Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
1>3OEYLÜL 1995 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Menzip,
sessizfiğini
bozınadı
• istanbul Haber Servisi-
Istaıbul Emnıyet Müdürü
Ne:det Menzir. istifasıyla
flgîi söylentilerin yeniden
ğüıdeme gelmesine karşın.
-- sessizliğini bozmadı.
--Koılisyonun dağılmasından
şoıra katıldığı toplantılarda
,. gaffitecilere soru sorma
. olaaağı tanımayan Menzir.
• dür katıldığı ödül töreninde
v de |azetecilen yanına
yaÜaştırmadı. Menzir,
MHP İstanbul ll Başkanı
Ortan Çetinkol'un sahibi
oldığu Fulya'daki benzin
istasyonuna geçen günlerde
silahlı saldın
gerçekleştirenleri yakalayan
maosikletli polislere ödül
verlmesi törenine katıldı. 4
maorsikletli polise toplam
1(X milyon lira para ödülü
verdi.
Haksc
tutuklamaya
tazminat
• INKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Yargıtay, haksız
•yere tutuklanan kişilerin.
gözaltmda ve tutuklulukta
" geçırdikleri süreyi de
" dikkate alarak manevi
tazminat ödenmesini
kanrlaştırdı. Yargıtay 9.
Hukuk Dairesi, söz konusu
"kişılere ödenecek
> lazminatm, haksız
2enginleşme sonucunu
•: doğurmayacak şekilde
belaienmesi gerektiğini de
bildirdi. Adana 1. Ağır
Ceza Mahkemesi'nin,
haksız yere tutuklu kaldığı
«aptanan bir kişiye, tutuklu
kaldığı gûnler için 2 milyon
470 bin lira maddi. 35
milyon lira da manevi
tazminat ödenmesi
yönündeki karan, Hazine
Müsteşarlığı tarafından
temyiz edilmesi üzerine,
Yargıtay 11. Ceza Dairesi
tarafından yeniden ele
alındı. Yargıtay 11. Ceza
Daıresi, belirtilen ölçüler
göz önüne alınmadan,
tiaksız yere tutuklu kalan
kişı yaranna fazla miktarda
tazminat venldiğini
saptayarak yerel
mahkemenin hükmünü de
• bozdu.
Onartan
yaianlama
• İstanbul Haber Servisi -
Türk Kardiyolojı Derneği
' Genel Sekreteri Prof. Dr.
' -Altan Onat ile
" Hipertansiyon ve
'Ateroskleroz Derneği Genel
Sekreteri Prof. Dr. Serap
' Erdine, Bayer firmasının
ürettiği "Adalat" ile Pfizer
firmasının ürettiği
"Norvasc" adlı ilaçlann
- kalp krizine yakalanma
•• riskını arttırdığı yolunda
»basında çıkan haberleri
yalanladılar.
Tören nedeniyle
yollar kapanacak
• İstanbul Haber Servisi-
tstanbul'un kurtuluşunun
H J2. yıldönümü olan 6 ekim
;»$uma günü düzenlenecek
**1örenler nedeniyle bazı
yollar trafiğe kapatılacak.
İstanbul Emniyet
Müdürlüğü'nden yapilan
açıklamaya göre, 1 ekim
-pazar günü Vatan Caddesi
tören provalan nedeniyle. 6
ekim cuma günü de törenler
nedeniyle Vatan Caddesi
girişlen, Aksaray Meydanı,
Lahor Meydanı. çevreyolu
girişlen, Ahmedıye Kavşağı
ve Millet Caddesi'nin
Topkapı istikameti tören
bitimine kadar trafiğe
kapalı tutulacak.
Bayram
genelgesi
P ANKARA (Cumhuriyet
.Bürosu)-CHP Genel
Sekreteri Adnan Keskın,
'", çartisinin il ve ilçe
orgütlerine Cumhuriyet
Bayramı kutlamalanna
ilişkin bir genelge
r' gönderildiğini açıklayarak,
. törenlerin coşkulu ve
. görkemli geçmesi için parri
_ örgütlerinin göreve
çağnldığını bildirdi.
tP'den MGK'ye
tepki
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - tşçi Partisi (İP)
Genel Sekreteri Mehrned
•Bedri Gültekin, Türk-Iş'e
' bağlı sendikalann başlattığı
grevlerin ve bu
doğrultudaki tüm işçi
eylemlerinin yasal
olduğunu söyledi. Emekçi
eylemlenni durdurmaya
kimsenin gücünün
yetmeyeceğini savunan
1
Gültekin. "MGK'nin
tehdıtleri de eylemleri
engelleyemez. Bütün halk,
işçi sınıfını desteklemeye
devam edecektir" dedi.
Komisyon'un ANAP'lı üyeleri, soruşturmadan kaçan Çiller'i yaylım ateşine tuttu:
Kara paralar aldarayor
Manukyan başbakan olsun:
TBMM Liderlerin ve Yakınlannm Malvarlıklannı Araştırma
Komisyonu'nun ANAP'lı üyeleri Hatinoğlu ve Seven. komisyon
başkanı DYP'li Müftüler'in 'yalan' söylediğini ileri sürdü.
Mehmet Seven, "İlla ki bu ülkeye bir kadın başbakan
gerekiyorsa, bence Başbakanlık koltuğuna, bir kadın olarak
vergisini tıkır tıkır ödeyen Manukyan'ın oturması gerekir" dedi.
Vahdettin'den özür dilensin:
ANAP Grup Başkanvekili Aşık, Başbakan Çiller'in TBMM Mal
Varlıklan Araştırma Komisyonu'nu çahştırmamak için yeniden
CHP'ye yöneldiğini ileri sürdü. Aşık, "Bu millet, Çiller'i
gördükten sonra Vahdettin'den özür dilemelidir. Çünkü, Vahdettin
bir daha dönmeyeceğini bile bile ve elinin altında tüm Osmanlı
hazinesi bulunduğu halde yurtdışına mal kaçırmadı" dedi.
ANKARA (Cumhuri-
yet Bürosu) - ANAP. Baş-
bakan Tansu Çiller'ın.
kuşkulu servetinin araştı-
nlmasından kaçtığını ile-
ri sürdü. ANAP Grup
Başkanvekilı Eyüp Aşık.
Başbakan'ın. TBMM Li-
derlerin ve Yakınlannın
Malvarlıklannı Araştırma
Komisyonu'nu çahştır-
mamak fçin yeniden
CHP'ye yöneldiğini be-
lirtere'k "Bu milletÇiUer'i
gördükten sonra son Os-
manlı Padişahı Vahdet-
tin'den özür dilemelidir'*
dedi. ANAP'lı komisyon
üyelerinden Süleyman
Hatinoğlu da Basba-
kan'ın, malvarlığının be-
lirlenmesinden sonra sıra
kaynaklannın araşhnlma-
sına geldığinde çalışma-
lann dondurulduğunu be-
lırterek "Kara para ak-
lanmasından çok ciddi en-
dişeterimiz var" dedi. Ko-
misyonun ANAP'lı üye-
lerinden Mehmet Seven
de ülkeye mutlaka bir ka-
dın başbakan gerekiyor-
sa, Başbakanlık makamı-
na, "bir kadın olarak ver-
gisini tıkır tıkır ödeyen ve
her sene vergi rekortmeni
olangenele\ sahibi Matild
Manukyan'ın oturması
gerektiğini" söyledi.
Aşık. Hatinoğlu ile dün
ortak bir basın toplantısı
duzenledi. Aşık, Çiller'ın
kendilerine yaptığı şartlı
koalısyon önerisine karşı-
lık götürdükleri koşullar arasında, servet
komisyonunûn çalışmalannı tamamlayarak
raporunu kamuoyuna açıklaması da bulun-
duğunu anımsatarak "Sayın Başbakan bu
koşulu görünce paniğe kapıklı. Görüşmenin
yönünü başka tarafa çevirmeye çalışarak
görüşmenin kesilmesini sağtadı" dedi. Aşık.
şöyle devam ettı: "Bu millet, Çiller'i gör-
ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART
dükten sonra son Osmanlı Padişahı \ ahdet-
tin'den özür dilemelidir. Vahdettin bir daha
dönmeyeceğini bile bile \e elinin altında tüm
Osmanh hazinesi bulunduğu halde yurtdı-
şına mal götürmemiştir. Bugüne kadar Çil-
ler dışında hiçbir başbakan da yurtdışına
mal kaçırmamışhr." Hatinoğlu da servet ko-
mısyonunun Çiller'ın yurtdışındaki ve yur-
tiçındeki malvarlıklannı belirlediğini, sıra
bu varlıklann kaynaklannı araştırmaya gel-
diğinde çalışmalann dondurulduğunu söy-
ledi. Hatinoğlu, kara para aklanması konu-
sunda çok cıddi endişeleri bulunduğunu da
dilegetirdi. Hatinoğhı, komisyonun DYP'li
Başkanı Denizli Mılletvekili Haluk Müftü-
ler'in kendılerınden habersiz olarak düzen-
lediğı basın toplantısında ra-
por yazma aşamasına gelındi-
ğıni söylediğini anımsatarak
"Bu da kesinlikle yalandır.
Henüz o aşamada degiliz" dı -
ye konuştu. Komisyonun
ANAP'lı üyelerinden Bilecik
Mılletvekili Mehmet Seven
de dün yaptığı yazılı açıkla-
mada, DYP'li Müftüler'in
önceki gün düzenlediği basın
toplantısında yaptığı açıkla-
malan komisyon adına yapıl-
mış kabul etmediğinı vurgu-
layarak şu görüşleri dile getir-
dı:
"Şayet, Tansu Hanım'dan
ve eşinden o kadar eminseler
ve güveniyorlarsa gelsinler,
kamuovunun, basının huzu-
nında tüm malvarlıklannı in-
celeyelim. Kamuoyu görsün
kimin ak, kimin kara oMuğu-
nu. Ama, şundan herkes emin
olsun ki Tansu Hanım'ın ma-
b-mülkü hepsi yerinde. Aza-
lan vok, çoğalan var. Ameri-
ka'dakiler habire kuzuluyor,
Türkive'dekiler mantar gibi
çoğalıyor. Şayet, illa ki bu ül-
keye bir kadın başbakan gere-
kiyorsa, bence başbakanlık
koltuğuna bir kadın olarak,
vergisini nkır ükır ödeyen ve
her sene vergi rekortmeni
olan Sayın Manukyan'ın
oturması gerekir. Hiç olmaz-
sa dürüstçe vergisini ödemek-
te, ülke ekonomisine fazlasry-
la katkıda bulunmaktadır."
Servet Komısyonu Başka-
nı DYP DenızirMilletvekili
Haluk Müftüler, Aşık'ın
açıklamalanna yanıt verdi.
Müftüler, açıklamasında, komisyon çalış-
malannı kamuoyuna aktardıklannı belirte-
rek, Çiller'ın de kendilerinden, çalışmala-
nn bir an önce bitirilmesini istediğini sa-
vundu. Liderlerden hiçbirini aklamak ya da
karalamak için görev almadıklannı belırten
Müftüler, Çiller'den kendisinin aklanması
yönünde emir almadıklannı söyledi.
\
ANAP, Çiller'li
formüllere karşı
DÜRDANE KOCAOĞLL'
ANKARA - ANAP'ın.
Başbakan Tansu Çiller'in
aralıkta seçime gitmek va-
adiyle kurabileceğı bir
azınlık hükümetine de des-
tek vermeyeceği bildirildi.
ANAP Grup Başkanvekili
Oltan Sungurlu. Çiller'e
güvenmediklerini belirte-
rek "Çiller bugün aralıkta
seçim koşuluv la azınlık hü-
kümeti kurar, vann yap-
maz. Başbakan'a güven-
memiz mümkün değiL Bu
nedenle Çiller'li hiçbir for-
müle güvenoyu vermemiz
söz konusu oİamaz" dedi.
ANAP Genel Başkanı Me-
sut Yılmaz'ın gün boyu
DYP'li muhalif millerve-
killeri ile telefon trafiği ku-
rarak Çiller'in kuracağı bir
azınlık hükümetine destek
vermemelerini istediğı bil-
dirildi Yılmaz, "entrika-
larla kurulmaya çalışılan
azuılık hükümetini engel-
lemek için çalıştıklannı"
söyledi.
Çiller'e hiçbir hareket
alanı bırakmamak için ça-
lışan ANAP lideri Yılmaz.
hükümeti kurmakla görev-
lendirilen Başbakan'ı sı-
kıştınyor. Yılmaz'ın. Çil-
ler'in hükümeti kurama-
ması olasılığını dikkate
alarak Meclis'te temsil
edılen bütün partilerin
temsil edileceği geniş ta-
banlı bir hükümet ile seçi-
me gidilmesi için çalıştığı
bildirildi.
'Erez'in entrikalan'
TBMM Başkanı Hüsa-
mettin Cüıdoruk \e BBP
Genel Başkanı Muhsin Ya-
acrağlu ile de dirsek tema-
sını sürdüren Yılmaz, dün
Türkiye Ziraat Odalan
Birliği'ni kabulü sırasında
\ aptığı konuşmada. Türki-
ye Odalar \e Borsalar Bir-
Iiğı Başkanı Yâhm Erez'ı
de sert bir dille eleştirdi
Yılmaz. "Odalar Biriiği
Başkanı'nm entrika deste-
ğrvle azınlık hükümeti kur-
maya çahşı>oıiar. Ne yap-
tıklannın farkında değiller.
Bu kadar verdikleri zarar-
dan sonra, şimdi de Türtd-
ye'yi felakete götürmek is-
tiyoriar. Buna engel olmak
göre\imiz. Azınlık hükü-
metini engellemek için üze-
rimize ne düşerse onu ya-
pacağız"dedi.
Başbakan Tansu Çil-
ler'in aralıkta seçim koşu-
luyla bir azınlık hükümeti
kuracağı yolundaki haber-
ler, ANAP'ı rahatsız etti.
ANAP Grup Başkanvekili
Sungurlu. Çiller'in aralık-
ta seçime yanaşacağına
inanmadığını belırterek,
"Bu bir kandırmaca. Çil-
ler, seçime gitnıez'* dedi
Yapamayacaksabmıksm
BBP lideri Muhsin Yazıcıoğlu, Çiller'le köprüleri attı
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
ANAP'ın, Başbakan Tansu ÇiDer'ı
"kuşatarak
n
azınlık hükümeti
girişimini önlemek için görüştüSü
Büyük Birlik Partisi (BBP) ve "
Demokratik Sol Parti'nin (DSP)
liderleri, dün temas kurarak durum
değerlendırmesı yaptılar. BBP
Genel Başkanı Muhsin VazKioğiu.
azınlık hükümetinin ağırlaşan ülke
sorunlanna çözüm üretemeyeceğinı
belirterek genış tabanlı bir hükümet
kurulmasından yana olduklannı
bildirdi. Yazıcıoğlu. Başbakan
Tansu Çfller c. ancak geniş tabanlı
hükümet arayışına destek
vereceklerinı kaydederek "Yetki
kendisinde, denesin. Oimuyorsa
Meclis'in önünü tıkamasın" dedi.
BBP lideri Yazıcıoğlu, dün
düzenlediği basın toplantısında.
hükümet bunahmmın gittikçe
kanşık bir duruma dönüştüğünü
belirterek böyle bir ortamda
yaşanan kamu çalışanlan grevinin
büyük tahribata yol açtığını söyledi.
Hükümetin. "KTT'lerin işe
yaramadığını kanıtlamak ve
özelleştirmeye zemin hazırlamak
icin" grevien "zevkJe" ızledığini
savunan Yazıcıoğlu. "Bu sorunlann
aşdması için hükümet sorununa bir
an önce çözüm bulunmaudır. Ancak
bu şantaj ve pazarbklarla
halledilmesin" dedi.
Olası bir azınlık hükümetinin
yığılan sorunlan çözmeye
yetmeyeceğini belirten Yazıcıoğlu,
bu konuda bir oluşuma destek
Yazıcıoğlu ile Ecevit dün durum de-
ğeriendirmesi yaptılar.
vermeyeceklerini kaydederek
"Sayın Basbakan'ın. azınlık
hükümeti için aba alündan sopa
gösterir gibi yeniden CHP ile
yakınlaşmasını tasvip etmiyonız.
Bölücü kadrolar CHP'nin hükümet
ortakuğı sonucu devlete yaklaşmıştır.
Bu geniş toplumsal muhalefetin
sürdüğü sırada. azınlık hükümetinin
kurulması daha ciddi sorunlar
doğurur" dıye konuştu. Azınlık •
hükümeti yerine. RP'nin de içinde
yer aldığı geniş tabanlı bir hükümet
formülü aranmasmı isteyen
Yazıcıoğlu, Başbakan Çıller'e,
böyle bir girişimde bulunması
durumunda destek vereceklerini de
kaydederek "Eğer Çiller
başarabiliyorsa. yetki kendindedir,
denesin. Oimuyorsa Meclis'i
bkamasm" dedi. Yazıcıoğlu,
TBMM Başkanı Hüsamettin
Cüıdoruk yönetiminde geniş tabanlı
hükümet senaryolannın
anımsatılması üzerine de şöyle
konuştu: "Sayın Cindoruk bizim
gündemimizde değil. Böv le bir
senaryonun içinde vokuz. TBMM'de
birçok imkân doğacağına
inanryorum, arayışlar sürsün. DYP
tçinden Sayın Çiller'i de rahatsız
etmeyecek bir isim bulunabiür."
Yazıcıoğlu, DSP lideri Ecevit'le de
durum değerlendirmesi yaptı.
Başbakan Çiller'le yaptıklan
görüşmeden sonra kurulacak bir
azınlık hükümetine destek
verecekleri belirtilen Yazıcıoğlu ve
Ecevit, ANAP lideri Mesut
Yılmaz'ın girişimleri sonucu, bu
oluşuma karşı olduklannı
açıklamışlardı.
BBP lideri Yazıcoğlu ile DSP Genel
Başkanı Ecevit, dün saat 15.OO'te
TBMM'de buluştular. Yazıcıoğlu
görüşmeden sonra. "Aralıkta seçim
koşuluy la oluşacak azmhk
hükümetine destek verir misiniz?"
sorusuna. "Acil seçim mümkün de
değil, faydalı da değil. Yetişmez.
Yüksek Seçim Kurulu Başkanı
yurtdışındaki işçileri ne yapacak?
Anayasa Mahkemesi'nden geri
dönerr
dedi. Ecevit ise gazetecilenn
aynı konudaki sorulannı yanıtsız
bıraktı.
POLİTİKA GÜ]NLÜĞÜ
HİKMET ÇETtNKAYA
• •Erken Seçim mi?
Başkent kulislerindeki 'siyasisenaryolar"\n ardı ar-
kası kesilmiyor...
Tansu Hanım, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ni-
hat Yavuz'u telefonla arayıp şöyle'demiş:
"Aralık ayında erken seçim için hazıriıklı olun..."
Nihat Yavuz da yanıt vermiş:
"Derhal efendim... Ama 2.8 trilyon ödenek gere-
kir..."
Tansu Hanım bir 'baskın seçim'e mi hazırlanıyor
dersinız? Hiç sanmıyoruz. Tansu Hanım, sadece ka-
faları kanştırıyor, milletvekillerine 'gözdağı' veriyor.
DYP içındeki muhalif gruba da 'kendinize gelin' de-
mek istıyor...
Tansu Hanım, CHP lideri Deniz Baykal'ı arayacak,
ama şimdilik birkaç gün geçmesinı istiyor. Necdet
Menzir'i her an 'feda etmeye' hazır olduğunu her-
kes biliyor.
Ne demişti Hikmet Çetin'e Tansu Hanım?
Şunu:
"Ben de Menzir'den hoşnut değilim, ama onu
Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel tutuyor. Siz işi
Çankaya'da çözün..."
Tansu Hanım sıkışık durumda...
Sağ olsun 'medya', Tansu Hanım'ı hiçyalnız bırak-
mıyor. Her gün yenı senaryolar üreterek desteğini
sürdürüyor...
Gerçekten Tansu Hanım, en iyi çözümün erken se-
çim olduğuna inanıyor mu? Tansu Hanım'dan vaz-
geçtik; Mesut Yılmaz, Denız Baykal, bırakın aralık
ayını, mart ya da nisan ayında bir erken seçim isti-
yoriar mı?
Daha bitmedi... Necmettin Hoca, Ecevit, Türkeş
erken seçimden yana mı? Hiç sanmıyoruz. Seçim ne
kadar geç olursa, bu yaşam pahalılıgından, ekono-
minin altüst oluşundan halkımız etkilenecek. Böyle-
ce DSP, RP ve MHP'nın oylan yükselecek.
• • •
ikı üç gündür Ege'deyiz...
Yenı Asır gazetesinde bir kamuoyu anketi yayım-
landı...
18 yaşın üzerinde 1770 kişiye şu soru yönettilmiş:
"Bugün seçim olsa kime oy verirdiniz?"
Işte anketin sonuçlan:
"DSP yüzde 23, DYP yüzde 18, ANAP yüzde 17,
CHP yüzde 13. RP yüzde 7, MHP yüzde 5, YDH yüz-
de 4, diğerleri yüzde 2, kararsız yüzde 11."
DSP, Izmir'de birinci partı konumunda...
1970'li ve 1980'li yıllarda 'sosyal demokratlann ka-
lesi' olan Izmir'de 'tepkioylan' merkez sağ partilere,
MHP ve RP'ye gitmıyor, tam tersine DSP'yegidiyor...
Istanbul'un varoşlanndakı 'düzene tepki oylan T\e-
fah Partisi'ne kayarken Izmir'de, DSP'ye akıyor.
Oysa; İstanbul ve Izmir'in varoşlarında yaşayanlar
aynı yörelerden gelen, aynı görenek ve gelenekleri
içeren, aynı 'kültürmozaıği'ri\ oluşturan insanlardır...
O zaman bu işte bir terslik var...
Nedır bu terslik söyler misiniz?
DSP'nin Izmir'de örgütlü çalışmasıdır. Ayrıca dinci
ve ırkçı söylemlerin yine Izmir'de ılgi uyandırmama-
sıdır...
Demek ki Türkiye'de sosyal demokrat hareket ta-
banda yok olmamıştır. Emekçi kitleler CHP yerine
RP'nin 'adil düzeni'ne, MHP'nin 'şehitkanı üzerinde
yaptığı politıkası'na kanmamıştır...
Izmir ve Ege, Türkiye'de siyasal hareketi 1946'lar-
dan beri yönlendiren bir yöremizdir. izmir'deki siya-
sal gelişmeler her dönem Ankara'yı etkilemiştir. Bı-
rakın kamuoyu araştırmasını, yüz yüze konuştuğunuz
20 kişiden 10'u "Oyumuz DSP'ye" demektedir.
Böyle bir hava karşısında Tansu Hanım, Mesut Bey,
Denız Bey gerçekten 'erken seçim' derierken içten
midirler?
• • *
Son üç gündür 'Başkent'teki siyasal gelişmeleri iz-
lerken CHP lideri Denız Baykal'ın DYP ile yeniden or-
taklık kurmaya eğilimli olduğunu görüyoruz. Eğer
CHP'de "Ortak olurseçime öylegideriz" diye bir dü-
şünce varsa bız onların yanıldıkları inancındayız...
Neden mi? Çünkü CHP tabanı hükümet ortaklığın-
dan bıkmış. Hem SHP hem CHP döneminde hükü-
met ortağı olmak, onlara bir artı puan getirmemiş.
Türkiye'deki 'şeriatçı ve ırkçı örgütlenme'nin cereme-
sini sosyal demokrat taban çekmiş...
Ya DYP tabanı ne diyor tüm bu olup bitenler kar-
şısında?
Şunu:
"ANAYOL formülü bizim kurtuluşumuz oiacaktt,
amaolmadı..."
DYP tabanı erken seçim istemiyor...
Şöyle ya da böyle bir ANAYOL formülü üzerinde
duruyoriar...
Baykal, Çiller'e
yanıt hakkı istedi
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- CHP, DYP Genel
Başkanı ve Başbakan Tansu Çiller'in, koalisyonun
dağılmasının ardından, televizyonlarda yaptığı "Ulusa
Sesleniş" konuşmasına karşı yanıt hakkı istemiyle
Radyo Televizyon Üst Kurulu'nun ardından,
mahkemeye başvurdu. CHP Genel Başkanı Deniz
Baykal, Ankara Sulh Ceza Mahkemesi'ne verdiği
başvuru dilekçesınde, Başbakan Çiller'in 21 eylülde
yaptığı konuşmada, partısını ve kendisini küçük
düşürücü sözler kullandığını belirtti.
OTLAR /ORAL ÇALIŞLAR
T
erörle Mücadele Yasası'nın 8.
maddesinin 1. fıkrası şu sözlerle
başlıyor: "Hangi yöntem, mak-
sat ve düşünceyle olursa olsun..."
Bir yargıç yanındaki arkadaşına
anlatıyor, "Kardeşim, örneğin ben şimdi kı-
zımın elinden tutsam ve sokağa çıksam ve
tam bu sırada bir grup, PKK bayraklarıy-
la gösteriye başlasa ve ben de orada polis ta-
rafından gözaltına alınsam. bu 'her ne mak-
satla olursa olsun' hükmü nedenivle Terörle
Mücadele Yasası'ndan mahkûm edilebili-
rim. Bu hüküm, hâkimlerin elini kolunu
bağlıyor. Bu hüküm hukuka uygun değil a-
ma ne yapalım, bunlar uygulanmak zorun-
da."
Bir yargıç bunlan söylüyor. Yani sız, mesle-
ğinizi yapmak için, veya tamamen başka amaç-
larla bir iş de yapsanız, bazı hâkimler, "hangi
maksatla olursa olsun" sözcüklerinebakarak
hukuka uygun olmadığını düşündukleri yargı
kararlannın altına imza atabiliyorlar.
TBMM'de yıllardır değiştirilmesi veya ta-
mamen kaldınlması için uzun tartışmalar ya-
pılan Terörle Mücadele Yasası büyük bir hız-
la can yakmaya devam ediyor. Örneğin bu ün-
lü "Hangi maksatla" sözleri yüzünden uzun
süre hapis vatan Haluk Gerger, şimdi de 208
'Hangi maksatla olursa olsun'milyon gibi akıl almaz bir para cezasını öde-
mediği için cezaevinden çıkamıyor. Bazı yar-
gıçlanmız da. hukuka aykın olduğunu düşün-
dukleri sözcüklere dayanarak bu cezalann
meşrulaşmasına destek v enyorlar.
Kanunlara ruh veren yargı kararlandır. Ya-
sama organlan kanunlan çıkanr ama. onlann
çıkardıklan kanunlar daha sonra pratikte yar-
gı insanlannın çabalanyla vc onlann pratiğiy-
le içenk kazanır. TMY( Terörle Mücadele Ya-
sası). herkesın üzerinde ıttıfak ettıği gibi, çok
düşünülmeden kaleme alınmış ve bu kanunu
yapanlann bile tutarsız bulduğu bir kanun ve
bu yüzden hızla değiştinlmesı noktasında bir
ittifak var. .Ama Meclis ıçi başka hesaplar ve
partilerin çekışmelen nedeniyle bugüne kadar
değiştirilemedı.
Yargıcın görevi bu noktada başlıyor. Eğer
bu kanun hukukun temel ilkelerine aykınysa
yargıçlar bu kanuna bakarak verdıklen hüküm-
lerin de hukuka uygun olmadığını düşünmek
zorundadırlar. Hukuka uygun olmadığını dü-
şündüklen bir kanun nedeniyle insanlan yar-
gılamak ve ceza vermek. yargıçhk mesleğini
de zedeleyen sevımsiz bir sonuçtur. Burada
yargıç, hukukun temel ılkelerini bılerek çiğni-
yor demektir. Halbuki yargıçlann da bu ka-
nunlann hukuka uydurulması noktasında so-
rumlulukları olması gerekir. Nitekim bazı yar-
gıçlar TMY'nin Türkiye'nin altına imza attığı
uluslararası sözleşmelere aykın olduğugerek-
çesiyle konunun Anayasa Mahkemesi'ne gö-
türülmesine talep eden başvurular yapıyorlar.
Bazı savcılar. sırf meslekı nedenle söyleşi ya-
pan gazetecilenn hakkında açılan soruşturma-
larda, suç kastı oluşmadığı saptamasıylatakip-
siziik kararlan veriyorlar. Yani TMY'nin hu-
kuka aykın yönlerini bir hukukçu titizliğiyle
temizlemeye çaba s»arf ediyorlar. Çünkü onla-
nn hukukçuluk anlayışlan. böyle bir davranı-
şı gerektirdiği için böyle davTanıyorlar.
TMY'nin bir gün değişmek zorunda oldu-
ğunu siyaset adamlan da. yargıçlar da kabul
ediyorlar. Fakat içinde bulunduğumuz siyasi
ortam bu değişimin daha sonraki tarihlere atıl-
masına neden oluyor. Fakat bu arada bir çok
insan sırf düşüncelerini söylediklen veya baş-
kalannın düşüncelerini aktardıklan için onanl-
ması mümkün olmayan cezalarla yüzyüzc ge-
liyorlar. Bir kanun adamınm bu konuda kara-
ra vanrken, hukukun temel ilkelennı. insan
haklannı ve vicdanını da karann içine atması
gerekir. Bir yargı karan yalnızca teknık bir ko-
nu değildir. Çünkü her yargı karan sonunda bir
hüküm olarak kayıtlara geçiyor ve aradan yıl-
lar geçsedehaklılığıvehaksızlığı yeniden gün-
deme geliyor. Adnan Menderes'lerı ölüme
gönderen yargı karan bugün hem vicdanlarda.
hem de hukuk dünyasında mahkûm edilıyor. O
gün bir yargıcın hukukçu yürekliliği göstere-
rek bu uygulamalara alet olmaması ne kadar
güzel olurdu. Deniz Gezmiş ve arkadaşlan
ölüme götüren karann hukuka uygun olduğu
söylenebılir mi?
Siyasi havanın yargıya gölge düşüren karar-
lan biraz da yargıçlann bunlara destek verme-
siyle gerçekleşiyor. Yann TMY'nin 8.madde-
si kalktığında(ki bunun yakında olacağinı her-
kes söylüyor) bu hukuka aykın maddc yüzün-
den kararlar vermiş ve insanlann onulmayacak
zararlanna neden olmuş yargıçlann yüreği sız-
lamayacak mı?
Yargıçlann hemen tamamı "hangi yöntem
ve maksatla olursa olsun" sözcüklerinin hu-
kuka uygun olmadığı noktasında ittifak ediyor-
lar. Bir yandan da sırf bu sözcükler yüzünden
insanlan yıllar süren cezalara çarptmyorlar.
Böyle davTandıklan sürece Türkiye düşünce
özgürlüğü yönünde adımlar atsa bile. onlann
bu gelişmeye hiç bir katkılan olmayacak. Tür-
kiye, demokratlaşabilmek için yargıçlann da
katkısına muhtaç. Onlardan yargıç sorumlulu-
ğuna sahıp çıkan davranışlar bcklemek hepi-
mizin hakkı.
Bız gazetecıler. Türkiye'nin demokratlaşa-
bılmesi için kendi çabalanmızla bir şeyler yap-
mayaçalışıyoruz. Aynı davranışıpolitikacilar-
dan istediğimiz gibi yargıçlardan da istemek
hakkına sahip olduğumuzu düşünüyoruz.
"Gözlerimi kaparım vazifemi yapanm", di-
yen insanlann Türkiye'nin ilerlemesıne katkı
sağlaması mümkün değildir. Bu ülke insanı
aydınlanndan görev beklıyor. Yargıçlar da bu
aydın kitlesi içinde önemli bir ağırlıktır.
"Hangi maksat ve yöntemle olursa olsun"
görevımiz demokrasi ve özgürlükleri savun-
mak olmalıdır. Aydın olmak bunu gerektiriyor.