25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2 ARALIK1999 PERŞEMBE • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 19 TURKIYE Istanbul Edirne Kocaelı Çanakkale Izmir Marrisa Aydın Denızli B B B B B B B B 14 15 15 16 18 17 18 13 Sinop B 13 Adana B 18 Samsun B 11 Mersin B 20 Trabzon PB 14 Diyarbakır B 12 Giresun PB 13 Şanlıurfa B 14 Ankara B 9 Mardin B Eskişehir B 8 Sıirt Konya B 11 B 8 Hakkâri Sıvas B Zonguldak B 12 Antalya Van B 19 Kars 0Aç.k Parçalı bulutlu Yurdun kuzeydoğu kesimleri parçalı bulutlu, Marmara Oslo ile yurdun içvedo- Helsınkı Stockholm K 2 DIS MERKEZLER _5 Beriin B 8 2 Budapeşte B 6K BJO ViyanaCMSÜS ^ J y cek Hava stcaklığı Arnsterdam K 9 Belgrad birazartacak. Rüz- Brüksel K 9 Sofya gâr güney ve batı Paris B 8 Roma B PB 10 PB 16 yönlerdenhafrfola- Bonn rak esecek. Münih B 8 Atina PB 16 B 4 Zürih B 1 Şâm Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tıflis Kahire K PB K PB PB PB PB PB b 10 -1 1 8 0 7 17 PB 9 Bulutlu t Çok bulutlu GUNCELcÜIVEYT ARCAYÜREK H Baştarafi 1. Sayfada Uyanmanızı sağlayan Hollanda Dışişleri Bakanı Jozias Van Aartsen oldu. Basın toplantısında. Dışişleri Bakanımız Ismail Cem'in duymamazlıktan geldiği öyle açıklamalar yaptı ki; önûmüzü görmemizi sağladı. Gelecek yıllar Batı'nın hangi koşullar içeren öne- rilerle karşırnıza dikileceğinin ilk işaretlerini verdi. Avrupa'mn öyle kısa vadeli değil, uzun vadeli bir planı aşama aşama gerçekleştirme peşinde oldu- ğunu anımsattı. Kimi çevreleri uyandırdı. Hollandalı Bakan, Hetsinki'de adaylığımız kesin- leşirse AB üyeliği için yerine getiımemizi isteyecek- leri koşullan sıraladı: "Helsinkıden sonra" dedi Bakan; "insan hakla- nnın geliştirilmesi, ordunun siyasal alandaki konu- mu, Türkiye'de 'azınlık haklan' sorunlanndak)adtm- larınızı gelıştirmeniz gerekir." Lozan Ândlaşması'nda hangi etnik gruplann "azınlık statüsüne " bağlandığını, kuşku yok Hollan- da Dışbakanı da bilmesine biliyor ama, soru üzeri- ne süreklı yınelediği "azınlık" sözcüğü ile hangi et- nik grubu tanımladığını açıkça söylüyor: "Kürtler" diyor. Hollandalı daha bugünden AB'ye adaylığımızın üyeliğe dönüşme sürecinde Avaıpa'nın Türkiye'ye dayatacağı konulann başına Kürtlere azınlık statü- sünü koyuyor. En çok ıkı yıl sonra Türkiye'nin üniter devtet nite- liğini temelden sarsacak olan "Kürtrealitesi", böy- lece kulisten çıkıyor, görüşme masalarına taşınıyor. AB üyelığine karşı, Kürtleri azınlık olarak tanımak, azınlık haklanna sahip olmalannı sağlamak! Tabii şimdi ayaklar yere basıyor, düş yerine ger- çekler sahneye giriyor. Apo dayatmasının bir başlangıç olduğu, arkasm- dan Kürtlere azınlık dayatmasının geleceği artık "resmileşiyor". Çaresizlere çare Kapalı toplantıda Ismail Cem'in "Türkiye'deyurt- taşlann bireysel olarak eşltliğine" değinen açıkla- maları; Hollandalının bir kulağından giriyor, ötekin- den çıkıyor. Öyle ki Türkiye'nin resmi politikasıyla ilgili anla- tımlara karşın görüşlerinde niçbir değişiklik olma- dığını, Cem'in yanı basında "Kürtlere azınlık statü- sü" tanınması koşulunu yineleyerek kanıtlıyor. Batı'dan olası dayatmalar kapımızı çalınca izle- yeceğimiz siyasal yöntemler ya da Kürtlere azınlık istemine karşı Avrupa'ya önereceğimiz seçenekler daha bugünden hazırlandı mı, hazırlanıyor mu ora- sı eski diîle " meşkûk". Bilinmiyor. Ama bilinen birgerçeKyar: Azınlıkdayatması^oja-, sılığından yola çıkan eski Dışışlen Sakanı tfümtaz Soysal, "karşı formüller üretiyor". Azınlık kavramını Batı'nın ağzından alacak, üni- ter devlet öğesini sarsmayacak seçenekler... Ome- ğin, Kürtlere bireysel ve kolektif haklar tanımak. Bi- reysel haklarda ömeğin, Kürtçe yayın yapmak, ko- nuşmak. Ya da bu olanaklan kolektif kullanmak. A- ma devletin kültürel haklannı korumak. Soysal, düşüncelerinin içeriğini aynntılanyla an- lattığında yabancılardan büyük ilgi görüyor.. Azınlık ıstemi öneri haline dönüşmeden gündem- den kalkması için daha bugünden "karşı formüller" hazırlamanın gereğine inanıyor Mümtaz Soysal. Davranışlanyla bu gereği devlete anımsatıyor. Bir birey ulusal bütünlüğümüzü tehlikeye atma- dan sorunun içinden çıkmanın yollannı anyor. Çeşttli senaryolar hazıriamakla yükümlü devlet ne yapıyor? Uyuyor mu, uyanmak üzere mi, uyandı mı? Yağmurlu Kart k Gök güKJItOü Boyner'in yalısı ucuz kurtuldu • tslanbul Haber Servisi - Beykoz Klanlıca'da. Kamboçya bandıralı Euro Balker 4 adlı kuru yûk gemisi, işadanu Cem Boyner'in yalısına 45 metre kala karaya oturdu. 172 metre uzunluğunda. 16 bin 38 grostonluk olan ve yaklaşık 21 bın ton gübrenin hammaddesi olan üre taşıyan geminin, Ukrayna'dan JskenderurTa gittiği belirtildi. Özden'den gençlere çağrı • ANKARA (Cumhuriyet Bfirosu) - Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Genel Başkanı Yekta Güngör Özden, gençlere çagnda bulunarak "Siyasete gençlerin ilgi göstermesi lazım. Özellikle 1980 sonrası gençleri sessizliğe, üniversiteleri suskunluğa. toplumu durgunluğa iten anlayışm şiddetle karşısındayım" dedi. İSKl'den açıklama • Haber Merkezi - tSKl, gazetemizin 27 Kasım 1999 tarihli sayısında "Terkos havzasını lcurtarma çağnsı" başlığıyla yayımlanan haberle ilgili olarak bir açıklama yaptı. Açıklamada şöyle denildi: "ISKİ su havzalannı korumaya kararlıdır. Havzalarda istimlak. ağaçlandırma ve kaçak yapjlaşmaya karşı amansız mücadelemiz devam etmektedir. Su havzalannm korunması konusunda gösterdiğiniz hassasiyetten dolayı teşekkûrlerimizi sunanz." Jet Fadıl'a erteleme • İstanbui Haber Servisi - Jet-Pa Holding Yönetim Kunılu Başkanı Fadıl Akgündüz'ün "TBMM'nin manevi şahsiyetini alenen tahkir ve tezyif ettiği" gerekçesiyle 6 yıla kadar ağır hapis cezası istemiyle Istanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandığı dava, "Basın ve Yayın Yoluyla lşlenen Suçlara llişkin Dava ve Cezalann Ertelenmesine llişkin 4454 Sayılı Yasa" uyannca ertelendi. Lebedev'in Mavi Akım yorumu • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk-Amerikan Demeği'nce dün düzenlenen. Prof. Dr. Hasan Köni'nin yönettigi panelde konuşan Rusya'nın Ankara Büyükelçisi Aleksandre Lebedev, Mavi Akım doğalgaz boru hattı projesinin gerçekleşmesi durumunda Türkiye'de savunulanın aksine Rusya'nın Türkiye'ye bağımlı duruma geleceğini söyledi. Ulucanlap için suç duyurusu • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Ankara Şubesi üyesi bir grup avukat, Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi'nde meydana gelen olaylar sırasında görev yapan kamu görevlileri hakkmda suç duyurusunda bulundu. Adliye önünde bir açıklama yapan ÇHD Ankara Şube Başkanı Nedim Erkuş, Ankara Merkez Kapalı Ceza ve Tutukevi'nde 26 Eylül 1999 tarihinde meydana gelen olaylarda 10 kişinin öldüğünü. 85 kişinin de yaralandığını söyledi. Masa başı kararlar• Baştarafi 1. Sayfada çahşmada belirtilen "içine dûşfil- müş sakıncalı geiişmeleriıı" bakan- lık tarafından aigılanamaması ya da göz ardı ediJmesi nedeniyle bu yazınm yazıldığını bildiren DPT, bakanlığın kabul ettiği hususlara ters düşen istemlerinj sürdürerek, daha önce yanıtı verilmiş konulan farklı açıklamalarla yeniden gün- deme getirdiğine dikkat çekti. DPT uyansmın bakanlık tarafin- dan dikkate alınmaması nedeniyle söz konusu aşın kapasite nedeniyle Türkiye'nin kullanmayacağı gaz ve elektnk enerjisi için ödemek zorun- da kalacağı 9 milyar dolarhk yükten kurtulmasının yolu olmadığı anlatı- lan yazıda, kamunun yükûmlülükJe- rini yerine getirememesi durumunda yapılacak tahkim başvuru ve karar- lanyla ülke kredibilitesinin ciddi sar- sınoya gireceği, sektördeki özel ke- sim faaliyetleri ve yabancı sennaye ginşınin tamamen duracağı, artan enerji tarifeleriyle sanayi girdi mali- yetlerinin artacağı, ürünrekabetola- nağının azalacağı bildinldı. Bakanlığın, DPT'nin tahkim dü- zenlemesi nedeniyle projelerin ma- liyet ve finansmanlannın yeniden değerlendirilmesi istemini yerine ge- tirmemesi sonucunda, özellikle ya- bancı sermayeye tahkim yokmuş gi- bi yüksek belirlenen risk faktörii ne- deniyle fazla para aktanmı hem de tahkim olanağı sunulacak. DPT, bakanlığın da, gönderdiği 15 Temmuz 1999 tarihli yazınm son bö- lümü eksik yorum ve paragraflar ne- deniyle tam anlaşılamamakla birlik- te, "orta dönemli pianın yeni bir re- vize çabşmaya kadar talep tahminle- ri başta oimak üzere değerieri değiş- meyecek şekflde tespit edüeceği yeni bir arz-talep dengc çahşmasınuı ya- püması ve sonuçlandınlmasınr zo- runlu gördüğünün anlaşıldığını be- lirtti. DPT'nin ikinci yazısındaki saptamalan özetle şöyle: • Bakanlık doğru ve tutarlı bilgi 'âiışTsSgTamıyor. BOTAŞ'tan eski ta- rihli bir çahşmanın 3 sayfalık foto- kopisi bile bakanlık aracıhğıyla şifa- hi ve yazılı taleplere karşılık 2 ayda ve gizli ibareli olarak alınabildi. • Elektrik sektörünün ülke gene- li, bölgesel ve mevsimsel arz-talep dengeleri değişimine yanıt verecek, uygun hidro-termikpaylaşımını sağ- layacak, yakıt güvenliğini esas ala- cak, yeterli düzeyde yedek güce sa- hip bir sistemin kurulması için plan- lama çalışmalanna önem verilmesi ve "dçandan müdabale ediüneksi- zm" yürütülen optimal sistem geli- şim planlanna uyulması büyük önem arz etmektedir. Bugüne kadar ger- çekleştirüen optimal sistem gelişim planlannın değişik nedenlerle uygu- Bîr projeye dörl farldı gerekçe • Baştarafi 1. Sayfada için pianlandığı ifade edilirken, projenra gedkmesi ve bu amacı sağfaunaktan uzaklasmasıfizeriaeböl- genin eneıji ihth-acuiın karşüanacağı befirtUmiştir. AncakböJgedebuöJçüdebirenerjitalebinino»- madığı ve projenin enferkonnekte sistem ve fletim tesisleri açtsmdan da gerekli olmadığı ortaya konui- duğunda, santrafa tesis edecek yabancı finnanın Iğ- dır'da gerçekleşriretegi teknopark ve sana>i yab- nmlarryia 150 megavatlık güçte enerji çekikceği ve santratan ba üıriyacı karşüamak için kullanacağı açıklanmış, bu dfişünceyle ilgili olarak müsteşarb- ğımıza l nit Dostiuk Kenri-Iğdırisünli birraporife- tilmiştir. Yapdan inoetemede öoeröen tesderin he- nüz tasan aşamasuıda okhığu,ancak bualar gerçek- leşse dahi enerji ihtryaamn çok düşâk kffj^rngı vç küçükbirsantrallarahatiıklakarşdanabikceğigö- rülrnüştür. Bunun üzerine bu defa bakanbğmızca. geçmiş bö- tün bu gerekçeier bir tarafa bırakılarak Iran gaa- nın bir bölümünün Iğdır'da tüketibnesrvte Türkroe- nistan'dan 1 mihar merreküp daha fazla gaz çekil- mesine imkân tanınacağı gibi bir yeni genekçeyle gelinmektedir. Bu izahattan Türkmen \t Iran do- ğalgaz boru hatlannın bu gerekçe çerçevesinde pro- jetendirilmiş olduğu gjbi bir kabul çıkmaktadır ki, ahnan hilgik»r rfa» hfiyto trir kahıılii rtoğnılamgmak. tadır." lamaya konutaıası, telafı edilemez sakıncalan da gündemden düşürme- mektedir. • özel sektörün ağırlığının artma- sının 7. Beş Yıllık Kalkmma Pla- nı'nda öngörüldüğu bu yeni dönem- de, bakanlığınız kontrolünde olan özel sektör projelerinin sağlıklı bir şekilde yürütülmesi için gerekli planlama ve değerlendirme yaklaşı- mından uzak kahnmış, yukanda be- lirtilen prensiplere (optimal sistem gelişim planlanna) uyulmaksızın gündeme getirilen her proje bakan- lığınızca işleme alınmış, görüşmele- ri yürütülmüş, bir kısmının anlaşma- lan yapılmış ve daha müracaat aşa- masındaki doğalgaz projeleri için gerçekleşip gerçekleşmeyeceği bı- linmeden BOTAŞ Genel Müdürlü- gu'nden doğalgaz teminı konusunda talepte bulunulmuştur. • Bakanhğınızın2 Aralık 1998 ta- rihli yazısında da kabul edildiği gibi sadece 2005 yılı için yedek kapasite üste 91.4 milyar kilovat saat enerji verebilecek bir aşın kapasite oluşu- muna yönelinmiştir. Bu pakette yer alan doğalgaz santrallan için ise BO- TAŞ'ça aynı yıl için 30 milyar met- reküplük bir doğalgaz alım faeğlan- tısuıa girilmiştir. • Bakanlık, tamamının gerçekleş- me olasılığı bulunmadığı savını ye- ni projelerine gerekçe olarak ileri sü- rüyor. Başka yazısında da tamamı gerçekleşmeyecek projeleri. "teköf- leri ahnarak sonuçiandınlan, belli düzeve getirilen, ön anlaşmalaria bağiantılan sağlanan, önemli düze>- de masraflar yapılan. bu nedenle ge- ri dönülmesi mümkün olmayan pro- jder" olarak tanımlaması çelışkıdir. • Bu projelerin gerçekleşmemesi durumunda biryandan bağlantısı ya- pılan doğalgaz ve bu gazı planlanan santral bölgelerine taşıyacak olan boru hattı yatınmlan atıl duruma ge- lip ekonomiye yük oluştururken, di- ğer yandan da ülkenin elektriksiz kalma riski söz konusu olacaktır. Çünkü bakanlığınız tarafından özel sektör projelerinin bir kısmının ger- çekleşmeyeceği varsayımı ile gün- deme getirilen projeler arasında fark- lı yakıta dayanan projeler de bulun- makta, doğalgaza dayalı projeler ise farklı bölgelerde yer almaktadır. Bu durumda planlanan bazı projelerin gerçekleşmeme ihtimalinden kay- naklananriskazalmazken, ülke ener- ji sistemi üzerinde yeni riskler oluş- turulmaktadır. • Bazı projelerin gerçekleşeme- yeceği ihtimaline karşılık benzer projelerle alternatif yaratmak, proje paketini ve öngörülen belirsizlikleri büyütmekten başka bir yarar sağla- mamaktadır. Bu nedenle onay almış, projeler gerçekleştırilmelidir. • Bakanlığm mevcut proje pake- tini teknik ve fînansal yeterlilik ek- sikliği görülen projeleri listeden çı- karması. daha sağlıklı projelerin önünün açılması, yeni projelerin an- cak bu değeriendırme ile gündeme getirilmesi uygundur. • 1999-2002 döneminde enerji açığı görülmektedir. Çünkü bakanlı- ğınızca bu dönem için teklif edilen bütünprojeler müsteşarlığımızca arz listesıne alınmış olmasma rağmen, daha önce onayı veribniş ve bakan- lığınızca anlaşmalan tamamlanmış yap-işlet-devret ve yap-işlet modeli çerçevesinde ele alınmış projeler hız- landınlamadıgı ve zamanında başla- tılamadığı için bu dönemde bir açık doğmaktadır. Bu döneme zaman ye- tersizliği nedeniyle başka yeni bü- yük projenin yetişmeyeceği üzerin- de çalışma sırasında tüm katılımcı- lar mutabıktır. Bütün yeni projeler de bakanlığınızca bu dönem sonra- sına önerilmiştir. • 2000-2002 yıllannda devreye girebilecek özelükteki küçük hidro- elektrik santralı ve rüzgâr santralla- nnm sadece bu dönemdeki açığı ha- fıfletıci etkisinin olacagı açık bir şe- kilde ortadayken, yazmızda bu pro- jelenn müsteşarlığımız tarafından bu dönemdeki açığı kapatmak üzere çö- züm olarak önerildıği anlamını do- ğuran bakanlığınız ifadesının yerin- de olmadığı düşünülmektedir. • Mevcut yürüyen proje pâketiy- le 2007 yılına kadar açık olmayacak. 2003-2006'da işletmeye girmek üze- re başka yeni projelere gerek yok. 2007 yılı ve sonrası ortaya çıkacağı tahmin edilen enerji açıklannın ka- patılması için bakanlığınızca değer- lendirilmekte olan ve henüz müste- şarlığımıza görüş için gönderilme- miş olan projeler göz önüne alınma- mıştır. Böylece hiç olmazsa 2007 sonrasında optimal sistem gelişim planlan çerçevesinde yapılandırma- ya olanak sağlanması amaçlandı. Ça- lışmada yer verilmeyen bu projeler bir belirsizliğe itilmemiş olup tersi- ne, proje ihtiyacı gözüken yıllar için bakanlığınızca önerilmek suretiyle belirsizlikten kurtulacaklardır. • 7. Beş Yılhk Kalkmma Pla- nı'nın ilk yılında yapılması planla- nan, ancak bugüne kadar sonuçlan- dınlmayan bakanlığınız sorumlulu- ğundaki elektrik sektöründe rekabe- te ve havuz sistemine dayalı yapının kurulması amacına ulaştlması için elektrik sektöründe alım, tarife ve ödeme garantili anlaşmalardan aza- mi ölçüde kaçınılmalıdrr. • Uluslararası tahkim konusunda- ki gelişmelerin proje gerçekleşmesi, proje maliyetleri, fmansman olanak- lan ve fınansman maliyetleri, dola- yısıyla tarifeler üzerindeki olası olumlu etkileri dikkate altnarak ye- niden değerlendirilmesi isteğimiz yerine getirilmeden, TBMM'deki görüşmelenn sonucu dahi beklen- meden söz konusu projeler yeniden önerilmiştir. En azından değerlendir- me aşamasuıdaki projeler için dikka- te alınması uyansı konusunda da ba- kanlığınız yazısında bilgi verilme- mektedir. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada yoruz." Hava güneşli, sıcaklık 20 derece. Ama kiminte ko- nuştuysak hepsinin yüreğinde karanlık. Adana'dan Mersin'e mantar gibi biten inşaatlar, boynu bükük sa- n gözlü narenciye ağaçlannın arasından geldik. Deni- zi gören binalann çoğu boş. Başbakan Bülent Ecevit, depremzedelerin turizm bölgelenne ilgisizliğınden ya- kınıyor. Verdigi rakamlar şöyle: "25 bın 314 prefabrik konut inşa etmeyi planlıyorduk. 24 bini tamam. Bir-i- ki gün içinde belki hedef aşılacak. Turizm bölgelerine ilgıyse beklediğimizin çok altında oldu. 40 bin 634 tu- ristik yatak kapasitesini depremzedelere açabilecek durumdaydık. Sadece 6 bın 600'kişi geldı. 34 bin ka- pasite boş. Yurttaşta genel bir güven eksikliği dikkati çekiyor." Ecevit'in altını çizdiği güyen eksiklkjini, depremze- delerin yerleştirildiği Mezitli ve Erdemli'deki kamu kamplannda gördük. Caziye Ûöktürk'le konusuyoruz. Eşi Adnan Gök- türk'le birtikte buraya gelmiş. Daha sonra işini kaybet- memek için Yatova'ya geri dönmüş. Durumunu şöyle özetliyor "Ben burada gurbetteyim. Eşim memlekete gurbete gitti." Bir başka depremzedenin durumu ise kara mizah ör- negi. Izmit'te kooperatıfe girmişler, inşaat devam edi- yor. Depremden sonra Mersin'e göçmüşler. Müteah- hit geçenlerde haber salrnış: "3 aydıraidatınızı ödemi- yorsunuz. Lütfen geciktirmeyin." Erkan Kural eşini çocugunu kapıp solugu Mer- sjn'de alanlardan. "Birincı derdimiz işsizlik. Nensye başvurduysak form doldunın, karşılığı veriliyor" diyor. Daha sözünü tamamlamadan hemen yanındaki arka- daşt devreye giriyor "Ben form şampiyonuyum. Iki ayda beş form doldurdum..." Erkan da beş form dotaurmuş. Ama hiçbirine yanıt gelmemiş. Düzce'den, Sakarya'dan bir otobüs baga- jına ne konursa o kadar eşyayı alıp Mersin'e gelenle- rin yüz ffadeleri donuk, çocuklar kendini sevdirmiyor. Yüksek sesle konuşsanız, elinizi uzatsanız, hemen tep- kiyle karşılıyorlar. Çoğu uzun süre okula gitmemiş, sos- yal hizmet görevlilerinin özel ikjilerinin ardından bazı- ian ikna ediîmiş. Soruyoruz: - Peki burada sizi mutlu eden hiçbir şey yok mu? Yeter Kale acı bir gülümseyişle çevresini gösteriyor "Çamuryok, çadıryok, soğukyok." Balıkçı depremzedeler Içel Valiliği depremzedeler için günde 1.5 milyon H- ra harcıyor. Aile başına ayda 5 milyon lira da harçlık ve- riliyor. Depremzedelerin tekel maddeleri sorununu da Devlet Bakanı ROştü Kazım YOceten çözmüş. Ama bütün bunlar depremzedelerin yüzünü gütdürmeye yetmiyor. Tümünün ortak sorusu şu: "Oetoceğlmiz ne olacak?" Turistik tesisterin arasında torun-kayınvalide dolaşan depremzedeler, kökü havada rüzgârda yuvarianan ağaçlan andınyor. Depremzedelerle konuşurken ara- ya Mersinliler giriyor "Arkadaşlar; işsizlik diyorsunuz ama, Mersin 'in hali ne olacak? Burada yüzde 25 işsiz- lik var. İnşaat sektörü durdu. Burada asgari ücretle iş bulan kişi altı takla atar." Depremzedelere yardım etmek için kurulan kriz ko- mitelen de işsızliğe çözüm anyor Bu yolda sürdürülen kimi çabalar öylesine yanlış anlamalara neden olmuş ki insanın aklına ilk Aziz Nesin gelıyor. Komite görey- literinden bıri, sorun dinlemeye gelen devlet yönetici- sine şunu söytemiş: "Efendim birÇin sözü vardır, hal- ka her gün birkilo balık vermek yerine balık tutmasını öğretin, der. Sizin de buradakiyurttaşlann kamını do- yuracakyemek vermekyerine onlara iş bulmamız ge- rekir." Bu tümce dalga dalga şöyle yayılmış: "Duydun mu, bizi balıkçı yapacaklarmtş..." - Haa, ben de duydum. Herhalde tekne veıirler. "Yoktekne vermezlerbize. Sadece olta verirbırakır- lar." - Bu yaştan sonra balıkçı olmak da varmış... Teknoloji mikrogplen bile geride btrokryor' om medeniyetin osıl kvrtanası fasntyedir - Umberto Eco / Depreme holc 10 yıl vor! • Serdar Turgırt/ Yıl 2020: Füze rampasıno kaçok dükkan - Atilla Âtahy/ Binyıl öncesi devlet içinde büyük hesaplaşma - Murat Yetkin BdnKeyİMR bau hatonda sıra ireoof ihalelerinde. Clintoı, Türkiye'yi geteceğe ortak etti. Kıbrıs, hala AB yolundaki en büyük engel. DYP kongresi hem pller'i hem detegeyi değ'ıştrdi. Türfc-İş bulanık suda boşkon onyof. Dunya sola nereye gidiyor? Sosyalist Entemasyonal ve Bloir-Sdirödef ittjfakma karşı Fronsc sokı direnebilecek mi? Rısya'da Idrt seam. Dvıya televizyonlarıııı devrimcileri: Medyeyı her yönüyle etUeyecek teknolofık gefemelef kopıdo. Peki medyanın dev pofronlon bu gelişmelere ayak uydurmak için ne yoptı, ne yapıyor? Formala 1'de takımlar yeni sezona hazır. 2000 Avrupa Futbol ŞampiyomsvidoTüıkiye'ninşonsıne? Yasenh Dakbç: SudokJ balık bÜe ona hayran. •• ••£.-• •• - SİNEMA Brad Pitt'in oynadıgı, aşın şiddet ve köfür nedeniyle ABD'de R kategorisine düşen Figbt Onb Türkiye'de. TİYATIO Kanlı Döğön, Kırmızı Karoagaç ve Genco Erkal'ın Can Yöce) porîresı. MÜZİK Carios Santnno, Aydm Esen, The Drvtne Comedy, (stanbul Blues Kumpanyası'nın yeni olbümleıi ve Yapı Kredi Fesh'vali. RİTAP Dogon Hızlan, Vedat Türkoli ile TKP farihini onlattıgı son romanı Göven üzerine konuştu. 2000'in Penceresinden Yeni Binyıl Geaniş ve gelecek binyıla özgün bir bakış Umberto Eco, SerdarTurgut, Atilla Atakry MAGA Y L I K D E R G İ MHP'li Ergunutı konusması kavgaya yol actı 'Biz bir ilıale yaptık mı yüzde 10'u siyasetçînindir' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- MHP Muğla Milletvekili Metin Ergun'un kamu kunımlannın düşürülrîüğü duruma dikkat çekmek için söylediği, "Biz bir ilıale yap- ük mu yüzde 10'u srvasetçinindir, yüzde 10 bürokratındır, yüzde 20'si iş&damınındır, gerisi de bizûndir, vatandaşa bunu söyleye- Bm" sözleri TBMM KİT K.omisyonu'nda kavga çıkmasına neden oldu. KİT komisyonunda dün TEICEL Genel Müdürlüğü'nün bütçesi ele alındı. MHP Muğla Milletvekili Metin Eıgun konuşmasında, kamu ihalelerinde ihale fiyatlan- nın çeşitli gerekçelerle arttı- nldığtnı belirterek "bu işin böyle geöp böyie grrtiğini ve KİT'lerin yetim hakkının ye- niküği kurumiar haline geti- rildiğini" söyledi. Ergun, "Bunun adınıaçıkça koymak iazun. "Arkadaş biz bir ihale yaptık mı yüzde 10'u siya- setçinindir, yüzde 10 bürok- ratındır, yüzde 20'si işadamı- nındır, gerisi bizimdir' va- tandaşa bunu söyle>elim hep beraber. Siyasal ahlaktan, bürokrat ahiaktan söz etme- mize gerek yok n diye konuş- tu. Bu sözlere sinirlenen ANAP Eskişehir Milletveki- li tbrahim Yaşar Dedelek, si- yasetçi hakkında böyle ko- nuşulamayacağını söyleye- rek Ergun'dan sözlerini geri aimasını istedi. Dedelek, ko- misyon başkanı ANAP'lı Birkan Erdal'a, "Saym baş- kan; sözünü geri alsm" diye seslendi. ANAP Bursa Mil- letvekili Kenan Sönmez de Ergun'dan sözlerini düzelt- mesini istedi. DSP'li Erdo- ğan Toprak'ın da sözünü ge- ri aimasını istemesi üzerine Metin Ergun, "Sözümü geri ahnıvonım. Sivaset bir ku- rum işidir. Ben parlamentoda bulunan mö- letvekflJerini kastetmedim. SKasetçi dfdim, bunun içinde 0 örgüüeri var,teşldlatiar var" diye konuştu. Ergun'a tepkiler sürünce başkan Birkan Erdal toplantıya 10 dakika ara venldiğini söyledi. Metin Ergun, aranın dolmasının ardından, yeniden söz aldı. Tüm parlamen- toyu kastetmediğini kaydeden Ergun, an- cak geçmişte yargılanan siyasetçi ya da bü- rokratlar bulundugunu anımsattı. Bakanlıktan açıklama Elektrik kesiııtisi uygulamasnıa son ANKARA / İS1AN- BüL - Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, do- ğalgaz akışmdaki aksak- lıktan dolayı Türkiye ge- nelinde 5 gündür yapılan programlı elektrik kesin- tilenne dün saat 17.30'dan itibaren son verildiğini bildirdi. Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada. Uk- rayna'da meydana gelen ani hava soğumasından dolayı buülkenin Rus do- ğalgazıru belirlenen mik- tardan fazla çekmesinden kaynaklanan sıkıntının bütünüyle giderildiği be- lirtildi. Açtklamada. doğalgaz eksikliğinden doğan enerji sıkıntısının gideril- mesi için Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile bağü kuruhışlan TEAŞ, BOTAŞ, DSlveTEDAŞ genel müdürlüklerinin yoğun ve ortak çalışma- îanyla bir dizi önlem alındığı ifade edildi. Adı geçen kuruiuşlarm çabalanyia, Bulgans- tan'dan 3.5 milyon kilo- vat saatekenerji alındığı, çift yabtla çalışan yap-iş- let-devret santrallannın ikinci yakıtla çalıştınia- rak buradanaimandoğal- gazın TEAŞ sanirallanna verildiği ve barajlardaki su seviyesinift düşüklü- ğüne rağmen acil ihtiyaç nedeniyle fazla kapasite kullanılarak ekenerji üre- tildiği belirtilen açıkla- mada, bu çaiışmalann so- nucunda dün saat 17.30 itibanyla kademelı olarak tüm Türkiye'de elektrik kesintisine son verildiği kaydedM.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear