Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 24 TEMMUZ 2000 PAZARTESİ
:s HABERLERIN DEVAMI
Istanbul
Edime
" Kocaelı
Çanakkale
Izmır
#. Manisa
* Aydın
Denizli
B
B
B
B
A
A
A
A
29
35
29
30
32
34
36
34
B 25 Adana A 36
Samsun Y 23
Trabzon Y 24
Giresun Y 24
Ankara B 29
Eskişehir B 29
Konya B 28
Sıvas B 26
' Zonguldak B 26 Antalya A 32 Kars
Mersin
Diyarbakır
Şanlıurfa
Mardin
Siirt
Hakkâri
Van
A
A
A
A
A
B
B
33
40
41
38
40
36
32
Y 26
Orta ve Doğu Kara-
deniz sağanak ya- **<*»
ğışJı öteki yerier az Oslo
bulutlu ve açık ge-
çecek. Hava sıcak-
lığı batıda artacak,
doğuda biraz azala-
cak. Rüzgâr kuzey
ve batı yönlerden
hafif ara sıra orta
kuvvette esecek. Münih
S MERKEZLER
Y 23
Helsinkı
Stockfıolm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Paris
Bonn
Y
Y
Y
Y
Y
Y
Y
20
23
24
24
24
22
18
Y 20 Zürih
Beriin
Budapeşte
Madrid
Vıyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atina
Y
PB
PB
PB
B
B
PB
B
17
28
29
26
30
30
30
32
Y 24 Şam
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tiflis
Kahire
Y
B
Y
Y
B
Y
Y
B
28
36
24
32
30
30
30
35
B 37
Sesli Bulutlu ^ Çok bulutlu • Yağmurtu <T~\ Sulu kar kGökgürültûKi
CIMHURÎYETTEN
OKURLARA
. H Baştarafi 2. Sayfada
'' "Basın özgüriüğüyolunda bir mücadelegûnü'vün
• arifesinde, Basın Tarihimiz açısından önemli bir ge-
- lişme yaşandı. Basın özgüriüğünün önündeki yasal
' engeller kadar önemli, ama çoğunluğun ciddiye al-
- madığı tekelleşme ya da yoğunlaşmanın varlıgı Re-
' kabet Kurulu'nun iki karan ile belgelendi. Gerçi ka-
' rariann, itiraz edilirse Danıştay aşaması var ama, ka-
i' rariasaptanangerçeklergozardıedilemeyecekden-
> liçarpıcı.
Birinci karar; Doğan Gıubu'ndan Hürriyet Gaze-
tecilik ve Matbaacılık AŞ, Milliyet Gazeteciük AŞ,
ı Simge Yayıncılık ve Dağrtımcılık AŞ ile Bilgin Gru-
r bu'ndanSabah Yayıncılık AŞ'nin "uyumlu eytemte"
t satış fiyatı tespit ettiklerini gösteriyor.
Ikinci karar ise Bilgin Grubu'nun Birleşik Basın Da-
, ğrtım Anonim Şirketi (BBD), Doğan Grubu'nun Ya-
p yın Satış Pazariama ve Dağrtım Anonim Şirketi (YAY-
L SAT) ile her iki grubun ortak kuruluşu olan Birleşik
Yayın Dağrtım Anonim Şirketi (BİRYAY) ile ilgili.
Rekabet Kurulu'na göre, anılan kuruluşlann yap-
t tıklan sözleşmelerdeki kimi maddeler "Rakip teşeb-
bûslehn faaliyetlerini zoıiaştırmak" ve "Gazete ve
dergi dağıtımı piyasasındaki finansal, teknolojik ve
, ticariavantajlardanyararlanarak, gazete ve dergiya-
yıncılığı piyasasındaki rekabet koşullannı bozmaya
yol açan faaliyetlerde bulunmak" olarak nitelendiri-
liyor.
Her iki karann da ulaştığı sonuç, iki grubun piyasa-
da hâkim durum oluşturduğunu ve bir haksız reka-
betin var olduğunu gösteriyor. Ardından da Basın Ta-
rihimizin rekor idari para cezası geliyor. Toplam 2 tril-
yon 3 milyar küsur İira.
Gazete okuriannın yüzde 80'i ile televizyon izleyi-
cilerinin yaklaşık bir o kadara yakını bu kararlardan
haberdar olamadılar. Nedenini söylemeye gerek yok.
Nedenini olaylar kendi içinde saklıyor.
Aksi gibi "Halkın bilgiedinme vegerçekleri öğren-
me hakkı" için aslanlar gibi savaşım veren "Basın öz-
gûrtüğü Havarileri"n\n bilgisayarlan da tam bu k o
rtuyu ele alacaklan sırada galiba anzaya giriyor.
Gruplannın havuzlanna bağlı bilgisayarlanna zarar-
lı bir virüs girmesinden korkuyorlarsa haksız da sa-
yılrnazlar..
•
önümüzdeki pazartesiye kadar gönlünüzce bir
hafta geçirmeniz dileği ve saygılanmızla.
DYP Cenel Başkan Yardımcısı
'MHPkanadı «;*
devletiişgalediyor*
ANKARA (AA)-DYP
Genel Başkan Yardımcısı
HasanEkinct "MHPka-
nadının, devleti ışgal et-
meye devam ettiğini"
söyleyerek "Bir Başba-
kaniık ugruna. bu kadar
taviz ve devleti işgal ettir-
menin izahı olamaz, Sayın
Ecevit'in bu işgaJe karşı
sdyieyeceği bir şey yok
mudur" dedi.
Ekincı,dünDYPGenel
Merkezi'nde düzenledığı
basın toplantısında, "ara
rejimlere tas çıkartan,
devtet muhafızı hüküme-
tin, milleti ezmeye devam
ettiğhn"' sa\Tjndu. Hükü-
metin en büyük kötülüğü-
nûn, "demokratik siste-
roe, rejime, siyasete ve si-
yasetçiye güveni azaltma-
sı, en büyük olayının ise,
miüetitopyekûnezmesiol-
duğunu" ilen süren Ekın-
ci, "hükümetin, millete,
darfoe üstüne darbe indir-
djğrai" söyledi.
Hükümetın, "köhnesol
ııygıılamalararipvamrtti-
ğJni" öne süren Ekınci,
"Birzamanlar, demokra-
tik sol veya ortanın solu
Moskova yolu' diyenler
veiaşjsttiklesuçladıîdani-
ki devietçi parti. devletin
ve milletin bütün düzeni-
ni bozmuştur. Anlaşokla-
n bir şey var. Her ütisi de
Türkiye'nin uygarbk pro-
jesi olan AB'ye karşı ama
çeşjtti rezervler koyarak
AB'ye karşıoimadıklannı
söyiüyorlar. İki devietçi
parti Moskova yolunda.
halkı ezmede. milleti yok
saymada birleşivorlar'' di-
ye konuştu.
Ekinci, "hükümet ge-
mkinin sıı almaya devam
ettiğini, milletin. arük hü-
kümettenbirşeybeldeme-
diğuu" savunarak "Bu
millet. hükümeti umutsuz
vaka olarak görüyor" de-
di. Bu dönemın en büyük
göstergesinin, "kra, iflas
ve hapishane" olduğunu
ileri süren Ekinci, mille-
tin, bir an önce bu hükü-
metten kurtulmanın yol-
lanıu aradığını kaydetti.
"Bugün birtekşev olu-
yor: Devleti işgal etmek"
diyen Ekinci, sözlerini
şöyle sürdürdü: "MHP
kanadı devleti işgal etme-
ye devam ediyor. Sağhk
Bakanbğı'nııı, değiştiril-
medik başhekimi, hasta-
ne müdürü, doktonı kal-
madı. Bilmiyorum, Sayın
EcevitbunuiçinenasdsİD-
diriyor. Bir dönemler,
Adalet Partisi'ni faşist
kadrolaşnuryia suclayan
Sayın Ecevit, rahat uyuya-
biûyor mu.. Bir devletm
başhekimi eğer makanun-
dan kovuiuyorsa, korka-
rtm bu kadrolaşma böyie
devam ederse, birgün Sa-
yın Ecevit de bundan pa-
ymıahr."
Merkez sağda bütün-
leşme ve halkın önüne
proje koyma gayreti için-
de olduklanm ancak bu
gayreti anlamayanlann
bulunduğunu ifade eden
Ekinci. "Anlamayanlar,
denıokriakkültûrûeksik
olanlar ve demokratik
kimlikleri buna ters dû-
şenler. Bunlann, merkez
sağ bütÜBİeşmesim anla-
ması koiay değy diye ko-
nuştu. Konunun, DYP'-
nin, bir başka partiye ka-
tılması şeklinde anlaşıl-
masının, siyasi akılla bağ-
daşır bir tarafinın olmadı-
ğmı kaydeden Ekinci,
•Türk siyasetinde katılma
geleneğinin bulunmadığı-
nı söyledi.
"Bunu MHP başlat-
mak istiyor hernalde'' di-
yen Ekinci, "Böylebir ge-
İeneği ortaya koyacaksa,
DemokratikSol'a,Bançe-
li Sol'un kanlmasryia baş-
lasın. Sayın Bahçeli'nin
bunu anlamadığuu görü-
yonız" dedi.
Ekinci, "Yapdan anket
sonuçlan, DYP'ninoyora-
nının azalrtığı, MHP'nin
ise artbğı yönünde. Bunu
nasıl değerteDdiriyorsu-
nuz" yönündeki bir soru
üzerine, DYP'nin araşör-
masına göre, MHP'nin
barajın çok altında ve en
çok oy kaybeden parti ol-
duğunu savundu.
Ekinci, "Merkez s«ğ-
daki bütünleşmeden son-
ra, bugün can simidi ola-
rak sanldığı hükümetten
de uzaklaşûğı zaman
MHP iyot gibi açıkta ka-
lacakür" dedi.
Akkuyu için karar günü• Baştarafi 1. Sayfada
lenin iptal olasılığı yükseldi.
Westinghouse'un çekihnesi du-
rumunda ihalenin geleceğini Ba-
kanlar Kurulu belirleyecek.
Ancak Hazine'nin garanti ver-
mediği santraJ projesi için Enerji
ve Tabii Kaynaklar BakanlığVnca
Başbakanlık'a gönderilen yazıya
da bugüne dek yanıt venlmedı.
Türkiye Elektrik Üretim Iletim
AŞ'nin (TEAŞ),Çukurova Üniver-
sitesi Jeoloji Mühendisliği Bölü-
mü'nden Doç. Dr. Hasan Çetin'e,
Ecemiş fay hattının denizde sö-
nümlenip sönümlenmediği konu-
sunda araştırma yaptırmak istediği
de öğrenildi. Çetin'in kendi tezle-
rini doğruiamasını isteyen TEAŞ,
Akkuyu'nun deprem bölgesinde
olmadığı görüşûnü savunuyor.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Ba-
kanlığı yetkilileri, 15 Ekim 1997
tarihinde teklifleri alınan ihalenin
iptal edilmesi halinde, çok zor du-
rumda kalacaklanm öne sürerek
ihalenin yeniden uzatımı yoluyla
zaman kazanmak istiyorlar. Ihale-
de yer alan Türk fırmaJan ise sü-
recin sonuçlandınlması için Ener-
ji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı 'na
baskı yapıyor. Çevreci kuruluşlar
da VVestinghouse'un "ihaleden çe-
kDeceğmi açıklayarak blöfyapüğı-
nı, ABD çıkarlânnın VVestingho-
use'un ihaleye devam etmesinden
yana olduğunu" savunuyor
Ihalede; Enka, MNG, Güriş,
Gama, Bayuıdn-, Garanti ve Tek-
fen adlı Türk inşaat fîrmalan da
mücadele ediyor. Firmalann, kon-
sorsiyumlardaki dağılımı şöyle:
- "AECL (Kanada)-Hitachi-
Gâriş, Gama, Bayındırf
- "Westinghouse: (USA-Japon-
yaX Mitsubishi, Enka-MNG."
- "NPI (Fransa-Almanya)-Si-
emens-Framatome, Gel a Campe-
non Bernand, HochtiefSimko,Ga-
ranti-Koza, STFA, Tekfen."
Çevre Mühendisleri Odası Ge-
nel Sekreteri Tezcan Abay, bugün
saat 11 .OO'de Enerji ve Tabii Kay-
naklar Bakanlığı'nda bir basın
açıklaması yapacaklanm söyledi.
Türkiye 'nin çevresel ve yaşam-
sal değerlere duyarsız nükleer sa-
nayiinin üssü olmamasını isteyen
Abay, "8 kez ertetenen ihanet iha-
lesi bugün sonuçlanıyor. Nükleer
teknoktji kriz içindev ken Türki-
ye'de nükleer santral yapılmak is-
teniyor" dedi.
Çevre Mühendisleri Odası Ge-
nel Sekreteri Tezcan Abay, sade-
ce ABD'de nükleer atıklann de-
polanması için 500 milyar dolar
bütçe gerektiğine dikkat çekerek
nükleer enerjinin yüksek maliye-
tine işaret etti. Çernobil felaketi-
nin kirlilik tamir maliyetinin 350
milyar dolan aştığmı vurgulayan
Abay, ABD'de nükleer santralla-
nn kamu tarafından sübvanse edil-
diğine dikkat çekti. Abay, "Tüm
bu nedenlerie ABD, Kanada, AI-
manya, Fransa, ıngtttere, Japon-
ya, Ispanya, Itarva. Isveç, îsviçre,
Belçika ve Avusturya gibi ülkeler
yeni projeler üretirken, mevcut
santrallarmı tasfryeve başladılar.
Oysa bizim ülkemize nükleerener-
ji dayatüıyor" sözleriyle tepkisini
dile getirdi.
Enerjide ek önlemler• Baştarafi 1. Sayfada
Enerji ve Tabii Kaynak-
lar Bakanlığı 'ndan üst dü-
zey bir yetki-li, özellikle
kış aylannda, bütün termik
santrallann tam kapasite-
de çalışması gerektiğini
belirterek bunun için ön-
lemlerin aluunaya başlan-
dığını söyledi.
Şirketler açısından akar-
yakıt fiyatlannm yüksek
gelmeye başlaması nede-
niyle, otoprodüktörlerden
(kendi enerjisini kendi üre-
ten) bir kısmırun kapanma-
ya başladığına dikkat çe-
ken yetkili, şuiılan dedi:
"Girdi fiyatlannm çok
yüksdmesiııe karşın,elekt-
rik fiyıtbn artmaymca bu
sefer birçok otoprodüktör
tesisi kapamna yoluna git-
û.Şirketteraçısmdanşebe-
keden elektrik ahnakdaha
ucuza geliyor. Bundan do-
layı otoprodüktörü teşvik
edki hususlar üzerinde ça-
hşdrvor."
OtopTodüktörleri teşvik
etmek amacıyla, motorin
üzerindeki akaryakıt ver-
gisinin kaldınlmasının dü-
şünüldüğünü belirten yet-
kili, Maliye Bakanlığı'nın
santrallarda kullanılan ya-
kıttan akaryakıt tüketım
vergisinin (ATV) alınma-
ması yönünde çalıştığım,
bu konunun Başbakan-
lık'ta yapılan toplantıda
ele alındığuıı söyledi. TE-
AŞ'm, yüzer-gezer sant-
rallann devreye girmesi
için hızlı bir çalışma için-
de bulunduğunu da belir-
ten yetkili, Başbakanlığın
bütün kamu kunım ve ku-
ruiuşlanna yönelik tasar-
ruf genelgesi yayımladığı-
nı da kaydetti.
Bu arada Bakanlık,
Marmara Ereğhsi'nde bu-
lunan LNG termınalinin
kapasitesinin belli olması
nedeniyle, Cezayir'den da-
ha fazla LNG alnnı halin-
de bunu terminalden geçi-
rememe sorunu ile karşı
karşıya bulunuyor.
Kış aylannda yaşanan
kötü hava koşullan nede-
niyle, tankerlerin zamanın-
da Marmara Ereğlisi'nde-
ki termınale ulaşamaması
yüzünden Türkiye'de ge-
çen yıl yaşanan enerji sı-
kıntısının önüne geçebil-
mek için, Botaş ve TEAŞ,
terminalde yedek gemi bu-
lundurulması konusunda
çalışıyor. Yetkili, kış ayla-
nnda yaşananfirnnalarne-
deniyle tankerlerin 8-10
gün geciktiğine dikkat çe-
kerken, "Bu sefer darbo-
ğaza giriyonız. Bunun da
hiç şakası yok" şeklinde
konuştu. Bakanlık yetkili-
si, uluslararası piyasadan,
gerektiğinde yüzer termi-
nal görevini görecek, sıvı-
laştınhnış doğalgazı yeni-
den gazlaştıran gemılerden
bulunmaya çalışıldığım,
yedekte bekletilecek bu
tankerin, herhangi bir ge-
cikme olması halinde şe-
bekedeki doğalgazı hemen
besleyeceğini vurguladı.
Sıvılaştınhrnş doğalga-
zı şebekeye, bazı yerlerde
imkânlara göre enjekte et-
menin mümkün olduğunu
ifade eden yetkili, yüzer
bir terminal bulunabilme-
si için uluslararası petrol
piyasası ile görüşme için-
de bulunduklannı, LNG
yüklü tankerin bekletilme-
si yönteminin gerçekleş-
mesi halinde, şebekenin
daha fazla beslenmesi im-
kâm olacağını sözlerine
ekledi.
ABD-Alman çekişmesi
• Baştarafi 1. Sayfada
rid'i ziyareti için girişimlerde bu-
lunduğuna da işaret edıldı. Gaze-
te, SPD'li Başbakan'ın, Kohlhü-
kümetlerinin Savunma Bakanı
Vrfker Rühe'nin planlanna da sa-
hip çıktığım ve silahlı kuvvetler
yönetimi için Abnanya'run öncü-
lüğünde bir Avrupa konsorsiyu-
mu kunıhnasmdan yana olduğu-
nu da ileri sürdü. Schröder'in, bu
konuda Avrupa uçak ve uzay sa-
nayiini örnek aldığı, haberde ay-
nca vurgulandı.
Bu arada Schröder'in son giri-
şimlerinin merkezinde, Türkiye
pazannda karşı karşıya gelen Av-
rupa ve ABD çekişmesinin yer al-
dığı kaydedildi. Amerikalılann,
Ankara'ya bir tank tabunmu do-
natacak kadar eski model Abrams
tankı hibe etmeye hazır olduğu
bildirildi.
Uzmanlara göre bu hibe, daha
yeni Abrams M1A2 modelinin
peşın para karşılığı teslimatını
garanti edebilecek. Ingiltere ve
Fransa'nın da kendi tanklan
Challenger ve Leclerc modelleri
için yüzde 140'a varan ölçülerde
takas kolayhklan sağlamaya ça-
lıştıgı, gazetenin haberinde yer
aldı.
Ankara'nm Leclerc modeline
yakın olduğu yolundaki haberle-
rin ise Beriin üzerinde baskı ama-
cmı taşıdığı iddia edildi. Yine
" Weftam Sonntag"ın aynntılı ha-
berinde, Leclerc tanklanmn da
Ahnan motor ve şanzıman meka-
nizmalanna sahip olduğu, ancak
son derece karmaşık bir teknolo-
jik yapıyı içerdiği de ileri sürül-
dü. Ahnan silah sanayii, uzun bir
süredir gerek Türkiye, gerekse de
Yunanistan'a eski Leopard mo-
dellerinin karşılıksız hibesinden
yana bir tutum içinde bulunuyor.
Bu hibe politikası da daha son-
raki ihalelerdeki başanlann ga-
rantilenmesi amacına yönelik.
Birlik 90Afeşiller içindeki Türki-
ye 'ye tank ıhracatına karşı muha-
lefet giderek yayılıyor. Leopard 2
tanklannm ihracatını reddeden
parti tabarunm, şimdi de Abrams
Ml tanklannı hedef seçtiği bildi-
riliyor. Abrams Ml 'lerin büyük
bölümü Alman teknolojisinin
ürünü. Bu nedenle de söz konusu
tankın Ankara'ya verihnesi kara-
n aluıırsa, buna Yeşiller'in tepki-
sinin büyük olacağı ileri sürülü-
yor.
Yeşiller Partisi Bütçe Sözcüsü
Christiane ScheeL Abrams 'lann
Ankara'ya verilmesi durumunda
da aynı sorunlann ortaya çıkaca-
ğını vurgularken, Washington'a,
insan haklannın bugünkü konu-
munda Türkiye'ye tank ihraç et-
mesinin uygun ohnayacağı görü-
şünün iletilmesinden yana oldu-
ğunu söyledi.
Türkiye'de insan haklan ihlal-
leri karşısmda sert çıkışlanyla ta-
mnan Yeşiller milletvekili ve Fe-
deral Meclis İnsan Haklan Ko-
misyonu Başkanı Claudia Roth
da "Bir Alman üretici mi voksa
tesmnatçı mı olduğu arasmda,so-
nuç olarak farkyoktur" şeklinde
görüş belirtti. Yeşiller milletveki-
li ve partisinin savunma politika-
lan sözcüsü Angeüka Beer ise hü-
kümetin elinde Abrams tanklan-
nm teslimatmı önleyecek pek faz-
la olanak bulunmadığına dikkat
çekti.Öte yandan motor sistemi
Daimler Chrysler, şanzımam
Renkjeneratör sistemi ESW-Ex-
tel, silah tertibatı Stn Atlas, pale-
ti Diehl ve namlulan da Rheinme-
tall şirketlerinin ürünü Abrams
Ml'in, büyük ölçüde Ahnan
damgasmı taşıdığı bir kez daha
vurgulandı ve siyasi tartışmala-
rın bu nedenle büyüyebileceği
kaydedildi.
Uzmanlar, özellikle 120 mili-
metrelik özel namlu sisteminin
olmaması halinde, uluslararası
arenadaAmerikan tankınm hiçbir
rekabet şansı bulunmayacağmı
hatırlatırken, 130 santim daha
uzatılan yeni bir namlu modeliy-
le Abrams'larm donatılabileceği-
ni de savundular. Yeni sistemin
ABD'de test edildiği vurgulandı.
Frankfurter Allgemeine Ze-
itung'da yer alan aynntılı bir ha-
berde, Abrams Ml tanklannm
içerdiği Ahnan parçalan nedeniy-
le, bir Amerikan malı olarak anıl-
masının iyice zorlaşacağma da
işaret edildi.
Beriin'de 'Gurbetçi Sülün'ün itiraflan soruşturma kapsamını genişletti
Rüşvet ve tercüman skaııdah
ALtYILDIRIM
BERLİN-Ahnanya'nm
başkenti Berlin'de açtığı
"Banş Şoför Okulu" ile
rüşvet karşılığı ehhyet "sa-
tan" 35 yaşındaki Gazian-
tepli Demirel KırmızıgüL
yaptığı açıklamalarla gün-
deme damgasını vurmaya
devam ediyor.
Türkiye'de adı "Gurbet-
çi Sühm''e çıkan Kumuzı-
gül, geçen ekim aymda
Türkiye'ye kaçmıştı. Tier-
garten Ağu
1
Ceza Mahke-
mesi, Kmnızıgüre gıya-
bmda 3 sene hapis cezası
vermiş ve hemen tutuklan-
masını kararlaştırmışü.
Türkiye'ye kaçtıktan
sonra Almanya'dan 14
milyon mark kaçırdığını
da iddia eden Kırmızıgül,
31 Mart 2000 tarihinde
Beriin Tegel Havaalanf na
iner inmez gümrük muha-
faza memurlanna giderek
teslim obnuştu. Demirel
Kmnızıgül, kendi ifadesi-
ne göre "bomba isûnkri"
birbrri ardına patlatmaya
başladı: "Ehlivet şebeke-
mizin içinde benim ifade-
lerime dayanarak Alman
Ağır Ceza Mahkemele-
ri'nin mahkûm etriği alü
DEKRA ehhyet smav so-
rumlusundan ve eski sek-
reterim Dilek T'den başka
İki hükümlünün yaralandığı kavgada mahkümlar 5 kişiyi rehin aldı
Nevşehir Cezaevi'nde olay: 1 ölü
SELAHATrtNŞAHlN
NEVŞEHtR - Nevşehir E Tipi
Kapalı Cezaevi'nde adli suçlulann
kaldığı koğuşta hükümlü ve tutuk-
luiar arasmda çıkan kavgada 1 hü-
kümlü öldü, 2 hükümlü ağır şekilde
yaralandı.
Nevşehir E Tipi Kapalı Ceza-
evi'nde dün akşam saat 20.15 sırala-
nnda adli suçlardan tutuklu ve hü-
kümlüler arasmda belirlenemeyen
brrnedenden dolayı kavga çıkn, Hü-
kümlülerin birbirlerine şiş ve bıçak-
larla saldırdığı olayda hükümlüler
ErdaJ AsaL Kadir Yıhnaz ve Sacit
Çakıağır yaralandı. Erdal Asal yapı-
lan tüm müdahalelere rağmen kurta-
nlamayarak öldü. Yaralı hükümlüler
NevşehirDevlet Hastanesi'nde teda-
vi altına alındı. Olaym ardından ba-
zı mahkûmlann 5 hükümlüyü rehin
aldığı öğrenildi. Jandarma kuvvetle-
rinin olaylann yaşandığı koğuşlarda
kontrolü sağiayamadığı kaydedildi.
Bu arada, Nevşehir Vaiısi Meh-
met Yıhnaz olaydan kısa bir süre
sonra Nevşehir tl Emniyet Müdürü
Kemal Bayrak ile fl Jandarma Ko-
mutanı Jandarma Kıdemli Albay
Ekrem Karaaslan ile bir araya gel-
di. Toplantınm ardmdan basm men-
suplanna herhangi bir açıklama ya-
pıhnazken cezaevi ve hastane çev-
resinde geniş güvenlik önlemleri
alındığı gözlendi. Nevşehir Beledi-
ye ttfaiyesi de cezaevinde yangın ih-
timaline karşın cezaevinin önünde
bekletiliyor.
bir de DEKRA şube mü-
dürü doktor var. Adı 'Dr.
Sch.' Bu doktor, benimöğ-
rencilerime ders verinü
Senelerce ağabey-kardeş
Uişkisi içinde olduğumuz,
Beıiin'in tanmmış eski ye-
minli tercümanlanndan
biri daha var. Bu yeminli
tercümanın adı Tufan T.
Bu yemhıli tercüman Tu-
fan T'ye nen haftada 25-30
binDM arasıparaveriyor-
dum. Tercüman Tufan
hem ehlivet smavianna gi-
riyor, benimöğrencikrime
yardım ediyordu, hem de
ehliyetini kapüranlann
tekrar ehliyet almalan için
gerekholan MPU'Iarater-
cüman olarak katıhyordu.
Idiotentest denilen testier
için3.000.-DM alan tercü-
man Tufan bu işlerden
yaklaşık 2-3 milyon mark
para kazandı. Ve ben hap-
se aüldığun zaman, biryo-
lunu bulup benimle görüş-
mekiçin hapishaneye geldi
ve 'Aman saknı benim adı-
mı verme' diye yab/anh.''
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafi 1. Sayfada
kullanıyoruz. Ama biz bu deyimi de yaşama ters
geçiriyoruz:
Dereyi geçtikten sonra paça/an srvamaya baş-
lıyoruz! .,. .
Tabii bu durumda soruyorlar
- Paçalan neden sıvıyorsun? : '•.'i-J$£ -*\,
"Islanmasındiye..." '
- Ama ıslanmış zaten, bunun ne faydası var?
"Dereyi görmeden mi sıvasaydık!"
312, demokratikleşme, AB'ye giriş tartışmaJa-
rının her biri yukanda verdiğimiz örneklerin yansı-
malan...
Geçen haftayı AB komisyonunun genişleme-
den sorumlu üyesi Günther Verheugen'in 12-13
Temmuz günlerindeki Türkiye ziyareti sırasında
"masaya ne bıraktığı" sorusuna yanıt aramakla
geçirdik.
Her kesimin kendine göre tezi vardı. Türkrye'de-
ki buncatartışmadan sonra Verheugen'e, "Masa-
ya ne bıraktınız" diye sorsak, belki de şöyte bir kar-
şılık verecek:
"Ben ne bıraktığımı biliyor muyum ki?"
Tartışmanın altına baktığımızda farklı yorumlar-
daki nedenin, haber kaynaklanndan kaynaklandı-
ğı ortaya çıkryor.
Dışişleri'ne inananların tezinin farklı, AB Sekre-
teıiiği'nden sorumlu Başbakan Yardımcısı Mesut
Yılmaz'a öncelik verenlerin farklı, AB üyesi ülke-
lerin büyükelçiliklerınden bilgi alanlann farklı oldu-
ğunu gözlemliyoruz. Bu durum da şu eksikltği
açıkça ortaya koyuyor:
Bilgilenme-bilgilendirme!
AB ile önümüzde uzun bir süreç var. Daha yo-
lun başında AB yerine birbirimize girmeye girişir-
sek yolun sonunu nasıl getireceğiz?
Yılmaz'ın çıkışı
Yılmaz, hafta sonunda partisinin MKYK toplan-
tısında demokratikleşme adımlanna değindi. Ya-
pılması gerekenleri sıraladı. Konu son günlerin do-
ğası gereği 312'ye geldi. ANAP liderinin sözleri ta-
nıdıktı:
- MGK'de 312'ye direnç vari
Yılmaz'ın değerlendirmesinin Türkçesi şu:
- Biz 312'nin değiştirilmesinden yanayız. Ancak
askerler buna karşı çıkıyorlar!
Bu durum akla ister istemez Yılmaz'ın başba-
kanlığı dönemindeki askerierle çekişmesini geti-
riyor. Kimseye yaran olmayan bir çekişme. O gün-
lerde iç konularia ilgili yaşanan durum, yine içimiz-
de çözüldü ya da donduruldu. Ancak bu kez tab-
k> farklı. Yılmaz'ın son görevi ahşından sonraki bü-
tün degerlendirmeleri Batı'da mercek altına alını-
yor, "Türkiye'ninyapması gerekenlerden sorum-
lu Başbakan Yardımcısı" notu altında arşive ko-
nuyor.
önümüzdeki dönemde Yılmaz, elde ettiği mis-
yonun kendisine ve partisine de artılar getirmesi
için çabalayacak:
"Türkiye'yi AB'ye biz hazırlıyonjz!"
Ancak Meclis'teki tablo, degil ANAP, birinci-ikin-
ci partilerin de tek başlarına bir şey yapamayaca-
ğını gösteriyor. Hiçbir partinin ötekine "En demok-
ratik adımı ben atanm" diyecek durumu yok!
MHP de bir başka pencereden atacağı her adı-
mın tabanıyla ters düşmemesi için çaba harcıyor.
Bu gidişle Yılmaz, sonbaharda AB'den bir yet-
kili geldiğinde şunlan söyler:
"312'yideğiştirecektik, askerieristemedi... Ida-
mı kaldıracaktik, MHP istemedi... Kıbns'ı çöze-
cektik, Ecevit istemedi... Kadrn haklannı yeniden
düzenleyecektik, MHP-FP istemedi...'
Bu tablonun Mesut Yılmaz dahil kimseye fay-
dası olmaz. Yılmaz geçen gün, "Musa gibiyim"
demişti. Bu gidişle ne Musa'ya yaranabilir ne
Isa'ya...
Genel görünüm "ulus devlet" tanımının yanına
bir de "kulis devlefi koyduğumuzu gösteriyor.
Bugün Lozan Banş Antlaşması'nın 77. yıldönü-
mü. Lozan, kulisle değil, 8 ay çatır çatır süren mü-
zakerelerle sonuçlandınlmıştı!
Masadaki en güçlü silahımız da özgüvendi!
balbay@cumhuriyetcom.tr
Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi
Uluburun batığı
sergiye açıldı
BODRUM (AA) -
Dünyamn en eski batığı
olan "Uluburun baügT
Bodrum Sualü Arkeolo-
ji Müzesi 'nde sergive
açıldı. Kültür Bakanı fs-
temihan Talay, kültür ve
sanatın her zaman mad-
di desteğe muhtaç oldu-
ğunu belirterek geçmiş-
te eğitim alanma yapılan
destegin artık kültür ve
sanat etkinliklerine yön-
lendiğini söyledi.
Bodrum Sualtı Arke-
oloji Müzesi'nde dün
sergiye açılan dünyanm
en eski batığı için düzen-
lenen törende konuşan
Talay, kültür ve sanatın
her zaman belirli maddi
desteğe muhtaç olduğu-
nu, bunun Kültür Bakan-
lığı'nm bütçesinin bile
yetemeyeceği kadar bü-
yük harcamalan gerek-
tirdiğini anlatö.
Uluburun batığının ka-
zısmda görev alan Arke-
ologProf.Dr.CeıiMİPıı-
lak, 16 yıl önce kazısına
başlanan ve konservas-
yon çahşmalan 5 yıl da-
ha sürecek olan Ulubu-
run batığının büyük ma-
lı külfetler getirdiğini be-
hrterek "Uhıbunın dün-
yanm en önemli kazmol-
du, Fakat ise başlarken
böyle otacağmı biz bile
tarimin edemedik'' dedi.
Pulak, 3.300 yılhkge-
minin Akdeniz'in kültür
ve ticareti hakkında
önemli bilgileTverdigini,
ancak bilimsel çalışma-
lann daha 20 yıl sürebi-
leceğını ifade ederek 60
metre derinlikteki Ulu-
burun batığuun dünyanm
en uzun süren kazısı un-
vanuıı da aldığmı söyle-
di. 11 yıl süren kazı için
25 bin dalış gerçeklesti-
rildiğini kaydeden Pulak,
"Türldye,dünvadasual-
Oarkeolojisininbaşnnçe-
kryur"dedi.