Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
1 NAYIS 1997 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Eroıpum
Cezaevi'ndeki
açlık grevi
• ERZLRLM(AA)-
Erzirum Özel Tip
Ceaevı'nde, terörsuçlusu
10 lükümlü ve tutuklunun,
baz uygulamalan gerekçe
gösrererek başlattı*ı açlık
gre ı. 40. gününü
doljurdu. Dışandan
aldKİan birtakım
talinatlar doğrultusunda
açlı< grevine başlayan
maikûmlann bu
eyUînlerinde ısrarlı
oldıklannı belirten
Erzirum Cezaevi Savcısı
Hasan Kanlı, kamuoyuna
baz kişi ve kuruluşlar
tarafından duyurulan
bilplerin asılsız olduğunu,
matkûmlann sağlık
durjmlannın iyı olduğunu
bildrdi.
Ertakan'ın İslam
Haik Komutaniığı
üyeHği
• ANKARA (Cumhuriyet
Bümsıı) - Başbakan
Necmettın Erbakan, Libya
lideri Muammer
Kacdafi"nin
başkanlığindaki İslam Haik
Komutaniığı üyesi
olduguna ilışkın
açıklamalara yanıt
vermezken TBMM'de bu
konudaki tartişmalar
sırasmda söz alan Devlet
Bakanı Lütfu Esengün,
'"Başbakan'ın yalanlarla
uğraşmay a \ aktı yok.
Başbakan ne Libya'da
bilmem ne örgütünün
üyesidir ne de Kaddafi'nin
yardımcısıdır" dedi. CHP
İstanbul Milletvekili
Mehmet Sev igen. bu konu
fçın Libya
Büyükelçıliğı'nden
randev u isteyeceğini
belirtti.
Turhan Tayan
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)- Vlilli Savunma
Bakanı Turhan Tayan.
Türkiye ve Israıl arasında
pluşturulan stratejık
işbirliği anlaşması
çerçevesınde üç günlük
ziyaret amacıyla tsrail'e
gıtti. Turhan Tayan, ikı
ülke hava kuv-vetlennın
aynı tip uçaklara sahip
olmasının, Türkiye ve
Israil arasında değişik sılah
üretimi alanlannda geniş
bir işbirliği olanağı
sağladıgını kaydetti.
Türkiye ve İsrail arasında
askeri alandakı ilk gızlilik
dereceli anlaşmanın
''Güvenlık ve Gızlilik
Anlaşması" adı altında 31
Mayıs 1994yılında
imzalandığı öğrenıldi.
Kalemliden
TSK'ye destek
• ANKARA (Cumhuriyet
feürosu)-TBMM Başkanı
Mustafa Kalemli, Gazi
Üniversitesi'nde verdiği
konferansın ardından
katıldığı kokteylde sorulan
yanıtladı. Mustafa Kalemli,
Türk Silahh Kuvvetleri'nin
(TSK) "ırtica
faaliyetlerını" öncelıklı
mücadele ediimesi gereken
unsurlar arasında
göstermesini
değerlendirirken. "TSK.
fabi olduğu kanun ve
kaideler ıçensınde üzerine
düşenı aksaksız yapmıştır"
dedi.
Bc zam farklam
ödeniyor
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Hükümetın ocak
ayından geçerli olmak
üzere verdiği ek zamdan
doğan 3.5 aylık farklannı
15 Nısan 1997 tarihinden
ttibaren alan memur
emeklilen. dul ve
yetimlere. bu tarihten sonra
ortaya çıkan farklann da
bugünden itibaren
ödeneceğı belırrildı.
Emekli Sen Genel Başkanı
tbrahım Şahin ise. işçi
emeklilerinın farklannın
hâlâ ödenmemesine tepki
şösterdi.
RP'lilep için suç
duyunusu
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Demokratik
Eğitim Sendikası (DES) ve
Jşçi Partisi, 8 yıllık
kesintısiz eğitime karşı
çıkarken genel liselerle
ılgili küfûrlü ifadeler
kullanan RP İstanbul
Milletvekili Mehmet Fuat
Fırat ve Nevşehir
Milletvekili Mehmet
Elkatmış hakkında suç
duyurusunda bulundu.
Ali Osman Sönmez, Asiltürk'e, 'Erken seçime gidelim, herkesi susturalım' önerisini götürdü
DYP'de muhalefet çok başh
AY ŞE SAY LN
ANKARA - Sanayi \e Ticaret
Bakanlığfndan ıstifa eden Yalım
Erez, DYP'de başlattığı muhalif
hareketı genişletmekte "•çpkbaşta-
Uk" nedeniyle güçlük çekıyor. Hü-
kümetı istifaya zorlamak içın
DYP"de milliyetçi-muhafazakâr
kesimın önde gelen ısımlerinden
Kayseri Milletvekili Ayvaz Gök-
demir'le güçbirlıği yapmak iste-
yen Erez. henüz beklediği sonuca
ulaşamadı. DYP"de Çiller'e yakın-
hğıyla bilınen ve REFAHYOL hu-
kümetinin kurulmasında önemlı
rol oynayan Bursa Milletvekili Ali
Osman Sönmez ise RP Genel Sek-
reteri Oğuzhan Asfltürke. *Erken
seçime gidelim, muhakfetin sesüıi
keselim" önensını götürdu.
DYP'de Yalım Erez, yenı hükü-
met formülü arayışlan çerçev esin-
de muhalefet partilenyle lıder dü-
zeyinde temasa geçmeye hazırla-
nırken. Genel Başkan Tansu Çü-
ler'in. boşalan ikı bakanlığa yapı-
lacak atama kozunu da kullanarak
adam adama markaj taktiği ızle-
• DYP'de parti içi muhalefetin başını çeken Yalım Erez, Ecevit'in başlattığı
alternatif hükümet arayışını olumlu bulduğunu, ancak CHP lideri Baykarın
"lidersiz hükümet modeline karşı" tavnnın da dikkate alınması gerektiğini
söylerken, DYP Genel Başkan Yardımcısı Cihan Paçacı, "Ecevit'in amacı
suni gündem yaratmak" dedi.
mesi. partı içi muhalefeti etkiledi. Biam hedefimiz Çiller ya da parti bugün saat 10.30'a çekiidi. Muha-
Yalım Erez. DSP Genel Başkanı değil. RP" uyansında bulunduğu lefetin konuşmama karan nede-
Bülent Ecevit'in. altematıf hükü-
met aray ışlan çerçevesınde başlat-
tığı gınşımlen olumlu bulduğunu
söyledı. Ancak "lidersiz hükü-
met" formülüne karşı çıkan CHP
Genel Başkanı Deniz Baykal'ın
uyanlannın da haklı olduğunu ve
dikkate alınması gerektiğini kay-
deden Erez. izleyeceklen strateji-
yı şimdilık açıklamama karan al-
dığını söyledı. Alınan bılgiye gö-
re. "İlk sıra Çiller1
de olmak üzere
dönüşümlü RP'siz geniş tabanlı
hükümet" ya da "Çiller'in istedi-
ği 3. isim başkanlığında geniş ta-
banlı hükümet" formulünü muha-
lefet partılerine önereceğı belırti-
len Erez"ın. Sağlık Bakanlığı"ndan
istıfa eden Yıktnm Aktuna'ya da
"Çiller ve parti aley hûıe konuşma.
öğrenıldi. Erez'in. Çıller'i "koru-
ma" kaygısıyla hareket etmesin-
den Aktunanın rahatsız olduğu
bıldırildi. DYP'lı muhalıflerin bır
bölümünün de boşalan 2 bakanlı-
ğa atama yapılıncaya kadar "ses-
siz kalmayı" tercıh edeceğıne dık-
kat çekilırken. Erez'in de partı
ıçinde yalnızlaştığı görüşlen dıle
getinlmeye başlandı. Kuiislerde,
"Erez umduğu desteği bulamadı.
En yakınındaki isimler bile teker
tckerçekilmcvebaşladı" yorumld-
rı yapıldı.
DYP genel merkez yönetiminın,
strateıılerinı ve altematıf hükümet
formüllenni saptamak ıçın bu ak-
şam geç saatlerde Meclıs grubunu
toplama karan. muhalefetin "ko-
nuşmama" karan alması üzerine
niyle kısa süreceği belirtilen grup
toplantısının havasına göre de Ge-
nel İdare Kurulu'nun toplantı tari-
hi belırlenecek.
Sönmez devTede
Muhalefetin altematıf hükümet
arayışı başlatması. DYP'de hükü-
mete karşı muhalefetin çıkışlan,
DYP ve RP kurmaylan arasında
temas trafiğinı yoğunlaştırdı. DYP
Grup Başkanvekilı Ali RızaGönül
ıle RP Grup Başkanvekıli Salih
Kapusuz Meclıs kulisinde, hükü-
metın devamı ıle ılgili "görüşahş-
verişinde bulunduklanm" açıkla-
mak zorunda kalırken. Çiller'e ya-
kınlığıyla bılinen ve REFAHYOL
hükümetinin kurulmasında rol oy-
navan Bursa Milletvekili Ali Os-
man Sönmez. RP'ye erken seçim
önerisi götürdü. RP Grup Başkan-
vekilı ve Genel Sekreten Oguzhan
Asiltürk'ü makammda ziyaret e-
den Sönmez, "Hükümet yıprandı,
bu aşamadan sonra memlekete ya-
rarlı hkmetler vapması zorlaşü"
dedi. Sönmez'ın, Asiltürk'e. "Bu-
gün seçime ghsek, en az 400 millet-
vekühle döneriz. O nedenle Başba-
kan Necmettın Erbakan'ın. erken
seçim için hodri meydan demesini
son derece olumlu buluyorum. Er-
ken seçime gidelim. herkesin sesi-
ni keselim'* dedığı bıldınldı
Sönmez. "Bu girişimi Çillcr'in
bilgisi dahilinde mi başlatnnız" so-
rusuna. "Kimsenin bilgisi yok, ben
kişisel olarak böyle bir girişim baş-
lartım" yanıtını verdi. Sönmez.
bugün veya yann Başbakan Erba-
kan'la görüşmeyı planladığını ak-
tardı. Sönmez'ın bu girişimi kulis-
lerde. "Çiller Sönmez aracıhğıyU
nabtzyokluvor" değerlendirmele-
nne yol açtı. Asiltürk ise kendile-
nnın ekonomınin dengelerini ye-
nne oturftuktan sonra seçime git-
mekten vana olduklannı sövledi.
Yılmaz
'Hükümet
yüzsüzlükle
işbaşında'
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - ANAP Ge-
nel Başkanı Mesut Vıl-
maz. Genelkurmay "ın. 28
şubatta fıilen bittiğı halde
görevden çekılmeyen hü-
kümetin yarattığı iktidar
boşluğunu doldurduğunu
ılen sürdü Yılmaz. 'rüz-
gâra göre eğilen omurga-
sızağaca' benzettığı Baş-
bakan Necmettin Erba-
kan'ın, iktıdarda kalmak
için 'katlanmavacağı ha-
karet, atmavacağı im/.a
bulunmadığını' söyledı
ANAP lideri. "Bövlebaş-
bakan Patagonya'ya yaki-
şır" dedi.
Yılmaz. partisinin
Meclıs grup toplantısının
basına açık bölümünde
yaptığı konuşmada, Baş-
bakan Erbakan'ın 10 ay-
da hıçbir zam karan al-
madıklannı söyledığını
anımsatarak "Başbakan
miUetin gözünün içine ba-
ka baka y alan söv lüvorsa,
onun Kaddafi'yle utanı-
lacak ilişkilerine, askerler
karşısında süklünı pük-
lüm tavnnı dikkate alma-
ya bilegerek yoktur. Sade-
ce bu tavn bile iktidann
gitmesi için yeterlidir. A-
ma hükümet hâlâ işbaşın-
dav sa bu pişkinliktir, yüz-
süzlüktür" dedi.
Genelkurmay Başkan-
lıgı'nın öğretim üyelerı-
ne, dekanlara, ardından
da gazetecilere brifing
verdiğini anımsatan Yıl-
maz şöyle konuştu:
"CJenelkurmav, öğre-
tim üyelerine niye brifing
verdi bilmiv orum. Bu hü-
kümet işbaşmda kalırsa
Genelkurma>' belki yann
da çağunr, bize brifing ve-
rir. Genelkurmay.bölücü-
lük ve irticanın yabancı
ülkelerden daha büyük
bir tehdit olduğunu söv-
lüyor \e Türkiye'nin sa-
vunma konseptinin buna
göre değiştirildiğini söylü-
yor. Hükümet bu söyle-
nenle mutabık mıdır? İr-
tica yabancı ülkelerden
daha önemli bir tehlike
midir? Böyle devlet ol-
maz."
ÇİZVIEDEN YUKARI MUSA KART
Basın Konseyi nisan ayı raporunu yayımladı. Bir ay içinde 14 gazeteci gözaltına alındı
TGC'den demokmdçağnsıİstanbul Haber Senisi - Tür-
kiye Gazeteciler Cemıyeti
(TGC), ulus iradesinin parla-
mentoya ve yönetime adaletli
olarak yansımasını sağlayacak
demokratik bir seçim sistemi-
nin gerçekleştirilmesı için "de\-
leti ve toplumu demokrasi için
dayanışmaya" çağırdı. Basın
K.onseyı de nısan aymda 14 ga-
zetecinın gözaltına alındığını. 3
gazetecinın tutuklandığını. 6 ga-
zetecınin saldırıya uğradığını. 8
gazete ve dergi bürosunun da
polıs tarafından basıldığını bıl-
dırdı.
TGC tarafından yapılan yazı-
lı açıklamada. demokrasının
vazgeçilmez bır yönetım biçımı
ve iletişim özgürlüğünün de o-
nun mutlak koşulu sayıldığı
vurgulanarak. ülke sorunlannın
çözümünü sağlayacak bır düze-
nin kurulabılmesi içın, demok-
ratik bir seçim sisteminın yanı
sıra insan hakları bağlamında
her alanda eşıtliğın sağlanması
istendi "Meeüs'inkendisinisor-
gulamasının zamanının geldiği-
ne" dıkkat çekilen açıklamada.
iletişim özgürlüğünün güvence-
sı olarak görülen yargı bağım-
sızlığı ve yargıç güvencesinin
sağlanması için adalet reformu-
nun gerçekleştirilmesi ve eği-
tim birliği yasasına ışlerlik ka-
zandınlmasının öncelikli sorun-
lar arasında yer aldığı belırtildi.
Açıklamada, Güneydoğu'daki
terör için şimdıye dek öne sürü-
len "mazeretlerin" bırakılıp
bölgede geniş kapsamlı sosyal
ve ekonomik önlemlerin alın-
ması \e demokratik bir çözüm
bulunması eerektığine ışaret
edildi.
Basın Konseyfnce yapılan
yazılı açıklamada ise nısan
aymda I4gazeteciningözaltına
alındığı, 3 gazetecinin tutuklan-
dığı, 6 gazetecinın saldınya uğ-
radığı, 8 gazete ve dergi bürosu-
nun da polis tarafından basıldı-
ğı bıldirildi.
Açıklamada. nısan ayında ba-
sın camiasmda tepki alan konu-
ların başında. Cumhurbaşkanı
Süleyman Demirerın Denız
Harp Okulu'nu zıyareti sırasın-
da bazı gazete ve telev izyon mu-
habirlerinin nızamiye kapısın-
dan içenye alınmamalarının
geldiği bildırildı. Shovv TV'de
yayımlanan Objektif programı
yapımcısı KadirÇelik'ın aracı-
nın kurşunlanmasının da çirkın
bir saldın olarak değerlendiril-
diği açıklamada. Demokrasi
Gazetesi Ankara Haber Müdü-
rü Temel Demirer'ın gözaltına
alınması. Nefes dergısinin Be-
voğlu'ndaki bürosunun girişıne
bomba atılması, Zonguldak'ta
yayımlanan yerel Inanışgazete-
sınin kapı ve pencere camlarının
kırılması kınandı.
Basına ceza
Basın Konseyi'nin nisan ayı
derlemesine göre Belge Ulusla-
rarası Yayıncılık'ın editörü A>-
şe Nur Zarakolu. "Ermeni Ta-
busu" adlı kitapta bölücülük
yaptığı ıddiasıyla 6 ay hapıs ce-
zasına çarptınlırken. Güçlüko-
nak'ta yerel Çevre Radyo'da ya-
yımlanan ve geçen yıl öldürü-
Ien 11 kişinin ailelerinin katıl-
dığı "Banşa Çağn" adlı prog-
ramın yapımcılan NeşeTüken-
mez ile SeyitSoydan'a da 1 yıl
8'er ay hapis cezası verildi.
Bu ceza Tükenmez ve Soy-
dan'ın tekraraynı suçu işleme-
meleri şartıyla ertelendi.
BASIN OZGURLUGU
BAROMETRESI
SINS FR9HT1EIES
20Martta
KotomtHya da günljk
yayınlanan B Pas
gazete» yazan kırabk
b<r katıl taraftndar
öldurûkjû Uyuştuıucu
madoe
KaçaKçılanndan
sözeîrraştı
Kolombıya'da son '0
yılda 42 gazetea
oldünjldu
30{
w
BM vyesi 185 iilke ousmdon duıum -
ITI I KOT» IÇOKKOTU
83 I 73 I
Sfnif Tantmayan Gazeteciler Oıgûtû'nun Nısan ayı raporu
İkı Yunarh gazetecıye
g
a kaçbğını
ti
Şınır Tanımaj'an Gazeteciler
Örgütü her yıl mavıs av ında bir de dünya
raponı yayımlıvor. Sınır Tanımayan
Gazeteciler, 3 mayısı "Dünya Ozgürlüğü
Günii" olarak kutluyor. "3 Mayıs Dünya
Basın Ozgürlüğü Günü~nün Büieşmiş
Milletler takvimine girmesi ise 1994'te
gerçekleşti.
IRMIKI AYDIN ENGİN e - mail: engin (a planet.com.tr
Bugün bayram. Çok bildik,
hiç alışılamadık bir bayram.
Alışılamayan 1 Mayıs değil.
Şöyle ağız tadıyla, "bayram
gibi" kutlamaya alışılamadı.
Osmanlı'nın son günlerin-
de bayramı bayram gibı kut-
lamaya pek engel yoktu. Ama
alanları dolduracak işçi kitle-
leri de yoktu.
Alanlar, alanlar ve alanlar
dolusu işçi kitleleri oluştu-
ğunda ise 1 Mayıs yasaklıy-
dı. Bayramı değil kutlamak,
adını anmak bile siyasi polis-
te birkaç hafta, birkaç ay ko-
nuk olmayı göze almak de-
mekti.
Yasak, çok yıllar sonra kınl-
dı: 1976.
Bir yıl sonra bayramı bay-
ram edenlere zehir etmeye
yeminli antı-komünizm şaha
kalktı. Taksim alanı kana bu-
landı. Türkiye Gladiosu uğur-
suz işlevini yerine getirdi. Su-
surluk'a kadar uzanan süreç
...Ve Bayraklan ve Türküleri!
tırmanışa geçti.
Sonra bır yıl daha: 1978.
Bayram edildi. Ama yürekle-
ri sinmiş bir korku bayrama
eşlik etti: Ya provokasyon
olursa!
• • •
1979'da bayram alanı, bay-
ram edenlere kapatıldı.
1980'de artık 12 Eylül faşiz-
mine 5 vardı. Bir yıl önce ka-
patılan Taksim Alanı 1980'in
1 Mayısı'nda tıklım tıklımdı:
Panzerler, polis birliklerı ve
askerlerle...
80 sonrasında 1 Mayıs ar-
tık kutlanan bir bayram değil,
yiğit bır inadın ve rezil bır kar-
şı inadın hesaplaşma gününe
dönüşmüştü. 1 Mayıs'ı bay-
ram gibi kutlamak isteyenler,
evlerınden "... en güzelgıysi-
leri ve bayraklan ve türküleri
ile" değil, hane halkıyla helal-
leşerek çıktılar sokağa. Ya bir
kör kurşunun hedefi olundu.
ya acımasız cop darbeleriyle
yara bere içinde eve dönüldü
ya polıs nezarethanelerinde
sabahlandı...
Bugün gene 1 Mayıs. Ge-
ne bayram.
Bayram mı?
İnsanlar bir bayramın yü-
rekler ısıtan sevinciyle mi çı-
kacaklar sokağa? Yürüyüş
kollarında yer alanlar türkü-
ler, marşlar ve gülücüklerle mi
kanatlanacaklar?
Yoksa patlayan bir egzoz
sesinde birileri kendini yere
mi atacak? Sağını solunu
korku ve kuşkuyla mı süze-
cek? Bir yerlerde öbeklenmiş
ınsanları görünce "Aaa, bak
ne güzel buradan da bayram
sevincı fışkınyor" deyip o ya-
na mı seğirtecek. yoksa
"Şimdi polis burada biter, iyi-
si mi uzak durayım" mı diye-
cek?
Yuh be! Ne biçim bayram
bu? Emekçisine, aydınına,
ilericisine, sosyalistine bir
bayramı bile çok gören bu ül-
ke, nasıl bir ülke?
1 Mayıs sanki bayram de-
ğil; zorbanın, kışkırtıcının,
provokatörün fazla mesai
yaptığı bir gün...
• • •
Ama gene de bayram ışte!..
19. yüzyılda sekiz saatlik iş
günü için savaşan dünya işçi
hareketinin en büyük bayra-
mı. Kazanımlarlazenginleşe-
rek, yitirilmiş kavgalarla yok-
sullaşarak gelen bir büyük
gelenek. 2000'e üç kala, baş
döndürücü değişimlerin bur-
gacında, yeni -ve çoğu henüz
yanıtsız- arayışlann çalkantı-
sında bır kez daha bayram!
Başının gölgesini önüne
düşürmeyenlerin, dünya öl-
çeğınde sendikasızlaştırma
çabaları zehirli ürünlerini ve-
rirken hâlâ boyun eğmeyen-
lerin bayramı!
Geçmiş yıllarda bayram
alanlannda, yürüyüş kolların-
da 1 Mayıs uğrunda yitirilen-
lerin acısını yüreklerinde taşı-
yarak yürüyenlerin bayramı!
1 Mayıs'ı daracık siyasal
grupların, "Tamam onlann
pankartı daha büyüktü, ama
bizim kortej de daha kalaba-
lıktı" diye yarışmalarına bile
hoşgörüyle gülümseyip 1
Mayıs'ı bütün emekçılerı ku-
caklayacak bir bayram gibi
kutlamak yerine, dar grupçu
çıkarların budalaca hesapla-
rını güdenlere göz yumup
kutlanacak bir bayram.
1 Mayıs bayramı, içinde
bayram sevincinı duyan her-
kese kutlu olsun!..
POLİTİKA GÜNLÜGÜ
HtKMET ÇETİNKAYA
1 Mayıs ve DİSK...
Bugün 1 Mayıs...
1 Mayıs; barışın, dayanışmanın, sevginın. umu-
dun, emeğin, birlikteliğin dalgadalgaçoğaldığı, eme-
ğin kır çiçekleri gibi boy verdiği, bilincin yükselen
değerlere teslim olmadığı bır gündür...
Ben mayıs sabahlarında uyandığımda ilkyazın gü-
lümseyişini yakalar, yüreğimdeki tüm hüznü kenara
iter. sevgiyle bütünleşirim...
Mayıs ayı beni eskı bir albümünde yer alan sarar-
mış fotoğraflann içine götürür, 1968'lerde başlayan
bir hareketin renkleriyle kucaklaştınr...
Ölümleri anımsanm bır bir...
Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin Inan, 'Dar
Ağacında Üç Fidan'm bir başka izdüşümünü yaka-
lanm...
Emekçilerin kol kola yürüyüşü ve meydanlan dol-
duruşu benim yüreğimde coşkulu bir ırmak olur...
Kemal Türkler ve Abdullah Baştürk'le konuşur;
Kemal Nebioğlu ve Rıdvan Budak'la o uzun yol-
culuğun bır mor menekşe güzelliğındeki acılı günle-
rini düşünürüm...
1 Mayıs denilince hep aklıma Türkiye Devrimci iş-
çi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) gelır...
1977'nin acısıyla donatılır, kurulan tuzaklann ardın-
dan bırotelin sekizınci katından yaylım ateşinetutu-
lan dostları anımsanm...
Direnişın ve demokrasi bilincinin adı DlSK'tir be-
nim için...
Sıkıyönetim mahkemelerinde yargılanan 'demok-
rasi kahramanlan' sevginın, barışın ve dayanışma-
nın hep resimlerı olmuştur...
Kendi öz değerlerini yitirmış, yükselen değerlere
teslim olmuş bir toplumda 1 Mayıslar benım umu-
dumdur...
Bilmem, belki de kendimi avutuyorumdur...
• • •
Bugün dünyada yoksulluk giderek artıyor; ço-
cuklann yüzde 10'u yetersiz beslenmeden ötürü çe-
şitli hastalıklara yakalanarak ölüyor...
Serbest pazar ekonomısi, başta Türkiye olmak
üzere az gelişmış ve gelişmekte olan ülkeleri silindir
gibi ezipgeçiyor...
Hiç düşündünüz mü büyük kentlerin varoşlannda
yaşayan ınsanlanmızın Refah'ı nıçin umut olarak gör-
düklerini?
Eğer görebilseydik, DİSK'in uyanlarını gozardı
etmeseydik bugün "Şehatmı, darbe mi?"^artışma-
lannı yapmazdık...
Çünkü, büyük kentlerin varoşlannda yaşayanlar
emekçilerdi...
0 emekçılere demokrasi bilinci verilmedi, onlann
demokratik örgütlenmeleri hep engellendi. Sonun-
da bu işten kazançlı çıkanlar din bezirgânlan oldu.
Bugün dunyada 750 milyon kişi, yoksulluk nede-
niyleaç kalırken 1.3 milyar kişi, gündebirdolardan
düşük gelirle yaşamını sürdürmeye çalışıyor...
Bilirsinız serbest piyasa ekonomisinde mallar,
arz ve talep araşındaki ilişkıye göre dağıtıiır...
Talep. gereksinimden farklı bır kategoridedır ve
sadece alım gücüyle ifade edilebilir. Dünyanın açlık
çeken bölgelerinde ana sorun, gıda maddelerinın
yokluğu değil, bunlan alacak paranın olmayışıdır...
Diyarbakır'da, Hakkâri'de, Van'da, Elazığ'da ın-
sanlanmız neden aç, neden çöplüklerdedir hiç dü-
şündünüz mü?
Besin maddelerini alacak paralan olmadığı içın!..
Paranız varsa, serbest pazar ekonomisi sıze iste-
diğıniz malı ulaştıracak, paranız yoksa açlığa tutsak
kalacaksınız...
• • •
Bugün 1 Mayıs...
Yeni Dünya Düzeni'ne teslim edilen dünyamızda
1 Mayıs'ın anlamı büyüktür...
Vahşi kapitalizmin kuralı var mıdır?
Yoktur...
Emekçiier birleşmeli, dayanışmanın, sevginin ve
banşın simgesi olmalıdır...
1 Mayıs'ın evrensel boyutunu iyi anlamak ve kav-
ramak gerekir...
Bugün alanlar dolmalıdır. Alanlar dolarken şoven
örgütlere. maceracı dayatmacılara, provokatöredik-
kat edilmelidir...
Emeğin gücü ve emekçinin bilinci meydanlarda
'demofc'as/'nin sesi ve yüreği olmalıdır...
Bakın. Fransa'dan sonra Almanya'da da Avrupa
Para Birliği sürecinin ve kamu ekonomisi bunalımı-
nın faturası emekçilerin üzerine çıkanlıyor...
Aslında 'YeniDünya Düzen/'nin birayağı olan 'ser-
best pazar ekonomisi' batıyor, ama büyük patron
diretiyor...
Diretince ne oluyor?
Sendikasızlaştırmaylabu sürecin ertelenmesi gün-
deme geliyor...
Sendikal örgütlenmenin demokrasinin temel ta-
şı olduğunu unutmayın!..
işten çıkarmalann yoğunlaştığı, sendıkasızlaştır-
manın hızlandığı, gelir dağılımının adaletsizleştiği,
şeriatçılık ve ırkçılığın ivme kazandığı, zenginin da-
ha zengin, yoksulun daha da yoksullaştığı bir ülke-
de emekçinin hesap sorma zamanıdır...
Gözaltındaki kayıplann. katliamlann. işkencele-
rin, faili meçhullerin, baskıların ve zulümlerin he-
sabını sormak, demokratik haklannı kullanmak isti-
yorlarsa emekçiier bugün meydanlan doldurmalı-
dır...
1 Mayıs kutlu olsun!..
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
Internet: http: // www.planet.com.tr/Xn
Email: Hikmet .Cetinkaya (« Planet.com. TR
ÇAĞDAŞ YAYINLARI
HİKMET ÇETİNKAYA
AŞIK KADINLAR SOKAĞI
«0.000 TL(KDVdahıl)