Catalog

24 AĞUSTOS 1997 PAZAR SAYFA HABERLER 11 PKK'nin bölgedeki faaliyetlerini önlemek için İçişleri Bakanhğı'na başvurdu Tokat VaBsi süalı istediANKARA (Cumhurivet Bürosu) - Tokat Valısı Ayhan Çevik. Güneydoğu Anadolu Bolgesi dışmda ses getıren eylemlerle yayıl- maya çalışan PKK'nin Almus, Reşadiye ve Niksar'daki faalıyetlerine karşı talcviye as- keri bırlikJer istedi. Bazı köylerdeki yurttaş- lann "baskı ve ikOem altutda olduğunu" be- lirten Çevik, halka "gönüllü geçici köy ko- ruculuğu" uygulamasıyla sılah dağıtılması ıçin İçışlen Bakanlığı"na başvurdu. Antalya Kemer'den sonra Ordu'da eylem yapan PKK'nin, kuzey ve güneye yayılma stratejisi konusunda elde edilen bilgıler, MillıGüvenlıkKurulu'nun 27 ağustosta ya- pacağı toplantıda da görüşülecek Özelhkk gûney sahillerinde turizm sek- törünü baltalamak amacıyla uluslararası dü- zeyde etki yaratacak eylem gerçekleştirmek için plan yapan bazı timlerle ilgili ıstihba- ratlar alındığı belirtildı. Kemer'de eylem ya- pan milıtanlarla ilgili bilgilerin de olaydan • Ayhan Çevik, kırsal kesimde halkın "baskı ve ikilem altında" olduğunu belirtirken PKK'nin Almus, Reşadiye ve Niksar ilçelerine bağlı 250'ye yakın köyü tehdit ettiğini bildirdi. Çevik, gönüllü geçici köy koruculuğu oluşturacaklannı söyledi. 10-15 gün önce emniyete ulaştığı, ancak te- rönstlenn yakalanamadığı belirtildi. Güney sahılleri ve dağlık bölgelenndeki güvenlık çalışmalannın yeni istihbaratlara dayanıla- rak sürdürüldüğü öğrenıldı. Kuzeyde Tokat-Sıvas-Ordu Tokat'takı polıs ve asker sayısının arttınl- ması için İçişlen Bakanlığı'na başvuran Va- lı Ayhan Çevik, Cumhuriyet'e yaptığı açık- lamada, PKK'nın, 1997 yılının başından bu yana Tokat'ta örgütlenme girişimlenni sür- dürdüğunü belırttı. Kentte terör olaylannda gözle görûlür bir artış yaşandığını söyleyen Çevik, bakanlığa rapor sunduklannı bildirdi. "DHKP-C ve TİKKO örgütferine ilaveten PKK örgütü- nün gdişi \ar. Bunun üzerine tedbirlerimi- zin, gücümüzün artünlması gerekryor" dı- yen Çevik, örgûtün bölgede "yuvalanma" evTesinde olduğunu söyledi. Çevik. "Gü- neydoğu'da yaşanan tecrübelerdea istifade ederek o tecrübeteri bir an önce bııraya ak- tanp kısa sürede bununla mücaddenin etkin bir şekflde başlatdması gerekryor" dedı. Halka silah dağıtılması için gırişimdebu- lunduğunu vurgulayan Çevik, şunlan kay- detti. "Güvenliğin sağlanması için değişik tedbirler var. Bu tedbirlerden birisi de yasal ve terörie mücadetenin bir yöntemi olan si- lahlanmadır. Bunun adı dâ gönüllü geçici köy koruculuğudur. Bu is, tabü ki güvenlik güçlerinin nezaretinde olacak. Belki de va- tandaş böyle bir işe hiç girmeyebflir. Güven- Hk güçlerinin sayısını artürarak, köylerde devmehizmederidahagüçlüyapılarakköy- lüye gerek kalnıayabilir. Terörie mücadeie edilen yerlerdeki potis ve jandarma sayısryla ya da Türk Silahlı Kuv- vederi'uin gücüyle, teröre muhatap obna- ) r an yerlerdeki sayı farkİL Tokafın, daha ön- ce terörün çok yoğun olmadığı dönemlerde- ki potis ve jandarma gücü var. Tokat şimdi teröre muhatap olduğuna göre, bu sayuıın artnrüması gereldyor" Ayhan Çevik, kırsal kesimde halkın "bas- kı ve ikilem altında'' olduğunu belirtirken terör örgütünün Almus, Reşadiye ve Niksar ılçelenne bağlı 250'ye yakın köyü tehdit et- tiğini bildirdi. Çevik. ormanlık arazi yapısına sahip bu bölgelerden. Sıvas ve Ordu'ya geçişlerin sağlanabıldiğını kaydetti. Cüneydoğu 12yılda 120 bin gözaltı ENVERSEVİŞ Dh'ARBAKIR (Cumhu- riyet Bürosu) - Dıyarbakır BÖlge Barosu tarafından ger- çekleştirilen bir çalışmada, Güneydoğu Anadolu Bölge- si'nde son 12 yıl ıçinde tam 120 bın kışınin Devlet Gü- venlik Mahkemeleri'nin kapsamına giren suçlar ne- denıyle gözaltına alındığı kaydedildı. Bu sayının her geçen gün bıraz daha arttığı- na dıkkat çekılen çahşmada, gözaltına alınan bu kışiler- den 60 binınin DGM'lerde yargılandığına işaret edildi. DGM kapsamına gıren suçlar nedeniyle gözaltına alınan bu kışılerden yüzde 58.26'sının, TCK'nin 169. maddesıne muhalefet, yani PKK'yö'yartllm ve yatakldT yaptığı ıddıalanndan sorgu- landığı belirtılen Dıyarbakır Bölge Barosu'nun çalışma- sında; yüzde 26.45'inın ör- güt üyesi, yüzde 13.89'unun da silahlı mılıtan ve eylemcı olduğu ıddıalan nedenıyle soruşturma geçırdiklerıne dıkkat çekıldi. 1984 yılında 38 dava dos- yasının Dıyarbakır DGM Cumhuriyet Başsavcılığı'na ıntikal ettığı anlatılan çahş- mada. 1995 yılında ıse dava dosyalannın sayısının 5523 olduğu vurgulandı. Çahşma- da yıîlara göre DGM Başsav - cılığı'na ıntikal ettırilen dos- yalar şöylc "1984yıhnda38_ 1985 yilında 105- 1986 yılında 114.- 1987 yılında 784.» 1988 "yılında 814._ 1989 vınnda 1518._ 1990 yıünda 2010.- 1991 yüında 2813.- 1992 ydında 4105- 1993 vılmda 6314» 1994 yılında 6606- 1995yüında5523J' Gözaltılardan DGM'lere sürekli bir sanık akışının mev cut olduğu ve > argılanan sanık sayısında her zaman bir artışın yaşandığı belırti- len çahşmada. "DGM'lere sürekli bir sanık akışı mev- cut 1984-19% yülan arasın- da bazı kay ırJara göre 80 bin. bazı kayrtlara göre ise 120 bin kişi gözaln yaşaıruştır'' denıl- dı. Ordu Güvenlik güçle: çocuk riiki öldürdü ORDU(Çumhuriyet)-Or- du'nun Mesudıye ılçesıne bağlı Güneyce Köyü'nde çocuk yaştakı ikı çoban, gü- venlik güçlerince kurşunla- narak öldürüldü Güneyce Köyü Gıcı Ma- hallesı'nde dün saat 21.30 sıralarında meydana gelen olayda. hayvan otlatmakta olan 12 yaşındakı Turgav Metin ıle 14 yaşındakı am- caoğlu Cihat Metin, güven- lık güçlerince vuruldu. Gü- venlık güçlerinin, bölgede gerçekleştırdığı denetımler sırasında çobanlık yapan ıkı çocuğu mılıtan sandıkları için kurşunladıklan ıleri sü- rülürken yöre halkı, gecenm ilerleyen saatlerine kadar olayı protesto ettı. Mesudı- yeliler, eylemlerınde özel tımden duyduklan rahatsız- lığı dıle getırdiler. FestivaL bitimine 1 gün kala poHs tarafından basüdı ve "Kadınlık Bizde KabuT adlıtiyatrooyununu sahneleyen gençler gözaltına ahndı. KKTC GençlikFestivaü'neengeUeme Istanbul Haber Servisi - Türkiye'de yük- seköğrenim gören Kıbnslı gençlerin oluş- turduğu Üniversıte TemstlcılerKonseyi'nin KKTC'de düzenlediği Gençlik Festıvalı, Kıbrıs polisının etkınlikleri hazırlayan gençlen gözaltına almasıyla sabote edildi. Olaya sert tepkı gösteren siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşlan, polisin tutumunu eleştırdıler ve "Kıbns'uı geleceği olan üni- versitegençliğine her türlü desteği vereceğE" dediler. Türk ünıversitelerinde öğrenim gören KKTÇ'li gençlerin oluşturduğu Üniversıte Temsılciler Konseyi'nin bu yıl 11. kez dü- zenlediği Gençlik Festivali, KKTG polisi tarafından sabote edildi. KKTG'de Eren- köy'de 11 ağustos tarihinde başlayan festi- val, bıtimıne 1 gün kala 20 ağustosta polıs tarafından basıldı ve "Kadınlık Bizde Kal- sm" adlı tiyatro oyununu sahneleyen genç- ler gözaltına ahndı. Gözaltına alınan 30'dan fazla gencin da- ha sonra serbest bırakılmalanna karşın hak- lanndaki soruşturmanın sürdüğü kaydedıl- di. Polisin bu tavnna sert tepki gösteren par- tiler, meslek odalan ve kitle örgütlen ise gençlerin yanında olduklannı bildirdiler. Aralannda Gumhuriyetçi Türk Partısi (ÇTP), Serbest Çalışan Hekımler Birlığı, Dev-lş, Kıbns Türk Banş Demeğı, Kutlu Adalı Vakfi. Kıbns Türk Tabipler Birliği ve Demokrasi ve Insan Haklan Hareketı'nin de bulunduğu 30 kadar örgüt, yayımladıklan ortak bildiride şu görüşlere yer verdı: "Bizler Cniversite Temsilciler Konseyi temsilci ve üyeterine polis tarafından yapılan keyfi turuklamayı kınar, Kıbns'ın geleceği olan yükseköğrenim gençliğinin ve onlann örgütlü birliği olan Cniversite Temsilciler Konseyi'nin arkasında olduğumuzu ve her türlü desteğivereceğimizi kamuoyuna duyu- ruruz.*' Yeni başkan Bilge Kırangil, işkence iddialannı hasıraltı etmekle suçlanıyordu Adli Tıp Kurumu'na vekâleten atama BARAN UNCU tşkence iddialannı hasıraltı et- tiği ıddia edilen Doç. Dr. Bilge Kı- rangü, Adli Tıp Kurumu'nunbaş- kanlığına vekâleten atandı. Kıran- gil, Adlı Tıp Kummu'nun 1. thti- sas Kurulu üyeliğınde bulunduğu sırada. gözaltında ölen Baki Er- doğan'a işkence yapıldığına dair karar veren genel kunıl raporuna muhalefet şerhi koymuş ve Erdo- ğan'ın ölümünün ışkenceye bağlı olmadığını ilen sürmüştü. Güven- lik güçlerince 11.8.1993'te gözal- tına alınan Baki Erdoğan, gözaltı- nın 10. gününde fenalaştığı için Aydın Devlet Hastanesi'ne kaldı- nldı. Polıs tutanaklannda, kendi- sıne verilen hiçbır şeyı kabul et- meyerek açlık grevı yaptığı ilen sürülen Erdoğan. ertesi gün öldü. Adli Tıp Kummu'nun 1. Ihtisas Kurulu'nca, ölüm olayı ıle ilgili hazırlanan otopsi raporunda. Er- doğan'ın vücudunda darbeden oluşan herhangi bir tra\Tnatık de- ğişıme rastlanmadığı belirtildi. Aynı zamanda raporda, Erdo- ğan'ın vücudunda bulunan bazı lezyonlann ise kendisinın hareket- lenyle ve direnmesıyle oluşabile- ceğıne karar verildı. 1. Ihtısas Ku- rulu'na göre Baki Erdoğan, "açlık sonucunda oluşan akciğer ödemi ve buna bağlı solunum yetmezli- ği" nedeniyle ölmüştü. Raporda. kurul üyesi sıfatıyla Bilge Kıran- gil'in imzası da bulunuyordu. Tabip Odası karşı çıkh tzmır Tabip Odası. kurulun ra- porundakı kararlann ve otopsinin yanlış ve yetersiz olduğunu belır- ten bir başka rapor hazırladı. Ta- bip Odası, Baki Erdoğan'ın cena- zeden önce ailesi tarafindan çeki- len fotoğraflanna ve video kayıt- lanna dayanarak Erdoğan'ın y ara- lannın elektrik ve askı işkence metotlanyla oluştuğunu ve ölü- münün kendi eylemıyle ilgisinin olmadığrnı ilen sürdü Adlı Tıp Kunımu ıse olayla il- gili 7 Haziran 1995 tarihli ikınci bir rapor hazırladı. 1. thtısas Ku- rulu, ilkinin aksine renkli fotoğ- raflan da dikkate alarak Baki Er- doğan'ın ışkenceye maruz kaldı- ğına ve ölümünün de bu yüzden olduğuna karar verdi. tkinci rapo- ra göre, Erdoğan'ın bileklerinde- kı izler, "büeklerinden uzun süre- li askıya tabi tutulduğunu" göste- riyordu. Kurul, ölüm nedenı ola- rak işkenceye bağlı olan travma- tik değişimler, açlık grevı, kusma ve gözaltı şartlannın birleşimiyle oluşan akciğer ödemini gösterdı. Bu kez raporu hazırlayan 1. thti- sas Kurulu üyelerinin arasında Bilge Kırangil'inadınarastlanma- dı. 'Ölüm sebebi işkence' Ortada bırbinnın aksmı söyle- yen iki farklı 1. thtisas Kurulu ra- poru v ardı Bu yüzden olay, Adlı Tıp Kurumu Genel Kurulu tara- fından tekrar incelemeye alındı. Adli Tıp Kurumu bünyesındekı tüm kurulann uzmanlannın oluş- turduğu genel kurul, Erdoğan'ın işkenceye uğradığını onaylayan 7 Mart 1996 tarihli bir rapor hazır- ladı. Bu rapora göre Erdoğan'ın vücudunda bulunan lezyonlann, "tazyik yaparak" ve "uzun süreli bağ ve sert cisim tatbiki" ile mey- dana geldıği belirtildi. Aynca dar- be ızlerinin v e lezyonlann bir baş- kası tarafından yapıldığına ve travmatik değişimler olmadan aç- lık grevi, gözaltı şartlan ve kusma gıbı etkenlenn Erdoğan'ın ölüm nedenı olan "akciğer ödemini" meydana getırmeyeceğıne karar venldi. Adlı Tıp Kurumu Başkan- lığı'na vekâleten atanan Bilge Kı- rangil ıse bu rapora karşı oy kul- lanan tek üye oldu. Kırangil. 7 Mart 1996 tarihini taşıy an muhalefet şerhinde, kastın tıbben tayin edilemeyeceğinı be- lirterek tanımlanan travmatik de- ğışimlerin ve gözaltı şartlannın vücut direncinın kınhnasında yar- dımcı etkenler olabileceğini; an- cak asıl ölüm nedeninın, açlık gre- vınin sonucunda meydana gelen kusmarun akciğer ödemi oluştur- ması olduğunu savundu. Kıran- gil'e göre, Baki Erdoğan'ın vücu- dunda bulunan "travmatik deği- şnnler''in ölüme neden olduğunun tıbbi delilleri bulunmuyordu. Mu- halefet şerhinde saptanan travma- tik değişimlerin olmaması halin- de de ölümün meydana gelebıle- ceğinin altı çizıliyordu. KONGRE ONCESİ MUHALEFETTEN ELEŞTİRİ 'DİSK, Türk-İş'leştirilmek isteniyor' KÜLTÜR • SANAT • 293 89 78 (3 HAT) tstanbulHaberServisi-DlSK'in 12 Ey- lül'de yapılacak kongresine, yönetime mu- halefet ederek hazırlanan Nakliyat-lş Sen- dikası Genel Başkanı Ali Rıza Küçükos- manoğlu, "Bu kongre, DİSK'i gerici yöne- timden kurtarmak için yapılması gereken çalışmalann bir adımı olmalıdır'' dedı. Naklıyat-lş Sendikası Genel Başkanı Küçükosmanoğlu, dün sendikalanmn Ak- saray 'dakı genel merkezınde bir basın top- lantısı düzenledı lşçı sınıfının ve dığer halk kesımlennin açlığa, evsızliğe, eğıtim- sızlığe. doktorsuzluğa. ılaçsızlığa mahkûm edildığı bir düzende banş değil, yalnızca savaş olduğunu belirten Küçükosmanoğ- lu, "Bu sav aşın adı da sınıflar savaşıdır. Bu savaşı bize dayatan da burjuva/jdir" dedı Bugünkü başkan ve yönetımın DlSK'ı düzen örgütüne dönüştürmeye çabaladığı- nı iddia eden Küçükosmanoğlu, DÎSK'in 5'li sivil ımsıyatif ıçine girerek bugünkü hükümetin kurulmasına aracılık ettiğini savundu. DlSK'in giderek Türk-İş'leşti- rilmek istendiğini ve bugünkü yönetime olan eleştinlerinı de genışletilmiş başkan- lar kurulu toplantısında dıle getırdıklenni anlatan Küçükosmanoğlu, daha sonra özetle şunlan söyledi: "Bu başkan ve yönetimin izlediği gerici tavnna sendikamız Naküyat-İş, ortalama 2 yıl kadar önce isyan bayrağını açmısür. Başkan ve yönetim, bugüne dek yaprjğımız ayrmnlı eleştirilere tek bir sözcükle olsun yanıtvermemiştir. Ancak, izlediğigerici po- lhikayı daha da gericileştirerek sürdürmek- ten geri durmamıştır-'' Müzikle tanışmak ister miydiniz? • Piyano • Gitar • Şan • Flüt • 6 yaş grupları Randevu için: (P.tesi-Cuma) 13.00-18.00 Tel: 0 212-236 40 50 Adres: Çelebioğlu Sok. No: 9/3 - Beşiktaş sanığı Gül, MHP II Başkanı oldu öncesinde yaptığı konuş- mada "MHP'yi ülkücü mafyalaşmadan ve iDegal şiddetten kurtarmak ge- rekir" demesı, ülkücü gençlerin büyük tepkısı- ne neden oldu. Tribünler- de ayağa kalkan ülkücüler arasında yumruklaşmalar yaşandı. Ülkücüler bir an- da salonu işgal ederken divan masasına kadar ge- lip burada da masayı yumrukladılar. Bu arada kimi ülkücüler, görüntü almak isteyen gazetecile- re saldırdı. Divan Başka- nı ve MHP Genel Başkan Yardımcısı Zeki Yavuz- türk salona polıs isterken eline mikrofonu alan Ka- rataş'm, "Allah nzası için durun. Kim bu salonu bu hale getirdiy se Allah onun belasuu versin. Size yarva- nyorum yerlerinize otu- nın" sözlen etkilı oldu. Daha önce birbirleriyle kavga eden ülkücüler bu- nun üzenne "Bozkurtlar d ek tstanbultek kale" di- yerek tnbünlere geri dön- düler. Kongrede delegelerin 190 oyunu alarak MHP Istanbul ll Başkanı seçi- len Mehmet Gül'ün adı, 12 Eylül öncesinde ülkü- cülerin düzenlediği silah- lı ve bombalı saldınlarla duyuldu. Gül, 16 Mart 1978'de Istanbul Üniver- sitesi önünde 7 öğrenci- nin ölümüyle sonuçlanan bombalı katliamı yönetti- ği gerekçesıyle de Istan- bul Sıkıyönetim Mahke- mesı'nde yargılandı. Çakıroğtu'nun mafyalaşmadan söz etmesi salonu kanştutn. ( KAAN SAGANAK) Katliam Istanbul Istanbul Haber Servisi - MHP'nın 6 temmuzda- ki olaylı olağanüstü genel kongresinın ardından dün de Istanbul 5. ıl olağan kongresinde ülkücüler arasında kavga çıktı. Kongrede Istanbul tl Baş- kanlığf nı 16 Mart katli- amı sanığı Mehmet Gül kazandı Gül'ü, Ülkü Ocaklan ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli destekledi. MHP'nın 9 ekımde ya- pılacak olağan genel kongresi öncesinde önem taşıyan il kongreleri bü- yük çekişmelere sahne oluyor. .\nkara ll Başkan- lığı'nı Tüğrul Türkeş'in desteklediği adayın ka- zanmasının ardından göz- lerin çevnldığı lstan- bul'da, kongrenm sonu- cunu Ülkü Ocaklan belır- ledı. Burhan Felek Spor Salonu'nda düzenlenen kongrede, Ülkü Ocaklan Genel Merkezı ve Istan- bul Ülkü Ocaklan'nın desteklediği Mehmet Gül, 559 delegeden 190'ının oyunu alarak MHP Istanbul ll Başkan- Iığı'naseçıldi. Kongrede, eskı ıl başkanı ve Tuğrul Türkeş'ın desteklediği Osman Ce>lanl47 oy alırken Hah"t Kanak 76, Fahretün Taşkın 45. Ah- metÇakar 41. llasan Kü- çük 39, Mustafa Çakıroğ- lu 20, İsmet Çerçi ise 1 oy aldı. 1980 öncesinde ve 1984'te Ülkü Ocaklan Genel Başkanı olan Gül ün yönetim kurulu ve delege listesinde Ülkü Ocaklan Genel Başkanı Atilla Kaya, Ulkü Ocakla- n Istanbul Başkanı Bü- lent Karataş'la sınemacı Sezer İnanoglu da yer al- dı. Adaylardan Mustafa Çakıroğlu'nun seçimler Yaralanan muhabitierin tedavileri sürüyor tstanbul Haber Servisi - Sultanbeyli'de önceki gün cuma namazının ardından yapılan şeriatçı gösteride saldınya uğrayan MNG Anadolu Televizyonu muhabirleri Arzu Kıvanç ve Erkan Şahin'in tedavileri Taksim tlkyardım Hastanesı'nde sürüyor. Anadolu Televizyonu yetkilileri, Arzu Kıvanç'm sağlık durumunun iyiye doğru gjttiğini, ancak Erkan Şahin'in durumunun ciddiyetini koruduğunu beürttiler. KÜLTÜR • SANAT 293 89 78 (3 HAT) Kerem Görsev2 7 A İ U S T 0 S 1 9 9 7 , S A A T : 2 1 . 0 lilet Satış Yerleri: Tıksn Vıkktr»! : (0212) 251 28 I I UU\)t Vıkkorııa : (0216) 350 S7 42 «ııeli Hisarı Ci;t : (0212) 217 42 95