19 Mayıs 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 3 KASIM 1997 PAZARTESİ OLAYLAR YE GORUŞLER Atatürk'ün Ülkesinde Eğitim Dr.HALİDEPEK B ır ulke eğıtım ve hukuk sıs- temlen bozulduğunda ço- ker Amacı ınsanlann ya- şamlanru gelışkın bır top- lumda onurluca surdurme- lenm sağlamak olan eğıtım, salt bu nedenle nıtelıklı olmak zorundadır Eğıtımın nıtelığı buyuk olçude ne v apıldı- ğı. nasıl vapıldığı ve ne ıçın vapıldığı so- rulanvlaılgılıdır Oğrenımle donatılmak ıstenen ıdeal bı- rey tıpı, akıl ve ıstenç (ırade) sahıbı bır ın- san ıse buna vonelık programlar hazırlar- sınız Ustelık uzun \ adelere bolerek \ e su- reklıdurumagetırerek Budayetmez Oğ- renım programlannız ulusal eğıtım ıçın te- mel aldığmız ılkelerle kesın olarak eşgu- dumlu olmahdır Soz konusu temel ılkele- n tam bağımsız olarak kurulan ului dev- letımzın anayasasında bulabılırsınız Bovlesı bır kaynaktan beslenen bıre>. tuketen değıl ureten boyun eğıp gudulen değı! eleştıren. >ok eden değıl vareden. hak- lan ıle sorumluluklannın bılıncınde bır yurttaş olacaktır Kımse tersını sav-una- maz Cumhunvetıgerçekanlammakavuş- turan demokrasıvı demokrası vapan bu tur bırev lerden oluşmuş toplumlardır Eğerulusçaamacınız çağdaş demokra- tık ama ozellıkle (tam) bağımbiz bır ulke- de vaşamak ıse, hukukun ustunluğunu \e çagdaş eğıtımın temel ılkelennı sıkı sıkı- >a gozetır, u>gularsınız Hukumet edenlenn değişmesı, şu ya da bu sıyasal eğılımın demokrası kurallan ge- reğı ıktıdara gelışı hıçbır şeyı değıştırme- yecektır Hukumetle devletı bırbınne ka- nştırmazsanız elbette Tersı durumda ıkı- de bır ıçı boşaltılmış kavTamlarla demok- rası soylemıne sanlmanız. erdemlennı sa- yıp dokmenız hıçbır anlamı dıle getırmez Toz duman ıçınde asıl yıtıp gıden bızım ço- cuklanmızdır On mılyonu aşkın çocuk \e gencımız okulsuzdur Olsun, cehalete terkedılen her çocuk a> akkabı boyacılığı ya da kaporta ta- mırcılığı yapabılır nasıl olsar Hıçbır sos- yal guvencesı olmadan, alabıldığıne sağ- lıksız koşullarda çalışmalan onem taşımaz olur bır sure sonra Hiç değilse bir işi var' dıyerek neredeyse se\ mecek duruma ge- lınz Bır başka boluk yaşıtı gıbı sokaklar- da tıner çekmedığı ıçm' Sonra vıcdanlan- mızı rahatlatmak adına otoyolun ortasın- da kâğıt helva satan çocuğa fazladan pa- ralar \ennz Cehaktin cesareti, bızı boğ- madan gorsek ıvı olacak \ufusumuzun % 75*ı aşan kısmı okuma-vazmabılmeven- ler ılkokul mezunlan ve dıplomasız okur- yazarlardan oluşmakta Oğremmın temel oğesı olan oğretmen- ler hâlâ sıstemın oznesı değıl. nesnesı du- rumunda Oğretmen >etıştıren okullar 50"lerdenbuyanaartmamış,eksılmış Alan bılgısı, pedagojık formasyon edınmemn v anında atamalarda adalet ve ozluk hakla- n ıçın dıdınmekteler Sıradan oğretmen anlatır. vetenekli öğFetmen esın kaynağı olurmuş Savısalvetmezhkbıryanaoğret- menımızı nıtelıklı kılabılmek bır başka so- run Ama asıl sorun, Cumhunvet eğıtımı- mn temel dayanağı olan "ögreüm bırttği ya- saa"nın 1980'lerde değıştınlerek fıılen ış- lemez hale getınlmış olması Feryat bun- dan sonra kopuvor zaten Dın hızmetlen> le gorev lı memur >etış- tıren okullar gerek sa>ılan gerek mezun- lan açısından 1954-1994 vılları arasmda obur ortaoğretım kurumlannı açık ara fark- la geçı\or' Herhalde ulkemız genelınde patîavan camı savısına bakılmış ve boyle bır duzenlemeye gıdılmıştır1 Dernekler v akıflar tankat v e cemaatlenn egemen ol- duğu yurtlar, kurslar v s eklendığınde ko- caman bır kesım (sektor) çıkıyor karşını- zavekendıınsanınıyaratıyor Haydısayı- lann onemı yok dıyelım Savısı belırsız Kur'an kurslanndakı çocuklann ezıcı ço- ğunluğunun kız olması çok ama çok du- şundurucu Osmanlıdan alınan kalıt (mıras) zıtlık- lar uzenne kurulu Yan somurge bır ımpa- ratorluğun yarattığı uç tur okul ve bunla- nn taban tabana zıt vetıştırdığı uç tıp ın- san devralınmış Bu uçun ılkı Arapça ıle dınsel eğıtım veren mahalle mekteplen ve ılım ırfan yuvası olmaktan haylı uzaklaş- mış medreseler Ikıncı eğıtım kurumunu. bılımsel olma çabasındakı Tanzımat okul- lan oluşturu>or Bır de vabancı dılle eğı- tım veren sömürge, vanı misvonerokulla- n var Bu karmaşada Osmanlı hem dev- lette hem toplumda bırbınnın dılınden, fık- nnden. yaşamından anlamayan uç tur ın- san elde edıyor Ve bılındığı gıbı çokuyor Yukanda sozunu ettıgımız yapı, elbette yalnızca erkek cınsınden teb'a ıçın geçer- lı Kulluğun obur bolumu olan kadınlarsa zaten yok sav ılıyorlar Osmanlı kız mahal- le mekteplenne (nam-ı dığer kuran kursu) gıdebılıvor Nevarkı 11-12 vaşından ıtı- baren namahrem'e gorunme>eceğı ıçın geleceğı evı ıle sınırlı Ancak 1850'lerde -0 da kâğıt uzennde kalarak- ortaoğretım olanağı tanınıyor Dar'ul Muallımat (Kız Oğretmen Okuluhse 1876'da açılabılıvor Yanı kurulduğu sırada, meslek mektebı vaklaşık 40 yılda ne kadar mezun ve- rebılmışse Cumhunvet o kadar eğıtımlı kadın nufusuna sahıp' KısacaM bır yuz- >ıla yakın suren aravışlar, Osmanh'dakı okullan çağdaş \onde çok az değıştırebıl- mış \nadolu'da >aşavan yırmı etnık ko- kenden ınsan ve onlann ıstencınden (ıra- desmden) bır devlet yaratan devrım ışte bu karmaşavı ortadan kaldınyor Eğföm Cumhumetlegelen avdınlanmanın bel ke- mığı. Oğreüm bırtığı esastır. ulusaldır. la- iktır, moderndır ve demokraüktir dıvor Cumhunvet Hılafetın kaldırılmasından tekkelenn kapatılmasına değın bır dızı re- torm çağdaş ve demokratık Turkıye'nm yapıtaşlannı olus,turu>or Ozundeİcı hak eşıtlığı ılkesını sonuna değın guduyor Son kerte kasıtlı butçelennden en buyuk pav 1 eğıtıme avınvorCumhunvet (Ne >azık kı. tanhmde bır daha \tarurk odnemının ge- lışmeçızgısımyakalayamıyor) Çunku dev- nmın onden aklın ve bılımın oncu olabı- leceğı duşuncesmde Temel ınsan haklan- na saygı, bağımsızlık bılıncıv le gelışır dı- yor Tam bağımsızlığı hedefleyen Cumhu- nyet Turkıyesı once ınsanına yatınm va- pıyor Eğıtımın ve vazının ayncalıklı bır zumrenın tekehnden çıkmasi. yaygınlaşma- sı ıçın dıl reformu gerçekleştınlıyor Yenı alfabesııleTurkçe >azım(ımla)sonınuen az olan dıllerden bın durumuna gelıyor Şım- dılerde kım ne derse desın, Cumhunyet yurttaşınm okur yazarlığı artı>or Insanla- ra aydınlanma ve bılgının volu açılı>or Atatürk Turkıyesf nın koktencı vaklaşımı dunyanm eğıtım pohtıkalan ıçmde belkı de en çarpıcı ve ozgun uygulamavı ışte bu mantıkla yaratıyor Bızden sonra tsveç, Kanada gıbı ulkelenn gelışmış olmalann- da buyuk pa\ı bulunan Koy Enstıtulen 1936'da sosval devlet anlayışı gereğı ku- ruluyor Gerçekten de, bulunduklan bolgede ta- nmsal kalkınmanın oncu gucu oluyor, ta- nm ışbırlığı ve sağlık ocağı gorevını bır- lıkteyurutuyorlar Anadolu toprağında yal- nız urun değıl a>dınlanmış genç dımağlar yetışıyor Bırçoğu 'Bu okullar, köylu, kö\ yerinde kakuı drve kuruldu' onv argısına kar- şı. ulkenın vazın ve sanat alanında yetkın- lıklermıkanıtlıyorlar Kırınsanınınbuyuk- kent varoşlanna vığılmak zorunda kalma- dan oğrenım olanağı bulduğu enstıtuler. çok partılı parlamenter donemde (Sozu- mona "deınokrasi''ye geçıldıgı) kapatıldı- lar Herhalde kalkınmanın, çağdaşlığın yo- lunu tum Turkı>e Cumhunyetı yurttaşla- nna açtıklan ıçın bunca goze battılar Bun- dan sonrası, hepımızın bıldığı uzere bır ılen uç gen adım tanhımızm getınlenyle dolu Amacım "Tarih tekerrurden ıbaret- tir' tekerlemesını ve benzerlennı doğrula- makdeğıldır Kanımcabuturonermelerba- sıt onyargılann kıtlelere sunulan > ansıma- sıdır Çunku tanh, verdığı derslen oğren- meyenlere bedelını ağır odetır Tanhı \a- pan yuce varlığın onunde her Yırmı Do- kuz Ekımde kadrolu saygı duruşuna geç- mek (bu duruşa geçmeyenler konu dışı za- ten) bır çeşıt avııntudan oteye gıdemıyor O'nu gormek. O'ndan oğrenmek boynu- muzun borcudur Çunku burası Turkıye, <\taturk'un ulkesı ve Cumhun>et hâlâ bız- den fıkn hur v ıcdanı hurnesıllerbeklıyor ARADABlR MEHMET ATtLLA Eğıtımcı ÖSYS ve Eğitim Sistemimiz Anadolu lıselen ılefen lıselerının son sınıflarında okuyan oğrencılerın onemlı bır bolumunde yaşa- nan huzursuzluğun çok kımse aynmında değıl Bu okullanmızda oğrenım goren oğrencılerın tumu, şımdıden ÖSYM sınaviannın genlımıne gırdiler ama sozu edılen huzursuzluğun bır başka boyutu da- ha var Kısaca OÖBP dıye adlandırılan Orta Öğ- retım Başarı Puanı Öğrencının dıploma notu ıle oğrenım gorduğu okulun genel başan ortalaması arasındakı fark esas alınarak hesaplanan bu pu- an, tercıh edılen okula gırmede onemlı bır etken olarak karşımıza çıkıyor Dolayısıyla her oğrencı OOBP'yı mumkun olduğunca yukseltme çabası- na suruklenıyor llk bakışta derslenndekı başarıyı arttırarak bu sonuca ulaşılabıleceğı yargısına va- nlsa da, uygulamada bu şansı yakalamak hıç de kolay değıl Çunku Anadolu lıselen, fen lıselen ve super lıseler gıbı okullarda oğrenım goren oğren- cılenn kendı arkadaşlanna fark atmaten oldukça güç, orneğın dıploma notu dort duzeyınde olan bır oğ- rencının arkadaşlarının da ortalaması buna çok yakın olacağı ıçın OOBP'yı yukseltmesı olanaksız Bu durumda oğrencı kendı okulundan aynlarak, ba- şan ortalaması duşuk olan başka bır okula geçış yapıyor ve boylece OOBP'yı yukseltme şansını yakalayarak okul değıştırmeyen sıra arkadaşına gore 10-15 puan avantajla sınava başlamış oluyor Bu durumun ayrımında olan oğrencıler ve velı- lerı, her yıl bu gunlerde okul değıştırme yanşına gı- nyorlar Bu değışıklıkler, hem oğrena kaybeden hem de oğrencı alan okulların dengesını bozuyor ve bırtakım zorluklara yol açıyor Konuyla yakından ılgılenen herkesın bıldığı bu olumsuzluk ortada dururken, herhangı bır duzen- lemeye gıdılmemış olması, bır çozumsuzluk ıle karşı karşıya bulunduğumuz ızlenımını venyor Oy- sa ortada bır sorun olduğuna gore kesınlıkle mut- laka bırçozumu de vardır Bu çozumu gerek OSYM, gerekse Mıllı Eğıtım Bakanlığı yetkılılen bır an on- ce bulmalı ve bu kargaşanın onune geçmehdırler Öte yandan ÖSYM sınavlan da yenıden ıncelen- melı, bu konudayenı bıryapılanmayagıdılmelıdır Ulkemızın unıversıtelerı, ılgılı bakanlıkları, uzman- ları el ele vermelı, daha bılımsel ve eşıtlıkçı bır yon- tem gelıştırerek eğıtım sıstemımızın daha da bal- talanmasını engellemelıdırler Çunku bu gıdışle eğı- tım sistemimiz tum boyutlarıyta bu sınavlara en- dekslenmış olacaktır Şu anda bıle oğrencılerımız, velıler, oğretmenler, yonetıcıler bu sınavlara gore yaşantılarını duzenlemekte, okullar çalışma tak- vımlerını ve not verme duzenlerını bu yarışa gore belırlemenın yollarını aramaktadırlar Sınavlann asıl amacı eğıtım değıl de seçım yapma hatta eleme olduğuna gore nasıl bır tehlıkeyle yuz yuze oldu- ğumuzu bır an once kavramalıyız Ulkemızın onde gelen yetkılılen o açılıştan bu ka- panışa koşup durmamalı, anlamsız torenler ıcın za- man ve para harcanmamalı, ulkenın geleceğını doğrudan ılgılendıren bu sınavın ve eğıtım sıste- mımızın gelıştınlmesı ıçın uğraşılmalıdır Çozumsuz- luk ve zorluk gıbı kılıflann arkasına sığınmak hıç de akılcı ve yurtsever bır tutum değıldır Ne demış Anibal yıllaronce "Ya bır yol bulacağız ya daya- pacağız o yenı yolu1 " TARTIŞMA "Sosyal demokratlara, demokratık solculara "ya da hiçbiri olmayanlara bulunmaz bir kaynak. Turkıye 'deki siyasal oluşumları değerlendirmek için mutlaka okunmah: DE V/Z KA VL KÇL OĞLL yazdı: KARL MARX'TA\GÜNÜMÜZE ALMANYA'DA SOSYAL DEMOKRASI TLYAP, 16. İstanbul Kitap Fuarı 'nda ÜMtTYAYINCILIK B Katı, 15. Sokak Ucuz Kahramanlık... H asan Mezarcı, Atatürke. onun , annesıne ve babasına kufreden bır polıtıkacıdır Bu nedenle 10 5 ay cezaev ınde yatmış ve çıkmıştır Çıkar çıkmaz da doğduğu yer olan Duzce'nın Aydınpınar koyune gıtmış ve hakaretlennı surdurmeye başlamıştır Eylemınden pışmanlık duymadığını soyleyen Mezarcı, gerekırse yenıden cezaev ıne gırmekten korkmadığını da belırtmektedır Ne var kı doğduğu koyde kendı mezannı kazdığının ayırdında değıldır. Şımdılık doğrudan doğruya Ataturk'e degıl, Ataturkçulere, Atatürkçuluğe saldırmakta ve "Kemalizm bitmiştir. Ben Kemalizmin mezarcısıyım" dıye konuşmaktadır (Mılhyet 11 10/1997) Kemalızm nerde, Mezarcı nerdedır 9 Zavallıcık bunun bılıncınde bıle değıldır Kendı koyunde kazdığı ya da kazmaya çalıştığı küçucuk çukura devlen ve dağian nasıl sığdıracaktır 9 Unuttuğu şey Ataturk'un Turk ulusunun gozunde bır "dev" olduğu ve kolay kolay devnlemeyeceğı, bır "dağ" olduğu, hıçbır zaman yıkılamayacağıdır Bu nedenle kazdığı çukura yaraşır bır kışı \arsa, hıç kuşkusuz o Hasan Mezarcı nın kendısıdır lşledığı suçtan otûni Refah Partısı'nden çıkanlan Mezarcı'nın bır partı kuracağı anlaşılmaktadır Ama partı kurmak, turşu kurmak kadar kolay değıldır Bugüne değın dunyanın hıçbır yennde sahte mazarcılann partı kurduğunu ne gören, ne de duyan olmuştur Ataturk'u ve Ataturkçuluğu mezara gommek ısteyen Hasan Mezarcı'ya ahlak kurallan ve koşullan ıçınde şoyle yanıt verebılınz Ataturk ılkelen Turkıve Cumhun>etı'nın >aşam damandır Cumhunyet, Atatûrk ılkelenne dayanmaktadır Ataturk'u yıkmadan cumhunyetı yıkmak olanaksızdır Son tumce Bır Mezarcı değıl, mılyonlarca mezarcı bır araya gelse, Ataturk'u yıkamazlar Ucuz kahramanlık denır senın tutumuna M. İSKENDER OZTURANLI \ y-c ıfi sızseçın.. CUMHURİYET^TEN OKURLARA ORHAN ERINÇ Bahri Hoca da Yok Aıtık Osmanlı Imparatorluğu'ndan gelıp Cumhurıyet Turkıyesı'nın hukuk ve kultur temellerını berkıten- lerın on safında yer alarak devleşenlerden bınnı daha yıtırdık Prof Dr Bahn Savcı dun oğle sa- atlerınde olumlu dunyadan olumsuzluğe kayıver- dı. Uzun yıllar Cumhurıyet gazetesınde bırlıkte ol- manın mutluluğunu ve onurunu yaşayan bır tanı- dığı olarak elım hemen 1995'te yayımlanmış olan "Prof Bahn Savcı Kaynakçası "na uzandı Kıtabın alt başlığı Prof Savcı'nın kışılığını bırkaç kelımeıleozetleyıvermıştı "Cumhunyet'e, Demok- rasıye, Insan Haklanna ve Laık Hukuk Devletıne Adanmış Bır Yaşam " Kıtabı bana da vermıştı 15 9 1996 tarıhını taşı- yan ımzasının ustundekı bolum de hıç odun ver- medığı alçakgonulluluğunun tanıtıydı "Sn Ortian Erinç, Vefalı 'Mulkıyelıler Bırlığı' ıle vefalı asıstan ve oğrencı dostlarhazıriamışlar Ben de vefalı dostların kıtaplıklanna gonderıyorum Sevgı, saygı duygulanm ve başan dıleklenmle " Buyuk hukukçunun, yasa devletınden hukuk devletıne geçılmesı ıçın harcadığı çabalan, bu uğur- da goze aldığı baskılan, gorevden uzaklaştınlışını hepımız bılıyoruz Ama kultur ve sanatımızın da evrenselleşmesı ıçın gençlığının ılkyıllarından baş- layan çalışmalannın hukuk sorunları ıle atbaşı gıt- tığını bılenlerımız ne kadardır acaba? Itıraf edeyım kı ben de oncekı gece bır rastlantı sonucu ayırdına vardım Bır konu ıçın 1938 yılınm "Ayın Tanhı" cıltlerını tarıyordum Ağustos ayı cH- dının "Ayın Kultur Hareketlen" bolumunde Bahn Hoca ıle karşılaşıverdım Izmır'de yayımlanan Ana- dolu gazetesının 17 Ağustos gunlu sayısındakı "Duşunen Sanat" başlıklı yazısı alıntılanmıştı 1914'te doğmuş olduğuna gore 24 yaşındaydı demek ki Aynı sayıdakı dığer ımzalarda şjjnlardı Peyami Se- fa, Dr Rasım Adasal, Hasan Âlı Yucel, Nadır Na- dı, Huseyın Rahmı Gurpınar, Nasuhi Baydar, Vâ-Nû, Huseyın Cahıd Yalçın, Halid Fahn Ozan- soy. Yazı, edebıyatımızın Batı'da yuzumuzu güldüre- cek bır duzeye çıkmamasının nedenlerını ırdelıyor- du Gelışmenın sağlanması konusundakı goruşle- nnı de şoyle ozetlemıştı "Bu ıse sanatkânn duşün- mekten korkmayan, buyuk mevzularta çarpışmak- tan yılmayan felsefı bır espn ıle çalışmasına bağ- lıdır Işte bızım edebıyatımızda noksan olan en bu- yuk husus budur" "Duşunmekten korkmamak" Prof Savcı ının ya- şam boyu koruduğu ılkelennden bırı oldu Bunu, "duşunmeyı aktarmaktan da korkmamak" bıçı- mınde de yaşama geçırmek ıstedı Cumhurıyet'te yayımlanan yuzlerce yazısında da ele aldığı sorunlan ırdelerken bu ılkeden ayrılmadı Ne yazık kı Bahn Hoca nın yazılarından ve soh- betlennden yararlanma olanağımız artık yok Ya- kınlarına, Cumhunyet okurlarına ve oğrencrlerıne başsağlığı dılıyoruz Başba^artMesut Yılmaz ıle Yunanıstan Başbâ- kanrKostas Shnitis'ın Gınt'te yapacağı zırve on- cesınde, Turkıye ıle Yunanıstan arasında Ege De- nızı ve Kıbns'ta karşılıklı tatbıkatlarla tırmanan ger- gınlığı Lale Sanıbrahımoğlu okuıiarımıza duyur- du r - • ABD ve Avrupa Bırlığı'nın (AB), Kuzey Kıbrıs Turk Cumhunyetı uzerınde kurduğu, Rum kesımı ıle bır- lıkte AB'ye tam uyelık yonundekı baskıyı ve huku- metın tepkısını Serkan Demirtaş haberleştırdı • Alper Ballı Susurluk kazasının yıldonumunde so- ruşturmalarda gozardı edılen noktalan gundeme ge- tırdı. • Hukumetın Turkıye'nm elektnk gereksınımının bu- yuk bolumunu karşılayan 26 barajın, gerçekdeğer- lerının çok altında bedellerle 20 yıllığına devır yo- luyla ozelleştırılmesıne yonelık hazırlıklarını ve ge- lışen tepkılerı Banu Salman, Hazal Ateş Çakır ve Faruk Ataay okurlarımıza ılettı • 20 bın megavatlık elektnk enerjısı ureten Turk!- ye, uretımının 6 bın megavatlık bolumune denk duşen yuzde 30'unu eskıyen enerjı dağıtım şebe- kelerınde kaybettığını İstanbul Haber Servısı araş- tırdı • EGS Holdıng'ın Guneydoğu'ya duzenledığı ge- zıyle ılgılı ızlenımlen ve tekstıl sektorunde yaşanan sorunları Merıh Ak aktardı • Önumuzdekı pazartesıye kadar gonlunuzce bır hafta geçırmenız dıleğı ve saygılanmızla ECEABAT SLTLH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN 1996 163 Esas Davacı Muharrem Badem vekılı \\ Nunsın Kurtış tarafından davalılar Omer Badem ve tbrahım Badem aleyhıne açtıklan mıras şırketıne mumessıl tayını dava- sının duruşmasmın 17 12 1997 gunu saat 09 30'da ya- pılacağı, davah Ibrahım Badem ın adresı tespıt edıle- medığınden Teblıgat Yasasfnın 28-31 maddelen uya- nnca teblığ yenne kaım olmak uzere ılan olunur 7 10 1997 Basın 47136 GAZİPAŞA KADASTRO MAHKEMESİ'NDEN 1997 176 Davacı Durmuş Kıncı tarafından davalılar Hasan Bostanoğlu, Yusuf Abdullah oğlu. îbrahım Abdullah oğlu Emıne Abdullah kızı Bostanoğlu \\\ aleyhıne mahkememıze Koru Mahallesı nın Kocabelen mev kı- ınde bulunan 196 ada, 4 parselın kadastro tespıtme ıtı- raz davası açmış olduğundan ^kanda ısımlen geçen davalılann adreslen tespıt edılemedığınden ılanen teb- lığ yapılmasına karar venlmış olduğundan. Adı geçen davalılann va da mırasçılannın duruşma günu olan 18 12 1997 gunü saat 10 25 tekı duruşmaya gelmelerı aksı takdırde duruşmalara yokluklannda devam edıleceğı ılanen teblığ olunur 15 10 1997 Basm 47102 "Yenı Bır Hızmet" Sağlık ekıbımız, evınıze. ışyennıze gelıvor Bır telefon kâfıdır TÜRK KALP VAKFI 19 Mayıs Cd. No: 8 Şişli/İSTANBUL Tel: (0 212) 212 07 07 (pbx) 10 Hat Faks:(0 212)212 68 35
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear