Catalog

SAYFA CUMHURİYET 20 EYLÜL 1999 PAZARTESİ O L A Y L A R V E G O R U Ş L E R olay.gorus(5cumhuriyet.com.tr .'Askeri Müdahale' Prof. Dr. Çetin YETKİN Mudafaa-ı Hukuk Dergısı Genel Yavın Yonetmenı B trulkede sılahlıkuv\et- lenn ıktıdara el koyma- sının hukuksal ve ku- ramsal açılardan anaya- sal duzene av kın v e an- tıdemokratık bır gınşun olduğu gerçeklennı bır yana bırakarak, £**fîıli" ve "syasaT gerçekler açısından '"konu ele alınacak olursa bılınmelıdır ~kı, veryuzunun hangı ulkesınde olursa olsun o ulkenın sılahlı kuv\etlen vone- tıme el koymak ısterse bunu engelleve- 'bılecek bır fızık iç guç yoktur Çunku sılahlı kuvvetler bır ulİcede en ustun guçtur Bu gerçek >onetıme el kovma aşamasında kesın olarak geçerlı olmak- 1a bırlıkte asken vonetımı surdurebıl- "me başka etkenler de soz konusu ola- caktır Herşevdenöncedışguçlenn baş- ka bır dev ışle de uluslararası ortamın v e dengelenn >apısının o ulkenın ıç sıya- sal, ekonomık gelışmeler uzenndekı et- kınlık oranı bu sureçte vaşamsal önem •taşır Ötekı etkenlere geçmeden once bu noktada bu gerçeğı Turİuye açısından de- ,ğerlendınrsek 27Mayıs l2Martvel2 "Eylul asken yonetımlennde -\BD nın ve Avrupa Devletlen nın bu "mudaha- teler"ı onavladıklan ve hatta yardımda .bulunduklan gorulur Her ne kadar 2"1 Jdayıs otekı ıkısınden ılencı ve laık nı- telıgı ıle a>nlmakta ıse de bu yönden bırleşmektedır Gerçekten de bu dev let- lenn 27 Mayıs tan onceden bılgılı ol- duklan, Adnan Menderes hukumetının son uygulamalarından kaygılandıklan. hatta buvukelçılennın raporlannda bu hukumetın gorevden uzaklaştınlması gerektığının ıvı olacağını bıldırdıklen ve asıl onemlısı de Menderes e venl- meyen dış kredılenn asken yonetıme hemen \enlmeve başlandığı tanhsel ol- gulardır 12Martvel2Eylul unemper- yalızmın gudumunde gerçekleştınldığı ıse tartışmasızdır Başka bır dev ışle, bu üç asken yonetım de emperyalızme kar- şın değıl empervalızmın çıkarlan doğ- rultusunda olduklan ıçın başanlı olmuş- lardır Oysa, Turk Sılahlı Kuvvetlen'nın bugunku vapısı nedenı>le eğer olursa, bır müdahale emperyalızme karşın ola- bılecektır Oysa Türkıye emperyalızmın ekono- mık kıskacı ıçındedır Bunun yanı sıra, emperyalızm Turkıye uzenndekı çıkar- larını en başta demokratıkleşme ve PKK ye ozgurluk ıstemlen gencı or- gutlenmeleraracıhğı ıle yurutmektedır Bu nedenle emperv alızme karşın yapı- lacak bır asken müdahale, karşısında ılk aşamada hemen "demokrasinin askıya alındığT \ b gerekçelerle başta ekono- mık alanda olmak uzere uluslararası yap- tınmlarla karşı karşıya kalacaktır Şu çok guçlu bır olasıhktır kı "irti- cava karşı" olmak gerekçesıv le gerçek- leştınlecek bır asken yonetım, ulkede ge- ncı ayaklanmalarla yuzyuze gelecektır Asken yonetım bunlan en kisa surede ve sert bır bıçımde bastırmak zorunda- dır Bununla eşzamanlı olarak PKK'nın yoğun bır saldınva geçmesı de beklen- melıdır Sılahlı Kuvvetler ın buna karşı da ayru yöntemlerle davranacağı kuşku- suzdur Bu durumda ıse ınsan haklan, kıtle kıvımının durdurulması gıbı ge- rekçelerle uluslararası mudahalelerle karşılaşılması gundeme gelecektır Bu ge- lışmelerden yararlanmak ıstemelen pek olası olan Iran Sunve ve Yunanıstan'ın da şu va da bu açılardan harekete geçe- bıleceklen duşünülmehdır Tum bu gelışmelenn Turkıye'yı çok cıddı bır çıkmaza ve hatta yıkıma sürük- leyeceğını soylemek abartılı bır yargı olmaz Bu nedenlerle eğer bugun bır asken mudahalede bulunmayı duşunen komutanlar ya da subaylar varsa, bu ger- çekler onlan bu gınşımlennden caydır- makta olmalıdır Ne var kı, goz onunde tutulması gereken bır başka olgu ıse bır asken müdahale olmaksızın da ulkepar- çalanmarun eşığıne gelırse ya da yıkıma suruklenıyorsa. o zaman nasıl olsa em- peryalızm amacına ulaşıyor demektır Işte, o zaman elde kalanın kurtanlabıl- mesı ıçın bıle olsa bır mudahalenın ger- çekleşebıleceğı de gozardı edılmemelı- dır Ama gencı çevrelerde ve onlaria ış- bırlığı ıçınde olan kımılennde öyle bır tutum ve davranış gözlemlenmektedır kı, bu, ıhanetten de otedır Bu gerçekle- n bılen bu çevreler, Turkıye'yı bır yıkı- ma süruklemek pahasuıa kendı amaçla- nna ulaşmak ıstedıklennden, Sılahlı Kuvvetlen usa sığmazbır bıçımde "tah- rik" etmektedırler Kımılendebılınçsız- ce bu kervana katılmış bulunmaktadır- lar Amaçlan, bır asken yonetımın ışba- şına gelmesını sağlayarak yukanda be- lırtılen olumsuz gelışmelenn onunu aç- maktır Sevındıncı olan. kuşkusuz bu gerçeklenn bılıncınde olan Turk Sılah- lı Kuvvetlen'nın bu tuzağa düşmekten ozenle kaçınmakta olmasıdır 28Şubat, bu gıbı olumsuz gelışmelere karşı bır tepkınm ama bu gelışmelere bır ''müda- hale'' ıle set çekmekten kaçınmanın ve anayasal çerçevede kalınmak ıstenmesm- de gostenlen özenın çarpıcı bır örneğı- dır Ancak, çok önemlı lamı başka gerçek- len de gözden hıç ırak tutmamak gerek- mektedır Bır ulkenın sılahlı kuvvetlen- nm gorevı ve varlık nedenı ülkelennın bağımsızlığını korumak ve özellıkle de bır duşman ışgalını engellemektır Bu, onun anayasal gorevıdır Hıçbır gerek- çe bu gorevı ortadan kaldıramaz, savsak- lanmasına olanak tanıyamaz Bugün, emperyalızm, hedef seçnğı ulkenın ba- ğımsızlığına son vererek onu somürmek ıçın artık açık asken ışgale gerek gorme- mektedır Çok değışık yöntemler gelış- tırmış bulunmaktadır Bunlann başında da, hedef ulkenın yonetımınde kılıt yer- len tutanlann emperyalızmın ışbırlık- çılen, ajanlan olmalan gelır Herhangı bır ulkede, bu sağlandığında, emperya- lızm amacına ulaşmış demektır Bunun kendısı ıçm hem malıyeo dûşûktür, hem de ortûlu bır ışgal olduğu ıçın hedef ul- kenın halkımntepkısınıçekmez Duşman çızmesı her zaman bır dırenışe neden olur ama yonetımın kılıt yerlennın em- peryalızmm yerlı ışbırlıkçılennın ya da ajanlannın elıne geçmış olması, gızlı bır ışgaldır bu nedenle de çoğunluk bunun ayırdında olmayacaktır Aynca ırdelenmesı gereken bır konu olmakla bırlıkte bu yazıda ele almanla- nn daha ıyı anlaşılabılmesı bakımından burada da kısaca da olsa yanıtlanması ge- reken ıkı soru bulunuyor Emperyalızm neden artık Turkıye'nın bütunlügünu ıçıne sındıremıyor ve bızı yıkıma suruk- lemek ıçın ırtıca ıle ışbırhğı yapıyor9 Gerçekten de, emperyalızm artık ülke- mız uzenndekı çıkarlannı Türkıye'mn bır bütûn olarak kalarak sağlamaya ça- lışmaktan vazgeçmıştır ve kendısı Hıns- tıyan olmasına karşın radıkal Islamla ış- bırhğı ıçındedır Sovyetler Bırüği'mn varlığmı surdur- düğû donemde Turkıye'nın sımrlannı koruması Ban dunyasmm çıkannaydı Üs- telık, Sovyeder'ın Araplar üzenndekı et- kısı, ABD'mn ^yeşfl kusak" kuramı ıle komunızmın yayılmasının onune dın en- gelmı koymak ıstemış olmasına karşın, özellıkle Israil'ın Ortadoğu'da emper- yalızmın ılen karakolu görevını yapma- sı nedenıyle, Islamcı akımlara karşı öl- çûlü olmasını da gerekönyordu Fakat, Sovyeöer Birtiği'nın çökmesı ıle bırlık- te, emperyalızmın tsndl'e olan gereksın- mesı önemını yıtırdı Başta Suudi Ara- bistan, Kuvevt ve bır ölçüde de Mısır bu ışlevı yenne getını oldu Körfer Savaşı bu gelışımın çok behrgın bır aşamasıdır Anımsanacağı uzere, emperyalızm, Is- rafl'ı devre dışı tutarak Arâp ûlkeieri aracılığı ıle bölgedekı çıkarlannı koru- yup genışlettı Yıne aynı nedenlerle Is- rafl banşa zorlandı Once, bu gelışme- len unutmamalıyız tkıncısı, Sovyeder Birttği'nın çökme- sı ıle bağımsızlıklanna kavuşan Türk Cumhuriyet'lennm Turkıye ıle ussal ve ekonomık bır ışbırlığımn Turkıye'yı bol- gedekı en büyük guç yapacağı gerçeğı- dır öylesıne kı, örneğın, Azerbavcan petrollen Turkıye'nın Bao'ya bu alan- dakı bağımlılığını ortadan kaldıracak ol- duğu gıbı, dünya pamuk ûretımmde ön sırayı alan fakat Sovyet yonetımı altm- da topraklannda tekstıl sanayıı kurul- masına olanak tanımayan Özbeldstan pamuğunun tekstılde gerçekten ılen olan Turkıye tarafindan ışlenmesı Turkıye'yı bu alanda daönplanaçıkaracaktı Dahası, Kazakistan topraklannda asken ve ekonomık açıdan stratejık maddeler bulunuyordu. Bu arada, dunya göruşu kısır, sozlennın ne anlama geldığını bıl- mez kımı yönetıcılenmız "Adrij'atik'teıı Çin Denizi'ne kadar" slogaruyla ortaya dökulup de emperyalızmın korkulu düş görmelenne neden olduğunu da anım- samak gerekır Unutulmamalı kı, em- peryalızm. 1 yıl, 5 yıl ılensını değıl, 50 yıl sonrasını da kendı çıkarlan açısından planlamaktadır Uzennden 25-50 yıl geç- tıkten sonra açıkladıklan belgeler bu konunun kanıtlandır Bu durumda, em- peryalızm ıçm en ussal ış, bolgede guç- süzve parçalanmışbır Turkıye yaratmak- tır Kaldı kı, belırtıldığı gıbı, Sovyefler Biriiği'ne karşı Turkıye'ye gereksınme de kalmamış bulunmaktadır Kûrdistan boylece gundeme gelmış- tır Öte yandan, Türkıye yı Araplaştır- mak, emperyalızm ıçın. belırtılen neden- lerle bır zorunluluktur Laik Türkıye Cumhuriyeti devletı, gficumuzun temefidir. Bu temel yıkılmalrydı. Turkıye Cumhunyetı'nın bağımsız- lığını, varlığmı, geleceğını korumak ve kollamakla anav«saL tarihsd ve işlevsel olarak yukumlu ve gorevh olan ve antı- emperyalıst, Ataturkçu ulusalcı Tûrk Sflâhh Kuv-vederi'nın bu koşullar altın- da bu yukümluluk ve görevını yenne geörmesı gerçekten çok zordur ve zor ol- duğu olçude de ozen gerektırmektedır Ona yardımcı olmak ıse, bızlere duş- mektedır Ulusumuzvatarumızınbağım- sızlığına,bütunlüğune laıklığe, demok- rasıye, kısacası Kemalızm e ne denlı sahıp çıkarsa, ulusun bır parçası olan Tûrk Silahlı Kuvvetleri'nın gorevını yenne genrmesı de o denlı kolaylaşacak- tır Cumhunyetımızı ıstenmeyen gelış- melerden sakınmanın yolu, ulusun, hal- kın ona sahıp çıkmasıdır ARADA BİR SELAHATTİN YAZAR Sağcı İktidarlardan Çektiklerimiz... Depremde yıtrdıklenmın üzüntusunu bastırma- ya çalışırken, ote yandan da bınlerce ınsanın acısı- nı yaşıyordum Bunlann ıçınde bırısı vardı kı acısı cığerterımı yakıyordu Acıma tanıklık eden gozyaş- larım, ne yanan cığerlenmı sondurebılıyordu ve ne de benı tesellı etmeye yetebılıyordu Tahmını beş .yaşında olabılecekolan bır kızçocuğu, guneşın do- ^uşuyla gıren ışığın ızını surerek enkazın attından kur- tuluş delığıne gelebılıyor Yavrunun nasıl geldığını, *ie kadar acı çektığını, doyasıya anne sutu emıp em- medığını, doyasıya sevılıp sevılmedığını, doyasıya oyun oynayıp oynamadığını annesının babasının ne -olduğunu, kımı kımselennın olup olmadığını bılmı- yoruz Bıldığımız şey, kurtuluş umıdıyle toz toprak -ıçınde surunerek delığe gelmış olması benı kurta- nn dıye feryat ederek ağlaması ıdı Çocuğu kurtar- mak ıçın çaba ıçıne gırdıklerı çaresızlık, bılgısızlık, telaş, heyecan ve acıma duygusu bırieşınceolacak oluyor Molozlar çocuğun uzerıne oturuyor Ben oraya vardığımda çocuk olmuştu Doğduğumdan ben bırbınnden kotu acılaryaşa- -mıştım Bu acılar benı bır sure sarsmıştı Yaşadığım acılara uzulurken çozum uretmış sebep olanlara of- kelenmıştım Bu çocuğun acısı ıse benı daha çok sarsacağa benzıyor Yıllardan ben hatalı uygulamalar sonucunda bı- nken sorunlar, yapanlara bedelını odetıyor Dep- •rem vuruyor sel vuruyor, yangın vuruyor çığ vuru- yor, yağmur vuruyor kuraklık vuruyor talan vuru- yor, yangın vuruyor, cehalet vuruyor, mafya vuru- yor ışsızlık vuruyor trafık vuruyor ve toplum ıse uyuyor Buduruma nasıl gelındı Ataturkumuz dev- nmlen kokleştırmeye çalışırken karşısında yeralan- lar cumhurıyetın gelışmesıne devamlı çengel tak- maya çalıştılar 1950 yılında ıktıdara getır gelmez ışe koyuldular Hemen ezanı Araplaştırdılar, tankatları ulkeye saldılar Koy Enstıtulennı halk evlennı kapat- tılar Butun olumsuzlukların onunu kesecek olan 1961 Anayasası'nı rafa kaldırdılar Mılletvekılı seç- menın yenne, ummet vekılı ve dayı vekılı seçmenın yolunu yağmacılığın yolunu açtılar, halkı cahıl bı- raktılarveerdemsızlığın en orıjınal orneğını vererek cahıl bıraktıklan halkın cahıllığını, kendı pısemelle- nne karşı ve halkın kendısıne karşı araç olarak kul- (anılmasının surecını başlattılar Aydınları, bılım adamlannı tırpanladılar Bılıme bılgıye, ınsanlaş- maya ıtıbar etmedıler "Alnımızda bılgrlerden bır çelenk" yenne, alnımızda cehaletten bır çelenk de- dıler Insanları evnmleştıren olgunlaşma kulturunu programlardan sılerek, sadece para kazanmanın yolunu açan dıploma kulturune onem verdıler Eğı- tımı yozlaştırarak duşunemeyen sorgulamayan, yenı sorunlara yenı çozum uretemeyen kole tıpı eğı- tımı uygular hale getırdıler "Ben odunu da koysam kazandınrım, sız ıster- senız hılafetı bıle getırebılırsınız Sağcılar cınayet tşiıyor dedırtemezsınız Vermışsem ben verdım ¥\smayalım de besleyelım mı? Okullarda dın dersı okutulmalıdır" dedıler Koşe donmecılığı kokleştır- Jhler "Ben zengınlen sevenm" dedıler "Herkese ıstedığı gıbı para kazanma yolunu açtm Demıryol- ları komunıstlıktır Sıyaset dının emndır Ezan sesı vardır Şenata karşı yurunmek dıne karşı yurun- mektır, tarıkatın lyısı de vardır" dedıler Bunlar sa- dece bırkaç ornektır Yuzlerce bınlerce orneğı var- dır Arftk kral çtplaktır demenın zamanı geçtı bıle butun bu ve buna benzer sorunlann temelınde pa- radoksı mantığını uygulayan, devletı ortadan kaldır- maya çalışan ve ınsan ıhşkılerını maddı çıkara en- deksleyen sağ ıktıdarlar ve onun zıhnıyetıdır Tek kur- tuluş yolu dasağıktıdarvezıhnıyetındenkurtulmak- | tır Ya sağ ıktıdar ve zıhnıyetınden kurtulmalıyız Ya | da şıkâyetçı olduğumuz sorunlarla bırlıkte yaşa- mak zorundayız Bunun sonu ıse yok olmak, tarıh- ten sılınmektır Bu boylece bılıne îstanbul Üniversitesi'ndeki Değişim ve Gelişmeler Prof. Dr. Suat GEZGtN Îstanbul S on günlerde medyada gündemı ış- gal eden konulardan bın de, îstan- bul Unıversıtesı bunyesınde yaşa- nan bazı gelışmelerdır Dışandan . bakıldığında bu haylı kanşık gö- runen olaylann altında yatan ger- çekler aslında çok da kafa kanştıracak türden^e-, Unıversıte senatosu tarafindan toplantılarda alı- nan kararlara bırtakım çevrelenn ve bazı med- ya kuruluşlannın da desteğıyle bazı oğretım ü>elen karşı çıkmakta ve bunlar çeşıtlı zaman- larda kamuoyuna sansasyonel bıçımde yansıtı- larak yapay gundem maddelen yaratılmaktadır 2000 yılına hazırlarurken ve 3 bın yıllık ta- nh donemının eşığınde, dışandan bakıldığında bu tur tartışmalann, deyım > enndev se, bır bar- dak suda fırtına koparmaktan öteye gıdemedı- ğı, konunun ıçındekılerce gayet ıyı bılınmekte- dır Ovsa Îstanbul Unıversıtesı, Rektör Prof Dr Kemal Alemdaroğlu'nun gorevı resmen eskı rektor Prof Dr Bülent Berkarda'dan devraldı- ğı 5 Ocak 1998'den bugune kadar pek çok ye- nılığın ve başannın altına ımzasım atmıştır Ne yazık kı gundemdekı gereksız tartışmalardan oturu bunlar kamuoyuna yetennce ve gereğın- ce vansıtılamamıştır Avrupa'da ve Amenka'da çeşıtlı ümversıteler- le araştırma ve oğrencı değışım programlan üze- nnde anlaşmalar ımzalanmış, boylece ulkemız unıversıtelenne de bu alanda ornek oluşturacak onemlı bır çalışmanın önderlığı yapılmıştır Bu unıv ersıtelere bırkaç örnek vermek gere- kırse Amenka'da K BaHStateUniversityVC]inch Vafle> CollegeoftheUnh'ersityofVirginia'',Po- lonva da "Unherystet Marii Curie-Skotodows- kfej'", Isveç 'te "SHTSS Insütute of \Berg> and Ast- ma Research'', \lman> a da "'Freıe L nıversitaet Berlin", "Bernn Teknik Universitesı Nukker Fi- zik Bolumu" gıbı daha bırçoğunu sıralamak mumkundur Avnca yapılanlarâ ve gelışmelere ek olarak bır başka yenılık de, 1999-2000 eğıtım-oğretım yı- Umversttesı îletışım Fakultesı Öğretım Uyesı hnda Hasan Âlı Yücel Egıtım Fakultesı'nın öğ- retıme başlayacak olmasıdır Dört yıllık "Ulaştırma Yüksekokulu"nun da, hava, kara ve denız bolumlennden oluşacak bı- çımde, yuje 1999-2000 eğıtım-oğretım yılında faalıyete geçınlme çalışmalan devam etmekte- Tüm bunlaraek olarak, artık tum dunya ıle bu-' tünleşme ve uyumun (entegrasyonun) vazgeçıl- mez parçası olarak kabul edılen yabancı dıl ko- nusunda, ısteğe bağlı olarak yabancı dıl hazır- lık sınıflannın oluşturulması karan, 1998 yılın- da tstanbul Unıversıtesı tarafindan alınmıştır Ulkemızm geçmışı çok eskılere dayanan, lo- gosunda kuruluş yılı olarak 1453 yılını goste- ren tstanbul Unıversıtesı, 1930'lu yıllann sonu ıle 1940'lann başında dunyanın önde gelen oğ- retım kurumlanndan bmydı Bugun îstanbul Ünıversıtesı yonetımı, yenıden dunyanın en on- de gelen ünıversıtelennden bın olmayı hedefle- mektedır O yıllarda çeşıtlı ulkelerden yurdumuza ge- len ve Mustafa Kemal'ın gınşımlenyle ülke- mızde bılımsel çalışmalanna devam eden ve Îs- tanbul Unıversıtesı mensubu da olan pek çok ya- bancı bılım adamının bıraknğı kalıtı (mırası), bız- ler bu kurumun üyelen olarak, bugün de onur- la taşımaktayız. Geçmışten aldığımız ınanç ve gurur, bızlenn en büyük çalışma gucudur Bugün, artık çatış- ma ve kavga değıl, el ele gonülden ışbırlığı yap- mazamarudır Tum dunya ve ınsanlık artık, yüzyıllardan be- n gelen mücadele ve karmaşa donemının gelış- meye. her şeyden ote ınsanlığa bır şey katmadı- ğını gördü Değışım ve dönüşümler, kuşkusuz her msanı başlangıçta urkütur Insanoğlu, doğası gereğı değışıme karşı koyar Bu, onun genlenne kod- lanmış eskı çağlardan günumuze getırdığı çok masum bir özeDiği'dır Bır başka bıçımde soy- lemek gerekırse, statu quo'yu koruma eğılımı, ınsanın ıçgüdusel bır davranışıdır Çağımız bı- lım ve aydınlık çağıdır Tum bu kaygılardan annmak ve doğruyu, geç de olsa bulmak, en çok, doğadakı tek akıl varlığı olan ınsanoğluna yakışır Bugun tum dunv a, Marshall McLuhan'ın çok önceden söyledığı gıbı, bır ıletışun entegrasyo- nu ıle "küresel koy"e dönüşmüş durumdadır Artık Almanya, îngıltere, ABD gıbı ülkeler,a kendı standartlannda eğıtım yapan unıversıte» mezualanyla ış japmak ıstıyor Ya da Avru- p a ' n i tek devfet haline donüşeceğı gunfenn j ^ - kın olduğu günumüzde artık çıfte standarta yer yok, çıfte standart yapana da uygar dünyada hıç mı hıç yer yok tşte bu nedenle, Îstanbul Unıversıtesı yapmış olduğu gınşımlerle kendı alanındakı çıfte stan- dartlan yok etmeye çalışmakta Yıllardan ben "boyte gelmiş bovle gıder" zıhnıyetı, artık akıl- cı ve ılencı bır zıhnıyete yennı bırakmış durum- da Bır unıversıtenın uç ayn fakültesınm aynı bo- lümlere sahıp olması, hem oğrencı hem unıver- sıte hem de gelecekte ulke açısından buyuk sı- kıntılaryaratacakbıruygulamadır Bundan on- ce, bu şekılde bır uygularna yapılmış ohnası, bun- dan sonra boyle olmasını gerektırmemektedır Tum dunya unıversıtelenbırbırlenyleuyum- lu duruma gelme çabası ıçınde ve oğrencılenn notlanyla okuduklan dersler açısından "akredi- tasyon"u gundeme genrmışken îstanbul Ünıver- sıtesı'mn bundan kaçınması duşünulemezdı Bır doktor, hastasuun sağlık durumu hangı tıb- bı müdahaleyı gerektınyorsa o tedavıyı nasıl zorunlu da olsa uyguluyorsa, burada da yapılan o olmuştur Varsınbtraz hastanın canı yansın, ama hayatı kurtulsun Değışım oyle güçlu bır seldır kı, onunde du- ranlan da onüne katarak yoluna devam eder Günümuzden yaklaşık ıkı bın yıl önce, bugun ulkemızın tunzm cennetı olan Efes'te yaşamış ve bır anlamda vatandaşımız olan ünlü fılozof Herakleitos'un, kendı gıbı ünlü sozu o gunler- den bugunlere bızlere ışık tutar nıtelıktekı bır öğretıyı ıçınde banndırmaktadır "Panta Rei" -Her şey akar- ya da daha açık bır anlatımla vurgulamak gerekırse, "değişimi dcğiştireınez- siniz." ANKARA 6. ASLİYE HUKUK MAHKEMESt'NDEN 1998/6334 Esas 1999 385 Karar Davacı Ulbıye Aydm vekılı Av Meral Tanyen Ozalp ve Av \sker Çatak tarafindan davalı Basn Aydın alevhıne mahkeme- mıze açılan boşanma davasının yapılan açık duruşması sonunda v enlen karar gereğınce Davacı vekılı dılekçesınde davalı Basn Avdın a yapılan teblıgata rağmen duruşmava gelmemışür Mah- kemece yapılan tum araştırmalara rağmen davalı Basn Aydm ın adresı tespıt edılemedığınden mahkememızden venlen karann ılanen teblığıne karar venlmış olup, Davanrn kabulü ıle davacı v ekıhnm talebı nazara alınaıak başkaca nafaka, tazmınat ve ve- kalet ucretı takdınne yer olmadığına, Yargılama gıdennın dava- cı uzennde bırakılmasına karar venlmış olup mahkeme karan yenne kaım olmak uzere ılanen teblığ olunur 27 7 1999 Basın 43447 SİNCANU SULH HUKUK MAHKEMESt'NDEN Esas 1998 32 Karar 1998/389 Davacılar Sıncanlı Ahmetpaşa kasabasından Mustafa Güngör ve Eraıne Gungör vekıllen Av Orhan Şapçı tarafindan davalılar Demzlı ılı merkez ılçe Kaışıyaka mahallesı nufusuna kayıtlı Yu- suf Sangul ve Fatma Sangul aleyhıne açılan evlat edınmeye ızın davasının yapılana açık yargılaması sonunda, Davalılar Yusuf Sangul ve Fatma Sangul çocuklan olan Demzlı ılı Meıkez Kar- şıyaka mahallesı cılt no 021 05, sahıfe no 92 kutuk sıra no 49 da nuftısa kayıtlı Yusuf ve Fatma'dan olma 05 07 1996 d lu Murat Sangul un Af>on ılı Sıncanlı ılçesı Ahmetpaşa kasabası Golcuk mahallesı cılt no 007 01, sayfa no 28, kutük sıra no 14 de nufusa kayıtlı Ahmet ve Kamıle'den olma 1939 d lu Mus- tafa Gungör ıle aynı yerde nufusa kayıtlı Emın ve Fende'den ol- ma 1940 d lu Emıne Gungör tarafindan evlat edınmelenne karar venlmıştır Davalı Fatma Sangul'ûn gerek yargılama sırasmda ge rekse karar venldıkten sonra tum aramalaıa rağmen adresı bulunmadığından ılanen teblığıne karar venldığınden ış bu ıla- nın neşnnden ınbaren davalı Fatma Sangul'ûn 8 gun ıçınde ya- sa voluna başvurabıleceğı hususu karar teblığı yenne kaım ol- mak uzere teblığ olunur Basın 41353 ŞENPAZAR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN EsasNo 1998/40 Karar No 1999/20 Hâkım Haydar Çınar, 34883 Kâtıp F Nurcan Karaalıoğlu, 985 Davacı Seher Açar, Mehmet kızı, 1967 d lu Dağlı köyü, Şenpazar Davalı Seyfettın Açar, Kemal oglu, 1960 d lu, Harmangenş köyü, Şenpazar Dava Boşanma Davatanhı 16 11 1998 Karar tanhı 12 05 1999 Davasını ıspat eden davacının davasının kabulü ıle, Kastamonu ılı, Şenpazar ılçesı, Harmangenş köyü, cılt no 022, sayfa no 17, KSN 6'da nufusa kayıtlı bulunan Mehmet kızı, Fırdes'ten olma, 15 11 1967 d lu Seher Açar ıle aynı yerde nufusa kayıtlı davalı, Kemal oğlu, Sultan'dan olma 20 09 1960 d lu Seyfettın Açar'ın MK'nun 134 maddesı gereğınce evlılık bırlığı- nm temelınden sarsılması ve eşlenn bır araya gelmelennın mümkün olmaması se- bebı ıle, boşanmalanna, Müşterek çocuk Kemal Açar'ın velayetınm davacı anneye venlmesıne, Davalı Seyfettın'ın müşterek çocuk Kemal'ın her yılın 1 temmuz tanhı ıle 31 temmuz tanhlen arasında, dını bayramlann 2 gunünden ıtıbaren her dını bayram- da 2 gün ve her hafta sonu cumartesı günü yanına ahp şahsı munasebetını devam ettırmesme, Müşterek çocuk ıçm davalının ekonomık ve sosyal durumu, odeme gucu dıkka- te alınarak takdıren ayda 20 000 000 TL ıştırak nafakasınm karar kesınlestığınden ıtıbaren davalıdan alınarak çocuğun velayetmm venldığı davacıya venlmesıne, Davacının yoksulluk nafakası. maddı ve manevı tazmınat talebı ve ortak mallar konusunda herhangı bır talebı olmadığından bu konularda karar venlmesme yer olmadığma, Peşın harcın mahsubu ıle karar tanhınde maktu nıspı harç değıştığmden eksık kalan 596 100 TL harcın davalıdan alınmasına, Hazme'ye ırat kaydedılmesme, Davacı tarafindan yapılan 35 247 800 TL'nın davalıdan alınarak davacıya venl- mesme, Yargıtay yolu açık olmak üzere venlen karann ılandan sonra 7 gun ıçensınde teblığ edılmış sayılacağına, teblığden ıtıbaren 15 gun ıçensınde temyız hakkı bu- lunduğuna, temyız edılmedığı ve tanıyan ve bılenlenn mahkememıze bıldırmesı halınde karann kesmleştınleceğı hususu karann teblığı yenne kaım olmak uzere ılan olunur Basın 40906 CUMHURİYETTEN OKURLARA ORHAN ERİNÇ Şu Bizim Enayi Defteri... Masal bu ya Adamın bın uzun ısrartardan sonra kendıstnı pa- dışahın huzuruna kabul ettırmış El, etekoptukten sonra hızmetını sunmuş "Dev- letlûm" demış, "Acız kulunuz Hındıstan 'a gıdece- ğım Lâhorşallan, fildışı tarak ve çekmeceler, kap- lan postu gıbı az gonılmuş eşyalara ıhtıyacınız var- sa, getırmek uzere fermanınızı almaya geldım " Padışah "Pekı" demış, "getır bakalım " Adam yenıden soze gırmış "Devletlûm" de- mış, "Ben fakır bır adamım O kadar param yok. Emretsenız de 15 altın verseler " Padışah ona da pekı demış ama mabeyıncının cebınden bır defter çıkarıp oır şeyler yazdığını da fark etmış Adamı sepetledıkten sonra sormuş, "Ne defte- ri o Deftere ne yazdın?" Mabeyıncı ezılıp büzul- muş, "Soylemeyı edepsızlık sayanm efendımız" drye atlatmaya çalışmış ama nafile Itıraf etmek zorunda kalmış, "Efendımız, bu benım enayı def- terım Tanımadığınız bır adama 15 altın verdığı- nız ıçın ısm-ı âlınızı yazdım " Padışah, "Ya dedıklennı getınrse" dıye ustete- yınce mabeyıncı masalı tamamlamış, "Zatı dev- letlılerınınkını sıler, onunkını yazanm " Yaklaşık 15 gundur masaldakı enayılıklenn da- ha katmeriısını yaşıyoruz Kımılen çoğumuzu ena- yı yenne koyuyor Ornek ıstersenız yuzlercesınden seçme yapa- lım AJın Avrupa Bırlığı konusundakı pembe tablo- ları Ortaklaşa yaşadığımız deprem nedenıyle do- ğan dostluk havasından dolayı Yunanıstan, Kıb- ns, Ege karasulan, kıta sahanlığı gıbı ıddıalannı yok sayarak Turkıye nın AB'ye gırışıne karşı çıkmaya- cakmış Kureselleşmenın ve uluslararası sermayenın gu- dumundekı ışadamlarının yonlendırdığı medya- mızın değerlı kalemlerı boyle yazıyor Yunanıstan'ın da bır Evren Paşa'sı olsa kolay- dı ama kazın ayağı hıç de oyle değıl Yaratılan hava, Turkıye ıle KKTC'nın odun ver- mesını kolaylaştınmanın ılk aşaması ödun ver- medın mı dostluğu degeriendırememış olmanın fa- turasını bumumuza dayamanın ayak oyunlanna ha- zır olun Sayın Ecevit'ın ulkede dolaşırken değıl de ABD'ye gıderayak kulaklığına bakım yaptırması- nın ne anlama geldığını bılmıyorsak enayılığımıze doymayaım Hadı ınsan haklan ayıbtmızı unutturduk dıyelım Ama, 20 mılyon dolayında gızlı, açık ışsızı bulu- nan Turkıye'yı Avrupa Bırlığı'ne kayıtsız koşulsuz uye yapıp, serbest dolaşım hakkının da tanınaca- ğına ınanıyorsak, karşımıza başka Yunanıstanlar çıkacağını da unutmayalım • • • Farkındasınızdır sanınm Ne kadar şjjyrııladımız oluyor r r "^V Once "Susurluk" dedık Yoteuzluklarla dÖteler- le savaştmın mıladı tianjfttık Baktık kı ış tflr yer- lere dayanıyor once yuzumuze gozumuze#ulaş- tırdık Sonra da Koşk'ten donen af yasasiyla ka- patmaya kalkıştık Anladık kı boşuna mılat demı- şız Ama bıze ılla bır mılat lazım ya Bu kez de depreme sanldık Artık yenı mıladı- mız acılarımıza tuz bıber eken deprem Yenı soy- lemımız de "Artık hıçbır şey 17 Ağustos oncesı gıbı olmayacak" Valılere genış yetkıler tanıyan yasayı bır kenara ıtıp, bolgede eşgudumu sağlaması gereken An- kara'dakı Başbakanlık knz merkezını ust yonetım olarak ortaya çıkardık Aradan 35 gun geçtı hâlâ daha çadırsız susuz, aç bınlerce ınsanımız enkaz arasında dolaşıyor Yitırdığımız canlann sayısını bıle tam olarak bılmıyoruz Ya da bılmememız ıs- tenıyor Sıradan muteahhıtlerın uzenne gıdılıyor da bu- yuk yapı şırketlerıyle ılgılı soruşturmanın hangı aşamada olduğundan habenmız yok Televızyonlarda her gun karşımıza geçıp ûlke ya- ranna goruşlennı dınlemeye alıştığımız kımı buyuk ışadamlanmız da artk ortalarda gorunmuyorlar Aca- ba enayılığımızı yuzumuze vurmamak ıçın mı or- tadan kayboldular? , ••• Postadan çıkan zarfın ıçınde bır kıtapçık Çalış- ma ve Sosyal Guvenlık Bakanlığı hazırlamış Adı "Sosyal Guvenlık Reformu Ne Getınyor?" Sankı enayılığımızı kanıtlama çabasındakı yenı bır gın- şım Ama ıyı nıyetınden kuşku duymayalım "Sos- yal Guvenlık Reformu Ne Goturuyor" dıye bırkaç cıltlık kıtap hazırlayıp devletın parsını çar çur et- mek ıstememış olabılırler demek bıze daha uygun duşuyor Serde enayılık var ya ••• Gelelım "Herkes gazete okusun" soylemıyle gundeme gelen ama ardında "rakıplenmı, eskı de- yımıyle refıklenmı pıyasadan nasıl sılenm" gerçe- ğının gızlendığı gazete ftyatı dampıngıne Buyuklerımızın de katkısıyla enayı yenne konul- maya tam alışmışken Gumhunyet ortaya çıkıver- dı Daha once de benzerlerını gormuş ve Rekabet Kurumu'nu uyarmıştık Dınleyen olmamıştı Goz- ler şımdı Rekabet Kurulu'nda Arap bacı gıbı "Du bakalıı nolucak" dıye beklı- yoruz Bu gıdışle enayı defterımızle mılatlanmız ıçın çetele deften tutmak zorunda kalmayalım da. • önumuzdekı pazartesıye kadar gonlunuzce bır hafta geçırmenız dıleğı ve saygılanmızla oerinc(â cumhuriyet.com.tr KARASU ASLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN 1998 271 Davacı Cevat Ölmez vekılı tarafindan davalı Guler ölmez aleyhıne açılan boşanma davasımn yapılan açık yargılaması sırasında venlen ara karan gereğınce Izmır Gümüşpala'Karşıyaka 7305'mcı sokak No 42// 1 dekı adreste mukım davalı Guler Ötaıez adına çıkartılan teblıgatın bıla teblığ ıade edıldığı zabıtacada yapılan araştırmada da dav alının açık adresınm tespıt edılemedığı anlaşıldtğından adı geçen davalıya dunış- ma gununun ılanen teblığıne karar venlmıştır Karar gereğınce mahkememızın 1998 271 esasmda kayıtlı ve 21 10 1999 saat 09 00'a talık olunan duruşmaya gel- mesı veya kendısını bır vekılle temsıl ettırmesı, gelme- dığı takdırde >okluğunda davanm devam edeceğı ve huküm venleceğı hususu meşruhath davetıye >enne geçmek uzere ılanen teblığ olunur Basın 22231