Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
5 ARALJK1999 PAZAR CUMHURİYET SAYFA
kultur@cumhuriyet.com.tr 15
Memet Baydur'un 'Günebakan Cam Kırıkları'nı Istanbul Devlet Tiyatrosu sahneliyor
Lcıyı, kederi,
yakından, çok
yakından tanımış
•\ bir toplumun iki
bireyini bir parkta
v düşünüyorum...
Birbirine
; benzemeyen
hayatlardan
süzülmüş, seçimler
yapmış ve o
^ :.v seçimlerin
&
* sonuçlanna
birbirine
benzemeyen
yöntemlerle
katlanmış iki insan.
Karanlık günlerde,
yalnızlıklanna
birbirleriyle anlam
kazandırmaya
çalışan iki insan...
Yûroaz Onay'm yönettiği, AKM Aaz Nesin Sahnesi'nde sahneknen oyunda Funda Eskioğhı ve Adnan Biricik rol akyor. (Fotoğraf: UĞUR GÜNYÜZ)
aıip bîr aşk lıikâyGÜLERÇETİN
Gerçek nerede başlar, yalan nerede bı-
ter? Memet Baydur'un Istanbul Devlet
Tiyatrosu tarafından sahneye taşınan
'Günebakan Cam Kınklan' başlıkh
oyunu bu sorudan hareketle bir kadın ve
bir erkeğın aynksı ilışkisini irdeliyor.
Parkta karşılaşan ıkı yabancının Nâ-
am'dan Yuri Gagarin'e, Pablo Picas-
»'dan tnöoü'ye, ErnestHeming^ay den
Editfa Plaf a uzanan sohbetlen, en ger-
çek götüntülerie en uydurma hayaller ara-
aadakı smırTbrtadankaldınyor •• • • -
I Yümaz Onay'ın yönettiği "Güneba-
kan Cam Kmklarr, Memet Baydur'un
Mitos-Boyut Yayınevi'nce 1997'deya-
yımlanan "Yalancuun Resmi" adlı oyu-
nunun ikıncı yazımı. Baydur'un adını de-
ğıştırdığı, ek \e değışıİclıler yaptığı ya-
pıtta Funda Eskioğju ve Adnan Biricik
rol alıyor. Dekor tasanmını Orhan Al-
pasian'ın, gıysi tasanmını Mibriban
Oran'ın, ışık tasanmını da Yakup Çar-
bk'ın üstlendığı yapıtın yönetmen yar-
dımcısı EceOkay. NurettinÖzsuca'nın
oyun için hazırladığı muzıklen Aysun
Sökmen (flüt) ve Turgut Akaş / Orhan
Doğaner (klannet) seslendınyor.
Oyunda rol alan Adnan Bıncik ve
Funda Eskıoğlu, bütün behrsizliklerin
oyunculann ışini daha güçleştirdiğını,
ancak yönetmenın herkesin yaratıcıhgı-
nı desteklemesi ve ekip çalışmasına
önem vermesı sayesınde bu güçlüğün ûs-
tesinden gelebildıkleriru belirtiyor. Yıl-
maz Onay ile oyun üzenne söyleştik:
Izleyiciye gerçek soru işareti ~
- Gerçekle yalan arasmdaki sınınn
çok ince bıraküdığı oyundaid hayatlan
sahneye taşırken bu betirsidiğe nasıl bir
yaklaşun getirdiniz?
YILMAZ ONAY - Metinde hem ev-
rensel hem de ülkemizin ortamına bağ-
h realite üe ilgili çok önemli boyutlar
var. Bunlan ele alırken yanlış anlaşılma-
lara sebep vermemek koşuluyla seyır-
ciye bazı sorulann kalmasını istedik.
Ama o sorular uyanarak kalmah, seyir-
cinin kendi sorusu haJıne gelebümelıy-
di. Sonuç olarak amacımız bir yandan
seyırcınin hiçbır noktada oyunla konta-
ğmınkesılmemesı, oyunun mizahı ve oy-
nanış zevkı ve izleyıciyle duygusal ba-
ğının korunması, bir yandan da izleyi-
cide yaruünı yine kendisinin vereceği ger-
çek soru işaretlerinin kalmasıydı.
Bu nedenle iki bireyin yaşantısını tah-
lil etmekten, adamın yalancı olup olma-
dığını bulmaktan hareket etmedık. Me-
tinde çok geniş kesımlenn hayatında
çeşit çeşit parçalar var. Gerek adamın ge-
rek kadınûı karakten, hayatı şuydu, bu-
rada da şöyle yapar gibi ç özümlemele-
re gıtseydık oyun fakirleşirdi. Yorumu-
muz oyunculara çok şey yüklüyor. Bir
durumdan öbür duruma, sonra bir baş-
ka duruma geçivermelerde zorluklar
olabıliyor. Ama metnin seyircıyle alış-
veriş kurabilmesi için gerekliydi bu. Iz-
leyıci bana gelip "Adam yalancı nuydı
gerçek mi söylüyordu" diye sorsa "Siz-
ce nasddı" diyerek yanıtlamak ısterim.
- Izleykinin yanranı bulmasını istedi-
ğiniz sorulardan biri de aydm »orumlu-
hığu~
ONAY - Oyunda gerçekten kopup, o
' gwçeğingerektirdiği aotanlars gnretne-
menin, o bedeli ödemeyi göze alama-
manın getirdığı birtakım sığırunalar var.
Bu yaşamlanmızda da var. özellikle
üzerinde durulması gereken bir durum
bu. Kadın da adam da bir şeyleri bilen
insanlar. Aydın ya da entelektüel demi-
yorum, çünkü aydın yalnız bir şeyleri bi-
len değıl, onun bedelını ödemek üzere
eylemine de gıren insandır. Oyundaki kı-
şiler bu aydın sommluluğunu tam ola-
rak yerine getirememenin sıkmüsını ta-
şıyor. Bu sorunun da izleyiciye geçme-
sinı istedık.
'Bir ekip çahşmaa yapük'
-Kadınve adam oyun boyunca hiç do-
kunmuyorlar birbirierine. Günümûz-
de bireylerin bfrbirteebu kadar uzak ol-
maiannın. üetişimsizBğin bu boyuta var-
masmın nedeni ne sizce?
ONAY - Oyunculuk açısmdan kadın
ve erkeğın birbirine bu kadar yakın oy-
nayıp fiilen hiç temas etmemeleri zor-
luğunu göze almak durumundaydık.
Yalnızca duygusal bir kopukluk değıl bu.
Tam anlamıyla bir birhktelık, omuzdaş-
lık, hatta ondan sonra da eylem bırlığı-
nın gereküği noktada buhışamamalan-
nı sahne diline taşımaya çalışük. Ileti-
şimsizlik de bugün dûnyanın geldığı ta-
lihsız noktalardan biri. Neredeyse bü-
tün insanlığın kaybolduğu bir durum. Bu-
nun farkına vardığınız zaman temelden
birçok şeyi değıştirmeniz gerekıyor. Bu-
na da ınsanı 'ben bireyim' dıye yayga-
ra kopanrken tam tersıne bunu dıyen
sürüler halıne getiren globalizm, yeni
dünya düzeni denen felaket engel olu-
yor. Bir yandanbu felaketin farkına va-
nlmaması tehlikesi, bir yandan da aman
Gerikalan doksanbeş duyu
MEMET BAYPUR
Günebakan Cam Kınkla-
n, garip bir aşk hikâyesinin
oyunudur. Dul bir kadın, ay-
dınlık, iyı, ayaklan yere ba-
san, duyarlı bir kadın. Kar-
şısındakı adam kimdir? Oğ-
lunun ölümüne tanık olmuş
birpolısmi? Bir gemici mi?
Bir uzunyol şoförü mü? An-
lamklannın ne kadan dog-
ru, ne kadan palavradır? Içer-
diğı hüzneragmen 'iyimser'
bir oyun olduğunu düşünü-
yorum Günebakan Cam Kı-
nkian'nın. Adamın nerede
doğru söylediğinı, neıede
palavra attığını ben de bilmi*
yorum, oyunun yazan olma-
marağmen. Söylediklerinin
tümüyle gerçek ohnasıru is-
temezdim, bu kadannı bili-
yorum işte.
Acıyı, kederi, yakından,
çokyakmdantanımışbir top-
lumun iki bireyini bir park-
ta düşünüyorum... Birbirine
benzemeyen hayatlardan sü-
züimüş, birbirine benzeme-
yen seçımler yapmış ve o se-
çimlenn sonuçlanna birbiri-
ne benzemeyen yöntemler-
!e katlanmışflciinsan. Karan-
lık günlerde, yalmzuklanna
birbirleriyle anlam kazan-
dırmaya çalışan flci insan...
Bu oyunda son yırmi yü
içinde yazdığım birçok oyu-
Memet Baydur, oyunda yazdığı birçok oyuna küçuk/örtûhl göndermder yapryor.
na küçük/örtülü^önderme-
ler de yaptun. Ote yandan
adamın anlataktan içinde on
yirmi yılda hayatımızda
onulmaz ızler bırakan şeyler
var Yargısız uıfazlar, sorgu-
suz sualsiz adam öldürme-
ler,hakiaruvnukukun tümüy-
le yadsındığı yıllann anıla-
n, bütün buniann karaba-
sanlar gibi bttmcirnize ve bi-
linçalümızayerleşmesi. Gü-
nebakan Cam Kınklan'nda
anlatılan her şey, başka bir
oyun yazarunn elinde doğal
olarak bambaşka bir tiyat-
royayol açabılirdi. Bense bu
ilişkiden garip bir aşk bikâ-
yesı çıkarmayı denedim. Bu
çabayı daaniamsız bulacak-
lar olabilir. Onlara oyunda-
ki adamgibi "demin yoiuma
çduu» sincapk konoşuyor-
dıun ben" diyorum, *üstfr-
nüze abnmayur.
Oyun yazarken, JeanLo-
uisBarrauM'nunyıllarcaön-
ce söylediği şeyler aklım-
dan çıkmıyor. "Geoel ola-
rakbeşdayumuzoMuğusöy-
lenir.Oj^agerçekteyikzdu-
yumuz vardır. Geri kalan
Bahçesi'ndesözûnüettigdiı-
ynhtrnh»p
Günebakan Cam Kınkla-
n'nı da o doksan beş duyu1
yu düşünerek yazdrm.
kimse farkına varmasm çabalamalan
var. Farkına varanlar için sıkıntı büyük.
Onlar ıçın bunun gereğını yenne getu:-
mek. giderek çok daha pahalı duruma
geldı. Oyunda birtakım ısımler geçıyor.
Onlar bu bedeli ödermş kışıler Ama
bugün "tnsanhk, tarih ve toplum değiş-
tMemez,bu değişmez kadenfir" diye bir
düşünce empoze edılmeye çalışıhyor. Bu-
na karşı mücadele vermek için bu pa-
halı eyleme en başta aydınlann gırme-
sı gerek.
- Oyuncular tam bir ekip çabpnası
yapb^nızı, yer yer dogaçlnmilanı büe
izin verdiğinizi söylüyor».
ONAY - Okuma çalışmalanndan iti-
barenbir ekip çalışmasıy laortaya çıkart-
maya başladık oyunu. Mûziğı bestele-
yen, dekoru kostümü hazırlayan arka-
daşlanmız da okuma provalanndan itı-
baren bizimle çalışmaya başladı. Çah-
şırken süreklı yenı yorumlar gelişti.
Oyuncular da yorumlanyla çok şey kat-
ü oyuna.
Tek tek sayacak olsam rejisörün bu-
luşu gibi gözüken pek çok şey onlann
buluşu. Ben sahnede en son izleyicı ve
oyuncu başbaşa kalındığından üyatro
oyuncudur' diye ıddia ediyorum açık-
çası. Bu rejisörü ya da dığer akraba sa-
natlann fonksıyonunu reddetmek anla-
mına gelmıyor. Tam tersıne bir bütün-
lük söz konusu. Son noktada ış oyun-
cuya kalıyor. Oyuncuyu robot gibi kul-
lanan tiyatro anlayışına karşıyım. Sonuç-
ta ben çalışu-ken büyük keyif aldun, re-
jisör olarak da yapabileceğimın en iyi-
sine ulaştım.
'Bir bhıes olarak tasarladık'
- Parkta geçen oyunda kültürel bir yı-
gını andıran dekor çaiışmasma yöneJten
neydisizi?
ONAY-Metnm kendisı başka bir kon-
sept öngörüyordu. Öy\e de oynanabilir-
di, öyle de çok güzel bir oyun çıkabilir-
di. Ancak biz dingin bir park havasm-
dan ziyade o dıngüıliğin de yitırildiği,
kültür dahıl bütün güzellıklerın kaybol-
maya başladığı, bızım de onu zar zor ko-
ruyabılir hale geldiğimız yıkık bır kent
düşündük. Bunu dekorda bir konsept
olarak getırehm, oyunculara bunun bas-
kısının olanagını verelim dedik.
-NurettinOzşuca'nm özelolarak bes-
tetediği parçalann nasıl bir katkta okhı
çahşmanıza?
ONAY -Biz oyununbütününübir blu-
es olarak tasarladık. Bu düşünce bize
oyunculuklarda da oyundaki mızahın
ve hüznün dozunu dengelerken de çok
yardımcı oldu. Nurettin müziği baştan
sona illa bir blues parçası olarak yap-
madı ama aradaki ortaklık çalışmanın
bütünlügünü sağladı.
Vizyonundaki şiirsellik, açıklık ve duygusal yoğunluk nedeniyle seçildi
Turner Odiüü'nü Steve McQueen kazandı
Steve McOjueen'in çataşması üç kısa fümden oluşuyor.
Kültür Servisi - Ingıltere'nın en önemli sanat
ödülü saydan 15. Turner Ödülü'nu film yapım-
cısı Steve McQueen kazandı. Tracey Emin, 'My
Bed' adlı yapıtıyla ödülün en güçlü adayı olarak
gösterilirken, sürpriz bir isim olarak değerlendi-
rilen McQueen 20 bin poundluk para ödülünün
de sahibi oldu.
Turner jünsinm yaptığı açüdamada, 'vizyo-
nundaki şiirsellik ve açıkhk, yahşma«mn türü.
duygusal yoğunluğu veekonomik araç kullanımı'
nedeniyle McQueen'm ödüle değer bulunduğu
belırtıldı. Londra ve New York'ta eğıtım gördük-
ten sonra çahşmalannı Amsterdam ve Berlin'de
sürdürmekte olan McQueen'in çalışması, arala-
rmda evı yıkılan bir sanatçımn öyküsünü anla-
tan sessiz Buster Keaton fümi 'Deadpan'ın de bu-
lunduğu üç kısa filmden oluşuyor.
Ödüle adaylardan Tracey Emın,'Yatağun' ad-
lı çalışmasında tıpkı ödülün diğer adayı VVDson
Twins gibi çalışmasım bir dizi kısa filmle des-
teklıyordu. Dördüncü aday Steven Pippin ise bir
çamaşır makmesının makarasına monte edilen
kamerayla çekümış fotoğraf serisıyle yanşmaya
katılmıştı; ancak Emın'in çalışması Turner Ödü-
lü'nün en güçlü adayı olarak gösterilıyordu.
The Observer gazetesinden Laura Cumming
de kısa bir süre önce yayımlanan yazısmda, ödü-
le en yakın isim olarak Emin'i göstermiş, ancak
Turner Ödülü'ne yönehk eleştınlerinı açılidamak-
tan kaçınmamıştı. Öncelikle Tumer jürisınde
hıçbir zaman sanatçılar görev almamışü. Jüri
üyelerimn, Tate Gallery patronlan tarafından se-
çilmesi bir gelenek haluıı ahııış ve yapıtlar ge-
nellıkle koleksıyoncular, sanat sımsarlan ve sa-
natseverler tarafından değerlendinlmıştı.
Cummnıg,jün üyelerinin hepsinin Amerika'ya
gidip Steven Pippin'in işini yakından gördükle-
nnden emin olmadığmı ve Turner Ödülü organi-
zatörlennin bir yenilenme harekeüne grtmeleri ge-
rektiğıni belirtiyor; ancak yine de çağdaş sana-
tın bu sayede Tate Gallery'yi ziyaret eden kıtle-
lere ulaşmasını sevindirici buluyor ve ödül sahi-
bı McQueen'in Manhattan sokaklannı sergıleyen
yapıtıran ne denlı çekıci olduğunu da sözlenne
ekliyordu.
Caz grtapisti CharHie Byrd
kansere yenilcf
• VVASHINGTON (AFP) - Neredeyse yanm asırdu:
Washington'daki caz dünyasında önemli bır yer
tutan ünlü caz gitaristi Charlie Byrd kansere yenik
düştü. Maryland'deki evinde bakım altında
bulunduğu sırada ölen sanatçı 74 yaşmdaydı.
Gerçek bir gıtar ustası olarak tammlanan Byrd,
bossa nova rittmlermı ABD'ye genren ve
yaygınlaştıran ilk müzısyendi. Aralannda milyonluk
satış rakamına ulaşmış 'Jazz Samba'nın da
bulunduğu 100'ün üzennde albüme unza atan
sanatçı, caz müzığinde çok genış yelpazede ürünler
venyordu.
'Sugarcane' Harris öldü
• LOS ANGELES (AFP) - Blues, caz ve rock gibi
farklı tûrlerde çalan keman sanatçısı Don
'Sugarcane' Harns, 61 yaşında öldü. Yaşadığı
apartman katında ölü olarak bulunan sanatçı, uzun
süredır akcığer yetmezlıği çekryordu John Lee
Hooker, Sam Cooke ve Frank Zappa gıbı ünlü
müzısyenlerle birlıkte hit olmuş pek çok parçaya
ımza atan Harris, müzık dünyasına klasık müzik
eğıtımı alarak girdı. Doğaçlama konusundakı
yeteneğı kısa sürede keşfedılen Hooker, Zappa ve
Johnny Otıs gibi sanatçılann ılgisını çekmesiyle
kendını birdenbıre rock ve caz dünyasının içinde
buldu. 1956'da Dewey Terry ile birlikte Don ve
Dewey tkılısi'nı kuran sanatçmın yazdığı 'Coco Joe',
'Justuıe', 'Farmer John', 'Big Boy Pete' ve 'I'm
Leavıng You' gibi parçalar, Neıl Young ve Premiers
tarafından yemden yorumlandı 1970'lerde Los
Angeles'takı ünlü Ash Grove Kulübü'nde Zappa üe
sahneye çıkan Harns, bu bırlıktelık sayesınde eskı
popülantesüu tekrar kazandı. Sanatçı, dostu Dewey
Terry ile birlıkte yakın zamana kadar lngıltere,
Fransa ve ABD'de müzık yapö. ,
Tiyatposu
• STRASBOURG (AA) - Marmara depreminden
önemli ölçüde etkılenen ve çahşmalannı çadırlarda
sürdüren Izrnit Şehır Tiyatrosu, Strasbourg-Akdenız
Tiyatro Festivali'ne katüıyor. Izmit Tiyatrosu yann,
Işü Kasapoğlu'nun yönettiği 'Nasreddın Hoca' adlı
çocuk oyununu sahneleyecek. Oyunda başlıca rolleri
Melıh Düzenlı, Ash Kasapoğlu, Serhat Tutumluer,
Esra Bezen Bılgm ve Meltem Özsavaş üstlenıyor.
Tanzanyalı nafflerin resimleri
Istanbul'da
• Kültür Servisi-
Bır grup Tanzanyalı
ressamın yapıtlan
yann tstanbullu
sanatseverlenn
beğenısine sunuluyor.
Galen Ikı Maymun
ve Hollanda'nın La
Haye şehrinde
bulunan Fronn'er Art
galensınin
ortaklığıyla
düzenlenen sergi,
Tanzanya'nın naıf
ressamlannın efsane
vemasallan
anlattıklan yaprtlannı aynı mekânda buluşturuyor. -A
Galeri iki Ma^un'da 28 Ocak'a kadar görülebilecek *'
olan sergide yapıtlan yer alan ressamlardan George
Lılanga, dünya sanatı ıçerisınde kendıne önemli bır yer
edinmış bir sanatçı Mohamedı Wasıaq Channda ve
Oman Amonde Abdalla da hayvan resımlenni
yorumlayan Tingatınga hareketine mensuplar. Peter
Martın ve John Kilaka'nın özelhklen ise ahlak dersleri
veren hıkâyecı anlatımlan. Resimledıklen hikâyeler
Afhka'nın günlük yaşamında hâlâ yerinı konıyan sihır
ve büyü inanışlanru da ıçenyor.
Bmno Dumont, filmmi haJyan
sinemalanndan çekti
• Kültür Senisi - Fransu yönetmen Bruno
Dumonfun, Cannes Fdm Festıvalı'nde ödül kazanan
fünu 'L'Humanıte'ın sansürlü versıyonu, yönetmenın
isteğiyle ttalyan sinemalanndan çekıldi. Yönetmen bu
karan ttarya'daki sansür kurulunun fılmdekı erotik
sahnelen iki dakıka kesmesi üzenne aldığını açıkladı.
Bu bölümlerde tecavüze uğrayıp öldürülen bir kızm
cuısel organı gözüküyor ve mastürbasyon yapan bir
kışı görüntülenıyordu. Dağıtun şirketi Bim, küçüklerin
de fıhnı ızleyebilmesı ve televızyonlara satışuun
kolaylaşması için bu kesıntinın yönetmenin haben
ounadan yapıldığını açıkladı.
I . Ujjır Mumcu Şiir Yanşmasi
• Kültür Servisi - Karşıyaka CUMOK'un
düzenlediği, amatör ve profesyonel bütün şaırlere
açık olan III. Uğur Mumcu Şiir Yanşmasrnın
kaülım tanhi 24 Ocak olarak belirlendi. Kaüluncılar
konu seçimmin serbest olduğu yanşmaya en fazla
üç şiır gönderebilecek. Yanşmamn seçicı kurulu
Muzaffer tzgü, Bekir Yurdakul, Hidayet Karakuş ve
Hüseym Yurttaş'tan oluşuyor. Daktilo ya da
bilgısayarla iki satır aralıkh ve dört nüsha olarak
düzenlenecek şın-ler elden ya da mektupla Uğur
Mumcu Şıu- Yanşması, Ege Sanat Merkezi, 1721
Sok, No: 20 Karşıyaka/îzmır adresine gönderilebilir.
Münir OzkuTa UNMArdan ödül
• ANKARA (AA) - Ünlü
tiyatro ve sınema oyuncusu
Münir Özkul, geleneksel Türk
tıyatrosunun gelişimine
katkılanndan dolayı
Uluslararası Kukla ve Gölge
Oyunlan Birliği (UNIMA)
tarafından ödüle değer
bulundu. UNIMA'mn her yü
verdiği 'Geleneksel Sanat
Ödülleri'ni bu yıl kazanan
diğer Türk sanatçı,
araştırmacı ve kurumlar
şöyle: Selun Naşit Özcan, Dr. Tekin Özertem,
Mehmet Baycan, M. Tahn- Ikiler, Devlet Tıyatrolan
Genel Müdürlügü ve Çocuk Vakfı Başkanlığı.
UNIMA'mn Türkiye Ulusal Merkezi tarafından
bugünden başlayarak çarşambaya kadar Ankara'da
'Karagöz Günleri' düzenlenecek.
Muhappem Ertaş amlıyor
• KIRSEHİR (AA) - Ünlü bozlak ustası Muharrem
Ertaş, ölümünün on beşıncı yılı dolayısıyla bugün
doğum yeri olan Kırşehır'de anılacak. Kültür
Bakanlığı Halk Kültürlenni Araştmna ve Gelişorme
Genel Müdürlügü ile Kırşehır Valüliği, sanatçmın
yaşamının ele alınacagı bir panel düzenledi. Panele
Mehmet Özbek, Bilge Toker, Rüştü Akar, Altan
Demirel ve Halil Atılgan konuşmacı olarak katılacak.
Anma töreni, Kültür Bakanhğı Devlet Türk Halk
Müziği Korosu sanatçılan Eyüp Görkem ve Nazlı
Öksüz ile Kırşehırh sanatçı Aydın Çekıç'in vereceği
konserle sona erecek.