14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
4 EKİM 1999 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Eroğlu ve Akıncı İstanbul'da • İstanbul Haber Servisi - KKTC Başbakanı Derviş Eroğlu ıle Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mustafa Akıncı. Marmara Grubu Stratejik ve Sosyal Araştırma Vakfı'nın düzenlediği "Türk Devletleri 2. Ekonomik Zirvesf ne katılmak üzere dün akşam lstanbul"ageldi. Hollanda'da da ADD toplantısı • AMSTERDAM (AA) - Hollanda'da Atatürkçü Düşünce Derneği tarafından, Osmanlı Devleti"nin 700. yıldönümü etkinlıkleri çerçevesinde düzenienen, "Osmanlı Imparatorluğu'nun Tarihtekı Yeri ve Imparatorluktan Cumhuriyete" konulu toplantı, Rotterdam kenti yakınlanndaki Spijkenisse kasabasında yapıldı. Kalabalık bir izleyici grubunun hazır bulunduğu toplantıya. konuşmacı olarak Ege Üni\ ersitesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Zeki Ankan, Ankara Üniversitesı öğretim üyelerinden Prof. Dr. Özer Ergenç ve Prof. Dr. Şerafetıin Turan katıldılar. Üsküdar'da bombalı saldırı • İstanbul Haber Servisi - Csküdar'da bulunan Tekel Sosyal Tesisleri'ne kımlıği belirsiz kişilerce bombalı saldında bulunuldu. 'boru tipi' bombanm patlaması sonucu, binada hafif çapta maddi hasar meydana geldi. 7 DHKP/CIİ yakalandı • İstanbul Haber Servisi - Ça4işma ve Sosyal Güvenlik ' BaTc'âhlığı istanbul Bölge Müdürlüğü ile Başbakanlık Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı hizmet binalannın bombalanması eylemlerini gerçekleştirdiği ıddia edilen DHKPC örgütü üyesi 7 kişinin yakalandığı bildirildi. İstanbul Emnivet Müdürü Hasan Özdemir, 20 kişinin >aralanmasıyla sonuçlanan bombaiı saldınların. cep telefonlu ve uzaktan kumanda sistemli bomba düzenekleri ile gerçekleştinldiğini söyledi. Çeltikte barem düşüpüldü • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) -Tarım ve Köyişleri Bakanı Hüsnü Yusuf Gökalp. çeltik alımlannda uygulanan baremin 1500 liradan lOOOIiraya düşürüldüğünü açıkladı. Gökalp dün yaptığı yazılı açıklamada. Toprak Mahsulleri Ofısi (TMO) tarafından alımı yapılan çeltiğin, üreticilerin mağduriyetlerini önlemek içın barem uygulamasındaki fiyat miktannın düşürüldüğünü bıldirdi. Limtep-İş'ten açıklama • İstanbul Haber Servisi - DtSK'e bağlı Limter-İş Sendıkası Genel Başkanı Kazım Bakış, yaptığı yazılı açıklamada. 2 Ekim günü Kadıköy Iskele Meydanı'nda Anadolu Yakası Demokrasi Platformu'nun düzenledigi basın açıklamasına katılmak isteyen yaklaşık 100 kişinin gözaltına alınmasını kınadı. Akşener'den yalanlama • İstanbul Haber Servisi - Eskı Içişleri Bakanı Meral Akşener, 18 Nisan seçimlennde DYP Adana 2. sıra milletvekılı adayı Aysel Sabuncu'dan para aldığı yönündeki iddiaları yalanladı. Bu tür ilişkiler ıçerisine girmediğini söyleyen Akşener "Benim akçah işlerle bugüne kadar uğraşmadığımı DYP içinde en ıyi bilen kişi sayın genel başkandır" di)r e konuştu. Nüfus cüzdanımı, sigorta kartımı. kredi kartımı. ehliyetimi kaybettim hükümsüzdür. HANİFE KIZILELMA Türk ve Amerikan Ceza Yargılamasında Yargıç-Savcı-Müdafi' başlıklı seminer sona erdi sorgır* denemesi• îstanbul Barosu Insan Haklan Merkezi ve Insan Haklan Hukukçular Komitesi tarafından düzenienen seminerde, jüri sistemindeki çapraz sorgu yöntemi uygulamah olarak canlandınldı. istanbul Barosu Başkam Yücel Sayman, çapraz sorgu sisteminin adil yargılama için kaçınılmaz olduğunu söyledi. İstanbul Haber Servisi - Ameri- kan ceza yargılamasındakı jüri sis- teminde uygulanan "çaprazsorgu yöntemi" canlandırma yöntemiy- le Türk hukukçulanna tanıtıldı. tstanbul Barosu Insan HakJan Merkezi ve Lawyers Committe For Hamun Rıghts (însan Haklan Hukukçular Komitesi) tarafından düzenienen ve önceki gün başla- yan "TürkveAmerikan Ceza Yar- gılamasında Yargıc-Savcı-Müda- fi" başlıklı seminer dün sona erdi. Eminönü Belediyesi Kadırga Kul- tür Merkezi'nde düzenienen semi- ner kapsamında Amerikan ceza yargılamasındaki jüri sisteminde uygulanan "çapraz sorgu" yönte- mi canlandınlarak Türk hukukçu- lara tanıtıldı. ABD'nin Arizona eyaletindeki gerçek bir davadan yola çıkarılarak gerçekleştirilen canlandırmada 2 çocuğunu öldür- düğü gerekçesiyle yargılanan ön- ce ceza alan daha sonra ise beraat edenJohn Henry Knapp'i gözal- tındayken sorgulayan dedektif Ro- bert Maione, savcı ve savunma avukatı tarafından "çapraz sorgu- ya" alındı. Sorgunun ardından iz- leyiciler tarafından oluşturulan 12 kişilik jüri heyeti oybirliği ile K- napp'i suçsuz buldu. Canlandırmanın ardından söz alan istanbul Barosu Başkanı Yü- cel Sayman, iki sıstem arasındaki farklann canlandırmayla ortaya konulduğunu söyledi. "Çapraz sorgu sJstemTnin adil yargılama için kaçınılmaz olduğunu söyle- yen Sayman, Türk yargı sistemin- de avukatlann tanığa doğrudan so- ru soramamasından da yakındı. Amerikan sisteminde duruşmalar- daki tüm konuşmalann kayda ge- çirildiğini anlatan Sayman. Türk yargı sisteminde ise tutanağa ne- yin geçirileceğine hâkimin karar verdiğini anımsatarak "tutanak- lardan bir şey anlamak mümkün değü" dedi. Sayman, canlandır- mada da sergilendiği gibi tanıkJa- nn, avukatlann ve savcının rahat tavırlar içinde olduğuna dikkat çe- kerek Ankara DGM'de görülen "AvukatZeki Rüzgâr" davasında, savunma avukatlanndan birinin oturum sırasında su içtiği için mahkeme başkanı tarafından tep- ki gördüğünü kaydetti. Yargıtay Başkanı Doç. Dr. Sami SeJçuk ise gazetecilerin canladır- mayla ilgili sorulanna "Farkhsis- temlerarasında kryaslamaolmaz" yanıtını verdi. Doç. Dr. Selçuk, Türkiye'de çapraz sorgu sistemi- nin yaşama geçirilmesi gerektiği- nı söyledi. istanbul Cumhuriyet Başsavcı- sı Ferzan Çitici ise "jüri sjstemi" ile ilgili tartışmalara katılmak is- temediğini belirtti. tstanbul 2 No 'lu DGM Başkanı Şerafettüı ls- te ise hâkimin jüri sisteminde pa- sif olduğunu belirterek jüri siste- minde uzman olmayan kişilerin karar verdiğini söyledi. Türk yar- gı sisteminde hâkimin, avukatın tanığa soru sormasına izin verdi- ğini kaydeden Iste. "Hâkimin amacı maddi gerçeği ortaya çıkar- makür. Ama tribünlere hitap edi- yorsa amacı doğruyu bulmaktan zh ade şov yapmaksa hâkim engel- liyor"dedi. Yargılamanın uzman- larca yapılması gerektığini söyle- yen tste, Türk yargı sisteminin ABD sisteminden daha iyi oldu- ğunu da savundu. Bassavcı Ferzan Citici 'Sözlerimi basın çarpıttı' tstanbul HaberServisi- istanbul Cumhuriyet Baş- savcısı Ferzan Çitici. ce- zaevlerindeki olaylar sıra- sında yaptığı açıklamala- nn basın tarafından yanlış aktanldığını söyledi. tstanbul Barosu tnsan Haklan Merkezi ve Law- yers Committee For Hu- man Rıghts (tnsan Hakla- n Hukukçular Komitesi) tarafından düzenienen se- minere katılan Bassavcı Ferzan Çitici, cezaevle- riyle ilgili olarak basına verdiği demeçlerin çarpı- tıldığını söyledi. Çitici. "anlaşma ve pazarhk" gi- bi sözcükleri hiç kullan- madığını vurguladı. Yasal olarak cezaevle- rinde cumhuriyet başsav- cılannın yetkili olmadığı- nı, birinci derecede so- rumlulann cezaevleri mü- dürleri olduğunu vurgula- yan Çitici, başsavcılann görevinin cezaevlenni de- netlemek olduğunu söy- ledi. Cezaevinde olay çık- ması halinde kuvvet ça- ğırma yetkisi de bulun- madığını söyleyen Çitici, "Kamuoyu cumhuriyet başsavcdannı yetkili görü- yor. Bayrampaşa Cezaevi gündeme gelince de ben akla geliyorum. Eğer ben birinci derecede sorumlu olsaydım İstanbul Adliye- si'nde değü, cezaevinde otururdum" dedi. Bassavcı Çitici, yeni bir cezaevi yapılması halin- de Bayrampaşa Ceza- evi'nin taşınacağını da sözlerine ekledi. Seminerde .ABD'nin Arizona eyaletinde gercekleşen bir olayın davası canlandınldı. Canlandırmada, 2 çocuğunu öldürdü- ğü gerekçesiyle yargılanan ve önce ceza alan daha sonra ise beraat eden John Henrv Knapp'i gözalündayken sorgulayan dedektif Robert Maione, savcı ve savunma avukad tarafından "çapraz sorgu"ya alındı. (Fotoğraf: HATlCE TUNCER) RTUK'ün yeniden yapılandınlmasına ilişkin yasa taslağı tamamlandı • Yerel yayınlam vaüler denetleyecek • Radyo Televizyon Üst Kurulu'nun yeniden yapılandınlmasına ilişkin Başbakanlık ta oluşturulan alt komisyon tarafından hazırlanan yasa taslağı tamamlandı. Taslakta bölgesel yaymlann kaymakamlık ya da valilik tarafından izlenmesi öngörülüyor. ANKARA (Cumhuriyet Büro- su) - Irticaı ve bölücü yayınlann denetlenmesinde yetersiz kaldığı eleştirilerme hedef olan Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nun (RTÜK) yeniden yapılandınlma- sına ilişkin olarak hazırlanan yasa taslağı, yerel ve bölgesel yayınla- nn kaymakamlık ya da valilik ta- rafından izlenmesinı öngörüyor. Kurul toplantılannda çekimser oy kullanılmasını yasaklayan taslak, devamsızlık yapan üyenin çekil- miş sayılacağını da hükme bağlı- yor. RTÜK Başkan Yardımcısı Şevki Göğüsger. taslakta yer alan kurula milli güvenlik görev ve ala- nından bir kişinin atanması hük- münü "demokratik bulmadığını" söyledi. Başbakanlık'ta oluşturulan bir alt komisyon tarafından hazırla- nan yasa taslağına göre, RTÜK. Başbakanlık Yüksek Denetleme Kurulu tarafından denetlenecek. Seçilen üyeler. heryıl Cumhurbaş- kanlığı'na mal bildiriminde bulu- nacak. Ulusal düzeydeki yayınlar RTÜK tarafından, yerel ve bölge- sel yayınlar teşkilatı varsa kurul- ca. yoksa valilik ya da kaymakam- lık tarafından izlenecek ve değer- lendirilecek. Taslakta, yayın izın isteminde bulunan kuruluşlara Başbakan- lık'tan "Güven BelgesT alma zo- runluluğu getirildi.Ayrıca yayın izni ve lisansı verilen kuruluşlann yayın ilkelerine bağlı kalacaklan- nı. anayasa, yasa ve diğer mevzu- at hükümlerine uygun yayın yapa- caklannı ve kuruluş amaçlan dı- şında faaliyet göstermeyecekleri- ni belirten noter tasdikli bir belge- yi imzalayarak RTÜK'e vermele- ri öngörüldü. Taslağa göre, cevap ve düzeltme hakkının ihlal edil- mesi durumunda. 200 milyon lira ile 10 mılyar lira arasında değışen para cezası verilecek. lntihar olay- lan haber çerçevesini aşacak ve iz- leyiciyi olumsuz yönde etkıleye- cek biçimde yayımlanamayacak. Taslakta, özel radyo ve televiz- yon kuruluşlannda yüzde 10'dan fazla hissesi olanlann devletin her- hangi bir taahhüt işini doğrudan ya da dolaylı olarak almamalan ve menkul kıymetler borsasında iş- lemde bulunamamalan yasağı ko- runuyor. KAZANAMAYAN ADAYLARA YENt UMUT Uraversilelere ek kontenjan ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Öğ- renci Seçme Sınavı'nı (ÖSS) kazanamayan adaylara üniversiteli ohna umudu veren ek kontenjan başvurulan 11 Ekim'de başlı- yor. Herhangi bir yükseköğretim programı- na yerleşemeyen adaylar için fırsat olacak ek kontenjanlara açıköğretim fakültesine kayıt yaptıranlarda başvurabilecek. Aday- lar, Y-OSS puanlan ile yükseköğretim programlanmn taban puanlannı karşılaş- tınrken kendi alanlannda tercih yapıp yap- madıklannt ve ek puandan yararlanıp ya- rarlanmadıklarını dıkkate alacaklar. Özel yetenek smavı ile öğrenci alan yükseköğ- retim programlanna kesin kayıt yaptıran- lar da ek yerleştirmeye başvoırabilecek. Adaylar, 1 milyon lira karşıhğında ek yerleştirme kılavuzu, ek yerleştirme başvu- ru formu ye ek yerleştirme ücreti banka belgesinı ÖSYM Sınav Merkezi yönetici- liklerinden alabılecekler, Adaylar, ek yer- leştirme ücretinin ilgili bankaya yatınldı- ğını gösteren belge ve başvuru formunu 18 Ekim tarihine kadar ÖSYM Sınav Mer- kezi yetkililerine teslim edecekler. 1IRMIK / AYDIN ENGİN DEPREM NEDENİYLE TARİHLERİ DEĞİŞMİŞTİ Açıköğretim kayıtlaıı başbyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ana- dolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi programlanna kayıtlar bugün başhyor. Deprem nedeniyle kayıt tarihleri 4-20 Ekim olarak değiştirilen açıköğretim fakül- tesinde, kayıtla ilgili belge ve kılavuz pos- ta işlemleri tamamlandı. 11 Ekım"e kadar belgeleri ellerine geç- meyen adaylar, açıköğretim fakültesi büro- lanna başvurarak yedek kayıt dosyası ala- bilecekler. Adaylar, hazırladıklan kayıt dosyasıyla birlikte açıköğretim fakültesi bürolanna şahsen başvuracaklar. Belgelerinde eksik olan adaylann kayıtlan yapıhnayacak. Pos- ta ile yapılan başvurular kabul edilmeyecek. Kayıt için şu belgeler gerekecek:"Nüfiıs cüzdanı örneği, öğrenim belgesi. 6 adet fo- toğraf (6 ay içinde çekünuş, önden başı ve bovnu acık), askerlik dunım belgesi, 1999 ÖSS Sonuç Belgesi, 1999-2000 Kayıt For- mu" Mazaretleri nedeniyle kayıt yapürama- yanlar, mazaretlerini kanıtlayan resmi bel- geyie 21-22 Ekim günlerinde açıköğretim fakültesi bürolanna kayıt yaptırabilecekler. aengin(a doruk.net.tr. Hapishanelerdeki direniş bit- ti. 1996 Temmuz'undaki de bit- mişti. Geride açlık grevlerinde can vermiş 12 "tutuklu yurt- taş"\n sevenlerinde yürek bur- kan anısını, adalet aygrtında si- linmez bir utanç lekesini bıraka- rak... Bugün kimileri (pek çok kimi- led) anımsamıyor bile. Direniş bu kez, Ulucanlar'da, 10 "tutuklu yurttaş", uzun nam- lulu tüfek mermileriyie delik de- şik edilerek birti. Hiç kuşkunuzolmasm, birsü- re sonra, kimileri (pek çok kimi- leri) "Ulucanlar Cankınmrm da anımsamayacak bile. Toplum- sal bellek çabuk unırtur. Hele Türkiye'deki gibi, art arda gelen acılaria yorgun düşmüşse... Birkaç gün daha direniş sıra- sında olup bitenlere ilişkin ay- nntılarla oyalanacağız. "öldürûldülerfilan ama bu te- röristler de bunu hak etmişler canım" dedirtmek için iğrenç bir "kamuoyu oluşturma" kampan- yası izlenecek. örneğin. Çanak- Kan Aramak - Banş Aramak kale Cezaevi'nde, direnişçilerin kamu mülküne verdikleri zarar uzun uzun sergilenecek. Ama anayasal güvence altındaki o gencecik "tutuklu yurttaşlar"a kamu adına verilen zarann sözü bile edilmeyecek. Sağmalcılar'daki örgüt şefle- riyle "yeni ölümleri önlemek" için yapılan görüşmeler, "devle- tin dizegelişi" diye gösterilip. bir yandan savcı kellesi istenecek, bir yandan Sağmalcılar Ceza- evi'nde devtete yönelen tehlike- nin büyüklüğü gösterilerek ka- muoyu ürkütülecek, kışkırtıla- cak, "Bu teröristlere ne yapılsa yeridir" yargısı bilinçlere kazın- maya çahşılacak. Ama "Pekineyapılsaydı? Ye- ni ölümlere kapı mı aralansaydı" sorusu hiç ama hiç tartışma düzlemine getirilmeyecek... Bu böyie olacak, çünkü Ulu- canlar'daki o çok ağır "hukuk ci- nayef/"nin üstünün örtülmesi için başka çare yok. Hep kan aranacak. Banştan ölümüne korkulacak... Yasalann 10 yıla, 20 yıla, ömür boyu hapse mahkûm ettiği yurt- taşlara, cezalannı çektirmenin devtetin ödevi olduğu hep söy- lenecek de; devletin, yasalann öngördüğü ceza dışında, hü- kümlülere en küçük şiddet uy- gulanmasına izin vermedikçe yüceleceği hiç söylenmeyecek. Devletin gücünün ancak da- ha çok kan akrrtıkça büyüyece- ği, aralıksız vurgulanacak. Hep kan aranacak. Barıştan ölümüne korkulacak. ••• PKK'nln "silahlı mücadeleye son verme karan"nm, Türki- ye'nin son çeyrek yüzyılına damgasını vuran kanlı bir süre- cin sonu demek olduğu kavra- nacak, ama asla önemsenme- yecek. PKK'nin içi boş bir siyasal manevra yaptığı kanıtlanmaya çalışılacak. Bırakın PKKgibi kit- le tabanı oldukça geniş bir öfgü- tü, bir avuç adamdan ibaret da- racık birörgütün bile, varoluşu- nun omurgasını oluşturan mü- cadele yönteminı "numaradan" reddedemeyeceğı, bilerek, ka- sıtlı olarak göz ardı edilecek. PKK'nin kendini yok ederek, Kürt hareketini yeniden tanımla- maya yöneldiği, bunun Kürt so- rununu şiddet kullanarak çöz- metercihinin kesin reddi anlamı- na geldiği, sorunun demokratik bir düzleme taşınmak istendiği bilinecek ve bundan ölümüne korkulacak. Elbette başkanı yakalanıp dört duvar ardına konmuş; kad- rolan 20 yıllık kanlı çatışmalarda ezilmiş, örselenmiş, uluslarara- sı desteğini yitirmiş bir örgütün tümüyle yok edilmesi mümkün- dür. Ama bu aşamadan sonra bu, sadece "hınç alma" duygu- sunu yatıştırmaktan öte ne ya- rar sağlar? PKK'nin yenilmiş olmasından çok daha önemli bir sonuç var önümüzde: PKK, varoluş yön- temini, kendini öteki Kürt örgüt- lerinden kesin çizgilerie ayıran bir "siyasal mücadeleanlayTşım" reddetti. Daha kestirmeden söyleye- lim: PKK "kendini reddederek" yok ediyor. Kürt sorununu de- mokrasi düzleminde aramayı yeğleyenler safına katlıyor. Hınç alma gibi ilkel duygulara esir oîunmazsa, bu sonuçtan sadece ve sadece demokrasi- nin kazançlı çıktığını görmemek için kör olmak gerek. Soru: Sorunlann, demokrasi düzleminde tartışılıp çözülmesi- ni ve sadece bu düzlemde tar- öşılıp çözülmesini istiyor muyuz, istemiyor muyuz? Soruyu başka türlü soralım: Kan aramaktan mı yanayız, ba- nş aramaktan mı ? Soruyu bir başka türlü daha soralım: Demokrasi istiyor mu- yuz, istemiyor muyuz? Buyuk cogunluk sikayetçi Türldye'nin ağn harhası çıkarüdıtstanbul Haber Servisi - Türkiye'de insanlann yüz- de 63'ünün ağn çektiği be- lirlendi. Türk Eczacılar Birliği ve Türk Ağn Demeği'nin birlikte yaptıklan "Türki- ye'nin Agn Haritası" ça- İışması tamamlandı. Tür- kiye'deki erişkilerin ağn sıklıklannı hesaplamayı hedefleyen çalışmada, in- sanlann en çok şikâyet et- tiği hastalık olmasına kar- şın bu konuda çalışma ol- madığına dikkat çekildi. Araştırma 15 ilde 3 bin 26 kişi üzerinde yapıldı. Yurt- dışında da yayımlanacak olan araştırmaya göre top- lumumuzun yüzde 63'ü ağn çekiyor. Bunlardan yüzde 26'sı baş, yüzde 14'ü bel, yüzde 13'ü ba- cak ve yüzde 11 'ini kann ağnlan oluşturuyor. Ağn çekenlerin yüzde 7'si hiç- bir şey kullanmazken beş- te biri gelişigüzel yöntem- leri tercih ediyor. Ağn şi- kâyeti kırsal kesimde daha az görülmesine karşın ağ- n kesici kullanımı kentle- re göre iki misli. Yetkililer, bunun nedeninin bilinçsiz ilaç kullanımının kırsal ke- simde fazla olmasından kaynaklandığını belirti- yorlar. Kime başvunıyor Ağn çekenlerin yüzde 60'ı hekime. yüzde 15'i komşusuna yüzde 7.5 'i ise eczaneye başvurarak ilaç kullamyor. Araştırmaya göre yaş arttıkça ağrının göriüme sıklığı da artıyor. 18-29 yaşlan arasında ağ- n yüzde 55 oranmda görü- lürken 60 yaşın üzerinde bu oran yüzde 77"ye çıkı- yor. Orta alt sosyo ekono- mik düzeyde ağnlann gö- riilme sıklığı yüzde 40 ola- rak belirlenmiş. Bölgesel dağılım Ağnlann en çok görül- düğü bölgeler batı kesimı. Baş ağnlannın >arısı. bel ağnlannın yüzde 45' ı, ba- cak ağrılannın ise yüzde 46'sı batıda göriilüvor. Batıda ağn kesici kullanı- mı ise yüzde 70. Ağn ke- sici kullanımında ilk sıra- yı bel ve bacak alıvor, bunları baş ağnları izli- yor. Insanlar en çok basit ağn kesiciler kullanıyor- lar. Araştumada, doza uy- gun kullanım ise yüzde 60 olarak tespit edilmiş. Ka- dınlarda ağn görülme sık- lığı kadar bilinçli ilaç kul- lanımı da daha fazla. Yaş arttıkça yanlış kullanım da artıyor. Ağn kesicile- rin yüzde 84'ü eczane- den, yüzde 8"i ise bakkal- dan alınıyor. Araştınnaya göre insan- larda ağnlan arttıran et- kenler soğuk hava, stres, yorgunluk, ağır iş yükü. al- kol ve sigara. Azaltan et- kenler ise dinlenme. masaj ve sıcak ortam olarak tes- pit edilmiş. Seferler başhyor Deniz otobüsü Büyükçekmece y de İstanbul HaberServisi- Büyükçekmece Karaköy arasındaki deniz otobüsü seferleri bugünden itiba- ren başhyor. Seferler hafta içi cuma hariç her gün Avcılar, Ba- kırköy. Karaköy. Kadı- köy, Bostancı ve Tuzla'ya aktarmalı olarak iki gidiş, tek dönüş olarak yapıla- cak. Cuma günleri dönüş iki sefer olacak. Cumar- tesi ve pazar günleri sefer yapılmayacak. Böylece yoğun trafikte 3 saat sü- ren Büyükçekmece-Bos- tancı arası deniz otobü- süyle 1 saat 40 dakikada alınabilecek. Büyükçek- mece-Karaköy hattmdaki taşıma ücreti jeton 1 mil- yon 250 bin, tam akbil 1 milyon, indirimli akbil 750 bin lira olarak berir-' 1 lendi. Büyükçekmece"den de- niz otobüsü seferlerinin başlaması nedeniyle dün Büyükçekmece Iskele- si'nde düzenienen tören- de konuşan istanbul Bü- yükşehirBeledı>e Başka- nı Ali Müfit Gürtuna. ts- tanbul'un tamamının tek merkezden planlanması gerektiğini savundu. De- niz otobüslerinde iskele sayısını arttıracaklarını ve deniz ulaşımından en yüksek oranda faydalanıl- ması için ellennden gele- ni yapacaklarını ifade e- den Gürtuna, hükümetin akaryakıt alımında kendi- lerine "gümrüksüz vakıt alma hakkı" tammasını istedı. Kuşgözlem günü kutiandı Bütfln dünyada ekim ayuun ilk haftası kutlanan, kuşlan ve yaşam alanlarun, kuş gözlemciljğini kamuoyuna tanıtnıavı. kuşlann bütün dünya çapında karşı karşıya oiduklan tehlikeleri gündeme getirmeyi amaçlay~an "Kuş GözJem Günü", Doğal Havaö Koruma Derneği (DHKD)tarafindan İstanbul'da da , , gerçekleştirildi. Küçük Çamhca Tepesi'nde gerçekleştirilen etkinlikte konuşan DHKD BiyolojikÇesitlilik Programı Müdürü Güven Eken, göç eden kuşlann gittikleri yerlerde bütün >ıl bannmalannın mümkün olmadığmı belirterek "Kuşlar, besin bulamadıklan için göç ediyoriar. Göç eden kuşlarda büvük bir çeşhMk var ve her birinin rotalan birbirinden farklı" dedi. Avrupa'dan gelen ve çoğu yırtıcı olan göçmen kuşlann, toplu halde ya da sürü şeklinde tstanbul Boğazı üzerinden güneve inerek Afirika'ya gittiğini ifade eden Eken, kuşlann göç mevsiminin ağustos avı sonundan başlavıpekimavı ortasına kadar sürdüğünü söyledi. Kuş gözlemcileri, daha sonra ellerindeki dürbünlerie atmaca, deb'cedoğan, karaçaylak, vılankartalı, şahin, kartal, anşahini, karaleylek gibi göçmen kuşlann, binlerce kilometre süren yolculukJanna tanıkbketti.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear