25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 3 NtSAN 2000 PAZARTESİ OLAYLAR V E G O R U Ş L E R olay.gorus@cumhuriyetcom.tr Ey CHP Nçfedesin! K E n g i l l Ü N A L Hukukçu, Eski Parlamenter ' "^ v i , \ S on genel seçimlerde lerin siyasa^oMClı küllanımını ön- CHP'nin halkın güvenini leyemeyen kurum niteliğindedir. yitirerek parlamentonun 430 sayüı-yasa iie öğretim birliği dışında kalması, acısını sağlanmak istenmiş; oysa bugün ce- önce belli etmeyen ustu- maatokullan, imam-hatipler, tarikat- CHP'nin halkın güvenini yitirerek parlamentonun dışında kalması, acısını önce belli etmeyen ustu- ra kesiğıne dönüşmektedir. Yeni bin- yıla olumsuzluklarla giren ülkenin sorunlan karşısında toplumun di- renç odaklannın etkisiz ve sessiz kalışı, yönetımde bulunanlann bir al- dırmazlık duyusu ile toplum yaran- na olmayan davranışlanna -siyaset- te yok olma sınırına yaklaşmış- CHP'nin suskunJuğu eklenince, ül- kenin geleceğine yönelik umut bes- lemek isteyenler, tutunacak bir dal bulmakta zorlanmakta ve "Nerede- sin ey CHP" diye haykırma kertesi- ne gelmektedirler. Osmanlı'nın küllerinden çağdaş birtoplum yaratmış olan Mustafa Ke- mal'in ereği olan ilkelere ulaşmak- tan çok uzaklardayız. Bunu anlat- mak için salt 3 Mart 1924'te çıkan- lan üç yasamn bugün hangi konuma getirildiğini anımsamak yeterlidir. O gün 429 sayılı yasa ile Şeriye ve Evkaf Bakanlığı kaldınlmış, yerine Diyanet Işleri BaşkanJığı kurulmuş- tur. Amaç, kişiyi dinsel olarak özgür- leştirmek, Islamın siyasallaşmasını önlemektir. Bugün gelinen noktada Diyanet Işleri Başkanlığı, Kuran kurslannda devrim karşıtlannın yetişmesine ola- nak sağlayan, camilerinde devrim karşıtı söylemlere göz yuman, cami- lar cumhuriyet düşmanlan yetiştir- mekte, Milli Eğitim Bakanlığı tari- katçı kişilerin bakanlıkta ve okul- lardaki varlığıru sona erdirememek- tedir. 431 sayılı yasa ile Hilafet kaldı- nlmış, oysa 76 yıl sonra Hilafet is- teyenler yeniden hortlamış, Taksim Alanı'nda yeşil bayraklarla bu iste- mi kör gözlere sokarcasma gezine- bilmiş, Islam adma vahşet üretenJer toplumun aynasında boy gösterebil- miştir. Ve bütün bunlarolurken CHP yum- ruğunu masaya vuramamıştır. Ekonomi borç batağındadır. Iç ve dış borçlann tutan gelecek birkaç kuşağm yazgısını şimdiden tutsak almıştır. Toplumun en üst gelir gru- bunda bulunan yüzde yirmisi, mil- li gelirin yaklaşık yüzde altmışını almakta ve geriye kalanlar güvence- siz, çoğu kez sefalet sınınnda bir yaşama zorlanmaktadır. Adma küreselleşme denen yeni emperyalizm ülkenin üstüne bir ka- rabasan gibi çökmüş, ulus devleti- mizi, ulusalcıhk anlayışımızı, ba- ğımsız yargımızı ve siyasetimizi tut- sak etmek çabasındadır. Demokrasi salt varsıllar için var olan bir kurum olarak algılanmaya başlanmıştır. Ekonomi hızlı bir te- kelleşme sürecine girmiş; holding- ler, sahibi olduklan iletişim araçla- n ile toplumun beynini yıkayarak toplumsal sorumluluktan uzak yeni bir insan tiplemesi yaratmayı başar- mıştır. Gençleri, sendikalan, dernekleri politikadan soyutlamak olarak bili- nen depolitizasyon tüm acımasızlı- ğı ile gerçekleştirilmiş ve sivil top- lum örgütleri kâğıttan kaplana dö- nüştürülmüştür. Toplum olarak bir arada yaşamanın son güvencesi olan bağımsız yargı, herkes için eşit yar- gı, hakkını dilediği gibi ve pahalı olmayan bir biçimde arama hakkı ciddi sarsıntılar geçirmişrir. Bugün ülkede sanki iki ayn hukuk düzeni vardır: Varsıllar için hukuk ve yoksullar için hukuk... Bankala- nn içini boşaltan, çaldığı parayı dev- letin ödemesini sağlayan, trilyonlar- ca vurgun vuran uyanık iş adamı dı- şarda özgür.. ama birkaç kiio bakla- va çalan hapiste. Parasız eğitim istemi ile pankart açan üniversiteli genç içeride.. ama örtülü ödenekten bavulla evine pa- rataşıyana dokunulamaz. Manisa'da işkence gören gencecik çocuklar ha- piste.. işkence yapaniargörevleri ba- şında. Toplumun taşlannı yerinden oynatmak isteyenJer Gazi Mahalle- si'nde insanlan sokağa dökmenin yollaruu bularak yirmi insanın ölü- müne neden oluyor.. onlan sokağa dökenler ve vuranlardan hesap so- rulmuyor. Ve bütün bunlar olurken CHP yumrugunu masaya vuramı- yor. Atatürk'ün başlattığı ekonomik politikalann en önemlisi olan eko- nomik devlet girişimleri (kamu ik- tisadi kuruluşlan) teker teker, hem de yok pahasına bazı kişileri zengin etmek amacı ile sözüm ona özelleş- tiriliyor, kamu arsalan üzerine dev külliyeler yapılarak gençlerin bey- nine örümcek ağlan kurubnak iste- niyor ve sanki bu kafa yapısında olanlan yüreklendirmek istercesine Başbakan çıkıp Kemalist ilkeler ve o ilkelerin en önemlisi olan cumhu- riyet için tuzaklar kuran birisine öv- güler yağdınyor. Bu gelişmeleri derin bir acı ile iz- leyen bu ülkenin aydınlık insanlan nasıl olur da Köy Enstitüleri'nin ka- patılmasını, HaÛcevleri'nin kitapla- nnın sokaklara dökübnesini anım- samaz ve için için yanmaz? Kurruluş Savaşı sırasında Namık Kemal'in "Yok mudur kurtaracak bahü kara maderini" diye başlayan dizesüıi, "Bulunur kurtaracak bah- ü kara maderini" diye değiştiren Mustafa Kemal'i işte bugünlerde anımsamak yüz kere, bin kere zorun- ludur... Işte tam bu noktada şu soru- yu sormak gerekir: Bozkırlarda rüz- gânn önünde umutsuzca salınıp du- ran, küreselleşmenin kucağına tes- lim edilmek istenen bu ülkeye sahip çıkacak kimse yok mu? Yaşadığı tüm olumsuzluklara kar- şın, bu ülkenin geleceğine sahip çı- kacak tek partinin CHP olduğuna inanıyoruz. Çünkü CHP Atatürk'ün bağımsız ve çağdaş bir Türkiye ya- ratmak için kurduğu bir partidir. Çünkü CHP devlet kurmuş, bir çı- nar ağacı gibi yurdun en uzak bel- delerine kadar yayılmış, ona gönül verenlerin ödünsüz bağlandığı kök- lü bir partidir. CHP'nin bu umudu yaşatabilme- si ve yaşama geçirebilmesinin te- mel bir kuralı vardır: CHP asla ve as- la Atarürk ilkelerinden, programına ve tüzüğünün ikinci maddesine al- dığı Kemalist ilkelerden ödün ver- memek zorundadır. Geçmişte CHP yönetiminde Ke- malist ilkelerin bazılannı tüzükten çıkarmayı önerebilmiş siyaset şaş- kınlan yer alabilmiştir. CHP yöne- timi şunu çok iyi bilmelidir ki, CHP'nin ve Türkiye'nin kurtuluşu, Anadotu'nun aydınlanmasL, çağdaş- hğı.. cumhurryeti, demokrasiyi ön- gören Atarürk ilkelerine sımsıkı sa- nlmaktan geçer. KüreseDeşen,serma- yesi evrenselleşen bir yeni dfinya dfi- zeninde, Türkiye yok olmanın suu- nna gelebifiyorsa, Hilafet özlemcisi bir Hizbullah ayaklanmasının eşi- ğinden dönebiSyorsa, bilinmeli ki, tüm bu olgulan Türkiye Atarürk il- kelerine sırt çevirdiği için>aşamıştir ve sırt çevirdiği sürece de vaşavacak- ür. CHP yeniden ve bir kez daha Ke- malist ilkelere sahip çıkmalı ve ikin- ci kurruluş savaşuu başlarmabdır. Bunun nasıl yapılacağını gelecek yazımda irdeleyeceğim. yeni mezun bir genç. Türkiye'nin kurum una.».^.yM.U..- . . . . . . . . . . -.Ki.' ortak olur? is Bankası'nın her çalı;anı, ayrtı zamanda bir ortağı... Slz de bankacılığa Türklye'nln en büyük özel bankasında ve iyl kosullarda ba$lamak Istersenlz; gelln, 13 IS/layıs 2OOO tarihlnde yapılacak Uzman Yardımcılığı Sınavımıza katılın. İş Bankası'nda Uzman Yardımcısı Sınava katılacak adayların; - Türkiye Cumhuriyetl vatandaşı - Hukuk ve Isletme Fakültelerl ile Iktlsat, Siyasal Bllgller, Siyasal Bilimler, Iktisadi ve Idari Bilimler Fakultelerinin 4 yıllık Iktlsat, Mallye, Ijletme, 1$ Idaresi, Çalışma Ekonomisi ve Endüstri lllşkilerl, Kamu Yönetlml, Uluslararası lllşkller, Ekonometrl Bölümlerlnden; Istanbul Teknik Ünlversitesi Işletme Fakültesi'nin Işletme IV/IOhendisliği Bölümü'nden; Mimarlık ve ivlühendlsllk Fakultelerinin Endüstri Mühendlsllği Bölümünden; Fen ve Edebiyat Fakultelerinin istatistlk ve Matematik Bölümlerinden mezun ya da son sınıf öğrenclsi ya da Bilgisayar, Makine, Inşaat, Elektrlk, Elektronik Ivlühendlsllği Bölümlerlnden mezun olup, Isletme ya da Ekonomi dalında lisansüstü eğitim yapmı; ya da bu üniversitelerln yetkili makamlarca tanınmış Türkiye ve yabancı ülkelerdeki eydeğerlerinden mezun - En az bir yabancı dill (Inglllzce, Almanca ya da Fransızca) İyi derecede bilen - Sınav günü 3O yasını doldurmamıj - 1.1.1992'den itibaren yapmakta olduğumuz Uzman Yardımcılığı Sınavlarına, en fazla bir kez katılmış - Bankamızca yapılan mülakatlarda basarısız sayılmamıs - Doldurduklan başvuru formunu ve iki adet renkll vesikalık fotoğraflarını en geç 28 Nisan 2OOO Cuma günü İş saatl bltimine kadar asağıdaki adreslerden blrlne teslim etmls olmaları gereklyor. Aynntılı bllgl iç&ran brofürlerie batfvunı formunu edin«bilc<eğiniz v« tcslim edeb/lt>cttğiniz adrt-ıler-. htantHJI: Eğitim MOdOrlOğü Değirmenyolu Sokak No: 6 81120 Içerenköy Tel: (O216) 416 37 S5 - 416 14 37 Ankmra: Eğttlm Grup Müdürlüğû Çam Sokak No: 3 O61OO Ulus Tel: (O312) 311 67 29 honlr-. Eğitim Grup MudurlOğû Fevzi Paşa Bulvarı No: 63 3S21O Cankaya Tel: (O232) 425 87 13 - 484 5O 6O Sınmvim llgill />er türtü bllgl iç/n: mvvv ısbank com tr Sonıtmnnız İçin: eo/r/m mudur/uguGısbank com tr ÜTÜRKİYE İŞ BANKASI Çağımızda Bilge Kişi Orneği: Izzet Baysal f. Dr. AK GULER Abant Izzet Baysal Üniversitesi Rektör Yardımcısı / Bolu H ızlı toplumsal değişim sana- yileşme, bilgi çağına ulaşma- da hep yalnız kalan, yaban- cılaşan insan olmuş, bu değişimler sonucu değer- ler sistemi altüst olmuş- tur. Erdemlilik adına tüm değerlerde bir çürüme ve yozlaşma kaçınılmaz du- . ruma gelmiştir. .. B.u.kaosun içinde öyle kişiler çıkmıştır ki toplu- mun örnek bir kişiliğini yeniden canlandırmıştır. 5 Mart 2000 günü yitirdi- ğimiz Izzet Baysal böyle bir kişi idi. Toplum dirliğini sağla- yan toplumun ömek kural- lan, liderleri, bilge kişi- lerdir. Bir toplumun kor- kunç açmazlanna karşın o toplumda bir lider çıkar, var olan güçlükleri başa- nya ulaştıımaya yönelte- bilir. Bir bilge kişi çıkar, toplumsal dengesizlikle- re, bozulmuşluklara, en- gellere, çirkinliklere kar- şın öyle bir örnek tutum sergiler ki varhğı ile in- sanlan aydınlatır, mutlan- dınr. Hangi gelişim aşama- sında olursa olsun, top- lumlann önemli toplumsal kişilik sorunlan bulun- maktadır... Bu sorunlar toplumda- ki değerleri de altüst et- miş durumdadır. 'Çalış- mak', 'dürüst olmak', 'iş ahlakına sahip çıkmak', 'emeğe saygıh olmak' ne- redeyse yadırganır olmuş- tur. Erdemli olmanın tüm özellikleri birergülümse- meyle geçiştirilirken ça- buk zengin olmak, emek- siz para kazanmak aferin- lenmektedir. Türk toplumu geleneğmin hiçbir döne- minde görülmeyen bir olumsuz 'değer anlayışı' ile karşı karşıyadır. Toplumda saygın kişiler de vardır. Hayırsever, yurt- sever insanlar da çoktur. Ancak bu insanlara 'bilge kişi' denemez. Denilmesi için birtakım koşullar ge- reklidir. Çağımızda bilge kişi olmak: Çağdaş insa- nın temel nitelikleri, kişi- lik özellikleri incelenir- ken belli açmazlann için- de olduğu görülür. insan- laryaşam süreci içinde çe- şitli gerilimler yaşamakta- dırlar. Bu gerilimler, çağımız- daki bu olumsuz gelişme- ler, kuşkusuz her insan ki- şiliği üzerinde olumsuz et- kiler yaratmaktadır. Aslında toplumlann ya- şamında her an bilge kişi- lere rastlamak da kolay değil, 'nefis terbiyesi'nin tüm inceliklerini yerine getirebilen, çağdaş geli- şimlerle uyumlu, kendi- siyle banşık, toplumsal sorunlara duyarlı çağdaş bilge kişiler de vardır. Bun- lardan biri olan Izzet Bay- sal, bilge kişidir. Izzet Baysal bilge kişi- dir. Bilge kişi olmanın öl- çüleri vardır. Bu ölçülerin tamamını kişiliğinde gös- teren bir insandır. Bilge kişi olmasmı simgeleyen esaslan şu noktalarda top- lamak mümkündür: - Baysal, çok sağlam bi- len, bildiğini kendisi ve başkalan için en yararlı biçimde kullanabilen kişi- dir. Bunu şu sözü belir- gınleştirir: 'Yarablanlann en şerefKsi olan insanın ha- yatmda eğitini her şeydir.' - Erdemli bir insandır. Gösterişi sevmez, ama in- sanlan, ülkesini ve genç- leri sever. - Tasarrufu sever, cim- ri değil cömerttir. - Ozgürdür, kararhdır. - Kendini aşan, kendini bilen insandır. - AhJaklılığı ve örnek kişiliği ile bilgedir. - Onu mutlu kılan, in- sanlann mutluluğudur. Tüm çabası bilgisizlikle savaş için payına düşeni fazlasıyla yapan kişidir. - Insanlann hastalığını dinleyerek her kurumu aç- mış ve bunu Bolu ilinde ör- nek kişilik sergileyerek göstermiştir. - Insanlann acılannı din- dirdiği gibi gençlerin dos- tudur. - Tüm yaşamı boyunca öğrenmeye çahşmış, her türlü kapristen annmış du- nı bir kişilik yapısına sa- hiptir. - Vergisini son kuruşu- na kadar ödeyen bir yurt- sever, kazancının tamamı- na yakınını toplum kal- kınmasında kullanan ör- nekbirinsandır. Bunu Bo- lu'daki eğitim ve sağlık hizmetleriyle göstermiş- tir. - Akla dayalı işleri ve iş ahlakı ile aşın kazanç hır- sı olmayan, dengeli, ölçü- lü bir insan olduğu için bilgedir. Dünya düşünce tarihinde toplumlannın dü- şünce sistemlerine insan- lar, fikirleriyle, hazırla- dıklan ortam ve örnek tu- tumlanyla hizmet etmiş- lerdir. Izzet Baysal da bu hizmete katılan mutlu in- sanlardan biridir. Tüm olumlu hizmetle- ri ve erdemleriyle Izzet Baysal bilge kişi olarak nitelendirilmiştir. Umulur ki toplumda örnek kişilik sergileyen böyle yüce in- sanlar çoğalsın. Anısı önünde saygı ile eğiliyo- rum. CUMHURİYET 9 TEN OKURLARA ORHANERİNÇ Şeriatçılara Tanınan Ayrıcalık Cumhurbaşkanlığı seçimleri için yürütülen pa- zarlıklar sonuç vermezse 5 Nisan Çarşamba gü- nü "nurtopu gibi sivil bir Faruk Gürler'/m/z" ola- cağı anlaşılıyor. Bu sonuçta en büyük sorumluluğun, Anaya- sa'nın 69, 86 ve 101 'inci maddelerinin değişmesi için milletvekillerine ayrı ayn imzalatılan yasa öne- rilerinin Anayasa Komisyonu'nda tek öneri haline getirilmesini sağlayan koalisyon liderlerinde oldu- ğu da ortada. Anayasa değişikliği konusunda hem siyasetçi- lerimiz, hem medyacılanmızın gerçekleri kamu- oyuna aktaramadıklan da konunun ayrı bir yönü. Anayasa'nın 69'uncu maddesini değiştirerek Fa- zilet Partisi'ni kapanmaktan kurtarmayı amaçlayan değişiklik önerisini 251 milletvekili imzalamış. Milletvekili ödeneklerinin ve diğer ödemelerin arttınlmasına ilişkin yasa maddelerinin Anayasa Mahkemesi'nce iptal edilmesini önlemek için 86'na maddeyi değiştirmeyi amaçlayan önerideki imza sayısı da 243. Demirel'in yeniden aday olabilmesini sağlaya- cak 5+5 formülünün yansıtılacağı 101 'inci madde- nin değiştirilmesini amaçlayan yasa önerisini im- zalayan milletvekilleri de 399 kişi. Görüldüğü gibi, referandumsuz yürürlüğe gire- bilecek nicelikteki tek yasa önerisi, 101 'inci mad- de için verilmiş olanı. 69 ve 86'ıncı maddelerdeki değişikliklerdeki im- zalar, önerilerin kabulü için bıle yeterli değil. Anla- şılıyor ki kimi milletvekilleri yalnızca şeriatçı parti- leri kapanmaktan kurtaracak öneriyi içlerine sin- dirememişler. Kimi milletvekilleri de parlamenter ödeneklerinin ayncalıklı biçimde belirlenmesine yol açacak de- ğişikliği benimsememişler. Ancak, üç yasa önensi Anayasa Komisyonu'nda birleştirilince, ortaya, elmalarla armutlann toplan- ması benzeri bir sonuç çıkmış. 5+5 formülünü içtenîikle benimsemişseniz, ger- çekleşmesi için vereceğiniz oylarla içinize sinme- yen ya da size yanlış gelen maddeleri de kabul et- miş sayılacaksınız. Milletvekillerinden kimilerini, 5+5 formülü için verdikleri ımzanın arkasında durmamakta suçlamak kolay. Peki, başta Ecevit olmak üzere, milletvekıl- lerinin oylanna ipotek koymayı doğal haklan sa- yan liderierin hiç mi suçu yok. Hem partilerin lider sultasında olmasından ya- kınıp, hem de verdikleri yasa önerileri değiştirildi- ği için kendilerini aldatılmış sayan milletvekillerini suçlamak önemli bir çelişki değil mi? Anayasa Ko- misyonu raporunda, komisyon üyesi kimi millet- vekilinin karşı oy yazılannı görmezden getmek doğ- ru bir siyasaJ yaklaşım olabilir mi? ••• .. i Anayasa'nın 69'uncu maddesini değiştirmek, laik Türkiye Cumhuriyeti'ni şeriatçı particenneti— ne çevirmekten başka bir sonuç vermeyecek. Çün- ' kü komisyonun kâbul ertiği metin doğrudan bu amacı sağlamayayönelik. "Birsiyasipartinin 68'in- ci maddenin dördüncü fıkrası hükümlerine aykın eylemlerinden ötürû temelli kapatılmasına, ancak o partinin kanunla belihenen ölçûtlere göre bu ni- telikteki fıilleri işlediğinin yetkili mahkemelerce ke- sin hükme bağlandığı ve bu kesin hükmün odak oluşturmaya yeterli olduğu hususunun Anayasa Mahkemesi'nce tespit edilmesi halinde karar ve- rilir." Madde okunduğunda masum bir değişiklikmiş gibi görünüyor, ama gerçek hiç de öyle değil. Çün- kü ceza yasalannda dinin siyasal çıkariar için kul- lanılmasına, şeriatçılığın övülmesine, laikliğe aykı- n eylemlerin cezalandınlmasına ilişkin hiçbir mad- de yok. Türk Ceza Yasası'ndaki 163'üncü madde- nin 1991 yılında kaldırılmasıyla şeriatçılığın önü büyük ölçüde açılmış, tek engel olarak Anaya- sa'nın değiştirilmek istenen 69'uncu maddesinin altıncı fıkrası kalmıştı. Şimdi o da kaldınlınca sen sağ ben selamet. Türk Ceza Yasasf'nda yer alan hükümler nede- niyle partileri, "bölücü faaliyet gösteriyor ya da ırkçılık yapıyor" diye yargılayıp kapatabilirsiniz, ama şeriatçı partileri, kapatmak bir yana, yargıla- yamazsınız bile. Yukanda belirttiğimiz gibi, Anayasa'nın laiklik il- kesine aykın eylemler artık cezalandırılmıyor. Tek dayanak olan 312'nci madde ise tüm şeriatçılan değil, "halkı din ve mezhep farklılığı gözeterek kin ve düşmanlığa açıkça tahrik eden " şeriatçıları ce- zalandınyor. Inanmak isteriz ki kendi adı kullanılarak laik cum- huriyetin temeline dinamit koymakla eşdeğerti olan bir değişiklik, Sayın Demirel'i de rahatsız etmek- tedir. Çünkü şeriatçılann at oynattığı bir ülkenin cum- hurbaşkanı olmayı bugünkü Demirel de içine sin- diremez. • Önümüzdeki pazartesiye kadar gönlünüzce bir hafta geçirmeniz dileği ve saygılanmızla. oerinc(g cumhuriyetcom.tr fiLAN T.Ç. BİLECİK ASLİYE HUKUK MAHKEMESt'îVDEN 1998/249 Davacı Orman Işletme Müdürlüğû tarafindan da- valı Arslanlar Mermer San. Tic. Koll. Şrk. aleyhine açılan alacak davasının yapılan yargılamasında; Davalı Arslanlar Mermer San. Tic. Koll. Şrkt. tebligata yarar açık adresi tüm araştırmalara ragmen tespit edilemediğinden dava dilekçesinin davalıya ilanen tebliğ edilmesine karar verilmiş olmakla; da- vacı Orman Işletme Müdürlüğû tarafindan davalı Arslanlar Mermer San. Tic. Koll. Şirketi aleyhine açılan 289.304.000.- TL.'nin fazlaya ilişkin haklan sakh kalmak kaydı ile 8.10. 1998 tarihinden itiba- ren kanunı faizi ile biriikte davahdan tahsili için açı- lan alacak davasının mahkememizde yapılacak olan 18.4.2000 günü saat 9.00'da mahkememizde bizzat hazır bulunması veya kendisinı bir vekille temsil et- tirmesi, aksi takdirde yargılamanın gıyabında yapı- lıp bitirileceği hususu dava dilekçesine tebliği yeri- ne geçerli olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 21.3.2000 Basm: 15483
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear