Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 4 MAYIS 2003 PAZAR
HABERLER
Armç BingöTe
gidiyon
• ANKARA(AA.)-
TBMM Başkanı Bülent
Annç bıtgün Bingöl'e
gıderek deprem
bölgesinde
inceleme-lerde
bulunacaJc. TBMM
Başkanlığı'ndan yapılan
açıklama<la, Annç 'ın bu
sabah Elazığ'a uçakla
gideceği, oradan da
karayoluyla Bingöl'e
geçeceği bildirildi.
Valiliği ziyaretinın
ardından <leprem
bölgesine- gidip
yetkililerden bilgı alacak
olan Anri'Ç, yann da
Elazığ'da valilikve
belediyeyi ziyaret
edecek. Annç aynı gün
Ankara'ya dönecek.
SevindiPicihabep
• BÎNGÖL(AA)-
tstanbul Üniversitesi
(1Ü) Öğretim Üyesi Prof.
Dr. Ömer Alptekin,
Bingöl'de meydana gelen
depreme tıeden olan fay
hattının kuzey ve gûney
kısımlannın daha önceki
depremlerde kınldığını
belirtti. Alptekin, "Fay
hattının orta kısmının da
bu depremde kınldığını
tespit etmerye çalışıyoruz.
Eğer bu depremde burası
kınldıysa, fayın
enerjisinin büyük
bölümü boşalmış olur.
Bu da nispeten rahatlatıcı
bir haberdir. Ama bu
deprem olmaz demek
değildir" diye konuştu.
Alptekin, "Bu deprem,
fayın meydana
getirebileceği
büyüklükteydi" dedi.
SSK, çalışmaya
başladı
• ANKARA(AA)-
Depremde hasar gören
SSK Bingöl
Hastanesi'nde
ameliyatlar dahil tüm
hizmetlerin verilmeye
başlandığı bildirildi.
Çalışma ve Sosyal
Güvenlik
Bakanlığı' ndan yapılan
açıklamaya göre,
depremden
etkilenmesine karşuı
hastanede hasann agır
olmadığı, hizmet
vermesi bakımından bir
sakınca olmadığını
belirlendi.
Düzce'den
200 konteynei
1
• DÜZCE(AA)-1"
Ağustos ve 12 Kasıra
1999'da yaşanan deprem
felaketinde evini
kaybeden depremzeceler
için Kanada'dan
gönderilen 246 adet
konteynerin 220'si
Bingöl'e gönderildi.
Düzce Valisi CengLz
Bulut, "3 yıl önce
bizlerin yaralannm
sanlması için gelen
konteynerleri Bingöl
halkına gönderiyonu.
Bingöllü kardeşleıimzin
açıkta kalmaması içiı biz
de elimizden geleni
yapmaya çalışıyoru_z"
dedi.
Bingöfe
yardım çağrısı
• CENEVRE(AA|-
Uluslararası Kızılhaçve
Kızılay Dernekleri
Federasyonu, Bingöl Je
meydana gelen 6.4
büyüklüğündeki
depremin kurbanlan çin
1,33 milyon Eurolulc
yardım çağnsmda
bulundu. Yayımlanar
bildiride, "Bu miktam,
çadır, battaniye, ilaç.
sahra mutfaklan içnc
gıda satın alınması gi)i
yardımlarda"
kullanılacağı belirtilc.
Nüfus cüzdanınnı
banka cüzdanırrnı
ölen babam Hüservn
Dogan'ın emekzİ;
cüzdanını ve
sigortadan geleac
aylıklann
makbuzlannı
kaybettim.
Hükümsüzdür_
SADIKDOĞAf\
Her fırsatta yetkilileri uyaran uzmanlar, sorunun sistemde olduğunu söyledi
Arpa boyuyol alınamadıÖZLEMGÜVEMLİ
Büyük Marmara Depremi'nin ardın-
dan ortaya çıkan acı tablo Türkiye'nin dep-
reme ne kadar hazırlıksız olduğunu or-
taya koymuşru. Depremin ardından "fay
hatbnın kaç parçalı kınlacağından dep-
remin ne zaman olacağına, IstanbuTda-
ki mevcutbtnalann durumundan, afetyö-
netinıi,enkazalündancanhkurtarmaya''
kadar çok şey konuşulmuş, tartışılmıştı.
Ancak 17 Ağustos sonrası meydana ge-
len her depremde başta kamu binalan
olmak üzere pek çok yapının yıkılması,
insanların ölmesı, yaralanması, bu acı-
lardan ders almadığımızı ortaya koydu.
Biz de fay taröşmalannı bir kenara bı-
rakıp depremin Türkiye'de ortaya koydu-
ğu toplumsal ve siyasal gerçeği, en kısa
vadede deprem riskıne karşı hangi önlem-
lerin alınması gerektiği konulannı ma-
saya yatırdık.
Türkiye'deki deprem gerçeğine karşı
her firsatta yetkilileri uyaran ve yıllar
geçmesine karşın bir arpa boyu yol alı-
namamasını eleşriren uzmanlardan Bo-
ğaziçi Üniversitesi (BÜ) Kandilli Rasat-
hanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü
Deprem Mühendisliği Anabilim Dalı
Başkanı Prof Dr. Mustafa Erdik, ITÜ Ma-
den Fakültesi Genel Jeoloji Anabilim
Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Celal Şen-
gör, TUBfTAK Marmara Araştırmalar
Merkezi (MAM) Başkanı Prof. Dr. Na-
ci Görûr, BÜ Kandilli Rasathanesi ve
Deprem Araştırmalan Enstitüsü Müdür
Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Aktar, ga-
zetemiz yazan ve Bilim Teknık Eki Ge-
nel Yayın Yönetmeni OrhanBursalı'nın
da katılımıyla gerçekleşen söyleşide so-
rulanmızı yanıtladılar.
- Bingöl depreminde önceüklebir dev-
let binası olan okulun yıkıhnasını nasıl de-
ğerlendirivorsunuz?
MUSTAFA ERDİK Bu
depremi bu kadar önemli kı-
lan bır okulun yıkılması oldu.
Yurtlann ve okullann deprem
şartnamesine göre diğer ya-
pılardan yüzde 50 daha güç-
lüyapüması gerekir. Çünkü bu
yapılar aynı zamanda deprem-
den sonra acıl bannma yerle-
ri olarak düşünülür. 6.4'ten
daha büyük bir depremde da-
hi yıkılmaması gerekir. Okul-
lar basit yapıya sahıptir, Bin-
göl'deki depremde bu okulun
neden yıkıldığını açıklamak
mümkün değil, yıkılmaması
gerekirdi.
CELAL ŞENGÖR Yıkıl-
mamakla kalmayıpbir "emni-
yet vahasT olması gerekirdi.
yetkin mühendis sayısı çok, işinde uzman
insanlann tercih edilmesi gerekir.
'Yanlış uygulama slgortası'
ŞENGÖR: Sorumlu, bilgili insan ye-
tiştiremiyoruz. Dünyanın hiçbir yennde
4 yılda bir meslek öğrenilmez. Temel
prensipler öğrenilir, ardından çıraklık sü-
reci yaşanır. Oysa Türkiye'de üniversi-
telerde ne temel prensipler öğretilebili-
yor ne de çıraklık sistemimiz var. Çün-
kü çırak yetiştirecek ustalanmız yok. Öz-
denetim sistemimiz de çalışmıyor. Ne
kadar yasa çıkanrsak çıkaralım bizim
insanlanmız bunu uygulamamakta dire-
niyor.
- Türkiye'de Avrupaülkelerinin lOka-
ü kadar müteahhit var. Bu müteahhit
enflasyonunun önüne nasü geçilebilir?
ERDİK: ABDdekı gıbı "Yanüş Uy-
gulama Sigortası" getırilmelı. Halkla il-
gili icraatyapan herkese bu sıgortanın uy-
gulanması gerekir. Yapı Denetım Kanu-
nu kapsamında Türkiye'de uygulanma-
ya çalışıldı. L'ygulama zorluklarnedenıy-
lehayatageçirilemedi. Türkiye'de "Ma-
KMesuliyetSigortasrnı uygulayacak fir-
ma neredeyse yoktu. Müteahhitlerin çok-
luğu ya da siyasal tercıhı bır yana, önem-
li olan, yapılan ışin kalıteli olması.
- O zaman, çöken okul aynı zamanda
bir sistem sorununu mu ortay koyuyor?
ERDİK: Siyasal tercih ne olursa olsun
ortaya çıkan bir sistem sorunudur. An-
cak bundan sonra yapılacak yeni bina-
Malzeme ve eleman
sorunu
ERDtK: Yıkılması inşa-
atından kaynaklanıyor. O bol-
gede kaliteli malzeme, kali-
teli eleman sorunu var. Doğu
Anadolu'da askeri binalar bi-
le prefabrike yapılıyor. Böl-
gede inşaat yapma süresi de
mevsimsel nedenlerle çok kı-
sa sürüyor. Türkiye genelin-
de ise şartnamelere uyma-
maktan kaynaklanan sorunlar
yaşanıyor. Yapı Denetim Ya-
sası'nın uygulanmasından so-
runlar çıkıyor. Üstelik, kamu
binalan bu yasa kapsamında
bile dahil değil. Türkiye'de
Naci Görür: îstanbul'u deprem tehlikesiyle baş başa bımkamayız
Deprem ciddiye alınmıyor
TÜBÎTAK Marmara
Araşürmalar Merkezi Başkanı
Prof. Dr. Naci Görür de siyasal
açıdan deprem gerçeğini ve
alınması gereken önlemleri
şöye anlattı:
"Türkiye'de depremler
maalesef depremden sonra
konusuluyor. Hep yara sarmaya
dönük stratejiler güdülüyor. Bu,
bilgi toplumu olamayışımızın,
biBme uzak duruşumuzun bir
yansıması. Deprem sonrası
konuşmak sağhkh değü.
Deprem öncesinde konuşup
gereğini vapmak en doğru yoL
Onceden planlı programü,
hedef kman toplum manûğuia
sahip değiliz. Deprem, hem halk
hem de sh asi iktidarlar
nezdinde ciddiye alınmryor.
Depreme karşı yapılacak her
şey befli Ancak, deprem
yabrunı iktidarlar nezdinde
puan topkyan bir şey olarak
görülmüyor. Depreme yaldaşun,
işi özünden çözmeye değil, yara
sarmaya dönük Türkiye
gerektiğinde uluslararası
kaynaklar bulabilryor. Deprem
gflbi can güvenngini tehdit eden
bir afet karşjsmda dış kaynak
butanak işten bile değiL Bunu
nüsyon haline getirmek gerekir.
Prof. Dr. Naci Görür.
Ancak bu misyonu yerine
getirecek bir irade göremedim.
Deprem zonlannda bulunan
bütün yerleşim alanlaruun özel
bir kanunla \önetilmesi
gerekiyor. Bu böigeterde
yerleşim, arazi kullanuıuyla
iigüi bütün işjemkr özel yasa ile
gerçekkştirilmeti ve
denetienmeli, öncelikli olarak
deprem güvenliği göz önüne
alınmah. Deprem zonlan içinde
yer alan ünh ersitelerde \erel
deprem araştırma merkezleri
kurulmaİL Deprem afet
yönetimi ile ilgili araştırmalar
yapm >erel yönetimlere bilgi
vermeliler. halkı a> dınlaücı
çabşmalar yürütmeiiler.
Deprem bilgi bankalan
kurulmah, deprem tehlike
haritalan, risk haritalan,
mikrobölgeieme haritalan
yapılmah. Binalann da
güvenliği kontrol edilmelL Yeni
\apılar, deprem güvenliği göz
önüne alınarak inşa edilmelL
İstanbulun yapı stoku hiç iç
açıcı değiL Yapılann yüzde 6O'ı
kaçak. Istanbul'da "çürük
zemin, çürük bina" olan yerler
tahthe edilmelL tlle de
kullanüacaksa bu binalar
tamamen yenilenmeli. Devlet
bu insanlara kredi vermeii,
uydu kender ohışturmah. Bu
alanlar başka amaçlarla
kullanılnıaİL Afet \ önetimi,
planlama önemli ama
insanlann ölmemesi
yaralanmaması için birincil
önlem değildir. .Ancak
Istanbul'da bunlann hiçbiri
yapümadı. Deprem sonrasında
bize obnazsa olmaz lazun olan
okullann, hastanelerin, itfaiye
binalannın ancak yüzde 15'i
incdenebildL İstanbul gibi tarihi
bir kenti deprem tehlikesiyle
baş başa bırakamayız.
İstanbul'un depreme karşı
hazırlanması uluslararası bir
proje haline getirümeK."
• Bingöl depreminin
Türkiye'nin ve
dünyanın en iyi
bilinen faylanndan
birinde olduğunu, ama
bölgede zemin etüt
çalışmalannın
durumunu
bilmediklerini anlatan
jeologlar, Türkiye'nin
yaşanan acılardan ders
çıkarmadığını
kaydetti.
Cumhuriyet'in
sorulannı yanıtlayan
uzmanlar, yapı
denetiminin önemine
dikkat çektiler.
lann daha sağlam ve sağhklı yapıldığı-
na ınanıyorum. Çünkü insanlar uyan-
maya başladı. Toplumsal farkındalık
oluştu. Ilan sayfalanndan satılık bina
reklamlanna "yönetmeükli" ibaresi ar-
tık yerleşti. Asıl sorun mevcut bina sto-
ku.
Blnadan ölü çıkmasın yeter
- Peki bu menut bina stoku sorunu na-
sıl çözülür?
ERDtK: Önce depremde bu binalar-
dan beklediğımiz performans kriterini or-
taya koyalım. Binadan ölü çıkmaması bi-
zim için yeterli olmalı. Ama devlet bi-
nalan sağlam kalmalı ve bannma için kui-
lanılabilmeli. Aynca okullann güçlendi-
rilmesi daha kolaydır. Ve 3
ay kapalı olduğundan ye-
teri kadar zaman vardır. Bın-
göl'de yaşanan olay geliş-
miş bir ülkede meydana gel-
seydi valı, belediye başka-
nı, baymdıriık bakanı isti-
fa ederdi.
- Yerbflimi acısuidan Tür-
Idye'nin durumu nedir?
ŞENGÖR: Bingöl dep-
remi Türkiye'nin ve dün-
yamn en iyi bilinen fayla-
nndan birinde oldu. Ama
0 bölgede zemin etüt çalış-
malan ne durumda bilmiyo-
ruz. MTA 1 25000'lik ha-
ritalan hazırlayamadı. Tür-
kiye'nin kaliteli haritalara
ihtiyacı var. İstanbul'un hâ-
lâ jeoloji haritası yok. Bu-
güne dek sadece eldeki bil-
giler yorumlandı, yeni bir
haritayapılmadı. Eldeki ha-
ritalar büyük oranda taş tip-
leri açısmdan doğru hari-
talar. Ancak taşlar arasuıda-
ki dokunaklar, ilişkiler, fay-
lar, kı\Tim]ar açısından ye-
terli değil. Türkiye'nin
1 '25000'likjeoloji bazının
bilinmesi gerekiyor.
ERDtK: Hiçbir harita-
nın olmaması yanlış hari-
taya sahip ohnaktan daha
iyidir. istanbul'un kritik
bir yerine inşaat yapabile-
cek kadar bile bilgimiz
yok aslında.
Sürecek
'Çoban ülkesi' olarak anılan Bingöl, tarihi boyunca çok sayıda uygarlığa ev sahipliği yaptı
Aııadolıı ınııı yash kenti Bingöl
BARIŞDOSTER
Yıkımla geldi bir kent yine gündeme.
Deprem uykuda yakaladı halkı. Malze-
meden çalınarak yapılan binalar, en çok
da yatılı ilköğretim okulundaki yoksul ço-
cuklan vurdu. Ve dağlanyla bilinen Bin-
göl'ün acısı, bir kez daha yürekleri dağ-
ladı. Uygarlık kalıntılannın Hiritlere dek
uzandığı Bingöl, I.Ö. 60 yılında Roma
egemenhğine girdi. Aras Irmağı'nın doğ-
duğu yer olarak bilinen Bingöl, acıyla,
yasla değil, "Karakoyun", "KralKızı'',
"ŞareileÇoban" gıbi söylencelerle anı-
lan bir yöre oldu yüzyıllar boyunca. Ta-
rihi boyunca "çoban ülkesi'' olma özel-
liğini korudu. Kemalertin Kamu'nun
"Bingöl Çobanlan" adlı şiiriyle, bu özel-
liği ölümsüzleşti.
Tuğrul Bey'e yar oldu
Bingöl ve çevresi, I.Ö. 300Terden baş-
layarak büyük göçlere ve kısa süreli yer-
leşimJere ev sahipliği yaptı. Alenlerden
Medlere, Friglerden Aramilere çok fark-
h topluluklan ağu-ladı. Persler dönemi-
ni de gördü, Aras Krallığı'nı da tamdı.
Selçuklular döneminde TuğrulBey ta-
rafindan ahnan Bingöl, bir süre Bizans'ın
elinde kaldıktan sonra, Alparslan tarafin-
dan geri ahndı. BeyHkler döneminde ba-
tı bölümleri önceleri Mengüçler, daha
sonra da Saltukoğullan'nca yönetildi.
Selçuklulann taht kavgası başladığında,
kent Moğollann eline geçti.
Ermenl sorunu
15.yüzyıldabirsüre, UzunHasanve
İran Şahı Ismail'in hâkimiyetinde kalan
letlerin yerine vilayetler oluşrurulunca,
Genç bölgesi nahiye olarak Diyarbekır
vilayetinin Lice kazasına bağlandı, Bin-
göl ili 1872 "de ilçe merkezi oldu ve Ça-
pakçur adını alarak Mamurat-ül Aziz vi-
layetinin Palu kazasına bağlandı. Bitlis,
1881 "de vilayet olunca Genç de Bitlis'e
sancak olarak bağlandı.
Savaşın hemen öncesinde, Bingöl, Er-
meni nüfusun yoğun olduğu yerlerden-
di. 1915'e gelindiğinde kentteki Erme-
• Depremin uykuda yakaladığı Bingöl, t.Ö. 1300'lerden başlayarak
büyük göçlere ve kısa süreli yerleşimlere ev sahipliği yaptı. Kentin
çetin yaşam koşullan ve yoksulluk çemberini önemli ölçüde
kırmasını sağlayan gelişmeler ise Cumhuriyet'le birlikte yaşandı.
kent, Osmanlılann eline 1. Sefim döne-
minde geçti. Erzurum vilayeti kurulduk-
tan sonra Bingöl ve yöresi Erzurum'a
bağlandı. 19. yüzyılda Bingöl, aşiret ça-
hşmalan ve Emıenilerin örgütlenme gi-
rişimleri dışında olaysız bir dönem ge-
çirdi. Özellikle, 1891 'de II. Abdülha-
mit'in kurduğu Hamidiye Alaylan'nın
oluşturulmasından sonra, bölgedeki aşi-
ret çatışmalan hızlandı. Bingöl birçok
kez ayn vilayetlere bağlandı.
TanzimatDönemi'nde, 1868'de eya-
niler sürgüne yollanırken 1916'da Rus
saldınlan nedeniyle halkın önemli bö-
lümü Malatya ve Harput'a göç etti.
Milliciler'
Rusya'da 1917 Ekim Devrimi ile de-
ğişen iktidarla, Rus birlikleri Anado-
lu'dan çekılirken, Bingöl'de, Milli Mü-
cadele'nin başlamasıyla birlikte Müda-
faa-i Hukuk Cemiyeti kuruldu. Kiğı, Ku-
vayı Milliyecılerin güçlü olduğu yöreler-
dendi ve Erzurum Kongresi çalışmala-
nna da büyük destek verdi.
1920de "Hallo Ajaklanması'"nınya-
şandığı Bingöl topraklan, 1925 'te Şeyh
Said Isyanı'na tanık oldu. tsyanın ağır-
lık merkezi Çapakçur, Solhan, Genç ve
Kiğı idi. Ayaklanmanın bastınlmasm-
dan sonra, Ismet Paşa Hükümeti, bütün
silahlan toplattı. Ardından tüm aşiret re-
isleri Ege'nin çeşitli yörelerine dağıtıl-
dılarve ancak 1927'de çıkan aftanyarar-
lanarak yörelerine dönebildiler.
Cumhuriyet dönemi
Aşiret yapılannın varlığım korumaya
çalışmasına, çetin yaşam koşullarına ve
yoksulluğa rağrnen bölge, tarihindekı en
hızlı gelişmeyi Cumhuriyet'in ilk yılla-
nnda yaşadı. 1936 yılında Bingöl il, Ça-
pakçur ise merkez ilçe oldu. Günümüz-
de bile yetennce kentleşmemış illerimiz-
den olan Bingöl, şeyhlik kurumunun et-
kisini hâlâ tam olarak kıramadı. Ve özel-
likle sağ partiler tarafindan bu yapı hep
kullanıldı. Ve Bingöl, Kamu'nun "Bin-
göl Çobanlan" şiirinde betimlediği yaz-
gıyı hâlâ kıramadı: "Okumayok,yazma
yok, bilmeyiz eski, yeni / Kuzular bize
sö>1er, vıllann geçtiğnü"
PAZAR
ORHAN BURSALI
Isyan Haklı
Hepimiz canlı yayın bir dramı, yüreklerimiz bu-
rulmuş seyrediyoruz. Kameralar ve gözler, iki gün
önceye kadar Çeltiksuyu Yatılı İlköğretim Böl-
ge Okufu diye anılan moloz yığını üzerinde. 19 sa-
niyede yassı kadayıf olmuş. Içinden canlı çıkartı-
labilecek bebekler bekleniyor. O bir acı abidesi, bir
çürümüş siyasi yönetim abidesi, birçürümüş Ba-
yındırlık Bakanlığı abidesi, çürümüş sistem, siya-
setçi ve bürokrat abidesi.
Çeltiksuyu Yatılı İlköğretim Bölge Okulu, çağrış-
tırdıkları ile insanı derin nefret ve isyan duygulan-
nın içine sürüklüyor.
Bingöllülerin bu ortak duygularia sokağa dökü-
lerek bu ortak nefret, kızgınlık vb. duygulannı açı-
ğayurdukları belli.
Üstelik deprem sabah 3.30'da olmuş, geceye
kadar neredeyse 20 saat var, bu süre içinde insa-
noğlu dünyanın çevresini turluyor, ama Bingöl'de
çadııiar kurulamıyor.
Deprem korkusu ve artçı sarsıntılar nedeniyle Bin-
göl'de kimsenin evine giremeyeceği, çoluk çocuk
sokakta geçireceği ve ilk elde başını bir çadırın al-
tına sokmaktan başka da bir isteği olmayacağı bi-
linemiyor mu? Bürokrat diyor ki, "Evi hasar gör-
memiş olan da çadır istiyor"l
Bir çadır yönetimini becerememiş bir sistemin
her kademeden temsilcileri, bu isyan karşısında,
hemen "tahrik var!" pozisyonunu aldılar.
Şimdi "tahrik var" diye bağırmak sırası AKP'li-
ler ve onu destekleyen basında!
Kışkırtma olsa bile, isyan edecek bir durum ol-
masa, halk isyan ettirilebilir mi?
• • •
Çürümüş ve ahlaksız sistemin yöneticileri, bu-
güne kadarki bütün büyük felaketlerde, kurban
halkın koyun gibi davranmasına alışkın.
Bu nedenle şimdi şaşkın.
Bundan önceki bütün depremlerde neredeyse
hiçbir "suçlu" olmamış.
Son 6 yıl içinde 130 okul binası yıkılmış, hesap
soran, veren yok.
Namussuz yap-satçının her yediği herzenin al-
tında imzası ve göz yumması olan, mühendisin-
den denetçisine, yap-satçısından belediyecisine
ve devlete kadar uzanan zincirde, hiçbir halkadan
hesap sorulmamış.
Türkiye'nin iliğini emen soyguncu zinciri sapa-
sağlam.. minik bir kınlma bile yok. Tam takım gö-
rev başında!
Sistem kendini aklayıp kollayıp yürüyor.
Çeltiksuyu okulu faciasında sorumluluk silsile-
si ortada... Ama adalet de yine ve herzamanki gi-
bi enkazın mı altında?
• • •
Üç yıldır yazıyor, bağınyor, çağınyoruz millet ola-
rak.
Bütün okullar ve yurtlar denetlensin, güçlendi-
rilsin, umutsuz binalarderhalyıkılsın, bunlaryapıl-
madan içlerine öğrenci sokulmasın diye.
Bağır bağırabildiğin kadar, sağır duvarlara çar-
pıp geri dönüyor ses...
Gerekirse öğretime bile bir yıl ara verilebilir...
Deprem riski kapıda bekliyorsa, çocuklan yasal
zorunluluk olarak ölüm binalannın içlerine tıkma-
ya kimin hakkı olabilir?
Pülümür'deki depremde ilköğretim okulu bina-
sının hali görüldükten sonra, Milli Eğitim'in neden
bütün bu binalarını sıkı bir denetimden geçirme-
diği sorusunun muhataplan, şimdi hemen kalkıp
hesap vermek durumunda değiller mi?
• • •
İsyan, evet tepeden tırnağa haklı.
Ama bu yetmez.
Deprem mühendisi Mustafa Erdik, kendisiyle
yaptığımız söyleşi sırasında dile getirdi: Çeltiksu-
yu İlköğretim Bölge Okulu'nun enkazı altında ço-
cuğunu kaybeden her Bingöllü hemen tazminat da-
vası açmalı.
Her bir çocuk için birkaç yüz milyarlık hem de.
Sadece tazminat davası değil..
Mağdur olanlar, kişi ve kurum olarak bütün so-
rumlulann da yakasına yapışmalı..
Sonuç alamazsa, uluslararası mahkemede hak-
kını aramalı.
Ülkemizde halkın haklannı sonuna kadar savu-
nacak güçlü bir avukatlık sistemi ne yazık ki yok.
Bu savunma gelişmeyince, devlet de devlet ola-
mıyor. Yaptığı her şey yanına kâr kalan çürük bir
sistem karakterini değiştiremiyor.
Bingöl, Türkiye için bir dönüm noktası olabilir.
Yeter ki, kamuoyu olayın peşini bırakmasın.
Halkın, haklan ve geleceği için örgütlenmekten,
kıyasıya yasal mücadeleye atılmaktan ve kaderi-
ni kendi eline almaya çalışmaktan başka çaresi yok.
obursali@cumhuriyet.com.tr.
Meclis raporu:
Riskli binalan
güçlendirin
.4NK\RA (ANKA) -
Marmara depreminden
sonra kurulan Meclis
Araştırma Komisyo-
nu'nun üç yıl önce hazır-
ladığı raporda, "Deprem
riski bulunan bölgelerde
kamu binalarmdanbaşia-
yarak güçlendirmeveye-
nileme çahşmalan yapıl-
malı'' önerisinde bulundu-
ğu belirlendi. Komisyon.
şu önerilerde bulundu:
•Afetriskiyüksekolan
bölgelerden başlamak
üzere mevcut yapı ve alt-
yapılann afeder olmadan
önce güçlendirilmesi ve
yenilenmesi çahşmalan-
na kamu binalanndan
başlayarak önem veönce-
Kk verümeli, yeterli ka\'-
nakbulunarak uygulama
projesi haarlanmalıdır.
• Şehirplancıhğı, mı-
marlık, inşaat,jeoloji, je-
ofızik, makina ve elekt-
rik mühendisliği gibi uz-
manJık alanlannın yetki
ve sorumluluklanm be-
Mrleyen meslek yasalan
çıkanlmalı, bu yasalar-
da, meslek odalanna üye-
lerini denetleme yetkısi
verilmelidir.
•tnşaat müteahhitie-
ri odası kurularak müte-
ahhitkr denedenmeMr.
•İnşaat malzeme ve
sistemleri akredite kuru-
luşlar tarafindan sürekli
denetienmeli, bunlara uy-
mayanlar için cezai mü-
eyyideler getirilmelidir.
Raporda, "TürkK«'de
yapılaşmalan etkili bi-
çimde denetlevecek bir
sistem, yapı ve meslek si-
gortası, sertifikalı mü-
hendislik gibi çağdaş u> -
gulamalara geçflememiş-
tir. İmaryasasındaki fen-
ni mesulhfet sistemi ile
ciddi bir yapı denetimi
mümkün değildir" de-
nildi.