi. Ancak son dönemde pek çok grup, Çin'e yatınmlannı taşıma ola- naklannı araştırmaya başladı. Bu çer- çevede, Koç Grubu Demirdöküm'ün Bozöyük'teki radyatör fabrikasıru sö- kerek 2 ayda, 44 konteynerle Çin'e ta- şıdı. Çinli Chung-Mei ile ortak kuru- lan yaglı radyatör fabrikasında üretim başladı. Koç Holdıng Yönetım Kuru- lu Başkanı Mustafa Koç. yeni yatı- nmlar için Çin'de araştırma yaptıkla- nnı belirtirken Koç Grubu'nun ba- harda bir Çin gezisi yapmayı planla- dığı belirtıldi. Zorlu Crubu da araştınyor Zorlu Grubu Tekstil Başkanı Vedat Aydın da Çin'de düşük malıyetle üre- tim yapma konusunda araştırma yap- tıklannı kaydetti. Çin'de bir satın al- ma ofislerinin bulunduğunu belirten Aydın, u Onlarlarekabetedeceğinuze, oıüan içimize alıyonız" dedi. Çin'de fabnka kurma karan alan ışadamlan arasında Lüleburgaz'da ayda 1 milyon metre kumaş üretim kapasıtesi bulunan bir fabrikaya sahip Kamil Coşkun da bulunuyor. Ameri- ka ve Avrupa'ya ihracat yapan Coş- kun. Çin'e gıtme nedenını de *Çin'de konfeksiyon üretip, müşterinin istedi- ği malı olması gereken fiyattan istedi- ğiyerdetestimedebüeceğuTr sozleny- le açıklıyor. Sağlık sektörüde faaliyet gösteren Hipokrat AŞ de yatınmlanm Çin'e taşımaya hazırlanan firmalardan. Hi- pokrat AŞ Genel Koordinatörü Alp- tekin Aydın. Çin'de bir fabrika kurma hazırhğında olduklannı açıkladı. yı yüzde 3'ten yüzde 76'ya çıktı. Aynı dönemde Çin menşeli armatürlerin kilo fiyatı ise 17.5 dolardan 3.62 dolara ge- riledi. Çin dışındaki diğer ülkelerden ya- pılan ithalatın kilo fiyatı ise 18.12 dolar. Gelişmeler üzerine devreye giren Dış Ti- caret Müsteşarlığı da ithalat Genel Mü- dürlüğü'ne başvurarak Çin'den ithal edi- len armatürlerhakkında soruşturma açıl- masrnı sağladı. Oyuncak: Son dönemde sektördeki daralma nedeniyle 3 bine yakın imalat- çı işyerlerine kilit vurdu. Özellikle Çin'de üretilen oyuncaklar nedeniyle, yerli oyuncak üreticilerinin sektördeki payı yüzde 5'e kadar geriledi. Hah: Çin'in Türk el halılannı taklit ederek yaptığı üretim, hem Türkiye'de- ki üretimi hem de Türkiye'nin ihracah- nı olumsuz etkiledi. Sektörün öncüleri arasındabulunan Sümer Halı'da, piyasa- daki ithal halı hâkimiyeti nedeniyle 1 yıllık üretimi kadar stok oluştu. Sümer Halı Genel Müdür Vekili Fahrettin Ka- yıpmaz, Türkiye'de yılda 2.2 milyon metrekare el halısı satıldığını anımsaür- ken geçen yıl 948 bin metrekaresi kayıt- lı olmak üzere 2 milyon metrekare el ha- lısının ithal edildiğüıi belirtti. Kayrpmaz, "Çin'den metrekaresi 17 dolara 25-26 milyon Kraya el hatası ithal ediliyor. Oysa maldne hahlanıun metrekaresi 80 miryon Hradan az değiT dedi. Cözlüğe kota Işe yaramadı Gözlük: Ucuz Çin mallan gözlük üre- timinde de ciddi bir tehdit oluşturuyor. Sektör temsilcilerinin verdiği bügiye gö- re, Çin malı gözlüklerin piyasaya girişiy- le birlikte gözlük imalat sayısı 160'tan 15-20'ye düştü, 140 üretici sektörden çekildi. Çin'den gelen gözlüklerin dü- şük kaliteli ve ucuz olması nedeniyle bu ürünlere kota konuldu. Ancak bu ürün- ler Çin yerine Kore gibi Uzakdoğu ülke- lerinden veya bavul ticaretiyle Türki- ye'ye girmeye devam ediyor. Tekstil: Çin ürünlerinin en olumsuz etkılediği sektör tekstil. Dünya Ticaret Orgütü'nün aldığı karar gereği, 2005 yı- lında tekstille ilgili uluslararası ticaret- teki kotalann kalkması da tekstil sektö- rünü endişelendıriyor. Yaklaşık 3 yıldır DTÖ üyesı olan Çin'e karşı kotalann 2005 yılından sonra da sürmesini isteyen tstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon thracatçılan Bırliği Başkanı Sükyman Orakçıoğlu, -Bir milyon liraya sablan Çin mah kazak var" dedi. Bütün hammaddeleri yutan devHızla büyüyen Çin, dünyada da hammadde bırakmadı. Çin'in yükselen bir tempoyla ithal ettığı ürünler. "Demir cevheri, petrol, kömür, nikeL çeBk, bakır, alüminyum, tahıl ve pamuk*" olarak sıralanıyor. 2003 yılı içensinde Çin'in ham petrol talebi yüzde 30. petrol ürünleri talebi de yüzde 54 arttı. Artan talebe bağlı olarak, ekim ayından itibaren petrol fiyatlan yüzde 12 arttı. Çin'in dünya metal tüketiminde 1988 yılında yüzde 4 olan payı da bugün yüzde 13'e çıktı. ABDTı yatınm bankası Morgan Stanley'in araştırmasına göre, gelecek 5 yılda Çin aynı hızla tüketirse, "alüminyumun yüzde 25'L, bakuın yüzde 27'si, nikelin de yüzde 9'ıT Çin'e gidecek. Çin'in ithal ettiği mallann başında çelik gehyor. Çin'in çehk talebi nedeniyle, 2003 yılında çelik fiyatlannın yüzde 10 arttığı belirtilirken bu yılın ikinci yansından itibaren de dünyada çelik sıkıntısı yaşanması bekleniyor. Çin'in özellikle Amerikan piyasasından buğday alımlannı sürdürmesi de fiyatlann artmasına neden oluyor. Tonu 1400 dolan geçen buğday fiyatlan, yılbaşından bu yana yüzde 30'un üzerinde artış gösterdı. Artan tüketim nedeniyle. Çin pamukta da ithalatçı duruma düştü. Bu nedenle pamuk fiyatlan da yükselişe geçtı. Ortalama 1.30 dolardan ışlem gören pamuk, ilk kez 2 dolar sımnna ulaştı. ATO. mallann hangiyollardan girdiğini açıkladı 4 10 mîlyar dolarlık ürün piyasada' ATO Başkanı Sinan Aygün hayali it- halat yoluyla Türkıye'ye giren Çin malı mıktannın 10 milyar dolara ulaştığını be- lirterek MalıyeBakanlığYnıgöreveçağ- nyor. ATO'nun çalışmasında, Çin malla- nnın Türkiye'ye giriş yöntemleri şöyle: X Firmalar, ithal ettüderi 200 malın sa- Çin'le ticaret her yıl arttı j Yıllar 1998 " ^ | 1999 ^ 2000 j 2001 M 2002 "" 2003/11 Milyon dolar ^ İhracat İthalat ^ 38.0 846.1 36.6 894.8 •fejİL 96 ° 1 3 4 4 f 199.3 922.0 /T^ 238.7 1.364 Vi> 447 2.225 Ticarette demır-çelık başı çekiyor Başlıca dış ticaret maddelerı (Ocak-Eylul 2003) İthalatIhracat fjj&r" v Madde f P 9 « Demır-çelık Tuz.kukürt.çımento Sentetık lıfler OtomotTv ve yan san Bakır ve bakır urun Kazan, makına Ormeye elverışlı bıt Kağıt-karton Organık kımyasai Piastikler Dıgef t ] Tutar 176.6 42.4 29.7 29.5 13.2 7.2 4.5 4 2 4.2 3.8 39.1 Madde Elektnklı alet Kazan makına Organik kımyasal Dokunmuş mensucat 59.4 Pamuk Oyuncak Optık alet Plastık Ayakkabı Sent sunı fılament Dığer Toplam 354.9 Toplam dece 100'ünü beyan ediyor. X Bazı firma ve kişiler, direkt Çin ye- rine Romanya gibi ülkelerden Çin malla- nnı ülkeye getinyor. X Büyük hacımli mallann içensinde, kaçak bir şekilde küçük hacimli mallar getiriliyor. Röntgen cihazlannın içinde 4.5 miryon termometrenin Türkiye'ye ge- tırildıği biliniyor. X Bazı ürünler, gümrük kapısında hiç beyan edihniyor. Türkiye'ye kayıt dışı yollarla 5 milyon tişörtün sokulduğu bili- ruyor. X Ücra köşelerdeki gümrük kapılan kullanılıyor. X Ürünün gerçek fıyatının yansına fa- tura kesiliyor. Hem gümrük vergisi hem de yüzde 9 KDV kaybı doğuyor. 2 dolar- dan alınan bir çantaya, bir dolarlık fatura kesilebilıyor. X Bazı Çin mallan da TSE damgalı ve garantı belgeh ola- rak normal yollardan ülkeye gi- riyor. X 2000'de Ders Araçlan Ya- pım Merkezi, okullann üıtiya- cı olan 30 bin cam termometre almak için ihale açtı. Alım Çin'den yapıldı. X 5 yıldır Dıyanet tşleri Baş- kanlığı ve TÜRSAB, 120 bin hacı adayına 240 bin Çin malı dağıtıyor. Son 5 yılda l milyon 200 bin Çin malı çanta, Türki- ye'ye girdi. Hem ürkütücü hem özmdirici Tutar 387.9 368.5 66.5 58.4 45.0 42.0 39.5 37.2 598.3 1.2 mflyarhk nüfusu, hızla büyüyen ekonomisi, >abana yaonmlan çekme potansrvelhle yatauz Asya'nm değiltüm dünyanm ovanandevi: Çin.îzlediği 'akıkı Türkiyede dahil olmak üzere bütün ülketeribir yandan ürkütürken bir yandan da özendiıtvor. Ülketer kotalar, antidamping uygulamalan fleÇin mallarmı kendi topraklanna girişini sırurlandırmav a çataşniarken, şirketler ucuz işgücü ve düşük maliyetkr nedeniyle yaünmlanru Çin'e kaychrma gayTeti içinde. ANTtDAMPtNG Tüm dünya önlem arayışında Büyüyen Çin tehdidi- ne karşı tüm dünya ön- lem arayışında. Türkiye ve dünyada Çin mallan- na yönelik önlemler di- zisi şöyle: ^ Dış Ticaret Müste- şarlığı, bazı ürünlerde belirlenen asgari fiyatın altındaki ithalatı izleme karan aldı. DTM'ninbe- lirlediği fiyat seviyesi- nin altındaki fiyatlarla ürün ithal edeceklerin, ithalattan önce "İthalat İzleme Belgesi" alması gerekecek. Firmalar üzerinde psikolojik bas- kı yaratacak bu uygula- manın, Çin ürünlerine yönelik olduğu belirtili- yor. ^ ABD, Turkiye'nin tekstilde en büyük raki- bi olan Çin'in bornoz, iç giyim, çarşaf ve örme kumaşta kalkması gere- ken kotalannı sürdürme karan aldı. • ABD yönetimi, Çin'den ithal edilen te- levizyonlara da anti- damping uygulanması karan aldı. ^ Dünya Ticaret Ör- gütü Katılım Protokolü gereğince, 2008 yılı so- nuna kadar olan dönem- de; Çin'den tekstil ve konfeksiyon ithalatında- ki artışın pazar bozucu bir etkisi olması duru- munda, korunma ön- lemlerine başvurabile- cek. Bu hakka Türkiye de sahip bulunuyor. • Türkiye, Çin'den gelen mallara karşı anti- damping kontrollerini sıkılaştırdı. İŞÇİNİNEVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Arjantin MucizesK!) Özal'ın televizyon ekranlanndan kalemini gözlerimi- ze soka soka "Arjantin mucizesi"nden söz ettiği yıl- lardan, o kadar da çok zaman geçmedi. Özal özelleş- tirmeler mucizesinden söz ediyor, Türkiye'nin aynı hız- la özelleştirmeleri başaramamasından hayıflanıyor- du... Dünkü gazetemizi dikkatle okuyan okurlar, Arjan- tin'de atılan geri adımdan, devletleştirmeye dönüşten haberliler. Ülkemizde ne kadar sansür edilirse edilsin, Arjantin'de özelleştirmelerle mucize yaşanamadığı, tam tersi, yıllardır çok büyük bir batağın içine sapla- nıldığı ise biliniyor. Arjantin ekonomisi, o Ozal'ın sö- zünü ettiği özelleştirmeler mucizesi sonunda birkaç Arjantinli aile ve kimisi zengin kuzey ülkelerinin devlet tekelleri olmak üzere dünya tekellerinin eline geçmiş bulunuyor. Sanayileşme, üretim giderek geriliyor, yok- sulluk bataklığı diz boyu yükseliyor... Bizim borsa yuppilerimiz, serbest piyasacılanmız, yıldızyorumculanmız, büyük medyamız, sermaye söz- cüleri ve örgütlerimiz, siyasi iktidarlanmız hâlâ aynı telden çalmaktalar. O kadar çok, tek yanlı bir bombar- dıman altındayız ki, sokaktaki vatandaş, özelleştirme- lerin en ağır bedelini üstlenenler, işçiler bile ideoiojik dayatma niteliğindeki özelleştirmeleri ekonominin ol- mazsa olmaz kuralı sanmaktalar. Oysa bir zamanlar özal'ın, şimdi Erdoğan hüküme- tinin hayıflandıklan yeterince hızlı yapılamayan özel- leştirmeler Türkiye'nin tek şansı idi. Arjantin gibi mu- cize{!) yaratan ülkelerde olup bitenleri görebilmek için zaman kazanılmıştı. Tek sesli güçlü koronun ağırsan- sürü altmda ülkemiz insanı, kamuoyu, dünyada ne olup bittiğini gerçek yüzü ile göremiyor. Sosyal devletten vazgeçme aracı, ideoiojik olarak dayatılan ne pahasına olursa olsun özelleştirmeler, hele de kamu hizmeti, tekel üretimin söz konusu ol- duğu alanlarda, önce işçilere işsizlik, sonra söz konu- su üretimden yararianan halk kitlelerine yoksulluk ge- tiriyor. ABD, Ingiltere, Fransa, Almanya gibi en zengin ülkelerde, zengin kuzey dünyasında bile özelleştirilen kamu hizmetlerinin karşılığı yok. İdeoiojik dayatma rüzgârlannın estirildiği yıllarda yapılmış kimi yanlış özelleştirmelerden geri dönüşün yollan aranıyor. Kâr- lı olmayan kamu alanlanndayürümeyen hizmetler için yeniden kamunun görev üstlenmesi isteniyor. Yoksul güneyde, gelişmekte olan ülkelerde ise so- nuçlar çok daha trajik, düzeltilmesi hiç de kolay olma- yan yaralar açmış bulunuyor. Ülkelerin krt kaynaklan ile kamunun yıltar içinde yapabildiği sanayileşme bi- rikimi dağrtılmış, özel sektörü de ayakta tutan çarklar dönmez olmuş. Halk en yaşamsal kamu hizmetlenni alamaz konumda, yoksul ve yoksunluk batağında... Isterseniz biz yine dünkü gazetemizde yer alan ha- bere, özal'ın "Arjantin mucizesi(!)"ne dönelim. Aslın- da 1980'li yıllann başında Arjantin, diktatörlükten kur- tulup geçmişi ile hesaplaştıktan sonra, gerçekten bir mucize sayılabilecek yıllannı yaşıyordu. üderi AKon- zo insan haklan, demokrasi, sendikal haklara katkıla- n nedeni ile Uluslararası Çalışma örgütü'nün (ILO) onur konuğu idi. Orada alkışlarta kesilen konuşmasın- dadünyayı, insanlığı uyarmayaçalışmıştı: "Gelişmek- te olan ülkelere, benim ülkem gibi ülkelere Dünya Bankası, IMF gibi uluslararası fınans kuruluşlannın dayattıklan acı reçeteler değişmezse, benim ülkem gibi ülkelerde ne sendikal haklar, ne demokrasi ne de insan haklan kalır.." olarak özetlenebilecek şeyler söy- lemişti. Kulak asan olmadı. Alfonzo bu konuşmasından 1.5 yıl kadar sonra devrildi. Soyadı ile kendimize yakın his- settiğimiz, özal'ın özendiği Turco geldi. Arjantin'de bi- linen özelleştirmeler mucizesı(!) gerçekleştirildi. Arjan- tin o günlerden bu günlere akıl almaz bir yoksullaş- ma, yoksunlaşma, üretim kapasitesinin, sanayinin te- petaklak gidişi ile geldi. Bilmem yine özal'ın çok kıs- kandığı bize ömek gösterdiği Brezilya, Şili.. mucize- lerinde de benzer senaryolann oynandığını anımsat- maya gerek var mı? Arjantin'de şimdi, işsiz ve açlardan oluşan kent va- roşlannda ayaklanan kitleler, kimi terk edilmiş eski fabrikalara, topraklara el koyarak komünler oluşturdu- lar. Oralarda kendileri üretip, kannlannı doyurabilme- nin yollannı anyorlar. Ve Arjantin'de iktidarlar bir za- manlar ideoiojik baskılar altmda kendi kamu tekeli olan bizim PTT'mizin karşılığı olan işletmesini Fransız devlet tekeline vermiş olmasını sorgulamıyorlardı. Ama bugün adı geçen Fransız devlet tekeli, işletmenin Ar- jantin için taahhüt ettiği yatınmlan yapmamış olması gerekçesi ile yeniden devletleştirme için yola çıkılmış bulunuyor. Gazetemız yıllardır, kâr eden, halkımtzın yıllannın bi- rikiminin ürünü stratejik değeri de çok önemli kamu işletnelerinin özelleştirilmesine, talan edilmelerine kar- şı verileri kamuoyuna yansrtmaya çalışıyor. Doğrusu başta KİGEM, Petrol-lş, kimi örgütlenmeler, işçileri gerçekten cansiperane çalışmalaria, çok çarpıcı, hak- lı tezlerie kamuoyunun karşısına çıkıp direnişlerini so- nuna kadar sürdürüyoriar. Erdoğan hükümeti kös kös dinliyor. AKP iktidannın tek derdi, yerel seçimler zafe- ri, siyasal Islamın biraz daha etkin kadrolaşması, ikti- dara yerieşmesi için sıcak para bulmak. Gözü kara ka- munun mallannın talan edilmesinde suç işliyor... soner@cumhuriyetcom.tr Kemal Sahin uyardı. 'KOBÎ'ler tehdit altmda' İSTANBUL (AA) - Şahinler Holding, Çin tehdidi karşısmda re- kabet gücünü arttıra- bılmek için yeni yatı- nmlannı maliyet avan- tajı sunan ülkelere kay- drrdı. Özbekistan'da tam entegre bir tesis ve Ür- dün'de iki konfeksiyon fabrikası yatınmlannı tamamlayarak bu yıl üretime başlayacak olan Şahinler Holding, 50 milyon dolar yatı- nm tutanndaki fabri- kalarda 2 bıne yakın kişi istihdam edecek. Şahinler Holding Yö- netim Kurulu Başkanı Kemal Şahin, 2005 te kotalann kalkmasıyla kıyasıya bir rekabet yaşanacağına işaret ederek "Biziın gibi gruplar bir şekilde di- ğer ülkelerin imkânla- ruu kullanarak yohına devam edebihr. Ama, küçük firmalar nasıl devam etsin? Türki- ye'de ihracat yapan tekstil sektöründe 6-7 bin KOBİ var" diye konuştu. Dünyanın en büyük 18. tekstil fir- ması olan Şahinler Holding'in grup bazm- da geçen yıl yüzde 15 büyüyerek 1.4 milyar dolar ciro elde ettiğini belirten Şahin, bu yıl en az yüzde 5 büyüme- yi öngördüklerini de sözlerine ekledi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear