Catalog

5 ARAUK 1999 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Gündeş'in rahatsızlığı beyin kanaması riskinin her yaşta herkeste olabileceğini ortaya çıkardı 'Erkeri müdahale yaşam kıırtanr' İstanbul Haber Servisi - Kaseünin tanıbmı sı- rasında rahatsızlanarak kaldınldığı Florance Nıghtingle Hastanesi'nde ıkı ayn beyın amehya- tı geçıren sanatçı Ebru Göndeş'ın sağhk dunı- munda bır değışıklık olmadığı belırtildi Dokuz Eylül Ünıversitesi Nöroşirürjı Anabilim Dalı öğ- retim üyesi Prof. Dr. Ümit Acar ıse her 100 kişi- nin 20'sınin beymnde, sanatçı Ebru Gûndeş'in de ani rahatsızlığına yol açan, her an patlamaya ha- zır baloncuk (Anevrizma) bulunduğunu söyledi. Florance Nıghtıngale Hastanesi'nde tedavısi devam eden Ebru Gündeşin dururnunda bir de- ğişıklık kaydedıldı. Hastane Başhekim Yardımcı- sı Doç. Dr. Adıl Gürtuğ, Noroşirürjı Uzmanı Prof. Dr. Cengiz Kuday ve Yoğun Bakım Sorumlu He- kimi Uzman Dr Sabriye Güvenç ımzasıyla yapı- lan ortak açıkJamada, bu tûr hastalar ıçın normal olan klınık seynn devam ettiği, sanatçının bılin- cinin açık olduğu belirtıldı. Dokuz Eylül Üniversıtesı Nöroşirûrji Anabi- lim Dalı öğreöm üyesı Prof Dr. Acar, Gündeş'de olduğu gıbı doğuştan varolan. hiç- bır hastaiık belirtisi verme- yen baloncuk (Anevnzma) ya da baloncukİann her yaş- ta görülebileceğine dikkat çektı. Acar, baloncuğun pat- lamadan önce tespit edilme- sının hasta yaşamı açısından büyük bir şans olduğunu kaydettı. Acar, şöyle devam ettı "Doğumsalolarak beyin damariannda baloncuk şek- liode ohışan anevrizma, an- cak başka hastaiık nedenrvle çekiJen beyin tomog- rafisi va da MR (Manvetik Rezonans) üe ortsya çı- kabfliyor. Aıtevrizmanın padamadan önce tespit edümesi, ameli\ an riskini yüzde 100 ortadan kal- dırmaktadır. Bu da hasta açtstndan büyük şans- nr." Prof. Acar, Anevnzma patlamalannın neden olduğu beyın kanamalannda, erken cerrahı mü- dahale ıle hastanın kurtulma şansı olduğunu an- lattı Ümit Acar, anevnzmamn genellıkle sanat- çılarda görüldüğü yohındakı görüşlere katılmadı- ğını bıldırerek, bu hastalığın her yaşta, herkeste görülebileceğine işaret etü Acar, bu hastalığın zaman zaman önemsenmeyen başağnlan. görme şikâ>etlen şeklınde verebıleceğını belırtti. Nekr riski artünyor? Beyın kanamasında şeker hastalığı. sigara, al- kol ve yüksek tansıyonun baloncuklann patlama riskini arttırdığııuvurgulayan uzmanlar, "Ozettik- le kadmlann aldıgı doğum konfrol hapbn beyin kanaması riskini artünr. Çünkü bu haplar damar cidannı zayıfbbr. Eğer ensenize ve başuuza ağn giriyorsa zaman geçirmeden nöroloğa başvur- ^ d A > • • ! Gûndeş'in du- rumunda deği- şüdikyok. Sertel Vakfi Demokrasi Ödülleri töreninde basın cinayetleri hnandı Ahmet Taner Kışlafa'nm ödühlnû aDesi adına kuzeni Hıncal Uluç aldL Tören su^sında LTuç'un gözJerinin dotdnğu görûldû. "Saldmlarctynıbütünün halkalan'tstanbul HaberServisi-Sertel Vakfi De- mokrasi Ödüllen, törenle sahiplerine ve- nldi. Bombalı saldın sonucu yaşamını yi- tıren yazanmız Ahmet Taner KışJak laik ve denıokratik cumhuriyeti savunan yazı- lanndan. gazetecı Doğan Tılıç da "Utam- yorum Ama Gazetetivim" adlı kitabıyla ödüle değer göruldü. Tûrkrye Gazetecıler Cemıyetı (TGC) Burhan Felek Salonu'ndadün düzenlenen ödül törenınden önce "Çokpartii demok- rasnçgeçişdönemîndeTan gazetesiveSer- teDer" konulu bır konuşma yapan Doç. Dr. Yddc Sertel Tan gazetesinın yakıl- masınm basına yönelık saldınlann ne ilkı ne de sonuncusu olduğunu belırterek Ah- met Taner Kışlah'nın öldürülmesınin de bu cinayetler halkasının sonuncusu oldu- ğunu kaydettı Tan gazetesınin sahıbı Ze- kenya Sertel'ın Tan Matbaası baskınıyla ilgılı anılannı ses bandından dınleten Yıl- dız Sertel, Tan gazetesıne yönelık saldın- yı unutmak ve unutturmamak istedıkleri- ni söyledi. "Kalenriyie cumhuriyeti de- mokrasiyi ve laiküği konımak" konusun- da konuşan gazetemız yazan Aydm Engin de Tan gazetesinın yakılmasıyla başlayan ve Abdi Ipekçi, üğur Mumcu, Ahmet Ta- ner Kışlalı 'nın öldurülmeleriyle süren sal- dınlann aytıı bütünün halkalan olduğunu söyledi. Engın'ın konuşmasmın ardmdan ödül törenine geçüdi. Ahmet Taner Kışlalı'mn ödüiünü aüesı adına kuzeni Hmcal Utaç aİHken Uluç'un gözlerinin dolduğu gö- rüldü Ödfilünü Uluç gibi Yıldjz Serterin elınden alan Doğan Tıhç da onur duydu- ğunu belirtti. Odül törenininardından düzenlenenve TGC Başkanı Nafl GâreM'mn yönettiği "Düşünce özgürlûfü stmrlandınlabiJir mi" konulu tartışmaya ise gazetecı Doğan Tılıç, Oral Çahşjar, limır Tahı ile avukat GiUcin Ça>tga kaökh. Doğan Tıhç yaptığı konuşmada orta- çağda egemenlerin kendılenni eleşörenle- rin dıllennı kestırdığını anlatarak "İfede özgûrlügûnÜD önüne dîkiien yapürunla- rra dil kesmekten farkh ofanadı^nı düşü- nûjonun" dedi. "Dûşûnceözgürlüğünün kHÜanmasıyiayetiştik*' diyen a\ııkat Gül- çuı Çayhgü de 75 yıllık cumhuriyetin 40 yıla yalcm bölümünün sıkıyönetim ve ola- ğanüstü halle geçtığmı belırterek "Yaıç- lanmasan aydm kabnach" dedı. Millı>et gazetesi yazan Umur Talu da düşünce ve ifede özgürlüğünün ınsanlann eşıdik ideali olduğunu kaydettı. Talu in- sanlara seçme hakkı venldığını ancak dü- şünceler arasında seçme hakkına kısıtla- malar getınldığnu de vurguladı. Cumhu- riyet yazan Oral Çalışlar da toplumdakı kampİaşmadan \e hoşgörüsüziükten yakı- narak "Düşândüğümü >szanmorum. YazAğm zsnan buaa şu ne deı; >*anpç ne derdiyedâşönöyonıın'' şeklınde konuştu. HAFTAYÂ BAKIŞ AHMET TANER KIŞLALI Asalım ıtiı, Besleyelim mi? Çocuklann tepkisi bazen büyük- lerinkinden daha doğrudur. Saf ve yalın oiduğu için...Sokaktaki ada- mın tepkisi de bazen Meclis'teki adamların tepkisinden çok daha sağlıklıdır. Birtakım ince hesaplara dayanmadığı için... Hasan Cemal Diyarbakır'da, sokaktaki insanın nabzını tutmaya çalışmış. Iki yanıt özellikle dikkati- mi çekti. Birincisi, yaşlı bir Kürt'ten: - Apo gitse ne olur, gitmese ne olur? lyi olacaksa, idam etsinler.. Ama etmeseler, daha iyi olmaz mı? Ikinci yanıt ise bir Türk'ten: - Apo idam edilirse daha çokpu- an toplar. Etmeyin kı yavaş yavaş ölsün! ••• Dört sorunun yanrtı çok önemli: Ceza niçin verilir?.. İdam önce- likle kimi cezalandırır?.. İdam en ağırceza mıdır?.. öcalan idam edi- lirse, sonuçlan ne olur?.. Cezanın iki amacı vardır Birinci- si, caydıncılık; ikincisi ise vicdanla- n rahatlatmak. Idamın en caydıncı ceza olduğu- nu söylemek çok zor. Bir yanda ABD, bir yanda Avru- pa. Aynı gelişme düzeyindeki top- lumlar. Birisinde ölüm cezası var, ötekisinde yok. Ve ölüm cezasının ABD'de daha az cinayet ışlenme- si sonucunu doğurduğunu söyle- yebilmek de olanaksız. ABD'nin bazı eyaletlerinde idam var, bazılannda yok. Aynı toplumun iki parçası... ölüm cezası olan eya- letlerinde, olmayan eyaletlerinden daha az cinayet işlendiğinı söyle- yebilmek olanaksız. Suçun cezasız kalmaması, ka- mu vicdanının rahatlaması açısın- dan da durum pek farkh değil. ABD'nin ölüm cezası olan eyalet- lerinde vicdanlar rahatlıyor da ol- mayanlarda kanıyor mu? ••• İdam öncelikle suçluyu mu ceza- landınr? Hayıri ölüm cezası öncelikle suçlunun yakınlarını cezalandınr. ölen için anlık bır acı vardır. Arkasında kalan- lar içinse o acı tüm yaşam boyu sürer. Ve kimi zayrf bünyelerde ™/n- tf 1 l " ' tikam" isteği uyandınr... İdam en ağır ceza mıdır? Hayıri Yaşam boyu hücre cezası, her gün yeniden başlayan bir işkence- dir. Umutsuzluk içinde ağır ağır ölümdür. Batan her güneşle yeni- den ölmektir. Çöküştür, tükeniştir. İdam, anlık bır cezadır. Yaşam boyu hücre cezası ise sonsuz bir ceza... Ve son soru: öcalan asılırsa ne olur? Dünya ile ilişkilerimizde ne olur? Toplumsal barışımızda ne olur?.. Konuyla ilgili ilk yazımın üzerin- den üç haftadan fazla süre geçti. Prof. Bozkurt Güvenç hemen te- lefonla aramıştı. Filme de alınmış, gerçek bir olaydı anlattığı. Olay, geri kalmış bir ülkede ge- çer. Olayın kahramanı, toplumsal bir hareketin önde gelen bir ismi- dir. Öldürüimesi için devletin gizli güçlerince bir hazırlık vardır. Ingiliz- ler kendisini uyarır ve kaçmasını salık verirler. Oysa Ingiltere ondan değil, onu öldürmek isteyenlerden yanadır! Ama olayın sonuçlannı tahmin edebilecek kadar deneyimlidir. O kaçmayı kabul etmez, öldürül- meyi seçer.. Kendıni kurtarmayı değil, davasının yararını öne alır... Öldürülür ve "efsane" olur! ••• "Rehine" olarak kullanılabilecek bir tutsak mı? Yoksa tükenmiş bir "efsane "yi yeniden canlandırmak mı? Akıl mı? Yoksa duygular mı? Toplumsal banş mı? Yoksa "kan davası" mı? ölüm cezasını veren yargıç ölüm cezasına karşı. Başbakan ölüm ce- zasına karşı. Askerter bile ölüm ce- zasının kalkmasını savunuyorlar. Ve toplumu temsil etme savında olanlar, temel birtercihle karşı kar- şıyalar... Manmaris'teki emekli adam bir tarihte "Asmayalım da besleyelim mi" diye sormuştu. Yaşadıkların- dan sonra belki o bile, beslemenin bazı duaımlarda asmaktan daha akıllıca olduğu sonucuna varmıştır. (Cumhuriyet, 2 Temmuz 1999) Aralık ayı gala filmleri kaçmaz! t L.A. CONFIDENTIAL LOS ANGELES SIRLARI KEVIN SPACEY - KIM BASINGER 12 Aralık Pazar 21:00 JUST THE TICKET ASKIMİCİN U.S. MARSHALS KACAKLARIN PESİNDE ANDY GARCIA - ANDIE MACDOWELL T0MMY LEE JONES - WESLEY SNIPES 19 Aralık Pazar 21:00 26 Aralık Pazar 21:00 RUSH HOUR BİTİRİM İKİLİ JACKIECHAN-CHRISTUCKER 31 Aralık Cuma 21:00 ciNes o © © ^ © © Hemen arayın (0212)225 55 55 www.cine5.com.tr sadece