Catalog

SAYFA CUMHURİYET 13 EYLÜL 1999 PAZARTESİ 8 HABERLERİN DEVAMI T U R K I Y E Istanbul Edirne Kocaeli Çanakkale izmır Manısa Aydın Oenizli PB PB PB PB PB PB PB Y 27 27 27 26 30 30 31 29 Zonguldak PB 25 Antalya Sinop Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas PB PB Y Y PB PB PB PB 2b 25 25 25 27 27 28 26 Adana PB 33 PB 30 Kars Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van PB A A A A PB PB 31 35 35 31 33 30 26 PB 24 . Yurdun batı kesımle- ri ile Doğu Karadenız parçalı bulutlu, Doğu Karadenız kıyılan ıle, Iç Ege ve Göller yö- resı sağanak ve gök- gürültülü sağanak yağışlı, ötekı yerler az bulutlu ve açık ge- çecek. Hava sıcaklı- ğında önemli bir de- ğişiklik olmayacak. S MERKEZL Oslo Helsinkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn A Y A A Y A 16 18 19 24 25 26 27 30 Münih A 31 Zürih Beriin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina A A PB A A PB A Y 29 29 31 28 27 23 31 29 A 28 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire A A PB A Y A Y Y 18 37 24 35 28 31 28 34 A 35 •OAçık Parçalı bulutlu SısJi k Çok bulutlu Yağmuriu Kartı Gök gürûltûlû 'kaybeden kazanı • Baştarafı 1. Sayfada çimde Schröder politika- lannı reddeden isim Klimmt, federal hükü- mette Imar ve Ulaştırma Bakanı olarak görev ala- cak. Şimdiki Maliye Ba- kanı HansEkheide, Hes- sen'de iktidan Hıristiyan demokratlara kaptırdık- tan sonra Lafontaine'in yerine 'göreve çağnlmış- sol kanada tavlz Başka bir açıdan bakıl- dığında, Schröder'in, dün yayımlanan bazı kamuoyu 'yoklamalannda oy oranı yüzde 31 'lere kadar düşen partisindeki sol kanada ta- viz vermek zorunda kaldı- •ğı düşünülebilir. Söz ko- nusu yoklamalarda bugün seçim olsa oy oranını art- üracak iki parti var: Biri CDU, diğeri de Alman si- yasetinin korlculu rüyası, bır'enfantterriMe' olarak ,Demokratik Sosyalizm ftırtisi (PDS). Bu, bir açıklamabiçimi. Bir diğeri de şu ve muhte- melen çok daha makul: Schröder, başından beri yakmlık duyduğu 'büyük koalisyonıT. yani bir SPD- CDU ortakİığını, aldığı üst üste yenilgilerle sah- neye koymuş bulunuyor. Federal hükümet, artık eyaletler Meclisi'nde bir CDU çoğunluğu ile karşı karşıya. Her istediği yasa- yı istediği gibi çıkaramaz. Eli kolu önemli ölçüde bağlandı. CDU ise bugün seçım olsa yüzde 48 oy alabilecek. Kamuoyu yok- lamalanna göre Yeşiller ve Hür Demokrat Parti (FDP), yüzde 5 sınınnda- lar. Sürekli geriliyorlar. Sadece PDS yüzde 7'lere çıkmış durumda. SPD yüzde 31lere oeriledl Schröder ile Lafontaine arasında. 27 Eylül 1998 genel seçimleri öncesinde de böyle bir fark vardı. La- fontaine, açık bir biçimde sosyal demokrat gelene- ğin eşitlikçi vurgulanna yaklaşıyor ve Yeşiller ile sol bir iktidar ortaklığına Oynuyordu. Schröder ise sürekli Hıristiyan Demok- rat cepheye göz kırpıyor- du. Şu anda Schröder. po- Iitikasını kabul ettirmiş durumda. Ancak SPD yüzde 31 'lere kadar geri- lemış bulunuyor. Hükümetin küçük orta- ğı Bırlik 90/Yeşiller için de durum pek iç açıcı de- ğil. Geçen hafta sonunda aldığı oy oranları yüzde yor7 2'leri bile bulmadı. Adeta silindi. Silinen bir başka parti, 16 yıl Helmut Kohl ile birlikte 'hükümeteden' FDP oldu. Ama Yeşiller içindeki huzursuzluğun da giderek arttığı gözleniyor. Partideki alternatif politi- ka arayışlan, partinin ka- muoyu nezdindeki itiban hızla gerilerken, yayıhyor. YeşillerMn, FDP'nin yeri- ne liberal bir unsur olarak Alman siyasetinde var ol- ması gereküğini düşünen- lerin arasında, partinin Türk kökenli milletvekil- len de bulunuyor. Federal Milletvekilleri CemÖzde- mir ve Ekin Deligöz ile Avrupa Milletvekili Ozu Ceyhun, partiye egemen Joschka Fischer çizgisine yakınlıklanru gizlemiyor- lar. Hrtldartla pOrflz Bavyera'nın 'aşın mu- hafazakâr' Hıristiyan De- mokratlan (CSU) bile iç sorunlanyla uğraşmaya başladı ve bu eyaletteki ra- kipsiz iktidarlannın eskisi kadar pürüzsüz yürüme- yeceği ortayaçıktı. Eyalet Başbakanı Edmund Sto- iber, kendisini yolsuzluk- lara bulaşmakla itham e- den Adalet Bakanı Alfred Sauter'i görevden aldı, a- ma suçlamalann arkasmı alamadı. Zor durumdaki bir şirketin içişlerine faz- lasıyla bulaştığı ileri sürü- len Stoiber'in istifası is- tendi. Neresinden bakılırsa bakılsın, Almanya'da bü- tün taşlar yerinden oyna- mış görünüyor. Bu kaygan zeminde politika ve ikti- dar arayanlann ise Türk si- yasetini aratmayacak oyunlarla gündemde kal- maya çalıştıklan gözleni- yor. Yağmur öncesindeki boğucu hava hükmünü sürdürüyor. Oskar Lafon- taine'in çıkışıyla pek çok şeyin değişebıleceğını ile- ri sürenler var, ama 'Os- kar' susuyor. Belki iki Al- manya'nın birleştiği 3 Ekim'de açıklamalanyla ortalığı kanştırabilir. WUIy Brandt'ın bu en ye- tenekli torununun, çöküşü sessizce seyretmeyeceği- ni, istifasından bu yana kendisiyle bir kez bile gö- rüşme şanst bulamamış olan Gerhard Schröderde biliyor. Bugün (12 Eylül Pazar) Thüringen'de eyalet ve Al- manya'run en büyük eya- leti, solun bir başka kalesi Kuzey Ren Vesftalya'da belediye seçimleri yapılı- yor. Herkes nefesini tut- muş bekliyor. Çadırlara el koymaya tepki Betil, Kızılay'ı protesto edecek tstanbul Haber Servisi -Türkiye Eğitim Gönül- lüleri Vakfı Başkanı tb- rahim Betil. deprem böl- gesinde zarar gören öğ- retmen ailelerine veril- mek üzere Çin'den bağış olarak aldıklan 23 adet çadıra Kızılay kamyonla- nnca el konulmasını pro- testo etmek amacıyla bu- gün tstanbul Atatürk Ha- valimanı Gümrük Mü- dürlüğü önünde 24 saat sürecek "pasifoturmaey- lemi" yapacak. Betil, tüm sîvil toplum kuruluşlan ve gönüllüleri bu konu- daki duyarhhğa destek vermeye çağırdı. Betil, yaptığı yazılı açıklamada, depremden zarar gören pek çok öğ- retmen ailesine ve dep- rem yöresindeki okullara verilmek üzere Çin'den aldıklan 23 adet çadınn "yasalann ilgili hükmü uyannca" ve "kriz masa- sının alnuş olduğu 'bir ka- rar' doğrultusunda" gibi gerekçelerle bilgileri dı- şında Kızılay kamyonla- nnca gümrükten alındı- ğını belirtti. Insanlann birbirleriyle devletin ara- cılığı olmadan yardımla- şabilmesinin, evrensel boyutta doğal hak oldu- ğunu ifade eden Betil, "Mevcut yasalann ön- gürdüğü üzere her şeyin, hatta bir felaket sonrasın- da en insanievrensel duy- gu olan 'yardımlaş- ma' nın bile devlet izniyle ve devlet eliyle yapüması yaldaşımından uzaklaş- manın zamanı çoktan gel- miştir" dedı. Betil, 24 saatlik sem- bolik oturma eylemiyle TEGV adına gelen çadır- lann vakfa teslim edilme- sini talep ettiklerini vur- guladı. Bürokraside MHP'ü kadrolaşma ŞefiatçılanngözüçocuMarda • Baştarafı 1. Sayfada nel Müdürlük Başmüfettişi Mfinir Konak, Teknik Araştırma ve Uy- gulama Genel Müdür Yardımcıh- ğı'na Köksal Aktepe getirildi. Ba- kanlık müşavirleri HaUl Murat Tokgöz ve TamerÇatay, Iller Ban- kası Genel Müdürlüfü Yönetim Kurulu üyesi Haşim Gök ile Ço- rum Bayındırlık ve Iskân Müdürü FanıkOrtaon görevlerinden alımr- ken, Orhon'-dan boşalan göreve Mustafa Türker atandı. MHP, ekonomi kadrolannda da kadrolaşma hareketini sürdürüyor. DPT'de IMF'yle görüşmeleri yürü- ten Müsteşar Yardımcısı Faik Oz- trak ve diğer Müsteşar Yardımcısı Yavuz Annsoy, iki hafta önce gö- revlerinden almdılar. Yerlerine hâ- lâ atama yapılmazken, DPT Müs- teşan Orhan Güvenen'in de göre- vinden almması bekleniyor. Once- ki gün düzenlediği basın toplantı- sında, bir yandan devletin devam- lılığına vurgu yaparak kadrolaşma- ya karşı çıkarken. diğer yandan MHP kadrolaşmasına hak veren Güvenen'in birkaç ay süre istediği belirtiliyor. Cüvenen'ln yerine çarıkçı'nın adı geçtyor Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli, "Konu üzerinde yonım yapmak istemiyorum. Güçlû bir hükümet var, güçlfi bir başbakan \-ardımcısı var" dedi. Büyükelçilik beklediği savlanan Güvenen'in ye- rine MHP'nin ekonomik araştırma merkezinde çalışan Prof. Dr. Emin Çarıkçı'nın atanması bekleniyor. MHP'li Devlet Bakanı Tunca Toskay da imza yetkisini kaldıran bir genelge yayımlayarak Yavuz Ege'nin emckliye aynlmasını sağ- ladıktan sonra yerine Dış Ticaret Müsteşar Yardımcısı ve müsteşar- lığına vekâlet eden Kürşat Tüz- men'i atadı. Ömer GebizüoğJu da görevinden almırken. yerine DÎE Başkanı olarak Şefik Yıldızeü atan- dı. Hükümetin kurulmasımn ardın- dan MHP'ye bağlı bakanlık ve ku- rumlarda ilk atamayı Marmara depremi sonrasındaki açıklamala- nyla yoğun tepki çeken Sağlık Ba- kanı Osman Durmuş yaptı. Dur- muş, Gazi OniveTsitesi Tıp Fakül- tesi'nde yakın çalışma arkadaşı olan Haluk Tokuçoğhı"nu müste- şarhğa getirerek başlattığı kadro- laşma atağını sürdürdü. Durmuş'un deprem öncesinde bölgede bulunan hastanelerin kad- rolannı değiştirmesi sağlık hizmet- lerinin aksamasına neden olmuş- tu. Durmuş'un atamalan depremin ardından da sürdürmesi, halkın ve meslek örgütlerinin tepkisini çek- mişti. Sağlık Bakanı Durmuş'un, mer- kez teşkilattaki ve taşra teşkilatm- daki atamalan gerçekleştirmek için Olkü Ocaklan ile birlikte ha- reket ettiği ve kadrolaşmayı baş- hemşireler düzeyinde de yürüttüğü öğrenildi. Durmuş'un göreve gelmesinin ardından Sağhk Bakanlığı'nda Te- • Baştarafı 1. Sayfada kapLsı - birikimlerinW Kübra Hotding'dedeğerlen- dirin', •Birikimkrintrin yeniadresiTuğraHokfing', (Avrupa'daki temsilciliklennin \e irtibat telefon- lanrun sayısı 74), 'Kaşıkçı Hoküng - faizsiz. bere- keffi yüksekkazançiçinyatinmyapmanın artık za- manı geldi'. 'Yimpaş mağazalar zinciri şimdi Du- isburg'da', •Büyük Gnıp Hoküng- baa yannmlar insaniann gözlerini yuvalarmdançıkarabittr', 'Av ri Hoküng - Neden Asri HoMing? Asri Hokling'e üye otan her şahıs için, umre veya hac kampanya- smdan>^rarûnmakiçin_' İnsanlan ağlatan. yasa boğan deprem acısı burada acunasızca kullanılı- yor. Ilanlar arasında îslam Toplumu Milli Görüş'ün (İGMG) ilginç bir duyurusu yer ahyor. Suudi Ara- bistan'a çocuk götürme seferlerinin düzenlendiği belirtilen duyuruda şöyle deniyor. "Annedgjm, babacağun! Arkadaşjanııı Mek- ke'ye ve Medine'yt; pıfiyoriar. Ya ben! Ben de git- mek Bthnrum. Peygamberimizin doğduğu, büyü- döğü ve yaşadıgı o güzd yerteri gezmek, dinimta öğrenmekve pevgamberimLd tanunakistiyorum". Çocuklar adına yazılan bu cümlelerden sonra. "Ye- mek masraflan ve tüm hizmetler dahil sadece 1.700 mark. lft-18vaşarasıkız\«erkek çocuklariçm,uz- man eğftimcikrin gözetiminde, Milli Görüş güven- cesiyle. iste>«n vetüere gelme imkâru" deniyor. Bu. Milli Görüş'ün çocuklan Hizbullahçı yap- ma çalışmasının yeni bir girişimi. Tam da depre- rae denk getirilen bir girişim. Mısır. Iran ve Afga- nistan'dan sonra şimdi de Suudi Arabistan'da ço- cuk ve gençler eğitilecek. Meîkezi Frankftat'ta bulunan ve Refah'ın gizli kasası olarak bilinen Sükyman Mercümek olayı- na kanşması nedeniyle adını duyuran Uluslarara- sı İnsani Yardım Teşkilatı (IHH), tslam Toplumu Milli Görüş'le birlikte şeriatçı gazetelere verdik- leri ilanlarla Avrupa'da, deprem içıa ortaklaşa yar- dım topladıklannı açıkladslar. Yardnnlann para olarak yapılması da isteniyor. Bu teşkilatlann adlannın şimdiye kadar hep olum- suzlukiarla anıldığı, 'Alah nzası içinyardnn' deni- lerek toplanan paralann yerine ulaşrnadığı, bunla- nnbirkısmının Türkiye'de RP tarafindan seçimler- de kullanıldığı söylentiieri yayüdığı için. bu çağn- ya da kuşku ile bakılıyor, güvenilmiyor. Milli Görüşçü olduğu belirtilen IHH Genel Baş- kanı Dr. Makfi Karacabey'in Almanya'daki tslam- cı hac organizasyonlanyla ilişkı içinde olduğu. ha- cı adaylanna Suudi Arabistan vizesi alma işleriyle uğraştığı söyleniyor. Hatırlanacağı gibi Bosna'ya yardım amacıyla toplanan paralan yerine ulaştırmadığı. amacı dışın- da kullandığı,Yardım Toplama Yasası'na muhale- fet ettiği iddiasıyla Fatih 1. Asliye Ceza Mahkeme- si tarafindan 4 yıl bir ay hapis, 20 triryon 655 mil- yar9O5 milyon para cezasma çarptınlan Süleyman Mercümek'in IHH ile görüş ve eylem bırliğı için- de olduğu belirtilmişti. mel Sağlık Hizmetleri Genel Mü- dürü Niyazj Çakmak'ın yerine Se- fer Aycan. Personel Genel Müdü- rü Giray Şahin'in yerine Kâmil Serdaroğlu, Araştırma Planlama Kurulu Başkanı Muhittin Balın yerine Ertan Çiçek, Tedavi Hiz- metleri Genel Müdür Yardımcısı Bülent Gökçeoğlu'nun yerine Er- tuğrul Candan getirildi. Müsteşar Yardımcılığı göre\ine de "tarihöğ- retmeni" Semih Yalçın atandı. 30 uzman eskl görev yerine döndü Sağlık Eğitimi Genel Müdürlü- ğü'ndeki projelerde çalışan 30 uz- man, genel müdürlük emriyle eski görev yerlerine geri gönderildiler. Durmuş'un Ankara Onkoloji Has- tanesi Başhekimliği'ne getirdiği Dr. Süleyman Oral. hastane içinde gerçekleştirdiği kadrolaşma çalış- malanyla tepki çekti. Kocaeli ll Sağlık Müdürlüğü'ne eski müdür Arif Işık'ın yerine getirilen Ercan tnci de bürokrasi deneyimi olma- dığı gerekçesiyle eleştirilere hedef oldu. Deprem bölgesindeki sağhk hizmetlerinin. Durmuş'un dene- yimsiz kadrolan nedeniyle aksadı- ğı da iddia edildi.Durmuş, son ola- rak Erzurum 11 Sağlık Müdürü ÖmerTanfer ile bakanlık müşavir- leri Salih Haluk Özsan, Tevfik Al- tan Akıncıoğlu ve MehmetÖzden'i görevlerinden aldı. TCDD'de 69 yönetlcl görevden alındı MHP'li Ulaştırma Bakanlığı, Devlet Demiryollan Genel Müdür- lüğü'nde (TCDD) başlattığı yöne- tici kıvımıyla dikkat çekti. MHP'li Enis Oksûz'ün talimatıyla gerçek- leştirildiği belirtilen atamalar so- nucunda, TCDD'de görev yapan toplam 69 üst düzey yönetici gö- revden alındı. Genel müdürlükte 31 Ağustos'ta 39.9 Eylül'de de 30 yönetici toplu olarak görevlerin- den alındı. TCDD'deki operasyon- da görevlerinden alınan yöneticiler şöyle: 2. Bölge Müdürü Omür Yava- soğlu, Yol Dairesi Başkan Yardım- cısı Nurcan l lusan. Hareket Daire- si Başkanı Süleyman Yavuz, 3 Böl- ge Müdürü Süleyman Gündoğdu. 3. Bölge Müdür Yardımcısı Orhan Yıkürım, 7. Bölge Müdürü Abdur- rahman Balpmar. 3. Bölge Müdür Yardımcısı Asaf Erdoğan, 4. Böl- ge Müdürü İbrahim Çetinkaya. 4. Bölge Başuzmanı EnverTimurbo- ğa, 5. Bölge Müdürü Bekir Çanak. 5. Bölge Işletme Müdürü NejatFı- rat, Inşaat Grup Müdürü Hamdi Arslan. Cer Dairesi Başkanı Ha- luk Akova, 8. Proje Müdürü Nail Adah, Ticaret Dairesi Başkanı Lüt- fıÖzbek, Mali Işler Dairesi Başka- nı NevzatTürken, Mali Işler Daire- si Başkan Yardımcısı Ercan Cki, 1. Hukuk Müşaviri Necdet Alkan, 8. Müşavir Mustafa Doğan. Liman- lar Daire Başkanı Ali Uyar. Teftiş Kurulu Müfettişi Nizamettin Ars- lan. Inşaat Dairesi Başkanı Erol tnal, Bilgj Işlem Dairesi Başkanı Ümran Ozbozduman. 2. Bölge Eğitim Müdürü Rıza Çukadar, In- şaat Dairesi Şube Müdürü Tuncal Kaya, Mersin Liman Müdürü Saf- fet Yamak, 2. Bölıge Müdür Yar- dımcısı Muzaffer Ozcan, 2. Bölge Müdür Yardımcısı AB Aydın. Yol Dairesi Başkan Yardımcısı Sefa Ündücü. Cer Dairesi Başkan Yar- dımcısı Yüksel Fırat, Ticaret Da- iresi Başkan Yardımcısı Ertekin Arslan, Personel Dairesi Başkan Yardımcısı Eşref Kançıkmaz, Per- sonel Dairesi Başkan Yardımcısı tlknur Berksoy. Malzeme Dairesi Başkan Yardımcısı Göksel Babaç, Malzeme Dairesi Başkan Yardım- cısı Yaşar Anğ, Limanlar Daire Başkan Yardımcısı Rıza Dağfa, Eği- tim Dairesi Başkan Yardımcısı Ata- met Kurtkaya. Araştırma Planla- ma Dairesi Başkanı Feridun Ak- yüz. DHMİ cenel Müdürü Küçükünsal Istlfa ettl Ulaşrırma Bakanlığı'na' bağlr Devlet HavaMeydanlan îşletmesi Genel Müdürü Taner Küçükünsal da görevinden istifa ederek emek- liliğini istedi. Haberleşme Genel Müdür Yardımcılığı'na da Hasan Tekeli atandı. Tanm ve Köyişleri Bakanhğı'nda yapılan atamalarda da Koruma ye Kontrol Genel Mü- dürü Celal Ozcan görevden alına- rak yerine Tanmsal Araştırmalar Genel Müdür Yardımcısı Hüseyin Sungur atandı. Personel Genel Müdürü Amine Bağh görevinden ahnırken, yerine Yalova Atatürk Bahçe Kültürleri Merkez Araştır- ma Enstitüsü Müdürü Kemakttin Yılmaz getirildi. Mali tşler Daire Başkanlığı'na Sakarya Tanmsal Araştırma Enstitüsü Müdür Yar- dımcısı Ali Orha. Çankın ll Mü- dürlüğü'ne de Faruk Deniz atandı. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nda Teşkilatlandırma Genel Müdür Yardımcılığı'na Bakanlık Müşavi- ri Enver Altmtaş, İç Ticaret Genel Müdür Yardımcılığı'na tdris Şa- hin, Ölçüler ve Standartlar Genel Müdür Yardımcılığı'na Mehmet Ozkan ve Makine Kimya Endüst- risi Genel Müdür Yardımcılığı'na Orhan Yağh getirildi. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada - Yeni bir yol haritası! TSv> Gidilecek yer belli, oraya gidilen yollar belli. Ama AB, "hayır" diyor, "Türkiye için bugüne kadar bili- nen yollan izlemeyeceğiz. Halen yanımıza almayı planladığımız 11 ülke için yaptığımız planlan da uy- gulamayacağız." - Peki arkadaş ne yapacaksınız? "Türkiye, bize ulaşacağı yolu kendisi inşa etsin. O yolu alsın, sonra biz onu kabul edeceğiz." - Türkiye bunu yaptıktan sonra zaten size ulaşmış oluyor.. "Yok, o zaman biz Türkiye'nin bize ulaşmasını sağlamış olacağız..." AB'nin Türkiye'ye, "önce her şeyinle bize uygun hale gel, sonra içimize alalım" mesajlan iletmesinin yukandaki örnekten farkı yok. ABD'ye geçmeden önce önümüzdeki dönemin trafiğini satır başlanyla aktaralım: 13 Eylül: Dışişleri Bakanı Ismail Cem, AB Genel Işler Konseyi'nin yapacağı toplantıya katılacak. AB ile Türkiye arasında yaklaşık 2 yıldır yapılmayan gö- rüşme.aralıkayında Helsinki'de yapılacakzirveaçı- sından önemli olacak. Cem, yapacağı konuşmada, "llişkilerimiz açısından Helsinki son şans. Bu şans gerçekleşmezse AB, Türkiye'nin gündeminden iyi- ce düşecektir" uyansında bulunacak. 15-16 Eylül: Türkiye ile Yunanistan arasında tem- muz ayında başlatılan görüşmelerin ikinci turunun Ankara ayağı yapılacak. Dışişleri Bakanlığı Müste- şar Yardımcısı seviyesinde gerçekleşecek görüş- melerde terorizmle mücadele, uyuşturucu kaçakçt- lığı, bölgesel işbirliği ve ticaret konulan elealınacak. 16 Eylül: Son anda program değişikliği olmazsa, Kalya Dışişleri Bakanı Lamberto Dini, Ankara'ya gelecek. Öcalan'ın Italya'da banndınlması ile geri- len ilişkilerin normale dönmesi için önemli birfırsat ele geçirilecek. Tabii yakalanabilirse! 23 Eylül: Türk ve Yunan dışişleri bakanlan, ABD'de bir araya gelecekler. Deprem diplomasisinin iyice ya- kınlaştırdığı Türkiye ve Yunanistan, siyasi konulan ete alacaklar. 28 Eylül: Başbakan Ecevit, ABD Başkanı Bill Clinton ile bir araya gelecek. Görüşmede, ağırlıklı olarak uluslararası kuruluşlann Türkiye'ye yapacak- lan yardım ele ahnacak. Kıbns, Irak ve Türk-Yunan ilişkilerinin de değerlendirileceği görüşmede, insan haklan sorunlan da gündeme gelecek. Ekim: Dışişleri Bakanı Cem'in, Finlandiya ve Is- veç'e gitmesi bekleniyor. Helsinki Zirvesi'ne kadar diplomasi gazına basacak olan Türkiye, insan hak- lan konusunda duyarlı olan Iskandinav ülkeleriyle iki- li görüşecek. • - Ekim: ABD'nin Kıbns konusundakiinisiyatifînirt^ leştirmesi girişımleri çerçevesinde Clinton'ın Kibfffe Ternsilcisi Alfred Moses, sayısız Kıbns turlanndan birini daha yapacak. Clinton'ın Türkiye seferi... 18-20 Kasım: Binyılın son büyükzirvesi Istanbul'da yapılacak. AGİT zirvesi nedeniyle 50'ye yakın ütke- nin devlet ve hükümet başkanlan Türkiye'ye gelecek. Zirveye Clinton dahil! 21 -22 Kasım: Clinton, zirvenin ardından Ankara'ya geçerek hükümetle resmi temaslarda bulunacak. Clinton, George Bush'un ardından 9 yıl sonra Tür- kiye'ye gelen ilk ABD Başkanı olacak. 10-11 Aralık: Türkiye'nin AB ile gelecekteki ilişki- lerinin boyutunun kesinleşeceği zirve, Helsinki'de yapılacak. Türkiye, Helsinki'de AB adaylığının tescil edilmesini istiyor. Bu yoğun trafikte Türkiye'de en çok gündeme ge- len soru şu: - Kim bizi daha çok seviyor, Avrupa mı Amerika mı? Durumagöre herkesimin kendi senaryosu var. AB bizi dışlayınca ABD işleri sıkılaştırdı. Bunu gören AB, Helsinki için haritada yol aramaya başladı... Bütün bu trafik karrnaşasında Türkiye'nin tek tek yapmak istedikleri yeri geldikçe vurgulanıyor, ama genel bir politika eksikliği dikkati çekiyor. "Karşı tarafne yaparsa biz ne yapanz" arayışı gü- zel. Ama daha güzel olanı, daha dogrusu olması ge- reken şu değil mi: Ne yaparsak, karşı taraf Türkiye'ye hayır diye- meyecek noktaya gelir? Ankara ve Konya'da müdurler istifa etti Devlet Tîyatroları sıkıntJı güıüer yaşıyoi* SiUe\man Demirel, Yakrva'da Kızüay'ın çadırkentini ziyaret ederek yurttaşlaıia sohbet etti. (UĞUR GÜNYÜZ) Demirel:Devletbuyarayı saracak • Baştarafı 1. Sayfada cadele haündeyiz. Hükümet, bu ko- nuyla ilgili önemli kararlar aldı ve i- lan etti. Bundan sonra yapılacak iş, vatandaşlann kışı çadırda geçirme- meterini sağlamakür." Demirel'in okullar ve fabrikalarla ilgili sorusu üzerine, Özgöl, fabrika- lann işletme sahipleri tarafindan ona- nldıgını ve okullann da yann ikili sis- tem ve sınıflarda öğrenci sayısının arttınlmasıyla açılacağını kaydetti. Demirel ve beraberindekiler, daha sonra Kızılay'ın kurduğu çadırkenti ziyaret etti. Bir yurttaşın, "Ordnmu- zun ve Mehmetçiğin büyük katkısını gördük. Buradan gttmesini istemiyo- ruz. Deprem şokunu hâlâ üzerimiz- den atamadık" sözleri üzerine Demi- rel, "Devlet, bütün kudretiyle bu ya- rayısaracaknr.Meraketme>in" dedi. Demirel, daha sonra Gölcük'e geçe- rek Gölcük Donanma Komutanlı- ğı'nda, Donanma Komutanı Oramiral Bülent Alpkaya'dan brifing aldı. Cumhurbaşkanı Demirel ve berabe- rindekiler Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Gölcük'te kurduğu. Mehmetçik Ça- dırkenti'ni de ziyaret etti. Demirel, çadırkentte bulunan çocuk yuvasını ziyaretinde, minikler tarafindan bü- yük bir coşkuyla karşı landı. ANKARA (Cumhumet Bürosu) - Dev- let Tiyatrolan Opera ve Balesi Çalışanlan Yardımlaşma Vakfı (TOBAV), 1999-2000 sezonu öncesinde Devlet Tiyatrolan yöne- timine sert eleştiriler yöneltti. Devlet Tiyat- rolan'nın büyüme hızıyla orantılı bir ge- lişme göstermediğini savunan TOBAV yö- neticileri, "koltuk sevdasının en önemli be- lirleyicir> olduğunu, sorunlann çözümüne köklü yaklaşımlar göste- rilmemesinin kurumu ne- redeyse işlemez hale ge- tirdiğini öne sürdü. Bu yıl 50. kuruluş yıl- dönümü olan Devlet Ti- yatrolan, başlayacak yeni sezon öncesinde bazı eleş- tiriler ve istifalar nedeniy- le sıkıntılı günler yaşıyor. Ankara Devlet Tiyatrosu Müdürü Cem Emüler ve Müdür Yardımcısı Ahmet MümtazTavian ile Konya Devlet Tiyatrosu Müdürü Bahadır Ozyurt'un görevlerinden istifa et- tikleri bildirildi. Baa sanatçıların, yönetime tepki göste- rerek rol aldıklan oyundan çekilmek iste- dikleri iddia edildi. Daha önce Rüştü As- yalı'nın yöneteceği duyurulan "Oyunlar- İa Yaşayanlar" adlı yapıtın da programdan çıkanldığı belirtildi. Bakanlığa, sanatçıların şikâyetlerini içe- • Ankara Devlet Tiyatrosu Müdürü Cem Emüler ve Müdür Yardımcısı Ahmet Mümtaz Taylan ile Konya Devlet Tiyatrosu Müdürü Bahadır Ozyurt'un görevlerinden istifa ettikleri bildirildi. ren çok sayıda faks mesajı ulaştığı kayde- dildi. TOBAV Yönetim Kurulu da, yeni sezon öncesinde Devlet Tiyatrolan yönetimini eleştiren yazılı bir açıldama yaptı. Açıklamada, "Ülkemizinlaik.demokra- tik, sosyal, hukuk devleti olma özelükleriy- le bir bütünlük içerisinde düşünülerek ku- rulan Devlet Tiyatrolan. kurulduğu >ıllar- daki misyonuna bağulığı yitiriyor mu" sorusu yö- neltilerek Devlet Tiyatro- lan'nın büyüme hızı ile orantılı bir gelişme gös- termediği belirtildi. Açık- lamada. "Gelişme hızıyla orantılı iç hizmet eğitimi programlannı oluşturma- dı. Kuşaklar arası bilgi ak- tarunı sağlanmadı. Bay- rak tesliminin etik ve este- tik felsefesi oluşturulma- dı" denildi. Devlet Tiyatrolan'nda iç huzursuzluğun giderek arttığı belirtilen açıklamada, yeni yüzyılın gerekleri doğ- rultusunda bir yeniden yapılanma ve Türk halkınm kucaklayacağı misyon sahibi bir Devlet Tiyatrosu'nun önemine dikkat çe- kildi. Devlet Tiyatrolan yetkilileri ise oyunla- nn sahneye konulmasında herhangi bir sıkıntı yaşanmadığını kaydettiler.