28 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 5 HAZİRAN 1997 PERŞEMBE HABERLER RP, kapatma davasının seçim sonrasına bırakılması amacıyla hazırladığı öneriye DYP'den destek bekliyor Refah yasal düzenleıne istiyorANKARA (Cum- huriyetBürosu)-Ana- yasa Mahkemesi tara- fından kapatılma teh- likesiyle karşı karşıya bulunan RP, savunma- sınadayanak oluştura- cak gerekçeieri yasalaştırma peşine düş- tü. Başbakanlığın, DYP Genel Başkanı Tansu Çiller"e devrinı ağırdan alan RP, öncelikle Yargıtay Cumhuriyet Başsav- cılığı'nın açtığı kapatma davasından kendisini kurtarmaya yönelik yasa deği- şikliklerinın, ortağının desteğiyle TB- MM'den çıkanlması koşulunu öne sür- dü. RP'nin Siyasi Partiler Yasası'nda ya- pılmasını istediğı değışıklikler, iki par- tinin oluşturduğu ortak komisyonda dün ele alındı. RP'nin, Cumhuriyet Başsav- cılığı'nca açılan kapatma davalannın se- çim sonrasına bırakılmasını da öngören yasa değişikliği önerileri üzerinde uzlaş- ma sağlanamayınca karar liderlere bıra- kıldı. DYP, RP ile Siyasi Partiler Yasa- sı'nda değişiklikler yapılmasını öngören 9 maddelik taslak çalışmasında yer alan 'parti kapatma'yı zorlaştıran maddele- re karşı çıktı RP'nin istediği yasa deği- şiklikleri şöyle: - Siyasi partilerin seçimlere katılabil- mesi için TBMM'de grubu bulunması veya oy verme gününden 3 ay önce ille- rin en az yansında teşkilat kurmuş ve büyük kongrelerinı yapmış olmalan şarttır. - Cumhuriyet Başsavcılığı, soruştur- ma sonunda bir partinin kapatılması ko- nusunda deliller elde edildiği takdirde keyfiyetini ilgili siyasi partiye yazıyla bildirir. 30 günlük süre vererek savun- masını varsa savunma delillerini ister. Savunma delillerinin toplanmasından sonra, eğer gerekiyorsa, bu kanunun 101 ve 103. maddelerine göre işlem yapar. Soruşturma tamamlanarak 101 ve 103. maddelere göre işlem yapılmadan Ana- yasa Mahkemesi'ne dava açılamaz. Bu madde hükmüne uygun olmayan dava- lar dinlenmez. Anayasa'nın 68. madde- sinde sayılan, aynı zamanda suç teşkil e- den bir fiıl isnat edilen partı üyeleri, yet- kili.ve görevli ceza mahkemesinde yar- gılanarak suçlan sabit olmadıkça fiille- ri kapatma davasına mesnet edilemez. - Cumhuriyet Başsavcılığı, Adalet Ba- kanlığı'nın veya bir siyasi partinin yazı- lı ısteminde 98. maddeye uygun yeterli delil bulunduğu takdirde dava açar. Bu maddenin birinci fıkrasının a, b. c bent- lerinde yer alan genel hükümler. millet- vekili genel seçımi ile bu seçimlerin ye- nilenmesine veya ara seçimlere dair ve- rilen karann resmi gazetede yayımlandı- ğı tarihten sonra uygulanamaz. Her na- sılsa açılmış olan davalar seçim sonrası- na bırakılır. - 22.4.1983 tarihli ve 2820 sayıh Si- yasi Partiler Yasası'nın 105. maddesın- deki 2 dönem ibaresi 4 dönem olarak de- ğiştirilmiştir. (Bu madde ile kuruldukla- n tarihten itibaren aralıksız olarak iki dö- nem genel seçimlere katılmayan partile- rin kapatılmasını öngören yasa hiikmü değiştırilmek; süre 4 döneme çıkanla- rak geçen dönem ANAP ile ittifak yapan BBP'nin bu dönem ittifaka girmesinin önündeki engel kaldınlmak isteniyor), Yargıtay Cumhunyet Başsavcılığı'nın, hazırladığı iddıanamenin ekindeki ka- nıtlan geç göndermesi nedeniyle parti- ye savunma vermesi için tanınan 30 gün- lük yasal sürenin uzadığı ortaya çıktı. Aksama nedeniyle devreye giren Anaya- sa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Ozden'in, kanıtlann zaman yıtirilmeksi- zin RP'ye ıletilmesı için uyanda bulun- masının ardından kaset ve bant çözüm- leri dün partiye gönderildi. Partiye sa- vunma için tanınan 30 günlük süre dün başladı. Kayıt dışı Islami sermaye ESRA VENER ANKARA- tslami sermayenin büyük holdınglerinden YÎMPAŞ'ın da faizsiz, "kâr payı dağrtunı" adı altında kayıt dışı para toplayarak sermayesini genışlettiği öğrenildi. Sermaye Piyasası Kurulu'nun (SPK) henüz sonuçlanmayan araştırmasına göre. 1982 yılından bu yana onlarca şirketi bünyesine katan holdingin en büyük gelır kaynaklannı Avrupa'da yaşayan Türk işçileri oluşturdu. YtMPAŞ'ın büyük ortaklanndan. RP'nin eski Yozgat 11 Başkanı Kadir Şöhret'ın. Esenboğa Havaalam'nda yakaiattığı 24 kilo altını şirket için getirdiğini açıklamasının. şirketin sermaye birikiminı, Kombassan Holding gibi kayıt dışı sağladığının göstergesi olduğuna dıkkat çekildi. Islami sermayenin en önemlı holdınglerinden biri olan ve RP'ye yakınlığıyla tanınan Kombassan için SPK tarafından hazırlanan raporda. şırketin 1995 sonunda 20 milyar lira olan sermayesinin 1 yılda30 trilyon liraya çıktığı belirtilmiştı. Raporda, 25 bin kayıt dışı ve hukuken bir güvenceleri olmayan ortağı bulunduğu belirtilen holdinge 1996 içinde çoğunluğu yurtdışında yaşayan Türklerden olmak üzere 7.7 trilyon liralık para transfer edildiği belirtilmişti. Kombassan'ın kayıt dışı para topladığının ortaya çıkrnasının ardından, hafta başında Esenboğa Havaalam'nda RP'nin eski Yozgat İl Başkanı Şöhret'in eşyalan arasmda 24 kilo altın bulundu. Şöhret, ülkeye kayıt dışı getirilen altınlann Almanya'da bulunan YÎMPAŞ'a ortak olmak isteyen ışçiler tarafından gönderildiğini, daha önce de bu yolla para getirildiğini söyledi. SPK tarafından YtMPAŞ Holding hakkında yapılan çalışmaya göre şirket, 1982 yıhnda Yozgat thtiyaç Maddeleri Pazarlama AŞ adı altında kuruldu. Daha sonra bünyesindeki diğer oluşumlar, Kevser, Enser, Işıl, Seç adlanyla yeni şirketlere dönüştürüldü. YİMPAŞ bu şirketlerın birleşmesiyle 1990 yılında holdingleşti. Holdingin, Ahnanya'da 3 tane büyük alışveriş merkezi bulunuyor. En son Aytaç Et Fabrikası'nı da alan holding, 1996 yılındaki genel kurulunda 500 milyar lira olan sermayesini 1 trilyon liraya çıkardı. SPK raporunda, genel kurulda, şirketin artan sermaye oranındaki hisseyi "prim dağrtunı" yöntemiyle yeni ortaklara dağıtma karan aldığı belütildi. Yetkililer, YlMPAŞ Holding hakkındaki çalışmalann tamamlanmadığını, ancak bu şirketin de Kombassan gibi sayılan 20 binin üzerinde kayıt dışı ortağı bulunduğunun bilindiğini kaydettiler. 34. ölüm yıldönümü nedeniyle Beşiktaş'taki Uğur Mumcu Anıtı önünde tören düzenlendi Nâzım Hikmet şiirleriyle anıldıCHPBeşiktaş Gençlik Kolu. Nâam Hikmet'in ölümünün 34. yıldönümü nedeniyîe öncekigün Beşiktaş'taki Uğur Mumcu Anıtı önünde biretkinlik düzenledi. Alpay KabacaJı'nın da kabkiığı anma töreninde CHPGençtikKolu üyeleri, ellerindeki meşaleleri yaktılar, Nâzım Hilunet'ten anuar ve şiirier okudular. CHP Beşiktaş Gençlik Kolu Başkanı Ahmet Akkaya, yazarlanna, aydınlanna, bilim adamlanna sahip çıkmayan; hayaileri, birikimi ve vatanı Amerika olanlann yönettiği ülkemizde, son arzusu dahi vatan toprağında yatmak olan Nâzım Hikmet'in, uğruna mısralar rimtiği vatanının yurttaşhğından çıkanldığını belirtti. Akkava. "Ülketnizde 'kurşun atanın da. kurşun yiyenin de şerefli vatan eviadı' sayıldığı son günlerde, Nâzım Hikmet'in yurtseverliğinL hayab boyunca ülkesinin bağımsı/Jığı için çahşmalarını bir kez daha anıyoruz" dedi Nâzım Hikmet Moskova'da da Mostürk Vakfi'nca mezan başında kırmızı karanfillerle anümıştı. (Fotoğraf: KUBlLAY TÜNTÜL) * \5"W* * *• V Başbakan Erbakan'a yüklenen ANAP lideri Yılmaz'a, RP'li belediye başkanlan plaket verdi 4 Hiikümet sürerse kışlaya toslanz' DÜRDANE KOCAOĞLU ERDOĞAN ERİŞEM ORDU/KUM- RU / KORGAN / FATSA - ANAP Genel Başkanı Mesut Yıhnaz, Karadenız'de se- çim havasına girerek halktan tam hizmet için tam destek istedi. Yılmaz, REFAHYOL hüküme- tiyle seçime gidilemeyeceğini belirterek "Bu hükümetle seçi- me gidersek duvara toslanz. Hem de kışlamn duvanna. Çün- kü bunlar araba kullanmayı biJ- miyorlar" dedi. ANAP lideri Yılmaz, Karade- niz gezisinin üçüncü gününde Ordu'nun Kumru, Korgan ve Fatsa ilçelerinde halka hitap et- ti. RP Rize Milletvekili Şevki Yıhnaz, Ankara Milletvekili Ha- san Hüseyin Ceylan ve Sultan- beylı Belediye Başkanı AliNabi Koçak'ın yaptıklan açıklamalar- la halkın huzurunu bozduğunu belirten Yılmaz, "Bunlar mec- zup, deli değil. Doğrudan doğnı- ya görevli. Erbakan'ın söyleye- mediğûıionlarsöylüyonar" diye konuştu. Yılmaz, ilk ANAP ık- tidannda bu milletvekillerinin dokunulmazlıklannı kaldıracak- lannı ve herkesin yaptıklannın hesabını vereceğini kaydederek "Herkesin kansına bacısına ha- karet etmek yok. Yolsuzluk ya- pıp halkm karştsuıa çıkmak yok. Herkes hesabını verecek" dedi. Yılmaz. halktan destek isterken "Beni Hacı'ya Bacı'ya muhtaç etmeyin. Beni pazarhk yapmaya mecbur etmeyin" diye konuştu. RP'li başkanlardan plaket Yılmaz, RP'li belediyelerin bulunduğu Kumru ve Korgan'da yaptıklan dın hizmetlerini sıra- layarak Erbakan başbakanlığın- daki hükümete yüklendi. Yıl- maz, kendi ıktıdarlannda Diya- net kadrosunu 40 binden 80 bı- ne çıkardıklannı, en fazla cami- yi yine kendilerinin yaptığını, 163. maddeyi kaldırdıklannı be- lirtirken Necmettin Erbakan'ın imzasıyla domuz eti ithalatına izin verildiğini söyledi. Erba- Demirel, görevin Çiller'e verilmeyeceği mesajını verdi 'Her şey kuralma göre yapılacak' TALLINN/RIGA Cumhuriyet - Cumhurbaşkanı SûfcyTnan Demirel, Türkiye'nin demokratik bir ülke olduğunu belirterek, hukümeti kurma görevinin kurallara uygun şekilde verilecegini bildirdi. Demirel, "Anayasa çerçevesi dışında hiçbir şey olmayacakbr" diyerek, görevin koalisyon ortağı DYP'nin Genel Başkanı Tansu Çiler'e verilmeyeceği mesajını verdi. Litvanya, Estonya ve Letonya'yı kapsayan Baltık gezisini bugün tamamlayacak olan Demirel, iç siyasetle ilgili gelişmeleri değerlendirmeyi de sürdürdü. Demirel, gezisinin ikinci durağı olan Estonya'dan aynlmadan önce düzenlediğı basm toplantısında, hukümeti kurma görevinin DYP lideri Çiller'e verilip verilmeyeceğine ilişkin soru üzerine, "Türldye demokratik bir ülkcdir. Her şey ku raüara göre yapdacaknr. Anayasa çerçevesi dışuıda hiçbir şey obnayacakhr. Herhangi demokratik bir ülkede ne yapılıyorsa Türldye'de de o yapılacaktır'' yanıtını verdi. Demirel'in anayasa dışında hiçbir şey olmayacağını söylemesi, "anayasada yer aimayan başbakanhğm devrmin" gerçekleşmeyeceği ve görevin Çiller'e verilmeyeceğinin bir işareti olduğu yorumlanna neden oldu. Demirel, Baltık ülkeleri dahil tüm Avrupa ülkelerinin bu harita içerisinde hak ettikJeri yeri alacaklannı belirterek "Batdı ittifaklara girmek isteyen Estonya'nın birtakım açıklamalardan kaygı duymasına gerek yoktur"diyerek, Çiller'in "NATO'nun geıûşlemesini veto ederiz" sözlerini yalanlamış oldu. kan'ı sert birdille eleştiren Me- sut Yılmaz'a RP'li belediye baş- kanlannın plaket vermesi dikkat çekti. Zengin olmak isteyenlerin si- yaset yapmaması, siyasete giren- lerin ticaretle uğraşmaması ge- rektığini kaydeden Yılmaz, "Si- yaset halka hizmet için yapılma- h" görüşünü dile getırdı. Mesut Yılmaz, 3 ya da 6 ay, en geç 1 yıl sonra erken seçime gidileceğini belirterek seçimin kabaday ılıkJa değil. uzlaşmayla olması gerek- tiğini söyledi. Mesut Yılmaz, seçimlerden önce nüfus sayımı, kütüklerin yenilenmesı. seçim yasası gibi düzenlemelerin mutlaka yapıl- ması gerektiğini anlatırken halk- tan da sandık başına gittiği za- man ellerini vicdanına koyarak oy kuHanmasını istedi. REFAHYOL hükümetiyle se- çime gidilmesinin de yanlış ola- cağını anlatan Yılmaz. "Bu hü- kümetle seçime gidersek duvara toslanz. Hem de kışlamn duvan- na'' dedi. Yılmaz, Erbakan'ın cennete tapu vaat eden bir sahtekâr oldu- ğunu söyleyerek "Din bezirgân- lanna itibar etmeyin" diye konuştu.. IFIR NOKTASII ORAL ÇALIŞLAR e-mail: oral.calislar@planet.com.tr Özgürlük ve Dayanışma Partisi'nin (ÖDP) Sultanah- met'te; siyasi İslamı, çeteleri ve devlet içindeki kirlenmeyi hedef alan, demokrasiyi savu- nan coşkulu gösterisi, alttan altagelişen birdalganın miting meydanına yansımasıydı. Sosyalistler, bellerini doğrul- tuyoriar. ÖDP, sosyalistlerin uzun aynlıklardan ve acılardan sonra bulduklan yeni bir yol. Sosyalistlerin birlik yolu. Fark- lılıklanna rağmen sosyalistler, birlik içinde siyaset yapabili- yorlar. Sosyalistlerin siyaset sahne- sinde ağırlık oluşturmalan önemli bir ihtiyaç. ÖDP, böyle bir eksikliği doldurarak bir iş- lev yerine getiriyor. Birlik için- de ve olgun, ülke gerçeklerine dayanan siyasetler ÖDP'yi bü- yütüyor, güçlendiriyor. Her büyüme ve kitleselleş- me, kaçınılmaz olarak sorunla- ÖDP ve Sosyalistlerin Kitleselleşmesi n da beraberinde getiriyor. Çok çeşitli eğilimlerden oluşan par- ti, kitleselleştikçe, karşılaştığı yeni sorunlan aşmaya çalışı- yor. ÖDP kurulduğu zaman, birçok insanın kafasındaki te- mel soru; bu kadar farklı eği- limden sosyalistin nasıl birara- da yürüyebileceği idi. Geçmiş deneyler böyle bir endişeyi haklı çıkaracak örneklerle do- luydu. Bu noktada çok ciddi sorun- larla karşılaşılmadığı söylene- bilir. En azından dışarıya yan- sıyacak ölçüde bir sıkıntı gö- rülmüyor. Asıl sıkıntı, bu parti büyüdükçe ortaya çıkacak. Örneğin büyük mitinglerde bi- rileri onaylanmamış pankartla- n gizlice alana sokup sallaya- bilecek. Küçük bir mitingde, küçük topluluklarda böyle so- runlar olmaz. "Partinin merke- zi çizgisi"ri\ kimse ihlal ede- mez. ODP büyüdü, buna ben- zer olaylan sorun yapmamalı. CHP'nin 1970'li yıllardaki bü- yük mitinglerinde de benzer sı- kıntılar hep yaşanırdı. ÖDP'nin büyümesi sıradan yurttaşlann da ilgisini çekiyor. Kimisi bu ülkenin kurucusu Atatürk'ün büstünü kucağına alıp miting meydanlannayürü- yor, kimisi ulusal bayrağı salla- yarak ÖDP'yi desteklemeye koşuyor. Parti böyle bir renkli- liğe kavuştuğu zaman ancak kitleselleşiyor. Bir sosyalist parti, Che Guevara'nın, De- niz Gezmiş'in posterleriyle, Atatürk rozetlerini taşıyanları kendi çatısı altında toplamayı başanyorsa işlerin yolunda git- tiğini söyleyebiliriz. Sosyalistler, Kürt kimliğinin en kararlı savunuculan, bunu bugüne kadarki tutumlarıyla kanıtladılar. ÖDP, halklann kar- deşliği ve Güneydoğu'da ba- nş konusunda etkili çıkışlar yaptı. Bu noktada bir sorun ol- duğunu sanmıyorum. Sorun, Türklere, barış ihtiyacını ilet- mek ve Türkiye'nin batısında bir banş rüzgân estirebilmek. Bunu yapabilmek için de sos- yalistler Batı'yı kazanmak zo- rundalar. Türk Bayrağı, bu ulusun bayrağı, Atatürk de bu ulusun bağımsızlık savaşının ürünü olan ulus-devletin kurucusu. Bütün ülkelerin tarihinde sem- bollerve kurucular vardır. Sos- yalistler, her zaman bu sem- bollere ve önderiere önem ver- diler. Evrensel bir bakış açısı- na sahip olsalar da, sosyalist- ler kendi ulusları içinde siyaset yapıyorlar ve örgütlenmeye çahşıyorlar. Bu nedenle, ÖDP mitingleri- ne Atatürk büstlennin taşınma- sını, Türk bayraklanyla yurttaş- ların gösterilere katılmasını bir gelişme ve kitleselleşme örne- ği olarak kabul etmek gerekir. Atatürk ve cumhuriyet devrim- leri konusunda günümüzde kitleler arasında özel bir duyar- lılık oluştu. Refah Partisi'nin başını çek- tiği siyasi islam, gündelik ya- şamı tehdit ediyor ve bir kamplaşmaya yol açıyor. Bu yüzden yurttaşlar, laik cumhu- riyete ve Atatürk'e geçmışten daha çok sahip çıkıyoriar. Bu duyartılığın sosyalist bir parti içinetaşınması da son derece doğal. Sosyalist sembollerle, ulusal semboller bir bütünlük oluşturuyor. PERŞEMBE ORHAN BURSALI Sivil Güçler Nerede? Durum hem yurttaşlar için hem de askerier için giderek zorlaşıyor. Askerler, Millı Güvenlik Kurulu aracını kullana- rak, sosyal ve siyasal hayatın, devlet kurumlan- nın dinselleştirilmesini bir çırpıda durduramaya- caklannı gördüler. Hükümet, gördüğümüz gibi, MGK karariarını isterse uygulamayabilir. MGK kararlannın hayata geçirilmesi, genel olarak, nihayet yasal sürecin işletilmesi sorunudur: Önce istek, sonra parti kararları, yasalar, komisyonlar, Meclis, oylama vb... Bu süreç işlemediği. işletilmediği takdirde or- du darbe mi yapacaktır? ••• Generaller ise öncelikle sivil güçlerin bu işi halletmeleri gerektiğini belirtıyorlar. Generallerin, bugünkü iktidan yıkacak ve yeni bir iktidar oluşumunu sağlayacak sivil güçlerie Meclis'teki siyasi partileri veya milletvekillerini kastettiğini varsayabiliriz. Nitekim, iktidar değişi- mi oyunlan orada oynanıyor. Meclis'teki milletvekillerinin ise ne kadarının, istenilen ve kastedilen sivil güç kesiminde sayı- labileceği ortadadır. Ülkenin yakın geleceğini, demokratik yapısının gelişmesıni ve sağlamlaşmasını düşünerek ha- reket edebılecek milletvekillerinin sayısı azınlıkta görünüyor. Meclis'te, örneğin dinci partinin yüz- de 99'u yeminli askeheri vardır. DYP milletvekil- lerinin yüzde 90 kadarı. öyle anlaşılıyor ki, gele- ceklerini parti başkanlannın eteği altına sığın- makta görenlerden oluşmaktadır. İktidar saflan- na geçecek daha çok sayıda ANAP'lı milletvekili yok mudur? DSP gibi bir partıden DYP gibi bir partiye transfer olanları unuttuk mu? Yaşadığımız iktidar utancına son verebilecek Meclis'teki sivil güçlerin, düşünce, tutum, uzak bakış, ülke yararı ve geleceği açısından göster- dikleri bu zayıflık ve sağlam olanlann da sayıca azlığı, içinde bulunduğumuz durumun zorluğu- nun başlıca nedenidir. Ama generallenn Meclis'in bu yapısını bilme- leri gerekir. Bu yapı, 12 Eylül sonrasının dinci, ırkçı, anti demokratik, şiddete dayalı, temel hak ve özgür- lüklerı rafa kaldıran politikalann ürünüdür. Bütün bu politıkalar, Susurluk olayında ortak paydası ortaya çıkan karmaşık menfaat yumağını yarat- mamış mıdır? Ve ülkemiz, esas olarak, bu ortak paydanın yönetimi altındadır ve bütün sorunların kaynağı da burada değil midir? • • • "Meclis'e süngünün ucunu biraz daha göster- dik mi, iktidan değiştırecek sayı toparianır" dü- şüncesi ise, ancak belki Pirus zaferieri yaratabi- lir. ••• Ülkenin demokratik, laik, sağlıklı geleceğinin güvencesi olan sivil güçler bugün esas olarak, Meclis dışındadır. Bu sivil güçler, bugünkü iktidarla bir çıkar iliş- kisi içinde olmayan ve çıkar beklentisi olmayan kitlelerdir. "Bir Dakika Karanlık" eylemini sürdürenlerdir. Ekonomik bakımdan giderek daha çok ezilen- lerdir. Işçi sendikalandır; memurlardır. Rüşvetsiz işleyen ekonomik ve demokratik bir ortamın özlemini yıllardır çeken işverenlerdir. Mafyalarla, çetelerle, devleti araç olarak kul- lanıp kamu zenginliklerini yağmalayanlarla, cinayetlerle ve şiddetle hiçbir ilişkisi olmayan aydınlardır, öğrencilerdir, örgütlerdir ve nihayet geri kalan halk kesimleridir. • • • Irticaya karşı sivil güç ve güvencenin neler ve kimler olduğunu görmek için, Ankara'da top- lanan 500 bin kişilik kalabalığı göz önüne almak gerekir. 4 işçi öldü, 1 isci ağır yaralı Tuzla'da yine tanker faciası İstanbul Haber Servisi- Tuzla'da yaklaşık 5 ay ön- ce 2 itfaiye erinin ölümüy- le sonuçlanan tanker faci- asının ardından dün de Göfe" adlı tankerde patla- ma meydana geldı. Bakım ve onanm için Tuzla açık- lannda demirli bulunan tankerdeki patlamada 4 iş- çi öldü, l işçi de ağır yara- landı. Tuzla'da 13 şubatta T- PAO tankerinde meydana gelen patlamada, çoğu it- faiye eri 2 kişinin yaşamı- nı yitirmesinden sonra dün de aynı yerde bir facia yaşandı. Tuzla Tersaneler Bölgesi'ndeki Çelik Trans Tersanesi'ninyaklaşık l .5 deniz mıli açığında demir- li bulunan Gantanker De- nızcilik ve Ticaret Ano- nim Şirketf ne ait Göle ad- lı tankerde dün saat 15.00 sıralannda patlama oldu. Bakım ve onanm için de- mirlenen 300 metre uzun- luğunda, 75 bin 366 gros- tonluk tankerdeki patla- manın 3 numaralı iskele yük tankında meydana geldiği bildirildi. Patlama- nın ardından çıkan yangın ise Söndüretı Gemileri ta- rafından köpük ve su sıkı- larak söndürüldü. Patlamanın olduğu tankta bulunan Mehmet Kurban, (51) Orhan Çağ- daş. (23) SafTet Yılmaz (33) ve Mustafa Düzağaç (33) adlı işçıler ölürken başından ve vücudunun çeşitli yerlerinden ağır ya- ralanan Kemal Köksal ad- lı işçi ise kaldınldığı Kar- tal Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tedavi altı- na alındı. Yetkililer, patla- manın nedeninin henüz belirlenemediğini bildir- diler. Soğutma çalışmala- nndan sonra iki işçinin ce- sedi güverteye çıkanldı. Kazayı duyan ve yakınla- nnın durumunu öğrenmek için tersane önüne gelen 25 kişilik bir grubun içeri gırmesine çevik kuv\et ta- rafından izin verilmedi. Patlama sırastnda gemi- de bulunan işçiler. tanker- de. bakıma alınmadan ön- ce temizlik çalışması ya- pılmadığını savundu. İşçi- , ler, geminin "kum raspa- sı"yapılarak köpüklü su ile yıkanması gerektiğini belirterek bu işlemin ya- pılmadığını kaydettiler. Adının açıklanmasını iste- meyen bir tersane işçisi, tankerin gaz kontrol işle- mınin de yapılmadığını öne sürerek -ParJama da diğer tanker yangınında olduğu gibi küçük bir kı- vılcınüa çıkü" dedi. Işçi- ler. bölgedeki özel tersa- nelerin büyük bölümünde sigortasız ışçi çalıştınldı- ğını da ıddia ettiler. Gantanker Denizcilik ve Ticaret Anonim Şirke- ti'nden yapılan açıklama- da ise gemide her sabah 08.30'da yetkıli bir kımya- ger tarafından gaz kontro- lünün yapıldığı ve rapor verildiğı savlandı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear