Catalog

5 ASIM 1999 CUMA • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Istabul B 16 Sinop A 16 Adana Y 25 Edne B 17 Koaeli B 16 Çaakkale B 17 TIzrr A T9 Maisa A 1 6 Aycn A 2 0 Derzli A 19 Zorjuldak A 16 Antalya Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehır Konya Sıvas PB Y Y B B B B 16 16 16 16 14 16 13 Y 24 Kars Mersin Diyarbakır Şanhurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Y PB Y PB PB PB PB 26 21 22 19 18 15 10 PB 10 ^dt. o«* f^\ Parçah bulutlu Yurdun guney ve doğu kesımlen parçalı bulut- lu Doğu Karadenız kj- yılan, Akdenız bofgele- n ıle Guneydoğu Ana- dolunun bats sağanak yağışlı. marmara rle ıç kesımler sabah saatte- nnde yer yer sıslı. dığer yeıier az bulutlu ve açık geçecek Hava sıcaklı- ğı kuzey ve ıç kesımler- de azalacak, dıger yer- ter değışmeyecek DIS MERKEZLER Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Y PB PB Y Y Y Y PB 9 11 11 12 12 12 14 13 Berlin PB 13 Budapeşte PB 15 Madrid PB 18 Viyana PB 15 Belgrad PB 19 Sofya PB 17 Roma Y 23 Atina PB 21 Münih PB 13 Zürih PB 14 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tıflis Kahire B B Y B PB B PB PB 1U 16 3 15 15 14 16 26 B 25 BulutHj k Çok bulutlu G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK • laştarafı 1. Sayfada yetMlilerie görüşürken partinizin kapatılması ola- sılığ gündeme geldi mi? ICıtan. FP'yi kapatma davasına Amerikalılann doğudan değinmekten kaçındığına işaret etmiş ve "denokratik bir ülkede parti kapatma davasını an- lamikta güçlük çektiklerini" söylemiş. Eski masal! Oysa Amerikalılar FP'yi görüşmeye alırten, kuşku olmasın, başka saptamaların pe- şinoa: FP kapatılırsa yöneticilerin ne yapmayı düşün- düğjnü birinci elden öğrenmeyi istemiş olabilirler. Ya da FP'nin Amerika'ya "kendilerini anlatma gereği" göımesinde bir başka ve önemli neden yok mu acaba? Var. VVashington ve New York'taki program şu- nu gösteriyor: Türkiye'de iktidar yollarını ABD'nin açacağına inanıyor FP! Demokrasimiz adına hazin bir görüntü! Bir zamanlar demokratik rejime vurulan darbe- lerin Pentagon'un izni ve bilgisi olmadan gerçek- leşmeyeceğini öne süren savlar bugün içerik de- ğiştirdi. FP düşünüyor ki; Türkiye'de iktidara gelebilmek için seçim kazanmak yeterli değil. ABD'nin nüfuzunu kullanmak zorunlu! Bu nedenle FP heyeti, ABD'de "kendini anlat- ma" örtüsü altında günlerdir o kapı senin bu kapı benim dolaşıyor. Amerika'da iktidar aramak kendi bilecekleri bir iş. Fakat kaş yapayım derken göz çıkarmamak ko- şuluyla. Kutan'ın, The Middle East Institute'de yöneltilen, "Orduyla neden çatışıyorsunuz?" sorusuna verdi- ği yanıt, bir bakıma talihsizlik eseri. Diyor ki: "FP ile ordu arasında ya da Refah ile ordu arasında birşeyyok. 'Bu, bir grup komutan- dan kaynaklanıyor'. Sürtüşme, anlayış ve tariffark- lılığından kaynaklanıyor." Bu açıklamadan çıkan sonuç şu: Komutanlar 12 Mart, 12 Eylül ve 28 Şubat'ta Türk Silahlı Kuvvet- leri kadrolanna önceden bilgi vermeden ve onay almadan devlet yönetimine müdahale ettiler. Bu mantığa göre, komutanlar, kendi kişisel yar- gılartyla hareket ederken TSK'yi kullandılar. Yutan yok! Kutan'ın sözleri bir başka anlam daha taşıyor. Demek ki; tam bir disiplin içınde, iç bünyesinde müthiş bir dinamizmle devinen TSK'nin astsubay- dan orgenerale kadar bütün katmanları, beş orge- neralden kurulu komuta heyetinin oyununa getiri- liyor. lUJ, Bu türden anlamlara gelecek açıklamalardan ka- çinrfıak gerekiyor. Üstelik, ordu 28 Şubat'ta tek başına bir müda- halede bulunmadı. Sivil kadrolar, laik cumhuriyetin Refahyol hükü- metiyle elden gitmekte oluşuna duyarsız kalınca; MGK'de, laik cumhuriyeti koruyup kollayacak ge- rekli önlemlerin alınmasmı komutanlar istedi. Komutanların hazıriadığı 18 maddelik öneriler demetini kurum olarak TSK'nin onaylamadığını söyleyebilir misiniz? Özellıkle 28 Şubat'ı karalamak için TSK'yi bütü- nüyle överken, komutanlan TSK'den soyutlama- ya girişmek geçerli bir yöntem değil. Komutanları TSK'den ayn tutarak olaylan yo- rumlama biçimselliğini siyasal dünyamıza Demi- rel armağan etti. Müdahalelerle sık karşılaştığı için, ordu ile komutanlan ayn kefelere koyarak darbe- leri "birkaç kişinin marifeti" gibi göstenmeyi yeğ- ledi. Demirel de, tıpkı bugünkü Kutan gibi, müdaha- lelerin "birkaç komutandan kaynaklandığını" söy- lerdi. Ne ki, iktidara gelir gelmez komutanlarla ılımlı ve olumlu ilişkileri kuran yine Demirel olurdu. Örneğin, "Iktidardaki Demirel başka, muhale- fetteki Demirel başkadır" diye yazan evrensel Ke- nan Bey'le aile boyu büyük dostluklar kurdu Demirel. Kutan, "ağabeyi"n\n yolunda. Tabii, söylediklerini yutan olursa.. Kartı Kanal 7 ve Cîne 5'e kapatma ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), yayın ilkelerini ihlal ettikleri gerekçesiyle Cine 5 ve Kanal 7'ye l'er, Radyo D'ye de 2 gün yayın durdurma cezası verdi. RTÜK'ün önceki gün gerçekleştirilen toplantısında yayın izleme ve değerlendirme raporlan görüşüldü. Üst kurul, "Toplumu şiddet, terör ve etnik aynmeılığa sevk eden ve toplumda nefret duygulan oluşturacak yayınlara imkân verilmemesi" ilkesini çiğnedikleri gerekçesiyle Kanal 7 ve Fstanbul Akra FM'in 1 'er gün kapatılması, Samanyolu TV ve Malatya Güneş TV'nin de uyanlmasını kararlaştırdı. Aynca çeşitli yayın ilkelerini ihlal ettikleri gerekçesiyle Lzmir Radyo Mix, Sıvas Sipaş TV ve tstanbul Radyo Nur'a uyan cezası verijdi. RTÜK, gazeteci Fatih Altayh'nın programı nedeniyle "Kişi ya da kuruluşlan eleştiri smıriarı ötesinde kûçük düşürücü, aşağüavıcı veya iftira niteüği taşryan yayın yasaklanna" aykın davTanıldığı gerekçesiyle Radyo D'nin yayınlannm 2 gün süreyle durdurulmasını kararlaştırdı. Üst kurul. aynca "Gemide" filmi nedeniyle Cine 5'e 1 günlük kapatma, rehine olaylan nedeniyle de Ege TV'ye uyan cezası verdi. RTÜK'ün Kanal D'de yayımlanan Mehmet AH Erbil'in sunduğu "Çarkrfelek" programına geçen hafta telefonla katılan bir izleyiciye küfredilmesi olayını teknik bir ekiple inceleyeceği bildirildi. Teknik ekip, iddia edildiği gibi stüdyo dışından yayına müdahale edilip edilmediğini araştıracak. Suikast siparişiH Baştarafı 1. Sayfada sının ardından haben yazan mu- habir bilgisine başvurulmak üzere Ankara Emniyet Müdür- lüğü Terörle Mücadele Şube- si'ne çağnldı. Gazetemiz yazan Prof. Dr. Ahmet Taner Kışlalı'nın fotoğ- rafına "çarpı" isareti koyarak hedef gösterdiği gerekçesiyle hakkında dava açılan Akit gaze- tesinin Atatürkçü aydınlara yö- nelik saldın planladığı iddia edildi. Bazı cınayet ve yaralama olaylanna adı kanşan ülkücü ba- balardan Kasım Gençyılmaz, avukatı Şenol Özel aracıhğıyla yaptığı açıklamada, Özden'i öl- dürmesi için kendisiyle bağlan- tı kuran Akit gazetesi muhabir- lerinden Hasan adlı bir kişiyi te- levizyonda gördüğü sırada tanı- dığını bildırdı. Gençyılmaz, es- ki Anayasa Mahkemesı Başka- nı. ADD Genel Başkanı Yekta Güngör Özden'in 2 milyon do- lar karşıhğı öldürülmesi önerisi- nin öldürülen yeğeni Ecevh Yü- dız aracıhğıyla kendisine ulaştı- nldığmı kaydetti. Akit muhabi- ri Hasan ve kendisine Iranlı ajan olarak tanıştınlan 2 kişi ile bir- likte 1997 yılında Istanbul Ta- rabya Oteli'nde göriiştügünü be- Iirten Gençyıhnaz, öneriyi dev- lete karşı suç işleyemeyeceği ge- rekçesiyle reddettiğini kaydetti. Televizyondan tanıdı Hasan adlı muhabın Kışlah'y1 hedef gösterdikleri gerekçesiyle ifadelerinin ahnması için yapı- lan Akit'e operasyon sırasında- ki televizyon görüntülerinden tanıdığını Ve teşhis edebileceği- ni kaydeden Gençyıhnaz, olayı 8 Kasım 1999 günü Ankara 2 No'lu DGM'de görülecek dava- sı sırasında aynntılanyla anlata- cağını dile getirdi. Gençyıl- maz'ın DGM'deki duruşmasın- da olayı başka tanıklanyla bir- likte açıklayacağı öğrenıldi. Gençyılmaz, kendisine su- ıkastın önerildiği tarihlerde fı- rari olarak aranıyordu. Siyasi su- ikastlann özellikle fırari durum- da bulunan babalara önerildiği, failin bulunmaması açısından bu yöntemin tercih edildiği kayde- dildi. Gençyılmaz'ın açıklamasını basına duyuran avukatı Şenol Özel. Akit gazetesi çahşanlann- ca üstü kapalı biçımde tehdit edildiğını bildirdi. Şenol Özel, görevini yaparak müvekkilinin açıklamasını bası- na duyurduğunu, hakkında yapı- lacak asılsız yayınlar ve hedef göstermeler için savcılığa suç duyurusunda bulunacağını bil- dirdi. Kurt'un ifadesi alındı Suikast siparişi ile ilgili habe- rin basmda yer almasuım ardın- dan Akit gazetesi hakkında so- ruşturma başlatıldı. Soruşturma kapsamında. haberi yapan Hür- riyet gazetesi muhabiri Nurettin Kurt'un Ankara Terörle Müca- dele Şubesi'nde ifadesi alındı Gençyılmaz'ın avukatı Özel'in de ifadesine başvurulacağı kay- dedildi. Akit gazetesi. Yekta Güngör Özden'i Anayasa Mah- kemesi Başkanlığı dönemindeki Atatürkçü tavn nedeniyle birkaç kez hedef göstermişti. Özden, kendini hedef gösteren yayınlar yapan gazete hakkında yargıya başvurmuş ve sürenlerin dışın- daki davalan kazanmıştı. Yekta Güngör Özden, kendisine yöne- lik suikast hazırlığından basın aracıhğıyla haberdar olduğunu belirterek, "Anayasa Mahkeme- si Başkanı okluğum dönemde de şimdidetehditler sürüyor. Bu rür olaylan neiretie kuuyonım'' de- di. Islamcı terör örgütü IBDA/ C'nin ölüm listesinde yer alan Özden'in korunmasına yönelik önlem ahnmadığı öğrenildi. Kışlalı suikastının ardından Ata- türkçü aydınlann iç ve dış güç- ler tarafından tehdit edildiğinin ortaya çıkmasına karşın Öz- den'in ciddi bir şekilde korun- maması dikkat çekiyor. Türk Kadınlar Birligi izmir Sube Başkanı Sermin Akman mahkemeyi kazandı 6 Analar Mamalar 9 davasında Aldt' gazetesine cezaİZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Türk Kadınlar Birligi lzmir Şube Başkanı Şermin Akman'ın Akit gazetesi aleyhine açtığı "Analar Mamalar" davasi sonuçlandı. Gazete, Akman'a 10 milyon hra ödemeye mahkûm oldu. Bu davanın maddı yönünden çok, manevı yönünün önemli olduğunu belırten Akman, "Karar her ûrsatta Atatürk'c. cumnuriyete, demokrasi>e satdıran ga7ftenin gerçeltyüzünü Türk katnuoymmn görmesi açısından çok önemli bir karardır" dedi. Şermin Akman, Akit gazetesinin 10 Mayıs Anneler Günü'nde birinci sayfadan verdiği "Analar ve Mamalar" başlıİdı haberde, Türk kadınını küçük düşürdüğü, kadınlar arasında "bölücühık" yaptığı savıyla gazete hakkında lzmir Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunmuştu. Akman, aynca, lzmir 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nde de semboük olarak 10 milyon lira manevi tazminat davası açmıştı. Akman'ın başvurusunu inceleyen lzmir Cumhuriyet Savcılığı, söz konusu haberde kadınlar arasında bölücülük yaptığı, bu nedenle davanın DGM'nin görev alanına girdiği görüşüne vararak dosyayı lzmir DGM'ye gönderdi. Dosyayı inceleyen lzmir DGM Savcılığı, gazetenin Istanbul'da basıldığı. suç yerinin tstanbul olduğu gerekçesiyle dosyayı Istanbul DGM Savcılığı'na iletri. tstanbul DGM Savcılığı da, Akit gazetesi hakkında tstanbul 4 Nolu DGM'de dava açı. Istanbul 4 No'lu DGM'de açılan dava sürerken, Akman'ın tzmir 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nde açtığı 10 milyonluk manevi tazminat davası dün karara bağlandı. Şermin Akman ve avukatı Ozgür Fırlangeç'in hazır bulundugu, davalı gazeteden kimsenin katılmadığı duruşmada Yargıç Ünal Yergüç, dosyadaki belgelerin tamamlandığım, tstanbul 4 No'lu DGM'de sürmekte olan davanın sonucunun beklenmesine gerek olmadığını belirterek "EKmadaki belgelerin değerlendirUmesi sonucunda, davacının istemi yerinde görülmüstür. Davalının, 10 mOyon Bra manevi tazminat 10^.1999 tarihinden itibaren yasal faizleriyle birlikte da\alıya ödemesi karan, davalının \<okluğunda, davacuun yüzüne okunarak hükme bağlandı'' dedi. Mahkemenin verdiği karan olumlu bulan Şermin Akman, verilen tazminat miktannm önemli olmadığını, önemli olanın, Türk kadınlanna hakaret eden, kadınlar arasında "bölücülük'* yapan gazetenin mahkûm olması olduğunu vurguladı ve şöyle konuştu: "Böyle hem bölücıi hem de hakaretamiz ya> ınlar yapan bu basın örgütü son günJerde daha da ikri giderek, a>dınlanmı/j hedef göstermektedir. Bu gazetenin bu tür ya>ınlanna adaletin dur diyeceğine inanı\oruz. Türk adaktine gü\eniyoruz. AlacaŞim bu paravi hanra olarak saklayacağım. Bizim görevimiz bu konuda kamuovu oluşturmak >e kamuoyunu bilinçlendirmektir" Duruşmayı izleyen ADD tzmir Şube Başkanı Saadettin Dikkaya da mahkemenin verdiği karan olumlu bulduklannı belirterek "Biz .\DD olarak, bu konuda Türk Kadınlar Birligi'ni destekliyorduk. Bu karar. Türk kadınlaruun Atatürk karşın olanlara karşı verdiği mücadeleden başanh çılaldığını gösterdi. Arnk gerici şeriatçüara karşı tüm Türk kadınlaruun birttkte hareket etmesi gerekmektedir, bu nedenle tüm kadınlanmıa Atatürk ilke ve devTİmlerini korumak için birlige çağn-ıyonım" dedi. OSUukar , Gok gurbttulü GUNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada 1 - Depremden ders aldık mı? 2- Yöneticilerimiz böyle, insanlanmız nasıl? Bölgeden gelen haberler gösteriyor ki; depremden ders al- madık, insanlanmız da anlayış olarak yöneticilerimizle çok iyi anlaşjyor! Depremi yaşayan, yazan arkadaşımız Faruk Kırtay'la ko- nuşuyoruz. Anlattıklan karşısında ürpermemek elde değil... Bu deprem bizi çok iyi sarsmış ve rant duygulannı canlan- dırmış. Genlerimizi iyice inceletsek, acaba bizde "rant hor- monu" mu var! Depremzede yurttaşlann bir bölümü hemen şu sorunun ya- nıtını aramış: - Nasıl depremzade olabilirim? Ankara'dan gelen genelgeyi okumuşlar. "Evleri otunılamaz durumda olanlara ağır hasar raporu verilir, 6 milyar lira bina yapım bedeli ödenir" diyor. Bir yurttaşımız evlerini saymış, 18. "Tamam" demiş, "şimdi ben bunlann tümüne ağırha- sariı raporu aldırdım mı köşeyi dönerim". Uzmanlar evleri gezmişler, büyük bölümünde ağır hasar yok. Raporlarda ça- re tükenir mi? Araya hemen birkaç siyasi konuyor; hooop, bütün evler oturulamaz durumda... Kısa süre sonra uygula- ma başlıyor, birden fazla evi olanlara sadece bıri için işlem yapılıri Eyvah... Yok canım, ne eyvahı! Bu kez de ağır hasar- lı evlere hafif hasar raporu alınır, nasıl olsa bir süre sonra dep- rem unutulur. önümüzdeki yaza bu evler satılır. Haydi yeni- den siyasilere, olmazsa biraz da rüşvet, al sana "hafifhasar" raporu! Aslında "siyasi suçlu" tanımını değiştirmek gerekiyor. Si- yasi suç bunlari Devam edelim... Ikinci evi ağır hasariı bir yurttaşımız da, "Hafifhasarraporu alsam" diyor, "elde bu dursun, ileride bel- ki satanm". Kendisinden habersiz gelen kişiler o çevredeki evlerin çoğunun yıkılmak üzere olduğunu görmüşler, o ev için de "ağır hasar" raporu vermişler. Yurttaş durur mu, soluğu Ankara'da alıyor, ağır hasan hafife çeviriyor. Sevinçle Yalo- va'ya dönüyor, bir de bakıyor ki, ev yıkılmış. Bütün kabahat evde, niye yıkıldı? Yıkılma suçu işliyor bu evler! Gecekondu Holding!.. Devletin prefabrike evleri inşa etmede biraz yavaş davran- dığını düşünen bazı yurttaşlar bölgede yeni bir sektör yarat- tılar. Kendilerine de şu adt taktılar: "Gecekondu hamallan!" Iki gunde teslim, 60 metrekare, 950 milyon tira... Arkadaşlar iyi iş alıyoriarmış. Yakında holdingleşirier... Ge- cekondu Holding! Açılışını da devlet büyüklerimiz yapar! Deprem bölgesinde iş yapan müteahhitlerin bazılan suç- Kı bulundu, aranıyor. Aranan kişilerden biri Ankara'ya geli- yor, "deprem bölgesindeki konutlann kontrolü için yetki bel- gesi" istiyor, alıyor. İnşa ettiği konutlar çürük çıktığı için yar- gılanması istenen kişi, yeni inşa edilecek konutlann kontro- lünü yapacak! TMMOB Ikinci Başkanı Celal Beşiktepe ile konuşuyoruz. Yakın geçmişte, deprem bölgesindeki 30 büyük inşaat için dava açtılar. Bunlann çoğunu kazandılar. Bir baktılar ki, in- şaatlar brtmiş. Böyle bir binanın açılışını kim yapar? Büyük devlet büyüklerimiz... Yalova havalisinden Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı YaşarOkuyan, bölgedeki yurttaşlann mağdurolmaması için büyük çaba harcadı. Güzel. lik şaşkınlıktan sonra anlaşıkjı ki, yıkılan konutlann çoğundan Yaşar Bey'in sülalesi sorum- lu. Bu kişilerden bazılan tutuklandı, arananlar var. Bu durumu haber yaptığı için Cumhuriyet gazetesi hakkın- da dava açıldı. Cumhuriyet bu konuda öteden beri suçludur. Kardeşim bırak, rant hormonu depreşmiş insanlar istedikte- ri gibi ihate oynatsınlar... Evet evet, bu deprem bize çok iyi ders oldu. Rantın sının olmadığını, her koşuldan rant çıkanlabileceğini gösterdi! Marmara depremi, arkasında üç büyük miras bırakmış gö- rünüyor. Gözü yaşlılar, sakatiar, hırsızlari.. Server Tanilli Türkiye'de • Baştarafı 1. Sayfada kendisini karşıla> an kalabahğı görünce duygulu anlar > aşadı. Tanilli ilk duygulannı, "Memleketimi, dostianmı çok özkmişim" şekfa'nde dile getirdi Bugüne kadar bir vesüe olmadı- ğı için Türkiye'ye gelmediğini belirten Tanilli. çağnlması halinde bundan böyle Türkiye'ye daha sık gelebileceğini söyle- dL Türkiye'de arahk ayına kadar kalacak olan Tanilli, bir dahaki gelişinde tzmir, Adana ve Mersin'e gitmeyi düşündüğü- nübelirtti. Tanilh'yi havalinıanında, gazetemiz Ya- >ın Kurulu Başkanı tlhan Selçuk, gaze- temiz Genel Ya>ın Koordinatörü Hikmet Çetinkaya, gazetemiz yazan-şair Ataol Behramoğhı, şair Nihat Behram, yazar Yıkhz Sertel, a\ııkat Melih Sezer, avukat Gülçin Çayugfl, avukat Murat Başar Sa- buncu ile geçen pazartesi günü kaybetti- ğimiz Tanilli'nin yakın dostu, gazetemiz Va>ın Kurulu Üyesi Oktay Kurtböke'nin eşi Gufran Kurtböke. kızı Pürlen Kurt- böke, ÖDP tstanbul tl Başkanı Mehmet Ata>; Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) tstanbul Şube Başkanı Bilge Bilgiç ile ai- lesi ve çok sa\ıda sevenJeri karşıladL Havalimanmdan kalacağı oteie giden Ta- nilli, dostlanyla akşam yemeği \iyerek hasretgiderdi. Tanilli, Strasbourg'da bu- lunan Türkiye Türkleri Enstitüsü'ndeki dersleri nedeniyle Türkiye'ye kesin dö- nüş yapma>ı düşünmcdiğini açıkladı. 18. fÜYAP Kitap Fuan'nın onur konu- ğu olan Tanilli, yaruı kitap fuannda ko- nuşma yapacak ve okurlanyla buluşa- cak. BUAKŞAM 21:05 EKODİYALOG SİYASİ GÜNDEMİN PİYASALARA ETKİSİ EKONOMİ KUÜSLERİNDE KONUŞULANLAR TAHMİNLER ANAÜZUER K a l i t f ö r l i i l l ^ r i Bü>ük kurulujlar kategorisinde 1999 TÜSİAD-KalDerv < m ı c « v ı ı u i C E i ı ^ e Büyük OdülüTürkrye'ye verümezkenKoç grubu- nun şirketierinden Beko Elektronik'le, Türk Elektronik tndüstrisi kabte başarı ödülü ka- zandı. Küçük ve orta büyüklükteki işletmeler kategorisinde de 1999 kalite büyük ödülünü Eczacıbaşı şirketierinden Askaynak akü. tki a>n kategoride toplam 12 fırmanm başMir- duğu 1999 TÜSİAD-KalDer Kaüte Ödülleri, Lütfi Kırdar Ulusjararas Kongre ve Sergi Sa- ravı'nda dün düzenlenen törenle sahiplerini bukiu. Ödülleri TÜStAD Başkanı Erkurt Yü- caoğlu ile KalDer Başkanı Yılmaz Argüden sahiplerine sundu. Törende konuşan Yücaoğ- lu. -Soretmemek. kanunak, kaliteli yaşam için çokönt'nıli" dedL Argüden de2001'den iti- baren kamu kuruluşlanna yönelik ödüller de verfleceğini belirterek yerel kalite ödüUerini sürdUreceklerini bildirdi. Kalite ödüUerini Beko Elektronik ve Türk Elektronik Endüstri- si şirketleri adına genel müdürler Aydın Çubukçu ile Ender Çakıroğlu akfabr. (AA) ATEŞÇEMBERIı BU AKŞAM " 22:05 BALKANLAR, ORTADOĞU VE AVRASYA'NIN MERKEZİNDEKİ GEÜŞMELERİ VE TURKİYEYE ETKİLERİ . www.nfv.com Ar