25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
26 ŞUBAT 2003 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA KULTUR kultur(5 cumhuriyet.com.tr 15 ALLECRO EVtN İLYASOĞLU Festivaller yaklaşırkenFestivallerle kentlere yenı bir coş- Bcu, yeni bir devingenlik gelır. An- lcara Festivali Ankara'nın ilkbaha- n n ı , îstanbul Festivali ise tstan- fc>ul'un ilkyazını donatmayı sürdü- râiyor. Özellıkle Îstanbul'daki mü- zikse\erler için eskiye göre kış bo- yunca daha çok konser seçenegi ol- duğu halde, "festival" yine kendi t>üyüsünü koruyor. Biletler ne den- li pahah olsa da, trafikne denli zor- lasa da yine Aya Irini'nin tılsımıy- la festıvalin havası bütünleşıp in- sanlan çekiyor. Neler bekleriz festivallerden? Her şeyden önce birkaç kategoride bilet fiyatı saptanmasını ve önceki yı 1lara göre daha pahah olmaması- nı. Sonra yıl boyunca bulamadığı- nnz dünyaca ünlü orkestralann ve solistlerin yanıbaşımıza gelmesini; müziğin her ortamı için dinletilerin sujıulmasmı ve alışık olmadığımız yapıtlann çahnmasını özlenz. Fes- tival dinletilennin kendine özgü bir kimliği olmalıdır. Konser salonlan- nın yıl içinde düzenlediği müzik et- kinliklerinden farklı bir atmosfer yaratılmalıdır. 31. Îstanbul Müzik Festivali'nin ön programına ilk bakışta, önceki yıllara kıyasla oldukça kısıtlanmış bir program göze çarpjyor. Ahşa- geldiğimiz şekliyle belli bir konu, tematik bir bütünlük gözerümemiş. Anlaşılan savaş kriziyle sessizleşen sponsorlann son dakikalardakı ka- tıhmlan yeni oluşumlan belirleye- cek. O zaman yeni sürprizler ekle- nebilir, hatta bu yıhn en parlak ola- yı olarak beklenen Lorin Maazel yönetimindeki Bavyera Radyo Orkestrası'nın konsen bile ger- çekleşebilir. İlk konserin Gıirer Aykal yöne- timindeki Borusan Filarmoni Or- kestrası ve îstanbul Opera Koro- su'nun katılımıyla, Mozart Requiem ile Yunus Emre'den seç- melerden oluşması ve Ayasofya'da yapılması planlanıyor. Ivan Fisc- her yönetimindeki Budapeşte Fes- tival Orkestrası; Marc Minkows- ki yönetimindeki Louvre Müzik- çileri; festivalin eski dostlanndan Fabio Biondi yönetimindeki Europe Galante ve Berlin Aka- demie für AJte Musik, dikkat çe- ken müzik topluluklan. Labeque Kardeşler, Tokyo Yayü Çalgılar Dörtlüsü ve Shlomo Minrz ise sa- natçılar arasındaki en ünlü isimler. Türk sanatçılara önemli bir yer aynlmış bu yıl. Borusan Filarmo- ni'nin yanı sıra Emre Aracı yöne- timinde, Cihat Aşkın solistliğin- deki tstanbul Oda Orkestrası; Sa- im Akçü yönetimindeki Tekfen O- 1) Fabio Biondi, 2)Katia-Marielle Labeque kardeşler, 3) Mamıel Barrueco, 4) Martin Haselböck, 5) Güher-Süher Pekinel kardeşler. ılın ilk müzik festivali Ankara'da. 31 Mart'ta başlayacak olan 20. Ankara Müzik Festivali 26 Nisan'da Rengim Gökmen yönetimindeki Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası'nın Türk bestecileri programıyla sona erecek. Bu son program baştan sona Türk bestecisi içermekle özel bir yüreklilik ve derin bir anlam taşıyor: Ne de olsa 2003 Cumhuriyetin de 80. yıldönümü. da Orkestrası; Fazıl Say'ın bir hafta sürecek varoş konserleri; yi- ne Fazıl Say'ın Metin Altıok'un di- zeleri üstüne besteledığı korolu ya- pıtının ilk seslendirilişi; piyanist Muhiddin Demiriz'in resitali ve önceki yıllara göre sayılan artmış olan geleneksel müzik topluluklan yer alıyor. Şımdilik ana hatlanyla beliren Îstanbul Festivali böyle bir görünüm veriyor. Ankara Festlvall 20. Ankara Müzik Festivali'nin programlan, tarihınin önde olması nedeniyle, Îstanbul'a göre daha bir şekillenmiş. 31 Mart'taki açılışta Rusva Devlet Senfoni Orkestra- sı'nı bir zamanlann ünlü şefi Vero- nika Dudarova yönetecek. Bilkent Akademik Senfoni Orkestrası, tz- mir Devlet Senfoni Orkestrası ve Cumhurbaşkanlığı Senfoni Or- kestrası gibi büyük topluluklann yanı sıra oda orkestralan, korolar ve vokal topluluklan da yer alıyor. Değerli şef Saulius Sondeckis 1960'ta kendi kurmuş olduğu Lit- vanya Oda Orkestrası'nın bir kon- serinde ünlü çellist Miklos Peren- yi'ye, bir diğer konserinde bizim genç piyanistimiz Emre Elivar'a eşlik ediyor. Bulgar Ulusal Radyo Korosu; ünlü şefleri Stoyan Kra- lev yönetimindeki Sofya Madrigal Korosu ve Azeri Vokal toplulugu, vokal konuklann arasında yer alı- yorlar. Ankara Festivali'nde özellikle o- da müziğine ayn bir önem verilmiş bu yıl. Güher- Süher Pekinel ile Jacques Loussier Üçlüsü ve sakso- foncu Brandford Marsalis'in dört- lüsü caz ile klasik müziğin yakınlaş- masmı sergilerken, çok önemli üç Fransız sanatçıdan oluşan Gattet, Trenel ve Bardin'in Trio'su klasik örnekler verecek; Ensemble 415 adlı grup "erken dönem müziği" sunarken Soli Kuvartet çağdaş mü- zik sunacak. Dans, mim ve dünya müziği de Ankara Müzik Festivali kapsamında yer alıyor. "Altından" başlıklı Kazak Ulusal Dans Toplu- luğu; Îstanbul Operası'nuı "Folk- loroma"sı; Danimarka Kraliyet Balesi baş dansçılannın gösterisi; usta flamenkocu Antonio Marqu- ez'in dans kumpanyası; "Chico ve Gypsies" adlı Latin grubu ile Fin- landiya'dan Varttina adlı grubun gösterisi dünyanın çeşitli müzikle- nne örnekler verecek. Aynca mim sanatçısı Le Bubb'ın gösterisi ile festival renklenecek. Iki solo konserde ise çok parlak i- ki isim var: Biri yıllann deneyimli gitarcısı Kübalı Manuel Barrueco, diğeri de Kanada'nın giderek parla- yan, ödül üstüne ödül kazanan renk- li piyanisti Naida Cole. Yirminci Ankara Festivali Ren- gim Gökmen yönetimindeki C- SO'nun Türk bestecileri programıy- la 26 Nisan tarihinde sona erecek. Bu son program baştan sona Türk bestecisi içermekle özel bir yürek- lilik ve derin bir anlam taşıyor: Ne de olsa 2003 Cumhuriyetin de 80. yıldönümü. Boğazlçl Onlversltesl'nde yeni dönem konserlerl Boğaziçi Üniversıtesi'nde ikinci yanyıl ile birlikte yeni dönem kon- serleri de başhyor. Bu aksamki açı- lışta Albert Long Hall'deki tarihi or- gu ünlü Viyanah sanatçı Martin Haselböck çalacak. Ünlü trompetçi Reinholdt Friedrich de konserin di- ğer solisti. Programuı ilk yansuıda Martini, Vivaldi, Albinoni, Tele- mann gibi Barok dönem bestecileri yer alırken, ikinci yansında Toma- si, Heiller ve Aziz Kortel gibi çağ- daş isimler çahnacak. Her çarşamba saat 19.30'da başlayan konserlere yer ayırtmak için (0 212 358 15 40/1703) numaraya başvurulabilir. evini@ boun.edu.tr www.evinilyasoglu.com SADBERK HANIM MÜZESÎ KOLEKSİYONU JAPONYA'DA 621 parçada Anadolu tarihiKültür Servisi - Türkiye'nüı ilk özel müze- sı olan Vehbi Koç Vakfi (VKV) Sadberk Ha- nım Müzesi'nin, 621 parçalık Anadolu Kül- tûr ve Medeniyetleri Koleksiyonu, 17 Şu- bat'tan itıbaren Tokyo Suntory Sanat Müze- si'nde sergilenmeye başlandı. Sergi tarih öncesi çağlardan 20. yüzyıla ka- iar, Anadolu'da yaşayan uygarlıklar ve bu uy- jarlıklann yarattığı kültür varlıklannı içeriyor. Koleksiyonda, klasik döneme ait eserlerin ya- nı sıra Iznik çinileri ve 17. yüzyıldan 20. yüz- yıl başlanna uzanan dönemin kadın kıyafetle- riyle Türk-îslam sanatlanna ait eserler de yer alıyor. Japonya'da Türk Yılı'nın başlangıcı ka- bul edilen ve 17 Şubat'ta gerçekleştirilen res- mi açüışta, Türkiye'yi Devlet Bakanı Başbakan Yardımcısı ErtuğrulYalçınbayır, Japonya Büyükelçisi Solmaz Ünaydın ve VKV Sad- berk Hanım Müzesi Müdürü Çetin Anlağan temsil etti. Japon Prensı Takahito Mikasa ve eşinin yanı sıra Japon hükümeh ve parlamen- tosu temsilcileri de törende hazır bulundular. 2002 Şubahndan bu yana, Japonya'nın Fu- kuoka, Iwakı, Okazakı ve Shizuoka sanat mü- zelerinde sanatseverlerle buluşan serginin sü- resi 2003'ün Japonya'da Türk yıh ilan edilme- si üzerine özel izinle uzatıldı ve Tokyo Suntory Müzesi'nde izlenime sunuldu. 2003'te beş ay- n şehırde daha sergilenecek olan ve bugüne kadar 182 bin Japon tarafindan ziyaret edilen koleksiyon nisan ayı başuıa kadar Tokyo'da ka- lacak. Ekim 2003'e kadarsa sırasıyla Kagavva Tarih Müzesi, Yamanashi Eyalet Arkeoloji Mü- zesi, Sapporo, Hokkaido Modern Sanat Müze- si ve Yokohama, Sogo Sanat Müzesi'nde ziya- rete açık olacak. (0 212 347 00 52/115) KÜLTÜR • (0212) 293 «9 7S tiycrtrooyunevi KUSlflR RIECUSİ TIYATRO PERA P : YJVUZ Prkımn apnğfcı - Kutta Cheres »â mumnt - BCO CORMMH - EKÖK DMBF YSKTEII utm emaua SME VE SYSI T«SMM C U I K IBM IŞK TKUM msa. mıu OYUWJUR HMUN mıi. »yç* BAMSACI, SÜVBI MCE. EK mriu, BUUN TAfaösa, ÖZSâR BUBOİ, H Y W StER HttBOİ, HUM CİNŞİMY 3-10 Mart Pazartesi Saat: 20.30 Devlet rryatrosu Taksim Sahnesi Biletler îstanbul Dwtet Tıyrtosu gışöemde EFESİ İFES PUsen'in kültür ve sanata katkıları artarak sürecek. rıyalro Oyuow Td: 0212 251 60 60 0212 5İ5 5» 35 / : B obert Thom, SES-1885 ORTAOYUNCULARSTIKLAL CAO. N0.140 TEL.- (O 212) 251 18 İS-U> FAX: (0 212) 244 43 27 Ferhan Şensoy'un IRİ BİZİ DİKİZÜYORRONTGENCİLERE %IO INDİRİMÜ GÜLDÜRÜ CUMA-CUMARTESİ 20.00 / PAZAR 15.00 ve 18.00 ~ Ferhan Şensoy İRHANGİ ŞEYLER 27 ŞUBAT Perşembe Saat. 20.00 Ferhan Şensoy^ FELEK BİR GÜN SALAKKEN ^ 6 MART Pcrsembe Saat 20.00 ıet Satış/Rezervasyon: Ortaoyuncular Gişesi / 0 212 25118 65-66 SEKIZ KADIN Türktesi: Caşkun TUNÇTAN . Nedret DENİZHAN Dekc Atıl YALKUT Kcsüim: Cınon GÖKNİl Is'k: Sıbahattin GÜNDOĞOU tK Ersia ASAR Perikît SAVAŞ - Esia Ü»UIU UUSkĞ • Tonjv TUNCEL Sebiîem KÖ5IEM - Rozef KU8B - Deaıe: İ0ZUU Aysegüf SŞSÎVER - Selis İSCAN 26,27,28 Şubat 1,2 Mart KADIKOY HALDUN TANER SAHNESİ'nde BİR ÇOKUŞUN GÜLDÜRÜSÜ(TAVŞAH TAVSAN) Her Cuma-Cumartesi: 20.30 Pazar: 18.00 Vazan: (Ulinc Scrrcav. Ç«triren: Ç«tin İ^ekkaya Vöncten: Nesrin Kazankaya Dekar-Kostiim: Gürcl V«nljn, Dramaturji: Gikhan Akeura l;ık: Viikıel Aymız, Yinetmen Vrd: Şafak Eruyar Ztyne^ Öıitn E4a Ya»jnar, - ^ * T ^ Çocuk Oyunu AMAN AMAN Her faıar saat 1 2 . 0 0 Yazan: Vdker ludwi« ve Grifs ekibi Çeviren vcY<Jneten: N«rin Kazankaya Dcbor-Koıttim: Özkan Schulze, l;ılc Vüksel Aymaz Ö tebrik O3l2tW7O6 •Ivıler caddesı No:70 T rvasyon O (212) 24S 4A 60 - 244 52 03 Fax: O (212) 252 30 82 e-mail: p«ra@peraguzelsanatlarcom.tr IST*«Ul HJYÛKjtHl» »BJDIYBn 1 W W l l W f T I "TITATRO HAY4TIM AVNASIDIR' Muayene, Teşhis, Tedavi T Ü R K K A L P VAKFI 19 Mayıs Cad. No: 8 Şişli/lstanbu) Tel: (212) 212 07 07 (pbx) Faks: (212) 212 68 35 Intemet: http^/www.tkv.org.tr e-mail: gen.sekreteratkv.org.tr koordinator atkv.org.tr Dil Demeği'nin Türkçe Sözlük'ünu, Yazım Kılavuzu'nu kullanmak hem Türkçe'ye, hem derneğe katkıdır. Bîlgi için: 0312-425 83 60 Ehliyetimi kaybettim, hükümsüzdür. RECEP DOĞAN GÜZELİN ARDINDA BERTAN ONARAN Costa Gavras'ın Ucuz Masalı Sinematek yaşarken birfilm gösterilmişti: Sıradan Faşizm. Filmi; Rusya'ya saldırdıktan sonra sonunda yenik düşen Alman subay ve erieri kendileri çekmiş- ler; geçtikleri yerlerde insanlara neler ettiklerini bel- gelemişler -dönünce eşleriyle birlikte izleyip otuzbir çekeceklerdi besbelli-, bunlan Ruslar birleştirip film yapmışlardı. Elbet çok çarpıcı, yürek paraJayıcıydı; ama çok da öğreticiydi: Herkes, hepimiz zorba, buyurgan olabi- lirdik, daha dogrusu şu anda öyleydik. Bu belgeselin ikinci yansı, Sibirya'daki sürgün yer- lerinde. Toplama kamplannda yaşananlar ne yazık ki çekilip gösterilmedi; onlann çarpık, tek yanlı anlatı- mı Hıristiyan yobazı Soljenrtsin'e düştü. Asıl suçlu ve sorumlu Batılı sömürgecilerin ağızlannın suyu ak- sın diye. Ama Hitler'in yurttaşı başka bir Avusturyalı, VVil- helm Reich, daha 1930'larda, olupbiteni de, ola- caklan da göstermişti Faşizmin Kitle Ruhu Anlayı- şı'nda. Yalnız o gün de, bugün de, sevi yetenekleri daha ana karnında, baba tohumunda bile bile körel- tilmiş can gözü kapalı varlıklar ne o kitabı okuyabi- lirdi, ne uygulayabilirdi; bugün de hâlâ aynı derece- de iğdiş hepsi. Costa Gavras da okuyamamış, kazara eline geç- tiyse bile, hiç anlayamamış, anlayamayacaklardan biri besbelli. Işe en ucuz yerinden girişmiş; nasılsa on bin yıllık ataerkil zorbalık akışı içinde en kolay, onaylanmış, izin belgeli bir hedef var, alır silahı oraya ateş edersin; hem yürekler paralanır, hem cepler. Film Schindler'in Dizelgesi'mn ya da Primo Levi'nin unutulmaz, unu- tulmamas) gereken yaşamöyküsünün tımağı bile ola- mıyor. Çünkü temel alınan kitap doğruyu söylememiş: Efendim, sözüm ona dürüst, hem de aykın (Protes- tan) da olsa Tann'ya inanan bir kimyacı, bütün öbür gözünü seve seve kapatmış yurttaşlan gibi, zararlı böcekleri(!) yok edecek ilaç üretiminin başında; tifoy- la, tıfüsle savaştığına yürekten inanıyor. Ancak talih- sizliğe bakın, günün birinde tifo tifüs mikroplannın de- ğil, başka böceklerin, Yahudilerin, Çingenelerin, kı- sacası Ari olmayan herkesin zehirlenmesine, hızını alamayıp sabun yapılmasına yaradığını öğreniyor. Bizim iyi niyetli ama çaresiz kimyacı, sağa koşu- yor, sola koşuyor, sonunda Papa'nın Almanya'daki temsilcisine gidiyor, bir SS subayı olarak bilıp gör- düklerini anlatmaya kalkıyor, adam bu kaçığı rtemen kovduruyor. Ancak, bütün canlar çıkmadan umut kesilmez: Kü- çük görevlılerden biri anlattıklannı işitiyor, inanıyor, düşürdüğü kartını alıp evine geliyor, el ele veriyortar. Ah, ah! Bütün bunlan anlı şanlı Papa hazretleri bir bil- se, n'apar o Hitler'i! Filmin büyükçe bir bölümü bir yandan Italyan çö- mezin, öte yandan insansever kimyacının çırpınma- lanyla geçiyor - yaşasın! Filmi bitirip üne ve paracık- lara kavuşma zamanı yaklaştı. Ne yapılır? Olsa olsa temiz yüzlü çömezi harcar- sın! Kitabın yazanyla Costa da öyle yapıyorlar. Çö- mez, göğsüne bir Yahudi yıldızı dikip kendini topla- ma kampı trenine bındirtiyor. Ama filmi burada bitiremezsiniz; hadi bakalım kim- yacı işbaşına: Himmler'in yerine izin belgesi imza- layıp ta toplama kampına geliyor, çömezi kurtaracak: Ama al sana bir gözyaşı daha! Çomez gönüllü ölü- me gidiyor. Yıldızlı kara cüppesı öbür giysilerin ara- sından bulunup gösteriliyor; tıpkı kapılan kapalı gi- dip boşluğunu göstermek üzere açık dönem trenler gibi. Neyse uzatmayayım! HrHer, hâlâ onuria basılıp satilan ünlü başyapıtı Kavgam'da yapacaklannı en ince aynntılanyla anlat- mıştı; Papa'nın da, ABD'nin de, Sovyetler Birliği'nin de, kısacası herkesin de her şeyden haberi vardı: Tıp- kı şimdi Irak saldınsı öncesindeki gibi; ama herkes, kargaşada bize de pay düşer diye hesaplıyor. Burada asıl terslik, kullanmayı sürdürdüğümüz kavram ve terimlerde. Bilimin son buluşlarına göre, matematik ve gü- dümbilimden (sibernetik) ödünç alınan bir kavram- dan kimsenin haberi yok, olmaması için de bütün ön- lemler alınıyor. 10 bin yıldır alıştınldığımız soyut kavramlann yeri- ni bütün aldı; ana bütün evrenin kendisi; doğal ola- rak sayısız altbütün var: Gökadalar, yıldızlar, geze- genler, onlann arasında Dünya, dünyanın uzerinde de iki temel altbütün: Canlılar, cansızlar. Almanya'nın ya da bilmem kimin çıkarlan yok: Canlılann, dahası, öbür yanya sımsıkı bağlı olduklanna göre, cansızlann çıkar- lan var; ya da öyle olması gerek! Bu pencereden bakınca, Gavras'ınfilmide, bütün öbürleri gibi, korkunç birsömürgeci masalı. Oysa, şu ya da bu ulus için değil, canlılann banndıklan altbü- tün için, belki dünya denen altbütün için, artık örne- ğin Erol Manisalı, Arslan Başer Kafaoğlu, Doğu Perinçek gibi, artık kralın çıplakolduğunu söylemek- le yetinmeme, bütün kralya da kralcıklann azılı birer katil olduklannı bıkıp usanmadan yineleme zamanı! Dilerim pişman olmaya vaktimiz kalır! Resim gönüUüleri Akmerkez'de • Kültür Servisi - SHÇEK- Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Kocamustafapaşa Toplum Merkezi, Ekber Yeşilyurt Atölyesi resim sanatçılannın Akmerkez Food Court B Atrium'da yer alan karma sergileri 3 Mart'a kadar görülebilecek. Figüratif çalışmalann yoğunlukta olduğu peyzaj ve natürmort ağırlıklı 75 çahşmanın sergilendiği mekânla bir bütün oluşturup sanatı, sanatçıyı ve sanatseverleri buluşturmakta. 14 kadın sanatçı ve hocalan Ekber Yeşilyurt'un eserlerinden oluşan sergi aynı zamanda pozitif enerjinin dışavurumu olarak nitelendırilmekte. (0 212 282 01 70) BUGÜN • CEMAL REŞtT REY KONSER SALONU'nda 19 30da Academic Woodwind Quintet konseri. (0 212 232 98 30) • AKM'de 20.00'de tstanbul Devlet Opera ve Balesi'nden 'Kiss Me Kate' müzikali. (0 212 251 56 00) M YAPI KREDİ SERMET ÇİFTER SALONU'nda 18.30'da 'Yeni Başlayanlar İçin Caz NaaPjazz'la Mûzikli Söyleji', Turkcell Bması'nda 18.30'da '50 Yıl Once Türk Sineması Toplu Gösterimi: Leylaklar Altinda' yapılacak. (0 212 473 04 44)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear