17 Haziran 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
K SUBAT1999 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER ÖflCİİ lazetesinde yangın • İrtanbul Haber Seryisi - GLneşli Evren Caddesi 21 nımaradakı Öncü gazetesine ait tek katlı mcthaada henüz beıirienemeyen birnedenle dün oğle saatlennde yangın çıktı Yangın olay jerine kısa sürede ulaşan itfaiye ekıplerince büyümeden söndürülürken, matbaada büyük çapta maddi zarar meydana geldi. Iranlı sanık teslkn edildi • TAHRAN (AA) - tran'da geçen yıl sonunda ışlenen siyasi cinayetlere yardımcı olduğu ileri sürülen bir kişının, Türkiye'de polis tarafından yakalanarak iran'a teslım edildiğı açıklandı. Tahran Radyosu'nun haberine göre, Tahran askeri savcısı. cinayetlere yardımcı olduğu belirlenen \e daha sonra sahte vize ile Türkiye"ye kaçan bir kişinin, Türk polisi ve istihbarat birımlerinin \ardımı ıle tutuklanıp lran'a getirildiğıni açıkladı. Kadıköy'de el bombalı saldırı • İslanbul Haber Servisi - Kadıköy Yenisahra Fatih Caddesi'nde önceki gece kimlığı belirlenemeyen kişilerce, Yenisahra Ülkü Ocağı'nın karşısındaki işyenne pankart asıldı. Saldırganlar tarafından caddeye atılan el bombası da patladı. Patlamada ülkü ocağının ve iki otomobilin camlan kınlırken. saldırganlar olay yerinden kaçmayı başardı. Vıagra'mn satılması • İSTANBLL(AA)- Pfizer llaçları AŞ Genel Müdürü Alev Sonat, Sağlık Bakanlığı llaç Ruhsatlandırma Bilimsel Komısyonu'nun. Türkiye'de VıagTa'ya "bazı şartlarda satılması koşuluyla" verdiğini belirterek "Bakanlığın bu ZOT \ e.katıpaşık pıosedüıü nedeniyle hastalar Viagra'yı başka yollardan sağlama yoluna gidecekler ve kontrolsüz kullanacaklar" dedi. Onat. onay karannın henüz kendilerine ulaşmadığını da bildirdi. Uyuşturucu operasyonu • tstanbul Haber Servisi - lstanbul Beyoğlu'nda bulunan 20İ 9 adlı gece kulübüne alıcı gibi davranarak giren lstanbul Narkotik Şube Müdürlüğü'ne bağlı sokak timlen. uyuşturucu sattıkları belirlenen ve aralannda manken Başar Akıncı'nın da bulunduğu Özcan Ulu, Cem Güngörüz ve Servet Ace'yi gözaltına aldı Haberleşme merkezi • tstanbul Haber Servisi - lstanbul Valilıgi, olağandışı sosyal olaylar ile doğal afet, vangın ve benzeri olaylara ılişkin bilgilerin etkin, hızlı ve guvenilir bir şekilde Başbakanlık Haberleşme Merkezi'ne ulaştınlması amacıyla •'Haberleşme Merkezi" kurdu. Haberleşme Merkezi. nöbetçi vali yardımcısı başkanlığında 24 saat nöbet esasma göre faaliyet gösterecek. Haftanın her günü 08.00 ile 18.30 saatleri arasında (212)514 17 50,vine haftanın her günü gece ve gündüz(212)519 48 70 numaralı telefonlar ile (212j520 70 66numaralı fakstan haberleşme merkezine ulaşılabilinecek. Aşı Danışma Merkezi • İstanbul Haber Servisi - Pasteur Merieux Connaught Serum ve Aşı Sanayiı AŞ tarafından 2 yıl önce hızmete gıren Türkıye'nın ilk "Aşt Danışma Merkezi"nin, dünya ve Türkiye'deki mevcut aşı ve serumlara ilişkin hertürlü medikal bilgıyı verdiğı bıldirildi. Fırmanın Medikal Müdürü Dr. Tuna Yavuz dün düzenledıği basın toplantısında. dünyada her yıl yaklaşık 7 milyon çocuğun aşı ile önlenebilir hastalıklar nedeniyle yaşamını yitirdiğini belirtti. 'Yatan iıısaıı huzursıız oluyor' Acılt Kuşak -8- METİN GÜR • Köln kentinin, Türklerin yoğun oturduğu Kalk yöresinde deneyli eğitimcilerden ve eski TÖB-DER genel sekreterlerinden Kemal Uzun'la yine emekli Türkler üzerine çalışma yapan Şerif Issı'nın, Türk-Danış'ın salonunda düzenledikleri toplantıya 17 emekli katılmıştı. Tanışma, dert dinleme ve görüş alışverişi yapmak için bir araya gelmişlerdi. Içlerinden Hakkı Öztoprak'ın konuşması, emekli yaşamının evle ilgili sıkıntısını dile getirmesi hem düşündürücü, hem de etkileyiciydi: "'Gece yatağa yatmca kafamda marangoz çalışıyor. Akşama kadar evdeyım. Her şeye kanşıyorum. Hanım, 'Yeter, otur yerine' diyor. Anlayacağınız, o da bıktı, ben de. Boş oturunca can sıkıntısından pathyorum!" Küçük salonun ortasını çevreleyen masa- lardan birinde oturan tıknaz yapılı ve güler yüzlü bir emekli. şu sözleriyle bütün dikkat- leri üzenne topladı: "Gece yatağa yatınca kafamda marangoz çabşıyor. Akşama ka- dar evdey im. Her şeye kansıyonım. Hanım, 'Yeter. orur yerine' diyor. Anlayacağınız. o da bıktı. ben de. Boş oturunca can sıkıntısından patuyorum!" Köln kentinin. Türklerin yoğun oturduğu Kalk yöresinde deneyli eğitimcilerden ve eskı TÖB-DER genel sekreterlerinden Ke- mal Uzun'la yıne emekli Türkler üzerine çalışma yapan Şerif Issı'nın. Türk-Danış'ın salonunda düzenledikleri toplantıya 17 emekli katılmıştı. Tanışma. dert dinleme ve görüş ahşverişi yapmak ıçin bir araya gel- mişlerdi. Içlerınden Hakkı Öztoprak'ın böylesıne açık konuşması, emekli yaşamı- nın e\ le ilgili sıkıntısını dile getirmesi hem düşündürücü. hem de etkileyiciydi. Bunun ardından söz alanlann yakınmalan, dertle- rini dile getirmeleri. kendi deyimleriyle Bonn'dan Ankara'ya kadar uzanacak dilek- çeye sığmazdı. 1964 yılında Federal Alman- ya'ya geldiğinı söyleyen İsmail Muhterem. "Canüye. kahveye gitmek olmuyor. Buluşa- cagımızbiryerolmair diyorve Köln'de Al- man emeklilennın 280 yaşlılar kulübüne karşılık, Türkler için sadece iki kulübün olu- şunu eleştiriyordu. Hakkı Öztoprak'labirlikte- yiz. Hoş sohbet görmüş geçır- mış bın. Herkese açık olan ka- pısını bıze de açtı. Aynı yöre- de bakımlı. kendı yaşlarına göre döşediklen iki odalı ev- de eşıyle birlikteler. Çocukla- n için şöyle dıyorlar "Ayrüar. Yuvalan kurulu. İşleri aşlan güzei. Türk kültürünü unut- turmadık. Hepsinin kazancı ayn.Onlara maddiihtiyacınuz yok. Bize manevi desteklerL" Yemekten. kahveden sonra masaya eski anılannı canlan- dıran plastik torbayı getiriyor Hakkı Öztoprak. tçinde neler yok ki, Almanya'ya gelişinin ilk yıllarında iş arkadaşlany- laçekilenfotoğraflar, I965'in Şubatı'nda Hannover kentın- deki bir tuğk fabrikasına 2.92 mark saat ücretiy le ışe başla- yışmı belgeleyen çalışma an- laşması vb. Bir yandan bunla- n birlikte gözden geçırirken, Sosyolog Şerif Issı (be>az gömlekli) çalışma grubundaki emeklilerie birtikte. bir yandan da eşinin yakınması kulaklanmı- zı tırmalıyor. Eşmin. emekli olduğundan be- ri eve çok kapandığını, sağlığına dikkat et- mediğini, ağırlaştığını söyleyerek. "L'zun yıllar çaiışmış bir insanın işi bırakıp yatma- sı sağlığa zararh. Boş yatan bir insan kendi- ni dinliyor. huzursuz oluyor. Vücut hareket- siz olduğu için şişmanlıyor. gündüzle gece belirsizteşiyor" diyor. Hakkı Oztoprak'la geçmişini. bugününü ve geleceğini konuşuyoruz. Söyleşimıze y- er yer eşi Pakize Hanım da katılıyor. 1932 Konya Karaman doğumlu. Ayakkabıcı dük- kânı olan esnaf bir aileden gelme. llkokulu bitirmiş. 1964 yılında dükkânlan yanınca. İş ve Işçi Bulma Kurumu yurtdışına ışçi ola- rak gitme önceliğı tanıyor. 10 kişilik bir ış- çi kafilesiyle Almanya'ya giderek aynı tuğ- la fabrikasında işbaşı yapıyorlar. Fabrikanm fmn kısmında on dört ay ça- lışıyor. ama anasından emdığı de burnundan geliyor. Zorlu yıllann acısı onda denn iz bı- rakmış. Tuz yerine peynlr suyu O günlenn sıkıntısı yalnızca ışyeriyle sı- nırlı kalır mı hiç. İş dışında başka bir dün- ya ıle boğuşur Hakkı Öztoprak ve arkadaş- lan. Dili bılmezler. çarşıyt pazan tanımaz- lar. yiyecek malzemelerinin nerede \e ne şekıİde satıldığını tanımada ciddı güçlük- lerle karşılaşırlar. Onun ilginç bir anısını dinliyorum: "Bulunduğumuzköyeilkgelen yabancı bizolduk. Geldiğimizin ilk haftasın- da tuz almak için çarşıy a gittiL Aradık, ara- dık ama bulamadık. Adını bilmediğimiz için isteyemiyorduk. On beşgün Türkiye'den ge- tirdiğinıiz pevnirin suvuyla vemek yapak. karaman "a. annemize babamıza mektup vazarak, bi/den önce Köln'e gelen llhan Bozkurt un adresini istfdik. Adres gelince o arkadaşa haber salarak tuz bulmak için bi- ze sö/Jük getirmesini rica ettik. Sağolsun. sözlüğü getirince tuzun adını öğrendik de gittikakük." Çeşitli işyerlennde toplam 25 yıl çalışan Hakkı Öztoprak. 1988 yılında sosyal plan- dan erken emekli oluyor. 1991 yılında ise 60 yaşını doldurunca normal emekli statüsüne giriyor. - Hakkı Be>, niye erken emekli oMunuz? - Çocuklanmın hepsı vetiştı. yerlerini bul- du. Yaş ılerledı, ış ağır gelmeye başladı. Us- ta yardımcısıydım. Eskıden usta yardımcı- lan çalışmazdı. Benı son zamanlarda çalış- tırmaya başladılar. Konuşmak için sabırsızlanan Pakize Ha- nım söze gırdı: "Hızlı çalışük. birden JWTI1- duk. Ama şimdi biri bana, 'Çalışayım mı. emekli mi olayım' diye sorsa "çalış' derim. Allah sağlık versin. çalışsınlar. Şimdi iş ver- seter, sağlığım verinde olsa çauşınm." Hak- kı Bey bu sözleri başını sallayarak onaylı- yordu. Pakize Hanım. 15 yıl çalıştığını, emekli olamadığını, evde çok sıkıldığını söylüyor v e konuşmasmı şöyle sürdüriiyor- du: "F.vde haberierden başka bir şey dinle- yemiyorum. Kendimi. posası çıkmış bir in- san olarak görüyonım. İşyerimizde arka- daşlar beni sever sayardı. Bir kardeş gibiy- dik. Birimizin başı ağnsa. bepimizin ağnr- dı. Tav siyem. emeklive avnlanlar evde otur- masınlar. Bahçe bulsunlar." - Hakkı Bey, çalıştığıuz Mİlarda ne kadar istirahata çıktınız? -13 yıl ıstırahata çıkmadan çahştım. - Emeklisiniz, zamanıntz boL Günlerinizi nasıL nerelerde geçiriyorsunuz? - tşın en kötü tarafı burası. Zamanımı de- ğerlendırebileceğim bir yer yok. Ancak şun- ları yapabılıyorum: Gazete okurum. tele- vızyon seyrederım, camıye giderim. Sabah kah\ altısından. öğlen yemeğinden sonrabi- raz uyurum. gece on ıkiye dogru yatağa gı- denm, zaman böyle geçer. Evde oturmak çok kötü bir olay. Meşguliyetsizlık beni cıd- dı huzursuz edıyor. - Alman komşulanmz var mı? - Çok ahbabımız \ar Komşulanmız iyi. - Yabana düşmanuğı sia nasıl etkiüyor? Korkuyor musunuz? - Kendimden değil. çocuklardan korku- yorum. - Gfinûnüzö planlayarak yasasanız daha iyi olmaz mı? Yanıtı Pakize Hanım'dan alıyoruz. "Komşulara gidiyorum, insanlarla konu- şuytırum. kitapokuyorum. Ama bu bu_ Hep evde uyudu nıu rahatsız oluyorum. 'Haydi birdolaşalım" desem,"\oruluyorum' diyor." - Hakkı Bey kaç kilosunuz? - Işten çıktığım zaman 67 kilo idim, şim- dı 82'ye çıktım. - Türkiye'ye dönmeyi dü- şünüyor musunuz? - Çocuklar burada. Hasta- yız, sıhhatlı olarak ışten ay- nlmadık. Türkiye'de sağlık sorunu var. Temelli gideme- yız. Altı ay burada, altı ay Türkiye'de kalmayı düşünü- yoruz. - A\Tupa ülkeierine gezme- ye gidiyor musunuz? - Eskiden zaman olmadığı halde çocuklan arabaya atar Fransa'ya. tngiltere'ye, Bel- çıka'ya giderdik. ,\ma şimdi canımız istemiyor. zevk ala- mıyoruz. İnsan ağırlaşıyor, aptallaşıyor, - Almanya'vı seviyor mu- sunuz? - Seviyoruz. Yaşamınuzın en venmli zamanı burada geçti. Kendimızi burada ya- bancı saymıyoruz. SÜRECEK Tanık olarak dinlenen Doğan, yurtdışına para kaçırmadığını ve rant sağlamadığını söyledi Baysal davasında Tansu Çfller'e suçlama ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Kalkınma Bankası Genel Müdürü olduğu dönemde zım- metine para geçirerek bankayı za- rara uğrattığı gerekçesiyle 12 yıl 5 ay 10 gün ağır hapis. 1.5 trilyon para cezasına çarptınlan Ozal Baysal'ın. bu kararın Yargıtay'ca bozulması üzenne yenıden y argı- lanmasına devam edildi. Duruşmada tanık olarak dinle- nen Namık Doğan. dönemın baş- bakanı Tansu Çiller'in "paniğe gerek olacak şekilde para çekil- memesi" yönündekı mesajını Baysal'a ilettiğini söyledi. Bay- sal. alınan bir dizi yasal karann yasadışı ve sorumlusunun kendı- si olduğu yönündeki değerlendir- meleri kabul etmediğıni belirte- rek "Ben, birileri gibi olnıayan servetimi yurtdışına kaçırmadun, hiçbir rant sağlanıadım" diye ko- nuştu. Ankara l'. Ağır Ceza Mahke- mesi'nde görülen davanın dünkü oturumunda Baysal ve Hazine avukatı VatatAhsenCoşar katıl- dı. Mahkeme Başkanı Mustafa Baru. eski Hazine Müsteşar Yar- dımcısı Osman Ünsal'm talimat- la alınan ifadesının ulaştığını bil- dirdi. Batu. Ünsal'ın, Baysal'ın Kalkınma Bankası Genel Müdü- rü olarak atanmasında. Hazı- ne'nin herhangi bir fonksıyonu- nun olmadığını. Baysal ıle ara- sında arkadaşlık ılışkisınin dahı olmadığını ve zimmet suçu ışle- yip ışlemediğini de bılmediğini ilettiğini söyledi. Duruşmada dinlenen tanık Na- mık Doğan. Baysal'la Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı Kamu Finansmanı Genel Müdürü oldu- ğu 1994"te bir telefon görüşmesi yaptığını belirterek şöyle konuş- tu: "Hazine ve Dış Ticaret Müste- şar Vekili Osman C nsaL bir gün beni bürosuna çagırarak Başba- kan Tansu Çiller'in, "panığe ne- den olacak şekilde para cekilme- mesı' yönünde talimatlan oldu- ğunu ve bunu da Baysal'a ilerme- mi söyledi. Ben de bu sırada bü- roda telefon hatunda beklemekte olan Baysal'lakonuştumve nıesa- jı ilettim." Doğan, Baysal'ın. "Aynı dö- nemde Namık Doğan Kalkınma Bankası Yönetûn Kurulu üyesi i- di. Konu yönetim kurulu toplan- tısında da ele alınmışn. Acaba o görüşmeyi hatırlayabiliyor mu" sorusunu, "Hatırlamıyonım. Ko- numum itibarıy la da Kalkınma Bankası'nın me\ duat çekmesi yö- nündeki hususlannı bilmem mümkündeğfldir" diyeyanıtladı. Duruşmada söz alan Ozal Bay- sal. 5 yıldır devam eden manevi, toplumsal bir işkence ile karşı karşıya bulunduğunu savunarak "Bir dizi alınan yasal kararlana, yasadışı ve bunun tek sorumlusu- nun da benim olduğum şeklinde gösterilmesini kabul etmiyorum. Ben, birileri gibi olmayan serveti- mi yurtdışına kaçırmadım, hiçbir rant sağtamadım" diye konuştu. Başkan Batu, Baysal'ın tutuk- luluk halinin devamına ve eksik belgelenn gıderilmesme karar \ererek duruşmayı erteledi. Emekli Büyükelci Alacakaptan 'Türkiye iç sorunlannı hallederse uluslararası ilişkilerde etkili olur' tstanbul Haber Servisi - Türkiye'nin iç sorunlannı düzeltme yönünde gereken adımlan atması halinde. uluslararası ilişkilerde çok daha güçlü ve sözü dinle- nen bir ülke olacağı belir- tilerek aksı halde bölge ül- kesi olarak kalacağı «ırgu- landı. Bılgı Üniversıtesince düzenlenen "Cumhuri- yet'in Dış Politikası ve Ge- İeceğe Bakış" konulu pa- nelde konuşan emekli bü- yükelçi Aydın Alacakap- tan, Türk dış politikasını etkileyen kararlarda. tarih boyunca ekonominin çok önemli bir yeri oldugunu söyledi. Türkiye'nin stra- tejık öneminin bü> ük oldu- ğunubelirten Alacakaptan, "Türkiye, ekonomik aç- mazlardan kurtulmak için zaman zaman stratejik önemini kuDanmışur" di- ye konuştu. Emekli Büyü- kelçı Gündüz Aktan da es- kiden yalnızca güvenlik unsuruna oturan dış politi- kanın, günümüzde çevre, insan haklan gibi pek çok boyutunun oldugunu ıfade etti. Ulus devletın dış poli- tika alamnda tek aktör ol- maktan çıktığım, bu alan- da çok sayıda aktörün ve her çeşıt ılışkınin bulundu- ğunu sa\unan Aktan, "Dış politikada kuramlar ve is- tekler her zamangeçerli de- ğOdir" diye konuştu. Ak- tan, dış politikanın. mer- kezden çevreye doğru ge- lıştiğmi ve dış güvenliği- nın, her gün önlem alınma- sı gereken bir alan oldugu- nu öne sürdü. Bilgi Ünıversıtesı Ulus- lararası llişkiler Bölüm Başkanı Doç. Dr. Şule Kut isel990'danbuyana27ül- kede rejim değişikliğinin meydana geldiğini, Türki- ye'nin kara ve denız kom- şularının sayısının yüzde 50 arttığını söyledi. Kut, 901ar sonrası Türkiye'nin birdenbire Avrasya'nın merkezine oturduğunu anımsattı ve güçlü devle- tin. kendisinın doğrudan taraf olmadığı konularda da aktivite içine giren dev- let oldugunu kaydetti. Boğaz köpriüerinde 6 îş yavaşlatma' eylemi Çalışma şarHannın iyileştirilmesi \c sağlıklı çalışma ortamının sağlanmasını isteyen gişe memurlannın. Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nde bugün ve yann iş yavaşlatacaklan belirtildi. İstanbul V'alisi Erol Çakır ise eyleme kablacak memurlann görevden alınacağını söyledi. Enerji-Yapı Yol Sendikası İstanbul Şube Başkanı Gürsel l mit Sever, Boğaziçi Köprüsü üzerinde Anadolu Yakası girişindeki gişeler önünde bazı gişe memurlanyla birlikte yaptığı basın açıklamasında, gişe memurlannın düşük ücrefle ve sağlıksız şartlarda hizmet verdiklerini söyledL Karayollan yetkililerini sorunlannın çözümü ve talepleri konusunda birçok kez uyarmalanna rağmen olumlu bir netice alınamadığını ifade eden Sever. "Yetküileri 23-24 Şubat tarihlerinde işi yavaşlauna eylemi yaparak bir kez daha uyaracagız'" dedi. Sever, geçen yıl mart ayında KESK'in grev karanna uyarak 4 saat işbırakma eylemi yapan 81 gişe memurunun "grev yaparak devleti zarara uğratmak gerekçesiyle" 12 milyar 489 milyon 417 bin lira para cezası istemiy le mahkemeye verildiğini de anımsatarak cezanın key fı ve hukuk dışı bir uygulama oldugunu öne sürdü. Sever, grevin yasal bir hak oldugunu savundu. Enerji-Yapı Yol Sendikası İstanbul Şube Başkanı Gürsel V mit Sever, taleplerinin çözümü yönünde gelişme kaydedilmediği takdirde, Türkiye genelindeki otoyol ve köprü gişelerinde daha etkili e> lem uygulanacağını sözkrine ekledi. Aile meclisi karar aldı IstanbuVun ortayerinde törecinayeûİstanbul Haber Servisi - Evli ve 5 çocuk babası komşusundan hamile ka- lan 17 yaşındaki AA. ve bu ilişkiden doğan 3 aylık be- beği, aıle meclisinin kara- nyla öldürüldü. "Töre" cınayetı, Bağcı- lar'da oturan Cemal Ars- lan'ın. önceki akşam saat- lerinde kardeşı A.A. (16) ve amcası Emin Arslan'la birlikte ev mi boşaltarak ta- şınmaya çalışmasından şüphelenen komşulannm ihban üzenne ortaya çıktı. Komşulan, Arslan ailesi- nin ani taşınma karan üze- rine "PKK'ü" olabilecek- leri savıyla Bağcılar Ilçe Emniyet Müdürlüğü'ne te- lefon edıp ihbarda bulun- du. Ihbar üzerine gözaltına alınan Arslan kardeşler ve amcalannın çelişkılı ifade- lerinden kuşkulanan polis, bu kişilerı Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amiriiğı'ne gönderdi. lfadelere göre. Adıya- man'm Gerger ilçes\nde oturan 17 yaşındaki A.A., 45 yaşındaki evlı ve 5 ço- cuk babası komşusundan hamile kaldı. 3 aylık hamı- le olduğu sırada, ailesı ta- rafından bir akrabası ile ev- lendirilmek ıstenen A.A., korkusundan dunımu açık- layamadığı için akrabasıy- la evlendi. Evlendikten 6 ay sonra çocuk doğuran A.A., kocası tarafından ba- bası Yusuf Arslan'ın evine gönderildi. Bunun üzenne, A.A.'nın babası Yusuf Arslan. annesi Ordek Ars- faun, amcası Emin Arslan, kardeşi A.A., dayılan Ah- met ve Emin Koyun ile ak- rabalan ZüMîkarKaya'dan oluşan aile meclisi topla- narak A.A. ile 3 aylık be- beğinin öldürülmesine ka- rar verdi. Aile önce bebe- ğini öldürmesi için genç kadını zorladı A.A., an- nesi ile birlikte yeni doğan bebeğini öldürerek cesedi- ni Adıyaman Dallarca kö- yündeki araziye gömdü. Genç kadın daha sonra da aılesi tarafından lstanbul Bağcılar'da oturan ağabe- yi Cemal Arslan'ın evine gönderildi. Aile meclisi A.A.'nın da öldürülmesı ıçın kardeşi A.A. ve amcası Emin Ars- lan'ı Bağcılar'daki Cemal Arslan'ın yanına gönderdi. Ailesı tarafından ablasını öldürme görevi \enlen A.A., genç kadını yaklaşık 1 hafta önce eşarpla boğa- rak öldürdü. Daha sonra amcası ve ağabeyınin de yardımıyla genç kadının cesedıni Bağcılar Pancar Caddesi 69 numarada bu- lunan boş bir binaya taşı- yan A.A.. ablasını binanm bodrum katında kazdığı yanm metrelık çukura atıp üzerinı toprakla örttü. Tatbikat Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirlıği' nde gözaltında tutulan Cemal Arslan ile Emin Arslan \e A.A.. dün yer göstermele- ri için genç kadını göm- dükleri binaya götürüldü. Yanm metre dennlığın- de toprağa gömülmüş ola- rak bulunan A.A.'nın cese- dı de buradan çıkanlarak morga kaldınldı. A.A.'nın boğulduğu tülbentin de, genç kadının boğazında ol- duğu dikkat çektı. A.A.'nın babası Yusuf Arslan ve an- nesı Ördek Arslan ıle dayı- lan Ahmet Koyun. Emin Koyun ve akrabası Zülfi- kar Kaya'nın da gözaltına alınarak sorgulanmalan için Adıyaman Emniyet Müdürlüğü'ne yazı yazıl- dığı bildinldi. TV kanalları kınandı Basın KonseyVnden Jet-Pa eleştirisi İstanbul Haber Servisi - Basın Konseyı Yüksek Kurulu, Jet-Pa'nın düzen- lediği "Sürtlfler Gece- sj"nin bazı televizyon ka- nallannda naklen venlme- sini kastederek bir ticari kunıluşun 6 ayn televiz- yon kanalmı angaje ederek bazılanna para karşılığı sa- atlerce canlı yayın yaptır- masmın. sadece basın meslek ılkeleri açısından değil, herhangi birtoplum- daki asgari ahlak kurallan açısından da "kabul edile- mez bir ayıp" teşkil ettigı- nı bildirdi. Yayının, reklam ise reklam kurallanna, ha- ber ise haber kurallanna uygun olması gerektiğinı vurgulayan yüksek kurul, söz konusu yayının iki ka- tegoriye de uymayan nite- liğiyle medya dünyamızın etik değerlerini ayaklar al- rına aldığını bildirdi. Yüksek kurulun, kamu- oyu ve medyaya yayım- ladığı bıldiride şöyle de- nildi: "Kamuoyuna çok güçlü ve büyük olduğu iz- ienimini vermeye çalışan, hatta bunu siyasi platform- lara taşıyacağını açıklayan bir ticari kuruluş, büyük paralar ödeyerek bazı tele- vizvon kanallannı saatler- ce kiralayarak kendi rek- lamını yaptırdı. Aslında reklam ise reklam kuralla- nna. eğer haber ise haber kurallanna uygun olması gereken bu yayın, iki kate- goriye de uymayan niteli- ğiyle medya dünyamızın etik değerierini ayaklar al- üna almış oldu. Çünkü Ba- sın konsey i'nin son derece girvenilir kay naklardan al- dığı bilgiye göre, söz konu- su yayın büyük paralar karşılığı gerçekleştirildi. Basın Konseyi, bu uygula- manın sadece "Kamusal bir görev olan gazetecilik, ahlaka aykın özel amaç ve çıkarlara alet edilemez' şeklindeki ilke ile 'tlan ve reklam nitelığındeki ya- yınlann bu niteliklen te- reddüte yer bırakmayacak şekilde belırtılir' şeklinde- ki meslek ilkesi açısından da kabul edilemez bir ayıp teşkil ettiği kanaatindedir." Konsey. bazı radyo ka- nallan ve hatta y azılı basın organlarının, kendilerini kamuoyuna tanıtmak ve seslerini duyurmak isteyen siyasi partilerle adaylar- dan. böyle bir yayın yap- mak için para talep ettikle- rinin belirlendiğinı bildir- di. Vakıftan iki bolümlü dinleti 'RuhiSu adıgelecek kuşaklara üetilecek' İstanbul Haber Servisi - Ruhi Su Kültür ve Sanat Vakfı 1999 yılı halka açık etkinliklerinden ilkini bir dinleti ile açıyor. 1999 yı- lını çok daha zengin ve kapsamlı bir izlenceyle ge- çirmeyi amaçlayan vakıf yönetimi, Ruhi Su adını ve sanat geleneğini özellikle yeni kuşaklara, geniş top- lum kesimlerine ulaştırma- yı hedeflıyor. Vakıf, 1999 yılı etkinlik- leri kapsamında "99/1" dinletisini, 24 Şubat 1999 Çarşamba günü saat 20.00'de Beyoğlu Muam- mer Karaca Tiyatrosu'nda gerçekleştirecek. tki bö- lümden oluşan dınletinın birinci bölümünde Erkan Oğur ve ismail Hakkı De- mircioğlu bulunuyor. Din- letinin ikınci bölümünde ise Mehmet Çapan, Ruhi Sutürkülen iledinleyicile- rin karşısına çıkıyor. Geceyi bir konuşmayla açması beklenen Vakıf Başkanı Sıdıka Su amaçla- nnı. "12 Eylül'le birlikte Türkiye'nin sanat ve ekin alamnda büyük biraçtıkya- şandı. Toplumsal içerikten yoksun kalan bu alanlarda niteliksiz ve derinliği olma- yan yapıüar yer aldı. Ruhi Su Kültür ve Sanat VakA. kendi alanında bu boşluğu doldurmaya aday bir si\il toplum kumluşudur. Bu nedenleçahşmalanmız her- kese açıknr" diye özetledı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear