Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 3 NtSAN 2000 PAZARTESİ
OLAYLAR V E G O R U Ş L E R olay.gorus@cumhuriyetcom.tr
Ey CHP Nçfedesin! K
E n g i l l Ü N A L Hukukçu, Eski Parlamenter ' "^ v i , \
S
on genel seçimlerde lerin siyasa^oMClı küllanımını ön-
CHP'nin halkın güvenini leyemeyen kurum niteliğindedir.
yitirerek parlamentonun 430 sayüı-yasa iie öğretim birliği
dışında kalması, acısını sağlanmak istenmiş; oysa bugün ce-
önce belli etmeyen ustu- maatokullan, imam-hatipler, tarikat-
CHP'nin halkın güvenini
yitirerek parlamentonun
dışında kalması, acısını
önce belli etmeyen ustu-
ra kesiğıne dönüşmektedir. Yeni bin-
yıla olumsuzluklarla giren ülkenin
sorunlan karşısında toplumun di-
renç odaklannın etkisiz ve sessiz
kalışı, yönetımde bulunanlann bir al-
dırmazlık duyusu ile toplum yaran-
na olmayan davranışlanna -siyaset-
te yok olma sınırına yaklaşmış-
CHP'nin suskunJuğu eklenince, ül-
kenin geleceğine yönelik umut bes-
lemek isteyenler, tutunacak bir dal
bulmakta zorlanmakta ve "Nerede-
sin ey CHP" diye haykırma kertesi-
ne gelmektedirler.
Osmanlı'nın küllerinden çağdaş
birtoplum yaratmış olan Mustafa Ke-
mal'in ereği olan ilkelere ulaşmak-
tan çok uzaklardayız. Bunu anlat-
mak için salt 3 Mart 1924'te çıkan-
lan üç yasamn bugün hangi konuma
getirildiğini anımsamak yeterlidir.
O gün 429 sayılı yasa ile Şeriye ve
Evkaf Bakanlığı kaldınlmış, yerine
Diyanet Işleri BaşkanJığı kurulmuş-
tur. Amaç, kişiyi dinsel olarak özgür-
leştirmek, Islamın siyasallaşmasını
önlemektir.
Bugün gelinen noktada Diyanet
Işleri Başkanlığı, Kuran kurslannda
devrim karşıtlannın yetişmesine ola-
nak sağlayan, camilerinde devrim
karşıtı söylemlere göz yuman, cami-
lar cumhuriyet düşmanlan yetiştir-
mekte, Milli Eğitim Bakanlığı tari-
katçı kişilerin bakanlıkta ve okul-
lardaki varlığıru sona erdirememek-
tedir.
431 sayılı yasa ile Hilafet kaldı-
nlmış, oysa 76 yıl sonra Hilafet is-
teyenler yeniden hortlamış, Taksim
Alanı'nda yeşil bayraklarla bu iste-
mi kör gözlere sokarcasma gezine-
bilmiş, Islam adma vahşet üretenJer
toplumun aynasında boy gösterebil-
miştir.
Ve bütün bunlarolurken CHP yum-
ruğunu masaya vuramamıştır.
Ekonomi borç batağındadır. Iç ve
dış borçlann tutan gelecek birkaç
kuşağm yazgısını şimdiden tutsak
almıştır. Toplumun en üst gelir gru-
bunda bulunan yüzde yirmisi, mil-
li gelirin yaklaşık yüzde altmışını
almakta ve geriye kalanlar güvence-
siz, çoğu kez sefalet sınınnda bir
yaşama zorlanmaktadır.
Adma küreselleşme denen yeni
emperyalizm ülkenin üstüne bir ka-
rabasan gibi çökmüş, ulus devleti-
mizi, ulusalcıhk anlayışımızı, ba-
ğımsız yargımızı ve siyasetimizi tut-
sak etmek çabasındadır.
Demokrasi salt varsıllar için var
olan bir kurum olarak algılanmaya
başlanmıştır. Ekonomi hızlı bir te-
kelleşme sürecine girmiş; holding-
ler, sahibi olduklan iletişim araçla-
n ile toplumun beynini yıkayarak
toplumsal sorumluluktan uzak yeni
bir insan tiplemesi yaratmayı başar-
mıştır.
Gençleri, sendikalan, dernekleri
politikadan soyutlamak olarak bili-
nen depolitizasyon tüm acımasızlı-
ğı ile gerçekleştirilmiş ve sivil top-
lum örgütleri kâğıttan kaplana dö-
nüştürülmüştür. Toplum olarak bir
arada yaşamanın son güvencesi olan
bağımsız yargı, herkes için eşit yar-
gı, hakkını dilediği gibi ve pahalı
olmayan bir biçimde arama hakkı
ciddi sarsıntılar geçirmişrir.
Bugün ülkede sanki iki ayn hukuk
düzeni vardır: Varsıllar için hukuk
ve yoksullar için hukuk... Bankala-
nn içini boşaltan, çaldığı parayı dev-
letin ödemesini sağlayan, trilyonlar-
ca vurgun vuran uyanık iş adamı dı-
şarda özgür.. ama birkaç kiio bakla-
va çalan hapiste.
Parasız eğitim istemi ile pankart
açan üniversiteli genç içeride.. ama
örtülü ödenekten bavulla evine pa-
rataşıyana dokunulamaz. Manisa'da
işkence gören gencecik çocuklar ha-
piste.. işkence yapaniargörevleri ba-
şında. Toplumun taşlannı yerinden
oynatmak isteyenJer Gazi Mahalle-
si'nde insanlan sokağa dökmenin
yollaruu bularak yirmi insanın ölü-
müne neden oluyor.. onlan sokağa
dökenler ve vuranlardan hesap so-
rulmuyor. Ve bütün bunlar olurken
CHP yumrugunu masaya vuramı-
yor.
Atatürk'ün başlattığı ekonomik
politikalann en önemlisi olan eko-
nomik devlet girişimleri (kamu ik-
tisadi kuruluşlan) teker teker, hem
de yok pahasına bazı kişileri zengin
etmek amacı ile sözüm ona özelleş-
tiriliyor, kamu arsalan üzerine dev
külliyeler yapılarak gençlerin bey-
nine örümcek ağlan kurubnak iste-
niyor ve sanki bu kafa yapısında
olanlan yüreklendirmek istercesine
Başbakan çıkıp Kemalist ilkeler ve
o ilkelerin en önemlisi olan cumhu-
riyet için tuzaklar kuran birisine öv-
güler yağdınyor.
Bu gelişmeleri derin bir acı ile iz-
leyen bu ülkenin aydınlık insanlan
nasıl olur da Köy Enstitüleri'nin ka-
patılmasını, HaÛcevleri'nin kitapla-
nnın sokaklara dökübnesini anım-
samaz ve için için yanmaz?
Kurruluş Savaşı sırasında Namık
Kemal'in "Yok mudur kurtaracak
bahü kara maderini" diye başlayan
dizesüıi, "Bulunur kurtaracak bah-
ü kara maderini" diye değiştiren
Mustafa Kemal'i işte bugünlerde
anımsamak yüz kere, bin kere zorun-
ludur... Işte tam bu noktada şu soru-
yu sormak gerekir: Bozkırlarda rüz-
gânn önünde umutsuzca salınıp du-
ran, küreselleşmenin kucağına tes-
lim edilmek istenen bu ülkeye sahip
çıkacak kimse yok mu?
Yaşadığı tüm olumsuzluklara kar-
şın, bu ülkenin geleceğine sahip çı-
kacak tek partinin CHP olduğuna
inanıyoruz. Çünkü CHP Atatürk'ün
bağımsız ve çağdaş bir Türkiye ya-
ratmak için kurduğu bir partidir.
Çünkü CHP devlet kurmuş, bir çı-
nar ağacı gibi yurdun en uzak bel-
delerine kadar yayılmış, ona gönül
verenlerin ödünsüz bağlandığı kök-
lü bir partidir.
CHP'nin bu umudu yaşatabilme-
si ve yaşama geçirebilmesinin te-
mel bir kuralı vardır: CHP asla ve as-
la Atarürk ilkelerinden, programına
ve tüzüğünün ikinci maddesine al-
dığı Kemalist ilkelerden ödün ver-
memek zorundadır.
Geçmişte CHP yönetiminde Ke-
malist ilkelerin bazılannı tüzükten
çıkarmayı önerebilmiş siyaset şaş-
kınlan yer alabilmiştir. CHP yöne-
timi şunu çok iyi bilmelidir ki,
CHP'nin ve Türkiye'nin kurtuluşu,
Anadotu'nun aydınlanmasL, çağdaş-
hğı.. cumhurryeti, demokrasiyi ön-
gören Atarürk ilkelerine sımsıkı sa-
nlmaktan geçer. KüreseDeşen,serma-
yesi evrenselleşen bir yeni dfinya dfi-
zeninde, Türkiye yok olmanın suu-
nna gelebifiyorsa, Hilafet özlemcisi
bir Hizbullah ayaklanmasının eşi-
ğinden dönebiSyorsa, bilinmeli ki,
tüm bu olgulan Türkiye Atarürk il-
kelerine sırt çevirdiği için>aşamıştir
ve sırt çevirdiği sürece de vaşavacak-
ür.
CHP yeniden ve bir kez daha Ke-
malist ilkelere sahip çıkmalı ve ikin-
ci kurruluş savaşuu başlarmabdır.
Bunun nasıl yapılacağını gelecek
yazımda irdeleyeceğim.
yeni mezun bir genç.
Türkiye'nin
kurum una.».^.yM.U..- . . . . . . . . . . -.Ki.'
ortak olur?
is Bankası'nın her çalı;anı,
ayrtı zamanda bir ortağı...
Slz de bankacılığa Türklye'nln
en büyük özel bankasında ve
iyl kosullarda ba$lamak Istersenlz;
gelln, 13 IS/layıs 2OOO tarihlnde
yapılacak Uzman Yardımcılığı
Sınavımıza katılın.
İş Bankası'nda
Uzman Yardımcısı
Sınava katılacak adayların;
- Türkiye Cumhuriyetl vatandaşı
- Hukuk ve Isletme Fakültelerl ile Iktlsat,
Siyasal Bllgller, Siyasal Bilimler, Iktisadi
ve Idari Bilimler Fakultelerinin 4 yıllık
Iktlsat, Mallye, Ijletme, 1$ Idaresi, Çalışma
Ekonomisi ve Endüstri lllşkilerl, Kamu
Yönetlml, Uluslararası lllşkller,
Ekonometrl Bölümlerlnden; Istanbul
Teknik Ünlversitesi Işletme Fakültesi'nin
Işletme IV/IOhendisliği Bölümü'nden;
Mimarlık ve ivlühendlsllk Fakultelerinin
Endüstri Mühendlsllği Bölümünden; Fen
ve Edebiyat Fakultelerinin istatistlk ve
Matematik Bölümlerinden mezun ya da
son sınıf öğrenclsi ya da Bilgisayar,
Makine, Inşaat, Elektrlk, Elektronik
Ivlühendlsllği Bölümlerlnden mezun
olup, Isletme ya da Ekonomi dalında
lisansüstü eğitim yapmı; ya da bu
üniversitelerln yetkili makamlarca
tanınmış Türkiye ve yabancı ülkelerdeki
eydeğerlerinden mezun
- En az bir yabancı dill (Inglllzce, Almanca
ya da Fransızca) İyi derecede bilen
- Sınav günü 3O yasını doldurmamıj
- 1.1.1992'den itibaren yapmakta
olduğumuz Uzman Yardımcılığı
Sınavlarına, en fazla bir kez katılmış
- Bankamızca yapılan mülakatlarda
basarısız sayılmamıs
- Doldurduklan başvuru formunu ve
iki adet renkll vesikalık fotoğraflarını
en geç 28 Nisan 2OOO Cuma günü İş saatl
bltimine kadar asağıdaki adreslerden
blrlne teslim etmls olmaları gereklyor.
Aynntılı bllgl iç&ran brofürlerie batfvunı formunu
edin«bilc<eğiniz v« tcslim edeb/lt>cttğiniz adrt-ıler-.
htantHJI: Eğitim MOdOrlOğü Değirmenyolu Sokak No: 6
81120 Içerenköy Tel: (O216) 416 37 S5 - 416 14 37
Ankmra: Eğttlm Grup Müdürlüğû Çam Sokak No: 3
O61OO Ulus Tel: (O312) 311 67 29
honlr-. Eğitim Grup MudurlOğû Fevzi Paşa Bulvarı No: 63
3S21O Cankaya Tel: (O232) 425 87 13 - 484 5O 6O
Sınmvim llgill />er türtü bllgl iç/n: mvvv ısbank com tr
Sonıtmnnız İçin: eo/r/m mudur/uguGısbank com tr
ÜTÜRKİYE İŞ BANKASI
Çağımızda Bilge Kişi
Orneği: Izzet Baysal
f. Dr. AK GULER Abant Izzet Baysal
Üniversitesi Rektör Yardımcısı / Bolu
H
ızlı toplumsal
değişim sana-
yileşme, bilgi
çağına ulaşma-
da hep yalnız kalan, yaban-
cılaşan insan olmuş, bu
değişimler sonucu değer-
ler sistemi altüst olmuş-
tur. Erdemlilik adına tüm
değerlerde bir çürüme ve
yozlaşma kaçınılmaz du-
. ruma gelmiştir.
.. B.u.kaosun içinde öyle
kişiler çıkmıştır ki toplu-
mun örnek bir kişiliğini
yeniden canlandırmıştır.
5 Mart 2000 günü yitirdi-
ğimiz Izzet Baysal böyle
bir kişi idi.
Toplum dirliğini sağla-
yan toplumun ömek kural-
lan, liderleri, bilge kişi-
lerdir. Bir toplumun kor-
kunç açmazlanna karşın
o toplumda bir lider çıkar,
var olan güçlükleri başa-
nya ulaştıımaya yönelte-
bilir. Bir bilge kişi çıkar,
toplumsal dengesizlikle-
re, bozulmuşluklara, en-
gellere, çirkinliklere kar-
şın öyle bir örnek tutum
sergiler ki varhğı ile in-
sanlan aydınlatır, mutlan-
dınr.
Hangi gelişim aşama-
sında olursa olsun, top-
lumlann önemli toplumsal
kişilik sorunlan bulun-
maktadır...
Bu sorunlar toplumda-
ki değerleri de altüst et-
miş durumdadır. 'Çalış-
mak', 'dürüst olmak', 'iş
ahlakına sahip çıkmak',
'emeğe saygıh olmak' ne-
redeyse yadırganır olmuş-
tur.
Erdemli olmanın tüm
özellikleri birergülümse-
meyle geçiştirilirken ça-
buk zengin olmak, emek-
siz para kazanmak aferin-
lenmektedir. Türk toplumu
geleneğmin hiçbir döne-
minde görülmeyen bir
olumsuz 'değer anlayışı'
ile karşı karşıyadır.
Toplumda saygın kişiler
de vardır. Hayırsever, yurt-
sever insanlar da çoktur.
Ancak bu insanlara 'bilge
kişi' denemez. Denilmesi
için birtakım koşullar ge-
reklidir. Çağımızda bilge
kişi olmak: Çağdaş insa-
nın temel nitelikleri, kişi-
lik özellikleri incelenir-
ken belli açmazlann için-
de olduğu görülür. insan-
laryaşam süreci içinde çe-
şitli gerilimler yaşamakta-
dırlar.
Bu gerilimler, çağımız-
daki bu olumsuz gelişme-
ler, kuşkusuz her insan ki-
şiliği üzerinde olumsuz et-
kiler yaratmaktadır.
Aslında toplumlann ya-
şamında her an bilge kişi-
lere rastlamak da kolay
değil, 'nefis terbiyesi'nin
tüm inceliklerini yerine
getirebilen, çağdaş geli-
şimlerle uyumlu, kendi-
siyle banşık, toplumsal
sorunlara duyarlı çağdaş
bilge kişiler de vardır. Bun-
lardan biri olan Izzet Bay-
sal, bilge kişidir.
Izzet Baysal bilge kişi-
dir. Bilge kişi olmanın öl-
çüleri vardır. Bu ölçülerin
tamamını kişiliğinde gös-
teren bir insandır. Bilge
kişi olmasmı simgeleyen
esaslan şu noktalarda top-
lamak mümkündür:
- Baysal, çok sağlam bi-
len, bildiğini kendisi ve
başkalan için en yararlı
biçimde kullanabilen kişi-
dir. Bunu şu sözü belir-
gınleştirir: 'Yarablanlann
en şerefKsi olan insanın ha-
yatmda eğitini her şeydir.'
- Erdemli bir insandır.
Gösterişi sevmez, ama in-
sanlan, ülkesini ve genç-
leri sever.
- Tasarrufu sever, cim-
ri değil cömerttir.
- Ozgürdür, kararhdır.
- Kendini aşan, kendini
bilen insandır.
- AhJaklılığı ve örnek
kişiliği ile bilgedir.
- Onu mutlu kılan, in-
sanlann mutluluğudur.
Tüm çabası bilgisizlikle
savaş için payına düşeni
fazlasıyla yapan kişidir.
- Insanlann hastalığını
dinleyerek her kurumu aç-
mış ve bunu Bolu ilinde ör-
nek kişilik sergileyerek
göstermiştir.
- Insanlann acılannı din-
dirdiği gibi gençlerin dos-
tudur.
- Tüm yaşamı boyunca
öğrenmeye çahşmış, her
türlü kapristen annmış du-
nı bir kişilik yapısına sa-
hiptir.
- Vergisini son kuruşu-
na kadar ödeyen bir yurt-
sever, kazancının tamamı-
na yakınını toplum kal-
kınmasında kullanan ör-
nekbirinsandır. Bunu Bo-
lu'daki eğitim ve sağlık
hizmetleriyle göstermiş-
tir.
- Akla dayalı işleri ve iş
ahlakı ile aşın kazanç hır-
sı olmayan, dengeli, ölçü-
lü bir insan olduğu için
bilgedir. Dünya düşünce
tarihinde toplumlannın dü-
şünce sistemlerine insan-
lar, fikirleriyle, hazırla-
dıklan ortam ve örnek tu-
tumlanyla hizmet etmiş-
lerdir. Izzet Baysal da bu
hizmete katılan mutlu in-
sanlardan biridir.
Tüm olumlu hizmetle-
ri ve erdemleriyle Izzet
Baysal bilge kişi olarak
nitelendirilmiştir. Umulur
ki toplumda örnek kişilik
sergileyen böyle yüce in-
sanlar çoğalsın. Anısı
önünde saygı ile eğiliyo-
rum.
CUMHURİYET
9
TEN
OKURLARA
ORHANERİNÇ
Şeriatçılara Tanınan
Ayrıcalık
Cumhurbaşkanlığı seçimleri için yürütülen pa-
zarlıklar sonuç vermezse 5 Nisan Çarşamba gü-
nü "nurtopu gibi sivil bir Faruk Gürler'/m/z" ola-
cağı anlaşılıyor.
Bu sonuçta en büyük sorumluluğun, Anaya-
sa'nın 69, 86 ve 101 'inci maddelerinin değişmesi
için milletvekillerine ayrı ayn imzalatılan yasa öne-
rilerinin Anayasa Komisyonu'nda tek öneri haline
getirilmesini sağlayan koalisyon liderlerinde oldu-
ğu da ortada.
Anayasa değişikliği konusunda hem siyasetçi-
lerimiz, hem medyacılanmızın gerçekleri kamu-
oyuna aktaramadıklan da konunun ayrı bir yönü.
Anayasa'nın 69'uncu maddesini değiştirerek Fa-
zilet Partisi'ni kapanmaktan kurtarmayı amaçlayan
değişiklik önerisini 251 milletvekili imzalamış.
Milletvekili ödeneklerinin ve diğer ödemelerin
arttınlmasına ilişkin yasa maddelerinin Anayasa
Mahkemesi'nce iptal edilmesini önlemek için 86'na
maddeyi değiştirmeyi amaçlayan önerideki imza
sayısı da 243.
Demirel'in yeniden aday olabilmesini sağlaya-
cak 5+5 formülünün yansıtılacağı 101 'inci madde-
nin değiştirilmesini amaçlayan yasa önerisini im-
zalayan milletvekilleri de 399 kişi.
Görüldüğü gibi, referandumsuz yürürlüğe gire-
bilecek nicelikteki tek yasa önerisi, 101 'inci mad-
de için verilmiş olanı.
69 ve 86'ıncı maddelerdeki değişikliklerdeki im-
zalar, önerilerin kabulü için bıle yeterli değil. Anla-
şılıyor ki kimi milletvekilleri yalnızca şeriatçı parti-
leri kapanmaktan kurtaracak öneriyi içlerine sin-
dirememişler.
Kimi milletvekilleri de parlamenter ödeneklerinin
ayncalıklı biçimde belirlenmesine yol açacak de-
ğişikliği benimsememişler.
Ancak, üç yasa önensi Anayasa Komisyonu'nda
birleştirilince, ortaya, elmalarla armutlann toplan-
ması benzeri bir sonuç çıkmış.
5+5 formülünü içtenîikle benimsemişseniz, ger-
çekleşmesi için vereceğiniz oylarla içinize sinme-
yen ya da size yanlış gelen maddeleri de kabul et-
miş sayılacaksınız.
Milletvekillerinden kimilerini, 5+5 formülü için
verdikleri ımzanın arkasında durmamakta suçlamak
kolay. Peki, başta Ecevit olmak üzere, milletvekıl-
lerinin oylanna ipotek koymayı doğal haklan sa-
yan liderierin hiç mi suçu yok.
Hem partilerin lider sultasında olmasından ya-
kınıp, hem de verdikleri yasa önerileri değiştirildi-
ği için kendilerini aldatılmış sayan milletvekillerini
suçlamak önemli bir çelişki değil mi? Anayasa Ko-
misyonu raporunda, komisyon üyesi kimi millet-
vekilinin karşı oy yazılannı görmezden getmek doğ-
ru bir siyasaJ yaklaşım olabilir mi?
••• .. i
Anayasa'nın 69'uncu maddesini değiştirmek,
laik Türkiye Cumhuriyeti'ni şeriatçı particenneti—
ne çevirmekten başka bir sonuç vermeyecek. Çün- '
kü komisyonun kâbul ertiği metin doğrudan bu
amacı sağlamayayönelik. "Birsiyasipartinin 68'in-
ci maddenin dördüncü fıkrası hükümlerine aykın
eylemlerinden ötürû temelli kapatılmasına, ancak
o partinin kanunla belihenen ölçûtlere göre bu ni-
telikteki fıilleri işlediğinin yetkili mahkemelerce ke-
sin hükme bağlandığı ve bu kesin hükmün odak
oluşturmaya yeterli olduğu hususunun Anayasa
Mahkemesi'nce tespit edilmesi halinde karar ve-
rilir."
Madde okunduğunda masum bir değişiklikmiş
gibi görünüyor, ama gerçek hiç de öyle değil. Çün-
kü ceza yasalannda dinin siyasal çıkariar için kul-
lanılmasına, şeriatçılığın övülmesine, laikliğe aykı-
n eylemlerin cezalandınlmasına ilişkin hiçbir mad-
de yok. Türk Ceza Yasası'ndaki 163'üncü madde-
nin 1991 yılında kaldırılmasıyla şeriatçılığın önü
büyük ölçüde açılmış, tek engel olarak Anaya-
sa'nın değiştirilmek istenen 69'uncu maddesinin
altıncı fıkrası kalmıştı.
Şimdi o da kaldınlınca sen sağ ben selamet.
Türk Ceza Yasasf'nda yer alan hükümler nede-
niyle partileri, "bölücü faaliyet gösteriyor ya da
ırkçılık yapıyor" diye yargılayıp kapatabilirsiniz,
ama şeriatçı partileri, kapatmak bir yana, yargıla-
yamazsınız bile.
Yukanda belirttiğimiz gibi, Anayasa'nın laiklik il-
kesine aykın eylemler artık cezalandırılmıyor. Tek
dayanak olan 312'nci madde ise tüm şeriatçılan
değil, "halkı din ve mezhep farklılığı gözeterek kin
ve düşmanlığa açıkça tahrik eden " şeriatçıları ce-
zalandınyor.
Inanmak isteriz ki kendi adı kullanılarak laik cum-
huriyetin temeline dinamit koymakla eşdeğerti olan
bir değişiklik, Sayın Demirel'i de rahatsız etmek-
tedir. Çünkü şeriatçılann at oynattığı bir ülkenin cum-
hurbaşkanı olmayı bugünkü Demirel de içine sin-
diremez.
•
Önümüzdeki pazartesiye kadar gönlünüzce bir
hafta geçirmeniz dileği ve saygılanmızla.
oerinc(g cumhuriyetcom.tr
fiLAN
T.Ç.
BİLECİK ASLİYE HUKUK
MAHKEMESt'îVDEN
1998/249
Davacı Orman Işletme Müdürlüğû tarafindan da-
valı Arslanlar Mermer San. Tic. Koll. Şrk. aleyhine
açılan alacak davasının yapılan yargılamasında;
Davalı Arslanlar Mermer San. Tic. Koll. Şrkt.
tebligata yarar açık adresi tüm araştırmalara ragmen
tespit edilemediğinden dava dilekçesinin davalıya
ilanen tebliğ edilmesine karar verilmiş olmakla; da-
vacı Orman Işletme Müdürlüğû tarafindan davalı
Arslanlar Mermer San. Tic. Koll. Şirketi aleyhine
açılan 289.304.000.- TL.'nin fazlaya ilişkin haklan
sakh kalmak kaydı ile 8.10. 1998 tarihinden itiba-
ren kanunı faizi ile biriikte davahdan tahsili için açı-
lan alacak davasının mahkememizde yapılacak olan
18.4.2000 günü saat 9.00'da mahkememizde bizzat
hazır bulunması veya kendisinı bir vekille temsil et-
tirmesi, aksi takdirde yargılamanın gıyabında yapı-
lıp bitirileceği hususu dava dilekçesine tebliği yeri-
ne geçerli olmak üzere ilanen tebliğ olunur.
21.3.2000
Basm: 15483