Catalog

J 30TEMMUZ 1997 ÇARŞAMBA • • • • CUMHURİYET SAYFA HABERLERIN DEVAMI 17 Istanbul Edime Kocaeli Çanakkale Izmır Manısa Aydın Denızli Y Y Y PB A A A A 26 28 31 32 32 33 34 33 Zonguldak PB 27 Antalya Sınop Samsun Trabzon Gıresun Ankara Eskişehir Konya Sıvas PB PB PB PB PB PB PB PB 2/ 28 27 28 31 30 32 31 A 33 Kars Adana Mersın Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkârı Van A A A A A A A A . 33 31 37 38 36 37 31 30 31 Yurdun kuzeybatı kesımleri çok bulut- lu, Marmara'nın ku- zey ve doğusu yer yer sağanak yağışlı, dığeryerierazbulut- !u ve açık geçecek. Hava sıcaklığı yur- dun güney ve batı kesımlerınde arta- cak, öteki yerlerde değışmeyecek. Oslo Helsinkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Pans Bonn Y Y PB Y PB PB PB PB 19 23 22 25 25 28 30 27 Münıh PB 26 Mılano Berlın Budapeşte Madrid Vıyana Belgrad Sofya Roma Atina PB Y PB Y Y Y A Y 28 25 36 25 28 24 31 31 PB 29 Moskova Aşkabat Almatı Taşkent Bakü Bişkek Tiflis Kahire Y A Y PB PB Y Y A mm 25 40 34 31 31 38 31 33 Şam PB 36 . 0 Açık f ^ Parçalı bukitlu G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafi 1. Sayfada "Bırakın, halk nasıl giyinmek istiyorsa, öyle gi- yinsin." Tam 10 yıl sonra, işte, istediklen gibi giyiniyor- lar. Baştatakke, sırttacüppe, karasakallı, somurt- kan. Kızılay'dan; 2-3 bin takkeli eylemcinin polis ba- rikatı arkasından haykırışları yansıyor kulaklara. - "Islami hareket engellenemez" diye başlıyor. Başbakan Yılmaz'a Cumhurbaşkanı'na saîdıran sloganlarlasürüyorve "Dinıme, Kuran'ıma, imam- hatibime dokunma" diye sonuçlanıyor. Anımsamadan geçmek olanaksız. Bir başka cümle daha; "Imam-hatiplerin gayesi sadece din adamı yetiştirmek değildir" diye başlayan bu cüm- le, "Dinini bilen doktor, mühendis, hâkim olsa fı- mam-hatiplerde yetişse) daha iyi değil mi?" diye bağlanıyor. Evet! Ama, imam-hatiplerden dinini bilen dok- tor, hâkim gibi meslek adamları vatandaşlanmız dı- şında, daha çok dini siyasal amaçları için kullanan .-örneğin Hasan Hüseyin Ceylan ve benzeri- bir- çok RP'li mılletvekili, örgüt adamı, kadrolar yetişi- yor. Türkiye yılda 5 bin imama gereksiniyor. Diyanet Işleri Başkanı açıkladı. Yurdumuzda bir saatte altı cami yapılıyor. "Aynı siyasal ideale hizmet verme- ye hazır" binlerce insan, imam-hatıplerden çıkıyor. Devlet kadrolanna karışıyor. Çoğu, laik devîeti şe- riat devletine dönüştürmeye hazır, alesta beküyor. Yeni hükümetin önündekı büyük sorunlardan bi- ri, sadece yüksek bürokraside REFAHYOL'un ek- tiği tohumlan temizlemek değil. Refah'ın devletin her kesimine yerleştirdiği -sayıları 60 bini aşan- küçük bürokratlardan yönetimi arındırmak başlıca görevlerinden bir diğeri. Bu konularda ne ölçüde başanlı olacak bu hükümet, göreceğiz. Laf ola beri gele! . Hâlâ bir duraksama mı var, anlaşılmıyor. Sanklı, sakallı ve cüppeliler eyleminde, bir gün önce ca- miden yeşil bayrak ellerinde çıkanların amaçlannı saptamakta yetkililer acaba hâlâ bir duraksama- dan mı geçiyorlar? Kızılay'da bağırıp çağıran, parlamentoyu eylem- le bir çeşit baskı altında, tehdit altında tutmaya çalışan, ilk fırsatta devletin güvenlik güçlerine sal- dırmaya hazır olan takkeliler güruhu için, aslında imam-hatip ortaokullannın kapatılması sadece bir örtü, bir maske. Takkeliler, devletin yerleşmiş ve değişmez belli başlı ana öğelerine saldınnın pro- vasını yapıyorlar. TBMM'nin duvarlan dibindeler. > •" Başbakanlığa 100 metre ötedeler. Takkeliler; laik anayasaya, eğitim birtiği getiren anayasaya, din ve şeriatı ayıran anayasaya düş- man. Irtica artık eylem aşamasında. . Din eğitimini yaygınlaştıran kesintisiz 8 yıl eğitim hükümet tasarısını Başbakan Yılmaz, cumhuriyet tarihinin en büyük reformu diye niteliyor. Bu ülke ne denli talihli, oysa ne kadar talihsiz bir ülke. Gelenle giden bu ülkeyi bitmez tükenmez re- .formlardan geçiriyor. Örneğin Özal her yaptığını reform diye adlandı- nrdı. O gitti. Gelenler de reform hastalığına tutul- tiular. Tabii sadece adı var, aslı yok reformlar. Kanıtı bol, en sağlam reformu Şaibe Hanım yap- tı. Yurtiçinde ve dışında menkul ve gayrimenkul öy- le yapıtlar ortaya koydu ki; TBMM aklıyor, yargı önüne gitmiyor. Sahibine helal olsun böylesi re- formlar! Dön dolaş konular aynı kapıya çıkıyor. Adamlar müthiş başanlı. 11 ayda, "irticai faaliyetlerde bu- lunan -ama denetime bağlı olmayan- tam 3 bin va- kıf" kurmuşlar. Hükümet, vakrflara denetim getireceğini açıklı- yor. Denetirr getirmek iyi, elbette güzel. Ne ki, ir- ticai faaliyette olan bu 3 bin vakıf ne olacak, ayak- ta durmaya devam edecek mi? Bu noktaya gelip dayandı mı konu, ses yok! Ne var ki, bir özdeyiş, takkeliler eylemi boyunca kimilerine dunü ve bugünü anımsatıyor olmalı: "Beslekargayı, oysungözünü'." Sıslı Buütlu ^ Çok bulutki Yağmuriu Irtica başkentte• Baştarafi 1. Sayfada başladı. Ankara'ya 5 ayn noktadan girecek araçlara karşı polis yoğun güvenlik önletnleri alırken, çok sa- yıda araç gece yansından başlaya- rak Akay, Kocatepe. Dikmen ve Bakanlıklar'da park ederek bekle- di. tstanbul, Kocaeli, Sakarya. Bur- sa ve Konya'dan gelen göstericiler araç konvoylanyla Kızılay ve Ba* kanhklar'da 06.30'dan itibaren tra- fiğin kapanmasına neden oldular. Çoğunluğu çember sakallı, şalvar- lı, takkeli ve cüppeli olan ve bazı- lan kara çarşafiı eşleriyle birlikte Ankara'ya gelen şeriatçılar, klak- son çalarak ya da "Okuluma ve ki- tabuna dokunma" pankartlanyla konvoy halinde dolaşarak trafiği aksattılar. Bakanlıklar kavşağında saat 07.00'de toplanan yaklaşık 300 ki- şılik gnıp, polisin uyanlan sonucu Meşrutiyet Kavşağı'na getirildı. Genelkurmay Başkanlığı ve Milli Savunma Bakanlığı önünden yürü- yerek Milli Müdafaa Caddesi'ni tra- fiğe kapatmak isteyen gruba müda- hale eden polis 66 kişiyi gözaltına aldı. Ellerinde Türk bayraklan ve "tmam-hatip ve Kuran kurslanna uzanan eller kırılsın", "5+3", "İmam-hatipler memleketindir", "Dinime, Kuranıma, imam-hatibi- me dokunma", "İçinizdeki laik ca- navan durdnrun" yazılı pankartlar- la ülkenin çeşitli kentlerinden gelen şenat savunuculan Ankara'da Mil- li Eğitim Bakanlığı 'nın önünde top- landılar. TBMM'ye yürümek iste- yen göstericiler barikat kuran polis tarafindan engellenirken, aralann- dan seçtikleri bir heyeti temaslarda bulunmak üzere TBMM'ye gönder- diler. Heyetin temaslan sırasında "protokolyohı" olarak bilinen Ata- türk Bulvan'ru 8 saat trafiğe kapa- tan şeriatçılar, tekbir getirerek "Me- sut bir gün öleceksin, imamın eline düşeceksin", "Kanımız aksa da za- ferİslamınVBurasTüfkive.İsra- > h il değil", "İslami hareket engellene- mez", "Vur vur inlesin, Mesut Yıl- maz dinlesin", "Eğitim hakkımızı söke söke ahnz". "Vur vur inlesin Genelkurmav dinlesin", "Firavun Mesut", "Yılmaz Rusya'ya", "Çan- kaya'nın şişmanı. Müslümanlann düşmanı", "Meclis kaşınma, sabn- nuzı taşuma", "Basörtüsüne uza- nan eOer kırılsın" sloganlan attılar. TBMM'ye giden heyetin dönüşü beklenirken, eylemciler polis bari- katı ile aralanna türbanlı kadınlan yerleştirdiler. RP milletvekilleri Mustafa Ka- malak, Naci Terzi, Şaban Şevü. Fet- hullah Erbaş, Hayrettin Dilekcan, Kahraman Emmioğlu, Muhammet Polat, Zülfükar İzoL Hüseyin Yıldız, Zülfikar GazL Feti Görür, Mikail Korkmaz, Musa Okçu, Cafer Gü- neş, Kazım Arslan ve bağımsız mil- letvekıllen Şevki Yılmaz ve Hasan Hüseyin Ceylan göstericilere destek vermek amacıyla eyleme katıldılar. Milletvekilleri. göstencilere imam- hatipleri güç durumda bırakacak or- tam yaratmamalan çağnsında bu- lundular. Hasan Hüseyin Ceylan, eylemci- lerin omuzlan üzerinde yaptığı ko- nuşmada, imam-hatip okullanndan mezun olduğunu belirterek "Sendi- kalar ve srvil toplum kuruluşlan na- sıl ban protesto gösterileri yapıjor- sa burada da imam-hatiplilerin ay- nı tavn göstermesi normaklir" dedi. Cumhurbaşkanı, Başbakan ve TSK'ye küfürler savurarak medya- yı protesto eden göstericiler, "İsra- il puştlan sanlmış medya, Yahudi uşagı.şerefsiz medya" sloganlan at- tılar. Şeriat savunuculan, polisin 'dağı- hn' uyansı yapmaya başladığı ve barikatlan güçlendirmeye hazırlan- dığı sırada, emniyet güçleri lehine slogan atarak "Cunta ponsi yargıia- yamaz", "Vur vur inlesin,Geneflaır- dinlesin", "Asker laşlava" diye Eylemin ilerleyen saatlerinde hü- kümete ve basına yönelik saldınla- nnı arttıran göstenciler, "Mesut, Ayduı Doğan'uı uşağı" ve "Mesut kumarbaz" sloganlan attılar. Eylemciler FCocatepe Camısi'ne kadar gidıp öğle namazmı kıldıktan sonra, yeniden Kızılay Meydanı'na dönerek protestoyu sürdürdüler. Hükümetin 8 yıllık kesintisiz eği- tim tasansının reddedilmesinı sağ- lamak için TBMM'de bazı temas- larda bulunan heyet üyelerinden bi- n alana döndükten sonra, polis pan- zerinın üzenne çıkarak eylemin ba- şanya ulaştığmı söyledi. Konuşma- sı sık sık tekbir sesleriyle kesilen heyet üyesi, göstericilere dağılma- lan uyansında bulundu. * Bu uyanya karşın, terör örgütü tBDA-C'nin işaretini yaparak "İs- lami hareket engellenemez'' sloganı atan eylemciler, Milli Eğitim Ba- kanlığı'nın önünde bulunan gazete- cilere taş, bozuk para ve pet şişe fir- lattılar. Bu sırada gazetecilerin ara- sına dalan bir kişi önüne çıkan ba- sın mensuplannı tartaklamaya baş- ladı. Gazetecilerin etkisiz kıldığı sal- dırgana polisin müdahale etmeme- si dikkat çekti. Saldınlar sırasında Ülkede Gündem gazetesi muhabiri Servet Bavram göstericilerin attığı taş ve bozuk paralarla, Kanal A mu- habiri Mehmet Aldf Akyü da polis köpeğinin ısırması nedeniyle baca- ğından yaralandı. Polisin "dağjhn" uyansına kar- şın sloğan atmakta direnen grubu polis önce basınçlı su sıkarak Milli Eğitim Bakanlığı "nın önünden uzaklaştırdı. Gazetecilerin dağılan grubu izlemesi üzerine polis, geri dönerek basın mensuplanna saldır- dı. Şeriatçılar, Konya ve Kayseri'de de sekiz yıllık kesintisiz eğitimi pro- testo eden gösteriler yaptılar. Kay- seri'de 36 gösterici gözaltına alındı. Kayseri'de önceki gece kentin deği- şik merkezlerinde yapılan "İmam- hatiptere dokunmayın" eylemine katılan göstericiler koma çalarak şe- hir turu attılar. Daha sonra Mustafa Kemal Paşa ve Sıvas Caddesi'nin kesiştiği noktada toplanarak yürü- yüş yapmak isteyen göstencilerden bazılan polisin 'dağılın' uyansına karşı geldı. Polis eylemcilerden 26'sını Toplantı ve Gösteri Yürü- yüşleri Yasasfna aykın davrandık- lan gerekçesiyle gözaltına aldı. Ey- lem sırasında ehliyet ve ruhsatlan alınan 10 kişi daha dün gözaltına alındı. Sayılan 36'ya ulaşan eylem- ciler. Emniyet Müdürlüğü'ndeki sorgulamalanndan sonra savcılığa sevk edildi. Nöbetçi Cumhuriyet Savcısı Cemal Ömür. dosyalan in- celedikten sonra takipsizlik karan vererek eylemcilerin serbest bıra- kılmasına karar verdi. Korna çalarak çevreyi rahatsız et- tikleri saptanan 35 araç trafıkten men edilirken çok sayıda sürücüye de 1.5 milyar lira para cezası uygu- landı. Kayseri Emniyet Müdürü Re- şat Vural. "Gösteriler kanunsuzdur. Kanunlan uygulamakta kararhyız" dedi. Güvenlik güçleri, Kayseri'de po- lis telsizlerinden haberleşmeyi en- gelleyen dinci radyolann saptanma- sı için de çalışmalannı sürdürüyor. Bir hafta önce eskı vali Ziyaettin Akbulut'u "Mücahit Vali" diyerek uğurlayan, yeni vali NamıkGünel'i de bir açılışta ıslıklayan şeriatçı gös- tericiler, önceki gece Konya'da i- mam-hatiplerin orta kısımlannın kapatılması girişimlerini protesto ettiler. 150 kadar araçla şehir için- de tur atan göstenciler, "tmdat, Ku- ran kurslan kapaobyor", "Khabı- ma, okuluma dokunma" sloganlan attılar. Zafer Alam'nda polis tarafindan dağılmalan için uyanlan gösterici- lerin sayısı burada 500"e yaklaştı. Polis, uyanlanna rağmen sokak ara- lannda küçük gruplar halinde top- lanan göstericilere müdahale etti. Polis gazetecüeri copladı H Baştarafi 1. Sayfada üzerine yurttaşlar işyerle- rine yürüyerek gitmek zo- runda kaldılar. Eylemcilerin araçlannı TBMM'nin yakınlanna ve Kızılay'a park ettiren gü- venlik görevlileri, işyerle- rine gitmeye çalışan yurt- taşlan eylem nedeniyle tra- fiğe kapanan yerlerden ara- yarak geçirdiler. TBMM'nin yanındaki "Milli Egemenlik Parkı" da, devrim yasalannın kılık kıyafetle ilgili düzenleme- lerine aykın görüntüleri ağırladı. Sanklı, sakallı. şalvarh, cüppeli erkeklerle türbanlı, çarşaflı kadınlann katıldığı eylemde, MHP'- nin bozkurt ve RP'nin se- lam işaretini yapanlar da dikkat çekti. Eylemcilere saatlerce müdahale etmeyen polis- ler, yorulunca grup grup yerlere oturdular. Istan- bul'da yapılan 8 yıl karşıtı eylemde açılan yeşil bav- raklar yerine Ankara'daki eylemde yalmzca Türk bayraklannın kullanılması "takıyye" olarak değerlen- dirildi. Eylem alanı, "ha- remlik-selamük" bıçımin- de aynldı. Kızılay'a gelen tüm yol- lardaki trafik akışını kesen güvenlik görevlilerinın Ba- kanlıklar'a doğru çıkıştaki üst geçitin altında kurduğu barikatı aşmak isteyen ey- lemciler, "Müslüman polis yol ver" diye bağırdılar. TBMM'ye Milli Eğitim Bakanlığı binasının arka- sından dolaşarak gitmek is- teyen göstericiler, eski Baş- bakanhk binasına 50 met- re kala güvenlik görevlile- ri ve polis köpekleri tara- findan durduruldu. Burada çıkan kargaşada iki gazete- ci ve bir güvenlik görevli- si, polis köpekleri tarafin- dan ısınlarak yaralandı. Eylemi görüntülemeye çalışan kameramanlar ve foto muhabirleri, önce gös- tericilerin, sonra polisin saldınsına uğradı. Slogan- larla askeri protesto eden, polise ise övgüler düzen şeriatçı yobazlar, "Şerefsiz medya polis düşmanı", "Askerler polisi yargılaya- maz" diye bağırdılar. Ga- zeteciler, üzerlerine "Saül- mış medya" sloganlanyla yürüyen göstericilerin at- tıklan taş ve bozuk para- dan korunmak için Güven- park'ın karşısındaki üst ge- çite sığındılar. Eylemin sonunda uyan- ya karşın dağılmayan gös- tericilere basınçlı su sık- makla yetinen polis, hıncı- nı gazetecilerden çıkardı. Polisler, "şeriatçı eylemci- leri laşlurtmakla suçladığı" gazetecilere cop ve tekme- lerle saldırdı. Yaralanan ga- zetecilerin ambulanslarla hastaneye taşınması sıra- sında, bazı polis memurla- nnın "Numaradan bayıh- yoriar" diyerek müdahale- yi yavaşlatmalan tepkiye neden oldu. Kanal D kame- ramanı Durak Doğan ıle ATV kameramanı Hayri Özuğur. İHA kameramanı FevziGülünay ile CTV ka- meramanı Abdullah Kol- tuk aldıklan cop ve tekme darbeleri sonucu ağıryara- lanarak hastaneye kaldınl- dılar. Polisler, Anadolu Ajansı foto muhabirlen İs- mail Yeşilyurt ile Mustafa Abadanı döverek fılmleri- ni aldılar. Saldınyı protes- to eden gazeteciler "Ozgür basın susturulamaz" ve "Basına uzanan eller lurü- sm" sloganlan atarak Içiş- leri Bakanlığfna yürüdü- ler. TBMM kavşağında ga- zetecilerin önünü kesen polis. bakana gösterilmek üzere tçişleri Bakanlığı'na götürülen kınk copu şiddet kullanarak aldı. Yaralanan gazeteciler- den çoğu dün taburcu edi- lirken Abdullah Koltuk ve Ha>Tİ Özuğur'un tedavisi- ne devam edildi. Koltuk ve Özuğur'un bugün taburcu edileceğibildirildi. Buara- da, Anadolu Ajansı adına olaylan ızlediği sırada po- lis tarafindan dövülen foto muhabirlerinden İsmail Yeşilyurt'a 7, Mustafa Abadan'a 5, Zekerrya Al- bayTak'a ıse 2 gün işgöre- mezlik raporu verildi. > Gök gurûltuiû G Ü N D E M MLSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada İşte Türkiye'nin pazar ve pazartesi günkü göste- rilere katılanlarateslim edilmemesi için sekiz yıl ka- çınılmaz... İşte Türkiye'nin yönünü gericiliğe değil de, iki bin- li yıllara dönmesı için sekiz yıl şart... ~ Dünün Ankarasfnı sabahın erken saatlerinden başlayarak anlatalım... Bir gün önce, göstericilerin kente girmesine izin verilmeyeceği duyurulduğu halde, başta Istanbul olmak üzere değişik kentlerden gelen şeriatçılar, ola- ğanüstü bir engelle karşılaşmaksızın Kızılay'a kadar geldiler. Bunun üzerine Atatürk Bulvan, Kuğulu Park'a ka- dar trafiğe kapatıldı. Kızılay'ı kesen caddelerde ka- palıydı... IstanbuPdan gelenlenn altında çoğunlukla, Temp- ra, Toyota, Ford, Renault'nun son modelleri vardı. Bu durum, artık şeriatın maddi sorununun olmadı- ğını, gizli-açık para kaynaklannın yerinde olduğunu gösteriyordu... Göstericileri izleyen bir yurttaş gülümseyerek ses- leniyordu: "Hadi iyisiniz, öğrenci olsaydınız şimdiye copu ye- miştiniz..." fstanbul'dan gelen yaşlı-sakallı iki kişi konuşuyor- du: "Hacı, birçocuk Kuran 'ı öğrenemezse onun gü- nahı kimin olur, beo bu soruya karşılık bulamıyo- rum..." Şeriatçılann merkez seçtiği yer Milli Eğitim Bakan- lığı'nın tam karşısıydı. Belki deorada kendilerini ev- lerindegibi hissediyoriar. Şu gözlemi Bakan Hikmet Uluğbay'a sunalım: Bakanlıkta şef ya da daha üst düzeyde çalışan bir yönetici üst geçitten göstericilere bakıp mınldanıyor "Biraz cılızbunlar. Daha canlı olması gerekirdi..." Saatlerce Kızılay'ı işgal eden göstericilerin önün- de canlı yayın yapan Kanal 7'nin muhabiri durumu şöyle aktanyor: • "Sayın izleyiciler, şu ana dek tek olumsuzluk, Baş- bakanlık binasına girmeye çalışanlann coplanması oldu..." Şeriatçılann temsılcisi olarak TBMM'ye giden he- yet llim Yayma Cemıyetı ve üç vakfın yöneticilerin- den oluşuyordu. RP'li 15 milletvekili göstericilerin yanına gelerek di- lekçelerini aldı. Bu tablonun yorumu şu: - RP, şeriatın TBMM'deki kanadıdır. - Vakıflar, hertürlü çalışmayı hukuk içinde yapıyor görünme maskesidir. Aynı zamanda yeraltı çalışma- lanyla yerüstü çalışmalannın buluşma noktasıdır. Güç anlatılmaz, gösterilir... Ankara'da dün yaşananlarTürkiye'de olup biten- lerin sahneye konmuş temsiliydi. Tablo, "Türkiye nereye gidiyor" sorusunu sorduruyor. Bu sorunun en soğukkanlı yanrtı şu: "Türkiye netleşiyor." Evet, herkesin safını bilmesi gerekiyor. Göstericilerin attığı onlarca slogandan biri şuydu: "Firavun Yılmaz..." Bu slogan şeriatçılann kendilerinden olmayana hangi gözle baktıklannı gösteriyor. Gösterilerin ortaya koyduğu öteki gerçek de şu: REFAHYOL'un bitmesiyle her şey sona enmiş de- ğil. Tehlike iktidardan uzaklaştırıldı, o kadar. Ama ne o tehlikenin kadroları devletten uzaklaştınldı ne de tehlike sona erdi... Gündemin cilvesine bakın ki, Genelkurmay'ın hü- kümete irtica brifingi vermeye başladığı saatlerde dı- şanda, "Islami hareket engellenemez" sloganı atı- lıyordu. Brifing doğal birtatbikatadönüştü... Sekiz yıl karşıdevrimin geriletilmesinde ilk adım. Bunu, dinin vicdan dışına çıkanlmasını önleyecek yasalar izlemeli. O yasal düzenlemeler yapılmazsa alınan önlemler şunu söylemeye benzer: "Evlerde, partilerde, kurumlarda zehir üretmek serbest, bunu kullanmak yasaktır." Son sözümüz çağdaş Türkiye yanlılanna... Yürekten inaruyorum ki biz çok daha fazlayız ve güçlüyüz... Ama güç anlatılmaz... Gösterilir... INSANUK HKÜCÜ PİN02ÛR İÇİN 50.000 TL HAFTALIK MİZAH DERGİNİZ. > R PERSEMBE BAY LERDE