25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA . CUMHURİYET 20 EKİM 1999 ÇARŞAMBA O L Â Y L A R V E CrORLJİŞLER olay.gorus@cumhuriyet.com.tr • • • Bilim ve Oğretimde 'Kalite' Sorunu... Prof. Dr. AYSEL ÇELİKEL unyadakı gelışme- lere para- lelolarak ulkemran butun ku- rumlarında da kalıte en önemlı gündem maddesı Bılım ureten. yayan ve oğ- reten ünıversıtelerımızın de bu olgunun dışında tu- tulması düşunulemez Çunkü unı\ersıtelenmız. bılım ve oğretım yolu>la ulkenın avdınları olacak ozgür duşunceh gençlen yetıştırecek toplumun uf- kunuaçacak hukuksalve sıyasal rejımın kalıtesını yukseltecek devletı güç- İendırecek kurumlanmız \ncak ünıversıtelerımız ıçındebulunduklan şartlar ıtıbanyle bu nıtelıklen ta- şıyan örnek alınacak ku- rumlar olmaktan şımdılık uzak bulunuvorlar Kalıte konusunda karar- lılık onemlı olmakla bırlık- te, yenne getınlmesı gerek- lı koşullar goz ardı edıl- memelıdır, reform ya da '>enıden v apılandırma' gıbı v ıtrın oluşturan soz- cuklerden hâreket edılse dahı, başta oğretım ele- manlannm kalıtesı olmak uzere. gereklı dığer yasal rnaddı ve fızıkı şartlar ama- ca uygun bıçımde oluştu- rulmadıkça kalıte konusu yonetıcılerın propaganda aracı olmaktan ılenye gı- demez Eğıtım-oğretımın ama- cı ozgurduşuncelı bılgı- yı yaratıcı bıçımde kulla- nabılen eleştırmevı tar- tışmayı, duşunmeyı oğren- mış gençler y,etıştırmek- tır Bılgısını değerlerını dunyaya bakış açısını ge- lışen evrensel ılkelerle uyumlu kılamavan, bunu y aparken eleştırel bır suz- geçten geçıreme>en kışı- ler çoğulcu katılımcı de- mokratık duşunceyı özünv semi!} bır Turkıye'ye kapı açamazlar Aklınozgurol- madıgı bılım ve oğretım kurumlarında gerçek doğ- rularhâkımolamaz Sıya- sal otontenın ya da dogma- ların dogruları hâkım olur Oysa bılım gerçek (ha- kıkat) demektır Bılım ın- sanı gerçeğı aravandir Gerçek otonteyle dog- malarla hkıdere karşı ol- makla bulunamaz Zaman- la gerçek vennı kayirma- cılığa çıkarcılığa fırsat- çılığa ve key fılığe bırakır Bılımın ozgür düşunceve açık olarak üretilmesı özel- lıkle sosyal bılımler ala- nında vazgeçılmez bır ol- gudur Çunku sosyal bılımler alanındakı gelışme, hukuk- sal, toplumsal sıyasal ve ekonomık alanlarda doğu- racağı sonuçlarla toplum- sal huzurun aynasıdır Butün bu anlattıklanmı- zın bınncı ayağı, laık eğı- tım ve oğretımdır Dınsel oğretım voluyla venlen bıl- gılerle dınsel yaşam bıçı- mını amaçlayan sıyasal akımların unıversıtelerde yerı yoktur Değışmez ol- duğu kabul edılen dınsel venlere da>alı eğıtım. bı- lımsel ve çağdaş eğıtım olamaz Yaklaşık on beş yıldırbırçok unıversıtele- nmızdekı şenatçı kadro- laşma bır YOK urunudur Bu duşunceyı benımsemış olan bır rektörün atanma- sı kadrolaşma ıçın yeterlı olmuştur Çunkü onlar YÖK'un vapısıgereğı tekadamyo- netımı ve atama yetkısı ıçınde yerlerını almışlar- dır Özgürce bılım üreten ve duşönen ınsan yetıştıre- cek eğıtım -oğretımın ıkın- cı ayağı, özerk- demokra- tık vönetıme yer v eren an- layıştır Unıversıtelerde bılım ve oğretım oğretım üyelerı tarafındanyapılır Ünıver- sıte yönetımının özerk ka- tılımcı ve demokratık nı- tehkler taştması oğretım uvelerının sorumluluğun- da ozgurce bılım üretıl- mesınde, yenı akademıs- venler yetıştırmede ve oğ- retımın kalıtesınde belır- leyıcı faktorlerdır Bılımde ve oğretimde kalıte ınsan unsuru ıle yuk- selır Oğretım uvelerının ve genç araştırmacılann bılımsel merak ve heyeca- nı, onlara sağlanan fîzıkı, maddı ve manevı şartlar- laorantılıdır Duşukmaaş- lûra rağmen araştırmayâ ve bu mesleğe gönul ver- mış öğretım elemanlannın beklentılen onlannonur heves ve heyecanını kır- mayacak. huzurla çalışma- lannı teşv ık ve takdırede- cek yonetımlerdır Fakül- telere olan bağlılık ve gu- ven duygusunu zayılata- cak. umutlannı kıracak ben merkezcı otorıte ve baskılarla bılımde ve öğ- retımde kalıte yukselemez, aksıne kalıte ve kan kaybı yaşanır Bırsüredenben fs- tanbul Unıversıtesı'ndeya- şanan da budur Onlarcabınkımlı vede- neyımlı öğretım uyesı bır yıl ıçınde yaş haddını dol- durmadan fakultelennden ayrılarak başka unıversı- telere gecmışlerdır Bır oğ- retım uyesının yetışme sü- resı en az on beş yıldır Ünıversıtelerımızın uzun yıllar emek ve yatınm ıle yetıştırdığı nıtelıklı oğre- tım üyelennı vakıf unı- versıtelenne kaptırmala- nnın altındakı gerçek yal- nız ücret farkına ındırge- nemez Esas neden Yuk- sek Oğretım Kanunu'nun merkezıyetçı hıyerarşık tek adam yönetımını be- nımseyen kurallan v e bun- lan dayatmacı ve baskıcı bır anlayışla uygulayan rektörlenn tutumudur Rektörce bır bınkımlı ve deneyımlı oğretım üye- sının yennın herhangı bır şekılde doldurulacağının ıfade edılmesı, ulkemızın gehşmış ve koklü unıver- sıtelennın o eleştırdığımız eskı gücünu de kaybede- rek anlamını yıtıren ku- rumlara donüşme tehlıke- sını yaşadığını göstermek- tedır Işte asıl tehlıke bu- radadır Yonetıcılerın sorunu gormeyerek, olayı basıte ındırgemelerı ve reform yapıyoruz dıyerek kendı- lennı aldatmalarıdır Yüksek Öğretım Kanu- nuonsekızıncı yılınıdol- duruyor Yasa, katı merke- zıjetçı bütun yetkılen rek- törkrde toplayan tekadam ve tek model yonetımı ıle ı.... oğretım üyelennı yetkı ve sorumluluktan uzaklaştı- ran, onları yalnız ders ve- ren makıneler olarak goren hantal karar alıp uygula- mada gecıken, ıhtıyaçlara cevap vermeyen bır sıstem ongormektedır Bu sıstem ünıversıtelenmızın ve alt bınmlen olan fakulte ve bölumlen tek adam ya da adamların kendı doğrula- n, da> atmalan v e keyfı ka- rarlanyla haksız ve yanlış uygulamalann çıftestan- dartlann var olduğu mut- suz ve umutsuz kurumlar halıne getırmıştır Neden boyledır7 Fakul- telenn tuzel kışılığı kaldı- rıldığı ıçın. fakültelerın malı yonetsel akademık ve oğrenıme ılışkın butun yetkılerını rektorlere ve YÖK Başkanı na tanıyan bır sıstem, dunyanın hıçbır unıversıtesınde uygulana- maz Bırakınız bılımde ve oğretimde kalıteyı yukselt- mek, var olan kalıteyı de kaybeder Bınlerce öğrencısı, yüz- lerce öğretım elemanı olan fakulte duşunünuz kırta- sıye temızlık gıbı en ya- şamsal gereksınmelennı dahı kendısı alamıyorsa Oğretımın nasıl yapılaca- ğı konusundakı kararlar- da dahı söz hakkı yoksa, orada kalıtelı bılım ve oğ- retım nasıl yapılır 0 Nasıl yapılabıleceğını takdırlen- nıze bırakıyorum Butün kurumlanmızda merkezı- yetçılığın yennı, yennden yonetıme bıraktığı bır ge- lışme yaşanırken bılım ve oğretım kurumlarımızın tepeden ınme yontemler- le yonetılmesı düşunule- mez Demokratıkleşen Tur- kıye'nın ûnıversıtelen de katılımcı demokratık ıl- keler ıçınde yönetılmelı- dır Bu çağdışı yonetım an- layışı ve yasa. ünıversıtle- nmızde de ülkemıze de ya- kışmıyor Öğretım eleman- lan olarak 2000 yılına ünı- versıtelerımızın ışlevıne uygun bır yasa ıle gırmek ıstıyomz PENCERE İkircjk?.. Ikırcık (ya da ıkırcım) ne demek. 1) Kararsızlık, tereddut 2) Kuruntu, kuşku Insan ıkırcıklıdır, kımızaman karar veremez, kuş- kuya düşer, duraksar Hukumetierde bellı sureçlerde ıkırcıklenırter, ke- sın karar veremezler Sozgelımı 1919'dan 1922'ye değın geçen za- manda kararsızlık egemendır Anadolu'da ne olacaktı'? 9 Eylul 1922'de izmır'de noktalanan sureç so- nunda kuşkulardağıldı, "kım kazanacak?" dıye ku- laklannı dıkmış olanlann ayaklan suya erdı, Ana- dolu'nun parçalanmasına gore hesap yapanlar ayvayı yedıler • Son aylarda Batı'da yaşanan bır buyuk 'değı- şım 'den soz açılıyor; deprem nedenıyle Avrupa'nın ınsancıl duygulan depreşmış de bıze acımışlar; baş- ka gozle bakmaya başlamışlar Doğrumu^ Avrupa'da bakış açısının değışmeye yuz tuttu- ğu doğru, ama, nedenlen başka! Tanhçıler ılerde yazacaklar, Batı'dakı ıkırctklı or- tamı dağıtan olayiann altını çızecekler Gerçekten bır şeyler yaşandı 1990'larda Avrupa neyı beklıyordu? Turkıye "Hasta Adamdı" değıl mfî PKK Guneydoğu'yu ele geçınyordu, Apo, Sunye'de uslenmıştı, ama, Ankara sesını çıkaramıyordu Ustelık ırtıca karan- lığı sıyasal ıktıdarda yoğunlaşmıştı, Anadolu ya Iran'a donecektı, ya da Cezayır'e Turkıye bıtıktı . • Ne oldu? Ordu Guneydoğu'da bastırdı; terorun belı kınl- dıktan sonra Sunye'de uslenmış Apo'ya sıra gel- dı, Şam'a gozdağı verıldı, sonuç alındı PKK'nın başı bugun cezaevınde hukumludur Asker aynca Turkıye'nın başına bela ırtıca teh- dıdını yok etmeye de kararlıdır, 28 Şubat bu yol- da kuşkulan dagıtıcı ılk gosterge oldu Apo yakalandıktan sonra PKK'nın ardına yığı- lan Avrupa desteğı ortaya çıktı 1920'de Yunanıstan'ın arkasına yığılmış Avru- pa desteğı, 1990'larda Apo'nun ardına yığılmış- tı Suçüstu yakalandılar • Batı'nın Turkıye'ye bakışındakı değışımın ne- denlen bellt Ham hayallerın dağılmasından sonra oluşan saydamlıkta ıkırcıklenme brttı.. Pekı, sıra neye geldı 7 Bugunku sonuca ulaşmakta en etkın guç asker oldu, ama, "sıvıller bu başannın urunlennı derie- yebtlecekler mı?" kuşkusu egemen . Ikırcık şımdı bu noktada Bu kampanya, TC Sonayı Bakonlığı'nm Kamponya, 01 10 1999 lanhınde başlamışolup ur r beiırimeksızın değtşıklık yopmo hakkına sahıpl^ U f c l de yayırMnVı tebiığıne uyguno ır bhkbal. ürijnlerı uzerinde,
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear