Catalog

5VYFA +CUMHURİYET 26 ŞUBAT 2003 ÇARŞAMBA L4 KULTUR kultur@ cumhuriyet.com.tr Vicente Todoli konfemnsıKültür Servisi - Patform Garantı Güncel Sanat Merkezi, Londra'nın ve dünyanın ünlü müzelerinden TateModern'ın yöneticilığını yüraten Vicente TodoK'yı yann saat 18.30'dakonukedecek. îstanbul'da bulunacağı süre ıçuıde Türkiye'dekı güncel sanat çalışmalan ve sanatçılan hakkuıda araştınna yapacak olan Todoli Osmanlı Bankası Müzesi'nde büyuk sanat kurumlannın izledıği sergi eğılımlenni konu alan bır de konferans verecek. Serralves Güncel Sanat Mûzesı'mn kurucusu, küratörü ve sanat yönetmeni Vicente Todoli, halen bir çokuluslu sanat kurumunda danışman olarak görev yapıyor. Aynca, Barcelona Güncel Sanat Müzesi'ne sanat eseri alımı konusunda danışmanlık yaparken Avrupa Bıenah Manifesta'nın da yönetim kurulunda bulunuyor. Todoli kariyeri boyunca, JohnBaldessari(1989). James Rosenquist (1991), Richard TutÜe (1992), Tony Cragg (1992), Juan Munoz (1994), Juliao Sarmento (1994)vePedroCabrita Reis (1996) gibi ünlü güncel sanatçılann yer aldığı uluslararası sergilerin küratörlügünü üstlendi. Vicente Todoli, Serralves Müzesi'nde de James Lee Byars, Franz VVest, Gary HJI1, Hamish Fulton, Lothar Baumgarten. Roni Hora, Claes Oldenburg, Coosje van Bnıgger ve Franris Bacon sergilennın küratörlüğünü yaptı. Bu haftasonu caz 'Gamnû* Radio Tarifa * Kültür Servisi-Garanti Bankası, 'Ga- ranti Caz Yeşfli' adıyla yürüttüğü etkin- likleri bir sürprizle sürdürüyor. Düzenlemesini, Garanti'nin 1984'ten bu yana kurucu üyesi olduğu îstanbul Kültür ve Sanat Vakn'nın üstlendiği 'Compact Jazz', 28 Şubat-2 Mart ta- rihleri arasında gerçekleştırilecek. Etkinlığin konuklan Radio Tarifa, Tania Maria and The Vıva Brazil Qu- artet, Llorca, Aqua Bassino ıle Rog- genkamp, Focan & Kozlu Trio olacak. Maslak Venue, Babylon ve Nardis'te gerçekleştirilecek konserlerin yanı sı- ra, Safran'da da Kerem Görsev, Yavuz Baydar ve Hakan Atala'nın DJ'lik ya- pacağı 'cazbnmch' gerçekleştirilecek. Brezirya'ya özgü ritim öğelerini sık- ça kullanan Tania Mana and The Vi- va Brazil Quartet ve birbirinden çok farklı etnik müzik türleri üzerine kurduğu, Iber Yanmadası ezgileriyle Akdeniz ezgilerini harmanladığı mü- ziğiyle Radio Tarifa haftanın en ıyile- • 28Şubat- 2 Mart arasında gerçekleştirilecek etküıliğin konuklan Radio Tarifa, Tania Maria and The Viva Brazil Quartet, Llorca, Aqua Bassino ile Roggenkamp, Focan & Kozlu Trio îstanbullulan caza doyuracak. ri arasında. Muziğinde değişik tarzlar- daki parçalan kullanan, özellikle deep house, caz armonileri ve Afrika ezgi- lerine ağırlık veren Aqua Bassino ve 'Groovy' olarak adlandınlan, müzik dünyasında ağırhldı olarak funk vejazz etkisindeki klasik elektronik müziği kullanan albümlerin yanı sıra, çok sa- yıda remıks çalışması bulunan Llorca da 'CompactJazz'ı renklendirecek di- ğer topluluklar. (021645415 55/www.biletix.com) Hiçbir resim eğitimi almayan Ahmet Güneştekin, öğrencilere ücretsiz resim dersi veriyor Batmanlıressam İstanbul'da• istanbul'da ilk kişisel s^rgisini açmaya hazırlanan Batmanlı ressam Ahmet Güneştekin, "Zamanla kendi tarzımı yarattım. Eu tarz, modern ve soyut gibi görünen desenlerden, fgürlerden, bozuk bir anatomi ve perspektiften uzak kompozisyonlardan oluşuyor" dedi. HtLALKÖSİf Türkiye'nin çeşitli bölgelennde karma sergilere kahlan Ressam Ah- met Güneştekin, İstanbul'da ilk kı- şisel sergisini açmaya hazırlanıyor. Hiçbir resim eğitimi almadan yağ- lıboya resim yapan Güneştekin, aç- mayı düşündüğü sergınin çok konu- şulacağını söyledi. Beyoğlu'nda Asmalı Mescıt So- kak'taki atölyesinde kendi yaıattığı figürlerle yaşamı anlattıgını söyle- yen Güneştekin, "Bu sergi gtrçek- ten çok konuşulacak. Örneğin Cen- net adh tablomda insanlara cemetin vaat edilmesinin ucuz teokratik bir sömürii olduğunu anlatry orun" de- di. 1981-1989 yıllan arasında Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelenn- de kişisel sergiler düzenlediğniLi söy- leyen Güneştekin, resim sayesinde Türkiye'nin bırçok bölgesini iolaş- tığını ve çeşitli karma sergilere ka- tıldığını anlattı. ikl haftalık resim eflltlnl Resim yapmaya 5 yaşındı Bat- man'da başladığını söyleyen Güneş- tekin, resim eğitiminin Mimaı Sinan Üniversitesı Güzel Sanatlar Fakül- tesi'nde aldığı ikı haftalık kırs ol- duğunu belirttı. Güneştekim 1985 yılında Batman"a gelen ressan Rah- nü Pehüvanh ile tanışmasıylabaşla- yan iki haftalık Mımar Sinanmace- rasuu şöyle anlatıyor: "Rahmi Pehtivanh resimlermi gö- rünce çok yetenekü olduğıımı söy- leyerekbenimleUgilendi. löyasnday- dım. \limar Sinan'a girmem o iste- di. Ben de bu nedenle Minar Si- nan'da iki hafta misafir öğreıci ola- rak kaktam. Ahşamadbm -ve Baman'a geri döndüm." Yalnız kaldığı z a m a n fınasının yüreğine hükmettiğini söyle\en Gü- neştekin, 9 yaşuıdayken yere bir re- sim yanşmasında aldığı ödiilüıyağ- lıboyayla tanışmasını sağhdığını söyledi. 9 yaşına kadar karakalern e sulu boyayla çızim yaptığını anlaan Gü- neştekin, "Bana yağhboya takmı he- diye ettiler. KuÜanmayı bimiyor- dtam. Yağnboyanın sııyla incdtOece- ğini sanıyordum. D e n e d i m tlmadı ve kırtasiyeye gidip "bu boyaar bo- zuk' dedim. Adam gülenek bwıa doğ- ruyu anlatü" diye eldedi. Ortaokulda ilk defa branş resim olan bir öğretmeninLİn oldıagunu ve ondan 'tuval'in ne oldu-ğumıöğren- diğini söyleyen Güoıeştekir. "Ön- ccden kontrplaküzerine çiziytrdum. Bana yol gösterdL Bür resmim görüp bana 'kalemin ne lcadar giLel' de- Ahmet Güneştekin, resimlerinde olumsuzluklara karşın her zaman bir umudun olduğunu söylüyor. di. Ben de kakmi onu uzatnm 'çok beğendıyseniz sizın olsun" dedim. O da ne demek istediğini bana anlaün- ca çok utandım ve şaka yapnnı de- dim. Astanda şaka yapmamıştım" dıye konuştu. Önceleri klasik resim yaptığını anlatan Güneştekin, şimdiyse soyut modern bir tarzda kendi figürleriy- le çalıştığını söyledi. Batman"dayken resimlerinin yöre halkmın yaşadık- lanndan etkılendiğını anlatan Gü- neştekin, "Zamanla kendi tarzımı yaratüm. Bu tarz, modern ve soyut gibi görünen desenlerden, figürler- den, bozuk bir anatomi ve perspek- tiften uzak kompozisyonlardan olu- şuyor" dedi. Çizerken konu sınırlaması olma- dığını belirten Ahmet Güneştekin, " Resimlerimdeolumsuzluklara kar- şuı her zaman bir umudun olduğu- nu, hiçbir şeyin zor ohnadığuu anla- tryorum. Insamn şansını kendinin yaratacağma inanryorum" dıye ko- nuştu. Resim teknlfll öğretlyor Akademilere hazırlanan öğrenci- lere ücretsiz resim dersi verdiğini söyleyen Güneştekin, "Kurslaragi- decek para bulamay an öğrencilerle desençahşmalanyapı\onım.Kısaza- manda temel resim tekniklerini öğ- retiyorura' 1 dedi. Ögrencilen arasında akademi me- zunlannın da olduğunu belirten Gü- neştekin, sözlerini "Geçenlerdeatöl- yemi gezmeye gelen bir resim öğret- meni benden kendisine yagh boya teknikleriniöğretmemiistedi" diye- rek bıtirdı. Türk şiirinin başlangıcından günümüze serüvenini sergileyen antoloji tamamlandı Yunus EmreUen Nâzım Hihnet 'e Antolojinin ikinci beş ciltlik bölünıü Mehmet Enıin Yurdakurdan Nâzmı Hikmet'e ve günümüze uzanan geniş bir zaman dilimini kapsıyor. Kültür Servisi - Boyut Yayınları beş ciltlik 'BaşfcmgK-mdan CumhuriyeteTürk Şiir Antolojisi'nı yayımladı. Abdullah Ozkan'ın hazırladığı antolojide Orta As- ya'dan Cumhuriyetin kuruluşuna dek ge- çen süre içinde, Türk dilinde eserler ver- miş671şairin 1650 şiiri yer alıyor. Şairlerin divan, halk ve tekke şairi aynmı yapılma- dan, yaşadığı yüzyıllara ve ölüm tarihlerine göre, kro- nolojik su^yla ele abndığı antolojide, her şairin yaşa- möyküsü, hakkındaki en ye- ni araştırmalann yer aldığı zengin bir kaynakçayla ve- riliyor. Yaşamöykülerine, şairin eserlerinin sayfa re- simleri ya da şairle ilgili re- simler eşlik ediyor. Seçilen şiirlerin hernen yanında, dil nedeniyle eski şiirimizi an- lamakta zorluk çeken genç kuşaklar düşünülerek gü- nümüz dili ve çevirisi veri- liyor. Çevirisi verilmeyen şiirlerin yanıbaşında veri- len sözlükle de yine şiirle- rin anlamına kolaylıkla ula- şılabihnesi, şiirlerin içeri- ğine uygun minyatür, gravür ve Türk ressamlanndan se- çilmiş tablolaruı verilme- siyle de şiirlerin anlamlan- nuı kolaylıkla kavranması amaçlanmış. Türk dilinin 8. yüzyılda- ki yazıh ilk örnekleri olan Orhun Yazıtlan'ndan başlayarak Ahmet Yesevi,Mevlana,Baki,FuzuB,Nedim gi- bi divan edebiyatının en usta şairlerine; Yunus Emre, Karacaoğlan, Köroghı, Da- daloğhı, Pir Sultan Abdal gibi halk şiiri- nin özgün seslerine yer verilen bu anto- • 'Başlangıcından Cumhuriyete Türk Şiiri Antolojisi 'nde 671 şair-1650şiir, 'Cumhuriyetten Günümüze TürkŞiir Antolojisi 'nde de 526 şair-1909 şiir olmak üzere 10 cilde sığdırılan Türk şiirinin 13yüzyıllık serüveni toplam 1197şair-3559şiirle okurlara sunuluyor. loji, Tanzımat edebiyatının NamıkKemal, Şinasi, Tevfik Fikret ve Abdülhak Ha- mit gibi çağdaş Türk şiirine geçiş döne- mi ustalanna dek uzanıyor. Türk şiirinin tarih içındekı gelişimini sergilemeyi amaçlayan bu antolojide ya- pılan en önemli yenilik ise Türk şiirinin her yüzyılda- ki durumunun, uzun değer- lendirmelerle verilmesi ye- rine. 'eşzamanh tarih gra- fiği' ile verilmesi olmuş. Her yüzyıl için yapılan de- ğerlendirmelerin hemen al- tına, o yüzyıluı şairleriyle birlikte, yine o yüzyılda Türk dünyası ve çevresin- deki devletler, önemli olay- lar ve dönemın bilim-sanat adamlanyla edebiyatçılan grafiksel olarak bir arada veribniş. 1993'de Abdullah Özkan ve RefikDurbaşın birlik- te hazırlayıp, gene Boyut Yayınlannca beş cilt ola- rak yayımlanan ve 526 şa- irin 1909 şiirinden oluşan 'Cumhurrvetten Günümü- ze Türk Şiiri Antolojisi' ile Türk şiirinin uzun tarihini ele alan çalışma da tamam- lanmış oluyor. Mehmet Emin \urdakul dan Nâzım Hikmet'e ve İ940 kuşağı şairlerine, 1960kuşağmın devrimci şairlerinden gü- nümüz genç şairlerine dek uzanan geniş bir zaman di- limindeki şairleri alan bu antolojinin eki olarakverilen CR-ROM ise kitaptakı tüm şairlenn yaşamöykûlerini, şürlerini ve fotoğraflannı içeriyor. CD'nin bir özel- liği de bazı şairlerin şiirlerinin kendi se- sinden veriüyor olması. DEFNE GÖLGESt TURGAY FİŞEKÇİ Şairlerin Diliyle Barış Asım Bezirci'nin derlediği Şairterimizin Diliy- le Barış (Evrensel Yayınlan) ilk kez 1987'de ba- sılmıştı. Kitapta Tevfik Fikret'ten başlayıp günü- müzün genç kuşaklanna dek şairlerin banş üs- tüne şiirieri yer alıyor. Görülüyor ki, son yüzyıldır şairier için banş, ana temalardan biri olmuş. Neden? Insanlık birtürlü sorunlannı savaşla çözme alış- kanlığından vazgeçemediğinden. Son yüz yıldır tarihin en büyük savaşlan birbirini izledi. Asım Bezirci, kitabın girişine yazdığı yüz say- falık 'Şiirimizde Banş' adlı incelemesinde, bir sa- vaştan ötekine şairlerin nasıl her zaman şiirleriy- le banşın yanında yer aldıklannı gösteriyor. Bal- kan Savaşlan, Birinci Dünya, Kurtuluş, İkinci Dün- ya, Kore, Soğuk Savaş, Vıetnam savaşlan, atom, nötron bombaları... Şairler banşı yalnızca savaşın ve acılarının ol- madığı bir dünya olarak değil, bütün insanlann ve yeryüzünün kardeşliği olarak görürler. Bu yüzden yalnızca ülkeler ya da ordular ara- sındaki savaşlara değil, insani olana karşı duran her eyleme, baskılara, yoksulluğa da karşı durur- lar. Fazıl Hüsnü Dağlarca. "BirGünlükTanrının Yaptığı" adlı şıirinde, herkesin tok ve mutlu, kar- deşçe yaşadığı bir dünya özlemini dile getirir: Tann olsam bir günlüğüne Alsam çarşılarda ne varsa ekmek peynir Elma, armut, ıspanak, kereviz Fındık, badem ne varsa hepsini alsam avuçlanma Sallasam kavuştursam birini ötekine besinlerin Sonra serpsem köylere kentlere çadıriara kulübelere Hepsini En uzağından en küçüğüne En yakındakine en büyüğüne dek Kocaman bir kardeşlikle eşit Hah desem Yeryüzü kalsın da açlıklar kalmasın Dilimize çevrilen şiirler içinde de evrensel ba- nşı anlatanlar büyük bir toplam oluştururlar. A. Kadir'in Dünya Halk ve Demokrasi Şiirleri, Ataol Behramoğlu'nun Kardeş Türküler der- lemeleri böylesi şiirlerle doludur. Yannis Ritsos'un "Banş" adlı şiiri, evrensel banş düşüncesini en iyi anlatan örneklerden bi- ridir: Bir tas sıcak süttür banş ve uyuyan bir çocuğun Gözlerinin önüne tutulan kitaptır. Başaklar uzanıp, Işık! Işık! diye fısıldartarken birbirlerine! Işık taşarken ufkun yalağından Barış budur işte. Kitaplık yapıldığı zaman hapishaneler Geceleyin kapı kapı dolaştığı zaman bir türkO ve dolunay taptaze yüzünü gösterdiği zaman bir bulutun arkasından cumartesi gecesi berberden pınlpınl çıkan bir işçi gibi Barış budur işte. Banş ışın demetleridir yaz tahalannda iyilik alfabesidir o, dizlerinde şafağın. Herkesin kardeşim demesidir birbirine, yann Yeni bir dünya kuracağız demesidir; ve kurmamızdır bu dünyayı türkülerle. Barış budur işte. Banş yanhlannın gösterilerine, eylemlerine bak- tıkça, banş bilincinin bunca yükselmesinde ya- zılan bunca şiirin de etkisi olmuştur diye düşün- mekten kendimi alamadım. Banşı yalnızca savaş- lann olmadığı bir dünya olarak algılamamalıdır. Banş silahlann olmadığı bir dünyadır. Silah var- sa, bir gün kullanılmak içindir. Yeryüzünde son silah da ortadan kalktığı gün evrensel banş ger- çekleşecektir. tfisekci(a hotmail.com DÜZELTME: 25 Şubat Salı günü sayfalan- mızda yayımlanan ve Tiyatro Bader'in 'O>nat mayaAzKaldı' oyununun haberinde kullanılma sı gereken fotoğraf, teknik bir hata yüzünden '2 İngüiz Kısa Film Günleri' haberinde kullanılmış tır. Düzeltir, özür dileriz. K Ü L T Ü R İ Ç t Z İ K K Â M İ L M A S A R A C ]