Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
MART 2000 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
ICuşcenneti miin
park'olacak
• tZMİR(AA)-Onnan
Bskanlığı; Kültür
Bsakanhğı'nın 1999'da 1.
d e r e c e dogal StT, Çevre
Bakanhğı'nın da "Su
kınşlan yaşama ortamı
olarak uluslararası öneme
saJıip sulak alanlar
haJckındaki Ramsar
Sözleşmesi"ne dahil ettiği
I z m i r Kuşcennetı'ni "milli
p a r k " ilanetmeye-
hazırîanıyor. Orman Bakanı
N a m i Çağan, konuyu
ön ümüzdekı gûnlerde
Bakanlar Kurulu'na
taşıyacak ve Izmir
Kiişcenneti'nin Bakanlar
ICıarulu tarafından milli park
statüsiine kavuşturulacak.
208 kuş, 308bitkivel7
sürûngen türünün yaşadığı
tzmir Kuşcenneti'nde antik
Leucae kenti de bulunuyor.
Döntkoruma
alara için hibe
• ANKARA (AA) - Dûnya
Bankası, Türkiye'ye, Artvin
Camili doğal yaşlı
ormanlan, Kırklareli
tğneada Subasar ormanlan,
Kayseri-Sultansazlığı ile
Köprülü Kanyon Milli Parkı
için 8 2 milyar dolar hibe
edecek. Çevre
Bakanlıgı'ndan alınan
bilgiye göre Türkiye'deki
doga koruma alanlannda,
uygulanabilır yönetim planı
geliştirmek, bıyolojik
çeşitlilik ûzenndeki baskıyı
azaltarak, kamuoyu bilıncini
oluşturmak, doga
korumayla ilgili kurumsal
ve hukuki yapıyı yeniden
düzenlemek amacıyla
Dünya Bankası'nın fon
nitelifindeki Global Çevre
Kolayhklan'ndan (GEF) 8.2
milyon dolarlık hibe
sağlandı.
Gümrüfcçü stnavı
• ANKARA (ANKA)-
Gümrüklerden Sorumlu
Devlet Bakanı Mehmet
Keçeciler, gümrük
müşavirliği sınavlannın
ÖSYM tarafindan
yapılacağını bildirdi.
Sınavlann, 5 Ağustos'ta
Ankara'da yapılacağını
kaydeden Keçeciler, daha
önce 70 olan kazanabilme
notunun 60'a
djSŞfieöMügümi belirtti. - -
Hasartesptt
raporfapı
• ADAPAZARI(AA)-
Adapazan'nda, 17
Ağustos'taki depremde
hasar gören binalar için
hazırlanan hasar tespit
raporlanna karşı açılan
itıraz davalannın büyük bir
kısmının sonuçlandığı
bildirildı. Baymdırlık ve
lskân Bakanlığı ekiplerince
hazırlanan hasar tespit
raporlanna itiraz eden 4 bin
depremzede, Sakarya Bölge
ldâre Mahkemesi'nde dava
açtı. Enkaz halindeki ya da
oturulamaz durumdaki
binalan için verilen "az
hasarh" raporuna itiraz
eden depremzedelerin açtığı
davalardan yüzde 85'i
karara bağlanırken,
mahkemenin, 12
Kasım'daki Düzce
depreminin ardından açılan
500 ycni dava dosyası
üzerindeki incelemesi ise
sürüyor.
DYP'li betediyeler
• ANKARA (AA) - DYP'li
belediyeler, "muhalefetteki
belediyelerin mağdur
edildiği ve aynmcılık
yapıldığı" iddiasıyla
hükümeti protesto etmeye
hazırlanıyor. DYP'li
belediye başkanlannı
temsilen bir grup Ankara'ya
gelecek. Cumhurbaşkanı
Süleyman Demirel,
Başbakan Bülent Ecevit ve
Maliye Bakanı Sümer Oral
ile görüserek sorunlannı
dile getirecek olan DYP'li
belediye başkanlan,
aralannda, Maliye
Bakanlığı'nın önüne siyah
çelenk koymanın da yer
aldığı bir dizi eylem
gerçekleştirmeyi planlıyor.
Avcılar KaranfS
• ADANA (AA) - Dünyanın
132 santimetreyle en uzun
boynuzlu 3. yaban keçisinin
Toroslar'ın Karanfil
Dağı'nda avlanması, hiç
turist gelmeyen bölgeye,
yabancı avcılann ilgisıni
arttırdı. Av-yaban hayatının
zenginliğıyle bilinen
yörede. ABD'li avcı Joe
Bishop tarafından Karanfil
Dağı'nda, aralık ayında
avlanan keçinin, bugüne
kadar kayıtlara geçen
dünyanın en uzun boynuzlu
3. yaban keçisi olmasının
ülkemiz açısmdan iyi bir
tanıtım sağladığı belirtildi.
Gelir dağılımmdaki eşitsizlik, hızla gelişen iletişim teknolojisinden herkesin faydalanmasını engelliyor
EğitimdeküreselleşmetehükesiYUSUFZİYAAY
Küreselleşme, eğitimde fırsat ve tehlike-
len birlikte getiriyor. Dünyayı "küresel bir
köye" dönüştüren iletişim teknolojisi, eği-
timde görünürde zenginleştirici, fırsat eşit-
liğini sağlayıcı yeni seçeneklerin yanı sıra
düşük okulİaşma oranlan, yetersiz yetişkin
eğitimi, eğitimde kalite ve kaynak sıkıntısı
gibi sorunlar yaşayan ülkelere tuzak fırsat-
lar sunuyor. Küreselleşen eğitim gerçekte,
teknolojiyi ûreten kûltürlerin ulusal kültûr-
leri aşındırması, gelıre bağlı fırsat eşitsizli-
ği ve tüketimin metalaştırması tehlikesini
getinyor.
Uygarlığm, kara sabandan makineye, te-
lefondan bilgısayarlara uzanan ve günümüz-
de küreselleşme aşamasını yaşayan serüve-
ni, 21. yüzyılda Internet, cep telefonu, inte-
raktif görsel-işitsel iletişim araçlanyla sınıf
dışında "mekânsız, uzaktan, sanai eğitim "
olanağı sunmaya başladı. İletişim teknoloji-
si, bu yolla genç ve yetişkinlere yanm kalan
eğitimlerini tamamlama ve yaşam boyu eğı-
• Teknolojiyi üreten ülkelerin, kâr ve tüketim amaçlı bir mekanizmaya dayalı
ideolojilerini de dayatmalan sorunu, bu teknolojiyi kullanan azgelişmiş ülkelerin başını
ağrıtıyor. Teknolojiyi üreten küresel sermaye, kültür ve ideolojisini de bu teknolojiye göre
hazırladığı kitle iletişim ürünleri ve eğitim amaçlı bilgisayar yazılımı ürünleriyle yayıyor.
tim olanağı sunarken bu teknolojiyle, az ge-
lişmiş ülkelerde okullaşma oranınm arttın-
labileceği belirtiliyor.
Bu iyimser bakışa karşın teknolojiyi "Id-
min, ne için" üretip kullandığı sorunu gün-
deme geliyor. Teknolojiyi üreten ülkelerin,
kâr ve tüketim amaçlı bir mekanizmaya da-
yalı ideolojilenni de dayatmalan sorunu, bu
teknolojiyi kullanan azgelişmiş ülkelerin ba-
şını ağntıyor. Teknolojiyi üreten küresel ser-
maye, kültür ve ideolojisini de bu teknoloji-
ye göre hazırladığı kitle iletişim ürünleri ve
eğitim amaçh bilgisayar yazıhmı ürünleriy-
le yayıyor.
Gelişen iletişim teknolojisınin eğitimde
fırsat eşitliği yarattığı savına karşm gelir da-
ğılımmdaki eşitsizlik, yeni teknolojilenn
kullanımı yüksek gelir grubunda yer alan
mutlu bir azınlıkla sınırlıyor.
tstanbul Üniversıtesi lktisat Fakültesi öğ-
retim üyesı Prof Dr. lzzetân Önder, küre-
selleşmenin, kültürel ayağını eğitimdeki ye-
ni yaklaşımın oluşturduğunu belirtirken şu
görüşü ileri sürdü:
"Eğitim ideolojiniıı oluşturulması ve yero-
den üretilmesi, bir yandan da ekonomik ote-
rak karsrt güçlerin engeUenınesini amaçbyor.
Dûşünce mekanizmalannın hâkim serma-
yenin ikriediği rayda olusturulması, kiiresei-
leşmenin işini kolaylasünyor. Çünkü dünya-
yı aigdama bicünimtzi bu beHrtiyor."
Küreselleşme ıdeolojisinin, eğitim ku-
nımlan aracılığıyla toplumu amacı doğrul-
tusunda yönlendirmeye çalıştığma dikkat çe-
ken Önder. "Demokratikleşme, stvfl haklar,
uluslararası vatandaşuk, bireyciük gibi eko-
nomik sonınlara değûımeden ortaya konu-
bn kavTamlar, hâkim ideolojinin dayatüma-
SHhr" dedi.
Önder, küreselleşmeye hizmet eden vakıf
ünıversitelerinin insanlığayaptığı tahribatın
büyük olduğunu ileri sürerek "Bu tahribat,
kafalan sermaye kfcotojisryle eğtanek, bu ide-
oJojiyi yeniden üreterek sürekli kılmak, yag-
lamakör" görüşünü savundu.
Vakıf üniversitelerine geçen devlet üni-
versitelerindeki bilim eliti, maaşlan birkaç
kat arttığı için bu kavramlan, sermayeyi des-
tekler nitelikte gündeme getirdiğine dikkat
çeken Önder, sermayenin, bütün dünyayı
kaplama yönünde hareket edip eğitımle ka-
falan şekillendirdiğini, bu şekilde önüne çı-
kabilecek engelleri ortadan kaldırmaya ça-
lıştığını söyledi.
Önder, küreselleşme sürecinde bilimin,
üniversitelerde hâkim sermayenin elinde de-
netimli ilerlemesine izin verildiğini, üniver-
sitelerin teknoloji üretmek yerine öğretime
yönlendirildiğini vurguladı.
10 tletişim Fakültesi Dekan Yardımcısı
Prof. Dr. Suat Gezgin ise küreselleşmenin,
eğitimin içeriği, kitle iletişim ürünleri ve tü-
ketim alışkanlıklan ile ulusal dil ve kültürü
aşındıran bir süreç olduğunu söyledi. Ulu-
sal kültürün korunarak küreselleşmenin ge-
tirdiği uzaktan yaygın eğitim olanağından
yararlanılabileceğini savunan Prof. Gezgin,
Internet ve televizyonun eğitim amaçlı kul-
lanılmasıyla eğitimde bölgeler arası eşitsiz-
lığin azaltılabileceğini belirtti.
Gezgin, ezbere dayalı eğitim sisteminin
de küreselleşmenin getirdiği Internet olana-
gından yararlanılmasıyla sorgulayıcı eğitime
dönuştürülebileceğıni. eğitim hizmetinin ül-
ke geneline yayılabileceğinı söyledi.
Ortaöğrenimden sonra büyük çabalaıia bir yükseköğretim kurumuna girebilen öğrenciler üniversitelerden umduklannı bulamıyor.
Cumhuriyet öncesinde modern anlamda eğitici yetiştiren ilk kurum 1891 yılında kurulmuştu
Öğretmenohıllan 152yaşında• Eğitim-Sen Isparta Şubesi'nden yapılan yazılı
açıklamada, öğretmenin, 152 yıldır eskiye karşı
yeninin, gericiliğe karşı ilericiliğin, durağanlığa karşı
ilerlemenin simgesi olduğu belirtilerek "Biz Türkiye
öğretmenleri olarak 152 yıl öncesinden Türkiye'nin
cumhuriyetçi aydınlık geleceğine yürüyoruz" denildi.
lstanbul Haber Servisi - Öğret- köğretim düzeyınde yetiştirilme-
men okullannın 152. kuruluş yıl-
dönümü kutlanıyor. Öğretmenle-
rin 152 yıldır Türkiye'nin aydın-
lık geleceğine ışık tuttugu belir-
tildi. Cumhuriyet öncesinde mo-
dern anlamda öğretmen yetişti-
ren ilk kurum olan Darülmualli-
min'in 152. kuruluş yıldönümü
kutlanıyor. 16 Mart 1848 tarihin-
de rüştiyelere (ortaokul) erkek
öğretmen yetiştirmek üzere Da-
rülmuallimin ve kadın öğretmen
yetiştirmek üzere Darülmuallı-
mat kuruldu.
Lıse öğretmenlerinın yükse-
si gerektiği düşüncesiyle 1891 'de
Istanbul'da kurulan Darülmualli-
ram-i Âli, sonradan lstanbul
Yüksek Öğretmen Okulu adını
aldı. Bu okul, Fransa'daki örneği-
ne koşut olarak geliştirildi.
Deviet öncülüğündeki sanayi-
leşmenin gereklerine uyularak
1934'te Kız Teknik Öğretmen
Okulu, 1937'de Erkek Teknik
Öğretmen Okulu açıldı.
Öğretmen okulları 1869 tarih-
lı Maanf-ı Umumiye Nızamna-
mesı uyannca ıptidaı (ilkokul),
rüştıye, idadi ve sultaniye (lise)
öğretmen yetiştiren eğitim ku-
rumlanna dönüştürüldü.
San Bey 1909'da Darülmualli-
min'i yeniden örgütleyerek öğ-
retmen okullannın modernleşti-
rilmesine öncülük etti. Öğretmen
okulu sistemı, 1915 'te Ana Mu-
allim Mektebi'nin açılmasıyla
ana, ilk, orta ve yükseköğretmen
okullan şeklinde örgütlenmiş ol-
du.
Bu okullann yerini Cumhuri-
yet döneminde ilk ve ortaöğreti-
me öğretmen yetiştiren Erkek
Muallim Mektebi ve Kız Mual-
lim Mektebi aldı
Cumhuriyet döneminde yeni
eğitim sıstemıne göre bıçımlendı-
rilen öğretmen okullan kapsa-
mında 1927'de Kayseri Zincirli-
dere ve Denizlı'de ilkokula daya-
lı, 3 yıl sürelı iki köy muallim
mektebi açıldı.
tlköğretmen okullan, 1932'de
ortaokula dayalı 3 yıllık kurum-
lar olarak düzenlendi. 1936'da
köylere kolay uyum sağlayabile-
cek ve kısa sürede çok sayıda öğ-
retmen yetiştırecek eğıtmen kurs-
ları açıldı. Bu uygulamadan yola
çıkılarak daha sonra Köy Enstıtü-
leri kuruldu.
1950'den sonra gelişen yeni
meslekler ve iş alanlan, yeni okul
sistemlerini doğurdu. Ticaret li-
selenne öğretmen yetiştirmek
üzere 1956'da Ticaret ve Turizm
Yüksek Öğretmen Okulu,
1959'da da imam-hatip okullan-
na öğretmen yetiştirmek için
Yüksek lslam Enstitüsü açıhrken
1959'da Ankara'da, daha sonra da
İzmir'de birer Yüksek Öğretmen
Okulu açıldı.
1973 tarihli Milli Eğitim Te-
mel Kanunu, bütün kademedekı
öğretmenlerin yükseköğrenim
görmesi zorunluluğu getirdi. Or-
taokul ve çıraklrk eğitim merkez-
lerine teknik öğretmen yetiştir-
mek üzere Yüksek Sanat Öğret-
men Okullan açıldı. Bunun ar-
dından üniversıteler eğitim fakül-
teleri kurarak yükseköğrenim
görmüş öğretmenler yetiştirme-
ye başladı. Öğretmen yetiştiren
enstıtülerde 1983'teçıkanlanbir
yasayla üniversitelere bağlandı.
Günümüzde üniversitelerin eği-
tim fakültelen ile Anadolu öğret-
men Iiseleri öğretmen yetiştiri-
yor.
Eğitim-Sen Isparta Şube-
si'nden yapılan yazılı açıklama-
da, öğretmenin, 152 yıldır eskiye
karşı yeninin, genciliğe karşı ile-
riciliğin, durağanlığa karşı ilerle-
menin simgesi olduğu belirtile-
rek "Biz Türkiye öğretmenleri
olarak 152 yıl öncesinden Türki-
ye'nincumhuriyetci aydınlık gele-
ceğine yürüyoruz'' denildi.
53 ÜNİVERSÎTEYE VERİLEN 17 TRİLYON 354 MİLYAR LİRA, GERÇEK İHTİYACIN ÇOK GERİStNDE
BiliıiLsel araştırma için bütçe ayrıbnıyor
Kadir Erdin, bütçeninartnnlmasını istedi.
lstanbul Haber Servisi - Avrupa
Birliği'ne aday olan ve küresel pazarda
söz sahibi olma iddiasındaki Türkiye,
2000 yılında 53 üniversitesine bütçeden
verdiği 42.5 trilyon liranın yalnızca
yüzde 1.7'sini bilımsel araştırmalar için
ayınyor. Üniversite öğretim Üyeleri
Derneği Başkanı Prof. Dr. Kadir Erdin,
devletin bilimsel araştırmalara ayırdığı
payı, yükseköğretimde politik
tercihlerini gözden geçirerek arttırması,
özel sektörün bilimsel araştırmalara
kısmen destek vermesi gerektiğini
söyledi. Her ile bir üniversite açma
eğilimindeki devlet, 53 devlet
üniversitesine bu yıl bütçeden toplam
42.5 trilyon lira ayınrken bu paranm
yalnızca 17 trilyon 354 milyar lirasını
bilimsel araştırmalar için kullandıracak.
Bütçenin "Genel Yönetim ve Destek
Hizmetteri" bölümünün, "Araşürma-
Yayuı ve Kiirüphanecilik" alt
programında 9 tnlyon 129 milyar lira
bilimsel araştırma faalıyetleri için
aynldı. Bunun yanı sıra araştırmalar
için öğrenim ücretlerinden karşılanan
"fonlara ait hizmetter" alt programında
8 trilyon 225 milyar liralık ödenek
verildi. 2000 Yılı Mali Bütçe
Kanunu'nun ilgili maddesine göre,
toplanan öğretim ücreti, o üniversitenin
bütçesine özel ödenek olarak
kaydediliyor. Bu ödeneğin yüzde
30'undan az olmamak üzere üniversite
yönetim kurulunca belirlenecek miktar,
üniversitenin araştırma fonuna
aktanlıyor. Öğrenim ücretlerinin kalanı
da ders veren öğretim üyelerine ek ders
ve sınav ücreti, idari personele de fazla
çalışma ücreti olarak ödeniyor.
Bilimsel ve teknolojik araştırmalar için
iki programda öngörülen ödenek
toplamı 17 trilyon 354 mılyan bulurken
bu rakam araştırmalar için yüzde 1.7'lik
pay aynldığını gösteriyor.
YÖK'ün yaptığı bir araştırmaya göre
1998'de üniversitelere aynlan toplam
araştırma ödeneği 43 milyon dolarken
bu miktann Massachusetts Institute of
Technology'de yalnızca biyoteknoloji
araştırmalanna aynldığı belirtildi.
Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği
Başkanı Prof. Dr. Kadir Erdin, devletin
yükseköğretimde bilimsel araştırmalara
yeterlı ödeneği ayırması ve buna
öncülük etmesı gerektiğini kaydederek
özel sektörün de tümüyle bilimsel
araştırmalara hâkim olmadan destek
vermesinden yana olduklannı söyledi.
Yeni üniversite inşaatlanna aynlan
ödeneklerin araştırmaya aynlan payı
azalttığmı, bunun da bilimsel gelişmeyi
engellediğini vurgulayan Erdia öğrenci
harçlanrun ailelennin farklı gelir
düzeylerine göre öğrencilerden
alınmasıyla bilimsel araştırmalara
aynlan payın arttınlabileceğini
savundu. Araştırmalara en fezla payı 16
trilyon 274 milyar liralık bütcesinin
yüzde 7.5'iyle Boğaziçi Üniversitesi
ayınyor. Boğaziçi Üniversitesi'nin
yüzde 6.9 ile Izmir ileri Teknoloji
Enstitüsü, yüzde 6.8'lik payla İTU,
yüzde 6.7 ile ODTÜ, yüzde 4.5 ile
Gebze llen Teknoloji Enstitüsü izliyor.
10 gün sürecek
IstaııbııTda
••encı_
toplaııtısı
tstanbul Haber Servisi-
Türkiye'nin dönem baş-
kanlığını vapüğı ve "Cîlo-
t»İAlamteUderiik''ödü-
lüne değer bulunduğu
uluslararası öğrenci staj
değişim programı Al-
ESEC'in, 85 ülkeden 300
öğrencinin katılacağı
Uluslararası Başkanlar
Toplantısı, 21 -31 Mart ta-
rihleri arasında tstanbul'da
gerçekleştirilecek. Top-
lanünın, Türkiye'nin doğ-
ru tanırımında önemli bir
fırsat olacağı belirtiliyor.
K£r amacı güttneyea,
üniversite öğrencılen tara-
findan yürütüten,M
bagnn-
szvepofitikadışr. ınsan-
lann ve toplumlann "gefi-
şimine'1
katkida bulunan
uluslararası bir organizas-
yon olan AIESEC'm baş-
kanlar toplantısı Holiday
Inn Oteli'nde düzenlene-
cçk. Türkiye temsilciliği-
nin etkinlik açısından ilk 5
ülke arasında yer aldığı
AIESEC'in tstanbul'daki
başkanlar toplantısının
düzenlenmesi için 25 ki-
şilik ekip gece gündüz ça-
Iışjyor. Cumhurbaşkanlığı
ve Kültür Bakanlığı'nın
himayesinde ve 17 firma-
nın sponsorluğunda yapı-
lacak toplantıda, organi-
zasyonun geleceğine iliş-
kin kararlar alınacak. Ye-
ni yöneticilerin de seçile-
ceği toplantmın, 85 ülke-
den öğrencilerin birlikte
fikir üreterek tek çizgi
üzerinde buluşmasında
zemin oluşturacağı belir-
tildi. Kültürel anlayış ve
insan eşitliği değerlerini
benimseyen AIESEC'm
vizyonu, "banşın koniB-
mas ve insan kaynağmm
en verimH şekflde kolantf-
mas" olarak özetleniyor.
AIESEC, uluslararası an-
layış ve deneyim aracılı-
ğıyla bireylerin gelişimi
yoluyla toplumlann geli-
şımini amachyor.
Dünyanın 85 ülkesınde
730 şubesi ve yakktvk 4ûb
bın aktıf çahşanı bıdnaBRD <
AfESEC, UNESCO'nun
gençlik danışmanlığını
yürütüyor. Her yıl binler-
ce öğrenciye staj ftrsatlan
yaratan orgamzasyon, fir-
malara kaliteli işgücü ve
tanıtım hizmeti sunuyor.
AIESEC, ömür boyu
öğrenmeye inanan, çevre-
sindeki ftrsatlan kovala-
yan ve kendi firsatlannı
yaratmak için uğraşan,
sosyal sorumluluk taşı-
yan, farklı kültürlere say-
gı duyan, bilgı teknolojıle-
rini kullanabilen bireyler
yetıştırmeye çahşıyor.
AIESEC Türkiye debu
kapsamda her yıl üniversi-
telerden yurtdışına staj
için öğrenci gönderirken.
yurtdışından getirdiği öğ-
rencilere de Türk kültürû-
nü tanıtıcı programlar su-
nuyor.
Turkiye de ilk defa
MU Âvrupa KaKte
OduKi'ne başvurdu
tstatıelHaberServi»
- Marmara Üniversitesi
(MÜ) Mühendislik Fa-
kültesi, "ögrencbini
olarak görüp müşteri ve
çahşanlann tatminini
amaçlayan eyönetimine
(TKY) geçerek, Avrupa
Kalite Odülü'ne başvu-
ran ilk Türk yükseköğre-
tim kurutnu oldu.
Dekan Prof. Dr. N&kst
Ye<^ öncülüğünde MÜ
Mühendislik Fakülte-
si'nde başlatılan eğitim-
de toplam kalite yöneti-
mi yaklaşımı, fakülteyi
Avrupa Kalite Ödülü
adaylığına getirdi.
"Öğrendyi müşteri,
mezunu elçi" olarak gö-
ren MÜ Mühendislik Fa-
kültesi'nin kalite politi-
kası, insan ve topluma
saygı, tüm paydaşlann
mutlulugu, mükemmele
doğru sürekli gelişim,
kaynaklann etkin kulla-
nımı, tam katıhm, pozitif
yaklaşım, fiziksel ve ah-
laki temizlik ilkelerindçn
oluşuyor.
Toplam kalite, yöneti-
mi yaklaşımıyla öğrenci,
akademik ve idari perso-
nel, sanayi, mezunlar, ai-
leler, fmans kuruluşlan
ve diğer üniversiteleri
yönetimde paydaş olarak
gören fakülte, eğitimde
niteliğin nicelikten iistün
olduğu anlayışıyla üstün
yetenekli, dünyanın her
yerinde Türkiye için ça-
lışan mûhendisler yetiş-
tirmeyi amachyor. Fa-
külte, Türkiye'de bilgi ve
teknolojinin üretilmesi-
ne, yönetilmesine, kulla-
nıbnasma ve yayılması-
na katkıda bulunmayı he-
defliyor.
Fakülte. tüm çalışanlar
ve öğrencilerin, kendi
sorumluluklannda olma-
sa da eğitimin her aşama-
sında kaiitenin sürekli
geliştirilmesi için çalış-
öklan bir yetki ve sorum-
luluk dagütmı gerçekleş-
tiriyor.
Kaiitenin sürekli ge-
liştirilmesi için üzerinde
uzlaşılan belli bir strate-
ji belirleyen fakülte, be-
lirlenen kalite hedefleri-
nin gerçekleşme dunı-
munu belli aralıklarla
yaptığı anket, toplantı ve
peîformans değerlendir-
me sistemiyle denetli-
yor.
Bilgi teknolojilerini
kullanmaya öncelik ve-
ren mühendislik fakülte-
si, eğitimini öğrenci mer-
kezli, öğrenci tatminini
esas alan anlayışia yürü-
tüyor.