Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 19 NİSAN 2000 ÇARŞAMBA
O L A Y L A R V E G O R U Ş L E R olay.gorus@cumhuriyet.com.tr
KentEnstitüleri...
Prof. Dr. Adü TÜRKOĞLU
1
7 Nısan 2000 Köy Enstitü-
leri'nin kuruluşunun 60. yıl
dönümü, Köy Enstitüleri ka-
patıldı. Niçin kapatıldı? Ka-
patılma nedenleri bilimsel .
ve objektif olarak açıklana-
mamıştır. Tümüyle siyasaldır. 2000'ler
Türidyesrnde Köy Enstitüleri yeniden
açılabilirmi? Topluma yeni çözümler,
yeni modeller önerilebilir mi?
19 Şubat 2000 tarihlı Cumhuriyet ga-
zetesınde, "Toplum ve Halk Eğhüni
Odagı: Halkevleri" yazısında Halkev-
leri 'ne her zamankinden çok gereksi-
nim duyduğumuz belirtilmektedir.
Halkevleri ve Köy Enstitüleri tarihte
yerini almıştır. Tümüyle siyasal ne-
denlerle kapatılan bu kurumlar işlev-
lerinı yerine getirmişlerdir. Kapatılma-
salardj bugün karşılaşılan sorunlann
çoğunluğu olmayabilirdi.
Bu yazımızda Halkevleri ve Köy
Enstitüleri yerine yeni bir model olan
kent enstitülerini tartışacağız.
Toplumumuz 1940'lann toplumu
değildir. 1960'larsonrası gençlerge-
leneksel değerlere karşı çıkmaktadır.
Eğitim sistemimız ve yetişkinler genç-
lerin karşı çıktıldan bu değerlerin be-
lirii ölçüde nasıl kazandınlacağını dü-
şünmektedir.
Toplumun sorunlan, yetişkinler,
gençler, öğrenciler, öğretmenler ve
veliler arasındaki uyumsuzluğu art-
tırmaktadır. Toplumumuz ana babala-
rın ve gençlerin nasıl ve nerde eğiti-
Çukurova Ü. Eğitim Fakültesi Dekanı
lecegini bilememektedir. 15 milyon
öğrencisiyle 5 bireyden 1 'inin öğren-
ci olduğu ülkemiz hem sayısal sorun-
larla, hem niteliksel sorunlarla karşı
karşıyadır. Üniversitemizi ziyaret eden
yabancı bir profesör "Türkiye büyûk
bir ülke. 15 mihonöğrenci samflara gi-
riyor, çıkıyor. Bu durum bfle başandır"
demişti. Ülkemiz 6 büyük olgu karşı-
sında eğitim sistemini (örgün-yaygın)
yenilemek zorundadır. Demokratizas-
yon, kentyaşamı, kolektifçahşma, pa-
ra, makine, küresefleşme_ Geleneksel
genel kültür bu değerleri ınkâr etmek-
te, toplum çalkalanmaktadır. Hızlı top-
lumsal değişmenin arkasında kalmış-
tır.
Geleneksel eğitim kurumlan rolle-
rini yerine getirememekte; televiz-
yonlar, tarikatlar ve bilmediğimiz baş-
ka kuruluşlar, eğitim rolünü olumsuz
olarak gerçekleştirmektedirler. 6 bü-
yük olgu karşısında eğitim sistemi-
mİ2de yeni modeller geliştirmek zo-
rundayız.
Demokratizasvon: Görünürde her-
kes demokratizasyona taraftardır. Ama
her kuruluş bu kavramı aynı içerikte
düşünmemektedir.
Kent yaşamı: Kentlere yoğun göç
vardır. 1998 verilerine göre 7 ilimiz top-
lam nüfusun yüzde 30'unu banndır-
maktadır. Sayılar (rakamlar) gösteri-
yor ki 2010 yılında kent nüfusu yüz-
de 80-82'lere çıkacak, kırsal kesim
yüzde 18-20'lere düşecektir. Kentle-
m
rin en önemli sorunlan altyapı, mes-
leksel eğitim, sağlık hizmederinin ye-
tersizliğidir. Okula gidemeyen, okul-
dan kaçan, bir meslek edinemeyen ço-
cuklann varhğı, kentleşmenin yarat-
tığı bir olgudur. Kente göç eden aile-
lerde kadınlann sorunlan daha ağır-
dır.
Varoşlarda erkekler dışarda çalış-
makta, kadın eve kapatılmaktadır.
Hemşerilerle bir arada yaşama düşün-
cesi nedeniyle kültürlenme olgusu
gerçekleşememektedir. Kadın köy ya-
şamını kente taşımaktadır. Sorunlar
artmakta, yeni sorunlar oluşmaktadır.
Doğurganlığı yüksek olan kadın, hiç
eğitim almaması nedeniyle çocuk yap-
mayı beslenme olgusu kabul ederek
her yıl doğurmak zorunda kalmakta-
dır. Çocuk bakımı ve beslenmesi, çev-
re düzenlemesi, aile planlaması, de-
terjan kullanımı gibi konulan hiç öğ-
renememektedir.
Para: Medya sürekli para ile ilgili
haberler vermektedir. Bir Isveç eğitim-
cisi paranın, harcamadan önce nasıl ka-
zanılacağının öğretilmesini savun-
maktadır.
KolektifÇahşma: Bir kişinin çalış-
tığı işyerleri bir işin çok eleman tara-
fından yapıldığı işyerlerine dönüş-
müştür. Ekip çalışması yeni kurallan
zorunlu kılmaktadır. Her birey siste-
min bir parçası olup parçalar bütünü
oluşturrnaktadır.
Makine: Mutfaklardan fabrikalara
makine yaşama girmıştir. Herkes ma-
kine kullanmasını öğrenmektedir. Ma-
kinenin daha sonrası otomatizasyo-
nun yaşamdaki etkinliğidir.
Küreseüeşme: Büyük ve küçük iki
anlamda kullarulmaktadır. Büyük an-
lamı; iletişim ve bilgi alanmda yaşa-
nan teknolojik devrimin insan ve top-
lum yaşamını güçlü bir şekilde etki-
lemesidir ve böylece ticari düşünce-
deki büyük değişimdir. Küçük tanım
ise globalizmin uluslararası ve ticari
alanda nasıl işlediğinin bilgisidir.
Erkekler bir işte çalışmakta, mesle-
ği olmadığı için her işten anlayan, ni-
teliksiz işçi durumuna düşmektedir.
Eğitim verilmemesi nedeniyle sıva-
cı, boyacı, karocu gibi eğitim isteyen
meslekler hemşerilerin yanında kısa
süreli çırakhklarla öğrenilmektedir.
Kentlerde binalardaki düzensizlik bi-
raz da yetişmiş eleman eksikliğinden
kaynaklanmaktadır.
Hızlı nüfus artışı, eğitimsizlik, dü-
şük gelir, mesleki eğitimin olmama-
sı, beslenme yetersizliği, sağhkhizmet-
lerinin eksikliği sorunlan, kentleri ya-
şanmaz duruma getirmektedir.
Kente göçle biriikte oluşan uyum
sorunlan ve toplumsal değişme de ek-
lendiğİDde kentteryoğun bireyselve ai-
lesel sorunlarla karşı karşıya kalmak-
tadır. Rehbetük,yeteriikoruma bizme-
ti, destekve ügj de otanaymca kent köy-
ler oluşmaktadır.
Ne Yapdmah? Çocuk, genç, yaşlı,
kadın, erkek tüm kent halkının uygar
yaşam koşullanna ulasmalan sağlan-
malıdır. Önce var olan sorunlar sap-
tanmalı, devletin ve yerel yönetimin
olanaklanyla, kentli olmabilincini ge-
liştirecek sorunlara çözüm önerileri
üretecek kent enstitüleri açılmalıdır.
Kent enstitüleri bir öneridir. Deği-
şik kentlerde açıhp püot projeler ola-
rak uygulanıp değerlendirilir, ülkemi-
ze özgü model ve programlar gelişti-
rilebilir.
Kent enstitülerinde il sosyal hiz-
metler müdürlüğü, milli eğitim genç-
lik ve spor müdürlüğü, belediyeler
başta olmak üzere tüm öbür kurum-
lar destek verir, görevlendirilebilir.
Değişik örgütlenme modelleri dene-
nebilir, geliştirilebilir. Bina, araç ge-
reç ve kentlerdeki okullar akşamlan,
cumartesi, pazar ve tatil günleri kent
enstitülerine verilebilir. Aynı sorun
personel için de geçerlidir. Kentlerde-
ki tüm personelden yararlanılabilir.
Kentlerimizdeki resmi ve özel çocuk
yuvalan, kulüpleri, Halkevleri, halk
eğitim müdürliSkleri, dispanserler, sağ-
lık ocaklan, ilk ve orta dereceli okul-
lar, devlet tiyatrolan iyi bir eşgüdüm-
lemeyle enstitülerin amaçlannı gerçek-
leştirecek merkezler olabilir.
Sonuç: Kent enstitüleri demokra-
tik, insan haklanna saygılı bireylerin
yetişmesine, kentsel toplum kalkın-
masının gerçekleşmesine katkıda bu-
lunacaktır.'
Kent enstitüleri kurulmazsa bu gö-
revleri başka kurumlar yüklenecek,
çağdışı oluşumlar toplumumuzda de-
rin yaralar açacaktır. Demokratik, la-
ik, bir mesleği olan özgür yurttaşlar
yetişemeyecektir.
Şiirimizin sessiz ama görkemli bir doruğu
Sabahattin Kudret Aksal'ı yitireli yedi yıl olu-
yor. "Sessiz"; çünkü yaşarken öne çıkma,
odakta olma gibi kişisel bir kaygısı sanınm hiç
olmadı. "Görkemli bir doruğu"; çünkü yakın-
dan bakanlar, içtenlikle eğilenler aslında S.K.
Aksal'ın şiirimizin daha çok usa, düşünceye da-
yanan, bilinçli bir çabayla, yoğun bir emekle
"soy yapıtlar" üreten özgün bir sesi olduğu-
nu; bütün bir öm'ür en çok da şiiri önemsedi-
ğini elbette bilirler "Demosthenes gibiyaplAğ-
zında çakıl taşı denize karşı konuşurdu ol Se-
nin de dizelerolsun ağzında/ Onlaria oturkalk/
Onlarla uyul Onlaria uyan." (Şiir Üstüne Not-
lar'dan).
Elli yılı aşkın bir süre dizelerie, şiirlerle otu-
rup kalkan, uyuyan, uyanan bir şairin dönüp
sık sık irdelediği; özriel içeriğinde, çağrışımla-
nnda devindiği nice kavram olmuştur doğal-
lıkla. S.K. Aksal'ın şiirierine bu açıdan baktığı-
mızda, en sık yüz yüze geldiğimiz birtemel kav-
ram da gök.
Bu konuda, "Simgeselyanı da.var, Çpkyön- „
Kı, çok şey çağnşbnyor. Savrukluk, gûzellik, son-
suzluk, bilinmezlik, gfz, gizem.ft"0ed\ğW$tm: "
ARADA BÎR
A D Î L IZCI Yazın Öğretmeni
Sabahattin Kudret Aksal ve Gökyüzü
sıyorum. Göğe öyle düşkün ki evi olmasını bi-
le önermiş: "Evcil gökyüzü/ Evim olurmusun
benim?"
Bu kavramı bir kitabına ad (Duru Gök), bazı
şiirlerine başlık olarak seçmiş. "Duru Gök"te
nerdeyse bütün şiirlerde sabah, onun getirdi-
ği aydınlık, gökle kucaklaşma, varoluştan du-
yulan engin haz... van
"Ne geçse şu dünyada elime/ Birini ama bi-
rini koymam/ Sabahlan uyanışın banal Getir-
diği aydınlığın yerine." (Uyanmak'tan)
Gögü doğrudan başlık olarak seçtiği şiirler-
den "Gökyüzünüm Senin "deseslendiği kişi için
yeryüzü gibi bir gökyüzü olup ona yaşamsal
ve düşsel her şeyi sunabilme özlernini görü-
yoruz. "Gökyüzü" şiiriyse düşünsel bir irdele-
meye yaslanıyor Gök, bir ayna; o«a bakarak»
zaman ve variığımıza ilişkin ipuçlan sezmek ota-
sı. "Kızannca Gök", gökyüzünün geceye ka-
yışıyla içe çekilen varoluşun somut ve soyut-
luklar arasında gidip gelişini anlatıyor. "Gök-
ler"se upuzun, çağnşım ve içerik yoğunluğuy-
la sonsuz güzellikte bir şiir. S.K. Aksal; biigi,
sezgi ve kavrayışla eski çağlarca, o çağlann
düşünürleri, bilginleri, mitolojivarlıklanncagök-
leri anlat^or. Yetmiyor; kimi şair, yazar, müzis-
yen ve ressamların göğü nasıldı; onlan da çi-
ziyor gizemleriyle.
Demek henüz zamanı getmedi ki, "Çağımı-
zın gökleri yazılacak daha sonra." dizesiyle
tamamlıyor sözünü. "Usa koşut" saydığı gö-
ğün birtarihçesi diyebileceğimiz bu şiir bile S.K.
Aksal'ın büyüklüğünü vurgulamaya yeter. "O
Sabahkt Gök", devintmsizfiğiyle yeryüzünün
varlık ve nesnelerini de durağan kılan bir gök-
ten söz açıyor. "Gök" şiiriyse; "algılayamadı-
ğımızbirnesne (ya da kavram) " dediği göğün,
"en azından adıyla çok güzel" olduğunu vur-
guluyor.
Başka şiirlerde de göğe değinmiş, göğü an-
latmıştır elbette şair. "ütede biradım" saydı-
ğı göksüz yapamadığı çok açık. Sanki varolu-
şumuzu sezmekte, kavramakta onun yol gös-
tericiliğine, verilerine mutlaka gereksinimimiz
var. Bilimsel açıdan da böyle bu: Insanoğlu
Evren'in ve varoluşumuzun bütün gizlerini, gö-
ğün her şeyini bütün gezegen ve varlıklannı öğ-
rendikten sonra çözecek.S.K. Aksal, bize baş-
ka kavramlan da izlek aidığı ne çok şiir bırak-
tı. "Gökler", çağımızın göklerinin daha sonra
yazılacağı vurgusuyla bitiyordu ya; bir gün bir
şair bu işe soyunursa eksende S. K. Aksal yer
alacaktır sanınm. Çünkü, "Aksal, Türk şiirinin
gökharitasıdır, geceleriuykusuzgemicilereyol
gösteren takımada yıldızı"d\r artık. (1)
Belki de bir uykusuz gemici, bu işe başla-
mıştır.
(t) "Şirrier', "BatıkkenP arha kapaMfflindan.
Cumhuriyel
k i t a p 1 a r ı
Erol Manisalı
Bıçak Sırtındaki 2000'li Villara Başlarken
DÜNYA İNSANLAR DÜNYA
VETÜRKİYE İNSANLAR VETÜRKİYE
.jnşanlar
Dt'NYA» fURMYf
l990
1
lı\ıllardaba5İa>an
•yeni ulusiararası
> apılanma Türkıye\ ı
etkılemdtte, hem
uluslararasj sıstem
tçtndeb yen hakımından
hem de bolgesel konumu
açısından önemli
değışıUıkler
getırmekledır Bu kıtapu
yer a!an \azılar daha çok.
Turkıye've, ulusiararası
sibiem taraiindan
dayatıîan koşulîan
ıçermektedır
Bu btapta insan ıhşkılen
u
güç
n
odaJdı olarak ele
atınmaktadır. tnsan aeden
hep güç peşmde koşmuş.
elde etüğı gücû neden dıger
uısanlara karşı kuuanmış.,
neden, güç ve mutluluk aynı
feydır dıv-ebflmıs' Bencıîlık.
gücün peşınde koşmanın,
neden "arach" oimuş*1
tnsanın. baştan ben
değtşmeyeo bazı özellıklen
nclcr' kıtapla bunlar ele
alınmtş
Türkıye'yı gcrçefcte kımler
yönetryor^ lçerrJclü gûç
odaklan ıle uluslararası güç
odaklan nasıl buieşiyor'
1
Uiusalcı pobtikalar neden
ortadan kaidınlmak
ısîenı>orn
Büîün bu
sorviarm vanıtlan bu kıtapta
araştınldı, eşelendı Yeni
yapılanmanın "gjzlenen
yönlen" ortaya
kondu-Turkıye'yı ve
Dünya'yı gerçekçı bir aydın
gozü ıle gormek isteyenler
bu kjtabı okumalı
CumhuriYet Çağ Pazarlama A.Ş. Törkocağı Cad. No:39/41
kıtap kulübü f34334)Cağaloğ!u-lstanbul Tei (212)514 0 1 %
Kanada'ya
yerleşme
imkânınız
var mı?
Öğrenmek için Türkçe bilgi edineceğiniz
internet adresi
www.potentialscanada.com
zyv
1. ŞAN SEMİNERt
ZYV genç opera şarkıcılannın eğitonıne katkıda bulunmak,
dünya sahnelerinde seslerinı duyurmaknna olanak sağlamak
amacıyla başlatüğı semmerlenn ilkini 25-28 Nısan 2000 tarihleri
arasında Italyan soprano Katia-Ricciarelli ile Cemal Reşıt Rey
Konser Salonu'nda gerçekleştirecektir.
Seminer sonunda belırlenecek iki genç şarkıcı 23 Ağustos-
10 Eylül 2000 tarihleri arasında, ttalya'nın Parma kentinde
düzenlenen "Academia Lınca Internazionale" Şan kursuna
burslu olarak kaülmaya ve kurs sonunda bir konser vermeye
hak kazanacaktır. Bu seminer, opera sanatına ilgi duyan
profesyonel ya da amatör herkese açıkbr. 25 Nisan tarihinde
yapılacak olan dinletide, otuz yaşını aşmaıruş on ıkı kişı aktif
katılımcı olarak belirlenecek, pasif kaülımcJar ise dinleyici
olarak salonda yer alabileceklerdir. Istanbul dışından gelenler
için, Boğaziçı Univershesi Kampüsü'nde konaklama olanağı
vardır. Kablmak isteyenlerin 19 Nisan 2000 akşamına kadar
başvuru koşullannı tamamlamalan ve aynntılı bilgi için ilgililerle
• Vakıf Merkezi'nin 212 240 62 48 numaralı telefonu ve
212 296 96 94 nolu faksından ilişki kunnalan gerekmektedir.
Not Bu seminer Islanbul Büyükşehır Belediyesı Kültür tşleri Daire
Başkmlıgı ve Cemal Reşıt Rey Konser Salanu GenelSanat Yönetmenliğı.
Çelik Mahna A.Ş., llalyar. Büyükeiçiligi ve Cumhuriyel Guzetesi
kaıküanyla gerçekleştirilmehedir.
ELBİSTAN KADASTOO
MAHKEMESİ'NDEN
Sayı: 1999 14
Davacılar Mehmet Mashar ICaıagenç, Selim Karagenç,
Rahıme Karagenç, Güngör Karagenç, Münevver Karagenç,
Mehmet Solak ile Emıne Aslaner mirasçılan. Ferudun Asla-
ner. Yasar Aslaner, Ferhunde Aslaner, Güzeyde Aslaner ile
davalılar Kafı>e Tekın. Fahriye Tekın arasındaki tespite ıtı-
raz davasının yapılan açık yargılaması suasında venlen
23.3.2000 tanhlı ara karan gereğınce; Davacılardan Emıne
Aslaner mirasçılan: Ferudun Aslaner, Yaşar Aslaner, Fer-
hunde Aslaner ve Güzeyde Aslaner'e meşruatlı daveriye teb-
bğıne ve zabıta manfetiyle yapılan tüm araştırmalara ragmen
tebhgata yarar açık ve kesın adreslennın tespıt edılemedığm-
den ılanen teblıgat yoluna gidilmesine karar verilmiş oldu-
ğundan. duruşma günü olan 4 5.20O0 günü saat 09.10'da du-
ruşmaya gelmenız veya bır vekılle temsıl ettirmeniz, aksi tak-
dırde davanın gıyabınızda karara bağlanacağı, dava dilekçe-
si \e da\etıye yenne kaını olmak üzere ilaııen teblığ olunur
5 4.2000 Basın: 18984
NÂZIMHİKMET
KÜLTÜR VE SANAT VAKR
Kültür-Sanat Akşamlan-17
"Şairterinden Banş Şiirieri"
InciAsena, Ataol Behramoğlu, Cevat
Çapan, Turgay Fişekçi, Aydın Hatipoğlu,
Roni Margulies, Yaşar Miraç, Kemal Özer,
Nilay Özer, Sennur Sezer
20 Nisan 2000 Perşembe, saat: 18.30
Nâzım Hikmet Vakfı Küttür Merkezi
Sıraselviler Cad. No: 48 Kat: 1 Taksim
Tel&Faks: (212) 252 63 14-15
KEMALPAŞAİCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN ÎLAN METNİ
DosyaNo: 1999/1690
Kambiyo senetleri (Çek, poliçe ve emre muharrer senet) üzerrnde haciz yolu ile yapıla-
cak takıp taleplennde ödeme emn 1- Alacaldı ve varsa vekilinin adı, soyadı ve ikametgâhı:
Nurettin Dursun, vekili Av. Burhanettin Ulaş 1570 Sok. No: 17/508 Çınarlı-lzmir 2- Borç-
lunun ve varsa kanunı temsılcisinın adı, soyadı ve ikametgâhı: 1- Erdal Karataş Denız
Köşkler Mah. Ardıç Sok. No: 8 D: 1. Avcılar-İstanbul 2- Hıdır Kaçar, Merkez Mah. No: 1
Güre Edremit-Balıkesır 3- Alacağın veya talep olunan temınatın cinsi ve Türk parası ile tu-
tan, faizh alacaklarda faizüı işlemeye başladıgı gûn: 32.5OO.OOO.OOO.-TL asıl alacak
1.495.890.411.-TL işlemiş faiz
15.000.000. TL: th. H. vek. ûc.
5.559.998.TL. Ih. H. gideri.
34.016.450.4O9.TL alacağın tarihınden itibaren yüzde 80 faizi, icra giderleri, vekalet üc-
reti ile biriikte tahsili istemidir. 4- Senet ve tanhi: 16.09.1999 vadeli 32.500.000.000 TL.
(130.000 DM) bir adet bono. Yukanda yazılı borç ve masraflan ışbu ödeme emrinin tebli-
ği tarihinden itibaren on gün içinde ödemeniz; takıbin dayanağı senet kambiyo senedi nite-
liğini haiz değilse beş gün içinde mercie şikâyet etmenız. takıp dayanağı senet altındaki ım-
za size ait değilse yine bu beş gün içinde aynca ve açıkça bir dılekçe ıle tetkık merciine bil-
dırmenız. aksi takdirde icra takıbındekı kambiyo senedi altındaki imzanın sızden sadıı sa-
yılacağı, imzaniTi haksız yere inkâr ederseniz sözü edilen senede dayanan takip konusu ala-
cağın yüzde 10'u oramnda para cezası ile mahküm edileceğiniz ve mercıden bu itirazın ka-
bulüne dair bir karar getinnediğjniz takdirde cebri ıcraya devam olunacağı, borçlu olmadı-
ğınız veya borcun itfa veya mehil verildiği veya zamanaşımma uğradığı hakkuıda veya yet-
ki itirazınız varsa sebepleri ile biriikte beş gün içinde tetkık mercıine bir dılekçe ile büdi-
rerek mercıden itirazın kabulüne dair bir karar getınnediğinız takdirde cebri ıcraya devam
olunacağı; itiraz edilmediği ve borç ödenmedığı takdirde 10 gün içinde 74. madde gereğın-
ce mal beyamnda bulunmanız, bulunmazsanız hapisle tazyik olunacağınız, hiç mal beya-
nında bulunmaz veya hakıkate aykın beyanda bulunursanız hapisle cezalandınlacağınız ıh-
tar olunur. Işbu ilan metni 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 28. maddesi gereğince. borçlu-
larla tebliğ yerine geçmek üzere ılanen tebliğ olunur. Basın: 19813
ANKARA 2. tCRA DAİRESİ MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN
DosyaNo: 1999/4997
Ahcakh: T. Vakıflar Bankası Vek. Av. Özlem Demirbaş. Borçlu: Ahmet Şükrü Hasırcı,
Cumhuriyet Mah. Kuyumcu Ali Sok. No: 1, Kat: 2 Tire/lzmır. Borç mflctan: 354.470.421
TL. masrafsız. Yukanda yazıh borçtan dolayı borçlu hakkuıda yapılan icra takibinde borç-
lunun adresinin bulunamaması ve zabıta manfetiyle de borçlunun adresinin tespıt edileme-
mesi nedeniyle işbu ödeme emnnin ilanen tebliğıne karar verümiş olmakla ışbu ödeme em-
rinin tebliğ tarihinden itibaren borcu ve takip masraflannı 7 güne ilaveten 10 gün ilavesi ile
17. günde ödemeniz, borcun tamamına veya bir kısmına alacaklının takibat icras hakkında
bir itirazınız varsa, senet altındaki imza size ait değilse yıne 17 gün içinde aynca ve açıkça
bildirmenız, aksi halde icra takibinde bu senedın sızden sadır olmuş sayüacağı, imzayı red-
dettiğüüz takdirde merci önünde yapılacak duruşmada hazır bulunmanız, buna uymazsa-
nız vaki itiraznıızm muvakkaten kaldınlacağı senet veya borca ıtırazınızı yazılı veya sözlü
olarak icra daıresine 17 gün içinde bıldinneniz, aynı müddet içinde 74. madde gereğince
mal beyamnda bulanmanız aksi halde hapisle tazyik olunacağınız, hiç mal beyamnda bu-
lunmaz veya hakıkate aykın beyanda bulunursanız hapisle cezalandınlacağınız. borç öden-
mez veya itiraz edilmezse cebri ıcraya devam olunacağı işbu ilanın neşrinden itibaren 17
gün sonra tarafınıza tebliğ ediüniş sayüacağı ilanen tebliğ olunur. 10.04.2000 Basın: 19576
ANKARA 7. ASLİYE HUKUK
MAHKEMESİ'NDEN
1999/279 Esas
Davaa Gühaze Yıldız vekili taranndan davalı Kemal
Yıldız aleyhine açılan nafaka davasının mahkememiz-
de yapılan duruşmasında venlen ara karan gereğince:
Antalya ili Yeni Mah. 2447 Sok. No: 51 adresinde
ikâmet ettiği bildirilen davalı Kemal Yıldız'ın bu adre-
sinde muhataba gönderilen tebligatlann bila tebliğ iade
edildığı, başkaca tebligata yarar açık adresinin bilınme-
diğinden mahkememızce ilanen tebligat yapılmasına
karar verilmiş olup, davalı Kemal Yıldız'ın duruşma
günü olan 17.5.2000 günü saat 10.00'daki chrruşmaya
gehnediği ve kendisini bir vekil ile temsil ettinnediği
takdirde tahkikatın yokluğunda yapılacağı ve karar ve-
rileceği ilanen tebliğ olunur. Basın: 18934
ANTALYA 3. SULH HUKUK MAHKEMESİSATIŞ
MEMURLUĞU'NDAN
GAYRtMENKUL AÇIK ARTTIRMAİLANI
Esas No: 2000/2 Sanş
Antalya Merkez Kışla Mah. 269 ada, 39 parsel 6 No'lu bağımsız bölümde kayıtlı taşın-
maz, Antalya 3. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 1999/1228 E., 1999/121 K. sayılı karan gere-
ğince satılacaktır. Parsel tapuda 5 katlı betonarme karkas tarzda yapılmış apartmamn 2. kat
güney-doğu-batı cepheli 110.00 m2'lık mesken olarak kayıtlıdır. İçinde 1 salon, 3 oda, mut-
fak, WC, banyo, hol ve 3 adet balkonu vardır. Tapuda 2/20 arsa paylı kat irtifakh bağımsız
bölüm (mesken) olarak kayıtlıdır. Manalli rayiçlere göre daire olması da göz önüne alındı-
ğında değeri 13.000.000.000 TL.'dir. 1. Satış 29.05.2000 günü saat 13.30-13.40'ta Antalya
Adliye Sarayı K: 3, No: 22'de açık arttırma ile yapılacaktır. Bu satışta değerinin yüzde
75'ini bulmadığı takdirde 08.06.2000 günü aynı yer ve saatte 2. arttırma yapılacaktır. 2. Sa-
tışta değerinin yüzde 40'ını ve mahkeme masraflannı geçtiği takdirde en çok arttırana iha-
le edilecektir. Satış peşin para iledir. Ancak isteyen alıcıya 20 günü geçmemek üzere me-
hil verilebilir. Sabşa ıştırak edenin değerinin yüzde 20'sı nispetinde teminat yaürması şart-
tır. Damga resmi, KDV alıcı tarafından, birikmiş vergiler satış bedelinden ödenır. Ihaleye
iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmış sayılacaklan, başkaca
bilgi almak isteyenlerin memurluğumuzun 2000/2 Satış sayılı dosyasına başvurmalan ilan
olunur. Basın: 19247
KEMALPAŞA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN
DosyaNo: 1999/644
Davacı Elif Ağduman tarafından davalı Hüseyuı Ağduman aleyhine açılan boşanma davasın-
da, Tüm aramalara ragmen davalı Hüseyın Ağduman'a duruşma günü ve dava dilekçesinin teb-
liğ edilemedığı, bu davanın duruşmasının 12.0S.20O0 11.45'te yapılacağı hususu davalıya tebli-
gat yenne karm olmak ûzerme ilan edilmesi ilanen tebliğ olunur. Basın: 19760
PENCERE
'Sistem' Neden
Sorgulamyor?..
Iş Bankası devlet ihalelerinde ve özelleştirme-
lerde seyirci olmaktan çıktı.
İyi yaptı.
Cep telefonu ihalelerinde bedeli 2.5 milyar do-
tara çıkardı.
ötekiler 1.5 milyar dolarda kaldılar.
Demek ki Iş Bankası bu dar zamanda Hazine'ye
en azından 2 milyar dolar kazandınyor.
Özelleştirmelerde ve devlet ihalelerinde kamu
variığını ucuza satmak, piyasa kurallanna, iş ha-
yatına, ülke çıkarianna, ekonomi mantığına ve de
IMF programına aykın bir eylemdir.
Devlet neden elindeki kârlı KlTleri satıyor?..
Çünkü gırtlağına kadar borçludur; eline para
geçince kamu maliyesini düzeltmek olanağına ka-
vuşacak!.. Peki, borçlu bir işadamı, borçlannı öde-
mek için elindeki mallan ucuza satar mı?..
Iş Bankası'nın yaptığı, özelleştirmeleri rayına
oturtmaktan başka bir şey değil...
•
"Türkiye Iş Bankası"r\\ 1924 yılında Mustafa
Kemal Atatürk kurdu.
Osmanlı'da bankacılıktümden yabancılann elin-
de bulunuyordu. Cumhuriyet devrimiyle biriikte
Türkler bankacılığa giriştiler. Tek partili dönemde
devtet eliyte yürütülen bankacılık çok partili dönem-
den sonra yozlaşmaya başladı. Bugün baştan so-
na faiz batağında çırpınan Türkiye'de bankacılık
köklü bir reformla düzeltilmezse, ekonomi iflah
olamaz.
Iş Bankası bu süreçte yapısını koruyabildi; vak-
tiyle bankacılık kesiminde nasıl lokomotiflik yap-
tıysa, bugün de "dünya ekonomisine yapısal uyum
süreci" denen dönemde kuşkulu özelleştirmele-
rin çevresinde oluşan kirii sisi dağıtmak yolunda
başı çekebilir.
Iş'in verdiği karar olumlu!..
•
Ancak olayın bir de öteki yüzü var.
özelleştirmeter, ihaleler, şunlar, bunlar ne anlam
taşıyorlar?..
Kâreden KİT'İ satmak, sağlanan geliri borç öde-
mek için kullanmak, ekonomiye ne kazandınr?..
Yalnız parasal ekonominin sanal içeriğinde oyun
oynamakla düze çıkılamayacağı gerçeği, 1980'ler-
den bu yana algılanmış olmalı!.. Uretime dönük ol-
mayan ve yatınmlan hedeflemeyen alanlarda, pa-
rayı bir cepten alıp ötekine koymak girişimlerinin
kıymeti harbiyesi sınıriıdır.
Cep telefonu büyük çapta dışalıma bağlı bir iş-
tin dış ülkede üretilen mah alıp iç pazarda satma-
nın içeriği ne?.. Türkiye'de pazarlanan cep tele-
fonu markası pek çok; ama, cep telefonu üreten
tek ulusalfirmavar
ASELSAN!..
•
Cumhuriyet gazetesinin 199O'lı yıllar boyunca
attını çizerek yazdığı öngörüler şimdi elle tutulur
biçimde bir bir ortaya çıkıyor; Küreselleşme sü-
recinde tüm dünyaya uygulşnantek 'şjstem 'in jki
sakıncası artık doruklarda tartışmyor:'
_ ; / ; 'Sistem'dün^ayüzJeyte'üjngin, mityaftat-
câyoksul yaratıyor; adaletsizlik üretiyor.
2) Sistem güvensizlik üstüne kurulu.
'Sistem'in iki ayağından birini IMF, ötekini Dün-
ya Bankası oluşturuyor...
Türkiye şimdi bu ikisinin avucunda!..
ANMA
Şair, denemeci, öykü ve oyun yazan,
felsefeci, düşün adamı değerli eşim
SABAHATTİN
KUDRET AKSAL'I
ölümünün yedinci yılında
. sevgi ve özlemle anıyorum.
MÜNİRE AKSAL :•• 1 .
"ÇEKÜL EVİ"
'DÜNYA GÜNÜ 2000' ETKİNÜKLERİ
KAPSAMINDA
19 NİSAN 2000 Çarşamba - "Temiz Enerji ve
Türkiye için Onemi" Söyteşi - Ateş UĞUREL
ETKİNLİKLER HER ÇARŞAMBA
ÇEKÜL VAKFI ADRESİNDE 18.30 -
20.00 ARASI GERÇEKLEŞİR.
ÇEKÜL/ÇEVRE VE KÜLTÜR DEĞERLERİNİ
KORUMA VE TANITMA VAKFI
Adres: Ekrem Tur Sok. No: 8 Beyoğlu
tel: (0 212) 249 64 64
www.cekulvakfi.org.tr
RIFATILGAZ KÜLTÜR MERKEZİ
YENİ BİR DUNYAYA BİR ADIM DAHA
İMZA GÜNÜ
DEMOKRASİ VE ÖZGÜRLÜK
MÜCADELESİNDE BİR DEV
SERVER TANİLLİ
Yer : Rıfat llgaz Kültür Merkezi Esenkent/Esenyurt
Tarih: 23.04.2000
Saat: 13.00
Tel. : 0212 672 15 65
MAVİ ADA KİTAPEVİ
RIFAT ILGAZ KÜLTÜR MERKEZİ
YENİ BİR DUNYAYIBİRUKTE KURACAGIZ
PANEL
YENİ DÜNYA DÜZENİ
GLOBALLEŞME VE MAI
Konuşmacılar: Mihri Belli, Yıldız Sertel,
Haluk Gerger, Ragıp Zarakolu.
Yer : Fttfat llgaz Kültür Merkezi Esenkent/Esenyurt
Tarih: 22.04.2000
Saat: 15.00 - 19.00 ' • " • ' '
Tel. : 0212 672 15 65