Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 11 MAYIS 1997 PAZAR
HABERLERİN DEVAMI
TÜRKITE
Istanbul PB 24 Sinop PB 21 Adana 33
Edıme PB 26 Samsun A 23 Mersin 26
Çanakkale PB 26 Trabzon
Kocaeh PB 26 Giresun
_A 24 Diyarbakır A 29
Izmir
A 26 Şanlıurfa 33
31 Ankara A 28 Mardin 28
Manisa A 3 2 Konya A 28 Siirt 28
Aydın A 31 Eskışehir A 28 Hakkâri 23
Denızlı 32 Sıvas A 25 Van 17
Zonguldak PB 27 Antalya A 28 Kars 22
Yurdun kuzeybatı
kesimleri parçalı bu-
lutlu, öteki yerier az
buİLrtlu ve açık ge-
çecek. Havasıcaklı-
ğı yurdun kuzey ke-
simlerinde biraz
azalacak, diğer yer-
lerde değişmeye-
cek. Rüzgâr kuzey
ve batı yönlerden
hafif ara sıra orta
kuvvette esecek.
AVRUPÂ
Londra
Paris
Roma
Berlin
Amsterdam
Madrid
Sofya
Brüksel
Y
Y
PB
Y
Y
PB
PB
Y
1b
19
22
15
14
22
24
14
Atına
Milano
Oslo
Helsınkı
Stockholm
Belgrad
Viyana
Bonn
PB
Y
Y
Y
Y
PB
Y
Y
2'J,
26
11
12
14
20
18
16
Budapeşte Y 14 Münih 18
A S Y A
Moskova Y 20
Aşkabat
Almatı
Taşkent
Bakü
Bişkek
Tiflis
Kahire
PB
Y
Y
PB
Y
PB
A
30
15
21
28
15
30
34
Şam 32
QAç.k 3lı buiutıu Sıslı Bdutlu ^ Çok bduttu Kartı Sulukar , Gök gûrûltûlü
G U N C E L CÜNEYTARCAYÜREK
• Baştarafi 1. Sayfada
Şaibeler sultanından buyruk geldi mi? Tabii ba-
şüstüne!
Yollara düşmüş Genel Sekreter Nurhan Tekinei,
miting alanındaki hazırlıklara nezaret eylerken ga-
zeteciye, ola ki farkına varmadan bir gerçeği itiraf
ediyor:
"Türkiye'nin dört biryanından gelecek olan, ta-
bii vatandaş partililerte büyûk bir miting yapacağız"
diyor.
Sağ bir mitingle mi birieşecek? Tekine) de fazla
umutlu değil. Inşallaha maşallaha gelen bir şeyler
geveliyor.
Istanbul'un gerçek nüfusu ne kadar? Doğrusu,
devletimiz elini kaîdınp sayım yapamadığı için, bi-
lemiyoruz.
Diyelim ki, 10 milyon. Tekinel'in "itirafından" an-
laşılıyor ki, 10 milyonluk Istanbul, DYP için ayağa
kalkmıyor. 10 milyonluk Istanbul'u ayağa kaldırmak
için Türkiye'nin dört bir yerinden mitinge on binler-
ce partili çağnlıyor.
Şaibe Hanım'la çevresindeki şaibeli kadroda ol-
mayı içlerine sindirenlerin önderliğinde orta sağın
öteki kanadının DYP ile birieşmeyi düşlemediği bir
gerçek.
Şaibe Hanım'ın önderliğini kabullenmek demek;
yolsuzluğu, yüzsüzlüğü, yalancılığı ana ilke kabul
etmek demek!
ANAP'taki sağ, bu koşulları bile bile Şaibe'li sağ-
la niçin birleşsin? Bilinen bir başka gerçek ise
ANAP'taki sağın daha çok "RP'li malûm sağa " da-
ha yakın durduğu.
Gitmezler, neden?
Bir birleşme; olsa olsa şaibeli sağın tümünün
"malûm sağa" tam teslimi ile olabilir.
Basit bir mantık; gelişmelerin hangi yönde işle-
diğini kanıtlamaya yetiyor.
Lütfen söyler misiniz; Şaibe Hanım, "gidişattaki"
bütün olumsuzluklara, demokratik kuruluşlann git
çağnlanna karşın iktidardan çekilmeyi istiyor mu?
Bin kere, yüz bin kere hayır!
Ya Takkeli Başbakan? Odalar Biriiği'ndeki ya-
sadışı eylemlerine karşın "biriikten ancakpolisara-
cılığıyla kapı dışan edilen" marifetli bir adam.
Değil polis, devletin başka güvenlik kuruluşlann-
dan da gelseler, "aman beş dakika daha koltuk" di-
ye direneceğinden kuşkunuz olmasın.
Günümüzde "ikikoltuk, ikiiktidar hastası"nm di-
renişlerindeki nedenleri açıklayan çeşitli gerekçe-
ler sıralanıyor.
Hepsi masal! Bir tanesi var ki, düşlerdeki kara-
basanlar gibi. O da şu:
Altını çizerek söyleyelim.
Takkeli de Şaibe de "iktidar koltuğundan kalktı-
lar mı, bir kez daha o koltuğa artık oturamayacak-
lannı kesinlikle biliyoriar".
Ikide bir baş başa verip iktidan uzatmanın çare-
lerini arıyoriar.
Kesintisiz 8 yıl mı? Salla gitsin ileriki tarihlere.
Ağustosta ordudaki değişikliklerden de yararlanma
olanağı doğabilir.
Hatun ağzı açık ayran budalası bir çevre oluştur-
muş; onlara, "Şu aşamada hükümeti 8 yıl gibi ne-
denle bitiremeyiz. Birsürebekleyelim. Çoksıkışır-
sak bu işi (hükümeti) bitirihz" diyor. Çevrede de
gözler yumuşamış; "Evet, evet" sesleri.
istanbul'un orta yerinden yükselen "Bu kâfırdü-
zen değişmeli; Yarabbi Türkiye'yi yeniden Islam
âlemine bayraktar eyle; Islam 'ın ve Kuran 'ın hâkim
olmasını nasip eyle Yarabbi" gibi RP bayraklı kimi
söylemler mi? Şeriat ve cihat çağnlan mı? Aman
efendim, koltuk düşkünü Şaibe'nin defterinde bun-
lar "birer teferruat!"
MGK Genel Sekreteri llhan Kılıç Paşa bastınn-
ca, hem Takkeli'den hem de Şaibe'den telaşlı ses-
ler, "Bakanlar Kurulu'nj derhal toplantıya çağınp
8 yılı ve diğer konuları karara bağlayacaklannı"
açıklıyoıiar.
Ama asıl amaç; RP'den bir, DYP'den bir. İki ayrı
tasarıyla TBMM'de oyunbazlıkla vakit kazanmak!
Kimine göre Yalım Erez'in cebinde 28 DYP'linin
imzası, kimine göre DYP içinde 52 adet muhalif. Hü-
kümet seçeneğine ya da düşürmeye hazır.
Hükümetin düştüğü rakamlarla açıklanmadık-
ça...
Her şey akıntıya kürek!
6
RPTi Çelik meczuptur9
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Genelkurmay
Genel Sekreteri
Tûmgeneral Erol
Özkasnak, "RP iktidan
sırasında imam-haüpteri
kapatmaya kalkarsanız
kan dökülür" diyerek
büyük tepkı uyandıran RP
Şanlıurfa Milletvekili
Ibrahim Halil Çelik'e
'Meczup' (deli) dedi.
Özkasnak TSK'nin bu tür
meczuplann
hezeyanlanna cevap
vermek durumunda
olmadığını da söyledi.
Tûmgeneral Özkasnak,
tbrahim Halil Çelik'in RP
iktidan sırasında imam-
hatip liselerinin orta
kısımlannın kapatılması
durumunda kan
döküleceği ve "Ordu 3 bin
SOOPKK'liilebaş
edemedi, 6 milyon Islamcı
ile nasıl baş edecek?
Sapına kadar şeriatçıyım.
Şeriatın getmesini
istiyorum" sözlerine karşı
sert bir yanıt verdi. Bu
sözler karşısında
demokratik kitle
örgütlerinin gereken
cevabı vereceğini dile
getiren Özkasnak,
yargının görevini eksiksiz
olarak yerine getireceğine
ılişkin inançlannın da
devam ettiğini söyledi.
Özkasnak şunlan söyledi:
"Türk Silahlı Kuvvetieri
bu tür meczuplara ve
onlann hezeyanına cevap
vermek durumunda
değiklir. Ancak şunu
söyiemek gerekir ki, bu
bölflcü ve kışkırücı
demeçler Güneydoğu'da
yüce miUetimizin huzur ve
güvenliğini sağlama
uğruna canını veren
binlerce şehidimizin
kemiklerini sıziatmakta ve
kederli aflelerinin acılannı
daha da arttırmaktadır.
Bu beyanata yüce
milletimizin ve demokratik
Idtle örgütlerinin gereken
cevabı vereceğine, Türk
Silahlı Kuvvetieri'ne ve
laik cumhuriyetin temel
ilkelerine yönelik
sakünlara karşı yargı
organlannın görevlerini
yapacaklanna, hukuk
sisteminin tüm
kurallannın eksiksiz
işleyeceğine olan inancımız
devam etmektedir."
ÇiHer'in planı ters tepti
• Baştarafi 1. Sayfada
nımladığı iki büyük basın grubuna
verilen teşvikleri açıkladı. Sağda
birlik sağlamak amacıyla düzenle-
diği belirtilmesine karşın, DYP II
Başkanlığı 'nca hazırlanan bez afiş-
lerin hiçbirinde sağda birlikle ilgi-
li ifadeleryeralmazken,''Neirtica,
ne darbe, demokrasi tek çare".
"Hâkimiyet kayıtsız şartsız miDe-
tindir" gibi darbe söylentilerine ya-
nıt niteliği taşıyan sloganlar dikkat
çekti. Çiller ile II Başkanı Celal
Adan da konuşmalannda ağırhlda
darbe ve demokrasi konusunu işle-
diler.
Çiller, saat 14.00'te başlayacağı
bildirilen mitinge, hayal kınklığı
yaratan düşük katılım nedeniyle sa-
at 15.15 sıralannda geldi. Hazırla-
nan platform üzerinde Çiller'i bek-
leyen DYP'li bakan ve milletvekil-
lerinin çok düşünceli olduklan
gözlendi.
Devlet Bakanı Namık Kemal
Zeybek, gazetecilenn, "meydanda
en fazla 5-6 bin kişi var" yönünde-
ki sözlenni. "tstanbul'da sürpriz
yapmak için 200 bin kişi toplama-
mz gerekli, bir sürpriz olmadığı or-
tada" diyerek yanıtlarken, "Mftm-
gin adı sağda birlik, ama meydan-
da bu yönde tek afiş yok, belH Id
'darbe iddialanna' bir cevap otsun
tstenmiş" sözlenni ise yanıtsız bı-
raktı.
Ankara, Bursa, Niğde, Tekirdağ
gibi çeşitli illerden partililerin ge-
tirilmesine karşın coşkusuz bir kit-
leye hitap eden Çiller de konuşma-
sına kendisini, işgal yıllannda ay-
nı meydanda yaptığı tarihi miting-
de ulusu işgalcilere karşı savaşma-
ya çağıran HaBde Edip'e benzete-
rek ve "darbe" söylentilerine gön-
derme yaparak başladı. Bu meyda-
na, "Eğer hâkimiyet halkınsa, bü-
küm de haJkındır" dıye geldiğini
belirten Çiller," Kimileri var, de-
mokrasiyi Türkiye'ye yalaştiramı-
yorlar. Bunlar hıyanet içindedhier.
Bu ülkede ne yapılmışsa demokra-
siyk?yapılmıştır. Menderes yapnuş,
Demırel yapmış, Özal yapmış.
Çünküonlardemokrasimnürünü"
dedi.
8 yıllık kesintisiz eğitimle ilgili
kesin mesajlar vermekten kaçınan
Çiller, "Bu ülkede camiler açüacak,
Kuran kursları açılacak" diyerek
şeriatçı kesime sıcak mesajlar gön-
derdi. Çiller, bu sözlerinin hemen
ardından ise laik kesime mesaj ver-
meyi ihmal etmedi:
"Ama çağdaş dünyaya uyacağız,
çağdaş yasalara uyacağız. Herkes
devletin himayesinde 8-11 yıl oku-
yacak."
Çiller, ANAP Genel Başkanı
Mesut Yümaz'ı da tekelci sermaye
ve kartelci medyaya kendini kaptır-
makla suçladı ve bu çevrelerin sö-
mürülerini sürdürebilmek için ye-
niden Yılmaz'ı istedığını anlattı.
SuHanahmet'te düzenlenen mitinge katdanlarm. Türkiye'nin çeşitii iDerinden getirilenleıie birlikte 7-8 bin
Idşiyi aşmaması D\ P'de hayal kınklığı yaratü. (Fotoğraf: HATİCE TUNCER)
Ciller
6
Bacınız
teşviki
İstanbul Haber Servisi -
Başbakan Necmettin Erba-
kan ve Başbakan Yardımcı-
sı Tansu Çfller'in uzun süre-
dir sürekli gündeme getir-
dikleri ama bir türlü açıkla-
madıklan katrilyonluk teş-
viklerle ilgili ilk rakamlar
dünkü DYP mitinginde dile
getirildi. Çiller, Sultanahmet
mitinginde yapnğı konuşma-
sında 1980'den başbakan ol-
duğu 1994 yılına kadar büt-
çe denetimi dışında 84 adet
fon bulunduğunu, iki dudak
arasından çıkan sözlerle bu
fonlardan toplam 7.1 katril-
yonluk teşvik dağıtıldığını
söyledi. Bu rakamın 1.7 kat-
rilyonluk tutannın nakit teş-
viİder olarak verildiğini an-
latan Çiller "Kartelci med-
ya" diye tanrmladığı iki bü-
yük medya grubuna verilen
teşvikle ilgili şu rakamlan
verdi:
Sabah Grubuna: 200.4
milyon dolar (275 trilyon)
Doğan HoMing'e: 424.8
milyon dolar (573 trilyon).
Çiller her iki gruba dağıtı-
lan teşviklerin, tüm basına
dağıtılan toplam teşviklerin
yüzde 90'ına yakın olduğu-
nu da vurguladı.
Sabah ve Hürriyet gazete-
leri dünkü sayılannda Çil-
ler'e çağnda bulunarak ve-
rildiği ileri sürülen katrilyon-
luk teşviklerin açıklanması-
nı istemişledi.
Çiller, Doğan Grubu'nun
ardındaki güç dediği Koç
HoMing'e de ihracat teşviki
olarak sadece 83'ten sonra
311 milyon dolar, grubun
tüm şiricetlerine ise 582 mil-
yon dolarlık teşvik belgesi
verildiğini anlattı. Çiller, ve-
rilen teşviklerin yasal oldu-
ğunun altını çizerek "Bakm
bunlann doğnüuğunu tarbş-
mıyorum: bunlar yasalar
içindeverilmiş ama düşünün
ki bir bacınız geuniş hiç kim-
senin cesaret edemediğini et-
miş. Medyanm devletuzerin-
deki etldsini de kabuHenme-
miş. fonlan orurmus bütçeye
koymuş, nakit teşvikleri kes-
miş" diye konuştu.
DYP MtTtNGİNDEN NOTLAR...
Toplama mitingde hedef medyaydı
tstanbul HaberServisi- Yaklaşık 15
milyon kişının yaşadıgı lstanbul'da
"Sağda Birlik Mitingj"ne yeterli des-
teği bulamayan DYP, hezimete uğra-
mamak için ıl dışından otobüs ve mi-
nibüslerle adam taşımasına karşın fı-
yaskoya engel olamadı.
Istanbul gibi büyük bir kentte yeter-
li katılım sağlayamayacağını öngören
DYP yönetimi, "taşıma adamla" ya-
pılan miting için, Sultanahmet Meyda-
nı'nı doldurabilmek uğruna, Anka-
ra'nm Temelli beldesinden bile, elle-
rine tutuşturduğu bayraklarla, partili-
lerini kilometrelerce öteden getirmek-
ten çekinmedi.
Sultanahmet Meydanı'nda, kent dı-
şından sabahın erken saatlennde geti-
rilen ve bölgeyi tanımadıklan için bir-
birlerini arayan, gidecek yerleri olma-
dığından bir gölge altında uzun saat-
ler sonra başlayacak mitingi bekleyen
partililerin görüntülerine tanık olun-
du.
Aynca, Emlak Bankası'nın Kozya-
tağı'ndaki inşaatlannı yapan tmpa In-
şaat işçıleri, apar topar minibüslerle
Sultanahmet mitüıgine getinlince in-
şaatta çalışma dün durdu.
Mitinge çeşitli ilçelerdeki okullar-
dan katılan çok sayıda öğretmen, ilçe
Milli Eğitim müdürlerinin tehditleriy-
le, zorla getirildiklerini bildirirken Is-
tanbul ll Milli Eğitim Müdürü Omer
Bahbey ise iddialan yalanladı.
lmam-hatiplerin orta kısmının ka-
patılmasına karşı ellerinde pankart ta-
şıyan 30 kişilik gnıp ise miting alanı-
na alınmadı.
Miting alanında kürsûnün ön sırala-
nnda yer alan bir grup kravath ve ta-
kım elbiseli DYP'li genç, Hürriyet ga-
zetesi yazarlan Emin Çölaşan ve Fa-
tih Altayh için sık sık "şerefsiz Altay-
h, şerefsiz Çöiaşan" şeklinde hakaret
içerikli slogan attılar.
Çiller, slogan atan gençleri gülüm-
seyerek izledi. DYP'nin Sultanahmet
nutingi, İstanbul'un turizm ve iş mer-
kezi olan Eminönü'ndeki trafıği felç
etti. Önceden herhangi bir duyuru ya-
pılmadan Sultanahmet Meydanı 'na çı-
kan yollann sabah erken saatlerde tra-
fîğe kapatılması. başta turistler olmak
üzere bölge esnafı ve işlerine giden
yurttaşlann tepkısine yol açtı. DYP'li-
leri taşıyan otobüslerin yol kenarlan-
na park etmesi de ulaşımda sıkıntıla-
ra yol açtı.
"Sağda birlik" sağlamak amacıyla
düzenlendiği ilan edilen mitingin ger-
çekte, icraatlanyla büvük tepki çeken
REFAHYOL'un ardında "güçlü bir
nalk desteği" olduğunu göstermeyi ve
medya ile bazı kesimlere gözdağı ver-
mek olduğu anlaşıldı. ll Başkanı Ce-
lal Adan'ın konuşmasından alınan
aşağıdakı ifadeler bu saptamayı iyice
pekiştirdi: "Mustafa Kemal bir dar-
beyle cumhuriyeti kurmadı: Sam-
sun'a, Sinop'a. Srvas'a giderek halkla
kurdu" ve "Türk Silahh Kuvvetleri
dün oMuğu gibi bugün de birim na-
musumuzdur; ama demokrasimiz de
bizim namusumuzdur."
Aydınlık dergisinin iddiası
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
• Baştarafi 1. Sayfada
sindeki hazırlık. Zaman zaman, "Balbay oğlum ta-
şıma sözcükle yazı dönmez. Biraz da kendin üret.
Olaylan daha farklı sözcükleıie tanımlamaya çalış"
kaygısına kapılınca iş biraz daha zorlaşır, güzelle-
şir.
Eğer, "anlam ve önemi" olan günlere ilişkin yazı
yazmak söz konusu olursa o zaman kafa yormaya
günler öncesinden başlanm...
Anneler Günü de öyle oldu. Hafta ortasında, ga-
zetemizin 74. yılını kutlama övüncü öncesi ve son-
rasında da ara ara küçük notlar tutup, "Bugünün
neresinden tutabilirim" sorusuna yanıt aradım.
Düşündüm... Annemi anlatsam, kafadan önü-
müzdeki 30 Anneler Günü'nün yazısı tamam derim.
Ötesi annem kerim...
Geçen yıl annemle anılanmdan küçük biryaşam
demetiyapmıştım. Her yıl, "Ben annemle birgün..."
diye başlamak bencillik olur. Bu yıl daha küçük bir
buket yapıp konuyu genelleştirmeli...
Annemi aradığımda girişi ben yapanm. Arkasını,
giriş taksimine göre annem getirir...
Söze, "Anneciğim..." diye başlamışsam anında
yankı bulur
- Annemmm...
Yok, "Melek Hanım nasılsmız?" diye girmişsem,
"lyiyim Mustafa Bey siz nasılsmız?" der...
Kimi keyifli anlarda ise takılınm:
"Melek evladım, nasılsın iyi misin?"
Avnı tonda devam eder:
"lyiyim abi, sen nasılsın?"
Ardından sohbetleriz... Bazen, iki-üç gün gibi yıl-
lar boyu arayamadığım zamanlar olur. O zaman, sö-
ze nasıl girersem gireyim, karşılık değişmez:
- Nerdesin sen?
"Telefonun öteki ucundayım" gibi gereksiz bir
yanıttan sonra derdimi anlatınm. Gerekçem ne olur-
sa olsun, sözüm bitince, noktayı koyar:
"İyi o zaman..."
Kalpleşme... Kalplaşma...
Kabul görmüş bir özdeyiştir:
"Anneye anlatılan dert paylaşılmaz, iki katına çık-
mış olur."
İlk bakışta doğru tanım gibi. Ama ikinci bakışta
değil. Annelerin bütün duyuları kalpleriyle ortak ça-
lışıyor.
Anneler, kalpleriyle görüyor, kalpleriyle dokunu-
yor, kalpleriyle duyuyor.
Zaten, duyunun içine kalp girmedi mi, o duyu bi-
raz "/ca/p"laşır...
Geçen yılki Anneler Günü'ne ilişkin yazıya umdu-
ğumdan fazla karşılık geldi. Çoğunun yorumu be-
ni utandırdı. "6u kadanna hakkımyok" diye düşün-
düm.
Ama bir okur farklı yaklaştt.
"Mustafa Bey" dedi, "ya herkesin duygususizin-
ki gibi değüse. Ya herkes sevgisine sizinkf kadar
karşılık alamıyorsa..."
Şaşırdım. Doğrusu böyle bir şey beklemiyordum.
Okur, duygulannı art arda sıraladı:
- Ya sevgi bitmişse...
- Ya sevginiz karşılıksız kalmışsa...
Sevgi çok geniş, derin bir kavram. Ama, anne
sevgisini çekip ayırmalı... Onun ötekilerle özdeş tu-
tulması olanaksız...
Günlük yaşamda karşılaştığımız tanımlamalarla
yanıt vermek gerekirse anne sevgisinin, "son kul-
lanma tarihi" olamaz. O sevgi, günlük yaşamın hay-
huylanndan bağımsızdır...
Şöyle de diyebiliriz:
"Hiçbir kirtilik anne sevgisinin moleküllerini etki-
leyip parçalayamaz."
Konu anne sevgisinin derinliği olunca insanın yü-
züne hemen şu sorunun serinliği çarpar:
- Peki annelere sevgimizi ne kadar gösterebili-
yoruz?
Anne sevgisini Menkul Kıymetler Borsası'nda pa-
zarlamadığımıza göre ille de miktar vermek gerek-
mez...
Belki de bu "miktar" sözcüklerde gizlidir...
Yaşamımızda her an ne?
Anne... - i
j Ozer Çiller için soruşturma başlattı' Laik slogana sansür
tstanbul Haber Servisi - tstanbul
DGM Başsavcılığı'nm, Başbakan Yar-
dımcısı Tansu ÇOler'in eşi Ozer L'çu-
ran Çfller hakkında soruşturma yürüt-
tügü iddia edildi "Özer Çîller'in kasa-
sı" olduğu iddia edilen Adil Ongen ile
Özer Uçuran Çiller arasında, 22 Mart
1996 tarihinde Beyoğlu 31. Noteri'nde
düzenlenen sözleşme ele geçirildi. Bel-
gede, Öngen ve Tansu Çiller'in vekili
olarak Ozer Çiller'in imzası bulundu-
ğu belirtildi. Ele geçirilen sözleşmey-
le, Adil Öngen ile Tansu ve Özer Çil-
ler arasuıdaki ortaklık belgelenmiş ol-
du.
Haftalık Aydınlık dergisinin bugün-
kü sayısında yer alan habere göre, Is-
tanbul DGM, Özer Çiller hakkında so-
ruşturma başlattı.
Haberde, Istanbul DGM Başsavcılı-
ğı'nın altı aydır yürüttüğü hazrrlık so-
ruşturmasında oluşan "yüklü bir kla-
sör" çerçevesinde Özer Çiller'in ıfade
vereceği de belirtildi. Özer Çiller'in,
DGM'nin soruşturmasını önlemek için
olağanüstü bir çaba harcadığı iddia edi-
liyor.
Istanbul Menkul Kıymetler Borsası
Başkanı Tuncay Artun'un danışmanı
Adil Öngen'in zırhlı aracı, 12 martta
Alaattin ÇaJaa'nın adamlan tarafindan
kurşun yağmuruna tutulmuştu. Dosya-
da. otomobilinde kurşunlanarak öldü-
rülen "kumarhaneterkrah" OmerLiit-
fü Topal cinayetinin sanıklanndan özel
timci Ayhan Çarkın'ın, Özer Çiller
aleyhinde verdiği bir ifade de bulunu-
yor. tstanbul DGM Başsavcılığı, Ab-
duDah Çatn'nın suç ortağı firari sanık
Sami Hoştan'ın (Arnavut Sami), çok
sık aradığı telefonla Özer Çiller arasın-
daki bağlantıyı araştınyor. Aynca Ada-
na, Gaziantep ve Urfa'da da Özer Çil-
ler hakkında araşOrma yapıldığı, çeşit-
li tanıklann ifadelenne başvurulduğu
belirtiliyor.
Her yerde 'Enişte'
Özer Çiller'in adı, Alaattin Çakı-
cı'nın Flash TV'deki iddialannın ardın-
dan yeniden gündeme geldi. Çakıcı,
Özer Çiller'i Türk Ticaret Bankası'nın
(Türkbank) satışından 20 milyon do-
larlık komisyon istemekle suçlamıştı.
Bu programın ardından Flash TV bir
grubun silahlı saldınsına uğramış ve
hukuk dışı yöntemlerle kapatılmıştı.
"Eniştenin bankası" olarak adlandı-
nlan Türkbank'ın trilyonlan aşanpara-
sının yasal olmayan yöntemlerle Halk
Bankası'na devredildiği belirtiliyor. Bu
paranın düşük faizle yatınlması nede-
niyle Türkbank'ın milyarlarca lira za-
rar ettiği. bu işlemin yapılması konu-
sunda talimatı da Özer Çiller'in iste-
ğiyle Türkbank Genel Müdürü Erol
Okuyan'ın verdiği ilen sürülüyor.
ANAP Manisa Milletvekili Tevfik Di-
ker, bu iddialan Başbakan Necmettin
Erbakan'ın yanıtlaması istemiyle
TBMM'de gündeme getirmişti. Ha-
berde, Demirbank ile Halkbank'm or-
tak olarak kurduklan Hollanda'da fa-
aliyet gösteren Demir-Halk Bank'a,
Türkbank'm trilyonlannın kaydınldı-
ğı ve "Enişte''nin de oldukça yüksek
bir komisyon aldığı ileri sürülüyor.
Haberde aynca, Özer Çiller'in,
1985 yılında Türkiye'deki tek şubesi-
ni tstanbul Harbiye'de açan Saudi
American Bank'ın ortaklan arasında
yer alarak banka patronu olduğu ileri
sürülüyor.
Bankanın ortaklan arasında Çiller-
ler'e yakınlığıyla tanınan Demir-
bank'ın sahibi Halit Cıngıllıoğlu'nun
bulunduğu da iddia ediliyor. Son ay-
larda Malta merkezli bir şirket tarafin-
dan satın ahnarak el değiştiren tek şu-
beli bankanm, daha önce basında yer
alan "640 trilyon lirauk eroin parası-
nın biriktigi havuz" olarak gösterilen
"tek şubeli banka" olabileceği de öne
sürüldü. Söz konusu bankanın adı
TBMM Susurluk Komisyonu üyele-
rinde saklı bulunuyor.
ÖZCANGUNEŞ
ŞANLIURFA - Türk An-
neler Derneği'nce "yıhn an-
nea" seçilen Ayşe Demir"ın
yaşadıgı Sağlık Köyü'nde in-
celemelerde bulunan dernek
yöneticileriyle köy sakinleri-
nin attığı "Türkiye laiktir" bi-
çimindeki sloganlar valilik
basuı müdürlüğünün sansü-
rüne uğradı.
Merkeze bağlı Sağlık Kö-
yü'ne önceki gün giderek in-
celemelerde bulunan Türk
Anneler Derneği üyesi kadın-
lar, yoğun ilgiyle karşılaştı.
Demeğin genel başkanı Tür-
kan Aksu'nun burada yaptı-
ğı konuşma sırasında sık sık
"Türkiye laiktir laik kala-
cak", "En büyük Türk Ata-
türk", "Atatürk izuıdeyiz"
sloganlan atıldı. Aralannda
derneğin Şanlıurfa şube baş-
kanı olan vali Şahabettin
Harput'un eşi Fnnda Har-
put'un da bulunduğu demek
yöneticilerini izleyen TV ka-
meramanlan, dönüşte Basın
ve Halkla llışkiler Müdürü
KamilGükrtarafindan büro-
ya çağrıldılar. Kanal 6 için
görüntü alan kameraman Sıt-
kı Uğur, laiklik sloganlann-
dan rahatsızlık duyan Gü-
ler'in büroda kasetini alıp il-
gılı bölümleri zorla çıkardığı-
m söyledi. Yerel TV kamera-
manlanna da montaj sırasın-
da bu görüntülerin çıkartıl-
ması yönünde talimat veren
Güler'e "korktuğu için'' kar-
şı koyamadığını belirten Sıt-
kı Uğur, "Kendisine, 'Yaptı-
ğınız doğru değil' dediğinh
de,' Siz daha çocuksunuz. Bı}
işten anlamazsınız' diye ko-
nushı"dedı.
Kanal 6 Şanlıurfa muhabi-
n Mehmet Altun, olayı "hu-
kuk tanımazlık'" olarak de-
ğerlendırdı. Altun, Vali Şaha-
bettin Harput'u, "otoyu so-
rumlulan hakkında yasal iş-
lem yapmaya'" çağırdı.
Türkiye-Irak doğalgaz boru
hattı anlaşması imzalandı
Sultanahmet dün DYP'ye? bugün de RP'ye açık
tstanbul Haber Servisi - tşçi sendikalanna ka-
palı tutulan Sultanahmet Meydanı, siyasUere açıl-
dı. Sultanahmet Meydanı'nda dün DYP miting
yaparken bugün de RP yanlılan toplantı adı altın-
da miting yapacaklar. CHP tstanbul tl Başkan
Yardımcısı, tl Genel Meclisi CHP GrupBaşkanı
Hikmet Bural Çarboğa, koalisyon ortaklanna
Sultanahmet Meydanı'nda miting izni verilmesin-
den sonra kendilerinin de miting yapmak için baş-
vuruda bulunacaklannı söyledi.
RP ve yandaşlannın 8 yıllık kesintisiz temel
eğitime karşı yürüttüğü kampanya kapsamında
tmam-Hatip Liseliler Tertip Komitesi. toplantı
için izin aldığı Sultanahmet Meydanı'nda
DYP'den sonra miting düzenliyor. "tmam- Hatip-
lerime Dokunmayın" adıyla bugün saat 11.00 de
gerçekleştirilecek gösteri için "toplano
1
' izni alı-
nırken, yürütülen yoğun kampanyayla toplantı
mitinge dönüştürülecek. tmam-Hatiplerime Do-
kunmayuı Tertip Komitesi üyesi tbrahim Sofanaz,
dün TGRT'de yaptığı açıklamada, toplantının
tHL'lerin kapanmasıyla doğan gerginliği ve yük-
selen tansiyonu azaltacağını savundu. Solmaz,
toplantının yalnızca imam-hatipler tarafindan dü-
zenlendiğini ve hiçbir siyasi partiyle ilgisi olma-
dığını belirtmesine karşın, Emniyet Müdürlüğü
yetkilileri "iznin" RP adma alındığını söylediler.
BAĞDAT (AA) - Türkiye
ile Irak arasında doğalgaz
boru hattı aniaşması, dün
akşam Bağdat'ta imzalan-
dı. Anlaşmayı, Türkiye adı-
na Enerji ve Tabii Kaynak-
lar Bakanı Recai Kutan. I-
rak adına da Irak Petrol Ba-
kanı Amir Muhammed Re-
şid imzaladı.
Türkiye ile Irak arasında-
ki doğalgaz boru hattı an-
laşmasını imzalayan Kutan,
kardeş iki ülkenın, birbirine
destek ve yardımlaşma içe-
risinde olmalannın gayet
doğal olduğunu söyledi.
Kutan. "Bizim için enonem-
ü konu, Irak'taki zengin do-
ğalgazın Türkiye'ye bir bo'
ru hattı ile ulaşürîlmas! ça-
hşmalanna başlaıunası ko-
nusuydu. Bu konudaki an-
laşmayı im/aladık" dedi.
Amir Muhammed Reşid de
bu projenin hem Irak hem
de Türkiye için çok büyük
önem taşıdığını belirtti.