25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet tmtiyaz Sahibi; Berin Nadi Genel Yayın Yönetmetu Orhan Erinç • Genel YayınKoordınatörü1 Hikmet Çetinkava # Yazıışlen Muduru İbra- him Yılâız • Sonımlu Mudur Fik- ret bkiz • Haber Merkezı Müduni: Hakan Kara Isuhbaraı CengizVıldınm• Ekonomı Öıkm Yüzak • Kültur Handan Şenköken • Spor Abdülkadir ^ ûcetman # Makaleler Sami Karaören 6 Duzeltme \hdullah \ azıcı • Fotoğraf Erdoğan Köseoğtu • Bılgı-Belge Edib« Buğra • Y urt Haberlen Mehmet Faraç# AvnıpaTemsılcısı Güray Öz Yayın Kurulu Ühan Selçuk (Başkan) Orhan Erinç, Hikmet Çetinkava. Şıikran Soner, İbrahim V ıldız,Orhan Bursalı, Mustaf» Balbay, Hakan Kara. Ankara Temsılcısı Mustafa Balbay Atatürk Bulvan No 125.Kat 4,Bakanlıklar-AükaraTel 4195020(7hat), Faks- 4195027 • Lzmır Terasılcısı Serdar Kızık, H Zıya Blv 1352 S 2/3 Tel 4411220, Faks 4419117 •AdanaTemsıkıs Çetin Yigenoğlu, lnonü Cd. 119 S No.l Kat.l, Tel 363 12 11, Faks 363 12 15 Müessese Müduni Üstün Akmen # Koordınator Ahmet Korulsan • Muhasebe Bülent Yener • Idare Hüseyın Gürer • Satış FazUetKuza MEDVA C: • Yönetım Kurulu Başkanı - Genel Müdur GalbiB Erduran 9 Koordınatör Reha lşıtma& # Cienel Mudur1 ! arthmcısı SevdaÇobao Tel 514 07 53 - ks 5138463 Vajımlıyan vcBasm: Yenı Gûn Haber Ajansı. Basrn \c \avıncılık \ Ş Türkocagı Cad 39 41 tağaloglu 34334 Istanbul PK. 246 - Sırkecı 34435 lslanbul Tel (0 212) 512 05 05 (20 hat) Faks (0 212)513 85 95 www.cumhunyet.com tr 25ARALIK20O0 Imsak:5.46 Güneş: 7.20 ögle: 12.11 Öcındi: 14.28 Akşam: 16.48 Yatsı: 18.17 Tüm yaşhlarm hayata dört eUe sanlmasını istiyorlar. Gençlere de bir çâğnlan var: "Bizden yarariansınlar." Yaşmmnbahan hiçbitmez• Bahçelievler Huzurevi'ndeki bir grup yaşlı rol aldıklan tiyatro grubunda sergiledikleri enerji ve yaşam sevinciyle yıllara meydan okuyor. SAADET USLU e-posta : tan (a prizma. net tr Baa insanlar nedense yaşın 70'le- re dayanmasını her şeyin bittiği, kö- şede otunılması gereken zamanlar olarak algılar. Çoğu içm de sadece bayram gibı özel günlerde hatırla- nıp zıyaret edılen kişılerdir onlar. Oysa pek çok "yaşlı genç" yıllara meydan okurcasına ikincı baharla- nnı yaşıyorlar. Bahçehevler Huzurevı'ndekı bir grup yaşlı da rol aldıklan tıyatro grubuyla yaşamda baharların hıç bıtmedığının örneğını sergilıyor. 8 delikanlı ve genç kız sahnede, kâh bir dede oluyor, kâh yeniyetme bır âşık... Tiyatrolannın kurulduğu 1993 yılında kimisı oyunculuğa pek gö- nüllü olmamış önce. Ama sonra- dan öyle sevmişler kı "Niyc daha erken başlamadık" dıye soruyor- larkendılenne Şûkriye Akseven. Muzaffer Ürkmez. Emine Seskır. Ahmet BuğdayhoğiiL Nermin Baş- saka. Meryem Akçay, Fatma Bay- kal ve Remzi Atay dışandan katı- lan oyuncularla bırlıkte Yaşlılar Haftası'nın kutlandığı mart ayın- da çıkıyorlar sahneye. "EskiGenç- ler" ile başladıklan sahne yaşan- tılanna 4 oyun sığdırmışlar ve baş- layacaklan yeni oyunun provala- nnı heyecanla beklıyorlar. Her rolün oyuncusu Ahmet Buğ- daylıoğlu'nun oyunculuğu aslmda gençlıkten gelıyor Kameramanyar- dımcısıyken boş roller oldukça film- lerde oynamış. Gençhğinde 15 ka- dar fılmde çeşıtlı roller alan Buğday- lıoğlu. "Ben başroMeyim. Her role girerim. İstersen kadın bfle ohırum" sözlenyle her rolun oyuncusu oldu- ğunu kanıtlıyor. Odasının her tara- fı Atatürk resımleriyle dolu olan Ahmet Buğdaylıoğlu'nun en önem- lı eşyalanndan bin ise başköşeye koyduğu fotoğraf makinesı. Her ortamın maskoru olmayı ba- şaran Muzaffer Ürkmez'e ıse her- kes baba dıye hitap edıyor. Muzaf- fer Baba, maskotluğunu kanıtlarca- sına konuşmasını danslanyla süslü- yor, zaman zaman da bıze büyük sevdası Türk sanat müzığınden ör- nekler sunuyor. Methedılmemeye dayanamayan Muzaffer Baba, hal- kevlennde yetışmış otmakla da övü- nüyor sık sık. Muzaffer Baba. "Hep- sinden yaşbyım ama hepsinden gen- dm" diyerek yıllara meydan okuyor ve en kısa zamanda 18'lık bu" kızla evleruneyı düşünüyor. SÖYLEŞİ ATTİLÂİLHAN Piyasadaki Tezgâh'!.. Hangi uzun ve zahmetli TV dizisinin yapımasıydı, unut- muşum; ama söytedikleri, unutulacak gibi degildi: "-... ağbiy, dizryi bütçenin öngördüğünden ucuza brbrdik, ar- tan parayı da muhasebeye teslim ettim!" Yıllardır TRT'de, 'ek bûtçe' alınmaksızın diziler, hatta filmler bitirilemediğin- den, şu aktardığım anı sanki masal, ya da 'kara mizah'! Yoz/aşma', ekonomideki genel yozlaşmayla atbaşı yü- rümüştür ama, sinemadaki ağır seyirci kaybının, o pıyasa- ya gettrdiği ve yerieştirdiği, bazı 'üçkâğttlar'm, tetevizyon dra- ma yapımlanna bulaşması da etkıli olmuştur Klâsik, kötü niyetli müteahhit dalaverası; projeyi, yüksek masraflı büt- çeye alıp; kötü malzeme, kötü işçilikle ucuza mal ede- rek, farkı ceplemek! Hesap vermek gerekti mi, 'naylon fatura' mekanizması devreye giriyor Ülkemizde, 'nay- lon fatura' üreten, tnlyonluk 'naylon finvalar' üzerine, kim bilir ne diziler yazılabilirdi? Bu vahim 'hastalığın' ne türden sonuçlar doğuracağını iyi kötü kestirebildiğim için, üç yıl önce bu köşede, dikkatinizi çekmek istemiştim. Sorunu, şöyle yerli yerine koyabilmek için, hafızanızı tazelemek istemez miydiniz? çark1 hanldlr dönüyor... "... Allah'ın bildiğini kulöan niye saklamalı: Sinema, se- yircisini kaybetti: eski Beyoğlu'nun bir sineması, amipler gitn'bölünüp, bugünkü Beyoğlu'nun üç beş sineması olu- yor, onlar, bin kişilikti, dolardı; bunlar, birkaç yüz kişilik ol- sa iyi, beş on kişiye oynuyor. O zaman nasıl film üretecek- sin? 'Sponsortar'dan yarahanarak! 'Sponsor', ya devlettir, ya da, piyasa ekonomisinin kalesi, herhangi birholding! Dev- letiyolabılmenın yolu, iktidardaki 'Kültür Bakanı'nın, 'sizin taraftan' olmasına bağlı! Sürecın şaşmaz sonucu, filmin maliyetinin, bakanlığa verilen bütçeden, nayli düşük olma- sı! Sinemalan ete geçirmiş 'ecnebi'sermaye, filminize işyap- mak fırsatını vermeyeceğine göre, yolunuzu' başka nasıl bulacaksınız?.." "... iktidahar, birbaşka âlem!Kültür Bakanlığı, yandaşya- pımcıya para dağrtıp onu besleyeceğine, sinemalara kon- muş ABD 'ambargosu'nu kaldırsa ya: lyı film, nasıl olsa müş- tensını bulur! Haddıne mı duşmüş ? Savaş sonrasında, it- halatçı üç beş şirket piyasayı tutmuştu, bunlardan ie- kel' diye yakınılırdı; meğer tekel görmemişiz, artık te- kel 'ecnebi firma'nın ta kendisidir Merkez/sağ ya da merkez/sol hiçbir iktidar, onun piyasayı istediği gibi sömür- mesine gık diyemez: Türk filmi, Türk seyircisinin karşısına çıkabilmek için, ecnebinin şirketinden icâzet almakzorvn- dadır: 'Küreselleşme', başka nasıl olur sanıyorsunuz?.." "... ya bûtçe 'sanatsever' birholdingya da bankadan doğ- nıltulmuşsa? Maliyet ve prodüksiyon bütçeleri arasın- daki fark aynı kalın o geçim kapısıdır, değişmez; deği- şen 'ambalaj' olacaktır. 'Seçkın' sanat danışmanlannca öyle post/modemist filmlere imkân tanınır ki, 'anlatılacak' olanı anlatması 'gereken' görüntü; artık 'anlatılanın kendi- si' olmuştur ye, iç, görüntü! Sanat, yıllarca hatrfe almış 'sermaye'; artık onun, kendi aleyhine işlemesini önlemek için, 'ruhunu' nasıl satın alabıleceğini öğrenmiştir. En ba- şanlı, en evrensel, en post/modem eser; çok şey gösterip, hiç bir şey anlatmamayı başaran eserdir, o kadar!.." "Başan sağlayacak olan ne, zaten 'marketing' değil mi? Yâniaynı holdingin 'pazariama'örgûtü, daha Türkçesi Hol- ding Media'sıi Sponsoriuğunu yaptığı eseri, öylesine tel- ler pullar, gazetesinde, televizyonunda öylesine 'pompa- lar', şişirir ki; hiçbir şey anlatmasa, sosyal ya da beşeri dü- zeyde, hiçbir 'kıymet-i harbiyesi' olmasa da, o yılın -ne yı- lın be, oyüzyılın- en 'başanlı'eseri seçilir, ödüllerin 'en kra- lını' alır..." (Cumhuriyet, 31 Ekim 1997) Düsmez kalkntaz bir Allah!.. Beş parmağın, beşi etbette bir değil; istisnalar hep oldu, ama 'çark' hanidir bu düzeyde işliyor. Televizyon Dra- ma Piyasası'na 'sirâyeti', eski Yeşilçam filmleri, özel tele- vizyon seyircisini usandınnca gerçekleşti; ya da, 'kanallar', eski Yeşilçam patronlanna, küllıyetli para ödemekten usa- nınca! Mantar gibi türeyen 'özel' prodüksiyon firmalan, ya da 'bizzat' kanallar; önce film, sonra dizi üretmeye başlı- yorlar Elbette Yeşijçam lümpenliği hizasında, orürün 'star- lanyla' oluyor bu! Öyle ki, beş altı yılda adı meçhul ama pi- yasası yüksek yeni yönetmenler; pop 'piyasasının' da kat- kısıyla, dizi başına milyarlar alabilen yıldızlar' yetişiyor. Bunun tabıı sonucu şu mu? Yeşilçam, Gazino ve Ara- besk Kaset piyasasına mahsus, bazı 'raconlar'ın; ma- fk>so kuralıymtş gibi, yerleşmesi önlenemeyecektir Te- levizyona dizi yapmak, artık estetik boyutu olan, top- lumsal ve beşeri bir 'aksiyon' olmaktan çıkmıştir; artık o, 'köşeyi dönme'nin binbir hileli yolundan birisi sayı- lıyor Git, kanalın yetkilisine 'gizli hisse' ver, 26 bölümü is- tediğin rakamla, al! Git, diziyi ucuza çıksm diye, yıldızlannın arabalannda, şehrin parklannda ve meydanlannda; ya da tenhasokaklannda -'kabak' ışık, 'kartpostalgörüntü'- çek; mekân, dekor, aksesuvar; görsel/işitsel efekt, hatta müzik bedellerini, ceple!.. vs., vs... TRT o şanlı dizi geleneğine, 'yenıleşerek' dönme hamle- sinekalkıştığında; Istanbul'daki 'd/z/p/yasas/'nınyerieşmiş pratiği budur; o yüzden Kurum'un, 'bürokratik baremi'; fi- yatlan yüksetttikçe, vurgunu büyüten piyasa esnafının ra- kamlan yanında güiünç kalıyor; yönetmenlerinin çoğu, tec- rübesiz, ya da senaryoyu okumaktan âctz; yapımcılan, ya acemı 'memur 1 , ya da 'kırşışeyı, dön köşeyi' meraklısı! Bu 'piyisaya' intibak, bir kamu kuruluşunun 'ketenpere'ye düşürülmesi; 'büyük şöhret' diye, hanidir köşesine çe- kilmiş, eski yıldızlara, beklemedikleri bir rağbet; 'ham- le'nin, genç ve yükselen seyirciye, -yâni 'geleceğe'- değil; yaşlı ve 'taşralı' seyirciye, -yâni 'geçmiş'e- yönel- mesi demek olacaktı. Lâf aramızda, öyte de oldu. Şımdi düşunüyorum da, kımsenın ummadığı ve asla bek- lemediği bir zamanda; Lütfü Akad, Atrf Yılmaz, Metin Erksan, Halit Refiğ, gıbı Yeşilçam Sineması'nın en çizgi dışı, en öncu yonetmenlenne; -Yeşılçam'a meydan okuya- rak- en çarpıcı, en avant-garde dizileri yaptıran, aynı TRT değil miydi? Düşmez kalkmaz bir Allah! - •, « ' httpy/www.prizma.nettr/AILHAN rıttp://www.bilgiyaytnevi.com.tr./ailhan -. , ^ Faks/D-212/26019 88 TANGO PASION 26 Aralık 6ah. 16:30 EARTHLY POSSESSIONS (GÖNÜULU REHİNE) 26 AraMc Salı. 21:00 5u»an SaranJon • &teph«n Dorff FEMALE COMPANY (KADINLAR ŞİRKETİ) 25 Aralık Pazart»!, mantıdou - C. Theodoropoulou JOE BLACK 27 Aralık Çanfamba, 1115 BraJ Pitt - Anthony Hopkins BUENA V16TA SOCIAL CLUB 26 Aralık Sak. 11:0S SEX & THE CITY 25 Aralık Pazarteaı. 2100 01 Ocak Pazartesl. 21:O0 OĞLUM APAM OLACAK 27 Aralık Çarşamba, 2250 (1 Bolülîi) 28 Aralık Perfembe. 21-50 (2 FOREVER LULU (DAİMA LULU) 27 Aralık Çarşamba, 21 00 Mdanıe Gnfrrth - Patnck 5wayze MYSTERY MEN 30 Aralık Cumartem, 2100 Ben Stiller - Hank Azaria 50PRAN0 2& Aralık Persembc, 21O0 JACK FROST 2 23 Arahk Cuma, 23:30 Chriatoptier Allport - Elleen Sedffy CON AIR 29 Aralık Cuma, 21:00 Nicolas Cue - John Malkovich LAT1N EXPLOSION Y1LBAŞI ÖZEL 31 Aralık Pazar, 19-4O SMASH HITS 2000 YILBAŞI ÖZEL 31 Aralık Pazar. 24:00 MERCURY RISING (ŞIFRE MERKUR) 31 Aralık Pazar, 2100 Bruce VVİIIİıs - Alec BaUwin HOW TO KILL YOUR NEIGHEŞOR S OOG (KOMŞUNUN KÖPEGİ) 01 Ocak, 21 3 6 Kermeth Branaah - Kobm Wright SAV1NG PR1YATE RYAN (ER RYAN1 KURTARMAK) İO Aralık Cumarusl. 23O5 Tom Hanks - Matt Damon
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear