25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
18MART1997SALİ CUMHURİYET SAYFA TELEVKYON 15 Baş edilemez birintikamcı! Kanal D 22.30 TV Servisi - Kendısinı "iyi savunamavan" avu- katının (Nolte) \ e aılesının (Lange ve Levvis) peşıne düşüp onlann yaşamlannı cehenneme çevıren azılı suçlu Cady (De Niro), aı- lenin "legal ve illegal" tüm çabalanna karşm onlan so- nu olmayan bır kaçışa zor- lar... J. Lee Thompson'ın 1962'de çektığı "Cape Fe- ar" ya da Türkiye'de gös- tenlen adıyla "Korkusuz- lar" yıllar sonra yenıden beyazperdede Filme kaynaklık eden John D. MacDonald'ın ro- manını bu kez günümüzün usta yönetmenlerınden Martin Scorsese ele almış ve ortaya ılk fîlmın ıçenk açısından olmasa da teknik ve artistik açılardan öniin- de bir yapıt çıkmış. Kame- ra kulanımının neredeyse "deneysel" kimi açılar sun- duğu "Korku Burnu", özelhkle Alfred Hitchcock sınemasını anımsatan bır görsel "tedirginlik" duy- gusuna sahip. "Taxi Driver- Taksi Şoförü" (1976), "Raging Buü-KızgınBoğa"(1980), "Good Fellas-Sıkı Dost- lar"(1990)gibıbaşyapıt- lann mıman Martin Scor- sese. bu kez bir başyapıt üretemese de sinemanın. yedinci sanatın ağırlığını her an üzenmizde hıssetti- ğımiz bir yapıtla karşımız- da Başrol oyunculannın et- kıli kompozisyonları ve özellikle de genç Julıette Levvıs'ın "zor" oyunculu- ğu. fılmı ızlemeye değer kı- lıyor. Bu karakterlerin ya- nı sıra diğer rollerde 1962'de çevrilen filmde oy- nayan Gregory Peck, Ro- bert Mitchum ve Martin BalsanTıdagörüyoruz Fil- min asıl sürpnzi. ılk çevrı- min müziğini yapan Ber- nard Herrmann jn bu kez de genlimı doruğa tırman- dıran müzığının kullanıl- mas». Emektar Ingılız rüntu vonetnıenı Freddie Francis'ın çalışması da yadsınamaz derecede iyı. Sonuç olarak Scorse- se'nın "Korku Burnu" adlı filmını '•artistik" açı- dan başy apıt düzeyınde bir "thriller" olarak görmek yanlış olmaz sanınz. Korku Burnu - Cape Fear/ Yönetmen: Martin Scorsese / Müzik: Bemard Herrmann, Elmer Bernstein / Oyuncular: Robert de Niro, Jessica Lange, Nick Nolte, Juliette Levvis, Robert Mitchum, Gregory Peck/1991 ABDyapımı, 128 dakika. J. Lee Thompson'ın 1962'de çektiği film, Martin Scor- sese'nin elinde 'artistik' bir başyapıta dönüşmüş. IZLEYİCÎ GöZÜYLE Yine 'Kurtuluş' zamanı... "Kurtuluş" fılmi, Türk sinemasının gerçekleştirdiği en görkemlı yapım sanıyorum. Turgut Özakman'ın özenlı senaryosu ile Ziya Öztan'ın duyarlı yönetımı, Muammer Sun'un yüreğe ışleyen etkilı müzıklen. bınncı sınıt oyunculuklar ve sayamadığım bırdızı katkının bırleşmesıyle ortaya çıkan başanlı bır yapıt ızledık 1994"ün bahannda. Aradan üç yıl geçmiş... Üç yıl önce olduğundan daha "dolu"yuz bugün toplumca Bılınen dramatık koşullar. bızlen can evımizden vuran tatsız olgulan gündeme getırmekte. Diyeceğim o kı. gün. belleği canlı tutma günüdür. TRT yetkihlennden "Kurtuluş"u yenıden ekrana getirmelen. ızleyici olarak, yurttaş olarak ncamızdır. ,,Aziz Naçi Doğan - tSTANBUL^ ^ ^ . . . ^ ^ Vietnam olgusuna güleryüzlü ve insancıl unsurlar katan bir yapım Williams şov yapıyor MURAT ÖZER Amerikalılann neden yap- tıklannı hâlâ çok ıyi bileme- diklen Vietnam çıkarması- nı, bu anlamsız savaşı be- yaz perdeye taşıyan bir yı- ğın film vardır. "Tutucu" Amerikalılar. komünizme karşı verilmiş bir savaş, ol- duğunu ve yapılması gerek- tiğini düşünürken "liberal- ler" yaptıklannın neden ve sonuçlan üzerine daha "kap- samlı" düşünmeyi yeğlıyor Bınnci bölümdekılenn gö- rüşlen fılmlere Rambovan "kahramanlık" oykülcn bıçimınde yansırken ikınci bölümün düşüncelennı akta- ran "Platoon-Miifreze" (1986) ya da "Full Metal Jacket" (1987) gıbi film- lerde daha "gerçekçi" yak- laşımlar gözleniyor. Barrv Levinson'un fılmi "Günaydın Vietnam" (Go- od Mornıng Vietnam) ıse ıkıncı bölıimün bakış açısı- atv22.10 Robin W illiaımın tek başına sürüklediği 'Günaydın Vi- etnam', hümanist mesajlar içeriyor. na sahıp olmasına karşın da- ha farklı biranlatımla karşı- mıza çıkıyor. Öykü. Adnan Cronaueradlı Amerikalıbir asker DJ'nın (Williams) Vı- etnam Savaşı sırasmdaora- daki askerlere Ordu Radyo- su'ndan yaptığı yayınlan te- mel alarak Vietnam olgusu- na güleryüzlü ve insancıl un- surlarla yaklaşıyor.. Asık suratlı yayın yapan. 'ALD' hastalığı TV Servisi- 104. 5 Istek Radyo'da bugün, basında "Lorenzo'nun Y'agY' diye geçen Adreno Löko Distro- fi (ALD) hastalığı hakkmda aynntılı bilgi verilecek. Prof. Dr. Mefkure Eraksoy, sa- at 13.15"tekı "Yaşamın tçinden Sağlık" programı- na katılarak konu hakkında açıklamalarda bulunacak. Programı Tülay Battal ve Dilek Demirbilek Topçu sunuyor. Kanal 6 21.00 'Başköşe' TV Servisi - Şevda Açık- kol'un "Başköşe"sınde "Turgut Özal öldürüldü mü, yaşasaydı bugün ne- ler değişirdi" sorusu gün- deme getınlıyor. Programa katılan Yusuf Bozkurt Özal. Açıkkol'un sorulj nı yanıüıyor. KentTV 23.00J Sağlar 'Dönemeç 'te Konu, SusurlukTV Servisi - "Dönemeç"te bu hafta, TBMM Susurluk Araştırma Komısyonu'nun çalışmalan ve Türkiye gündemındekı olaylann perde arkası tartışılıyor. Cumhuriyet Gazetesı Genel Yayın Koordınatörü Hikmet Çerinkaya, gazetecı Deniz Som ve Cnıit Züeli'nin sunduğu "Dönemeç"e, CHP Içel Mılletvekili ve Susurluk komısyonu üyesı Fikri Sağlar konuk olacak NTV 21.45 Ilk bölümü ekranda Iktisat belgeseliTV Servisi - NTV'de Is- tanbul'un fethınden günü- muze kadar uzanan ıktisat belgeseli "Türk İkrisat Ta- rihi Seyir Defteri" başlı- yor. Enis Rıza'nın yönetıp, Nalan Sakızh'nın yapımcı- liğını üstlendiği sekızbölüm- lük belgeseli. Arsen Gür- zap v e Ali Taygun sunuyor Programda, 1453'ten kadaY dün vada \ e Türkıye'de ekonomiden sı- yasete. sosyal yaşamdan sa- nat ve teknolojik gelışmele- re kadarçeşıtlı olaylann dö- kümüyeralıyor. "Geçmiş Zaman Odur Ki" adh ilk bölümünde Os- manh ıktisat sistemı, şehr-ı ts- tanbul "da yenı bir hayat. Ga- lata sarraflan. toprak sistemi ve paranın serüveni gibi ko- nularelealımyor.'" 'A Günaydın Vietnam- Good Morning Vietnam / Yönetmen: Barry Levinson / Senaryo: Mttch Markovvitz / Görüntü: Peter Sova / Müzik: Alex North / Oyuncular: Robin Williams, Forenst Whitaker, Tung Tranh Tran, Chintara Sukapatana, Bruno Kirby, Robert Wuhl, J. T. VValsh, Noble VVillingham, Floyd Vivino/1987ABD yapımı, 120 dakika. sansürlenen, bırçok parça- nın çalınmadığı Ordu Rad- yosu'na atanan Adrian, esp- ri yeteneği. yaşama bakışı ve çenesıyle bir anda radyo- nun çehresıni degıştirir. Bu arada Vietnamlı bırgenç kız- la da "olanaksız" bir ıliş- kiye giren asker, ordu için- dekı "otoriter" yapının adamlan tarafından istenme- yen kışi ılan edılir ve başka bır yere atanması ıçin elden gelen yapılır. Robin Williams denen o yetenekli aktörün tek başına sürüklediğı, adeta "one man show" yaptığı film. Mitch Markowitz'in enfes senar- yosuna da çok şeyler borç- lu. Vietnam Savaşf nın içın- deki zor koşullan da zaman zaman peyazperdeye getiren yapım, sinemanın savaşa yaklaşımı üzenne de kimı ipuçlan sunuyor bizlere. Hü- manist yapısıyla savaş kar- şıtı bır fılmin ızlerinı bulu- yoruz "Günaydın Viet- nam"da. Ordu ıçinde yaşa- nan hıyerarşi sorunlan. oto- ritenin baskısı dafilmedam- gasını voıran unsurlardan. Daha önce gösterildiği ka- nallarda Robin NV'illiams'ın o muhteşem radyo konuş- malannı (gönül ister ki alt- yazılı yayımlansın) Güner Ümitbaşanyla seslendırmiş- tı. Umanz atv de aynı yolu tercihetiBiştH. MERCEKLE BAKINCA MAHMUT T. ÖNGÖREN Hastaneler Kurtuldu! "Içişleri Bakanı ile bihikte karakollan dolaşacağız. Işkence ya bitecek, ya bitecek." Hastaneler kurtuldu. Çünkü bu sözler Mrs. Çil- ler'in. Artık Mrs. Çiller hastaneleri değil, karakolla- n dolaşacak. Hastaneler bu bayanın denetlemele- ri sonucunda en mükemmel bırduruma getirildi. Şım- di sıra karakollarda. Onlar da kısa sürede düzlüğe çıkacak. Işkence karakolda yapılıyormuş. Bunu söyleyen Mrs. Çiller'in kendisi. Acaba eski başbakanın böy- le konuşmasında ne rol oynuyor? Eğer bu açıkla- mayı bir başkası yapsaydı, herhalde "Vay sen mi böyle söylüyorsun? Gel de ışkence neymış. gör" di- ye ya ışkenceye çekılir ya işkenceye çekilırdı. Yine de Mrs. Çiller'i kutlamak gerekir. Sonunda resmi bir ağız, Türkiye'de işkence olduğunu, hem de bunun "s/stemaMc"yapıldığını kabul edıyor. Ka- bul ediyor ama, aynı resmi ağız daha önce de "dev- letadına kurşun sıkan kahramandır" dememış miy- di? Devlet adına kurşun sıkana "kahraman" dıyen resmi ağız, işkenceyi kaldıracağız dediğınde içten- likli midir? CMUK işkenceyi engelleyemedi. Devlet güven- lik mahkemelerinm gorev alanının daraltıldığını, gö- zaltı sürelerinın azaltıldığını ve törer suçları nede- niyle gözaltına alınanlara avukat yardımı sağlana- cağını söyleyen Çiller mi Türkiye'de işkenceyi on- leyecek!.. Inanabılir misinız buna? Sıyasal yaşama atıldığında Mrs. Çiller özel tele- vizyonlarda sık sık "Insan haklan" konusuna değin- mişti. Bakan ve başbakan olduktan sonra bu ko- nuya neden hiç önem vermedı? Şimdi AB'ye gınp gırmeme söz konusu. Başta Mrs. Çiller'in ülkesı Amenka Bırleşık Devletlerı olmak üzere tüm Avrupa'nın resmi kesımi gerçekte Tur- klye'nin derienip toparlanıp AB'ye gırmesinı ısti- yor. Türkiye her bakımdan önem taşıyor. Ustelik Av- rupa'nın bumunun dıbınde. İşkenceyi fılan şöyle bir azaltıp "uslu çocuk" olsa da AB'ye kabul edı- lip şu ış bir temize bağlansa ne iyı olur... Bu anlayışla yola çıkılınca, Amerıkah bayan Dı- şişleri Bakanı Albright herhalde bizimkıne şöyte diyor: "Kızım, yeter artık. Azaltın şu işkenceyi de bıt- sin şu iş. Çık, birtakım demeçler ver, bır şeyler ya- pıyormuş gibigörün. Yoksa dışJanırsın. "VeABDtüm gücüyle Avrupa'daki büyükelçılen ile Türkıye'nın AB'ye girmesi için didinip duruyor. Böyle bir ortamda ışkence önlenir mı? Sorun salt işkence mi? Türkiye'de işkenceden başka "insan- lıksuçu" ışlenmiyor mu? Öteki "insanlık suçlan"n\ da engellemek için temele inen önlemler almak ge- rekmez mi? Daha Metin Göktepe cınayetı sanık- ları pohslerın mahkemeye bıle çıkarılamadığı bır ül- kede, "Işkence ya bitecek, ya bitecek" diyene ına- nılır mı? Sonunda ne olacağı bellı. Işkenceye başvurulan heryerde; gözaltına alınanlara, tutuklananlara, hat- ta gözaltının ve tutuklanmalann dışında "kapatı- /an "lara şöyle denmesi sürdürülmeyecek mi: "Buy- run, ya işkenceye ya işkenceye." Medya üzerine bır başka önemli kitap: Mehmet Sağnak, "Medya-Politik", Eti Yayınevi, Istanbul, KENT HABERLERI Aydınlar, telefonlarının değil, yükselen sesleri- ni'n dinlenilmesini istediler. (HATlCE TUNCER) Telefon dinlemeye aydmlardan protesto Istanbul Haber Servisi - Emniyet Genel Müdürlü- ğü"nun. aldığı yenı bır ay- gıt yardımıyla aynı anda 50 bm kjşinin telefonlannı dın- leyebilmesı. bırgrup sanat- çı ve aydın tarafından pro- testo edıldı Aydınlar yurt- taşlan. Içişleri Bakanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü, Ankara DGM ile ıl ve ılçe emniyet müdürlüklerine te- lefon açarak"Ağabey bizi dinleme" dıye söylemeye çağırdı. Taksim'de telefon kulü- beleri önünde dün açıkla- ma yapan v e aralannda Fer- hat Tunç. Orhan Aydın gibi sanatçıların da bulun- duğu topluluk. "Biz din- lenmek istemiyoruz" de- dıler. Açıklamada. ülkemız- de yaşayan tüm yurttaşla- rın telefonlarının dınlen- mekte vev a dınlenmek üze- re olduğunun öğrenildiği belırtılerek "devlet, eğer bizim için v arsa. yükselen sesimizi dinlemck zorun- dadır. Telefon konuşma- larımızı değil" denildı. Toplu iş sözleşmesinden sonuç alamayan işçiler eylemlerini sürdürmekte kararlı THY çalışanından düdüklü protesto Istanbul Haber Servisi - Türk Hava Yollan (THY) çalışanlan. toplu iş sözleşmesı görüşmelerinde işverenin uzlaşmaz bır tutum içınde olduğunu savunarak alkış ve düdüklerle protesto yürüyüşü yaptı. Bugune dek uyumlu davrandıklannı söyleyen Hava-lş Sendıkası Genel Başkanı Atilay Ayçin, "Bizi dinlemezlerse, uçaklar uçmavacak. biletler satılmavacak, bakımlar vapılmayacak. EmekJerimizin karşılığını almak istiyoruz. Dönen namerttir" dedi. THY ile Hava-lş arasında 1 Ocak 1997tarihinde başlayan toplu ış sözleşmesı görüşmelennın sonuçlanmamasını 7 bin 500 işçiyi kapsavan sözleşmenin işverenin olumsuz tutumu yüziinden sonuçlanamadığını söyleyen 2 binTHY çalışanı, dün B Kapısı'ndan Dış Hatlar'a doğru sloganlar atarak yürüdüler. (SAADET USLU) protesto etmek için THY çalışanlan, dün bir yürüyüş yaptı 7 bin 500 işçiyi kapsayan sözleşmenin işverenin olumsuz tutumu yüzünden sonuçlanamadığını söyleyen 2 binin üzenndeki THY' çalışanı, dün B Kapısı'ndan Dış Hatlar"a doğru "Kölelik ücreti istemiyoruz", "Yılgınlık yok, direniş var"sloganlan atarak yürümeye başladı. Polısın Dış Hatlar'a gırilmesine izın vermemesi üzerine işçiler, THY yöneticilerini yuhalayarak Genel Müdürlük binasına yürüdü. THY yöneticilennin utanmadan en yüksek ücreti verdiklerini söyledığini belirten Atilay Ayçin, şöyle devam etti: "80 gündür size direniyorlar. Ama mafyava, patronlara, hükümete boyun eğivorlar. Bu nasıl yönetim? Bu dönem size istediğinizi vereceğiz diyenler hâlâ direniyor. Neden direniyorlar? Birilerine ödemeleri gereken diyet borçları mı var? Bütün yollan deneyeceğiz. Istediklerimiz verilmczse uçaklan kaldırmayacağız, bakımları vapmayacağız, biletleri satmayacağız." THY yönetıcılerini rutumlan nedeniyle yuhalayan, alkışlarla. düdüklerle protesto eden çalışanlar, açıklamanın ardmdan dağıldı. Yükserden Çitici'ye nezaket ziyareti Tarihi çeşme tahrip edildi Çemberlitaş'taki 2. Mahmut Türbesi'nin önün- de bulunan 157 yıllık tarihi çeşme, önceki gece kimliği belirsiz kişi ve\a kişilerce balyozla par- çalandı. Polis yetkilileri. saldırının ne amaçla gerçekleştirildiği yolunda henüz bilgi alınama- dığını belirterek soruşturmanın sürdürüldüğü- nü kaydettiler. (Fotoğraf: KAAN SAĞANAK) fstanbul Haber Servisi -Emniyet Genel Müdürü Alaattin Yüksel, tstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Fer- zan Çitici'ye nezaket ziya- retınde bulundu. Karakollarda incelemeler- de de bulunan Yüksel. Yük- sekova çetesını "münferit" bır olay olarak değerlendir- di. Yüksel. ziyaret sırasında vaptığı açıklamada. Başsav- cı Çıtıci've - "iade-i zijaret- te" bulunduğunu belirterek "Sayın başsavcunızda An- kara 'y a geldiğinde bize ne- zaket ziyaretinde bulun- muştu. Gelişimizin başka bir nedeni voktur" dedı. Istanbul Cumhunyet Baş- savcısı Ferzan Çitıci de ki- şilığınden ve çalışmalanndan dolayı takdır ettiğı Alaattin Yüksel'in kendısını ziyaret etmesinden mutluluk duy- duğunu söyledi. Bayrampaşa Cezaevi 'nde dün yapılan aramaya da de- ğinen Başsavcı Çıtici, şun- lan söyledi: "Bu cezaevi konusunda basında çıkan haberlerde, cezaev inin içinde olmama- sı gereken şeylerden bah- sedilivordu. Hep bu şekil- de manşet oluyordu. Biz önceki gün gittik. Çok de- tavlı bir araştırma yaptık. Bakıvorum da basın bunu küçük haberlerle geçiştir- miş. Orada bir Kalaşnikof veya bir tünel başlangıcı bulsak manşet olurdu. Ben güzel şeylerin de haber ola- cağı inancındayım." ValidebağÖğretmenevikorumaaltında Ömer Balıbev, Validebağ Öğretmenevi arazisinin RP'li İsküdar Belediye- si'ne verilmeyeceğini ve koruma altına alınacağını bildirdi. Üsküdar Belediye Başkanlığı, söz konusu ara/iyi yapılaşmayı da kapsayan park alanına doniiş- türmek üzere girişimde bulunmuştu. Balıbev yaptığı ya/ılı açıklamada, Üskü- dar Belediyesi'nce vapılan talebin valilikçe uvgun görülmediğini belirterek "Sö/ konusu arazinin çevresinin ihata duvarı ile çevrilerek koruma altına alı- nabilmesi için keşfi hazırlanmış ve bakanlığımı/dan ödenek talebinde bulu- nulmuştur. Ödenek gönderildiğinde, çevre ihata duvarları tamamlanarak arazi tamamen muhafaza altına alınacaktır' dedi. ( YUSUF ZtYA AY) Tayan'ın ziyaretleri TGSB hükümetten can güvenliği istedi Istanbul Haber Servisi - Milli Savunma Bakanı Tur- han Tayan ile Türkiye Ga- zete Sahiplen Bırlıgı (TGSB) Başkanı Nezih Demirkent arasında dıplomatık üslubu iyi ayarlanmış, sert bır tar- tışma yaşandı. Tayan, dün Türkiye Gaze- tecilerCemıyeti (TGC), Tür- kiye Gazete Sahiplen Bırlı- ğı, Türkiye Gazetecıler Sen- dıkası (TGS) ile Basın Kon- seyı'm ziyaret ertı. Bakan Tayan. TGSB'yı zi- yareti sırasında "Medyanın ikridann yerini almak ar- zusunda olmadığı, kendi iş- levi, kendi misyonu içinde kaknayı düşündüğü nokta- sından hareket ettiği zaman hiçbir sorun kalmaz" dı- ye konuştu. Nezih De- mirkent de buna karşılık şunlan söy- ledi: "Bizim ülkeyi yö- netmek gibi birarzumuz vebedefimiz 0 1 a m a z . Ama her olayın par- 1 a m e n t o içinde bitiri- leceği görüşünün de artık çağdışı kaldığım kabul et- mek lazım. Sözünü ettiğiniz sorunlar bizim tarafımız- dan çıkanlmış değil. Eğer toplumda çarpık yapılan- malar varsa. arkadaşları- mız bunları görevlerini > a- parak topluma iletiyorlar. Hükümetten bir tek talebi- miz var. Can güvenliğimi- zi korusun. Çünkü Sayın Başbakan, altını çizerek söylüyorum. eski Gazete Sahipleri Birliği Başkanı Aydın Doğan'ı hedef göste- rerek suçlamıştır. Bunu herhangi bir kesim yaptığı zaman suç olarak kabul edi- lir." Tayan'ın Basın Konseyi'ni ziyareti sırasında Başkan Ok- • Demirkent "Bizim ülkeyi yönetmek gibi bir arzumuz ve hedefimiz olamaz. Ama her olayın parlamento içinde bitirileceği görüşünün de artık çağdışı kaldığım kabul etmek lazım" dedi. tay Ekşi de basınla ılgılı tum mevzuatları tek bır yasada toplamayı düşünduklennı be- lirterek, bunu taslak halınde hükümete sunacaklannı bıl- dirdı Türkiye'de halen 80 gazetecınin hapiste olması- nın ayıbını taşımaktan bunal- dıklarından yakınan Ekşı, Türkıye'nın. dünyada "dü- şüncesini ifade edenleri içe- ri atan ülkeler kategorisin- de Çin'den önce yer aldığı- nı" v^ırguladı. Susurluk olayı ile ilgili tüm kurum ve kuruluşlann işlevı- nı yennegetırdığını savunan Tayan, şöyle devam ettı: "Güneş balçıkla sıvanmaz. Zaman en iyi ilaçtır. Bu ko- nuyla ilgili gölgeler varsa, bunu da kaldırmak devletin gö- r e v i d i r . Cerçeği ört- bas etmek m ü m k ü n d e ğ i I d i r. Özellikle basın kuru- luşları böy- le bir Örtba- sa izin ver- mey ecek- tir." Telefonla- dınlen-nn mesiyle ılgılı bır soruyu da Tayan, "Hedefimiz telefon- ların dinlenmediği, özgür- lüklerin hiçbir kısıtlamay a uğramadığı ideal bir Tür- kiye'dir" diyeyanıtladı. Ta- yan. hükümetın Refah kana- dından VIGK kararlarının açıklandığından hareketle. dev letın gıziiliğınm ıhlal edıl- diğı görüşunu gereksız bul- duğunu söyledi. TGC Başkanı Nail Güre- li de Turhan Tayan'ın ziya- reti sırasında Turk basınının bütün zorluklara rağmen ış- levını yennegetirdığinı söy- ledi Gürelı. bazı gruplann basını susturmak ıçin çalıştı- ğını, ancak bu çalı^malannın kamuoyunun da desteğiyle sonuç vermedığinı belırttı Nüfiıs Cüzdanımı ve Ehliyetimi kaybettim. Hükümsüzdür. HAKANGÜRLE
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear