25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2 2 HAZİRAN 1997 PAZAR CUMHURİYET SAYFA KULTUR 13 Ustamız Calüt KülebiS E Ü M İLERİ Son şiirlerinden biri olmalı. Turan Erol'un inanılmaz güzellikteki portre çalışmasıyla birlikte Argos'ta yayımla- rnıştık Köşeye. Cahit Külebi adının al- t ı n a "Türk şiirinde derin iz bırakmış Cahit Külebi'nin yeni şiiri Kiilebisever- lerebir armağan" diye yazrmşım 1990 yılı Mart ayı. "Bir Kırik Düş"tü bu şiirin adi. Sanı- n m Bodrum'dan acı esinlerle yükKiydü. Büyük usta Cahit Külebi 'memleket'ın bugünkü 'peyzaj'ına eğiliyordu. Artık o Niksar'lar, Tokat'lar, Sıvas'iar sanki gerilerde. çok gerilerde kalmıştı. Cahit Külebi adına değil, memleket adı- na. YoksaNiksarda. Tokat da. Sıvas da, bütûn Anadolu coğrafyası bu şiirde ya- şıyor. Bize yitirdiğımizi söylediği gibi, yann yeniden kazanmamız gerekeni de söylüyor. Cahit Külebi, memleket sev- gisinin eşsizşairi! Ama artik başka bir Türkiye görüyor- du, kınk düşü: "Geldi pezevenk zülûflü / Tilki surat- lı bir herif, / Önceden bazırlık yapu / tki sandaheyi yan yana çekip. •'Sonra o geldi. küçücük kalçasını / Dayadı herifın kalçasına, / Güzeİim ba- caklan > anaştı / Bir karganın çarpık ba- caklanna. "İyi ki boyamış bugün yüzünü / Çok- ça kirlenmedi öyle./ Arkadaşıruşlar. ha- di anladık / Böyle çaOşmaz köpekter bi- le. "Ey zambaktar, ey badem çrçekleri! / Sizin de sevişmc işleriniz vardır. / Nasıl olur da kocalının biri / Cüce bir zampa- raya böyle yanaşır? " Ve nasıl bakar baygın baygın / O çin- gene karası yüze? / Külebi. düş kırgıru. bulutlar / Bugün de oturdu yüreğiıni- ze!" Turan Erol'un portresinde de bulutlar vardır. Ama onlar Külebi ustanın arka- sından geçip gitmektedirler. önde Ca- hit Bey, her zamanki koyu takımıyla, bordo boyunbağı, beyaz gömleği, ceke- tinin üst cebindeki beyaz mendiliyle; elındeki kadehte. sulandınlmış rakı opal rengi. Bu şiiri ve bu portreyi Argos'un kü- çücük okur kalabalığına iletebildiğimiz için çok mutluydum. Portrenin diasına baktıkça Cahit Bey'i yanı başımda gö- / > i r Kınk Düş'tü bu şiirin adı. Sanınm Bodrum'dan acı esinlerle yüklüydü. Büyük usta Cahit Külebi 'memleket'in bugünkü 'peyzaj'ına eğiliyordu. Artık o Nücsar'lar, Tokat'lar, Sıvas'lar sanki gerilerde, çok gerilerde kalmıştı. Cahit Külebi adına değil, memleket adına. Yoksa Niksar da, Tokat da, Sıvas da, bütün Anadolu coğrafyası bu şiirde yaşıyor. Bize yitirdiğimizi söylediği gibi, yann yeniden kazanmamız gerekeni de söylüyor. Cahit Külebi, memleket sevgisinin eşsiz şairi! rür gibi oluyordum. Bir yazıda yazmıştım: Anlamlı bir dostluktu bizimkisi: Koca ustanın yolun başındaki çocuğa el verişiydi. Türk Dil Kurumu'na.. o zamanın güzelim, 12 Ey- lül tarafından kapatılmamış dil kuru- muna gençlerin üye olmasını isteyen Cahit Külebi... Mektuplaryazmıştıkbir- birimize. Onca işi, çabası arasında kaç kez yazdı. Hiç yarutsız bırakmadı. Ankara'da Kral Çiftliğf ndeki öğle yemeklerini, akşam yemeklerini, kendi sürdüğü otomobille havaalanına gidişi- mizi, hepsini nasıl unutabilirim?! Ah, Ca- hit Bey! Bir on yıl vardı ki, sizi göreme- den, sizınle söyleşemeden geçip gitti... Oysa sizin şiirleriniz, yalınlıklar anı- tı şiirleriniz hayatımın bir döneminde kılavuzum, her şeyimdi. Tokat'ta, as- kerdeyken ya "Tokat'a Doğru" ya "To- kat'aGirerken'\kalbirnden tek geçirdik- lerimdi. "Orda, derenin içinde / tki üç çınlçıp- lak / Alçacık damı düşündükçe / Gözle- rim yaşarryor, dön geri bak." Sonra Sıvas'a gittim. Askerlik devam ediyor. Beni Sıvas'tan önce, "Sıvas Yol- larmda" karşıladı. Sıvas'ta kaldığım ayazlı yaz gecesi hep: "Kamyonlar ge- Br geçer, kamyonlar gider / Toz duman içinde, / Şavkı vurur yo0ara_" diyor- dum. Sonra Ankara. Askerim. Herkesin işi var. kimse gelmiyor Ankara'ya. Birkaç gün sonra Tokat'a döneceğim. Anka- ra'da anhyorum ki, askerdeki en yakı- nım Cahit Külebi şiiridir. Cahit Külebi'nin şiiri, bu memleket şiiri zamana meydan okumuştur. Doğan Hızlan'ın saptayımına başvurayim: "Kükbi'ıün Bütün Şıırlenni art ar- da okuduğumda onun Yangın'a kadar zamanse bir Anadolu imgesi yaratnğı ger- çeğine vardım. Bu zamansızlık kuramı Külebi'nin şiirine daha derin bir boyut kazandırryor. BirincisaAnadolu'nun der- dinin. umudunun. ağıtının, sevincinin zaman dilimine sığmayan büyüklüğünü kanıtlıyor. İkincisi dc şiiri zedeleycn, kı- sa zaman dilimi tdaşından onu kurtan- yor." Şimdi düşünüyorum da, bu şiinn de- rinliğini, inceliğini, aşıladığı memleket sevgisini bütün memleket coğrafyası ders kitaplanna tercih etmemiz gerek- mez mi... Olanak bulsam, Cahit Küle- bi'nin şiirleriyle bezenmiş bir Türkiye coğrafyası ders kitabı okuturdum okul- lanmızda. "Yurdumuz"laaçardı çocuk- lar. gençler ilk sayfayı: "Uzak ovalar / Çorak ovalar / Gökle- rinde uçan koca uçaklar / Nereye gkter- ler, nerden geurler?" Hem yalnız coğrafya kitabı mı? Bir 'sevgvmerhamet' dersi koyar, "Farenin Öhunü*nü okuturdum. Herokuyuşum- da hıçkıra hıçkıra ağladığım şiir! Yurdumuza üzülen Cahit Bey, "Naz~ Iıak! Garipçik!" "FarecikTIere üzülen Cahit Bey! Öyle oluyor: Yüce bir şairle tanıştı- ğınızı biliyorsunuz, dostunuz oluyor o sizin, bunlarbüyük dakikalar, büyük sa- atler diye geçiyor içinizden. Aynlık gü- nü gelip çatıncaya kadar. Allah rahmet eylesin. "Kardeşler, sonbahar getince/ Haür- layın yağmur yağarken.' ŞİİR YÖNTEMİ Kimseyazmamı istemedL Beşyaşımda kendim başladım. Buyüzden düşkünlüğûm yok. Aydayüda bir anımsanm. Saçüır kır çiçekleri ,r Ağztmı açtığım zaman. Sonra birieşir üçü beşi Birer gümüşten tnızrak olur Gökyüzüne doğru atüan. En çokyurdumdan söz ettim. Doğayla insanla içii dışJı Sevinçler, aalar, özlemler... Hepsi de çatal dişlL İlk ustam oldu benim halk Belleğimde akıp giden ırmak... Kö'ylü düiyle türkü çağırdım Onlarla gülüp ağlayarak. tkinci ustamsa doğa Şürlerimde alırt terinu BozJurtürküsüyle doldu ciğerlerim. Taşlan dûzleyen rüzgârgibi Doğayla yontuldu dizelerim. Üçüncü ustamdı kadınlar. Tekgözeyaşanüya Kaynar dururiar semavergibi, Onlar öğretti bana sevgiyL Gözleri çıra gibiyanar, Ak badem olur tenleri, Güvercin kanadına benzer dleri. Eriâpyüreğimdesevgiyi, aayu özlemi Kurşun dökergibi döktüm tasL Her biri bir başka biçün aldu Oyunlarda şeytanlann aynasu tşte doğrusu, söz gelimi Dokuyupyol üstüne attıklanm Birer küçük köylü küimi. CAHİT KÜLEBİ Cumhuriyet kimliğinin sesiydifLİRGÂYrlŞEKÇİ 5 > j ü < Cumhuriyet ıdeolojisinin yazın alanındaki bence en başanlı iz- düşümüdür Külebi şiiri. Bunun nedeni Atatürk Kurtuhış Sava- şı'nda adlı bir destan yazmış ol- ması değildir elbet. Cumhuriyetle birlikte nasıl ül- kemiz cağdaş kimliğini bulmuş- sa. Külebi de içinden çıktığı top- lumun sesinin şiir alanında kişi- lik bulmasıdır. En başta anadilimiz Türkçe- nin güzelliğini görürüz Külebi şiirinde. "BeUeğinıizde akıp gi- den ırmak" dediğı Türkçe, tıpkı Yaşar Kemal gibi ona da doğu- mundan başlayarak kulağına yer- leşen türkülerin, masallann ar- maganıdır. Külebi bu armağanı evirip çe- virip yineleyen -yaygın söyleyiş- le geleneği sürdüren- bir şair ol- madı. Belleğindeki bu ses var- sılhğını çağdaş bir birey olarak kurduğu kendi şiirinin altyapısı- na yerleştirdi. Bu altyapı üzerin- de de kendi şiir sesini yarattı. Onun şiirlerinde bulduğumuz ta- nıdık ses. halk şiiri sesi değil. halk şiirini iyi bilen Cahit Küle- bi sesidir. Bu bireşimin şiirde bulunma- sıdır onu bunca sevilen ve yay- gın kılan. Cumhuriyetle birlikte Hececiler'in girişip de salt bi- çımcilikte kalarak beceremedik- leri çağdaş şiiri yakaladı Külebi, bütün önemli şairler gibi benzer- siz olmayı başararak. Külebi, şiirebaşladığı yıllarda Biryirmindyüzyıl *' .jtfîiâflfl bireyidir , « « H H KükbL "Türk : . ^ J J ^ M I P Mavisi"nin - J H B H B P * " güzelliğini ister, M M^T~ insanı ve ülkesi için. ' KffBS&m^^^^. "Türk Mavisi'', fl^HP^W? şairinscvive • ^ ^ ^ K ^ T ^ ı İ - umudunun ' ^^^Bt0F^"^- simgesidir. . ^ ^ ^ ^ v •*j İnsaıun kani açan, ** | ^ ^ ^ H m •Türkiyf kadar , I^^Bife SL*. a>dınlık"bir | J ^ ^ H K . / ^ mavidir. { ^ ^ ^ B o f ^ •K^ ^. * - Fransız Gerçeküstücüleri'nden aldıklan rüzgârla Türkçeyi hal- laç pamuğu gibi atan Garip'çiler- den ayn durdu. Halk söyleyişini temel alması onun bireysel bir şiir kurmasına engel olmadı. Turgut Uyar, onun şiirindeki bu bireşim konusundaki şaşkın- lığını şöyle açıklar: "Ondaki ses, artık bir şiir sesi ounaktan çıkar, bin yıllık bir acı- nın. bin yıüık bir dilin ortaklaşa sesi durumuna gelir; yine deaçık- lanmaz bir büyü ile kendi sesi olur." Bu büyü, şiirde yenilik konu- suyla ilgılenen herkesin, özellik- le de günümüz genç kuşak şair- lerinin nasıl gerçekleştiğıni anla- yabilmek için laboratuvarlara gi- rip çalışmalannı gerektiren bulun- maz bir deneydir. Bu konudabelki şöyle bir ipu- cu verilebilir: Külebi. Batı şiiri- ni, özellikle de Apollinaire şiiri- ni iyi tanıyordu. Bir yirminci yüzyıl bireyidir Külebi. "TürkMavisi''nin güzel- liğini ister. insanı ve ülkesi için: Elbetteyitecekler sokaklarmda Tozlu dumanlı Ankaralann. Daha da kanşacak bütün sular Türkma\isibuhınuncayakadar. "Türk Mavisi'', şairin sevi ve umudunun simgesidir. Insanın içini açan, 'Türkiye kadar aydın- lık' bir mavidir. 'Kanatlanmız 'umhuriyetle birlikte nasıl ülkemiz çağdaş kimliğini bulmuşsa, Külebi de içinden çıktığı toplumun sesinin şiir alanında kişilik bulmasıdır. Külebi'nin hayatı Cumhuriyetin başlangıç yıllannda yetişen pek çok aydınınkiyle benzeşir. Onun yolculuğu bitti, ama şiirlerininki daha uzun zaman sürecek. Kuşaklar değişecek, dil değişecek. Külebi'nin şiirleri bir diyaliz gereci gibi Türkçeyi antmayı sürdürecek. dokunarak' uçacağımız bir şiir mavisi... Şiirin ölümsüzlüğünün, şiirin her şeyin uzerinde bir de- ğer oluşunun yarattığı bir başka, bambaşkarenk..." Külebi'nin hayatı Cumhuri- yetin başlangıç yıllannda yeti- şen pek çokaydinınkiyle benze- şir. Tokat'm Zile ilçesinin Çeltek Köyü'nde doğup Sıvas'taki orta- öğreniminden sonra Istanbul'a yükseköğrenime gelme, yıllar sü- ren öğretmenlik, bürokrathk ve son görevi Türk D\\ Kurumu Ge- nel Yazmanlığı. 1950'lerde başlayan iç göç ol- gusunu, köyden kalkıp büyük kente yerleşmenin yarattığı yaban- cılaşma duygusunu Külebi ken- di hayatında daha 1930'larda ya- şamış ve bunun şiirini yazmıştır. "Istanbul" şiiri bu toplumsal ol- gunun yazınımızdaki en başanlı yansımalanndan biridir. Şiirdeki o şaşılası rahatlığını bakın bir konuşmasmda kendisi nasıl açıklıyor "Bensiiribirtür konuşma sayryonım. ınsanın ya- pabileceği işlerin başında türkü söylemek. şiir yazmak. resim yap- mak gibi sanal başlangıclan ge- lebilir. Orneğin ilk insan, roman yazarak, öykü yazarak, oyun ya- zarak işe başlamamıstn". Fakat mtıoaka türkü söylemiştir, şiir yazmıştır ve ben şiiri insanoğlıı- nun üretimleri arasında en doğal olanlardan biri sayıyorum."' Külebi'nin şiir dünyasındaki bu doğallığın sonucu belli başli unsurlarhemen sayılabilecek ka- dar belirgindir: Yalınlık, doğa, Anadolu, insan, sevgi... Kitapla- nnın isimleri de, onun Türkçe kadar güzel ürünleri degıl mi? Adamm Biri. Rüzgâr,Yeşeren Ot- lar, Süt, Türk MavisL. Anılanna koyduğu isim gibi İçi Sevda Dolu Bir Yokuluk'tu onunki. Onun yolculuğu bitti, ama şiirlerininki daha uzun zaman sürecek. Kuşaklar değişecek, dil değişecek. Külebi'nin şiirleri bir diyaliz gereci gibi Türkçeyi ant- mayı sürdürecek. MüzikaHer arbk eskisi kadar ilgi görmüyor 'Ots'müzikali Broadway'de'en çok oynanan oyun'olarak tarihe geçti. (REUTERS) KültürServisi- Müzikallerin alnn ca- ğı artık kapandı. Cats, Phantom of Opera ve Starlight Express gibi büyük müzikallerin ardından Lord Andrew Lloyd-Webberın müzikalleri artık es- ki ilgiyi görmüyor. Hem seyircınin es- ki ilgiyi göstermemesi hem de sahne arkası giderlerinin gün geçtikçe art- ması müzikallerin kaderini değiştiriyor ve topluluklar. gösteriler sürekli mad- di zarara uğruyor. tıpkı VVashington DCde sahnelenen Whistle Down the Winds müzikali gibi. Dünyaca ünlü Cats müzikali son temsiliyle perdelenni kapadı. 6 bin 138 kez oynanan müzikal, Broadvvay'de 'en fazla sergOenen oyun' olarak tari- he geçti. Winter GardenTıyatrosu' nda, 7 Ekim 1982'de ilk kez sahnelenen 'Cats' müzikalini 8 mih/ondan fazla ki- şi izledi. Bilet satışından elde edilen ge- lirinse 329 milyon dolar olduğu açık- landı. Midas'm kompozitörii Andrew Lloyd Webber, müzikallerin altın ça- ğının artık bittiğini söylüyor. Cats, Phantom of Opera ve Starlight gibi müzikallerin müzik kompozitörü, ar- tık büyük çaplı müzikallerden bir ka- zanç sağlanamayacağını belirtiyor. Llyod NVebber'ın başkanı olduğu Realfy Useful topluluğu ise maddi za- rarlannın dışında kendi içinde de prob- lemleryaşıyor. Eleştirmenlerise Lloyd, VVebber yapımlannın çağm izlediği modanın dışında olduğunu söylüyor ve "Lloyd- Wfebber Cats'in başansmı yakalayabilecek başka bir müzikal ya- zabilir mi" diye soruyorlar. Bu dönemin müzikaller açısından güç olduğunu ve 'Whisde Down the Wind' müzikalinin bu konuda bir de- neme olduğunu söyleyen Lord Lloyd Webber ise müzikalin çok fazla ilgi görmemesinden dolayı Broadvvay'de sahnelenemeyeceğini belirtiyor. Phan- tom gibi gösterilerin büyük olduğunu, Londra ve Nevv York'ta sahne arkası giderlerinin çok yüksek olduğunu söy- leyen Lloyd Webber, bundan sonrabü- yük müzikallerin yapılamayacağından endışe duyduğunu ve Cats, Les Mise- rables ve Phantom of Opera gibi mü- zikallerin belki de türlerinin ilk ve son örnekleri olacağını sözlerine ekliyor. Londratiyatro eleştirmeni Matt WDH Lord Lloyd-V/ebber'm 1988 yılında Phantom ile olan başansını birdaha ya- kalayamadığını belirtiyor. Oysa Lloyd V/ebber'ın Cats müzi- kali, Broadvvay tarihinin en başanlı ve en uzun süreli müzikali niteligini taşı- yor. Lloyd-Wîbber'ın menajeri ise Bro- advvay'in hâlâ Lloyd-Webber'in şehri olduğunu söylüyor ve maddi zararla- nnın gelecek yıl düzelecegini belirti- yor. The Times gazetesı tiyatro eleştirme- ni Benedkt Nightingale ise "\Vebber hâlâgüzel parçalar yazabinyor. Sond- mas gereken esas soru, insanlar bun- dan sonraki dönem için ne istiyor?" Yazar ve eleştirmen Sheridan Morley ise bu konuda yalnız Lord Llyod-Web- ber'ın suçlu olmadığını, aynı zaman- da son birkaç aydır seyircinin de mü- zikallere yeterli ilgiyi göstermediğini söylüyor. L A R ? Delon ile Belmondo yine bir arada • Sophie Marceau Daha önce Greta Garbo'nun başrolünde yer aldığı 'Anna Karenina'da mükemmel bir performans sergiliyor. Filmin yönetmenliği Bernard Rose'a ait. • Bobby Helm Rock veNoeri'JingleBeU Rock' adlı parçasıyla bir araya getiren 50'lenn ünlü müzikçisi. önceki gece Washington'da öldü. Şarkıcılık kariyerini 1990'lann başına dek sürdüren Helms'in şarkısı aralannda Brenda Lee'nin de bulunduğu yüzlerce şarkıcı tarafından yorumlanmıştı. Sophie Marceu getırdi. Kitap, Fransa'da Presses De La Cıte tarafından yayımlandı. Kitabın adı, 'Clint Eastvvood, Bir Yaşamöyküsü'. • Julia Ormond •Sabrina'nın başanlı oyuncusu, şu anda Moskova'da Nikita Michalkov 'un yeni filmi 'Sibirya Berberi'nin başrolünü üstlenmiş durumda. • Whoopi Goldberg Sanatçı, yönetmenliğini Donald Petrie'nin yaptığı son filmi 'L'Associe'de bir erkeği canlandırdı. Benzer bir rolü, iş dünyasında bir yere gelebilmek için kadın kılığına giren Dustin Hoffman, 'Tootsie' adlı filmde VVhoopi Goldberg canlandırmıştı. I Bnıno Dumont • K e n Loach Yönetmenden yeni bir Fılm: "İsa'nm Yaşamı". Bu filmle yönermen, Kuzey bölgesi insanlannın yaşamlannı gözler önüne seriyor. "Konusu can sıkıntısı olan bu filmi. seyirci izlerken hiç sıkılmayacak" diyen yönetmenin filmi, 'Jean- VTgo' ödülüne değer görüldü. • Kenneth Branagh Julia Roberts gibi Holyvvood dünyasınm ünlü isimleri. günde 14 saatten fazla çalışmak istemediklerini bıldiren bir dilekçe imzaladılar. • Julia Roberts ve Susan Sarandon, çekimleri eylül ayında başlayacak olan ve yönetmenliğini Chris Colombus'un yapacağı 'Stepmom' adlı filmde rol almaya hazırlanıyorlar. • Keanu Reeves Başrolü Sandra BuHock'la paylaştığı filmi 'Speed 2'nin çekimlerine, bir sahneyi çevirirken kaza geçırdiğı için devam edemeyecek. Reeves'm rolünü, Jason Patric canlandınyor. • François Truffaut. 'Cine Cinemas' tarafından haziran ve temmuz aylan boyunca çeşitli etkinliklerle anılacak. • Clint Eastvvood un, yakın arkadaşlanndan gazeteci Richard Schickel, sanatçının yaşamını kitap haline Sonbaharda Glasgovv'da yeni filminın çekimlerine başlayacak. Ingiliz-Alman ortak yapımı olacak filmde Loach, orta yaşlı işsiz biralkolikleonu topluma kazandırmak için çalışan bir gönüllü kadının aşkını anlatıyor. • Alain Delon ve Jean Paul Belmondo, 'Borsalino'dan 27 yıl sonra bir araya gelip 'Une Chance Sur Deux' adlı bir filme başladılar. Bir garajı yöneten eski bir lejyonerle restoran sahibi bir sabıkalıdan hangisinin Vanessa Paradis'in babası olduğu üzerine kurulu komediyi Patrke Leconte yönetıyor. 'tsa'nın Yaşamı' • Naked Lunch'ın 84 yaşındakı yazan VYilliam S. Burroughs, U2'nun yeni albümü Pop'tan alınan Last Night On Earth parçasının video klibinde yer aldı. • Madonna. Goktie Hawn ve Bob Fosse- Kander-Ebb üçlüsünün Broadvvay'de büyük iş yapmış müzikali 'Chfcago'nun sinema versiyonunda başrolü kabul ettiler. Filmin yönetmeni henüz belli değil. Külebi alkışlarla uğurlandı ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Böbrek yet- mezliği nedeniyle tedavi gördüğü Başkent Üniver- sitesi Hastanesi'nde ön- ceki gün yaşamını yitiren ünlü ozan Cahit Külebi, son yolculuğuna alkış ve çiçeklerle uğurlandı. Kü- lebi'nin cenazesi, Malte- pe Camisi'ndeki dinsel törenin ardmdan Cebeci Asn Mezarlığı'nda top- rağa verildi. Törene. Anayasa Mah- kemesi Başkanı Yekta Güngör Özden, ANAP Genel Başkanı Mesut Yıl- maz. CHP Genel Başka- nı Deniz Baykal ile çok sayıda yazar, şair, sanat- çı, yakınlan ve dostlan katıldı. Trabzon'da bulun- duğu için törene katıla- mayan DSP Genel Baş- kanı Bülent Ecevit de çe- lenk gönderdi. Cahit Külebi'nin tabu- tu omuzlarda taşınarak ce- naze arabasına konulur- ken çok sayıda sanatçı dostu, ozanı alkışlarla ve çiçeklerle uğurladı. Kü- lebi'nin cenazesi, daha sonraCebeci Asri Mezar- lığı'nda toprağa verildi. 14. Ukıslararası Hüpriyet Karikatür Yarışntası • Kültür Servisi - Aydın Doğan Vakfı'nın düzenlediği Hürriyet Uluslararası Karikatür Yanşmasf nın 14.'sünün hazırlıklan tamamlandı. AD Vakfı Yanşmalar Koordinatörü Işın Saygın. bu yılki yanşmaya 80 ülkeden 873 sanatçının 2649 karikatür ile katıldığını ve ön seçiciler kurulumın 339 sanatçının 382 karikatürünü 26 haziran perşembe günü Antalya'da Falez Otel'de toplanacak Seçiciler Kurulu'nun değerlendirmesine sunduğunu belirtti. Karikatür Yanşması'nda derece alan sanatcılann ödülleri kasım ayında Ankara'da gerçekleştırilecek olan bir ödül töreni ile venlecek.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear