22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
Cumhuriyet İmtivaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yonetmenı. Orhan Erinçtt Dı> Haberler Ergun Bakı # Ktıhbarat Yalçın \ j>ın Kurulu İlhanSek;uk«Ba^kan). Genel Yayın Koordınatörü Hikraet Çakır • Ekonomı Bülent Kızanlık • Kültür: Orhan Eriırç. Oktay Kurrböke. Çetinkaya # Yazıışlerı Mudurlen HandanŞenköken • Spor Abdülkjdir Yücelmın Özgen Acar, Hikmet Çetinkaya, Ibrahim Vlldız .Dinç Tayanç (Sorumlu) • Makaleler Sami Karaören • Çe\m: Seyfettin Şükran Soner, Ergun Bakı. Dfnç 9 Haber Merkezı Mudüru: Hakan Kara Turhan • Duzeltme. Abdullah Yazıcı#Bılgı-Bel- Tayanç. Ibrahim ^ ıldız, Orhan 0 Görsel Yönetmen Fikret Eser g? Edibe Buğra • Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu BursaİL Mustafa Balba>. Ankara Temsılcısı Mustafa Balba> • Haber Müdüru: Muessese Müdürü ErolErkutSKo- MEDVA C: • Vönetım MEDYA G: • Doğan Akın AtatürkBuhan No: 125. Kat 4. Bakanlıklar- ordınatör Ahmet Korukan • Kurulu Başkanı-Genel Yonetım Kurulu AnkaraTel 4195020(7hat). Faks:4195027#lzmırTem- Muhasebe Bülent Yener • Idare Müdur GBIbin Erduran Başkaru - Genel sılcisiSerdarKızık,H.ZıyaBK.]352S 23Tel 4411220. Hüseyin Gürer • Işletme Önder • Koordınator Reha Mudür Üsrün Ak- Faks 4419117#AdanaTeiTBilcısrÇednYiğenogld,tnonü ÇHİk#Bılgı-lşlem.Nailİnal»Bıl- Işıtman • Genel Müdur men • Murahhas Cd. 119 S.No.l Kat 1. Tel. 3522550. Faks: 3522570 gısayar Sıstem MürihetÇiler Yardımo. MineAkdağ u>e BoraGöneiK \a>ımla*an \e Basan: Yenı Gun Haber AıanM. Basın \e \avmcılık <\ Ş Tûrkocajı CaJ 3« 41 Cagaloğlu 34334 l,t PK 2-K. Istanbul Tel lO 212) 512 05 05 (20 hatı Faks IO 212ı 513 »5 95 I7EYLÜL1995 lmsak:5.13 Güneş: 6.39 Öğle. 13.06 Ikindi: 16.33 Akşam 19.19 Yatsı: 20.39 MEDYA C Tel 514 07 53 - 513 ">? >s0 - 513 84 6(1-61. Faks 5118466 Kadıköy'de agaç kattiamı • KADIKÖV7İSTANBUL (AA) - Kadıköy Belediyesi, Erenköy'de gövdeleri matkapla delındikten sonra asit \erilen 50-60 yaşlannda 19 ağacı kurtannak için harekete geçti. Erenköy Ethemefendı Caddesi Cami Sokak 12 numaralı evin bahçesinde bulunan 19 adet çam ve sedir ağacına. kimlıği belırsiz kişilerce gövdeleri delindikten sonra asit enjekte edildi Kadıköy Belediye Başkanı Selami Öztürk, olayı bir ihbar sonucu öğrendiklerini ve ağaçlan kurtarmak için hemen harekete geçtiklerini söyledi. Selami Oztürk. ağaç katlıamını önlemenın tek yolunun benzer alanlann tekrar yeşil alana dönüştürülmesi olduğunu belirterek konuyu Kadıköy Belediye Meclisi"nde görüşeceklerini ve bu alanı 'sosyal donatı alanf haline getirmek için çalışacaklannı sözlerine ekledi. Tıpta uzmanlık smavı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Tıpta uzmanlık eğitımi görmek üzere Sağlık Bakanhğı'na bağlı eğitim hastanelerine, üniversitelerin tıp fakültelerine \ e GATA Askeri Tıp Fakültesi'ne ahnacak adaylar için, 1995 Eylül Dönemi Tıpta Uzmanlık Eğitımi Giriş Sınavı'nın ilk aşaması dün yapıldı. Yaklaşık 13 bin pratisyen doktorun başMiruda bulunduğu sınavın dün vabancı dıl bölümü yapıldı. Bu sınavda başanlı olanlar bugün bilim sınavına gırecekler. THinya Ozon Günü' • ANKARA (AA)- 16 Eylül Uluslararası Ozon Tabakasını Koruma Günü* dolayısıyla bir mesaj yayımlayan Çevre Bakanı Akçalı. "Dünyayı güneşin zararlı ışınlanndan koruyan ozon. insan yapımı kimyasallarla süratle tahnp edilmektedır" dedi. Akçalı'nın mesajı özetle şöyle: "Türkiye. gelişme yolundaki ülkelerden biri olarak, ozonu incelten maddelerin kullanımdan kaldınlması için bir ülke programı hazırlamış olup. protokolle kendisine 2006 yılına kadar olanak tanınmış olmasına rağmen. bu maddelerin büyük bölümünü 2000 yılına kadar kullanımdan kaldırmayı planlamaktadır." Diş Hekimliği Kongresi • tZMİR(AA)-Türk Diş Hekimleri Birliğı tarafından düzenlenen. 1. Ulusal Diş Hekimliği Kongresi. 21-23 eylül tarihleri arasında fzmir'de yapılacak. Izmir Diş Hekimleri Odası Başkanı Levent Özses. bilimsel konarenin ana konulannın •2000"e Doğru Diş Hekimliği Teknolojisi' ve "Diş Hekimliği Pratiğinde Kormııcu Uygulamalar' olacağını belirtti. Özses, kongrede aynca, 'Eklem Hastalıklannda Psikolojik Faktörlerin Rolü". 'Florün Dünü Bugünü Yannı", "Diş Hekimliği Pratiğinde Penodontoloji' konulannın da tartışılacağını söyledi. Titanik faciasımn nedeni çelik • İSTANBUL (ANKA) - Dünyanın en büyük transatlantiği olarak bilinen Titanik"in 1912 yılında ikiye a> nlarak sulara gömülmesine neden olan facianın. gövde yapısında kullanılan çelikten kaynaklandığı bildırildi. Titanik. 1912 yılının Nisan ayında büyük bir denız kazasının kurbanı olmuştu. Titanik. 2 saat 45 dakika gıbı kısa süre içinde ikiye aynlarak bin 522 kişi ile sulara gömülmüştü. Titanik'in gövde parçalan 73 yıl sora 1985 yılında Kaz bölgesinde 3 bin 850 m. derinlikte birbirine 600 metre uzaklıkta bulunmuştu ve 1991 yılındaki ikinci bırdalışta yapılan araştırmalarda gövde çeliğinin bir fayans ya da cam parçası gibi kınldığı belirlendi. '68 Kuşağı'nın simgelerinden Harun Karadeniz, ölümünün 20. yıldönümünde anıldı Erken göçen devrimci• İstanburda Beyoğlu Küçük Sahne'de düzenlenen anma toplantısında, Harun Karadeniz'e ilişkin "söyleyecek sözü olanlar" 1 kürsüye gelerek Karadeniz'i değerlendirdiler ve anılannı aktardılar. Istanbul Haber Servisi- Harun Kara- deniz ölümünün 20 yıldönümünde ar- kadaşlan tarafından düzenlenen birtop- lantıda anıldı. Türkiye'de "68 kuşa- ğTnın simgelerinden biri olan Harun Karadeniz'i anmak üzere önceki akşam Beyoğlu Küçük Sahne'de bir araya ge- lenleranlamlı veilginç bir anma toplan- tısı gerçekleştirdiler Bellı bir programı olmayan toplantıda Harun Karadeniz üstüne "söyleyeceksözü" olanlann ken- diliklerinden sahneye gelmeleri, kendı kendilerıne söz alıp konuşmalan isten- di. Anmaya katılan 80"i aşkın kişiden bir bölümünün hem dinleyicı. hem konuş- macı olduğu toplantıda MasisKürkçü- gil. Süle>man Balkan. Vaşar Yılmaz. Müşir Kaya Canpolat. Tan OraL, Avdın Engin, Yücel Yaman, Osman SafTet Arolat. Nejat Şen, Vedat GiinyoL, Faruk Yalnız. Burhan Şenatalar ve Fahri A- ral, Harun Karadeniz'e ilişkin çeşitli anılannı aktardılar ve onun yirmi yıl sonra bu kadar içten anılmasının neden- leri üstünde durdular. Toplantı. Harun Karadeniz'in öldüğü ana kadar bırlikte yürüdüğü eşi Hülya Kınalıoğlu'nun (Karadeniz) çok kısa ama çok duygulu konuşmasıyla son buldu. Ne dediler? MASİS KÜRKÇÜGİL 12 Mart sonrası sıkı- yönetıminin köşe bu- cak aradıklan arasın- daydık. Bir süre orta- lıkta görünmemek için sandalla Hayırsız Ada"ya gıdip kendimizce saklandık. A- ma birkaç gün sonra askeri yasak böl- gede olduğumuz için askerler bizi ya- kaladı. Onlardan üstümüzdeki uydur- ma kimlıkleri göstererek paçayı kurtar- dık. Hayırsız Ada'ya martı yumurtası toplamak üzere gelip bızimle birlikte yakalanan bir adam. serbest bırakılışı- mızdan sonra bize dönüp "Siz yoksa aranan teröristlerden misiniz" diye sor- du. Harun bana dönüp güldü. "Bana bak" dedi. "Üniformalı bürokratayut- turduk ama, çanklı erkânıharbe yut- turamadık." TAN ORAL O dönemde tanıdığım. çeşitli nitelik ve özel- lıklenyle tanıdığım, bu gün bir bölümü bura- da. bu salonda olan ar- kadaşlanm var. Ben bunlann birer "kahraman" olduklan kanısındayım. Harun da onlardan bin ve galiba en iyılerinden biriydı. OSMAN S. AROLAT Siyasal anlamda yol arkadaşımdı. Sonra ar- kadaşım, hapishane ar- kadaşım, dostum. ak- rabam oldu. O dönem- lerde sosyalist hareket- te bir kolektif önderlik kavramım savu- nurdum. Harun'u da o kolektif önderli- ğin en tepesine koyardım. Buna içimiz- de en yakışanı oydu. YÜCEL YAMAN Kendıni tanımadan adını duymuştum. Sonra tanıştım. Arka- daşı oldum. Ben Ha- run'u anımsayınca he- men İdris Kiiçükö- mer'i anımsanm. İd- ris Köçükömer'i anımsayınca da Ha- run'u. Her ikisinin de pek çok önemli niteliklerinin yanında olağanüstü araş- tırmacı yanlan ve araştırmalannı Tür- kiye topraklan üzerinde temellendiıme çabalan kanımca çok çok önemlidir. SÜLEYMAN BALKAN Sanırım Harun'u I966'da tanıdım. O gün bugün arkadaşız, birlikteyız. Bizım ar- kadaşlıİc anlayışımız fızıksel varlıkla sınırlı değil ki. Biz bir ış yapıyorduk. Bızler iş yaparken birbirine yaslanmış insanlar- dık. lşımizi yapıyoruz gene. Harun da birlikte işte... Meğer 'Harun'lar ölmez'miş...AVTJIN ENGİN 1969 muydu? Galiba evet. Beyazıt Meydanı'nda. Beyaz Saray'ın oralarda biryerde sağ- cı öğrenciler toplanmış, yum- ruklannı sallayarak bağırıyor- lar: Komiinistler Moskova'ya, komünisder Moskova'ya!- Bir köşede üç dört kişi top- lanmışız. Galiba dört kışıydık. Harun Karadeniz,Masis Kflrk- çügil. (galiba) Osman Arolat ve ben. Genciliğin o yıllardaki vu- rucu gücü Komünizmle Müca- dele Dernekleri'nin düzenledi- ği bir saldırı provası bu. Herif- ler handiyse salyalar saçarak bağın\orlar: - Komiinistler Moskma'ya, komiinistler Mosko'aS^ L Ma- sis Kürkçigil dalgasını geçiyor. Henflerin nakaratının aralanna ginyor. Yalnız bızim duyabıle- ceğimız bir sesle tosunlan ya- nıtlıyor: - Komiinistler Moskova'ya !.. - Pasaport \ermıyorlar... - Komiinistler Moskova'ya !.. - Pasaport vermıyorlar... Bu minik şaka gitgıde ara- mızda simgesel bir anlam ka- zandı. Ecevit'in "Karaoğlan" olduğu yıllardaki o görkemlı mitinglerden birini izlıyoruz. Coşkulu kalabalıklar haykın- yor: "Ecevit başbakan. Ecevit başbakan". Bırimiz araya giri- yoruz. - Ecevit başbakan— - Biraz zorolur... - Ecevit başbakan— Bu minık. zararsız şaka sür- dü gittı. Öğrenci yürüyüşlerin- de. TİP ya da CHP mitinglerin- de filan birimizden biri araya girdı. öteki ya da ötekiler de güldü. gülümsedi. Sonra bir gün... lrkçı-millı- yetçi sağın silahlanmaya, nam- îulannı devrimcilere yöneltme- ye başladıklan günlerde bir ce- naze yürüyüşündeydik. lyi anımsamıyorum. Battal Mehe- toğhTnun cenazesi miydi. yok- sa işçı Şerif Aygûn'ün mü ? Bu yazı bağlamında bu aynntı önemli de değil. Harun Karade- niz'le kortejin önlerinde bir yer- de yürüyoruz. lnsanlar hınçla haykınvor: Battal'lar ölmez, Battal'lar ölmez.» Ya babaydı ya da bir yakını. Siyasal bilinci besbelli "düşük. ama acısı büyük mü büyük bi- ri. Hedef şaşırdı. Cenazenin ar- dında yürüyenlere döndü. kısıl- mış seşıyle havkıjdı: Nah öl- mez™ Öldii işte_ Öldü™ Harun Karadeniz'lebakıştık. Kederle başımızı eğdık galiba. Bizim minik şakamız dönüp bı- zi \ urmuştu. Bu kez araya giren şaka yapmıyor. acısını söze dö- küyordu. Sustuk... Bir süre ko- nuşamadan yürüdük. • Bir ağustos sıcağında Kadı- köy Altıyol 'daki camiden Kara- caahmet'e ilerleyen yürüyüş kollan. Cenazelerde kimileri yürürken. kimilerinın kimı pra- tık sorunları çözmesı gerekir. "Kayınço" Osman Arolat'la ayaküstü konuştuk, işleri bölüş- rük. O aileyle ilgileniyor. "Ga- do"ya düşen de kimi ufak tefek. ama zorunlu işler. Örneğın. to- pallaya topallaya cenazeye gel- miş. o günlerde bacaklanndan rahatsız. huysuz ve imanına ka- dar inanmış ve "Mapusane ar- kadaşımı son yolculuğunda \al- nız bırakmam" diye dırenen Iz- mıtlı işçi önderı Şevki Eren- can'ı Karacaahmet'egötürecek bir araba ayarlamak. Örneğin bir sonrakı cenaze sahibinin (cenaze sahibi ne demekse?) il- le de kaldınlmasını ıstediğı çe- lenkleri toparlamak fılan gibi... Gado yürüyüş koluna güç bela yetıştı. Önlere doğru iler- lerken on bınlerce genç ve yaş- lı ve kadın ve erkek. on bınler- ce namuslu insan haykırmaya başladı: Harun'lar ölmez, Ha- Devrimci gençfiğin liderierinden Harun Karadeniz, 1942'de Giresun'da doğdu. tlk ve ortaokulu Bu- lancak'ta. liseyi Samsun'da okudu. 1%2'de İstanbul Teknik Üni\ersitesi Inşaat Fakiiltesi'ne girdi. 1964'te tTÜ İnşaat Fakültesi Talebe Cemij'eti'ne girmesiyle başlayan de%Tİmci süreç, ögrenci hare- ketinden gençliğe. oradan siyasal mücadeleve uzanan bir çizgide gelişti. 12 Mart askeri vönetimi ta- rafından tutuklandı. TKP \c De\-Genç davalarında \argılandı. Sargüanması sırasında. kolundaki kanserojen tümörün teda%isi için .vaptiğı tahliye istemlerine, sıkı\önetimce uzun süre izin \crilmc- di. Aralık 1973'te tngiltereŞe gittiğinde, tedavi için çok geç kalındığından kolu kesildi. Türkive'je döndükten kısa bir süre sonra. 15 A.ğustos 1975'te İstanbuPda öldü. "Kapitalsiz Kapitalistler", "Olayb Yıllar ve Gençlik", "Eğitim Üretim Içindir" ve "\aşamundan Acı DUimler" adlı eserieri var. run'lar ölmez!_ Ah Gado hayır, sırası degil şimdi o şakayı anımsamanın... Bak Hüha Karadeniz'in kısık gözleri daha da kısılmış... Bak Kayınço. Osman Arolat gözle- rinı boşluga dikmiş (canı sıkı- lınca öyle yapar)... Bak Sülev- man Balkan ıri hantal bedenini sürüklüyor, in kocaman elleri- ni çocukça iki yanına bırakmış. o bıldik Boşnak suratı allak bul- lak... Bak Funda. küçücük ço- cuk. Ağlamamak için alt duda- ğını ısınyor... Bak MasisKürk- çügil. bak Işıtan Gündüz. bak Mustafa Lütfü Kıvıcı. bak Yü- cel Yaman. bak... Gado sırası değil şimdi şakanın... Amaelın- de değil. Onbinler haykınyor. Gado araya girıyor: - Harun'lar ölmez» - Nah ölmez. Öldü işte. - Harun'lar ölmez». - Nah ölmez. Öldü işte. - Harun'lar ölmez— • Yirmi yıl geçti. Yirmi uzun yıl. Dostluklann pekiştıği, dost- luklann bozulduğu. dostlukla- nn yeniden kurulduğu yırmı uzun yıl... Yolların aynldığı. yollann kesiştiği. yollann yeni- den buluştuğu yinni uzun yıl... Yitenler. savrulanlar, sapıtan- lar, sapanlar. dönenler, siyase- ten intiharedenler... Gökyüzün- deki demirkazık gibi direnen- ler, başının gölgesini önüne dü- şürmeyenler, dün dediğıni bu- gün yalamayanlar, yapay ayn- lıklan aşıp omuz omuza veren- ler, yıllar yılı farklı patikalar- dan aynı hedefe yürüyenler; yü- rürken sık sık birbirine değen- ler... (Hay Allah. şu Masis'den kurrulamayacak mıyım ben ve meğer ne kadar severmişim as- lan Karabet Amcamın oğlunu. o kötü ErmeniyO... Gado. Ankara'daCHPkurul- tayını izliyor. Ağzına kadar do- lu spor sa'lonunda CHP delege- leri haykınyor: "BaykaL Ba>- kal !.. Karayalçın, Karayalçın !„" Gel de şaşırma. gel de ke- derlenme, gel de öfkelenme. Bu adamlar yirmi yıl önce de sa- lonlarda toplanıyorlardı. Topla- nıyor ve haykınyorlardı:Top- rak işleyenin, su kullananın!- Tekelleri kuşatacagı/.!_ Sömü- riiye son L Insanca. hakça bir düzenL Gado, yan geceden saatler sonra, horozlarötmeye hazırla- nırken Ankara'da. Kızılay'da yürüyor. Çöp arabalan, uyku- suz ve yorgun garsonlar, hâlâ müşteri avında. cep telefonu donanımlı telekızlar ve Gado... Az önce, önde gelen bir sos- yal demokrat. "Bilgi çağında bütün düma büyük bir köy ol- du. Artık çıkar çatışmasından değil, gktbalizmden. çıkarlann karşılıklı uyumundan söz edi- yoruz" dedi. Harun Karadeniz, Gerze Tü- tün Mitingi'nde sonunu anım- sayamadığım bir cümleye baş- ladı: - Ben Alucra kasabasının Armutlu kö> ünden Harun Ka- radeniz. L Ikemizde Amarikan (Amerikan değil Amarikan) emperyalizminin.- Bir sosyal demokrat delege rakı kadehini neredeyse Ga- do'nun burnuna sokacak. "Ay- dın Bey bizim en büyük \ağnı- şunız. fiyatlann serbest piyasa- da müdahalesiz tesbitini anla- yamamak oktu" dıyor. Harun Karadeniz Kartal Işçi Birliği'ndekı bitip tükenmek bilmeze benzeyen eğitim semi- nerlerinden birinde Arçelik iş- çilenneanlatıyor: Vahsikapita- lizmin gelişmiş kapitalizme dö- nüşmesini \aşı>oruz şimdi. Ya- ni artı değer sömürüsü artık ka- pitalsiz kapitalistlerin kimini kapital sahibi yaptı. Peki sora- lım bakalım: Mal sahibi, mülk sahibi, hani bunun ilk sahibL. Bir Gamak işçısı. bir Arçelik işçisine "tercüme" edıyor: - Anladın mı oglum! Yani Ar- çelik senin, Gamak benim. Ya- ni aslına dönersek bu böyie... • Yirmi yıl önce araya girmış, yanlış yapmıştım. Yirmi yıl sonra düzeltiyorum: - Harun'lar ölmez... - Evet, haklısınız. Harun'lar ölmez(mış). - Harun'lar ölmez... - Biliyorum. Haklısınız. He- le bugünlerde... Harun'a, Ha- run'lara ekmek kadar su kadar gerek duydugumuz bu aünler- de... Saçlara özgürlük CEMtL İPEKÇİ Merhaba. Nihayet tekrar saçlann özgürlüğüne kavuşruğu günlere geri döndük. Geçen senelerde insanın bence en doğal ve güzel aksesuan saçlar. yıllarca ya manasız kıvırcıklar halinde veya binbir anlamsız biçimdeki topuzlarla istekleri dışı şekilden şekile girdiler günün modası uğruna. Bu kış herhalde mutluluklanndan rüzgânn onlan savurmasına bile ihtiyaçlan olmaksızın kendilerini keyifle bir oradan bir oraya uçuşturacaklar. Özgürlük şarkılan söyleyerek yıllann acısını çıkarmanın keyfi ile. Omuzlara dökülen iri dalgalar halinde saçlan ve yürürken gönüllerince savrulmalannı gönneyi ne kadar özlemişim: kısa veya uzun, sadece yıkanmtş ve incitilmeden taranmış saçlann yüzlere vereceği doğal huzuru ve güzelliği şimdiden görmek için sabırsızlanıyorum. Sizler de muhakkak ki başınızda tonlarca toka taşımanın veya saatlerce onlan kıvırttırmak için harcadığınız ısdırapiı zamanlann bıtmesıne çok sevineceksiniz. doğallığın hafiflığıne dönmenin keyfi içinde. Saçlar insanlann kişiliklerini. yaşama bakış biçimlerini. belki fark ettırmeden en sessız bir biçimde ortaya koyarlar. lçlerindekı çocukluğu. hırslan. değişkenliği hemen anlarsınız • İnsanın en doğal ve güzel aksesuvan saçlar, yıllarca şekilden şekile girdiler günün modası uğruna. Bu kış, özgürlük şarkılan söyleyerek yıllann acısını çıkaracaklar. onlann biçımlendirilmiş şeklinde. Kadının çok zorlanmayacağı, belki böylesi bir sadeliğın getireceği zamandan kazanması. başka güzelliklere ve isteklenni ifade etmeye zaman ayırabılmesini sağlayacak. Kendınle ugraşma yerine yaşadığımız şu karmaşalarla ve giyim dışında bir sürü sıkıcı şeylerin günden güne moda haline geldiği; savaşlar gibi, birbirini devamlı yermek gibi, doğayı mahvetmek gibi. dünyayı paylaşamamak gibi anlamsızlıklan değiştirmeye vakit ayırabilecek. Belki de sevgiyi, varolmanın keyfıni, kışilenn birbirlerine gülümseyerek ve yaşamı sevgiyle moda haline getirmeye çalışacak. şu moda olmadan kımsenin hiçbir şeye uymadığı günümüzde. Saçlann özgürlüğü ruhlara da düşüncelere de yansıyacak belki de. Insanlar şekillerinin dışında da mutlulukların olduğunu ve en güzeli. kendilerinın olduğu gibi görünmelerinin hazzına varacaklar. Bir topuzla saygın olmak veya kıvırcık saçlarla çekici görünmek yerine güzel bakmak. kişinin kendisi olması vaktı geldiğine inanıyorum. Belki böylesi sade ve kadını yaldızsız paketlemeye son veren bu yılki moda, gelecekte kışilıklerin daha öne çıkmasına yardımcı olacaktır. Gönlünüzde saçlannız kadar yaşama özgür bakmanız dileğiyle mutlu pazarlar. SIT kararınm beldetflmesine tepld Koruma Yüksek Kurulu'nun Çeşme SİT kararlannın yeniden gözden geçirilmesi istemine tepki gösteren çevreciler, kararlann geciktirilmesinin yağmaya yol açacağım söylediler. ASUMAN ABACIOĞLU İZMİR- Kültür ve Tabiat Var- lıklarını Koruma Yüksek Kuru- lu'nun Çeşme Yanmadası SİT ka- rarlannın bir bölümünün yeniden gözden geçirilmesi istemi. koru- macılann tepkisine yolaçtı. tzmir Çevre Hareketi Avukatlan'ndan NoyanÖzkan, yasalar ve yönetme- likleruyannca Izmir 1 Nolu Koru- ma Kurulu'nun aldığı kararlann değiştirilemez ve bekletilemez ol- duğunu bildirdi. Buarada, SİTka- rarlan uygulamaya geçirilmeden inşaatlannı yükseltmek isteyenle- rin belediyelere ruhsat başvurula- n yoğunluk kazandı. Izmir 1 Nolu Koruma Kurulu kararlannın uygulanmasındaki ge- cikmenin Çeşme Yanmadası'nda- ki ruhsat alma ve yapılaşma giri- şimlerini yoğunlaştırdığını vurgu- layan lzmir Çevre Hareketi A\u- katlan'ndan Noyan Özkan. gecik- me yüzünden "yağmanın" inanıl- maz boyutlara ulaşacağına dikkat çekti. Yönetmelik ne diyor? Özkan, Yüksek Kurul'un Çeş- me Yanmadası hakkında olağa- nüstü toplantı yapabileceğini, ilke ve tavsiye kararlan alabileceğini, ancak 2863 sayılı yasanın amir hü- kümleri ile Korunması Gerekli Ta- şınmaz Kültür ve Tabiat Varlıkla- nnın Tesbit ve Tescili Hakkında Yönetmelik uyannca tzmir kuru- lunun verdıği tescil karannin de- ğiştirilemeyeceğini ve bekletile- meyeceğini söyledi. Koruma Yük- sek Kurulu ile Koruma Kurullan Yönetmeliği'nin 6. maddesınde yüksek kurulun görevlennin aynn- tılı olarak sayıldığını belirten Özkan, bunlann arasında "yerel koruma kurullannın tescil karar- lannın iptali \eya değişikiiğT konu- sunda hiçbir madde bulunmadığı- nı vurguladı. lzmir 1 Nolu Koru- ma Kurulu'nun SİT kararlarını yüksek kurul toplantısında savu- nan Urla Beledive Başkanı Bülent Baratalı da. "kararlann değişece- ğinisanmadığuu" söyledi.. Barata- lı, lzmir kurulunun yeniden değer- lendirilecek StT kararlannda. dev- let yatınmlannın ve turizm bölge- lerindeki yatınmlann yapılmasına olanak sağlayacak bazı yumuşat- malar >apılabileceğini sandığını sözlerine ekledi. Çeşme Belediye Başkanı Nuri Ertan ise, İzmir 1 Nolu Kurul'un SİT kararlanna olan itirazını sür- dürerek. "kazanılmış haklarael sü- riilmemesi gerek. Otel \apilacak noktalarda, konuta açılmış alanlar- da yapılaşma yasağı mantıksız. Ka- zanılmış haklara el sürülmemesi la- zım. Başbakanımızın temel artığı ha>-aalanı bik SİT ilan edildi. Böy- le şe> olur mu?"dıye konuştu. !z- mir kurulunun haklı olduğu bir çok yön bulunduğunu da kabul eden Ertan. kurul kararlannın henüz kendılerine tebliğ edilmediğini, belediye olarak ruhsat vermeyi sürdürdüklerini ancak "kurul ka- raruıın degişmeyeceğini tahmin et- tikleri yerlerde ruhsat vermeyi dur- durduklanm" sözlerine ekledi. Yumuşama beklentisi Seferihisar Belediye Başkanı Etfaem Çabş da, yüksek kurul top- lantısında. lzmir kurulunun aldığı kararlann yumuşayacağı yönünde bir izlenim edindiğini belirterek, "1. Derece Doğal ve Arkeolojik SİT'leri 2 ve3. dereceye indirebilir- sek. turistik tesls ve kontrollü konut yapılabilir, yani kararlar alınma- dan önceki şekle dönülmüş olur" dedi Kararlann yeniden değerlen- dirilmesini memnunlukla kar- şıladıklannı kaydeden Çalış. "böl- ge kurulu üyeleriyle birbirimizi ik- na etmeyeçahşacağız" dedi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear