Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
26 KASIM 1997 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
EKONOMI
KRİZÎN YIKICI ETKİLERİ SERBEST PİYASAYA GÜYENİ SARSMAYA BAŞLADI
Küreselleşme çatırdıyorAsya-Pasifik Borsaları
2SKasım1997
TOKYO
Nikkei
15,867.53
- 854.05)
HONGKONG
HangSeng
10,325.56
(-260.80)
SİNGAPUR
KUALALUMPUR
KLSE!ndex
54157
(-29.00)
TAJPEI
Wetghted
lndex
7,759.97
(+3.72)
BANGKOK
Composite
lndex
439.59
(-11.05)
SYDNEY
AllOrdinahes
2,454.4
(-27.7)
• Artan küreselleşme, bankacılık, kur, faiz oranlan
alamnda ya da menkul kıymet piyasalannda ortaya
çıkan krizlerin hızla diğer ülkelere yayılmasına yol
açarken hasan kaldıramayacak durumda olanlann
ise mali açıdan çökmesine yol açıyor.
• Güneydoğu Asya ve bazı Latin Amerika ülkeleri.
küreselleştikİeri ölçüde piyasalan sarsan mali
krizden de en çok etkilenen ülkeler pldular.
Bu ülkelerin liderlerinin, küreselleşmenin yıkıcı
etkilerinden şikâyet sesleri yükselmeye başladı.
Ekonomi Servisi - Kapitalizmin en son
aşaması olarak değerlendirilen
küreselleşme. ülkeler ve insanlar
arasındaki gelir uçurumunu giderek
arttınrken, son yıllarda yaşanan krizler
neo-liberal politikalara olan güveni de
sarsmaya başladı.
I994'te Meksika, I995'te Arjantin,
I996'da Bulganstan ve 1997 başında
Çekoslavakya'da serbest piyasa
uygulamalan yüzünden yaşanan çeşitli
krizlerin ardından Güneydoğu Asya'da
somut sinyallerini yaz başlannda veren
ve bölgenin sınırlannı aşarak dünyaya
yayılan sarsıntılar. ülkeler arası
ekonomik entegrasyonun ortaya
çıkarabileceği zararlan yeniden
gündeme getırdi.
ABD'de yayımlanan liberal eğilimli
Wall Street Journal gazetesi 29 Ekim
tarihli başmakalesinde, "Üeri derecede
entegre olmuş dünya ekonomisinde,
döviz ruleti felakete yol açabüiyor"
diyerek boyutlan büyüyen küresel
ekonominin etkilerinin nelere yol
açabileceğini de bir anlamda itiraf
ediyordu.
Artan küreselleşme, bankacılık, kur, faiz
oranlan alanında ya da menkul kıymet
piyasalannda ortaya çıkan krizlerin hızla
diğer ülkelere yayılmasına yol açarken
hasan kaldıramayacak durumda
olanlann ise mali açıdan çökmesine yol
açıyor.
Ekonomik entegrasyon ve serbest piyasa
ekonomisi uygulamalan açısmdan
birkaç yıl önce. gelişmekte olan ülkelere
örnek gösterilen Güneydoğu Asya ve
bazı Latin Amerika ülkeleri,
küreselleştikleri ölçüde piyasalan sarsan
mali knzden de en çok etkilenen ülkeler
oldular.
Son günlerde bu ülkelerin liderlerinin,
küreselleşmenin yıkıcı etkilerinden
şikâyet eden sesleri giderek yükselmeye
başladı.
Geçen ay gelişmekte olan 15 ülkenin
oluşturduğu G-15 zirvesine katılan
Malezya Başbakanı Mahathir
Muhammed ve Endonezya Devlet
Başkanı Suharto. yeni emperyalizm ve
küreselleşmenin olumsuz etkilerinden
yakınarak; BM, IMF. Dünya Bankası
gibi uluslararası örgütlere piyasalann
yeniden düzenlenmesi ile ilgıli
taleplerini ilettiler.
Öte yandan bu süreç içerisinde
ekonomik egemenliklerini daha da
arttıran gelişmiş ülkeler. Manila'da
toplanan Asya-Pasifik Ekonomik
Forumu'nda (APEC) küreselleşmenin
savunusunu yapmaya devam ederken.
birlığin 'zayıF ülkelerinden Malezya"nın
Başbakanı Muhammed serbest piyasa
düzenine aşın güvenin zararlanndan
yakınıyordu.
Uzakdoğu iflaslann eşiğindeEkonomi Servisi - Japonya'da
Yamaıchı Menkul Değerler'in
ıflasınm yankılan sürerken
geçen yıl 179 trilyon kâr eden
Tokyo-Mitsubıshi Bankası da
e>lül ayına kadar altı ayda
860.5 mılyar yen (yaklaşık 1.3
katnlyon lıra) zarar edeceğıni
açıkladı. Japon Yeni. dolar
karşısında son 5 yılın en
düşük düzeyıne ındi. Dolar-
yen paritesi 128 barajmı aştı.
Güney Kore'de ise aracı
kurum çalışanlannın sendika
yetkilıleri, gecici olarak
kapatılması için borsanm
önünde eylem yaptılar.
Japonya'daki banka knzinin
ardından Güney Kore'de de
bankalar iflasm eşiğine geldi.
Güney Kore Merkez Bankası
dün açıkladığı raporda,
ülkenin 5 büyük tkaret •-' -"
bankasının işlemlerini
durdurma tehlikesiyle karşı
karşıya olduğunu belirterek
fınans dünyasını uyardı.
Tüm bu gelışmelerle birlikte
Japon Merkez Bankası,
Yamaıchi Menkul Değerler'in
iflasının etkilerini hafifletmek
için fınans sektörüne 125
milyar dolar (24 katnlyon lira)
vereceğıni açıkladı. Japon
Merkez Bankası, 6.3 milyar
dolar sadece Yamaichi'de
hesabı olanlar ve
yatınmcılann kayıplan için
kullanılacağını açıkladı.
Japon para birimi yenın tüm
Avrupa borsalannda değer
kaybetmesi ve ABD Dolan
karşısında son 5 yılın en
düşük değerine inmesıyle tüm
Asya ülkelerinin para
değerlennde ve borsalannda
düşüş gözlendi.
Resmi tatil dolayısıyla önceki
gün kapalı olan Tokyo Menkul
Kjymetler Borsası'nda Nikkei
Endeksı dün, cuma günkü
kapanışına göre 854.05
puanlık düşüşle, 15867.53
puandan kapandı. Gün ıçinde
endeksın 15774.33 puana
kadar gerilediği görüldü.
Japon yatınmcılann diğer
fınansal kurumlann da
zararlannı gizliyor
olmalanndan korktuklan
bıldinlirken, bır aracı kurum
yetkilisi yaptığı açıklamada
şunlan söyİedi: "Yamaichi
Menkul Değerier'in ve bu av
başında Sanyo aracı
kurumunun çökmesi üzerine
finansörter, hisse seneüerini
saüşa çıkardılar. Japon hisse
senetkrini turmanın riskli
olacağını düşünüyonız."
Hong-Kong ve Seul
borsalannda hisse senedi
fiyatlan yüzde 2.5 düşerken.
Kuala Lumpur Borsası yüzde
5.1, Bangkok Borsası yüzde
3.8'lik gerileme kaydettı.
New York Borsası'nda ise dün
Dow Jones Endeksi açılıştan
sonra 10 dakıka içinde yüzde
0.6'hk yükselişle 7819.4
seviyesine ulaştı.
Bu arada, Japonya ekonomisi
ile ilgili karamsariık Tokyo'da
dolann 1992 Ağüstös aymdan
bu yana en yüksek düzeyine
ulaşarak son beş yılın en
yüksek değeri olan 127.88'i
gördü.
G. Kore'ye acı reçete
Güney Kore'de önde gelen 21
aracı kurumda örgütlü sendika
temsilcilen borsanın geçici
olarak kapatılarak hisselerdeki
değer kayıplanntn
durdurulması için dün Seul
Borsası önünde eylem
yaptılar. AA'nm habenne
göre, göstericiler Kanada'da
devam eden Asya Pasifık
Ekonomik Forumu'nun
sorunlan çözümlemek üzere
geri dönmeleri çağnsı yaptılar.
Yabancı gözlemciler,
yatınmcılann IMF'nin
dayatacağı katı koşullar ile
birçok firmanın batacağından
endişe ettiklerini dile
getirdiler.
Seul'de temasiannı sürdüren
IMF heyeti, mali yardımda
bulunmadan önce,
yönetimden mali kurumlann
daha sıkı denetlenmesini ve
bu amaçla tarafsız üst bir mali
kurul oluşturulmasını istedi.
IMF'nin önerdiğı 'aa
reçete'de yılda 6 gün izin
yapabılen Güney Korelilenn
daha çok çahşması isteniyor.
Piyasalarda yen, dolara karşı son beş yılın en düşük seviyesine indi.
Asya için kurtuluş stratejileri
Asya'dakı kriz yeni
bir boyut kazanırken
yeni çözümler aranıyor.
Financial Times pazartesi günkü
baskısında. bu ipuçlanndan
yararlanarak sorunun aşılmasını
sağlayacak öneriler getirdi. Financial
Times"a göre halen Kanada'da süren
APEC (Asya-Pasifik Ülkeleri
Economik Topluluğu) göriişmeleri,
krizden etkilenen ülkelerin sorunlannı
ve alacaldan tedbirleri ifade etmeleri
için büyük fırsat oluşturuyor.
Japonya ve Güney Kore'ye krizden
çıkış için şunlar öneriliyor:
HNANCIALTIMES tazeiemeK ıçın
Japonya ve Güney Kore, batan banka
ve şirketlerin ekonomilerinin bütüne
zarar vermemesi için aldıklan
önlemleri resmen ilan etmelıler.
0 Tokyo ve Seul'deki hükümetler,
çözüm politikalannın takviminı
düzenlemek üzere sorunlannın
kapsamını belirlemeliler.
0 ABD ve Avrupa destek vennek için
yardımlann kullanılacağı alanlar
hakkında aynntılı bılgiye sahip olmalı.
• Asya'ya serbest piyasa içinde
kalacağı gûvencesi verebilmelı.
Clinton'dan uyan: Krizi ciddiye alınEkonomi Servisi - Asya-Pasifik
Ekonomik tşbırlıği zirvesine katılan
üye ülke lıderleri Asya'da krizin
devam ettiğı yolunda görüş birliğine
vanrken knzin etkilerini farklı
değerlendirdiler. Hıçbir ülkenin
kendini krizden kurtaramadığını
belirten ülke liderleri, bölgede uzun
dönemli ekonomik büyüme için
gerekli olan temellerin var olduğunu
ve Asya piyasalannın tekrar
iyıleşeceğinden şüphe duyulmaması
gerektiğıni v urguladılar.
ABD Başkanı Bill Clinton da Asya'da
yaşanan finansal krizin küresel
ekonomiyi yavaşlatabileceğini
vurgulayarak krizin ciddiye
alınmasının gerektiğinı söyledi.
Asya-Pasifik Ekonomik Işbirliği
(APEC) zırvesı Kanada'nın
Vancouver kentınde iki gün sürdü.
Uzmanlar. 18 üye ülkenin liderlerinin
katıldığı zirveyi. APEC'in en önemli
toplantısı olarak nıtelendirdiler.
Asya'da yaşanan finans knzinden
sonra bölge ekonomısinin büyük
sarsıntı geçırdiği sırada yapılan
zirvede. üye ülkelerin sarsıntıya karşı
koyabılme yollan arandı.
Dünya ekonomismin altüst oiduğunu
belirten Tavland Başbakanı Chuan
Leekpai, hiçbir ülkenin Asya kriziyle
Clinton APEC'te uyardı.
ortaya çıkan ekonomik sarsıntıdan
kendini kurtaramadığını söyledi.
Tayland'da başlayan finans krizinin
Güney Kore'ye sıçradığını söyleyen
Leekpai. "Güney Kore'nİD durumu,
krizin bölgedeki büriin ülkelerin
başına gclebileceğine işarettir" dedi.
Öte yandan Kanada Başbakanı Jean
Chretien. görüştüğü ülke liderlerinin
knzı ekonomik yavaşiama yaşamadan
atlatacağından emin olduklannı ilen
sürdü.
Japonya Başbakanı Ryutaro Hashnoto
ise Asya'da yaşanan kriz ile
Japonya'da yaşanan krizi birbirinden
ayn tutmak gerektiğini vurguladı.
Hasimoto neden olarak da
Japonya'nın kredi alan değil, veren bir
ülke olmasını gösterdi.
Clinton pazar günü yaptığı konuşmada
Asya'da yaşanan krizi "yolda bulunan
ufek taşlar" olarak nitelendinrken,
pazartesi günü krizin cıddi olarak ele
alınmasının gerektiğini söyledi.
Clinton. Asya'ntn krizden çıkmasmın
Japonya'nın bölgedeki liderliğiyle
olabileceğini iddia etti.
APEC zirvesinin sonuç bıldirgesinde
üye ülkelerin, serbest piyasa
ekonomisinin birçok yarar sağladığını
düşündüğü ve ticaret-yatınm
serbestliğim devam ettirecekJen
belirtildi. Zirve sonunda gelecekte
meydana gelebilecek benzer krizlere
karşı önlem alabilmek için işbirliği
yapılmasına karar verildi. Ulaşılması
hedeflenen uygulamalar arasında
fınans piyasalannda işbirliği. finans
hizmetlerinin liberalleşmesi için
dünya çapında yapılacak çağn ve
APEC üye ülkeleri tarafından ticaret
serbestliği tanuıacak önceiiklı
sektörlerin belirlenmesi konulannın
en kısa zamanda yapılması bulunuyor.
Dünya ekonomisinde Asya-Pasifik
ülkelerinin yeri
Vancouver'datoplananAPEC üyeteri dünya
ekonomisinm yanstndan fazlasmı temsil ediyor.
Gayri Safi Milli Hasıla (1996, mtyari)
ABD
HongKong
Tayland [
Sngapur
Şil,
ı n
Gelişmekte Gelişmiş
olan ülkeler
ülkeler
Dünya ticareti
YeniZetanda
P.YeniGine
Brunei APEC (1996)
' APEC ülketeri GSMH toplamı: 22 trilyon $
Kriz
guncesı
• 14-15 MayiS:
Taylad Bahtı,
ekonominin
yavaşlaması ve politik
belirsizliklerin etkısiyle
yoğun satışa neden
oldu. Tayland ve
Singapur merkez
bankalan bahtı
korumak için
müdahaleye başladılar.
• 2 Temmuz:
Tayland Bahtı serbest
piyasaya bırakıldı.Baht
dolar karşısında yüzde
15-20 değer yitirdi.
• 11 Temmuz:
Filipinler de pesoyu
serbest piyasaya bıraktı.
• 14 Temmuz:
IMFFilipinler'el.l
milyar dolarlık yardım
teklifinde bulundu.
• 24 Temmuz:
Malezya para birimi
ringit 38 ayın en düşük
düzeyine indi.
Başbakan Mahathir
Muhammed serbest
piyasa spekülatörlerine
karşı savaş açtı.
• 5 AğuStOS:
Tayland istikrar
paketinı açıkladı.
• 11 AğUStOS: IMF.
Tayland için 16 milyar
dolarlık yardım paketi
hazırladıgını açıkladı.
• 14 AğUStOS:
Endonezya rupisi
belirlenen band
kaldınlınca dolar
karşısında en düşük
seviyesine indi.
• 19 AğUStOS:
Güney Kore parası won
tarihin en düşük
değenne indi.
• 8 Ekim:
Endonezya IMF'den
yardım isteyeceğini
açıkladı.
• 28 Ekim: Won'un
düşüşü müdahaleye
rağmen hızlandı.
• 31 Ekim: IMF,
Endonezya için 40
milyar dolarlık yardım
paketini açıkladı.
• 1 Kasim: Güney
Kore, "won hiçbir
zaman 1000 dolar
seviyesinin altına
düşmeyecek' dedi.
• 7 Kasım:
Piyasalar. Güney Kore
wonu savunmak için
IME'ye gitmelidir
telkini yapmaya
başladı.
• 10 Kasim: Won
teslim oldu.
• 19 Kasim: Won'un
günlük dalgalanma
limiti yüzde2.5"ten
yüzde lO'açıkartıldı.
Won yüzde 10 düştü.
• 21 Kasim: Güney
Kore ve IMF 20 milyar
dolarlık yardım paketi
için anlaşma yaptı.
• 24 Kasım:
Japonya'da 3. büyük
iflas gerçekleşti. Aracı
Kurum Yamaichi
iflasını istedi. Güney
Kore'de Seul borsası
son 10 yılın en düşük
seviyesine indi.
• 25 Kasim: Dolar
yen karşısında son beş
yılın en yüksek
seviyesine ulaştı.
Dolar/Yen paritesi
128.07 oldu.
BENCE
İZZETTİN ÖNDER
Klasik/Heterodoks
Politikalar
Ekonomide gündemin çok hızlı değişmesi
karşısında, geçen hafta vemniş olduğum sö-
zü gelecek haftaya erteleyerek bugün, acil
gündem maddesini tartışmak istiyorum. Ge-
lecek hafta sözümü yerine getirmeyi umarak,
bu değişiklik için özür diliyoaım.
•••
55. hükümetin üç yıllık, istikran sağlama ve
enflasyonu düşürme projesi IMF tarafından
geri çevrilince yaklaşık olarak aynı hedefleri bir
yıl gibi kısa bir süre içinde gerçekleştirme
programı acilen devreye sokulmaya çalışıl-
maktadır. IMF'nin dayatmalarına, borç sıkın-
tısı içinde olan hükümet, doğal olarak uymak
durumundadır. Zira, bir bakanın, politik çar-
pıtma üslubu içinde söylediği gibi, Türkiye'ye
gölge yapan IMF değil, fakat milli gelirinin ya-
rısına yakın olan borç stokudur.
Uzun vadeye yayılan programlar sosyal so-
runları büyütmemekle beraber, uygulanma
şansı düşük projelerdir. Zira, uygulama süre-
si içinde iktidardeğişiklikleri yanında, program-
da çok ciddi erozyonlar da meydana gelebi-
lir. Bu nedenle, enflasyonla mücadelede cid-
di programlar şok niteliğinde ve kısa dönem-
li olur.
Kısa dönemli şok politikalann iki önemli ni-
teliği vardır. Bunlardan birincisi, bu program-
lann ani bir kararla devreye sokularak, ekono-
mik ajanlan bulunduklan pozisyonda yakaia-
maktır. Şok politikalar, uygulamaya koyulduk-
lan anda ekonomide tüm piyasalarda tüm fi-
yatlan dondurur. Böylece, politikanın uygula-
maya koyulduğu andaki pozisyon, tüm ajan-
lar için bir süre boyunca sabit tutulur. Şok po-
litika uygulaması esnasında fazla yük çekmek
istemeyen ekonomik ajanlar, uygulama döne-
mi başında poziyonlannı ayariama yoluna gi-
rebilir. Işte bu duruma mani olabilmek için şok
politikalar aniden ve ansızın uygulamaya ko-
yulurlar.
Şok politikalann ikinci önemli özelliği ve
farklılığı ise, bu politika uygulaması esnasın-
da önemli miktarda dış mali destek gereksi-
niminin ortaya çıkmasıdır.
Klasik istikrar programından farklı olarak,
şok programlarda iç aktanm kaynaklan, eko-
nomik ajanlar arasındaki nispi durumlann ko-
runmuş olmasından dolayı, daralmış veya hat-
tatıkanmış olduğundan dolayı, ekonominin dış
kaynak ihtiyacı artar. Dolayısıyla, gerekli dış kay-
nak bulunmadan şok programlar uygulanamaz.
Şok politika uygulamalarının örnekleri de bu-
nu gösteriyor. ısrail bu tür politika uygularken,
ABD'den önemli mali destek aidı.
Klasik istikrar politikalanna karşıt olan şok
istikrar politikalan, heterodoks politikalar ola-
rak da anılırlar. Bu politikalar ekonomik ajan-
lann nispi durumunu koruduğu için, içteki güç-
lü çevrelerce fazla destek görmeyebilir. Böy-
lesi olası bir dirence rağmen hükümetin şok
politikalara yönelmesi IMF baskısının güçlü
olduğunu göstermektedir. Doğal olarak, üç
yıllık klasik politikadan kısa süreli şok progra-
ma geçiş, ekonomideki tüm makro dengele-
rin ve bütçe büyüklüklerinin yeniden kurul-
masını gündeme getirir. Borçlanma politika-
sının da revize edilmesi gerekir.
Heterodoks politika uygulaması dayatma-
sı karşısında IMF'den mali destek almayı he-
defleyen hükümet, bunun yanında güçlü ve kâr-
lı kuruluşlan, enerji santrallannı hızla devret-
meyi de planlıyor, hatta nükleer enerji politi-
kalannın yönetimini de başkalanna devrediyor
demektir.
Tüm bu olası fedakârlıklara rağmen Türki-
ye'de enflasyon tek haneli rakama çekilebilir
mi? Bunun cevabı belki "evet" olabilir. Fakat,
acaba enflasyon bu düzeyde tutulabilir mi,
sorusunun cevabı ise kesinlikle "hayır"d\r.
Çünkü enflasyonun çok büyük bileşeni yapı-
saldır.
Yapısal sorunlar ise ancak orta veya uzun
dönemde çözülür. Benim burada kastettiğim
yapısal sorunlar, yeni sağ taraftartannın anla-
dığı gibi, özelleştirme ya da SSK reformu ol-
mayıp, özel ve kamu kesimi bir arada, üretim-
de verimsizliktir. Bunun çözümü ise talep kı-
sıcı önlemlerle gerçekleştirilemez.
•••
Sevgili öğretmen meslektaşlanm; bizim bel-
li bir kutlama gününe gereksinimimiz yok. Sev-
gili öğrencilerimizin içimizde yaktığı ateş bizi
ısıtır!
Ne olurdu bu güzel yaratıklar hiç büyüme-
selerdi! Bize gelince, fazla bir şey beklemeye
gerek yok. Ne de olsa biz de emekçiyiz.
•••
Sevgili okurlara bir kitap önerisi: Hans-Pe-
ter Martin ve Harald Schumann, "Global-
leşme Tuzağı: Demokrasiye ve Refaha Saldı-
n", Ümit Yayınevi, 1997.
Bu hafta
NET kâr payı dağıttık.
24 Kjsım 1996da Ihlas Finans'a 100.000 Tl
yatıranların paraları 24 Kasım 1997de 203.000 TL oldu.
Onlar '\ 103 hazandı. Ya siz?
24 Kasım 1997 tarihi itibanyfa dağıtılai NET kâr paybn
30 GÜN
90CUN
180 CÜN
360 G Ü N
HERIOO.OOOTUÇİN
5.356
17.633
45.567
103.450
HER10O0USDİÇIN
5.26
16.94
31.62
61.98
HER10O0DMİCIS
4.93
16.21
3338
69.45
SUBEIİRİMİZ Ööli TATİÜ VE CUMARTESİIBIİ (12KK>-17:00) AÇHOIR.
i Ihlas
Finans"Faızstz Bankacı'tkta Oncu'