01 Mayıs 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
30MAYIS1997CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kredi tamamlama ppognamı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ders geçme ve kredi sistemine bağlı öğrenciler için yaz döneminde "Yogunlaştınlmış Kredi Tamamlarna Programı" açılacağı bildirildi. Mıllı Egitim Bakanlığı tarafından "'Sınıf Geçme Uygulamasr' adıyla yayımlanan genelgede, yoğunlaştınlmış kredi programının 21 haziran- I4e>lül tarihlerinde dûzenleneceği belirtildi. 'Sujtanahmefte ntfting yasaklansm' • tstanbul Haber Servisi -Turistik Otelciler ve Işletmeciler Birliği (TÜRTOB) Başkanı Ali Güreli, Türkiye Seyahat Acentalan Birliği (TÜRSAB) Başkanı Talha Çamaş ve Türkiye Turizm Yatınmcılan Derneği Başkanı Barlas Küntay, Sultanahmet Meydanı'nda miting yapılmasınm yasaklanmasını istedi 8 yıjlık zorunlu eğitim • ANKARA (Cumhuriyel Bürosu) - Milli Egıtim Vakfi'nın 17. Genel Kurulu, Milli Eğitim Bakanı Mehmet Sağlam'ın başkanlığında yapıldı. Mehmet Sağlam, 1997-1998 öğretim yıhndan itibaren 8 yıllık zorunlu eğitime geçilmesi gerektiğini vurgularken, makro eğitim planıyla da öğrenci, öğretmen ve okulun merkez olduğu bir eğitim sistemi hedefledıklerini kaydetti. Savaş, Çin'e gldecek • PEKİN(AA)- Yargıtay Başsavcısı Vural Savaş, 2-9 haziran günleri arasında Çin'i ziyaret edecek. Ziyareti sırasında Pekin'de Adalet Bakanı Yardımcısı ve Çin '"İîaşsavcısule ' ' : ! görüşmelerde bulunacak olan Savaş. Çin Yûksek Halk Mahkemesi ve Pekin Belediyesi Halk Savcılığı'nı da ziyaret edecek. Savaş, daha sonra Şian ve Tianjin'e geçerek Shaanxi Eyaleti Halk Meclisı, Tianjin'de de Belediye Savcılığı yetkilileriyle görüşecek. Atılganlar'ın yargılanması • ANKARA (AA) - Evienmelerine karşı çıktıklan kızlannın kayınbiraderini, "kiralık katil tutarak öldürttükleri" iddiasıyla haklannda dava açılan eski ANAP Ankara Milletvekili Muzaffer Atılgan ile eşi Ayten Atılgan'ın yargılanmalanna devam edildi. Aydın Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın dün yapılan dunışmasında, mahkeme heyeti. hakkında gıyabi tevkif karan bulunan Faruk Işık'ın yakalanarak mahkeme huzuruna çıkanlmasını kararlaştırdı ve duruşmayı ileri bir tarihe bıraktı. Tttel ayısı' davası • ANKARA (AA)- Ankara 22. Asliye Hukuk Mahkemesi, köşe yazısında ANAP Gaziantep Milletvekili Mustafa Taşar'a "otel ayısı" denilerek kişilik haklanna hakaret edildiği gerekçesiyle. Hürriyet gazetesi ve gazetenin köşe yazan Emin Çölaşan"ı 200 milyon lira manevi tazminat ödemeye mahkûm etti. Gazeteci Tophı öldü • ANKARA (AA) - Muş Şark Telgraf Gazetesi ve Radyo FM 49'un sahibi, gazeteci Fahretrin Toplu. tedayi gördüğü Hacettepe Oniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde dün sabah öldü. Uzun süredir tedavi gören. San Basın kartı sahibi Toplu, evli ve 7 çocuk babasıydı. 60 yaşında ölen Toplu'nun cenazesi, Muş'ta toprağa verilecek. DYP'den ihracı istenen Muğla milletvekili, savunmasını gönderdi Erez: Asd suçhıANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Yet- kisiz olarak alternatif hükümet arayışlan- nı başlattığı gerekçesiyle DYP Grup Yö- netim Kurulu'nun (GYK.) ıhraç ıstemiy- le müşterek disiplın kurulu olan Yüksek Haysiyet Kurulu"na sevk ettigi Muğla Milletvekili Yalım Erez, hakkındaki ıddı- alan reddetti. Yüksek Haysiyet Kurulu"na gönderdı- ği yazılı sa\oınmada, Genel ldare Kuru- lu'nun (GÎK) herhangi bir karan olmak- sızın 53. hükümet içın ANAP'la. 54. hü- kümet için de RP ile koalisyon teması yü- rüttüğüne dikkat çeken Erez, "Benim ey- lemirn suçsa, GYK'nin beni disiplin kuru- luna SayınÇiller Oebiriikte sevk etmesi ge- rekirdi" dedi. GYK'de, disiphne sevk ıstemı kendısı- ne iletilmediği gerekçesiv le savunma yap- • Yalım Erez> savunmasında, Tansu Çiller'in, kendisinin bakanlıktan istifası sırasında, "Istifa etme. alternatif hükümet modeli oluştur. gel biriikte bozalım" önerisinde bulunduğunu belirterek " Çiller de benimle beraber haysiyet divanına verilmeliydi" dedi. mayan Erez, Yüksek Haysiyet Kurulu'na gönderdığı yazılı savunmada. partı tüzü- ğüne göre hükümet kurma ya da bozma çalışmasına gırmenın bır suç olmadığını vurguladı. Türk siyasi yaşamında hıçbır partinin böyle bir girişimı suç unsuru olarak gör- medığini savunan Erez. gınşımlerinin te- mastan ibaret olduğunu kaydetti. DYP'de Kilıs Milletvekili Doğan Güreş. Bursa Milletvekilı AJiOsmanSönmez'in deara- lannda bulunduğu çok sa> ıda mılletveki- linın. kendisinin yaptıgı türden temaslar- da bulunduğunu anımsatan Erez. savun- masında şu görüşlere yer verdi: •'Kaldı ki bütün bunlara ilaveten yapû- ğun temaslann sonucunda ortaya çıkan aJtematifleri savın genel başkana arz ede- ceğim. Keza tüm temaslanm süresince ne sayın genel başkan, ne parti organlanndan temaslarda bulunmamam gerektiği konu- sunda herhangi bir uvarı vokrur. Anlaşıb- yor ki disiplin kuruluna se\ kim. sivasi çı- kar hesaplanna dayanmaktadır. DYP, tek sesli \e her karan tek kişinin verdiği bir parti haline dönüştürülemez. Bugüne ka- dar partiden ihraç ve istifa suretiyle 40'uı üzerinde millet\ekilinin ilişkisinin kesil- miş olması da bu siyasi hesaplann yanlıs- lığını gösterir." Tansu Çiller'in. kendisinin bakanlıktan istifası sırasında. "İstifa etme, alternatif hükümet modeli oluştur gel, biriikte boza- lım" önerisinde bulunduğunu vurgulayan Erez. "Sayın genel başkan, Grup Disiplin Kurulu Başkanı Mehmet Tatar'a da aynı sözleri söylemiştir" açıklamasını yaptı. Erez. bu konuşmanın doğruluğunun ka- nıtlanması için Grup Disiplin Kurulu Baş- kanı Tatar'm tanık olarak dinlenmesi is- teminde bulundu. Erez, Yüksek Haysiyet Kurulu Başka- nı Abduüah Uraz'm, bir köşe yazısında, kendisinin ihraç edilmesi yönünde görüş açıkladığına da dikkat çekti. Yılmaz 'BBP'li koalisyon güvenoyu alamaz' .ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - ANAP Ge- nel Başkanı Mesut Yıl- maz, son gensoru oyla- masının BBP'li de olsa hükümetin güvenoyu alamayacağını gösterdı- ğini belirterek. u Ne ya- pacaklarsa yapsınlar. Yoksa biz geregini yapa- cağız. Durunı değişme- dikçe hükümetin Siec- lis'ten güvenoyu alması mümkün değU" dedi. Yılmaz, hükümet hak- kında verecekleri genso- runun tarihini, DYP'nin son karannı gördükten sonra beürleyeceklerini söyledı. Son gensoru oylaması nda, BBP'nin destekle- mesı halınde bile hükü- metin güvenoyu alama- yacağını belirten Yıl- maz, "Çiller, gensoru oy- lamasında Meclis'ten destek alabümek için kendi partisine karşı ta- ahhütte bulunmuştur. Şu anda vürüttüğü görüş- meler bu taahhüte ters- tir" dıye konuştu. ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART Ecevit, CHP liderini, hükümetin ömrünü uzatmaya çalışmakla suçladı 'Baykal ateşle oynuyor'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DSP Zonguldak Milletvekili Mümtaz Soysal ile arkadaşlan tarafından CHP ile güç bırliğine zorlanan DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit "Güç birliği yok, ulusaJ uzlaşma ve çözüm hükümetine gü-sinler" mesajını yineledı. Ecevit, CHP Genel Başkanı Deniz BaykaTın "ateşle oynadığını" savunarak "CHP içinde de Sayın BaykaJ'uı taktiklerinden ve bunabm stratejisinden kavgı duvanlar bulunduğunu umuvorum ve onlan. CHP'nin de içinde yer alacağı ulusal uzlaşma ve çözüm hükümeti seçeneğine destek vermeye çagınyorum'' dedi. DSP lideri, Baykal'ı, erken seçim önerisine destek verdıği hükümetin ömrünü uzatmaya çalışmakla suçladı. • Mürntaz Soysal'ın CHP ile güç birliği önerisini redde'den DSP Genel Başkanı Ecevit. "CHP'nin de içinde yer alacağı ulusal uzlaşma ve çözüm hükümeti seçeneğine destek vermeye çagınyorum" dedi. DSP'nin önceki gün yapılan grup toplantısınm basına kapalı bölümünde. Zonguldak Milletvekili Mümtaz Soysal'ın "Hükümet arayışlan sürecinde CHP ile güç birliği protokolü yapahm" 1 önerisi kabul görmedı. Soysal ile bazı arkadaşlannın kendi aralannda loplantı yaparak süreç içinde ızleyeceklen tavn netleştirecekleri bildirildi. Sovsal ile arkadaşlan. önerilenndeki -birleşme değiL güç birliği''' vurgusuna dikkat çekerken Ecevit. dün yaptığı vazılı açıklamayla bu isteklere karşı "tşbirüği istiyorlarsa, çözüm hükümetine girsinler'* yanıtını yıneledi. Ecevit, REFAHYOL'un ömrünün dolduğunu. ya kendiliğinden ya da yeni bir gensoru fiskesıyle çökecek durumda olduğunu v urgulayarak şu degerlendırmelen yaptı: "Fakat Sayuı Baykal. Sa>ın Çıllerin erken seçim cağnsına destek vererek hükümetin ömrünü önümüzdeki yıla kadar uzatmaya uğraşrvor. Çünkü REFAHYOL hükümeti işbaşuıda kaldıkça laikliğe vönctik tehlikenin tırmanacağmı biliyor, CHP'nin de bundan puan toplayacağını sanryor. Sayın Bav kal'ın bu taktiği ateşle oynamaktır. Sayın Baykal. Sayın ÇiDer'in 1995'teki erken seçim "hodri meydan'ınıda destekleyerek bugünkü olumsuz tablonun ve bunalımın oluşmasına katkıda bulunmuştu. Son gensoru önergesine imzasını atmakta büyük güçlük çekilmiş olması, Saym Bavkalın REFAHYOL hükümetini iktidarda tutmak istediğinin açık kanıtianndan biridir. Sayın Bav kaL çözüm hükümetine de karşı çıkarak bugünkü hükümeti seçeneksiz gibi göstermektedir. BiryandanDSP-CHP büieşmesini istermiş gibi görünürken, bir yandan da Türkiye'yi REFAHYOLdan kurtarmak için DSP ile veni bir hükümet için güç birligini bile reddetmektedir." Baykal 'BBP zaten gizli destekçiydi' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Genel' Başkanı Deniz Baykal, son hükümet pazarlıklanyla ilgili olarak "BBP zaten gizli destekçiydi. hükümeti güçlendirmez. Uzun ömürlü olacağını sanmıvorum" değerlendirmesini yaptı. Baykal. DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit'in REFAHYOL'un ömrünü uzattıklanna ilişkin eleştirilenni "kendilerine saygısızlık" olarak niteledi. CHP lıden Baykal, dün parlamentoda Tarsus'tan gelen 40 muhtarı kabul ederek sorunlannı dınledi. Baykal, bir gazetecinin "REFAHYOL-B'ye destek olacak ırusınız" sorusuna. "Olur mu hiç? Bu sonı bizim için kıncı bir değerlendirme. Bazı eski dostlanmız bunu bize yönelik bir suçlama olarak kullanıyor. Böyle bir şev söz konusu olamaz" yanıtını verdı. BBP'nin zaten hükümetin gizli destekçisi olduğuna dikkat çeken Baykal. "Şimdi içine ginnesi bir şey değiştirmez. Biz bu hükümetin ülkeye zarar verdiğini sov lüyoruz ve bir an önce gitmesini istiyonız. Bunun için de her turlü katkıyı yapmaya haanz*'dedı. Baykal, BBP desteklı REFAHYOL hükümetmin güvenoyu alamayacağını savunurken, partilerinin bu hükümetin devamından yana olduğunu ileri sürmenin kendılenne saygısızlık olduğunu bildirdı. Baykal. gelişmelerin ülkeyi seçime süriiklediğini yineledı. Bakanlığa giderek görüştüğü Turızm Bakanı Bahattin Yücei'ın CHP'ye katılıp katılmayacağına ilişkin sorulara Baykal, "Şimdi öyle bir şey yok. CHP'ye gekcekse bunu ben veya Sayuı Yücel kendisi açıklar. Olmamış şeyleri olmuş gibi göstermek yanlışnr" yanıtını verdi. IRMIKI AYDIN ENGİN e - mail: engin (a planet.com.tr Bugünkü DYP'ye bir siyasi paıti demek kolay değil. Çağ- daş anlamda bir siyasi partiyi tanımlayan pek çok temel nite- lik -artık- DYP'de yok. En azın- dan böylesi nitelikler silikleşti. O yüzden de DYP'nin sorunu- nu ya da "DYP sorununu" Tan- su-Özer Çiller ikilisi ile açıkla- mak pek anlamlı değil. Elbette Tansu Çiller, Demi- rel'in DYP'sini bugünün DYP'sine dönüştürmekte belir- leyici etkenlerden biri. Ama sa- dece biri. Belki en önemlisi. A- ma gene de sadece biri. • • • Refah Partısi aynasında DYP'ye bakalım: Refah'ın önder kadrosu da, alt kadroları da, militan tabanı da, hatta kemikleşmiş seç- menleri de birbirleriyle uyumlu. Tümü de aynı partinin çatısı al- tında buluşabilecek ve buluş- ması gereken unsurlar. Örneğin MÜSİAD elbette Refah Partisi olduğu için var. Bu yargının tersi de doğru. MÜ- SİAD'ı zorunlu ya da gerekli kı- lan ekonomik-sosyal koşullar- da siyasi düzlemde de Refah'ın var olması kaçınılmazdı. Orta Anadolu bozkırındaki DYP ve Mezar Kazıcısı Konya, Kayseri gibi kentlerin Refah'ın kaleleri olması bir baş- ka anlamlı gösterge. Büyük kentlerde Refah'ın seçmen tabanının iç göçle ye- rinden yurdundan kopup kent- lerin çeperlerine yerleşmiş yok- sul, işsiz, niteliksiz, umutsuz ve geleceksiz kitlelerden oluşma- sı da aynı göstergelerden biri. Kurtuluş umudunu başka hiç- bir umut kaynağı kalmadığın- dan dinde arayan bu yığınlann oylarını siyasal Islam manivela- sını kullanan Refah'a yonelt- memeleri şaşırtıcı olurdu. Keza önderlik kadrosunda Nakşıbendi-Nurcu dengesini. Türk-Kürt dengesini hinoğlu- hince bir titizlikle kurması Re- fah'ın gerçekten de "parti gibi bir parti" oluşunun kanıtlan. • • • Refah aynasında DYP'ye bakmak demiştik. Yukarıdaki göstergeleri bugünkü DYP'de aradığımızda nasıl bir tablo çı- kıyor karşımıza? TÜSİAD resmen DYP'lı (AP'Iİ) olmadı. Ama her zaman DYP ile (AP) ile banşıktı. Ece- vit CHP'sine gazete ilanlanyla açık açık karşı çıkmaktan çe- kinmedi de, çok daha zorlu ve kanlı dönemeçlerde DYP (AP) ile hiç karşı karşıya gelmedi. Üstelik bu "resmi" görüntünün yanı sıra TÜSlAD'ın ağır topla- rı DYP (AP) ile her zaman sıkı fı- kı. sarmaş dolaş oldular. Keza bir başka sermaye ör- gütü, Türkiye Odalar ve Borsa- lar Birliği (TOBB) DYP'nin (AP'nın) kalesiydi. Ziraat Oda- ları Birliği öyle; Çukobirlık, Ant- biriık, Fiskobiriik, Tariş gibi bü- yük çiftçi örgütlerinde hemen her zaman DYP'nin borusu öterdi. Ya şimdi? Partinin alt yöne- tim kadrolarında da Demirel DYP'si ile Çiller'in DYP'si ara- sında fark dramatik. Istanbul örneğine bir göz atalım: Per- şembe Pazarı esnafı, fırıncılar, Deniz Ticaret Odası Istanbul il kongresinde delegeierin oyla- yacakları (ve kabul edecekleri) DYP il yönetimi lıstesinin hazır- landığı ana karargâhlardı. İl başkanı da neredeyse dönü- şümlü olarak bu çevrelerden birinden gelirdi. Ya şimdi? DYP Istanbul il yönetiminin başında MHP eskisi, katil sanı- ğı. siyasal kimlik kartına "ülkü- cü" damgası kazınmış birinin bulunduğunu söyleyenlere De- mirel döneminde gülerlerdi. Şimdi tersine gülünür oldu. 70'li yıllarda doğal olarak il- kin büyük kentlerden gelen se- çim sonuçları açıklandıkça sosyal demokrat CHP'liler da- vullu zurnalı seçim zaferi ilan ederlerken Demirel kıs kıs gü- lerek kırlardan gelecek oyîarı beklerdi. Çoğu kez seçim zafe- ri ilan etmek hakkı sabırlı Demi- rel'de kalırdı. Şimdi kırsal kesimin oyları söz konusu olduktan DYP'ye Refah'tan kalan ziyafet kınntı- lan ile yetinmek düşüyor. Bü- yük kent çeperlerindeki oy de- polarının ana muslukları Re- fah'a. yan muslukçukları DYP'ye akıyor. DYP'nin önderlik kadroları Türkiye'nin etnik, dinsel coğ- rafyasının hassas dengeleri üs- tünde oluşturulurken, AP dö- neminde partinin Güneydoğu örgütlenmesinden ve sadece o kadanndan sorumlu olan Nec- mettin Cevheri'nin bugün ağır top sayılması, önder kadro için- deki silikleşmeyi, yedek oyun- culann A takımında sahaya sü- rüldüklerini gösteriyor. Çiller etkenini bir yana bıra- karak söylersek, DYP tabanı, alt kadrolan, militanları altüst olmuş. Ekseni kaymış, omur- gası çatlamış bir tuhaf örgüt. Gitgıde siyasal parti niteliğini yitiriyor. DYP çok uzak olma- yan bir erimde kepengi indirip dükkânı kapatacak ve ülkenin siyasal parti mezarlığında ken- disi için kazılmış çukura uza- nacağa benziyor. Çiller bu oyunda mezar kazı- cı rolünde. Üçüncü sınıf bir oyuncu olduğundan bu rolü bi- le berbat ediyor, yüzüne gözü- ne bulaştırıyor. Izlenmekte olan DYP konulu oyun, seyirciler için bır ışkenceye dönüştü. "Şu perde inse de işimize baksak" diye homurdanan seyircileri hepimiz, her gün, heryerdegö- rüyor, gözlüyoruz. POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA Tarikat Okulları... Milli Güvenlik Kurulu (MGK) yarın Cumhurbaşka- nı Süleyman Demirel'in başkanlığında toplanıyor... Acaba MGK gündeminde neler var? 1 - Anayasanın 4,14.24. maddelerinin yaşama ge- çirilmesi... 2 - Üniversite ve yargıda şeriatçı sızma- lara karşı duyarlılık gösterilmesi, bu kurumların ya- salannda değişiklik yapılması... 3 - Tarikat denetımin- deki vakıflara bağlı özel okullann Öğretim Biıiıği Ya- sası gereğince Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlanma- sı... 4 - Devletin çeşitli kademelerindeki şeriatçı ör- gütlenme... Tarikat denetimindeki özel okul ve yurtlar bugün Milli Eğitim Bakanlığı'nca denetleniyor mu? EvetL Ancak bu denetleme üstünkörü yapılıyor, yapılan soruşturmalardan bir sonuç çıkmıyor. Çünkü Milli Eğitim Bakanlığı'nda tarikatlann egemenliği sürüyor. Özellikle Nurculann Fethullahçı kanadının kadrolan önemli görevlerde bulunuyor. Milli Güvenlik Kurulu'nda bu konuda önemli bel- gelerı içeren bir dosya var. Bu dosya yann MGK top- lantısında açıklanacak. Bu dosya içeriğinde 'tarikat şeyhlerinin' okullan, yurtları da önemli yertutuyor. Imam-hatıp liselen ve Kuran kursları dışındaki tarikat vakıflanna bağlı özel okul ve yurtlarda 'şeriatçı yapılanma'run boyutlan anlatılıyor... Öteden ben sık sık değindiğımiz konu şuydu: 'Biz bugünlere Necmettin Erbakan 'ın başbakanlığı dö- neminde gelmedik...' Türkiye'de şeriatçı yapılanma özellikle 1980 son- rası ivme kazandı. Turgut Özal'ın başbakanlığı dö- neminden itibaren de ekonomik olarak güçlenmeye başladı. Yurtiçinde ve yurtdışında yüzlerce okul açıl- dı. Din tacirleri, özellikle Orta Asya cumhuriyetlerin- de örgütlenip parasal güç sağladı. • • • Milli Güvenlik Kurulu'nda 'tarikat okulları ve yurt- ları' gündeme gelecek, bu konuda hazırianan dos- ya tüm üyelerin bilgisine sunulacak... Dosyada, 'ta- rikat okulları ve yurtlar' şöyle anlatılıyor: "Dipten ge- len şeriatdalgası..." Bu arada Fethullah Gülen'in avukatlan bize bir yalanlama göndermişler... 9 Mayıs 1997 tarihli yazımızı yalanlıyor Fethullah Gülen'in avukatları... 'Kapitalıst Önder' başlıklı yazı- mızın hiçbiryerinde 'Fethullah'adı geçmediği halde her zamanki yöntemlerini sürdürüyortar... Yalanlama yazısının başlığı şöyle: "Hukukun üstünlüğünü tanımayanlar Türkiye Cumhuriyeti'nin temeli olan hukuk devleti ilkesiyle ters düşmektedirier..." Yalanlama ise şöyle: "Hikmet Çetinkaya. mahkeme karanyla yayım- lamak zorunda kaldığı tekzıplerdeki açıklamalarımı- zı, yargı tarafından verilen hükümlerin hukuki ve ah- laki bağlayıcılığını gözardı ederek; toplumun deği- şik kesimlerince hoşgörü, uzlaşma ve diyaloğun sembolü olarak görülen müvekkilimiz hakkındaki iti- raflarını ısraria yinelemektedir. Bu hukuk dışı ve düşmanca tutumun. basın hürriyetinin en ağır bi- çimde kötüye kullanılışı olduğu ve gazeteciliksorum- luluğuyla bağdaşmadığı açıktır. Diğeryandan belirt- mek gerekir ki, milli kahramanımız Mustafa Kemal Atatürk 'ün önderiiğinde Türk milletince yürütülen Istiklal Savaşı'mız sonunda kurulan Türkiye Cum- huriyeti Devleti'n/n en temel özelliklerinden bin, o- nun bir hukuk devleti olduğudur. Hukuk devleti- nin variıkşartı ise, herkesin hukukun üstünlüğü, yar- gı karannın bağlayıcılığını kabul etmesi ve Anaya- sa'daki hürriyetleri kötüye kullanarak yine Anaya- sa 'da öngörülen kişilik haklannı ıhlale yeltenmeme- sidir. Hukuk devleti ilkesine aykırı davranışların ise, Cumhuriyetimizin variığına tehdıt teşkil ettiği izah- tan varestedir." Fethullan Gülen ve avukatlan önce şunu içlerine sindirmelidir: Türkiye Cumhuriyeti laık, demokratik bir hukuk devletidir... Bir sayfalık yalanlamalarında 'laik ve demokratik' sözcüğü yoktur. Onlara göre Türkiye Cumhuriyeti sadece kanun devletidir. Hayır, Turkıye Cumhunyeti demokratik bir hukuk devletidir. Laf cambazlığı yaparak, 'hukuk devleti' diyerek işin içınden sıynlamazlar. Hem Fethullah Gülen'e hem de avukatlarına so- ruyorum: "Türkiye Cumhuriyeti laik, demokratik bir hukuk devleti olduğu halde siz niçin 'hukuk devletidir' di- yorsunuz? Ben değil sizler niçin düşmanca bir tu- tum sergiliyorsunuz?" • • • Yann yapılacak MGK toplantısı, 28 Şubat 1997'de başlayan sürecin önemli bir noktası olacaktır... Acaba Necmettin Erbakan ve Tansu Çiller bu 'önemli noktayı' görebilıyortar mı? Işteasıl sorun budur!.. Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn E mail: Hikmet .Çetinkaya (ğ Planet.com. TR Cindoruk: Seçmen kütükleri yenilemneli ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Demokrat Türki- ye Partisi (DTP) Genel Başkanı Hüsamettin Cin- doruk, nüfus sayımı yapıl- madan ve seçmen kütükle- ri güncelleştirilmeden ger- çekJeştirilecek bir seçimin "ülkeye ihanet" olacağını söyledi. Cindoruk. aynı kadrolarla kurulacak yeni bir hükümetin başan şansı- nm bulunmadığını belirtti. Cindoruk. partisinin baş- kanlık divanı toplantısında yaptığı konuşmada. hükü- met bunalımının derinleşe- rek rejim bunalımına dö- nüştüğünü ıddia etti. Son günlerde siyasi çevrelerde "erken seçün" sözünün do- laştıgını belirten Cindoruk. iktidar ortağı partilerin se- çimı şantaj aracı olarak kullandıklannı ileri sürdü. Nüfus sayımı ve seçmen kütüklerinin güncelleştinl- mesi yapılmadan gıdılecek bir seçimin "ülkeye iha- net" olacağını vehiçbırso- runu çözmeyeceğıni belir- ten Cindoruk, şunlan söy- ledı: "Türkive'de demok- rasi de, anayasa da. snaset de, hukuk da eksiktir. Bu eksikükler tüm partilerin uzlaşması ile giderilmeli. Nüfus savınıı vapılarak temsilde adalet sağlanmalu seçmen kütükleri güncel- leştirümelidir. Cezayir'de eksiklikler giderilmeden böyle bir hata v apıldı. Tür- kiye bu vanlışı \apmamah- dır." Cindoruk. RP-DYP'nin yeni hükümet görüşmeleri ve DYP Genel Başkanı TansuÇiller'in başbakanlı- ğı ile ilgili sorulan yanıt- larken de aynı kadrolarla kurulacak bir hükümetin başan şansının olmayaca- ğını söyledi. Cindoruk. "Eski hamam eski tas. Bu şekliyle haşanlı olmayan hükümet ters çevrilince mi başanlı olacak?" dedi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear