25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET 5 KASIM 2003 ÇARŞAMBA 3.4 LJii. kultur@cumhuriyetcom.tr Sinemamıza senar\st,yönetmen ve oyuncu olarak damgasını vuran Bülent Oran hn belgesetiçeküdi SenaryokrahnınyaşamıGAMZEAKDEVÜR Türk Sinemasında Altm Çağ olarak bilinen, üretimın en yoğun olduğu 1950'lerden 80'lere uzanan dönemin en çok senaryo yazan senaristi Bü- lent Oran. Yazdığı senaryolann top- lamı, dızılerle birbkte bini buluyor. Filmlen TV kanallannda günde orta- lama 4 kez dönüyor. Oranın yaşamı ilk gösterimi geç- tığimız ay Antalya Füm Festivali * nde yapılan bır belgesele konu oldu: 'AJ- tm Çağm Yönetmeni: Büknt Oran'. Belgeselın yönetmeni Mehmet Gü- leryüz, yazan ıse Suıema ve Televız- yon Esen Sahipleri Meslek Birlıği (SETEM) genel sekreteri Feza Smar. Yüzlerce senaryosu filme, televız- yona çekılmış, ilerlemiş yaşına karşın gençlenn üretmekte olduklan film- leri yakından ızleyen bu senarist, yıl- lardırbelgesellenyle bu alandaki açı- ğı kapatan Güleryüz ve Smar'ın da ıl- gi alanı dışında kalmadı. Jönlükten senaristllğe Bir yülık bır arayışın sonunda, Ha- yat Kımya'nın finansmanın bir bölü- münü sağlamasıyla işe başlanmış. Oran da, böbrek yetmezliği nedeniy- le haftanın üç günü girdiğı dıalizde bıt- kin düşmesine karşm zevkle kamera karşısına geçmış. Çahşmalannı ve yöntemlennı değerlendirirken belge- sellennın de biraz Bülent Oran gibi ol- masını ıstemişler. Bılındığı gıbi, Oran halk sineması yapan bır sınemacı. Bu yüzden belgesel de bol yıldızh olmuş, Oran imzalı eski Türk fılmleti gibi... "Görüntüde art arda geten senaryo- lar var. Eski flhnlerde de bu tür sah- neler vardır; mesela üst üste düşen plaklardan anlanz ki kahraman peş- er gün ortalama dört TV kanalında dönen filmlerine taş çıkaran zorlu ve macerah bir yaşam süren Bülent Oran'ı anlatan 'Altın Çağın Yönetmeni: Bülent Oran' adlı belgeselin yönetmeni Mehmet Güleryüz, yazan Feza Sınar. peşe plak dolduruyordur. Nostaljik bir tat versin dhe fıhnlerin orijinal frag- manlarından parçalar da koyduk. Montaj son teknolojiyleyapıtnuş oima- sma karşm eskttmeyle ve hafiftitreşim- lerte smemaprojeksiyonu havası ohış- turuldu. Aynca kamera arkası görün- tüleri de aralara serpiştirdik" dıyor Mehmet Güleryüz. Oran'ın senaryolanndaki inandın- cıhğın altında yatan nedenlerden bıri de yazdıklannı bire bir yaşamış olma- sı, kuşkusuz. Nasıl mı? Bakırköy'de yalıda yaşayan zengınbır aile çocuğuy- ken işçi bir kıza vurulunca Türk film- lerindeki o klişe sahneleri bire bir ya- şamış. Ailesı aşkını kabullenmeyince de kapıyı çarparak evi terk etmiş. 1946'da sevdığı kızla (Mediha Yıl- dırmaz) evlenerek bir gecekonduya yerleşmişler. Geçimıni sağlamak için değişik işlere (Sümerbank bez fabri- kasında işçüık, dızgjcilik. klışe ressam- lığı, sokak satıcılığı, öğretmenlık) gi- rip çıkarken bir yandan da öğrenımı- ni sürdürmüş. Hukuktu, sanat tarihıy- di derken işçı olarak çahştığı 'Şaka' dergısinde deneme yazılannın çok be- ğenilmesi üzerine mizah yazarhğına başlamış. Sonra arü bir kararla Anka- ra'ya gıdıp Devlet Tiyatrosu sınavla- nna girmış fakat kazanamamış. Bu arada arkadaşı Sırn Gültekin ın etkı- siyle sınema oyunculuğunda karar kıl- mış. Bol yıldızh bir belgesel Feza Sınar'ın verdiği bilgilere gö- re thsan Tomaç'ın yönettiği 'Cennet Yofculan'nda (1952) kötü adamı oy- nadıktan sonra aynı yıl ılk senaryosu- nu yazmış Oran. TalatArtemeT ın yö- nettiği bu filmde ('Can YoJdaşı') se- naristliğın yanı sıra oyuncu olarak da görev almış. 1953'te ise And Fılm'ın sahibi Turgut Demirağ'ın isteğiyle 'Drakula İstanbuTda' fılminde başrol oynamış. O dönemde yılda 30-35 se- naryo yazan Oran mızah kariyerini gölgelemek kaygısıyla imzasını at- mamış. Küçük rollerin yanı sıra 30 ka- dar başrol oynayan sanatçı, Yeşil- çam'm senaryo talebinin artması üze- rine mızah yazarlığmı da. oyunculu- ğu da, ara sıra ekrana gelmeyi sürdür- mek kaydıyla bırakarak yaklaşık bın senaryoya imza atmış. Halen Marmara Üniversıtesi Ileti- şim Fakültesi'nde öğretim görevhsi olarak çalışan Oran'ın başlıca filmle- n arasında, 'Ankara Ekspresi'. "HalkÇo- cuğu', •KarannklarMelegi', 'Anm Ba- hm Peteğim' \ e 'Ingttiz Kemal" sayıla- büir. Dönemin unlü oyunculan ve yö- netmenlerinin çarpıcı anekdotlarla Bü- lent Oran'ı anlattıklan belgesel, birba- kıma, mini bır Türk Sineması şöleni ha- vasında. Hürya Koçyiğjt onu ılk kez ya- kışıklı bırjön olarak tanıdığını anlatır- ken 'Adeta bir Gregory Peck' dıyor Auf Yılmaz, Oran'ın ressamlığını vurgulayarak bir zamanlar güzel bir resim koleksiyonuna sahip olduğunu söyleyerek çok yönlü bir sanatçı ola- rak niteliyor. Yavnz Turgul ise bam- başka bir açıdan yaklaşarak Oran'ın bır zamanlann sürekli 'kötüadam'ı Ah- met Tank Tekçeden nasıl bır komed- yen yarattığına dikkat çekiyor. Türkan Şoray bugünkü kariyerin- de Oran'ın yazdığı senaryolardaki ka- rakterleri canlandırmış olmasmın önemlı bir payı olduğunu söylerken; o dönemin fılmlenne dıl uzatılması- na kızdığını söyleyen Ediz Hun içın o Türk sinemasında bir temel taşı, bir mımar. Senanst eşi Ayşe Şasa"ya gö- re ıse Oran, Yeşilçam denilen sınema tarzının patentıni elınde tutuyor. sırada Türkan Şoray var Daha önce Antalya'da ilk gösterim- leri gerçekleştirilen, 'Türk Sinema Tarihi', 'Kemal Sunal'. 'Hayal Kahra- manlar'. 'Bir Antalya Sevdahsj Behlül Dal' adlı belgeseller de Mehmet Güleryuz ve Feza Sınar imzalı. Bundan başka birlikte tanıtım, reklam, müzik klibı, uzun metraj film çahşmalan da yapmışlar. Güleryüz \ e Sınar, daha çok spon- sonın desteğiyle okullar, kültürel amaç- lı göstenmler ve festıvallerde gösten- leceğini söyledıklen belgesellen için "Ancak TV'ler gereken Ugiyi gösterir- lerse neden olmasın? Eldeki makeme- yi kuDanarak birkaç bölüm hatme ge- tirmek de mümkün" diyerek TV yolunun kapah olmadığını vurguluyor- lar. Bır 'Türkan Şora>' belgeseli de düşünen ikilinın sponsor arama safha- sına geldikleri, senaryosu kaba hatla- nyla ortaya çıkmış olan sonraki çalış- malanysa bir uzun metraj konulu film olacak. YaşarKemal Yapı Kredi 'de • Yaşar Kemarin bütün kitaplannı Yapı Kredi Yayınlan yeniden basacak. 2004'te Galatasaray açık hava sergisinde Yaşar Kemal kitaplan sergisi açılacak. Kültür Servisi - Kitaplan kırka yakın ülkede yayimlanan, sayısız ödül almış ve Türkçenin en önemli yazarlanndan Yaşar Kemal, yeniden yayına hazırlanan kıtaplanyla Ocak 2004'ten itibaren Yapı Kredi Yaymlan'nda. Usta yazann yeniden basılacak kitaplannm kapak tasanmlan Abidin Dino, Nedret Sekban, Orhan Peker, Asiıi Arbaş, Fatma Tülin, Turan Erol, Ergin İnan, Turgut Pura, Ömür Bakıoğlu'nun resimleri ve Ara Gükr'ın fotoğraflanndan oluşuyor. Bu yıl 13'üncüsü düzenlenen Artıst îstanbul Sanat Fuan kapsamında, Yapı Kredi Kültür Merkezi standında da. Mımar Sinan Üniversitesi öğretim üyesi Sadık Karamustafa'mn hazrrladığı 'Yaşar Kemal- Işıkve Renk' başhklı tipografık bir sergi açılmıştı. 2004'te ise Yaşar Kemal'ın bütün kıtaplannın yeniden basımı nedemyle, Yapı Kredi Kültür Merkezı'nın, Galatasaray'dakı açık hava sergısı Yaşar Kemal kitaplanna aynlacak. Yıl boyunca da, Yaşar Kemal ve Türkçeye katkısı konulu çeşitli etkinlikler yapılacak. Ünlü yazar için 2005 başında da, 'Bir Usta Bir Dürrya' sergisi hazırlanıyor. Isviçre Hastanesi ve Tiyatro Tıyatro dergisinin ödülleri sahiplerini buldu Lsvıçre Hastanesi şiir, oyun ve senaryo dallannda genç yazarlan ödüllendirirken, Tiyatro Tiyatro dergisi geçen tiyatro sezonunun en iyilerini seçti. Kazananlara ödülleri önceki akşam Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen törenle verildi. (Fato8ra£ ALPER İZBUL) Sanatçılar onurlandırıldıİstanbul Haber Servisi - ls\içre Hastanesi 'Sanat-Edebrj'at Ödülleri' ve Tiyatro Tiyatro Dergisi 'Tiyatro Ödülleri' önceki akşam verildi. Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen törene edebiyat ve tiyatro dünyasının ünlüleri katıldı. Gece, îsviçre Hastanesi'nin 3 dalda düzenlediği 'Sanat-Edebiyat ÖdüHeri'nin sunumuyla başladı. 'En iyi <j>Tin' dalında 'Jüri Ozel Ödülü'nü tpek Se>alıoğlunun 'Bakır Kalkan' ve Üker Köklük'ün 'Mendil Alır nusınız" adlı oyunlan paylaşırken 'Yel mi Değirmen mi' adlı oyunuyla biruıcıliğe değer görülen Aslı Ongören'e ödülünü gazetemızın imtıyaz sahibi İlhan Selçuk verdi. Seçici kurul şiir dalında bırincılık ödülünü Kadir Aydemir'ın 'Dikenler Sarayı' adlı dosyasına,'Jüri Özel Ödülü'nü de Derya Çolpan'ın 'Kınk Su Saati' adlı dosyasına verdi. Senaryo dalında ise ödül trfan Saruhan'ın 'Arabesk Dünj'a', Berna Şeker'in 'Adada Yırtma Yapıştırma' ve Çağdaş Turan'm 'Havada Bulut Yok' senaryoları arasında paylaştınldı. Îsviçre Hastanesi Ödül Töreni'ni izleyen "Müzikallerden'' adlı müzik dinletısınde, Veysel Diker ve Ceyda Şener, 'Lüküs Hayat'ı söyleyen Suna Pekuysal davetlilerden yoğun alkış aldı. Dmletıyi Tiyatro Tiyatro dergisinin ödül töreni izledi. 'Yıhn Oyun Müzigi' ödülü istanbul Devlet Tiyatrosu'nca sergilenen 'Ayaktakunı Arasında' oyunuyla Cenap Oğuz'a verilirken; aynı oyunla Yüksel Aymaz 'Y'ılın Işık Tasarımcısı' ödülüne, Ali Cem Köroglu ise ' Ydın Giysi ve Sahne Tasaruncısı' ödülüne değer görüldü. fa \'ılın Çevirmeni" ödülü Oyun Atölyesi'nce sergilenen "Ermişlerve Günahkârlar" ile Zeynep Ava ve Tiyatro Stüdyosu'nca sergilenen "Sonsuz Döngü" ile Ahmet Levendoğlu arasında paylaştınldı. "Yıun Yerii O>nn Yazan", Krek Tiyatro Topluluğu'nun sergilediği "Op'la Zo'nun Dramı" adlı oyunla Berkun Oya seçildı. îstanbul Büyükşehir Belediye Tiyatrolan'nın "Merald'' adlı oyunuyla "Yıhn Kadın Oyuncusu" ödülüne değer görülen Hikmet Körmükçü, ödülünü ünlü tiyatro sanatçısı Nejat Uygur'un elinden aldı. "Ayaktakımı Arasında" oyunuyla AB Sürmeli ve Payidar Tüfekçioğlu ile "Sonsuz Döngü" adlı oyunla Mehmet AK Kaptanlar, "Ydın Erkek Oyuncusu" ödülünü aralannda paylaştılar. Yine "Ayaktakunı Arasında" oyunuyla "Ydın Yönetmeni" seçilen Mustafa Avkıran, ödülünü ünlü tiyatro oyuncusu Suna Pekuysal'ın elinden aldı. "Ayaktakunı Arasında" oyunu "Yıhn Yapımı" ödülüne de değer görüldü. DEFNE GÖLGESt TURGAY FtŞEKÇİ Orpheus Söylencesi Bu yıl Nobe) Edebiyat Ödülü için adı geçenler- den biri olan Arap şair Adonis, geçen haftalarda Mersin festivali için ülkemizdeydi. Ozdemir Ince'nin kendisiyle yaptığı, Hürriyet'te yayımlanan söyle- şide, insanlık kültürünün hâlâ antikçağ kültününü aşamamış olduğunu, bu kültürün insanlığın doru- ğu olarak kaldığını söytüyordu. Gerçekten de bugünkü insanlık kültürünün te- melleri antikçağdaatılmıştır. Demokrasiden sanat- lara dek bugün sahip olduğumuz çoğu değeıier hep bu dönemde ortaya çıktı. Bu nedenle arada bir dönüp antikçağ öyküleri- ne bakmak, oradan aldıklanmızla bildiklerimizi sı- namak yararlı oluyor. Orpheus, söylencelere göre, Trakyalı bir kahra- mandır. Mitolojide alışılmış Trakyalı kahraman ta- nımlaması onun için geçerii değildir. Başka kah- ramanlar gibi savaştan savaşa koşmaz. O duyar- lı bir müzisyen ve ozandır. Babasının, sanatçılann tannsı Apollon olduğu söylenir. Bir başka söylen- ceye göre de bir Trakya kraJının oğludur. Annesi ise esin tannçası Kalliope'dir. Orpheus o denli yetenekli bir müzisyendir ki, li- rinden çıkan sesleryalnızca dinleyen insanlan et- kilemekle kalmaz; yırtıcı hayvanlar onun müziğiy- le sakinleşir, tüm doğa bu ritme kendini bırakır. Ozan, gönlünü bir su perisi olan Eurydike'y© kaptınr. Onunla evlenir. Bir gün biryılan, kadınıto- puğundan zehirier, kadın ölür. Bu üzüntü Orphe- us'un müziğine yansır. Ozan acısını müziğiyle öy- le güzel anlatr ki, tüm doğa onun acısına ortak olur. Günün birinde Orpheus yeraltına inen yolu bu- lur. Yeraltında iki dünyayı birbirinden ayıran bir ır- mak vardır, bu ırmağa gelen ruhlan Kharon adlı bir kayıkçı kayığıyla karşı kıyıya geçirir. (Antik dünya- da ölüler gömülürken ağızlannın içıne para konur, ölüler yeraltındaki bu ırmağı geçmek için Kha- ron'a ağızlanndaki parayı verirter.) Hiçbir canlının bu ınmaktan geçemeyeceğini bilen Orpheus liriy- le duygulannı, kansına olan özlemini öyle güzel an- latır ki, kayıkçı Kharon bile ona hayran kalır ve onu karşılık beklemeksizin karşı kıyıya geçirir. Işte artık yeraltındadır. Yeraltı kapısını bekleyen üç başlı köpek Kerberos ve tüm cehennem ca- navartan onun ezgileriyle büyülenir. Oyle ki cehen- nemliklere yapılan sonsuz işkenceye bile ara ve- rilir. Bu etkileyici ezgileryeraltının sahibi Tann Ha- des'e ulaşır. Tann, Orpheus'un acısını aktanşından o kadar etkilenir ki, sevgili kansı Eurydike'yi yer- yüzündeki yaşamına geri göndermeye söz verir. Ancak tek bir koşulu vardır: Ikisi de yeryüzüne çıkmadan, Orpheus, kansının yüzüne bakmaya- caktır. Mutluluk ve heyecan içinde, Orpheus önde ka- nsı arkada yola koyuluriar. Bunca aynlığın verdiği kavuşma arzusu öyle yoğundur ki; bir âşığı sev- diğine bakmaktan ne alıkoyabiliri Yeryüzünün ışığı görünürgörünmez Orpheus'un aklı başından gider, içini yakan özlemle dönüp kansına bakar. Bu bir anlık bakışla kadın ortadan kaybolur. Orpheus pişmanlık içindeyeraltında onu arar, kayıkçı Kharon'a onu tekrar karşıya geçirme- si için yalvanr ama boşuna. Orpheus'un müziği artık daha da iç paralayıcı- dır. Müziğiyle kendini öyle güzel aniatır ki, insan- lara sanatla sarhoş olmayı öğretir. ölümüyle ilgili birçok yorum vardır. Bir söylen- ceye göre, sanat samoşluğunu insanlara öğretti- ği için şarap tannsına tapan kadınlarca öldürülmüş- tür. Bir başka söyienceye göre, Eurydike'ye olan bitmez tükenmez aşkı yüzünden kendisine hay- ran olan tüm kadınlara sırt çevirmiştir ve günün birinde bu kadınlarduygulannın tutsağı olup onu parçalamışlardır. Bir başka söyienceye göre ıse Orp- heus insanlara müziğin kutsal sıriannı öğrettiği için Zeus tarafından cezalandınlmıştır. Eceli kimin elinden olursaolsun, Orpheus, ölür- ken hâlâ sevgili kansının adını sayıklayan, "Eury- dike, ah Eurydike!" diyerek ölen bir âşıktır. Onun ölümünü antik dönem şairi Ovidius ''Orp- heus 'a Ağıf'ta şöyle anlatr: "Senin ölûmüne vahşi hayvanlar, öten kuşlar, cansız kayalar yas tutuyor. Senin için, kaç kere ardından gelmiş ormanlar, saçlannı yolup yaprak- sız kalmış ağaçlar ağlıyor, ırmaklar kendi gözyaş- lanyla sulannı çoğaltıyor." tfisekcio superonline.com Bivar'dan Cumhuriyet konseri • Kültür Servisi - Emre Elivar, Cumhuriyetin 80. yılı nedeniyle bugün saat 19.30'da Koç Üniversitesi Sevgi Gönül Oditoryumu'nda bir konser verecek. Sanatçı konserde Mozart'ın 'Sonat KV 576 Re Majör', Beethoven'uı 'Op. 57 Fa minör Sonatı'nı (Appassionata) ve Schumann'ın 'Senfonik Etüdler op. 13' adlı yapıtlannı yorumlayacak. (0 212 338 10 00) K Ü L T Ü R 0 Ç t Z İ K K Â M t L M A S A R A C I
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear