23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
1 KASIM 1997 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER KKTC lideri Rauf Denktaş, Yunanistan'ın karasulanm 12 mile çıkarmak için beklediğini söyledi 4 AB üyeliğiııi 12 mü îzler'• Holbrooke ile görüşen Denktaş, ABD ve Avrupa ülkelerinin KKTC halkının karşı karşıya bulunduğu tehdidi görmezden geldiklerini savundu. FUATKOZLUKLU/ AHMET YEŞİLTEPE \VASHINGTON / NEW YORK - Ku- zey Kıbns Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş. Rumla- nn Avrupa Birligi'ne (AB) üye olmala- nnın ardrndan Yunanıstan'ın da Ege'de- ki karasulannı 12 mile çıkaracağını öne sürdü. ABD yönetimini uyaran Denktaş, Ati- na'nın bazı oyunlar peşinde koştuğunu ve bölgeyi ateş çemberine çevirecek sin- si planlar hazırladığını savundu. "Yunanistan Kıbns'a silah yığryor ve savaş haarbğı yapıyor" diyen Cumhur- başkanı. ABD ve Avrupa ülkelerinin KKTC halkının karşı karşıya bulundu- ğu tehdidi görmezden geldiklerini söy- ledi. Türk tarafının "Hakh talepleri kabul edilmeden" Kıbns'ta çözüme ulaşmanın mümkün olamayacağmı vurgulayan KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, önceki akşam ABD Başkanı Bill Clin- ton'ın Kıbns Özel temsilcisi Richard Holbrooke'la New York'ta ikinci bir gö- rüşme yaptı. Denktaş, Amerikalı diplomata, Rum yönetiminin bütün Kıbns halkını temsil ettiği anlayışında ısrarla adadaki soru- nun büsbütün çıkmaza sürükleneceğıni vurguladı. KKTC Cumhurbaşkanı, görüşmede Clinton'ın temsilcisi Holbrooke'un haf- ta başında sundugu "Kıbns'ın ABikya- pacağı tam üyelik müzakerelerine Rum yetidlilerle biriikte kaühn" önerisıni de reddettı. Denktaş. HolbrookeMa göriişmesin- den sonra bir basm toplantısı düzenledi. Holbrooke'a "Tûrktarafimn görüşle- rini bir kez daha aktardığuu" belirten Cumhurbaşkanı "Rumlar AB'ye kabul edffirse, bizim alacağumztedbirlerde ka- n olacakar. Yani sorumlu ortadadır. Bu görüşümüzü Amerikan yönetimine bil- dirdik'* dedi. Denktaş. Holbrooke'a söylediklerini şöyle aktardı: "Rumlann Kıbns'ın tümüne hakim olmadıklannı ve olamayacaklannı her- kesin anlaması gerekir. Şimdi bakük Id Rumlar kendi başlanna AB'ye gidiyor- lar ve kimsenin bize söz hakkı tarudığı yok. Bunun üzerine arûk lafin aniaşıla- nını söyledik. Kuzev Kıbns tanınsın ve Türki- ye'nin hakları kabul edilsin. tşte biz ancak o zaman görüşürüz. Türk tara- fı, Rum devletinin sahte bayrağı altın- da AB müzakerelerine katılmayacak- ür." ABD yönetiminin Kıbns konusunda bir formulü bulunmadığını belirten Denktaş "Amerika'ya Rumlaıia eşit si- yasi statümüzü görün, tanıyın dedik. Rumlartek başına Kıbns'ı temsiledemez dedik" şeklinde konuştu. Rauf Denktaş'ın verdiği bilgiye göre Holbrooke, AB'ye üyelik koşullanna ilişkin aynntılı görüşmelerin gelecek yıl mart aymda başlayabileceğini söyleyip, o tarihe kadar bir çıkış yolu bulunabile- ceğini vaat etti. Ekonomik yardıma koşul getirildi ABD Türkiye'ye yardımı bölüştürdü\VASHESGTON (AA) - ABD Kongresi, Türkiye'ye 1998 Mali Yılı Bütçesi çerçeve- sinde verilecek ekonomik yardıma yine ko- şul getirdi. Kongre'nin her iki kanadından üyelerin oluşturduğu ortak komite, 40 milyon dolarlık Ekonomik Destek Fonu (ESF) yar- dımımn yansının "demokratik kurumlann güçlenmesi için çalışan ve iç huzursuziuktan etküenen bölgeterde faaliyet gösteren hükü- met dışı kumluşlara verilmesi" yolundaki ko- şulu değıştirmedi. Temsilcıler Meclisi ve Senato'nun dış yar- dım ödenekleriyle ilgili Ortak Komitesi'nin, hibe olarak verilen ESF'ye getirdiği koşulda şu ifade yer aldı: "ESF yanhrrunın en az yansı, demokratik kurumlann güçlenmesi için çalışan hükümet dışı özel kuruluşlara, iç huzursuziuktan etki- lenen kişi ve topluluklara, bölgesel sorunlann banşçı çözümü ve bölgesel ekonomikgelişme- ye katkı için kullanılacakür." Bu ifade ilk kez Temsilciler Meclisi Tah- sisler Alt Komitesi'nin gecen haziranda yap- tığı toplantıda. Türkiye aleyhtan üyelerin gi- rişimiyle tasanya eklenmişti. Tasan. aynı ifa- delerle Temsilciler Meclisi Genel Kuru- lu'ndan da geçmişti. Ancak tasannın Senato aşamasında bu ifadeler bulunmuyordu. Uzlaşma sağlanması için toplanan Ortak Komite'de Türkiye'nin kabul edemeyeceği belirtilen bu koşul değiştirilmedi. Bu ifade- ler, Türkiye ile ABD arasındaki Savunma ve Ekonomik tşbirliği Anlaşması'na da (SEİA) ters düşüyor. Türkiye, geçen yıl Kongre'nin. ESF yardı- mına Ermeniler ile ilgili koşullar getirmesi- nin ardından Amerikan ekonomik hibesini tümüyle reddetmışti. Böyle bir gelişme, Tür- kiye-Amerika ilişkileri tarihinde ilk kez ya- şanmıştı. Türk hükümeti, Temsilciler Meclisi Tahsis- ler Alt Komitesi'nin ESF yardımına koşul ek- lemesinin ardından konuyu ABD yönetimi- nin dikkatine getirmiş, tasannın o günkü şek- liyle yasalaşmasının kabul edilemeyeceğini bildirmişti. ABD yönetiminden yardımın ko- şulsuz verilmesi için çaba göstermesi de is- tenmişti. ABD yönetimi. Kongre'den Türkiye için 175 milyon dolar savunma kredisi (FMF) ile 50 milyon dolar ESF talep etmiştı. Tasannın son şekline göre FMF kredileri genel kesin- tiler çerçevesinde 150 milyon dolara indirilir- ken ESF. 50 milyon dolardan 40 milyon do- lara düşürüldü, bunun yansı da koşula bağ- landı. Türkiye, 1995 yılında da ESF yardımının koşula bağlanan bolümünü almayı reddetmiş- ti. Tahsisler Ortak Komitesi'nin tasansı, Temsilciler Meclisi ve Senato'nun Genel Ku- rullan tarafından onaylandıktan sonra imza- lanmak üzere Beyaz Saray'a yollanacak. Dimitra 'yı teşhir kampanyası ATİNA (AFP)-Yunanistan'da yayımlanan Avriani gazetesi, 1996'da ölen eski başbakanlanndan Andreas Papandreu'nun dul eşi Dimitra Liani'ye yönelik bir "nefret kampanyası'* sürdürüyor. Gazetenin birinci sayfasında bir aydan beri her gün 40 yaşlanndaki Dimitra'nm çıplak fotoğraflan yer alıyor. Dimitra'nm kumsalda, yatakta, bir kadınla. bir köpekle çıplak fotoğraflannı yayımlayan gazetenin yazı işleri müdürü Yorgo Ciroyannis elinde bir ay yetecek kadar resim bulunduğunu ve resimler bitene kadar yayının süreceğini belirtti. Gazetenin satışlannın ikiye katlanmasına karşm Ciroyannis amacının tiraj arttırmak değil Dimitra'yı Yunan toplumsal yaşamından silmek olduğunu söyledi. Liani'nin ilgi odağı olmak için elinden geleni yapması Yunan halkının tepkisini çekiyor. Dimitra'nm. PASOK lideriyle evliligine ilişkin yazdığı kitap, Andreas Papandreu'nun anısını lekelediği gerekçesiyle protesto edilmiş, kitabın imza gününde bir kadın Dimitra'yı tokatlamıştı. PASOK hükümeti ve insan haklan gruplan da gazetenin Dimitra'ya yönelik nefret kampanyasına göz yumuyor. İNTERAKTİF TELEFON İNTERAKTİF BİLGİSAYAR Türkiye'de ve dünyada ilk kez İş Bankası'nın sunduğu interaktif Bankacılık Sistemi. bütün bireysel bankacılık işlemleri için hizmetinizde. İsterseniz döviz ulıp satın. isierseniz repo yapın, kredi kartı borcu ödeyin, havale gönderin, yatırım hesabı işlemlerinizi yapın. Nasıl isterseniz.... İNTERAKTİF BANKACILIK İnteraktif Bankacılık Sistem(\lc \apabılcceği ı>lemlere i?ırk<*ç ornek.. BİLOİ SOHMA İŞLEMLERİ bakiyesi • Yatırım Hesabı bak«yesı • Yatırım Hesabt'nın bugunku degerı • Menkul Ktymet İşlem flyatlart • Repo faız oranları • Fatura bilgüeri • Vergı bıtgılerı rf gerek yok demektir'. İnteraktif Bankacılık'ın inanılmaz kolaylığından yararlanmak için hesabımzın olduğu İş Bankası şubesine bir interaktif Bankacılık talimatı vermeniz yeterli. Kendinize ait bir telefonunuz ya da bilgisayanruz olmasa bile, hatla Türkiye'de değil yurtdışında olsamz bile interaktif Bankacılık Sistemi'nden yararlanabilirsiniz. İş Bankası'nın gelişmiş güvenlik öıılemleriyle ve tabii, hiçbir ücret ödemeden... • • YATIRIM MESABI İŞLCMLERİ • Yatırım Fonu alım-satımı ve alış talîmatt verme • Sab.t Getırilı Menkul Kıymet alım-satımı ve alış talimatı verme • VDMK aitm-satımı ve alış talimatı verme • Lot Altı hısse senedt alım-satımı • Hisse Senedi afış-satış talimatı • Altın al.m-satımı REPO İŞLEMLERİ • Repo bilgi sorma ve işlem yapma OOVİZ İŞLEMLERİ • Döviz alış-satış ODEME İŞLEMLERI • Kredi Kartı borcu • Fatura • Vergi HESAP AÇMA VE BAŞ/URU İŞLEMLERİ • Vadeli TL. Vadeli/Vadesiz Döviz Tevdiat hesabı • Kredid Mevduat hesabı • TUketlci Kredisi • Kredi Kartı HAVALE İŞLEMLERİ HESAPLAR ARASINDA PARA AKTARMA İŞLEMLERİ • Vadeli/Vadesiz TL hesaptan TÜRKİYE İŞ BANKASI Tevdiat hesabına POLİTİKADA SORUNLAR ERGUN BALCI İpan'ın Füzeleri ve Ötesi Ingiliz The Independent gazetesinin 28 ekim ta- rihli sayısında iran'ın füze üretimine ilişkin ilginç bir haber vardı. Gazete, iç sayfada manşetten verdiği haberde, İran'ın 6 ya da 8 ay içinde Rusya'nın yardımına ge- rek kalmadan tek başına füze üretebileceğini bil- diriyordu. The Independent, ABD ile Israil'in yoğun baskılanna karşm Rusya'nın, İran'ın füze yapımı- nayardım etmesini Moskova'nın Ortadoğu'daet- kinliğini arttırmak istemesine bağlıyor. Rusya'nın İran'ın füze yapımına yardım etmesi Moskova'ya bölgede etkinlik sağlayabilir, ama Türkiye için çok ciddi bir sorun yarattığı kesin. Iran halen iki tür füze üzerinde çahşıyor. Bunlar- dan Sihab-3'ün menzili 1300 km olup 700 kilo patlayıcı taşıyabtliyor. Sihab-4 adlı diğer füze ise 2000 km'lik menzi- le sahip. Sihab-4'ler 1000 kilo ağırlığında savaş başlığı taşıyabiliyorlar. Bu füzeler, Rus SS-4 füze- lerinden esinlenerek üretiliyor. SS-4'lere gerekti- ğinde nükleer başlık takılabiliyor. Nitekim Sovyet- ler Birliği Soğuk Savaş sırasında bu füzelere nük- leer başlık takmıştı. Türkiye, Israil ile beraber İran'ın tamamlamak üzere olduğu füzelerin menzili içine giriyor. Sihab- 3, Güneydoğu Anadolu'yu, 2000 km menzilli Si- hab-4 ise Istanbul'u vurabiliyor. • • • Moskova, Iran'a kesinlikle füze teknolojisi sat- madığını iddia ediyor. Ancak ülkedeki çok sayıda silah firması ile labaratuvar merkezi hükümetin de- netiminden kaçmış durumda olduğundan, Iran'a birçok yoldan füze teknolojisi sızdırmak mümkün. Kaldı ki Amerikalılar Veltsin yönetiminin, Iran'a füze teknolojisi transferi konusunda bilgi sahibi olmadığına pek inanmıyorlar. Washington'a göre Rus yönetiminde sertlik yanlısı olan kanat bu iş- ten haberdar. • • • ABD, Iran konusunda ikileme düşmüş durum- da. Bir yandan güçlü petrol lobısi ve eski Başkan Carter'ı Ulusal Güvenlik Danışmanı Prof. Zbigni- ew Brzezinski'nin başını çektiği bir dizi aydın, Tahran'la ilişkilerin düzeltilmesi için Beyaz Saray'a baskı yapıyor. Öte yandan Iran, Rus yardımı ile Is- rail'i ve Körfez'deki 20 bin Amerikan askerini vu- rabilecek güçte füzeler geliştirirken, teröre verdi- ği desteği sürdürüyor. Bu olgu da ABD'nin Iran'la ilişkilerini düzeltmesini olanaksız kılıyor. Çin Devlet Başkanı Ziyang Zemin ile Başkan Clinton arasında VVashington'da düzenlenen zir- veden sonra Çin'le ilişkilerini düzelten ABD, şim- di Rusya'ya, Iran'a yardımı kesmesi için daha ka- rarlı biçimde baskı yapabilecek konuma geldi. VVashington'un Çinkartını"kullanıpkullanma- yacağını yakında göreceğiz. • • • İran'ın yapmakta olduğu füzelerin menzili içine girdiğimizden, sorun Türkiye'yi de kuşkusuz çok yakından ilgilendiriyor. Rusya, bilindıği gibi Ermenistan, Suriye ve Kıb- ns Rum yönetimine de füze satıyor. Moskova'nın, bu satışlardan Türkiye'nin büyük rahatsızlık duyduğunu bilmemesine imkân yok. Ne var ki, Rusya da Türkiye'nin bazı davranış- larından rahatsızlık duyuyor. Örneğin, Istanbul'da Çeçen Kültür Merkezi'nin açılması, Avrasya feribotunu kaçıran militanlann, peş peşe hapisten kaçmaları gibi olayların, Mos- kova'da ciddi tedirginlik yarattığı açık. Rusya'nın bizi rahatsız eden davranışlanna son vermesini istiyorsak, bizim de Moskova'nın duyar- lı olduğu konularda dikkatli davranmamız gerekir. Oslo'daki Cocuk zirvesi bitti 'Okulu engelleyen iş kabul edilemez' GÜRHAN UÇKAN OSLO - Oslo'da pazarte- sinden beri sürmekte olan Birleşmiş Milletler Çocuk Işçiler Konferansı, perşem- be akşamı bütün delegele- rin sonunda tek bir bitiş bil- dirisi üzerinde uzlaşmaya varmasıyla sonuçlandı. 40"ı aşkın ülkeden gelen 300 de- lege "Çocuğun okul gidişi- ni. eğitimini engelleyen hiç- bir işin kabul edilemevece- ğT üzerinde görüş birliğine vardı. Acil önlemlerpaketi- nin temel maddeleri şöyle; - Çocuğun okul zamanı içinde ya da dışında. sağlı- ğını tehlikeye sokan hiçbir iş kabul edilemez. Ulusal hükümetlere yapılacak eko- nomik yardımda bu koşul öncelikle anımsatılmalıdır. - Çocuğun ekonomik ba- kımdan istisman anlamına gelen işler de kabul edile- mez. Uygun koşullarda ve zamanlarda yapılan ücret- ler, adil bir düzeyde olmalı- dır. Bu sayede çocuklar. bir- den çok iş edinmeye zorlan- mamış olurlar. - Varlıklı ülkeler. geliş- mekte olan ülkelere yapa- cakları ekonomik yardım- larda eğitime a>nlacak mik- tan özel olarak belirtmeli- dirler. Norveç hükümeti. bu oranı kendi hesabına % 15 seviyesine 2000 yılına dek getirmekte kararlı olduğu- nu açıkladı. Birleşmiş Milletler'in uluslararası yardım örgütü ILO'dan Assefa Bequele şu yorumda bulundu: - 15 yıllık bir program içinde dünya çocuklarının ucuz işçi gibi çalıştınlmala- nnı önlemek mümkündür. Her ülke bu konuda üzerine düşeni kararlı olarak yapar- sa ve gelişmekte olan ülke- leri ucuz işgücü cenneti ola- rak görmeyi ve üretilen mallannı yok pahasına al- mayı keserlerse bu gerçek ortaya çıkar. Oslo'da bakan düzeyin- deki toplantıda aynca 1999 yılında yeni bir ILO kon- vansiyonu düzenlenmesi konusunda anlaşmaya vanl- dı. Aynı zamanda sendikala- nn uluslararası temsilcileri de konferansın sonuç bildi- risinden duyduklan mem- nuniyeti dile getirdiler. Nor- veç Işçi Sendikalan Konfe- derasyonu'nun yöneticile- rinden E\y Buverud Peder- sen şu yorumda bulundu: - Sonuç bildirisinde eğiti- min önemini güçlü bir şe- kilde vurgulanmasıyla ço- cuk işçi çalıştınlmasına kar- şı verilmekte olan mücade- le yeni mevzi kazandı. Yal- nızca iki-üç yıl önce böyle bir şeyde bunca ülkenin an- laşmaya varması düşünüle- mezdi bile. Konferansın son günün- de üç çocuk işçi bakanlara seslenme olanağını buldu. Bu olanağın tanınmadığı bazı Latin Amerikalı çocuk işçiler ise salon dışında ağızlannı yara bandıyla ya- pıştırmış şekilde dolaşarak protestoda bulundular. Bi- lindiği gibi îskandinav- ya'nın çocuklara yardım eden en büyük kurumu Radda Barnen dünyanın 4 kıtasından 20 kadar çocuk işçiyi konferansa katılmala- n için getirmiş. ancak kon- ferans düzenleyicileri tara- fından engellenmişti.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear