25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2 NİSAN 1999 CUMARTESİ • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 19 GUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK MBaştarafı 1. Sayfada 3u manzara; CHP başansızlığına basının bir "gü- n£\ keçisi" aradığını gösteriyor. Dysa; Deniz Baykal'ın istifası "CHP sonınunu" çtzümlemiyor. ÜHP, -tabii şimdilik- baş ağrısından arınmış olu- ycr. 3aykal istifa ediyor; ama, CHP'yi 18 Nisan'a ha- zrayan, sonuçtan en az Baykal kadar sorumlu o\-n -Onur Kumbaracıbaşı dışındaki- "kadro" iş- bsşında kalmayı yegliyor. Bazetelerin eleştiri oklarını bu kez yönetimde kamakta direnen merkez yöneticilerine çevirme- lef gerekmez mi? Ama hayır! 3asın bir vuaıyor, bir seviyor. l/lerkez yöneticilerinin sorumluluğu o kadar bü- yik ki; Atatürk'ü bile seçim malzemesi yapmak- tar çekinmediler. "7 Nisan 1999 günü gazetelere verdikleri tam sarfa ilanda Atatürk, büyük resmınin yanında yer alai şu sözleri ile CHP'ye oy ıstiyordu: 'Benim iki büyük eserim vardır; biri Türkiye Cunhuriyeti... diğeri, Cumhuriyet Halk Partisi'dir." Bu yönetim sayesinde, yaşamı boyunca yenilgi nedir bilmeyen Atatürk, seçim yitirdi. Atatürk'le günübirlik yaşamış ünlü yazar Falih Rıfla Atay'ın kitaplarında bırkaç kez yazdığı bir anı neodar ılginç. Parti Genel Sekreteri, bir yazıya CHP diye yazan Atatürk'e "Niçin 'partim' demiyorsunuz" diye so- rar. ûngörülü Atatürk'ten net bir yanıt alır: "CHP'nin 'benim partim' kalacağını nereden bilebilirim?" Atatürk, adının oy çağrısında kullanıldığını gör- seydi, acaba ne yapardı? Hele, o çağrıya karşın CHP oylannın yüzde 8'lere düştüğüne tanık olsay- dı.. Baykal'ın istifası, sonradan onarılacak "kişisel" bir davranışa dönüşüyor. Büyük bir partide yenilgi bir kişiye mal edilebilir mi? Partinin Baykal'dan sonraki bütün yöneticileri kendilerini sorumluluktan soyutlamaya çalışıyorlar. Ya da partiyi ellerinde tutarak yeni senaryolar tezgâhlamaya hazırlanıyorlar. Küçük küçük başladı Demokratik bir kepazelik izleniyor. Tabii, bu davranış dizisi 22 Mayıs'ta yapılacak olağanüstü Kurultay'da "Baykal'ın dönüşüne ha- zıriık" diye yorumlanıyor. "Partinin geleceği yerine kendi siyasal varlıkla- nnı" düşünenlerin elinden alınmadıkça CHP, ne yazık ki, beklentilerin, umutların yeşereceği düze- ye yükselemeyecek. CHP'nin başarısızlığı partamentoyu aşırı milli- yetçilerle aşırı dincilerin egemenliğine terk etti. Egemen sağ partiler, laik Türkiye'ye ters düşe- cek girişimlerde, hiç kuşkunuz olmasın, işbirliği yapacaktır. Merakımdan soruyorum: Kuran eğitimine ve Ku- ran kurslarına yaş sınırı getiren Danıştay engelini aşabilmek için, örnegın MHP'nin, tabii FP, hatta ANAP-DYP desteğiyle TBMM'ye getireceği yasa önerisine, tek başına sol DSP nasıl direnecek? Yıne merakımdan soruyorum: Büyük emeklerle yaşama geçirilen kesintisiz 8 yıl egitimden MHR vazgeçilmesini istiyor. Meclis'te bugün414 milletvekilli bir sağ blok var. 136 üyeli DSP, kesintisiz eğitimi perişan edecek girişime ne ölçüde karşı koyabilecek? Unutmadan yazalım: Genel Başkan Devlet Bah- çeli de "Biz değişmedik" diyor. Bu ve benzeri sakıncalarla basın fazla meşgul değil. Basın, Ecevit ile Bahçeli'nin boy resimlerinin ya- nına özel yaşamlarındaki benzerlikleri yazarak si- yasette "ideal bir çift" yaratmaya çalışıyor. Ecevit, kolay gelsin! CHP 'LÎLER KONUŞUYÖR CHP'nin 18 Nisan seçimleri sonrası aldığı yenilgi, parti üst yönetimiyle birlikte tabanda da tartışılmaya başlandı. Gazetemize telefon eden, faks çeken ve mektup gönderenlerin düşüncelerini her gün bu köşede yayımlamaya devam edeceğiz. 'Hemen kurultayyapdsın' Denız Baykal'a, Ben Istiklal Harbi'nde İsmet İnönü, Rauf Orbay ve Ha- bde Edip Adrvar'ı Hendek'te misafır eden, onlann Kema- liye Dağı'ndan Ankara'ya ulaşmalannı sağlayan Hurşit Bey'in torunuyum. 1950 senesinin 6. ayından sonra Sakar- ya Cumhuriyet Halk Partisi'nde 10 yıl il başkanlıfı yaptım. 1961 Anayasası'nda imzası olan ve bu anayasayı çocukla- nma bırakacağım en büyük servet olarak kabul eden biri- yim. Ben bu sonucu doğal karşılıyorum. CHP'nin olmadı- ğı bu Meclis'te Uğur Mumcu, Muammer Aksoy ve Çetin Emeç cinayetlerinin failleri ile Susurluk olayının aydınla- nacağına hiç inanmıyorum. Büyük Türk milletinden Ata- tûrk'ün Nutuk'unu birkaç kez daha okumalannı rica edi- yorum. Bugün dünyada ve medyamızda globalleşme tera- neleri altında vatanımızın yeraltı servetleri, fabrikalan ve tersaneleri haraç mezat satılmakta, bu satıştan bir kişi 73 trilyon vurgun sağlayabilmektedir. Bu şartlarda büyük Ata- türk. nutku ile bu memleketi Türk gençliğine ve 'alö ok'a bağlı tam bağımsızlığa inanan kişilere emanet etmıştir. Bu sebeple toplayacagınız ilk CHP kurultayında bu seçime iş- tirak eden laik Atatürkçü ve "altı ok'a sahip çıkanbütün si- yasi parti örgütlerinin başkan ve idare kıırullannı CHP ça- tısı altında birleştirmek için davetiye çıkarmamzı rica ede- rim. Ismet Inönü'nün dediği gibi: 'CHP'nin ölüsü, dirisin- deaçokgüçlüdür.' Eski Sakarya Milletvekili Burhanettin Akdağ ÇYDD'den CHP'ye ö&leştaiçağnsı CYDD Genel Başkanı Prof. Dr. Türkân Saylan, "cefe- kâr ve vefakâr" CHP'lileri özeleştiri yaparak partılerine akılcı, sakin, sabırlı, proje ve çözümler üreten saygıdeger bir konum kazandıracak bir yeniden gelişme başlatmaya ça- ğırdı. Prof. Dr. Türkân Saylan, CYDD Genel Merkezı adı- na yaptığı yazılı açıklamada, 55. hükümet döneminde TB- MM'de kilit parti olan CHP'nin Genel Başkanı Deniz Bay- kal ve arkadaşlannın, "hırçınlık ve kavgacılıkla özdeşlesti- ğüıi" belirterek Baykal'ın, elinde her türlü dayatma olana- gı varken ülkenin gereksinimi olan, partiler ve seçim yasa- lanyla uyum yasalannın çıkanlmasma girişmediğini, do- kuz ay öncesinden erken seçim karan aldırdığını ve böyle- ce "kendi kazdığı kuyuya diişüp Atatürk'ün partisini par- lamento dışında bıraktırdığım" savundu. Saylan, yurtiçi ve dışında sosyal, siyasal, ekonomik, kül- türel her türlü sorunun çözümünde, Atatürk ilke ve devrim- lerinin, aklın, bilımin, dürüstlük, açıklık ve saygının ege- men olduğu bir parlamento işleyişinin kararlı denetçısı ola- caklannı vurguladı. 6 ok-yeni sol hesaplaşması • Baştarafı I. Sayfada ana çizgisinden uzaklaştmldığı- nı, yeni soJ diye ne olduğu doğru dürüst tanımlanmamış sağ rüz- gârın etkisi altında kaldığuıı" söylediler. Baykal'ın "yeni sol" söylemi ve seçim bildirgesinin parti yö- netiminde hiç tartışılmaması, parti otobüslerinde "Senindeol- sun" gibi sosyal demokrat ke- simde tartışma yaratan sloganla- ra yer verilmesı de tepki yarattı. CHP içinde bir kesim *ara ok* çizgisinde kalınmasını isterken; Ercan Karakaş' ın da aralannda yer aldığı bir kesim bu konuda "daha esnek" bir yaklaşım için- de oldu. CHP'nin kendisi dışın- daki sol kesimlere "kapalT du- ran tavn da eleştiri konusu oldu. CHP'nin milliyetçi dalga yükselirken bu kesimleri kucak- layamaması ve "laikHk" anlayı- şı da tartışma yarattı. Eski CHP genel sekreterlerinden Ertuğrul Günay, seçımlerden hemen son- ra televizyonlarda yaptığı açık- lamalarda "CHP'ninkuruluşte- mellerinden vazgeçmeden yeni- leşmesi" gerektiğini söyledi ve "Ulusal kavgalann yükseldiği bir dönemde öncelikle CHP'nin hatırlanması gerektiğini'' bildir- di. CHP Genel Başkanvekili Cevdet Selvi. partide "sıfirdan başlayarak, tüm örgütii de kap- sayan bir yenilenmeye ibtiyaç o\- duğunu" söyledi. Partinin çiz- gisi ve politikalannın da ele alı- nacağını vurgulayan Selvi, "Al- o ok demode olmadL Ancak bu ilkelerin günün koşullarına uyarlanması gerekir. Laiklik ke- siniikle tartışmaya açüamaz. Tek tarüşacagunız konu sosyal dev- lete ait ilkeler olabUir, onlar sor- gulanabilir" dedi. PM üyelerinden Mustafa Ga- zalcı, CHP yönetiminin bugüne dek "sol mirası harcadığını'' vurgulayarak "SoJculukyaptığı- mız için değil, tam tersine yap- madığumz, altı okun ilkelerini yaşama geçiremediğinıiz için kü- çüldük. Veniden aklın yolunda sol kimligimiTi öne çıkararak to- parianabUiriz" dedi. Fikn Sağ- lar da "CHP kendi çizgisüıe dön- melL Bugün CHP, neoliberaüz- min rûzgârlan altında. Bu kim- lik paıüye uymadL Alb okun tar- üşılmasına değü, yeniden sahip- lenilmesine gereksinimimiz var. CHP sosyal demokrasinin ev- rensel UkeJeriyie Türkiye sorun- lannı çözebilmeli" dedi. CHP'nin milliyetçilik ve laiklik konusuna yaklaşımının doğru olduğunu vurgulayan Sağlar, "CHP, yeniden sol' diyebilme- K, sola dönebUmen" diye konuş- tu. Adı olası genel başkan aday- lan arasında anılan ADD Genel Başkanı Yekta Güngör Özden, "bu söyientikrin kendi bügisi dı- şında çıkdğuu" söyledi. Özden, CHP'yle ilgili olarak toplumun çeşitli kesimlerinden eleştiriler geldiğini vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü: "CHP Atatürk ilkelerine sıkı sanlmalı; 'ödün- ler verdi' deniyor. Güneydo- ğu'da Kürt Enstitüsü gibi öneri- ler gündeme getirildL Kürtçüle- re karşı mücadele edilmedi, şehit cenazelerinde CHP yoktu, bu in- sanlar MHP'ye kapbnldı, eleşti- rileri var. Parti içinde hiripler var, yönetim hırçın, Çıller Ue Yı1- maz'm aklanmasına neden oidu- lar, yolsuzluklara adı kanşan Murat Karayalçın'ı Ankara'da aday gösterdiler, tstanbul'da da bütünleşme sağlayacak bir aday çıkanlmadL, deniyor. CHP altı o- ka, Atatürk ilkelerine sahip çık- mak Ben Atatürk ilkelerini alb okla sınırlı da görmüyorum. Al- tı okun, her ilkesi altın oktur. CHP, Atatürk ilkelerine ödün- süz sahip çıkarsa oy toplar, ken- dini toparİar." özden, dün 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Cocuk Bayramı nedeniyle TBMM'de düzenle- nen törenden sonra gazetecilerin sorulannı yanıtlarken de Bay- kal'ın çekilmesini "doğru bir hareket" olarak niteledi. Özden, adayhğıyla ilgili söylentiler ak- tanlarak yöneltilen bir sonıya da "Namazda gözüm yok Id ezan- da kulağun obun" yanıtını ver- di. MED TV'ye süresiz kapatma I Baştarafı 1. Sayfada ITC'nin Internet sayfasından verdiği ha- bere göre, 1990 ve 1996 tarihlı yayıncılık yasalan ile Ingiliz yasalannca suç kabul edilen "düzeni bozmaya öncülük etmek, suça teşvik, kışkırtma" nedenleriyle MED TV'nin lisansının iptaline karar verildi. Ko- nıısyon başkanı Sir Robin Biggam, lisans iptal karannı çok dikkatle ve kamu yaran- nı gözeterek aldıklannı söyledi. Teröryan- hsı MED TV'nin lisansı, ITC'nin 1990 ta- rihli Yayıncılık Yasası'nın 45A bölümü ge- reğince, şiddet eylemlerini kışkırtması ne- deniyle 22 Mart tarihinde askıya alınmış- tı. 'Türkiye'nin başansT Başbakan Büknt Ecevit MED TV'nin yayınlannın durdurulmasının Türkiye'nin başansı olduğunu söyledi. Ecevit, dün 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Cocuk Bayramı nedeniyle düzenlenen törende yaptığı açıklamada, son yıllarda bazı dış güçlerin Türkiye'de bölücü terörü yaygınlaştırmaya çalıştığım, ancak Türk ulusunun bunu el birliğiyle önleme kara- nnda olduğunu söyledi. Ecevit, "MEDTV tümüyle kapaülmıştır. Bu, Türkiye Cum- huriyeti'nin,haklıdavalanna kararfa bir şe- kflde giderse her amacına ulaşabileceğini göstermektedir'' diye konuştu. Dışışlen Bakanlığı'ndan yapılan açıkla- mada da, "lngfliz bağunsız televizyx>n ku- rumu ITC'nin gecikmey le de olsa aldığı bu isabetli karan menmuniyetk karşüryonız. Aynı sorumlu rurum ve anlaytşm, benzer dunımlarui yaşandığı diğer bazı Avrupa ülkekrine de örnek tcşkil etmesini beklhoruz"denil- eKonfor Türkiye'ye tesBm edüdiler Gürcistan'ın Başkenti Tiflis'te, Öcalan'ın Türki- ye'ye getirilmesini protes- to etmek amacıyla yasadı- şı gösteri yapan ve Gürcü makamlannca tutuklanan Türk vatandaşlan Sehvcr Yüdırım, Hazme Ahcı, Se- mir Asu ile Iraklı Hüseyin Abdülkerim, Hacı Mu- hammed, Mustafa Geylani adh PKK'liler Türkiye'ye teslim edildi. Gürcü makamlarca Tür- kiye'ye verilen PKK'lile- rin Erzurum özel Tip Ce- zaevi'ne konulduğu öğre- nildi. Teslim edilenlerin, PKK'nin dağda girdiği si- lahk çatışmalar sırasında yaralandıklan ve tedavi görmek amacıyla diğeT ör- güt mensuplan tarafından Gürcistan'a götürüldükleri belirtildi. Selver Yıldınm'ın ya- kınları, Gürcistan'ın bu tavnnı hukuksuzluk olarak nitelediklerini söylediler. 7 PKK'linin Gürcü ma- kamlarca Türkiye'ye tes- lim edilmesi Avrupa'da günlük olarak yayımlanan PKK'nin Özgür Politika isimli gazetesinin dünkü sayısında da geniş olarak yeraldı. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada yönetiminin kendisini sorgularken yaptığı bu oyla- manın Türkçesi şudur: "Başanlı olduk mu, olmadık mı?" Güvensizlik önergesi kabul edilirse başansızlığın da kabulüdür. Reddedilirse tersi... Oylamada, 25'e 21 ret çıktı. Yani PM kendisini başanlı buldu. Pes doğrusu. Anlaşılan önümüzdeki süreçte CHP'de hiç "çiğlik" olmayacak. Yönetimde bu kadar "pişkin" olduktan sonra! CHP'de kavga "oWar birbirine dönük" başladı. Herkes ağır yaralı. Ama çoğu, "Bu hale niye düş- tûk" diye değil de, "elimdeki oku karşımdakine ba- tınrsam ben ayakta kalınm" diye düşünüyor. CHP'nin temel sorunu "genelbaşkan" değil "ge- nel bakış". İlk gün izlenimlerine bakınca, 22-23 Ma- yıs'ta yapılacak olağanüstü kurultayda kavga zemi- ninin şu olacağı anlaşılıyor: "Genel başkan kim olsun?" Yeniden aîtını çizelim; bu kavga, "kokmuş aşın tenceresi nasıl olsun" sorusuna yanıt aramaktan başka bir şey değil. Kurultaya bu havada gidilirse "görüneni" tire tire aktaralım: - Baykal'a karşı olanlar günlerce süren toplantılar yaparlar. Tek aday üzerinde anlaşamazlar. - Baykalcılar bir süre perde önünden çekilip, ço- ğunluğu kendileri tarafından belirlenen delegelerte sıcak teması sürdürürler. - Kurultaya az kala hatın sayılır sayıda delege Bay- kal'a gidip, "Genel başkanım siz yanlış değildiniz, bu seferiik seçmen yanıldı" der. Kendisini yeniden CHP'nin başında görmek istediklerini söylerler. - Baykal buna önce, "Hayır, ben yeni bir oluşu- mun önünü aşmakiçin, yapıcı birsürecin başlama- sı için geri çekildim. Bu oluşumu engelleyen kişi olamam" yanıtını verir. - Baykal'a karşı olanlann kendi aralanndaki top- lantı brtip tükenmek bilmez. Sonunda iki ya da üç adayın çıkması gündeme gelir. - Tam kurultay günü Baykal, "Partili arkadaşlan- mın bana vereceği her görev kutsaldır" der. Aday gösterilir. - Baykal ekibinin "kemik" 350-400 oyu belirleyi- ci olur. öteki oylar bölünür. Baykal kazanır. Baykal'a karşı olanlar 60 kişilik PM'ye 6 kişi sokup başansız- hğın nedenlerini araştırmaya koyulurlar. - Baykal büyük bir enerjiyle "yeniden" der. - Kaybedenlerin bir dilimi, "Herşeye karşın CHP" der. önemli bir dilimi, "Artık CHP'de kalınmaz" di- ye düşünür. Yeni bir parti gündeme gelir. Bu, büyük olasılıkla SHP olur. Mazbata değil ytirek Yukanda sıraladıklanmız sadece olasılık. Şu ola- sılığı da maddeleyelim: - CHP'nin il örgütlerinde başlayan kaynama, ön- ce dağlardaki çoban ateşi gibi tek tek yükselir. - Bu yükselmeler, tıpkı derelerin adım adım birle- şip kocaman bir ırmak oluşturması gibi çoğalır. - CHP'de mazbata değil yürek arayan insanlar güven veren bir "yeni yapı" oluşturur. Bu yapı, CHP'nin kılcal daman olması gereken kitle örgütie- riyle partiyi banştınr. - Önümüzdeki seçimlere hemen hazırianmaya başlayan yeni yönetim, parlamento dışındaki büyük bir toplumsal gücün temsilcisi olarak siyasete ağır- lığını koyar. Ikinci olasılık çok zor görünüyor. Ama olanaksız değil. Çünkü CHP'ye gönül verenlerde bu enerji var. CHP'nin durumu ve geleceğiyle ilgili telefonlar, fakslar devam ediyor. Genç bir okur sordu: "Biz şu anda beş arkadaşız. CHP'de çalışmak is- tiyoruz. Ne yapabiliriz?" Oyunu CHP'ye vermiş, partinin üyesi olmayan bir başka okur sordu: "Ben de kurultaya gidip bir şey yapmak istiyorum. Ne olabilir?" CHP'nin yeni yönetimini belirleyecek delegeleri kesinlikle küçümsemiyoruz. Ama gün "delegelerza- manı" değil. CHP tabanı kaderine el koymalı! Şampi^onluk deıtnleri. Ocak fıyatlarıyla ve peşin fiyatına taksitle CINE5e üyelik fırsatı. . herParar heyecan. Hemen üye olun (0212) 225 55 55 www. c i n e 5 . c o m . t r Decoder'ler Multicanal Yetkili Satıcılan Bosch, Arçelik, Beko, Vestel ve K.V.K. Bayilerindedir.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear