Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
30 EKİM 2000 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
TBMM ihtisas komisyonlannın yeni üyeleri bu hafta belirlenecek, çalışmalar başlayacak
Meclis de MHP'yi beldiyorANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Toplumsal içerikli bir-
çok temel yasa ve Avrupa Bir-
liği'ne (AB) uyum tasanlanna
ilişkin beklentiyle yeni yasama
yılına giren TBMM'run günde-
mi, MHP'nin 5 Kasım Pazar
günü yapılacak kongresine ki-
litlendi. TBMM ihtisas Komis-
yonlan'nın yeni üyelerinin bu
hafta belirlenmesinin ardından
uzun süreli bütçe maratonuyla
Meclis çalışmalan başlayacak.
Hükümetin hazırlığını sür-
dürdüğü "öncefikn" tasanlar dı-
şmda TBMM Genel Kunı-
lu'nun resmi gündeminde 132
genel görüşme ve araştırma
önergesi, 424 sözlü soru öner-
gesı, 215 yasa tasansı-önerisi
ve dokunulmazlık dosyalan gi-
bi komisyondan gelen diğer iş-
ler bulunuyor.
TBMM'de grubu bulunan si-
yasi partiler ile Plan-Bütçe Ko-
misyonu'nda bir üye bulundur-
maya hak kazanan bağımsız
milletvekillennin TBMM Baş-
kanlığı'na iletecekJeri listelere
göre belirlenen komisyon üye-
leri bu hafta içinde görev bölü-
mü yapacak. Ekim ayında TB-
DYP strateji uzmanı Sükrü Karaca
'Parti
yönetimleri
halktan kopuk
9
BÜLENT SARIOĞLU
ANKARA-18 Nisan
seçiminde DYP'nin
politikalannda
belirleyici olan siyasi
strateji uzmanı Şiikrü
Karaca, siyasi
yelpazenin merkezinde
yer alan partilerin
"halkla ortak dfllerini
kaybettikleri için
zayıfla<hklannT söyledi.
Karaca. "ANAP ve DVT
uzun süre iktidarda
kakhğı için parti
aristokrasUeri
oluşturdular. Partilerin
yönetimleri beili bir
seçkinier kesiminin eüne
geçtTdedı. MHP'yı
merkeze yerleşme
arayışında şanslı
görmeyen Karaca,
"MHP'ye asü kbnUğini
veren olgu 1980
öncesinde içinde yer
akbğı siyasi mücadele
tarzL Bundan koparsa
göbeğinden çatJar"
görüşünü dile getirdi.
Uzun dönem DYP
Genel Başkaru Tansu
ÇHIer'in danışmanlığını
yapan DYP Yüksek
Haysiyet Divanı üyesi
Şûkrü Karaca, 18 Nisan
seçimleri ve sonraki
süreçte merkez sağın
durumunu
Cumhuriyet'e
değerlendirdi.
Karaca şunlan söyledi:
"Merkez sağın halkla
devlet arasında köprü
olma görevini \itirmesi
önemli bir mesek.
Merkez sağ klasik
işlevini yerine
getinnemeye başladL
Her iki parti de uzun
süre iktidarda kaldığı
için parti aristokrasUeri
oJuşturdular. Partilerin
yönetimleri beUi bir
seçkinler kesiminin eline
geçti. Bu sonuç, halkla
çok daha fazla iç içe
olması gereken partilerin
halka yabancılaşmasuıı
getirdi ANAP'ta bu
daha kurumsal bir hal
aldL ANAP kendini beUi
sermaye kesiminin shasi
temsücüeri konumuna
indirgedL Merkezdeki
partiler halkla ortak
dillerini kaybediyorlar,
çok fazla
saraylılaşryorlar. Çözüm
bu perspektifte
aranmah. yoksa
birieşmenin de anlamı
ohnaz."
ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART
i'r>:'.-.r:;-4. m.kart@superonline.com.tr
FP'de yenilikçiler eleştirilerini yann grup toplantısında sürdürecekler
Yenilikçflere uyarı hazırhğı
• FPye
yapılan
Hazine
yardımına
eleştirilerde
bulunan
milletvekille
rine sözlü
uyanda
bulunulması
düşünülüyor.
Mehmet Ali
Şahin,
Oğuzhan
Asiltürk'ü
gayri resmi
genel başkan
olarak
niteledi.
SEBAHAT KARAKÖYUN
ANKARA - FP'de parti içi kavga
sürerken, parti yönetiminin yenilik-
çi bazı milletvekillerine sözlü uya-
nda bulunmayı planladığı belirtil-
di. Hazine yardıînının harcanış bi-
çimiyle ilgili olarak parti yönetimi-
ne suçlamalarda bulunduklan ge-
rekçesiyle aralannda Bursa millet-
vekili Altan Karapaşaoğhı ve îstan-
bul milletvekili Nazh Ihcak'ın da
bulunduğu bazı yenilikçilere uyan-
da bulunulmasının düşünüldüğü
bildirildi. Muhalif çıkışlannı sür-
dürme kararhlığında olan yenilikçi-
lerin de yannki grup toplantısında
Asiltürk'ü hedef alan konuşmalar
yapacaklan öğrenildi. Yenilikçi ka-
nadın önde gelen isimlerinden Is-
tanbul milletvekili Mehmet AK Şa-
hin, "Asiltürkgayri resmigenei baş-
kan gibi davranıyor. Partrvi sıkmo-
ya sokan bu tavndır." dedi.
FP'de TBMM Başkanlık Divanı
seçimleri nedeniyle yaşanan kavga
yenilikçi ve gelenekçilerin karşılık-
lı suçlamalanyla tırmanırken, parti
içindeki aynşma iyice netleşti. Par-
ti yönetimiyle ilgili eleştirilerinin
dozunu artıran yenilikçilere karşı
disiplin mekanizmalarının hareke-
te geçirilip geçirilmemesi konusu
gelenekçilerde tartışmaya yol açtı.
Bazı parti yöneticilerinin yenilikçi-
lere karşı sert bir tavır sergilenme-
si yönündeki istekleri "şimdilik"
kabul görmedi. Ancak bazı millet-
vekillerine açıklamalan nedeniyle
sözlü uyanda bulunulması benim-
sendi. FP'ye yapılan Hazine yardı-
mının harcanış biçimiyle ilgili kuş-
kulannı dile getiren açıklamalar
yaptıklan gerekçesiyle sözlü olarak
uyanlacak milletvekilleri arasında
Altan Karapaşaoğlu ve Nazh Ilı-
cak'ın bulunduğu belirtıldi.
FP Genel Başkan Yardımcısı
Mehmet Bekaroğhı, bazı mılletve-
kilerinin eleştirinin dozunu kaçır-
dıklannı ve partiye zarar verecek
bir davranış içinde olduklannı be-
lirterek buna izin verilemeyeceğini
söyledi. Ihraç yoluna başvurulma-
sının söz konusu olmadığını kay-
deden Bekaroğlu, ancak farklı di-
siplin mekanizmalan işletilebilece-
ğini belirtti. Bekaroğlu, "Bazıarka-
daşlannuzın söyledikleri deştiri ola-
rakdeğerlendirflebilir ancakbazda-
n var ki yapûJdannın, söv ledikleri-
nin siyasi ahlakla, eleştiriyie bağda-
şır yam yok." diye konuştu.
Parti içindeki tartışmalardan
Oğuzhan Asiltürk'ü sorumlu tutan
yenilikçi milletvekillennin yann
yapılacak olan grup toplantısında
bu yöndekı eleştirilerini sürdüre-
cekleri belirtildi. Istanbul milletve-
kili Mehmet Ali Şahin, "Yanhş var-
sa söyleriz. Partiye zarar veren biz
değiliz. Oğuzhan Asiltürk gayri res-
mi genel başkan gibi davramyor,yet-
küi olmadığı halde her konuya mü-
dahale ediyor. Partiyi sıkuıtrya
sokan onun bu tavndır" dedi.
MM Başkanlık Divanı'rnn olu-
şumu ve Türkiye ile Azerbay-
can arasındaki denizcilik anlaş-
masını onaylamak dışında iş ya-
pılmayan TBMM'de, Maliye
Bakanı Sümer Oral'ın Plan-
Bütçe Komisyonu'ndaki sunu-
şuyla bütçe görüşmeleri başla-
yacak. Bütçe tasansının yalnız-
ca komisyondaki sürecinin bile
kasım ayının sonuna kadar uza-
ması bekleniyor.
Gündemin; Anayasa değişik-
liğinin yam sıra 1030 maddelik
Medeni Yasa Tasansı ve yüzler-
ce maddelik Türk Ceza Yasası
Tasansı, Avukatlık Yasa Tasan-
sı, Fikir ve Sanat Eserleri Yasa
Tasansı, Yerel Yönetimler Yasa
Tasansı, Devlet thale Yasası Ta-
sansı, Hayvan Haklarını Koru-
ma Yasa Tasansı gibi "ternd ya-
sa" olarak tanımlanan düzenle-
melerle dolu ohnası hükümeti
yeni yöntem arayışlanna itiyor.
Bu nedenle TBMM Başkanı
Ömer Izgi ve ANAP yönetimi,
önceliğin TBMM Içtüzüğü'nün
değıştirümesi yönünde kullanıl-
masını öneriyor.
tçtüzük tasansı, komisyon ve
genel kuruldaki süreci zorunlu
olarak uzatan maddeleri değiş-
tirmeyi ve karar yeter sayısı gi-
bi muhalefetin görüşmeleri "n-
kama" yöntemlerine sınırlama
getirmeyi öngörüyor. FP ve
DYP, bazı değişikliklere "mu-
halefetin sesinin kısılması" ge-
rekçesiyle karşı çıkarken hükü-
met, 4 olan TBMM Başkanve-
kili sayısıru 5'e çıkararak
DYP'nin tepkisini de hafiflet-
meyi amaçlıyor.
Anayasa değişiklikteri
Anayasa değişiklikleri konu-
sunda, Partilerarası Uzlaşma
Komisyonu'nun geçen dönem
sağladığı uzlaşmanın genişletil-
mesı hedefleniyor. Anayasa
Mahkemesi kararlannın "ge-
rekçe yazıldığında değil, açık-
landığı günden itibaren vürürlü-
ğegirmesi" gıbı Cumhurbaşka-
nı Ahmet Necdet Sezer'in gün-
deme getirdiği önerilerin de bu-
au zorunlu kıldığına dikkat çe-
kiliyor. Ancak koalisyon lider-
leri bu çahşmanın AB'nin ge-
rekli kıldığı değişiklikleri de
kapsayacak şekilde ikinci aşa-
mada gündeme gebnesini yeğ-
liyor.
Irticai faaliyete kanşan me-
murlann meslekten ihracını içe-
ren tasan, Tekel'in parçalana-
rak satıünasını öngören özelleş-
tinne düzenlemesi hükümetin
diğer önceliklerini oluşturuyor.
F tipi cezaevi uygulamasına
geçmeyi amaçlayan Adalet Ba-
kanhğYnın tutuklu ve hükümlü-
lerin isteklerinden birini karşı-
lamak amacıyla gündeme geti-
receği Terörle Mücadele Yasası
(TMY) değişikliği de toplum-
sal içerik taşıyan düzenlemeler
arasında bulunuyor. Buna göre,
TMY'nin 16. maddesindeki
"Bu kurumlarda (cezaevleri)
açıkgörüs>^pnnlrnaz. Hüküm-
lülerin birbirierry leirtibatana ve
diğer hükümJükrle haberlesme-
sine engel olunur" hükmünün
değiştınleceğı vaat ediliyor.
Zorunlu tasarruflann öden-
mesi, memura sendika hakkı ta-
nınması, Yükseköğretim Ku-
rumlan ve Teşkilatmda Deği-
şiklik Tasansı gibi diğer top-
lumsal düzenlemeleri ise hükü-
metin rafta bırakmaya çalışma-
sı tepkiyle karşüanıyor.
IRMIKIAYDIN ENGtN aengin@doruk.nettr
Daha milletvekili seçildiği
günlerde pek çoğumuzun gö-
zü, onu, "ötekiler'Ğen ayırt etti:
Yüzü tertemizdi. Bir Ege deyi-
şiyle söylersek, "suratının rab-
biyessiri kalmamışlar" arasında
hemen göze çarpıyordu.
Politikacı olarak farkını ise
TBMM Insan Haklan Komisyo-
nu'nun başkanlığına getirildi-
ğinde bilince çıkardık. "öteki-
fer"den farklıydı. Yüklendiği gö-
revi ciddiye alıyordu. O güne ka-
dar, bu ülkede insan haklannı,
hukukun üstünlüğünü savunan-
lara destek değil, köstek oldu-
ğuna defalarca tanık olduğu-
muz TBMM Insan Haklan Ko-
misyonu'ndan alışılmadık ra-
porlar çıkmaya başladı.
Ülke gündeminin kaypaklı-
ğında bugün çoğu iyi anımsan-
mıyor: Devlet adamlığını "dev-
letin adamlığı" sanan Istanbul
Valisi'nin, "Bulmuşlarbirsopa..
oynuyorlar" dediği "Filistin as-
A/s/"nın, polis karakollannın de-
mirbaşlan arasında yer aldığı ilk
kez onun komisyon başkanlığı
döneminde resmen kanıtlandı
ve belgelendi.
Batman, faili meçhulleriyle,
Pişkinsüt'ü Kim Savunur?
valilerce kaçak silah satın alınıp,
islami terör çetelerine dağıtıl-
masıyla ünlüydü. Onun başkan-
lığı sırasında, batmandaki baş-
ka marifetler de ortaya çıktı.
Uyuşturucu kaçakçılığındaaşa-
ğıdan başlayıp çok yukanlara
kadar uzanan iğrenç bir rüşvet
çarkı da resmen saptandı ve
tutanaklara geçti.
Ulucanlar cankırımı, onun
başkanlığı döneminde "resmen
kabul edilen sınırlar"\n çok öte-
sine taşarak gün ışığı gördü. Si-
yasal tercih ve hesaplann bü-
yük rol oynadığı bir komisyon-
dan, Ulucanlar üstüne böylesi-
ne bir rapor çıkması, bu işlerin
nasıl yürüdüğünü bilenler için
şaşırtıcıydı.
Insan Haklan Komisyonu ilk
kez onun döneminde, devlet
aygıtının suçlannı örtbas etme
komisyonu olarak değil, yurtta-
şın çiğnenen haklannın sapta-
nıp, tutanaklara geçirilip "devlet
belgesi" haline getirildiği bir iş-
lev kazandı.
Komisyonun çalışmalarının
yetersiz, başkanın da imza koy-
duğu kimi karariann sığ ve hat-
ta gerçeği birebir karşılamaz di-
ye nitelenmesi, o güne dek
Meclis Insan Haklan komisyon-
lannın nasıl bir işlev gördüğünü
(ya da görmediğini) unutanlarca
üretildi. Hukukun üstünlüğünün
adım adım, iğneyle kuyu kaza-
rak, sabırla ve inatla kazanılaca-
ğı bu ülkede, "onun"katkısı ön-
celikle "olumlu" değerlendiril-
meli, sonra eleştirilmeli.
Onu tanıyorsunuz. DSP mil-
letvekili Sema Pişkinsüt.
Şimdi inandıncılıktan çok
uzakgerekçelerle, TBMM Insan
Hakları Komisyonu başkanlığı
MHP'ye bırakılarak, Pişkinsüt
etkisizleştiriliyor. DSP ve
MHP'nin tepeleri bu konuda an-
laşmışlar, uzlaşmışlar, el sıkış-
mışlar.
DSP, "ombudsmanlık" kuru-
muna çok önem veriyor da; om-
budsmanlık kurumunun Mec-
lis'teki kilidi Meclis Dilekçe Ko-
misyonu da; DSP bu komisyo-
nun başkanlığını almak istiyor
da; o yüzdenlnsan Haklan Ko-
misyonu'nun başkanlığını
MHP'ye bıraktı da...
Bu masallan duyduk; önü-
müzdeki günlerde daha da sık
duyacağız.
Masalı bir yana bırakıp "Piş-
kinsüt, Insan Haklan Komisyo-
nu Başkanlığından niçin uzak-
laştınldı" sorusuna yanıt arama-
ya gerek var mı? Pişkinsüt'ün
başkanlık yaptığı dönemde TB-
MM Insan Haklan Komisyo-
nu'nun etkinlikleri, gün ışığına
çıkardığı ve raporlaştırarak dev-
let belgesine dönüştürdüğü
gerçeklerin sadece biri bile (her-
hangi biri bile) sorduğumuz so-
runun gerekçesidir.
•••
Pişkinsüt gitti gider; Meclis
Insan Hakları Komisyonu bitti
biter.
Ama daha ürkütücü bir yan
van
Bu yüzden yer yerinden oy-
namayacak. Kirli ve kanlı bir
topluma bile bile yeşil ışık yakan
bu siyasal tercihle hesaplaşıl-
mayacak. Iktidan panikletecek,
geriletecek bir toplumsal tepki
parJamayacak?
Yanılryor muyum? Çok mu
kötümserim?
Lokomotif işlevii kuruluşlan-
nın patronlan banka batıran, an-
lı şanlı köşe yazarian çanta için-
de dolar kapan, aldıklan teşvik
kredilerini, yeni teşvik kredileri
ile karşılayıp bir "saadetzinciri"
kuran ve böylece gırtlağa kadar
"iktidara" bağımlılaşan medya
mı yeri göğü sarsacak? Yoksa
üç beş (sahiden üç beş) gaze-
tecinin ister istemez cılız kala-
cak sesleri ile birkaç günlük, na-
fıle itiraziar mı duyulacak?
Devletten paratırtıklamak için
5 milyon "hayali yurttaş" yara-
tan belediyeler, Susuıiuk yazıla-
nna "Sıktı artık, başka konunuz
yok mu sizin" diye tepki göste-
ren kimi gazete okurian, televo-
le küttürüyle eğitilmiş TV izleye-
cileri var oldukça, bu ülkede
Pişkinsüt'gillerden Insan Hak-
lan Komisyonu Başkanı olmaz.
Biryol kazasıydı ve düzertildi.
Meclis'te 'işkence' infazı
TBMM Insan Haklannı Inceleme
Komisyonu, kurulduğundan beri
ilk kez bu yasama döneminde
gerçek anlamda "işlevini" yerine
getirdi. Insan haklan ihlallerini
yerinde saptamak üzere yollara
düşüldü. Bu konudaki çalışmalann
odağına ise "cezaevleri,
tutukevleri, ıslahevleri, karakollar"
oturdu. Raporlarda, vanlan ortak
sonuç şöyle ortaya konuldu:
Türkiye'de, istisnalara karşın
birçok cezaevinde işkence
uygulanıyor.
Cezaevi koşullan,
adli tıp otopsileri
uluslararası
standartlara
aykın. Türkiye'de
işkence suçu
nedeniyle
cezaevinde yatan
tek bir güvenlik
görevlisi yok.
İşkence aleti,
Meclis'e kadar
taşınmıştır."
1998'denberi
yürütülen bu
çalışmalann
başında DSP'li
Başkan Sema Pişkinsüt vardı.
Pişkinsüt, sadece komisyon
başkanı sıfatıyla değii, kişisel
çabalanyla da yaz aylannı tatil
beldeleri yerine, Güneydoğu'nun
san sıcağı altında, yine insan
haklan ihlallerini incelemekle
geçirdi.
Peki sonuç ne oldu: "Sol" kimlikli
partisi DSP, Pişkinsüt'le konuşma
gereği bile duymadan komisyon
başkanlığını MHP'ye ikram etti.
Karşılığında ise işlevi TBMM'ye
başvuru dilekçelerini tasnif
etmekle sınıriı olan "dilekçe
komisyonu'nun başkanlığını aldı...
Bundan böyle komisyon üyeleri
öyle cezaevi cezaevi dolaşıp
"Türkiye'yi dışanya jumalleme"
işleriyle uğraşmayacaklar. MHP
Grup Başkanvekili Ismail Köse'ye
göre, zaten "Türitiye'nin kendi
insanıyla, onun haklannı
ilgilendiren çok önemli bir
problemi yok." Bu nedenle,
komisyon artık Çeçenistan,
Bosna, Batı Trakya ve Afrika'da
açlıktan ölen insanlann hak ve
hukuklarını araştıracak...
Protokoler yakınmalar
TBMM'de yeni seçilen
başkanlık divanı üyeleri
göreve başlar başlamaz, yeni
bir tartışma da başladı. Kâtip
üyeler ilk toplantıda
"Protokolde bizim yerimiz
idare amirlerinden önce
geliyor. Ama onlann plaka
numaralan bizden önce,
makam odaları da daha
geniş" diye kazan kaldırdı. ilk
toplantıda karşılaştığı
yakınmaJar üzerine sıkmtılı
anlar yaşayan TBMM
Başkanı Ömer izgi'nin
imdadına FP'li TBMM
Başkanvekili Vecdi Gönül
yetişti. Gönül, şu anısını
anlatarak gergin havayı
yumuşattı: "Devlet Protokol
Genel Müdürü bir ariodaşım
vardı. Bir gün bana, 'Herkes
protokoldeki yerinden yakinır.
Hatta Cumhurbaşkanı bile.
Çünkü onun önünde de ben
yürürüm' demişti."
Komisyon yok, çalışma yok
TBMM açılalı yaklaşık bir ay oldu.
Bir yandan sürekli "ivedilikle
çıkanlması gereken"
düzenlemelerden söz edip diğer
yandan TBMM'ye hiçbir tasan
göndermeyen iktidar partilerinin
çelişkisi genel kurula da yansıdı.
Yeni komisyonlar seçilinceye dek
eski üyelerin görev
yapamayacağını savunan DYP'li
Kamer Genç'e, TBMM
Başkanvekili Murat Sökmenoğlu
karşı çıktı. Gündem dışı söz alan
milletvekillerine ek süre tanımama
gerekçesini "Bu dönem artık
müsamaha yok" diye açıklayan
Sökmenoğlu, salondaki itiraziar
üzerine ekledi:
"Zamana ihtiyacımız var da o
yüzden efendim."
Gündemi okumaya başlayan
Sökmenoğlu, komisyon sıralanna
oturulmadığını görünce "Içtüzûğe
göre komisyonlar var, ama pratikte
olmadıklan görülüyor" diyerek
DYP'lilere hak verdi. Ancak biraz
önce "Komisyonlar yok" diyen
DYP'liler, bu kez salondaki
komisyon başkanlannı işaret
ettilen "Işte komisyonlar burada,
neden oturmuyohar?"
Yılan hikâyesine dönen tartışmayı
sürdürmeye niyetli olmayan
Sökmenoğlu, noktayı koydu:
"O komisyon yok, bu komisyon
yok. Daha bir sürü komisyon yok.
Ben de bu Meclis "ı kapatıyorvm;
başka çaresi yok."
MHP'lilere 'Çarkıfelek'
önerisi gelirse...
Mehmet Ali Erbilin
sunuculuğunu yaptığı
"Çarkıfelek" programı için
milletvekilterine de öneri geldi.
Milletvekillerini yanşmacı
yapmak için uğraşan
televizyon yetkilileri, özelfikle
de Meclis'te konuşmalan ve
çikışJanyta sürekli gündemde
kalan milletvekillerini
programa katılmaJan için ikna
etmeye çalıştılar.
önce DYP'li Kamer Genç,
ardından da Mail
Büyükerman'a öneri
götürüldü. Üçüncü yanşmacı
otarak da Sadi
Somuncuoğlu'nun
cumhurbaşkanlığına adaylığı
sırasında Meclis'te çıkan
olaylarda başrolü üstienen
Cemal Enginyurt'a öneri
yapıkjı. Engtnyurt, önce uzun
bir kahkaha attı, ardından
ekledi:
"Yok kardeşim. Mehmet Ali
Erbil'in ne yapacağı belli
olmaz. Şimdi ters birlafeder,
o lafa karşılık vermemiz
gerekir. Zaten ünümüz belli,
ben almayayım."
Enginyurt kabul etmeyince,
bu kez Izmir Milletvekili Yusuf
Kırkpınar'a öneri götürüldü.
Kırkpınar, Enginyurt kadar
sakin karşılayamadı öneriyi.
Bir de, "Eğer siz gelmezseniz
Banu Alkan gelecek"
denilince, iyice sinirienen
Kırkpmar, "Siz beni ne
sanıyorsunuz. O verdiğiniz
Mercedes'i garanti edip
üstüne para verseniz bile
gelmem. Siz beni
tantmtyorsunuz" deyip
telefonu kapattı...
'Potansiyel' bir aday
TBMM'nin renkli simalanndan
bağımsız Eskişehir Milletvekili Mail
Büyükerman, adaylıklarıyla
ünlendi. Önce
Cumhurbaşkanlığı'na, o olmayınca
TBMM Başkanlığı'na aday oldu.
TBMM kulislerinde "potansiyel
aday" olarak anılmaya başlandı.
Milletvekilleri, Meclis'te
Büyükerman'ın aday olabileceği
bir seçim kalmayınca arayışa
girdiler. MHP Çankın Milletvekili
Hakkı Duran'dan ilginç bir öneri
geldi. Duran, gülerek "En iyisi Mail
Bey bizim partiye gelsin" deyince,
meraklı bakışlar kendisine yöneldi.
Duran, hemen ekledi: "Yakın
zamanda kimin kongresi var, tabii
ki MHP'nin. Mail Bey'in, aday
olabileceği tek yer MHP'nin
kongresi. Bize gelirse genel
başkanlığa da aday olabilir."
Türey Köse, Ayşe Sajın, Sebahat Karakoy un, Emine Kaplan, Bülcnt Sanoğtu
tbmm@cumhurryetcom.tr