Catalog

-18 HAZİRAN 1997 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA EKONOMI Genel müdiir yargılanıyor • ANKARA (Cumhuriyet Biirosu) - TEAŞ Genel Müdürü Arif Demirkıran'ın kesinleşmiş yargı karanna karşın Orhaneli Termik 'Santralı'nın çalıştınlmasına izin vererek görevinı kötüye kullandığı gerekçesiyle yargılanmasına başlandı. Ankara 21. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın Demirkıran'ın katılmadığı dünkü duruşmasında, mahkeme yargıcı. sanığın ifadesinin alınması için duruşmayı "erteledi. Yap-işlet yasa önerisi TBMM'de • ANKARA .(Cumhuriyet Biirosu) - Hükümet, Danıştay'ın yürütmeyı durdurma karan aldığı, 6 termik santralın yap-işlet modeliyle yapılması için açtığı ihaleyi sürdürebilmek için yasa önerisi hazırladı. Öneri dün TBMM'ye sunuldu. RP Grup Başkanvekili Salih Kapusuz ile DYP Grup Başkanvekili Saffet Ankan Bedük tarafından hazırlanan yasa önerisi ile mülkiyeti yapan şirkete ait *>lmak üzere termik santral ıcurma, işletme iznı verilmesi ve elde edilecek enerjinin satışı konusunda yap-işlet modeliyle ihale açılması düzenleniyor. TÜPk-İş'te sivil gtrtşim çatlağı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - REFAHYOL hükümetine yakmlığıyla bilinen Sağlık- Iş, Demiryol-Iş ve Şeker- lş'in de aralannda bulunduğuTürk-tş'eüye 10 sendika, cumhuriyet ve parlamenter sistemin tehlikede olduğu görüşüyle ortak tavır alan sivil girişime karşı alternatif ortak bildiri yayımladı. .Büdiride, sivil girişım f*demokrasiyle oağdaşmamakla" suçlanırken "Demokrasimizin silahlı kuVvrtıerin gölgesi altında izlenimi mutlaka giderilmelidir" denildi. Sanayi il müdürü görevden alındı P ANKARA (AA) - Ankara Sanayi ve Ticaret II Müdürü A. Dursun Yılmaz, görevinden alındı. Resmi Gazete'de yayımlanan atama karanna göre, A. Dursun Yılmaz, başka bir göreve atanmak üzere bu görevinden alındı. Ankara Sanayi ve Ticaret tl Müdürlüğü görevine, aynı yer mühendisı Emin Ünyay getinldi. Denizcilikte kamulaştıraia I • ANKARA (AA) - I Bakanlar Kurulu, Türkiye | Denizcılik tşletmeleri ; Genel Müdürlüğü ; bünyesinde iken, i Özelleştiıme Yüksek l Kurulu"nun karan ile LDenizcilik Müsteşarlığı'na ^devredilen Kıyı Emniyeti ve Gemi Kurtarma Işletmesi'nin teşebbüs haline getinlmesine ilişkin karann yürürlüğe Ikonulmasıru kararlaştırdı. Toplu KonuTtan arsa satışı • ANKARA (AA) - Toplu • Konut Idaresi Başkanlığı, • mülkiyetinde bulunan 8 '• adet arsayı ihaleye çıkardı. \ Resmi Gazete'nin dünkü sayısında yayımlanan ihale | duyurusuna göre. idarenin ; Istanbul Bakırköy'de bulunan işyeri, Sanyer'de ' bulunan sağlık, ilkokul, i kreş ve ticaret alanı, ! Kocaeli Bekirpaşa'daki 2 ', ticaret alanı ile Eskişehir [ merkezde bulunan ; hipermarket alanı teklif • alınmak suretiyle satılacak. uçonay • ANKARA (AA) - ÖYK, özelleştirme kapsamında bulunan üç ı kunıluşun daha satışını . onayladı. Özelleştirme Idaresi Başkanhğı'ndan y_apılan açıklamaya göre OYK, Konya Krom 1 Magnezit Tuğla , Sanayii'ndeki yüzde 100 ; kamu payı ile Sıvas ve ; Erzurum Hazır Giyim ' Sanayii'nin satışına onay -"verdi. İslami sermaye şirketi Kombassan Holding'in hesaplanna ihtiyati tedbir karan alındı Kombassan'ın hesabına el konduANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - An- kara Asliye 4. Ticaret Mahkemesi, Serma- ye Piyasası Kurulu'nca (SPK) kayıt dışı pa- ra trafıği ve izinsiz halka arzla para topladı- ğı ortaya çıkanlan Kombassan Holding'in 14.9 trilyon liralık banka hesaplan için "ih- tiyati tedbir" karan aldı. SPK ve Maliye Bakanlığı yetkilileri, "Kombassan çok zor durumda. Ya Türkiye kurallarına uya- cak, tefecileri andınr gibi çahşmayacak ya da çok tehlikeli bir sürece girecek" uya- nsında bulundular. Genelkurmay Başkanlığı'nın "irticai fa- aliyetler" brifinginde adı verilmeden yasa- dışı para trafiğinin altı çizilen îslami serma- yenin önde gelen holdingi Kombassan'ın kuşku uyandıran para transferleri ve serma- ye birikimi SPK tarafından yapılan incele- melerde masaya yatınldı. SPK'nin holding hakkındaki raporunda, Kombassan'ın. çoğunluğu Avrupa'da yaşa- yan Türklerden olmak üzere, 25 bin kişiden 1996 yılında 7.7 trilyon liralık kayıt dışı pa- ra topladığı, 1 yılda sermayesini 20 miryar liradan, 29 trilyon liraya çıkardığı belirtildi. Cumhuriyet'in kamuoyuna duyurduğu raporda, ortaklık adı altında, hiçbir hukuki dayanağı olmayan "pay senedi" kâğıtlan- na karşılık toplanan paralann, "ortak hesap" olarak holdingin 40 ortağı üzerine kaydedi- lerek sermayeye katıldığı belirtildi. Raporun hazırlandığı dönemde, geçen ay Esenboğa Havalimanı'nda Almanya'dan ge- len bir Türk işçisinin üzerinde bulunan 1.7 milyon mark ile 28 altın bileziğin de banka hesaplanndan kaçınlarak Kombassan'a gön- derildiği ortaya çıktı. Ankara Emniyet Mü- dürlüğü'nün ıstemi üzerine, Maliye Bakan- lığı Konya Defterdarhğı, Kombassan'ın ver- gi defterlerini denetime aldı. Ancak, defter- darlık, incelemeyi RP'li Abdüllatif Şener'in talimatıyla harekete geçebilecek olan Mali- ye Teftiş Kurulu'na havale edince, süreç ke- sintiye uğratıldı. SPK, Esenboğa'da yakala- nan para üzerine geçen ay Kombassan hak- kmda ikinci bir inceleme başlattı. Inceleme- de, Kombassan'ın son 5 ayda yine çoğunlu- ğu Avrupa'daki Türklerden olmak üzere, ka- yıt dışı yollardan 14.9 trilyon lira topladığı ortaya çıktı. SPK, kayıt dışı para trafıği or- taya çıkan Kombassan hakkında, "senna- yeye katmak üzere, hukuk dışı yollardan, izinsiz halka arzla para topladığı" gerek- çesiyle, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. SPK dün de Kom- bassan' ın 40 ortağı üzerinde sermaye olarak görünen ve son 5 ayda kayıt dışı toplandığı ortaya çıkan 14.9 trilyon liralık hesaplara el konması için Ankara Ticaret Mahkemesi 'ne başvurdu. Başvuru dilekçesinde, Kombassan'ın, SPK'ye, geçen yıl sonu 29 trih/on liralık ser- mayesinin tümünü dağıttığını, hısse senet- lerinin tümünün de ilgililere teslim edildi- ğini bildirdiğı kaydedildi. Holdingin yaph- ğı bu açıklamaya karşın, Esenboğa Havali- Dış Hatlar ek binası inşaatı ile ilgili çekişmeler Danıştay'a taşınıyor DHMFde özelleştirıne düellosu HAYRİYE MENGÜÇ Devlet Hava Meydanlan Işletmesi'nin (DHMl) Atatürk Havalimanı Dış Hatlar ek bi- nasının yap-işlet-devret yo- luyla gerçekleştirilerek özel- leştirilmesi girişimleri, "hu- kuksal bir düelloya" dönüş- tü. Ek inşaat proje yanşması- nın iptal edilmek üzere dava açılmasına karşılık DHMl'nin itirazının mahkemece kabul edilmemesi üzerine Genel Mü- dür Mustafa Öztamer, Da- nıştay'a gideceklerini söyle- di. Italyan Flugfen Wien ve Akfen'le ortak konsorsiyum yapan Tepe İnşaat yetkilileri ise kendilerine resmi bir teb- ligat yapılmadığı için önümüz- deki ay başlayacak çalışma- lann askıya alınmayacağını söylediler. DHMt'nin teklif bazını de- ğiştirmedikçe yapım ihalesi- ne bir etkinin gelmemesi ge- rektiğini de ifade eden yetki- liler, "Şu anki yürütmeyi durdurma karan projenin iptali anlamına geJmez. Esa- Atatürk Havalimam'na yapılacak ek bina projesi tartışmalan giderek büyüyor. sa yönelik karar, inceleme sonucu verilecektir" dediler. DHMl'de örgütlü Birleşik Taşımacılık Çalışanlan Sen- dikası (BTS) Genel Sekreteri Süleyman Eryılmaz. konsor- siyumun yap-işlet-devret mo- deliyle gerçekleştireceği iha- lenin DHMt'nin özelleştiril- mesi anlamını taşıdığmı be- lirtti. Eryılmaz, ihaleyle tüm dış hat gelirlerinin konsorsiyu- ma akacağmı ifade etti. Trafik hizmetlerinin ve burada gö- rev alanlann DHMl'den ayn- larak Sivil Havacılık'a bağla- nmasının özelleştirme için ön aşama olduğunu kaydetti. Havalimanlarındaki hiz- metlerin bölüm bölüm özel- leştirildiğini de ifade eden Er- yılmaz, "Geçen yü DHMİ'ye ait Personel Lokali'nin fs- tanbul Havayollan'na 10 mil- yon liraya özelleştirilmesi gündeme gelmişti. Şimdi ise bu aydan itibaren DHMİ personel servislerinin özelleş- tirildiğini görüyoruz" dedi. Proje yanşmasının birinci- si Ebru Kantaşı Behlil, iptal için dava açan Prof. Ahmet Vefik Alp'i "Kendisi de bu yanşmaya katılmıştı ancak 6'ncı olabilmişti" diyerek "vatana ihanetle" suçladı. mam'nda yakalanan Aslan Özdemir adına gönderilen paranın, Kombassan'ın ileride- ki sermaye arttınmında çıkanlacak hisse se- netlerine karşı alındığınm ve ticari defterle- re işlendiğinin, holdingin bilgisi dahilinde ge- tirildiğinin ortaya çıktığı belirtildi. Dilekçede, kurul kaydında buluranayan hisse senetlerine karşı toplanan birikimleri, şirkete aktaran yatınmcılann korunması için 14.9 trilyon liralık bu banka hesaplan üze- rinde ihtiyati tedbir karan verilmesi istendi. Ankara Asliye 4. Ticaret Mahkemesi, dün Kombassan'ın 14.9 trilyon liralık tüm ban- ka hesaplanndaki nakit ve menkul kıymet- leri için el konma anlamına gelen "ihtiyati tedbir" karan aldı. Mahkeme karannda şöy- le denildi: "Kombassan Holding AŞ'nin yurtiçinden ve dışından izinsiz olarak hal- ka arz işlemleri nedeniyle topladığı 14.9 trilyon liranın hak sahiplerine iadesini sağlamak, bu paralar üzerinde şirketin 3. kişilerinin tasamıflannı önlemek ba- kımından aleyhine tedbir istenilen Kom- bassan Holding AŞ'nin tüm banka hesap- lanndaki nakit ve menkul değerlerine, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (HUMK) 101. maddesi ve devamı madde- leri uyannca ihtiyadi tedbir karan konul- masına. yasa gereği teminat alınmasına yer olmadığına ve bu tedbirin 3 ay içinde dava açılmak koşuluyla geçerli olduğuna itiraz yolu açık olmak üzere, oybirüğiyle karar verildi." SPK aynca, basta Almanya olmak üzere holdingin para topladığı Avrupa ülkelerinde- ki gazetelere, Kombassan'ın topladığı para- lann hukuki dayanağı olmadığını anlatan ve inceleme sonuçlannın özetinin yer alacağı ilanlar verecek. SPK ve Maliye Bakanlığı yet- kilileri, Kombassan'ın, faizyerine "kâr pa- yı dağıtımı" vaadiyle para topladığını, an- cak banker skandah dönemindeki gibi ola- ğanüstü yüksek getiriler teklif ettiğini vur- guladılar. İslami sermaye kuruluşlanndan Faisal Finans Genel Müdürü Hikmet Güler atv'de, Kombassan'ın teklif ettiği kâr payı oranlannın riskli çalışmayı ifade ettiğini söy- lemişti. Kombassan'dan açıklama Kombassan Holding Yönetim Kurulu Başkanı Haşim Bayram, holdingin ban- ka hesaplanna konulan ihtiyati tedbir ka- ran üzerine UBA'ya yaptığı açıklamada, "Alınan karar siyasi içeriklidir" değer- lendirmesini yaptı. Bayram, haksız ola- rak nitelendirdiği karann durdurulacağı- na inandığını belirterek "Söz konusu ope- rasyon, bazı çevrelerin belli sermaye gruplarını engellemeye yönelik bir komplosu aiteligıni taşımaktadır. Hukuk devletinde böyle bir şey olmaz" dedi. PLASTİK İNŞAAT MALZEMELERİ A.Ş. İDARE MECLİSİ BAŞKANLIĞINDAN Eirketimizin ortaklar Olağanüstü Genel Kurul Toplantısı 04. Temmuz 1997 Cuma günü Saat 11.30'da aşağıdaki gündemi görüşmek üzere Bestekar Şevki Bey Mah. nka II. Binası Kat: 4 Balmumcu/Beşiktaş/İstanbul adresindeki şirket merkezinde yapılacaktir. Bu toplantıya asaleten veya vekaleten iştirak edecek ortaklarımızın sahip oldukları Şirketimiz hisse senetlerinin veya bunlara sahip otduklarını gösterir Banka mektuplarının en geç 03 temmuz 1997 tarihine kadar şirket merkezimize tevdi ederek, toplantıya giriş kartı almalarını, toplantıya bizzat iştirak edemeyecek olan ortaklarımızın Sermaye Piyasası Kurulu Sen IV No. 8 Tebliği hükümlen çerçevesinde aşağıda örneği bulunan vekaletnameyi ımzalayarak notere onaylatmalarını veya noterce onaylı imza sirkülennı kendi imzalarını taşıyan vekaletnameye ekleyerek kendilenni temsil ettirmeleri gerekmektedir. Sayın ortaklarmızın bilgi edinmelerini ve belirtilen gün ve saatte toplantıya katılmaları rica olunur. GÜNDEM 1- Başkanlık Divanının Seçimi 2- Başkanlık Divanına Genel Kurul Toplantı Tutanagını imzalama yetkisinin veritmesi, 3- Şirketin 400.000.000.000.- TL. olan ödenmiş Sermayesinin 900.000.000.000.-TL.Ve çıkarılması ile ilgili Ana Sözleşmesinin 6.ncı Maddesinin değiştirilmesine ilişkin Sermaye Piyasası Kurulunca tasdik edilmiş, T.C. Sanayi ve Ticaret Bakanlığından izin alınmış tadil tasarısınm Genel Kurulun tasyibine arzı, 4- Yeniden Değerleme Fonu'nun ve Fevkalade ihtiyatiarın Sermaye'ye ilavesi için gerekli işlemlerin ifasında İdare Meclisine yetki verilmesi, 5- Dilekler Madde 6 Sermaye (Eski Şekil) Şirketimizin Sermayesi 400.000.000.000.-TL. olup, herbiri 1.000.- TL. itibari değerde 400.000.000 adet pay'a bölünmüştûr. Şirketin önceki sermayesi tamamı ödenmiş 150.000.000.000.-TL.dır. Ödenmiş Sermayenin 138.283.100.000.-TL lık kısmının 138.275.046.984.-TL. sı Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 298. maddesi uyannca oluşturulan Yeniden Değerleme Artış fonundan 8.053.016.-TL.'sı fevkalade ihtiyatlardan karşılanmıştır. Sermaye'ye ilave edilen bu tutarlar karşılığmda çıkanlan hisse senetleri şirket ortaklarına hisseleri nispetinde bedelsiz olarak dağıtılmıştır. Şirket ödenmiş 150.000.000.000.-TL. Sermayesini temsil eden hisse senetlerinin tamamı Sermaye Piyasası Kurulu'nun 23.06.1989 tarih seri . 1 No.5tebliğ hükümleri gereğince I. II. III. IV. ve V tertip olarak kabul edilmiştir. Bu defa arttırılan VI. tertip 250.000.000.000.-TL. Sermaye, değeri 1.000.-TL. nominal değerli 250.000.000 hisseye bölünmüştûr. Bunun 209.500.000.000.-TL. sı Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 298. maddesi uyannca oluşturulan Yeniden Değerleme Değer artış fonundan, geriye kalan 40.500.000.000.-TL.'lık nakit kısrnı 1995 dağıtılabilir karından nakit sermaye arttırımına mahsup edilmek suretiyle karşılanmıştır Yeniden Değerleme Değer Artış fonundan karşılanan Sefmaye karşılığında çıkanlacak hisse senetleri ortaklara hisseleri nispetinde bedelsiz dağıtalacaktır. Hisse senetlerinin tamamı hamiline yazılıdır. Yönetim Kurulu hisse senetlerini yasal hükümler çerçevesinde bir yada daha fazla hisseyi temsil eden küpürier halinde bastırabilir. VEKALETNAME PİMAŞ PLASTİK İNŞAAT MALZEMELERİ A.Ş.'nin 04 Temmuz 1997 günü saat 11.30'da Balmumcu Bestekar Şevki Bey Mah. Enka II. Binası Şirket Merkezi Beşiktaş/İstanbul adresınde yapılacak Olağanüstü Genel kurul toplantısında aşağıda belirttiğim görüşler doğrultusunda benı temsile, oy vermeye, teklifte bulunmaya ve gerekli belgeleri imzalamaya yetkili olmak üzere, vekil tayin ediyorum. Madde 6'Sermaye (Yeni Şekil) Şirketimizin Sermayesi 900.000.000.000.-TL. olup, herbiri 1.000.- TL. itibari değerde 900.000.000 adet pay'a bölünmüştûr. Şirketin önceki sermayesi tamamı ödenmiş 400.000.000.000.-TL.dır. Ödenmiş Sermayenin 347.783.100.000.-TL. lık kısmının 347.775.046.984.-TL. sı Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 298. maddesi uyannca oluşturulan Yeniden Değerleme Artış fonundan 8.053.016.-TL. sı fevkalade ihtiyatlardan karşılanmış, Sermaye'ye ilave edilen bu tutarlar karşılığında çıkanlan hisse senetleri şirket ortaklarına hisseleri nispetinde bedelsiz olarak dağıtılmıştır. Geriye kalan 52.216.900.000.-TL.'lık kısmı nakden ödenmiştir. Şirketin ödenmiş 400.000.000.000.-TL. Sermayesini temsil eden hisse senetlerinin tamamı Sermaye Piyasası Kurulu'nun 23.06.1989 tarih seri . 1 No.5 tebliğ hükümleri gereğince I. II. III. IV. V. ve IV. tertip olarak kabul edilmiştir. Bu defa arttırılan VII. tertip 500.000.000.000.-TL Sermaye, değeri 1.000.-TL. nominal değerli 500.000.000 hisseye bölünmüştûr. Bunun 320.000.000.000.-TL sı Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 298. maddesi uyannca oluşturulan Yeniden Değerleme Değer artış fonundan, geriye kalan 180.000.000.000.-TL.'lık kısmı fevkalade ihtiyatlardan karşılanmıştır Yeniden Değerleme Değer Artış fonundan ve fevkalade ihtiyatlardan karşılanan Sermaye karşılığında çıkanlacak hisse senetleri ortaklara hısselen nispetinde bedelsiz dağıtalacaktır. Hisse senetlerinin tamamı hamiline yazılıdır. Yönetim Kurulu hisse senetlerini yasal hükümler çerçevesinde bir yada daha fazla hisseyi temsil eden küpürier halinde bastırabilir. A) a) b) c) d) TEMŞILYETKISININ KAPSAMI: Vekili tüm gündem maddeleri için kendi görüşü doğrultusunda oy kullanmaya yetkilidir. Vekil aşağıdaki talimatlar doğrultusunda gündem maddeleri için oy kullanmaya yetkilidir. Talimatlar: (Özel Talimatlar Yazılır.) Vekil Şirket Yönetiminin önerileri doğrultusunda oy kullanmaya yetkilidir. Toplantıda ortaya çıkabilecek diğer konularda vekil aşağıdaki talimatlar doğrultusunda oy kullanmaya yetkilidir. (Jalimat yokşa vekil oyunu serbestçe kullanır.) talimatlar: (Özel Talimatlar Yazılır.) ORTAĞIN SAHİP OLDUĞU HİSSE SENEDİNİN Tertip ve Serisi Numarası Adet Nominal Değeri Oyda imtiyazlı olup olmadığı Hamiline - Nama yazılı olduğu ORTAĞjN ADI SOYADI veya ÜNVANI ADRESİ: İMZASI Not: (A) bölümünde, (a) (b) veya (c) olarak belirtilen şıklardan birisi seçilir. (b) ve (d) şıkkı için açıklama yapılır. B) ! % BENCE IZZETTIN ONDER Sağın Alternatifi-1 Avrupa'da yükselen sosyal demokrat ya da sol kıpırdanmalar Türkiye'de de umut kapılarını arala- mış gibi gözükmektedir. Bu görüntünün gerçeği ve olabilirliği yansıttığını dileyerek, birkaç söz söylemek istiyorum. Bugün Refah niçin yükseldi? Çünkü, şimdiye dek uygulanagelmiş olan ekonomi politikalan ile halkın bir bölümü yoksullaştınldı ve bir kenara itildi. Refah niçin 1930-1950 arasından günahı gibi kaçıyor da, 1950 (ya da 1946) ruhunu anıyor? Çünkü, 1930 ru- hu gelişebilse idi bugün Refah olmaz idi. Refah, bu- günlerini 1950 ve tüm sonrasına borçludur (arada hiçbir istisnai dönem yoktur!). Bugünkü Refah, hal- kı hangi görüşten soğutmak istiyor? Sol veya sos- yal demokrat görüşten. Bu durumda tablo çok net. Dtş faktör veya etmen- leri bir an için dikkate almaz isek, şu sonuca olduk- ça sağlıklı bir biçimde varabiliriz: 1950 ve sonraki potitikalar büyük halk yığınlarını ezdiği için, bunla- nn kucaklayıcısı Refah yükselebildi. Refah'ın soldan korkması da anlaşılıyor. Çünkü, sol partiler de Re- fah'ın tabanını kucaklayabilir. Korku burada bıtmi- yor. Bugün Refah'ın siyasal din ve yoz ilişkilerle ku- cakladığı halkı, sol, ekonomik güçlerie ve gerçek an- lamda kucaklayabilir. Işte bu kucaklama Refah'ın kor- kulu rüyasıdır. Çünkü böylece Refah'ın tüm kozlan elinden alınmış ve foyası meydana çıkmış olur. Bu nedenledir ki, Refah ağzına ne zaman solu alsa, fevkalade çirkin ve düzeysiz bir biçimde, yanlış bir dinsel yutturmaca ile halkı kandırmaktadır. Avrupa'da yükselen akım, bence, Refah'ı o ka- dar rahatsız etmiyor ve etmemeli de. Çünkü, tanı için henüz çok erken olmakla beraber, Fransa ve özel- likle de Ingiltere'nin yapmaya çalıştığı, sisteme ye- ni bir kurum katmadan ve sistemin yapısını değiş- tiımeden, onun ekonomik altyapısının daha iyi işle- mesini gerçekleştirerek, işleyişetkinliğini sağlarken, aynı anda toplumsal etkenliği de sağlamaktan iba- rettir. Bu ülkelerde temel yapılar ve arterier mevcut- tur, fakat ekonomik altyapı bu arterleri yeterince besleyemez hale gelmiş idi. Dolayısıyla, eğer altya- pı güçlendirilirse, sosyal etkenliğe yönelik anlamlı so- nuçlar sağlanabilir, gibi düşünülebilir. Bence, birçok bakımdan Türkiye'nin konumu ve sorunları böyle bir yapı ve oluşumdan çok farklıdır. Bir kere, Türkiye'de sosyal devlet henüz kurulma- mış olduğundan dolayı, gerekli yapı ve arterler mev- cut değildir. İkinci olarak, kapitalist âlemde yüzen, gelişmekte olan Türkiye, bir yandan güçlü merkez- lere finansal kanama yaşarken, dlğer yandan da kendi verimsiz yapısını beslemek zorunda olduğun- dan dolayı, ciddi ekonomik açıklarla karşı karşıya- dır. Kısacası, Türkiye'nin ekonomik altyapısı olduk- ça zayıf olduğu gibi, bu altyapı güçlendirilse de sos- yal devlet kurumları tam olarak oluşturulmamış ol- duğundan, arzulanan sonuç.elde edilemez. Bu durumda, Türkiye'de Refah alternatifi olarak sosyal demokrat veya sol partiler düşünülünce iş- ler epeyce karışmaktadır. Sosyal demokrat bir par- ti sermaye mülkiyeti ve bu mülkiyetin dağılımını de- ğiştirmeden sosyal adaleti sağlamaya adaydır. Tür- kiye, bir yandan sermayesini yenileyip teknolojik atılım yapacak, diğer yandan da sosyal kurumları- nı oluşturup, onları besleyecek. Bugün sermaye içi yoğun çatışma olduğundan dolayı, yanlardan gelen baskılarla da güç kazanarak, işverenler (patronlar) kimleri bulursa yanına alıyor. Yann siyasal durum de- ğiştiğinde, her şey yerli yerine oturacaktır. Sosyal de- mokrasinin şansı bu ortamda ele alınmalıdır. Türkiye'de ekonomi kayıt altına alınmamış, özel kesim rekabetçi bir yapıya kavuşturulmamış, dev- let ise, gelişmiş ülkelerde olduğu gibi güçlü bir ya- pı görüntüsü sergilememektedir. Ekonomik altyapı- nın dengeli ve rekabetçi olduğu koşullarda devlet, üretim araçlarına sahip olmadan da düzenleyici gö- revlerini yerine getirebilecek göreli güce ulaşmış olabilir. Ekonomik olarak küçük, fakat güçlü devlet görüşü, devletin bizatihi kendi yapısı ile ilgili olma- yıp, fakat özel kesimin yapısı ile ilgili olgu ve oluşum- ları yansıtmaktadır. Devlet, başat olarak, özel ser- maye mülkiyetinin bileşim ve dağıhmına göre somut- laşıp, şekillenir ve güç kazanır (ya da kaybederi). Böy- lece şekillenen devlet ya da siyasal güç yapılanma- sının ekonomik ve hatta hizmet manevra alanı bel- li ve sınırlıdır. Ekonomide sermaye ve güç dağılımı, buna bağlı olarak da gelir dağılımı çok bozulduğun- da, sosyal devlete gereksinme artar, fakat olası böy- le bir politikayı besleyecek kaynak bulunamaz. Zi- ra bu durumda potansiyel vergi ödeyicileri güç ka- zanmış ve böylece siyasal kadroları ve toplumu el- lerindeki sermaye, üretim gücü ve istihdam olanak- lan ile tehdit eder bir konuma ulaşmıştır. Hele de gü- nümüzün küreselleşme koşulları altında sermaye- nin toplum ve devlet karşısındaki gücü çok artmış- tır. öte yandan, bu durumun tersi olarak, sermaye ve gelir dağılımının oldukça düzgün ve adil olduğu ideal bir toplumda sosyal demokrasi uygulaması gereksinimi azalmış fakat ekonomide vergi toplama potansıyeli yükselmiş olur. Bu bağlamdaki solun şansını ise gelecek hafta tartışalım. AB-Türkiye Karma İstişare Komitesi 'Avrupa Birliği'ne 'eşek sırtında' gidiyoruz KEMAL CAN GAZİANTEP-AB-Tür- kiye Karma istişare Komi- tesi'nin Gaziantep'teki top- lantısında GB'nin dış ticaret, tanm ve çalışan kesim üze- rindeki etkileri ele alındı. Tam üyeliğe giden yolun "eşek sırtında" geçilen bir süreç olarak nitelendirildiği toplantının resmi sonuçlan önümüzdeki günlerde Istan- bul'da kamuoyuna duyuru- lacak. Türkiye'de ikinci toplantı- sını pilot bölge olarak belir- lenen Gaziantep'te yapan AB-Türkiye Karma istişare Komitesi yakJaşık 38 kişilik bir grupla kapalı kapılar ar- dmda AB-GB ve Türkiye'yi konuştu. Otelde bir gün bo- yunca devam eden toplantı- lara İSO Başkanı ve aynı za- manda komitenin eşbaşkanı Hüsamettin Kavi, diğer eş- başkan Rager Briesch'in ya- nı sıra A\Tupa Komisyonu Türkiye Temsilcisi Büyükel- çi Michael Lake, Dışişleri Bakanlığı AB Genel Müdür Yardımcısı Büyükelçi Selim Kunerald ve AB ülkelerin- den birer temsilci katıldı. 1996 yılında gümrük bir- liğine geçiş nedeniyle dış ti- caret ve ödemeler dengesi- ne yönelik yükün ortaya kon- duğu toplantıda söz konusu yükün yüzde 52-53'lük bö- lümün AB ülkeleri ile yapı- lan ticaretten kaynaklandığı öne süriildü. Edinilen bilgi- ye göre, toplantıda ele alınan bir diğer sorun ise tanm ve çalışan kesimin GB'den na- sıl etkilendiği konusu oldu. Türkiye'nin özellikle altya- pı ihtiyaçlan için ortak pro- jelergeliştirilmesi yönünde prensip karanna vanlan top- lantıda KOBl'lere yönelik de bir rapor hazırlanmasma karar verildi. Michael Lake ve AB'nin Türkiyetieki AB'nin Türki- ye'deki komisyon bürolan- nın tespiti olarak gündeme gelen, Türkiye'ye yabancı sermaye akışının beklenile- nin altında olduğu konusu ise Türk tarafınca da doğru- landı. Toplantılardan sonra çok darkapsamlı bir açıkla- ma yapan eşbaşkan Hüsa- mettin Kavi, GB'den doğan sorunlann ortak projelerle çözümleneceğini söyledi, ancak bu projelerin neler olabileceği konusunda bilgi vermedi.